4 Mayıs 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

4 Mayıs 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

aber verdiler; benl çok ıöreeı Bin gelmiş, Gerçi: — Babamı çok göreceğim - geldi. Demiyormuşsun ama, hareketlerinden bunu anlamak çok kolaymış. Yemek vakitleri, masada boş kalan ye- yime bakıyor: — Babayı matbaadan çağıracağım, di- ye kapıya doğru koşuyormuşsun, ve se- n! zor zaptedebiliyorlarmış. Fotoğrafçı gördüğün zaman, boynunu bir yana büküyor: — Baba gitti. Diyormuşsun.. * Benim biricik oğlum, Benim de seni çok, hem pek çok göre- ceğim geldi. Fakat ne çare ki yanına ge- p yerimden bile kıpırdanmama imkân yok. Bütün olan bitenleri sana anlatayım oğlum: Ben bastalanmıştım. Beni bir hastane- 'ye yatırdılar. Orada hastalığımın ne ol- duğunu, neden geldiğini döktor Murad Cankat anladı. Bir baba çocuğunu iyi et- mek için ne kadar candan uğraşırsa öy- le uğraştı. Bana ameliyat lâzımdı. Onu 'yaptı. Ameliyatta başasistan doktor Hü- seyin Soyguder, asistan doktor Namık E- mil ve daha başka amcalar, teyzeler var- dı, Hepsinin çok yardımları oldu, Fransız akademisinde bir tek | Sün koltuk bulunur | Biliyor musunuz ki Fransız akade- misinde — bir tek koltuk vardır. ve bu da akademi başkanıma aiddir. Diğer âza hep ts- kemlede otururlar. Galiba uyku basma- Bın diye. * Dünya ne kadar insan besliyebilir ? » Yeryüzünün istiab edebileceği ve ya- Şatabileceği insan mikdarı 6 milyar olmak Üzere hesab edilmiştir. Bugünkü umum! nüfus mevcudu iki milyardır. Ölüm ve doğum nisbetlerine göre dünyanın (6) milyar nüfusa sahib olabilmesi. ancak İzdivaç, doldurulması Mecburi bir çile değildir! Okuyucularımdan Bayan Şükrana: — Kızım; İstediğini yapıyor, ve mektubunu neştetmiyorum. Yazdıklarını, dikkat ve teessürle okudum. Sayfalar doldu- ran haklı şikâyetlerinden anlıyorum ki, hayatın katlanılmaz bir işkence ha- Hine girmiş. Bu münasebetle, bir çok kimselerin zihinlerinde yer etmiş bulunan mana- Bız bir kanaate ilişeceğim! Sanılıyor ki, izdivaç, doklurulması Zarurf olan bir çile, bir izdivaçtır. Hakikatte ise, izdivaç, hayatın ka « hırlarına müştereken karşı koymak iz- tiyen iki anlaşmış insanm birleşmesi- dir. 4 Vüâkıâ istenilen şey, bu birleşmenin mes'ud bir netice vermesidir. Fakat maalesef, izdivaçtan her zaman bu ne- ticeyi almak mümkün değildir. Çok defa, mes'ud olmak gayesile kurul - muş yuvaların, birer cehennem halin! aldığı görülüyor. O takdirde, o yuvayı devam etlirmiye çabalamak, © yuvayı dağıtmaktan daha acı neticeler doğu- Tur.. Halbuki, okuyucularım var ki, bana faraza: — Teyze, diyorlar, kocam ayyaş. Ha- yırsız, ev halkına tasalluta kalkışacak derecede ahlâksız, beni dövüyor, ba- zan haftalarca eve uğramıyor. Hattâ | geçenlerde, işi daha ileriye götürdü: I Poşine taktığı bir sokak gıllığını evi » OĞLUM ERHANA - Amellyıt nedir? Diyeceksin, onun küçük misalini bilir- sin; hani senin bir yerinde bir sivilce çı- karsa, ben onu deler, kanını akıtırım ya; ameliyat bu işin daha büyüğüdür. İnsa- nın vücudünü açıyor ve içindeki hastalık yapan uzvu çıkarıp atıyorlar. Şimdi de: — Madem ki ameliyat yapıldı, ne diye gelmiyorsun? Diyeceksin. Söyliyeyim Er- han: Tedavi bitmedi. Hani ben nasıl se - nin sivilcelerini deldikten sonra olduğu Bgibi bırakmaz, Üzerine tentürdiyod sü - rer, yahud da gazlı bez koyar bağlarsam, burada da ayni şeyi yapıyorlar. Fakat bir sivilce delmiye nisbetle bir ameliyat ne kadar büyükse, delinen bir sivilcenin te- davisine nisbetle bir ameliyat yarasının Jemiyorum. Çünkü yürümek değil "'I tedavisi de o kadar zor ve o kadar uzun. * Burada bulunan doktor amcaların, ve hemşire teyzelerin bana çok iyi bakıyor- lar. Benim bir an evvel iyileşmem için dua ettiğin zamanlarda beni ameliyat e- denlerin, bana bakanların iyilikleri için |" de dua et. Ve babana babalık eden doktor Murad Cankatı her ne vakit, her nerede görür- sen, hemen koş, elini öp. Beni çok ıörvceğı gelen baban İsmet Hulüsi D Bunları biliyor mu idiniz? — | Sümüklü böceğin kabuğunda bakır var Sümüklü böce- ğin bir ismi de sey- - yar bakır madeni- _xx N //) dir. Bu hayvanın umuümi — sikletinin < 80 binde biri ba. kırdır., * Insan ciğerlerinin sathı İnsan ciğerlerinin mesahai sathiyesi takriben 180 metre murabbadır. Fen söy- lemese idi buna İnanır mi idiniz? * i Yeni keşfedilen bir gaz Pek yakında, havada, şimdiye kadar meçhul yeni bir gaz bulunmuştur. Bu gaz 20 kilometre kadar yükseklerde mevcud- 42100) senesinde mümkün olabilecektir. "dur, Adı Pentoksid dazottur, min, hattâ yatağımın içine sokmıya kadar kalkıştı. Ayrılayım, diyorum. Fakat ne de olsa, nikâhlı kocam, Kat- lanayım diyorum: Tahammül edemi - yorum. Ne yapayım? Ben bu suale, bilâtereddüd: — Derhal ayrıl! Tavsiyesinden baş- ka cevab verebilir miyim? Mektubunu neşretmemi istemiyen 'bu okuyucumun vaziyeti de, bu kabil sualler soranların vaziyetlerinden çok farklı değil. Binaenaleyh, ben prensip itibarile ayrılmanın aleyhinde olmak - lhğıma rağmen ona da tahammül tav- siye edebilecek derecede insafsız ola- miıyacağım. Fakat bu okuyucumun ara yerde bir de çocuğu varmış. Şimdi bana: «— Eğer, diyor, ayrılırsam, çocu « Bum ne olacak?» Önun da çaresi var. Çünkü mahke- Me, ara yerdeki çocuğu, haklı olan ta- Tafa verir, Okuyucum da, mahkemede, anlat. tıklarının doğru olduğunu isbat ede - bilirse, çocuğu kendisine verilecektir. Üstelik, okuyucum, kimseye muhtaç olmadan yaşıyabilecek vaziyotteymiş, Binaenaleyh, o, çok Şşükür bir lokma ekmek için bir sürü cefaya katlanmak mecburiyetinde kalan kimsesiz ka - zançsız zevceler kadar bedbaht vazi- yette de değildir. Çocuğunu kazanmak için hakkını mahkemede nasıl isbat e- debileceğini de her hangi bir avukat- tan danışabilir! , TEYZE BON POSTA Ufak bir kadın mendılı nelere ) İ elbiselerin e- sasında değil. se bile garnl. türlerinde —göz çeken büyük- bir yenilik var. Gar- nitürlefin — bu — parlaklığı, genliği ve tazeliği bütün elbiseye tesir ediyor. Bahar modasını düz ve sade diye tarif e- demeyişimizin sebebi de işte bundan de- ğuyor. Eğer modası geçtiği halde yeni kalmış elbiseleriniz varsa - ki muhakkak var- dır - onları bu esasa dayanarak yenile- mek çarelerini araştırınız. Bu, pek eğlenceli bir işdir. Çünkü: Başka zamanlar olduğu gibi bütün mo- danın biçimini değiştirecek, bir elbiseyi söküp yeniden dikecek değilsiniz. Esas çizgiler dün ne idiyse bugün de o.. sadece ya korsaja, ya yakaya ya kollara, ya da bele yeni, yepyeni bir garnitür ilâve et- mek lâzım. Diğer tarafları bırakalım da yakayı ele alalım. A. Demode elbiseniz aşağı yukarı ve- rev etekli, düz korsajlı bir rob değil mi? Bırakınız her yeri kendi halinde kalsın. Yalnız ince bir keten mendili ortasından büzerek yakasının önüne dikiniz. Büzgü- nün üstüne renkli taş veya madenden bir klips takınız. Mendilin kenarlarında en- siz bir şerid varsa daha güzel olur. B. Yahud kenarlarına ara danteli ge- çirilmiş bir beyaz muslin mendili klips kınız. C. Mendilden rever de yapabilirsiniz. Kenarları dantelli küçük bir ceb mendi- lini ortadan verevine kesiniz. Tıpkı birer kumaş rever gibi yakanızın iki yanları- na dikiniz. D. Daha orijinali: Biri mavi, biri pembe iki ufak keten mendili iyice kolalayınız. Pli yapıyormuş gibi kat kat edip ortala- rından büzünüz ve siyah bir grogrenle bağlayınız. Ufacık' bir kadın mendilinden yaratı- lan bu dört garnitürün dördü de birbirin- den güzel ve şıktır, İçlerinden birini seç- mek biraz zevke, biraz göğsünüzlün dol- gunluğuna, zayıflığına, biraz da mevcud mendilin cins ve şekline bağlıdır. Göğüs- leri dolgun olanlar C ve D yi, boyun - ları uzun olanlar (A) yı, zayıf ve ince vücudlüler, bilhassa göğüslerini dolgun- laştırmak ihtiyacını duyanlar (B) yi ter- cih etmelidirler. Çünkü A omuzları kal- kık gösterir, boynu gizler. (B) göğsü ka- bartır. C ile D ne boyuna ne de göğse te- sir etmez. Bilhassa (C), ağır başlı bir süs olduğu için her yaşta kadıma uyar, Kapaplnn - Magallenos vapurları müsademesi davası dün bitti .. İtalyan vapurunun batmasile neticelenen bu müsa- demede İspanyol vapuru kaptanı hatalı görüldü, hâkimler kararlarını bildirecekler lheın Çanakkalede Nâra burnu d - tııııuı Bandıralı Kapapino ve İs - panyol bandıralı Magallencs vapurları ara- İsanda vuku bulan, ve İtalyan vapurunun bat masile neticelenen kazanın muhakemesine bir seneye yakın samandanberi — İstanbul 2 nel Ticaret mahkemesinde bakılmaktay- d Duruşmaya yeniden devamla, bü karı - fik dava nihayet sona — ermiş ve her türlü tahkik ve tedkikat neticelenmiştir. Etlihibre kaptan Rist, Denizyolları işlet- mesi müdür muavini Şevket, sabık — Yavuz süvarisi Şükrü mahkemeye — celbedilmişler, ve kendilerinden isahat alınmıştır. Mahkeme reisi İsmall Hakkı ehlihibre - den kazanın vukuu üzerinde müessir olan Bir çok noktaların gifahen İszahini istemiş- tir. Bihassa vapurların ilk defa birbirlerini gördükleri zaman aradaki — mesafenin kaç mil olduğunu, İspanyol vapurunun sancak manevrası yapmasında bir mahzur olup ol - madığını, karşıdaki vapurun işareti üzerine İtalyan vapurunun lakele manevrası yap - masi gerekip, gerekmediğini — ve akıntının vaziyetini sormuştur. Ehlihibre olan zevat, bu süallere hülâsa- 'tan göyle cevab vermişlerdir: — İki vapur birbirlerini ik defa iki mil mesafeden görmüşlerdir. Birbirlerine düdük galdıkları sırada aradaki mesafe 800 metre idi, Akıntının vaziyeti İspanyol gemisinin le- hindeydi. Magallenas vapuru, men'i müsade- me nizamnamesi mucibince sancak manev- rası yapmak zaruretindeydi. Kapaplno va - puru, vâkıa lskele manevrası yapabilirdi. An cak, nizamname mücibince, buna — mecbur değildi. Kazanın mes'uliyeti İspanyol gemi- sindedir. Bu izahatı müteakib, duruşma sona er - miş, dava karar tefhimi için, başka dir gü- ne birakilmiştir. Karısının âşığını öldüren bedbaht kocanın muhakemesi başladı Kıskançlık yüzünden karısının Aşığını öl- düren Pettah