10 Nisan 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

10 Nisan 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— Tarihten sayfalar - Me'mun - Emin kavgası * * * Emin çadırın kapısından baktı. Biraz ötede yanan ateşin aydınlığın- da bir kıt'a asker gördü. Bunlar İranlı idiler ve ellerinde yalın kılıç- lar vardı. Bir zabit Emine dışarı çıkmasını söyledi. Fakat Emin hem çıkmadı, hem de: «Alçaklar, beni öldürmek istiyorsunuz. Utanmıyor musunuz? Ben Harunreşidin oğluyum!n diye bağırdı. Yazan: — Emin,en çok güvendiği ordunun bozul- | duğunu, kumandanın da öldürüldüğünü haber verdikleri zaman Dicle kenarında | — balık tutüyordu: | — Şimdi zevkimi bozmayın! Azadtım — iki balık tuttu, ben hâlâ bir tane tutama- dim. Böyle bir halife zafere nasıl ulaşabilir. di? Onun zafer ihtimali olmayınca her Şeyden evvel can ve mal kaygısına düşen | tarafdarları da birer ikişer dağılıyor, ya- hud Me'mun'un lehinde bulunuyorlardı. — Me'mun'un kumandanları maharet teriyorlardı. v Bağdad heyecan ve korku içinde çalka- Bıyor, Emin aleyhinde olanlar bundan 'm derece istifadeyi ihmal etmiyorlardı. — © kadar ki Emin'in en büyük kuman- /danlarından (Hüseyin Bin Ali), bu ada- “mın halifeliğe kat'iyen lâyık olmadığını / geçmişti. Hattâ memleketin selümeti, hi- :lllıt mevkiinin şerefi namına Bağdadrda yük bir isyan çıkardı. Sarayı kuşatan askerler içeri girdiler. Bir türlü kendisi- _ü eğlence ve içkiden kurtaramıyan hali- deyi hapse attılar. — Halkın bir kısmı bir halifeye karşı ya- — pilan bu hareketi hoş görmemişti. Onlar ifeliği veya hükümdarlığı, her giyene kalâdelik veren' bir elbise sanıyorlar; si meziyetlerin asıl kıymet olduğunu düşünemiyorlardı. Bu sakat görüş ve dü- Şvı tesiri altında, bazı menfaat | düşkünü açıkgözlerin de teşvikile, halk is etti. Şehirde askerle halk çarpışıyor; okaklarda yüzlerce ve binlerce ölü yatı- ordu. Hüseyin Bin Alinin halife ilân et- ği Me'mun'un İranlı ve Türk olanlara güvendiğini düşünerek onlatın boyundu- b altına gireceklerini düşünmenin isyanda rolü vardı. Tüseyin Bin Ali isyanı şiddetle bastır. istedi. Fakat Emin'in hapisten çıka- 1 'ak tekrar hilâfet mevkiine yükseltil- —Mesiye engel olamadı. — Diğer tarafta Me'mun'un orduları git- büyüyordu. İki büyük kumandanı hirle Herseme Bağdada ilerliyorlardı. ayet şehri muhasara etmiye başladı- ç $i n O Halifenin yanında bulunanlar artık o- un akıllanacağımı, biraz doğrulup da or- ile alâkadar olacağını, kendisini ve ti kurtarmak, Me'mun'un ordularını ürtmek için uğraşacağını sanmışlar- Fakat adamcağız afyon yutmuş gibiy- 'e hâlden, ne de dilden anlıyordu. kerleri şehri muhasaraya başladılar, Emin bu sırada şatranç — oynuyordu. Gi i Oyundan ayırmaksızın çıkıştı. — Siz ne güne duruyorsunuz? buki harbi masa başında oyun ola- değil, er meydanında harb olarak ya- tak zamandı. in oyunu bırakmadı. “mun'un iki kuyandanından Tahir ha sert ve müsamahasıtdı. Emine kar- bilhassa kini vardı. şehre ateş yağdırıyor; ok ve taş iğbağına tutuyordu. Halk dehşet için- i. Ancak o zaman halife Emin, anne- * çocuklarını aldı; şehrin daha az hü- iesuma maruz kalan garb tarafına kaçtı. sırada Tahirin askerleri maaş ala- dı. İsyan edecek oldular. Kmin n da istifade etmeyi düşünmedi. Tmukabil Tahir onlara şehre girdik- takdirde Eminin bütün hazinelerini ederek yatıştırdı. Bir taraftan Bağdad canlarına ilişmiyeceğini ilân c- diğer taraftan da bütün kuvvetile n sığındığı yere hücum etti. din, ancak Bağdadda halk tarafından m'un halifeliği ilân olununca işin miyetini lâyıkile kavradı.. Artık nuna iltica etmekten başka çare yok- u. Tahirin eline düşerse sağ kalacağıma ilç ümidi yoktu. Fakat Hersemeye gider- * hakaret görmiyecekti. O halde bir yo- ı bulup da Hersemeye iltica etmeliy- zamana kadar hiçbir iş beceremiyen bu işi becerdi. Karanlık bastıktan Berseme ile beraber bir kayığa indiler, Diclenin donuk ve ağır suları ü- K a a Âca ü Kadircan Kaflı zerinde yavaş yavaş kürek çekerek set- sizce ilerliyeceklerdi. Bir defa tehlikeli mıntakayı geçerlerse ölüm korkusunun büyük bir kısmını atlatmış olacaktı, çün- kü Herseme onu muhafaza etmeyi, kar- deşi Me'muna teslim edecoği söyle- mişti, Me'mun ise morhametli, âdil bir a- damdı, artık bütün kıymetini kaybeden, elinde kuvvet ve para bulunmi kaçak bir zavallıdan niçin çekinecekti? Me'mun ona fenalık yapacak bir kimse değildi. Emin adamakıllı pişman olmuştu ama iş işden geçmişti. Şimdi sadece kendi canını gdüşünüyordu. Diğer taraftan Tabirin en büyük &; su Emini kendi elime geçirmekti. Ön çesinde görmedikce,* tahkir etmedikce, hattâ öldürmedikce rahat edemiyecekli. Eminin Hersemeye kaçmak istediği ve tasarladığı plân Tahire gizlice haber ve- rilmişti. B 'Tam nehri geçecekleri sıradı Tahirin askerleri hücuma geçtiler. Küçük bir çar- pışma esnasında Eminin bulunduğu ka- yık devrildi ve battı. Emini yakaladılar, Perişan bir halde bir çadıra kapadılar. Birkaç gün evvel dünyanın en büyük saraylarından birinde büyük bir ihtişam we rahatla oturan Emin şimdi sanki bir mezarda bulunuyordu. İpekli sedirler, kuş tüyü yaslıklar, al- tın işlemeli örtüler yerine bu çadırda pek sefil iki yastıkla bir minder vardı. Emin sapsarı kesilmişti. Hayat ümidi yoktu. Onu sanki buraya biraz sonra gireceği mezara alışsın diye getirmişlerdi. Vakit iletliyordu. Eminin zevk ve eğlence arasında silik kalan asıl karakleri kendisini göstermiye başlamıştı. Arlık korkmuyor, kendi her şeye rağmen müdafaaya haszırlanı- | yordu. Düşmanının elinde bir köpek gi- bi değil, aslan gibi ölmiye karar vermiş- ti. Gece yarısı oluyordu. Dışarıdan ayak sesleri geldi ve gittik- ce yaklaştı. Emin çadırın kapısından baktı. Biraz ötede yanan ateşin aydınlığında bir kıt'a asker gördü. Bunlar İranlı idiler ve elle- rinde yalın kılıçlar vardı. Bir zabit Emine dışarı çıkmasını söy- ledi. Fakat Emin hem çıkmadı, hem de: — Alçaklar, beni öldürmek İstiyorsu- nuz! Utanmıyor musunuz? Ben Me'mu- nun kardeşiyim. Harunreşidin oğtluyum. Diye bağırıyordu. Askerlerden ikisi onun üÜstüne yürü- yünce kendisini müdafayya kalkıştı. Son dakikalarında gerçekten aslan ke- silmişti. Askerler onu tutmak için zorluk çekiyorlardı. Kuzu gibi boğazlıyamıya- caklarını anladılar. Askerlerden biri kı- hıcını onun başına çaldı, Emin sersemledi. Fakat düşmedi. İkincisi de kaburgaları- nın arasına ve yarı yere kadar saplandı. Wücudünden fışkıran kanlar elbisesini ve yüzünü kızıla boyamıştı. Emin yerş yıkıldı. Kıvranmıya başladı. Daha fazla beklemediler, İçlerinden bi- ri artık kendini müdafaa edemiyecek hal- de bulunan halifeye doğru eğildi. Saçla- rından tutarak kılıcını onun — giztlağına dayadı, bastırarak kendine doğru çekti. Bir hıtilti oldu. Eminin kesik başı Tahire götürüldü. Ta hir onu Bağdadda halka teşhir etti. Sonra | Me'muna gönderdi. | Bununla beraber şunu da ilâve edelim ki Mo'mun bir takım fena maksadlı adam- ğhrın lâflarına uyarak Hersemeyi zehir- lettiği gibi Horasanda hutbelerden halife- İnin adını çıkararak istiklâlini ilân eden |Tahiri de veziri Ahmed Bin Halid vası- |tasile ayni şekilde öldürttü. Tariht& emsali çoktur: Hükümdarler kendi sülâlelerinden birinin, düşmanı da olsa, kendilerinden aşağı sayılan birisi tarafından hakârete uğramasını ve öldü- rülmesini pronsib itibarıle tervie etmez- ler. Çünkü öldürülmenin yerine kendisi- nin de geçmesi ihtimali olduğu gibi sülâ- lesinin kudsiyetine de halel gelmiş sa- yarlar! Fransada yeni 'kabine bugün kuruluyor (Baştarafı 1 imci sayfada) yetle anlaşıldığına göre müli birlik ka- binesi kurulamıyacaktır. Sosyalistlerin vuziyeti Daladiye bu sabah Blum ve OÖriyol ile görüşmüştür. Söylendiğine göre Daladiye sosyalist- leri kabineye iştirake davet etmiştir. Radikal - sosyalist mebuslar, aonra Da- ladiye 'tarafından verilen izahatı dınle- mişler ve bundan sonra da mumai olan itimadlarını bildiren ve vâsi sali yet veren bir karar sureti kabul etmiş- lerdir. Ayni zamanda Oriyol sosyalistlere Daladiyenin teklifini bildirmiştir. Nihai kararlar bu akşam içtimaa davet edilen sosyalist partitinin millt komite- sinde ittihaz edilecektir. Sosyalistler aşağıdaki iki noktanın to- min edilmesini istcmektedirler: 1 — Pol Bonkur tarafından takib edi- ici siyasete devam edilmesi. - Dormua'nın dahiliye nezaretinde kalması. Paris 9 — Sosyalist partisi parlümento Egrupu gece toplanarak B, Oriyol, Mone, Dormua ve Pol For'un müstakbel başve- kil B. Daladiye ile yaptığı görüşmesi hak- kındaki raporu dinlemiştir. Sosyalist partisi parlâmento grupu, kı- sa bir fikir teatisinde bulunmuşsa da kat'i hiçbir karar almamıştır. Partinin hükümete iştiraki hakkındaki kararı ver- mek salâhiyeti, partinin milli meclisine aid bulunmaktadır. Flanden kabineye girmiyor Paris D (ALA.) — Saat 19,15 de, B. Da- ladiye ile bir saat görüşlükten sonra har- biye nezaretinden çıkan B. Flanden, ga- zetecilere demiştir ki: «— B. Daladiyeyi azmetmiş bir vaziyette buldum. Görüş- memiz, umum! politika üzerinde olmuş- İtur. Ben, yeni kabinede herhalde bir yer alacak değilim.. 'Temaslar Paris 9 (ALA.) — B. Daladiye, öğleden sonra saat 20 ye kadar, B. Trossar, Dor- mua, Vensan-Oriol, Pol For, Şapdölen, Pol Reyno, ve Mandel'i kabul elmis ve kendilerile ayrı ayrı görüşmüştür. Paris 9 (A.A.) — Paris mmtakası halk cephesi mümesslileri, bu akşam dahiliye nezaretine giderek B. Dormua ile kısa bir görüşmede bulunmuşlardır. Halk cephesi mümessilieri, dahiliye nezaretinden çıkarken gazetecilere şun ları söylemişlerdir:. « Yarımki tezahürat, bugün — öğleden sonra söylendiği gibi menedilmiş de - ğildir. Tezahürat, yarın millet meyda- nında ve Cumhuriyet meydanında ya- pılacaktır. Komünistler ne isliyorlar? Paris 9 (A.A.) — Dün akşam yapılan komünist mitinginde, liderlerden Ka - şen, Düklo ve Torez, Cumhuriyetçi İs- panya hududunun açılmasını istemiş -| lerdir. , Dahili vaziyet Paris 9 (ALA.) — Gazetelerin neş - riyatı bilhassa dahili vaziyet hakkın - dadır, Figaro diyor ki: Devlet Reisi yeni kabinenin teşki - Hni milli müdafaa nazıtına tevdi eyle- di. Memleket efkârı umuümiyesinin bü- yük bir kısmı bu vazifenin, müsellâh kuvvetimizi olduğu gibi muhafaza e - den Daladiyeye verilmiş olmasmı tasv'b edecektir. Bu tayin çok yerindedir. Mil'leket bu meseleyi halietmelidir. Artık | ; bildirmiştir. Nisa 10 Bir Haftalık — — İSTANBUL 10 - Nisan - 938 « Pazar Öğle neşriyatı: 12.30: Plâkla Türk musikisi. 12.50: Havâ- Gis. 13.05: Plâkla Türk musikisi. 13.30: Muh- telif plâk neşriyatı. Akşam meşriyalı: 18.20: Plâkla dans musikisi. 19.18: Konfe- rans: Prof. Salih Murad (Radyo dereleri). 20: Müzeyyen ve arkadaşları tarafından Türk muzikisi ve halk şarkıları. 2045: Hava Ta- poru. 2048: Ömer Rıza tatafından arabca söylev. 21: Cemal Kümll ve arkadaşları ta- rafından Türk musikisi ve halk şarkıları, Asaat üyarı). 2145: Orkestra. 22.15: Ajans haberleri, 22.30: Plâkla sololar, opera ve opü- ret parçaları. 22.50: Son haberler ve ertesi günün proğramı. Li - Nisan - 938 - Pazartesi | Öğle neşiydli: 12.30: Plâkla Türk musikisi. 12.50: Hava- 1308: Plâkla 'Türk müsikisi. 13.30; Muh- İtelif plük neşriyatı. Akşam neşriyatı: 17: İnkılâb tarihi decsl; Ünlversiteden na 18:30: Plükla dans musikisi, 19.15: Çocuklara masal; Bavan Nine, 19,55: Borsa haberleri. 20: Rıfat ve arkadaşları tarafın- dan 'Türk müsikisl ve halk şarkıları. 20.45: Hava raporu. 2046: Ömer Rıza taralından arabea söylev. 21: Fasıl saz heyeti: İbrahim ve arkadaşları tarafından. 2145: Orkestra. 2213: Ajans haberleri. 2230: Plâkla sololar, opera ve öperet parçaları. 22.80: Bon haberler ve ertesi günün programı. 1& - Nisan - 988 - Salı ÜÖğle neşriyatı: 1230: Plâkla Türk musikisi, 12.60: Hava- Gla, 1208: Plâkin 'Türk mustkisi, 19.80: Müuh- telif plâk neşriyatı. Akgçama neşriyatı: 17: İnkılâb tarihi dersi: Üniversiteden naklen. 18.30: Konferans: Şehremini Halkevi namına: Reşad Ekrem Koçu (İstanbula ald vesikalardan Bostanebaşı gdefterD. 19.55: Plâkla dans musikisi. 1915: Konlerans: Bey- oğlu Halkevi namına: Ahmed Hamdi (Buhranlar). 1956; Borsa haberleri. 20: Ve- sikisi ve halk şarkıları, 2045: Hava raporu. 2048: Ömer Rıza tarafından arabca söylev. 2i: Tahsin Karakuş ve urkadaşları tarafın- dan Türk musikisi ve halk çarkıları, (saat â- yarı), 2145: Orkestra, 2215: Ajans haber- leri, 22.30: Plâkla sololar, opera ve ogperet parçaları. 22.50: Son haberler ve ertesi gü- nön programı. B3 , Nişan - 938 - Çarşamha Öğte neşriyatı: 1230: Plükla Türk musikisi. 12:50: Hava- dis, 13.06: Plükla Türk musikisi, 19.30:*Muh- telif plâk neşriyatı. Aksam neşriyatı: 18.30: Fatih Halkevi gösterit kolu tarafın- dan bir temsil. 19.16: Plükla dans musikisi. 19.55: Borsa haberleri. 90: Nezihe ve arka- daşları tarafından Türk musikisi ve halk li müdafaanın bugün her şeye tekad - düm ettiğinin bir remzidir. Tahminler Pöti Parisien: Daladiyenin mühim bir nezareti Bon neye tevdi edeceğine muhakkak naza - rile bakılabilir. Diğer taraftan bir si - Yâhlanma nezareti teskil edeceği ve bu nezarete de Mandel'i getireceği söyle - niyor. Maliye nezareti için de Pol Rey- no ve bu olmadığı takdirde Hindi Çint bankası direktörü Boduan'dan bahso « lunuyor. a Maten: Eski Başveki! Şotan'ın kabineye da- iliye nazırı olarak girmesi muhtemel görülüyor. Anayasa meselesi Popüler: Blüm memleketin önüne mühim bir anayasa meselesini koymuştur. Mem - 6 milyon liralık gözler Yukarıda resmini gördüğünüz gözler, 6 milyon Türk Uirasına sigortalanmış göz- 'İPldir Kuyu lâciverd olan bu gözlere ba- kan bir kere daha bakmaktan kendini a- lamaz, içinde bütün benliğini kaybeder- Mmiş, Bu gözlerin sahibi olan genç İngiliz kadını son günlerde, birdenbire kan z8- hirlenmesi neticesinde hastalanmış, ba- îcığmdın kağı almışlar, fayda vermemiş, |neticede ölmüştür. Genç kadının son söz- leri aktör olan kocasını hatırlıyarak «Bu- gün kocam oynıyacak, temsilde bulun- malıyım» demek olmuştur RADYO PROGRAMI şarkıları. 2045: Hava raporu. 2048: Ömer Riza tarafından arabca söylev. 21: Klâsik 'Türk musikisi: Nuri Malli ve arkadaşları ta- rafından, (saat Âyarı), 21.45: Orkestra, 28 15: Ajans haberleri. 2230: Plârla sololar, o- pera ve operet parçaları. 22.50: Son haberler ve ertesi günün programı. 12.30: Plâkla Türk musikisi, 12.50: Hayva- dis. 13.08: Piâkla Türk musikisi, 13.30: Muh- telif plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: 1830: Beyoğlu Harkevi gösterit kölu tara- fından bir temsil. 19.15: Spor müzahabeleri. Eşref Şefik. 1955: Borsa haberleri. 20: Bad! ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve hâlk şarkıları. 2045: Hava raporu. 20.48: Ö- mer Rıza tarafından arabca söylev, 21: Ra- fatfe ve urkadaşlart tarafındar” Türk must İkisi ve halk şarkıları, (saat üyarı). 2145: Or- İkestza. 2215: Ajans haberleri. 22.30: Plâk- ha sololar, opera ve operet parçıları. 2250: Bon haberler ve ertesi günün programı. e 15 - Nisan « 988 - Cuma Öğle neşriyatı: 12.90: Plâkla "Türk müsikisi 1250: Hava- 13.05; Piâkla Türk musikisi. 13.30: Muh- plâk neşriyatı. Akşam neşriyatı: 17: İnkdâb tarihi dersi: Üniversiteder naklen. 18.30: Plâkla dans müsikisi, 1845 Alman artistlerinden Pritço Kuvarteti tara fından Beethoven'in E-Moli, op. S/ll. 19 15: Konferans: Ali Kâümi Akyüz (Çocuk ter biyesi). 1055: Baorsa haberleri. 80: Muzaffor ve arkadaşları tarafından Türk musikisi v halk şarkıları. 2045: Hava raporu. 2048: Ö mer Rıza tarafından arabca söylev. 21: Niha ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve hâlk şarkıları, (saat Ayarı). 2146: Orkestra, 2215: Ağana haberleri. 22.30: Plükla sololar opara ve operet parçaları. 22.50: Son haber- ler ve ertesi günün programı. e 16 - Nisan - 938 - Cumartesi Öğle neşriyatı: 12.30: Plâkla Türk müsikisi 12:50: Hava- kabineyi kurmağa (.. piza ve arkadaşları tarafından Türk mu- | dis- 13.05: Plâkla Türk müsikisi, 13.80: Muh- telif plâk neşriyatı. Akşam neşriya! 18.30: Şişli Halkevi gösterit kolu tarafın- dan bir temsil, 19.15: Konferans: Üniversite namına Doçent Esad Raşid Tuksavul (Tan -« siyon ve beyindeki akisleri). 19.55: Borsa ha- berleri. 20: Necmeddin Rıza ve arkadaşları tarafından Türk müsikisi ve halk şarkıları 2045: Hava raporu. 2048: Ömer Rıza tara- fından arabea söylev, 91: Belma ve arkadaş- Yarı tarafından Türk musikisi ve halie şerkı- ( .2145: OÖrkestra, 2215: A- Jana haberleri. 22.30; Plâkla solalar, opera ve öperet parçaları. 2250: Son haberler ve ertesi günün programı. DER Ankara radyosu programını geç vakte kadar beklediğimiz halde gelmediği için koyamadık, özür dileriz müntehibler âyanın milletin iradesine karşı koymak istediğini bugün öğren - mişlerdir. Bugün nümayişler yapılacak mı? Paris 9 (ALA.) — Paris mıntakası sendikalar birliği köngresi esnasında, birlik sekreteri, yarınki tezahürün me- nedilmiş olduğunu bildirmiştir. Bunun üzerine, kongre, tezahüratın herhal.le yapılması lâzım geldiği hakkında yeni bir karar almış ve işcileri, tezahürata iştirake davet eylemiştir. Diğer taraftan bir hey'et, dahiliye nezaretine giderek men kararının kal- dırılmasını istiyecektir. Son vaziyet Paris 9 (A.A.) — Gece yarısı, Dala- diyenin hususi kalem direktörü gaze - tecilere B. Daladiyenin — istişarelerine yarın sabah pek erken devam edeceği- Para çuvalları altında Can veren memur (Baştarafı 1 inci sayfada) Asımdan postayı devir alması icab e- den mutemed Kemal Erzuruma perişan bir halde ve yedi gün, yedi gece uyuma- dan gelebilmiştir. Patnosta ve doğuda kışın bütün şiddeti ile devam etmesi büyük endişeler uyan- dırmıştır. Hayvanlar otsuz kalmak tehli- kesine maruzdur. Ağzıaçık köyünden bir genç iki gün evvel Erzuruma gelirken ti- piye tutulmuş, boğulmuştur. Cesedini kargalar didikliyerek parçalamışlardır. Erzurumda Tifüs Şehirde tifüs çıkmıştır. Hastalığın önü- nü almak için icab eden bütün tedbirlere baş vurulmuştur. Erzuruma yakın Gez köyünde de iki vak'aya tesadüf edilmiş. tür. Erzurum belediye hududları dahilin- de beş vak'a tesbit edilmiştir. Hastalar-

Bu sayıdan diğer sayfalar: