15 Nisan 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

15 Nisan 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hâidiseler K ŞISTN ŞEHİR PLÂNI pbirkatil yakalandı ba Y her gün dedikodusu yapılan Şehir plânı nihayet ortaya çıktı. Ve o - Hun çıkışı bana iki meşhur fıkrayı bir- den hatırlattı: «Adamın biri yolda bir nal bulmuş: — Her şey yolunda, demiş, geriye üç Halla bir eşek kaldı. Ben de plânın hazırlandığını duydu- ğum zaman ayni tarzda konuştum: — Her şey yolunda, dedim, şimdi yalinız şehri plâna uydurmak kaldı, «Nasreddin Hocanm alacaklısı —kapı- jya gelmiş, kapıyı Hocanın karısı aç - mış: — Hiç merak etme, demiş, mran: ve Teceğiz.. Ku(um evin ön ıllardır hazırlanması beklenen, | dikenler dikecek. Dikenler büyüyecek- ler, Pamuk yüklü develer geçerlerken yül deki pamuklardan bir kısmı di - kenlere takılıp kalacak, ben onları eği receğim, eğirilmiş pamuğu kocam gö - türüp pazarda satacak ve işte o zaman paranı vereceğiz. Hocanın alacaklı ona bakmış: - Peşin parayı işittin de yüzün gül- gülmüş. Kadın Plâna aid teferrüatı gazetede okur - ken gülmüştüm. Arkadaşlardan — biri gördü: — Şehri gü zün güldü değil Dedi. leşmiş gördün de yü - mi? ı.smcl Hulüsi E Bunları hılıyor mu ıdmız’ Radyo uyku ilâcı yerini Iula.hılır Uykusuzluktan Şikâyeti — olanlara Fransız profesö: Bardier şu — tavsi- yede bulunuyor: — Yatak odanı- Za bir radyo makinesi koydurunuz ve ses Ayarım hafifletiniz. O suretle ki radyo- dan size ancak mırıltı halinde ses akset- gin. Sanki müz'iç birisi size bir kitab o- kuyormuş gibi olursunuz ve yavaş, yavaş gözleriniz kapanır, * Tayyarecilerin — maruz bulundukları tehlikeler Havada pek faz- la yükseklere çık- mak - tehlikelidir. Çünkü — vücudün kanı, harici âle de kendisine kâ gelebilecek — hava tazyikini bulama- yınca dışarı fışkırır, Fazla yükseklere çı- kan tayyarecilerin korktukları bir tehli- | ke de soğuktur. Bu gibi ahvalde kafala- rına dalgıçların giydikleri gibi bir başlık giyerler. Elbiseleri de kâmilen kavçuk- tandır. * Ayın ziyası da güneşin ziyası kadar kuvvetlidir | Bir asırdanberi yan yana yaşıyan köy halkı Avusturyanın Klagenlürt — kasa- bası çok küçük ve mütevazı bir köy- dür, Halkı, (110) aileden mütekkeb- dir, Bu (110) aile- nin sekseni bir a-< sırdanberi — kendi topraklarını ekip biçmekle meşgul ol- müuşlardır. Bu (80) ailenin elinde, bu ha- kikati tevsik eden resmi vesika vardır. * İnsanın tabiati kulağından anlaşılırmış Bir iİnsanın ku- lağına bakarak huyu hakkında bir fikir edinmek mümkündür. Bir kulağın kenarları ne derece girintili, çıkıntılı olursa, ahlâkı © — derece hercaf olur. Kulaklarının kenarları düz olan insanlar, en dürüst tablatli insan- İarmış, * lskoçyada Museviler barınamaz Güneşe nisbetle #y ziyasının çok Bayıf olduğunu sa- Hurız. Halbuki ayın ziyası da güneşin- ki kadardır. Bu hakikat — fotoelek- trik metodile isbat edilmiştir. — larak lskoçynıı'_ı - r gösterirler, İs « koçyalı o kadar Hesabi imiş ki şim diye kadar İskoç « yada hiç bir mu - fj sevi - barınama miş, CONÜLİSLERİLA Sevgiyi itiraf Etmenin yolu Zahide Özen Imzasile mektub gönde - ten bir okuyucum anlatıyor: 18 yaşındaymış. Fevkalâde güzel de - #ilmiş, Bu sene liseyi bitiriyormuş. Pakat galiba çok sıkılgan olduğu için, şimdiye kadar arkadaşlarının anlattıkları mace » Falara benzeyen münasebetlerden hiç bi- Fisine girememiş. Bütün bunları anlatan okuyucum: «— Fakat, diyor, buzün artık, kalbim Boş değil. İki senedir, yakın bir akrabn- nn oğluna karşı gittikçe — artan bir zâf duyuyorum. Sevdiğim erkek şimdi vazife- ten Avrupada bulunayor. Memlekete (dö- Heceği gün de çok yakındır. Buraya dön- düğü zaman da, izdivaca — niyetlenmesi gok muhtemeldir. Çünkü tam evlenecek gağa girmiş bulunuyor. Fakat maalesef, onun, kendisine karşı duyduğum zâfdan hemen hiç haberi | yök Ona, hislerimi hiç bir zaman açama- D ğim. Sıkılganlığım, beni, onunla daha sa- Enimi konuşmaktan mah bıraktı. Şim di içimi size açmak mecburiyetinde kal - dim. Bilmem bana, iztırabimı aza — Jecek bir çare, bir yol gösteremez mis e Çocuğum; Bevdiğin erkeğe, hislerini nası! anlata- cağını benden öğrenmek İstiyorsun. Bir kadının, sevdiği erkeğe, kalbinin kapalı taraflarını izhar etmesinin sade bir tek yolu olsaydı, onu sahâ gösltermekte te - Teddüd etmezdim. Fakat «sevgi nasıl Jülraf edilir?» sua- Hne cevab vermek, hem çok kolay, hem gok güçtür yavrum. Bevgi sade bir bakışla itiraf edilebilir. Sevgi küçük bir hareketle izhar edilir. Hattâ, hakiki bir sevgi, itiraf — edilmeğe bile muhtaç değildir. Sevgi, seven kadınm her sözünde, her halinde, ber bakışında okunur. Bem sev- ginin o kadar aşikâr bir belâgatl vardır ki, siz isteseniz bile onu okunmaktan, an- Taşılmaktan menedemersiniz. Sevgi, her gözün bildiği bir gizli lisan- dir. Ve ben, sizin gözlerinizin, bu lisanın cahili olabileceğine iİhtimal veremem. Bu itibarla, beklediğiniz erkekle kar « gilaştığınız saman göreceksiniz ki, sev - Binizi onun bilmesi için, Teyzenin — çare, yol göstermesine Ihtiyaç kalmıyacak! Eğer sizin sevginiz samimi ise, ve bah- settiğiniz erkek İz'n değilse, yapamamaktan Ürktüğünüz o İti- raf, kendiliğinden vukubulacatır. Ve bir kadım için zaton başka türlü iti- rTaf da caiz değildir. Un yıldır araııan Dün Emniyet ikinci şube memurları çoktanberi aranmakta olan bir katili ya- kalamağa muvaffak olmuş!'ardır. 1928 senesinde Bursanın İnegöl kazası- na bağlı Yenice ünde Hacı Hüseyin kâhyanın çiftliğinde rençperlik yapan Hasanı av tüfeği ile öldüren Kavalalı Ahmed oğlu Mehmed vak'ayı müteakip firar etmiş ve 936 senesi Uzunköprüde jandarmalar — tarafından — yakalanarak Bursaya sevki esnasında hir kolayını bu- | larak tekrar firara muvaffak olmuştur. Dün Mecidiye köyünde Karanfilci ho- canın evinde çalışmakta olan katil ikinci | şube memurları tarafından görülmüş ve zabıtada bulunan fotografı sayesinde teş- his edilerek yakalanıp müddeiumumiliğe teslim edilmi glır Cami soyan Hırsız yakalandı Bir müddet evvel Topkapıda Kürkçü- başı camüinde hırsızlık olduğunu. — saat, hah, kur'anıkerim — vesaire - çalındığını yazmışltık. Zabıta yaptığı takkikat neti- cesinde bu hırsızın Hulüsi isminde bir sabıkalı olduğunu tesbit etmiş ve kendi- sini yakalamıştır. Hulüsinin çaldığı eş- yalar da bulunmuş ve istirdad edilmiştir. Hırsız müddelumumiliğe s>vkedirmiştir, Müteferrik: Taktir âletleri İnhisara haber verilmeden memlekete sokulamıyacak İspirto ve meşrubat küuliye inhisarı hakkındaki kanunun neşrinden sonra ba- malümat verilmeksizin resmi ödenen tak- tir âletlerinin yurda sokulmasına müsa- ade edildiği anlaşılmaktadır. Gümrük ve İnhisarlar Vekâleti alâka- darlara yeni bir emir göndererek İspirto ve meşrubatı küuliye — inhisarı kanunu mucibince kazan ve inbik imal ve idhal Plunmak icab ettiğinden bu taktir #letieri- nin, inhisar idaresinin malâmat ve mü- saadesi olmadıkça yurda sokulmamasını bildirmiştir. Poliste : Bir çocuk cesedi gömüldüğü yerden çıkarıldı | —Kumkapda oturan Ditüver, bir müddet hevvel, karısı 23 yaşında Muaxzezi dövmüş tür. Cebe olan Muazzez, bu dayak hâdise - sinden 16 gün sonra, vaklisiz olarak beş bu- çuk aylık bir çocuk doğurmuş, fakat, sağ o- larak doğan çocuk birkaç saat sonra öl « müştür. Karısım dövdüğü ve va sına sebeb olduğu için çocuğ mes'ul tutulacağından korkân çocuğu bezler içerisine sararak Kuml hillerinde bir arsaya gömmüştür. Vak'adan polis ve müddelimumilik ha - berdar ediir cesedi gömülü oldu- Ru yerden çıkar Hâdiseden haberi olduğu halde polise has ber vermiyen ebe Emine ile suçlu Dilâver ya- kalanmış, haklarında tahkikat ve kanuni ta kibata başlı Dün akşam bir otobüs yandı Dün akşam Sajkımsöğüdde Erdoğan 80 - kağında Petrakl'nin garajı önünde tamir e- |eilmekte olan şoför Cahide &id 3335 numa - rah utobüsde akümülatörün kontak yapma- gile, yangın çıkmıştır. Yangın Salkımsöğüd |eaddesinde gelip gidişin en mütekâsif za - manında vukua geldiği için bir hayli kala - balık toplanmış, fakat bütün güyrete Tağ - men mleşi söndürmek mümkün olamamıştır. |Nihayet itfalye yetişmiş ve otübüs — kismen | yandıktar sonra söndürmüştür. x gümrük idarelerincö iİnkisar idaresine | edebilmek için hükümetin müsaadesi 3- | » |koslovakya ve daha bazı küçük Avrupa | $, rga nakledümiştir. | * İn ılız gazetecılıgının ş döndürücü inkişafı Bugünkü İngiliz gazetecı etecilik san sanay n İngılız çelik vt demir sanayiinden çok daha evvel geliyor, günlük satışı iki buçuk milyon olan gazeteler var, 3 kuruşâ satılan bir gazete 4,5 kuruşa maloluyor Aşağıda okuyaca. Bınız satırlar, İngilte- renin (siyasi ve iktısa |di plânlaşma) — gru- punun matbuat h- mının üç sene zarfın- da yaptığı tedkik ne- ticesinin bir mahsu- lüdür, Rapor aslında |150 bin kelimeliktir, Bu tedkikin birinci hedefi, matbu, bugünkü tekemmü- lü, bir endüstri ve sösyal organ olmak bakımıindan, — faali- yetleri, neticeleri ve meseleleri hakkında açık ve müvazeneli bir hesab vermektir, İ * | İngiltere matbuatı 1935 yılında, İngiliz |sanayü içinde 12 nci İgelmişti. Demir ve çelik sanaylinden çok ilerde bulunuyordu. Matbuat gittikçe büs yüyen, hacmini arttı- ran bir san'attır. 1935 deki net istihsali 37.5 milyon İngiliz lırasa idi. 1930 ile 1926 se- neleri arasında bü- İtün gazetelerin tah- | gz nn he V MASSÂGE VTW arEisân . nua o1 Y e GÇ Katf _x,pıf.e aİly İı'nn isthe bııgm hıwıyıpıı’i v , with 8 revenue outstripping by“ vuoi'n of mou omıı ııovnpıpul' Deyli Ekspres gazetesinin dün gelen nüshasında tabı 'mm edilen tiraj mik- — adedinin yeni bir yükseliş kaydettiğini bildiren kısım |darı 1.44 milyondan 19.05 milvona ve bü-|tesi 1930 senesinde yeni baştan teşkli € | tün pazar günü gazetelerinin de tirajı| dildiği zaman tamamile - tutunabilmes 048 milyondan 1444 milyona çıkmıştır. | için iki milyon İngiliz lirası sarfedirmiştifi İngiliz matbuatı, daimi olarak 80,bin ! Üstünkörü bir tahmin ile, 3 kuruşlu kişi kullanmaktadır ve bunlardan ekse- | bir gazeteyi çıkarmak ve tevzi ılnııuıd& Tisi, işlerinde mahir insanlardır. 1937 yı-| 448 kuruş lâzımdır. Aradaki bu farki| hında İngilterede intişar eden gazetelerin | lânlarla kapatmak icak eder, ; adedi 1577 dir. ğazin ve mecmuaların | Umumi kanaatin hilâfına olarak, bi ise 3119 dur, 1984 yılında da her yüz aile gazetenin asıl masrafını, tahrir ve tevi Fi hergün 95 sabah, 57,5 akşam gazetesi sa-| MaSrafı teçkil etmez. Her ikisinin de Wi |mumi masrafı ancak yüzde on ile yüzdü tın almış ve her hafta da 130 pazar nüs-| hası okumuştür. Bu rakamlar, gazeteci- yirmi arasında oynar. Bir gazetenin asıl G » barcadığı ve belini büktüğü şey kâğıd lt lik san'atının azametini çöstermeğe ve| . ğ ğ > ae travpt | Mürekkebe verilen paradır ki bu da ma$* halkın alâkasını tebarüz ettirmeğe kifayet | ( © Ve Oi E e tEğki 'üdak. eder. İngiliz matbuatının kuvvel ve mes'u- liyeti, gittikçe sarsılan demokrasi dün- * | yasında daha hâlâ «hür> olmasile bir kat daha meydana çıkmaktadır. Raporda de- nildiği gibi: «Bütün haberleri basabilmek için lâ- zım olan hürriyet ancak İngiltere impa- ratorluğunda, Amerikada, Fransa, Çe- Hiçbir ilânı olmiyan ve üç kuruşa Bâ* | tılan yeni bir gazote, 4 sayfa çıktığı talf dirde, masrafını — koruyabilmesi — içifi 750,000, 12 sayfa olduğu takdirde 4 milr yon okuyucuya muhtaçtır. * âk gazetesi olan VE y Express'in net sâ* şı, Mart ayında yeni bir Inkişafa mağ* har olmuştur. Gazete bu ay içinde net © larak yevmt 2,458,496 gazete satmıştılı | Bü mikdar geçen aydan 35568 nüsha VE — geçen seneden de 252,127 nüsha fazladıfı Dünyanın en bü, Londrada çıkan Dail demokrasilerinde bulunmaktadır.» İngiltere matbuatı bu hürriyetini nasıl )mll.ır mıştır? Bu hürriyetini iyi maksad- lnra ma, yoksa fena maksadlara mı âlet! tmiştir? Raporda, bu hususta, gazetele- yin oynaı rollerden, hatalarından bah- sedilmekle beraber, netice şöyle bağlan- maktadır: Gazetenin ilân hasılatı da" artmış Ve ilân için ayrılan yerlerden daha genif mikyasta istifade edil dİngiliz gazeteciliği, bir fikir orgam &K bakımından, demokrat olmıyan | İi otöbüsle iki tramvay çarpıştı Şoför Lütfünün idaresindeki Maçka - Bi ülkelerde kısgmen veya tamamen hükü-| met emri altında bulunan gazetelerden daha üstündür.» Rapor, ayrıca, gazetecilikte kullanılan, |harcanan sermayenin azametinden de bahsetmekte ve bir gazetenin kendi ken- disini koruyacak bir hale gelmek için ne| kadar para sarfetmesi icab ettiğini gös-! İtermektedir. Meselâ, Daily Herald gaze- yazıd otobüsü Pangaltı tramvay durak ye * rinden geçerken vatman Hüseyinin idare * sindeki 136 numaralı tramvay arabası ile Çüf pışmış, ikisi de mühim surette hazara uğ * ramıştır. * Vatman Nurinta idaresindeki 197 pu * maralı tramvay ile şoför Fehimi tarafındali |kullanılan 3402 numaralı olobüs — arasındi Sirkeclde Reşadiye caddesinde bir çarpışmi olmuş, ikisi de hu.ım Uuğramıştır. - I İki ahbab çavuşlar. Fil avı ı '—,. VI —'///,

Bu sayıdan diğer sayfalar: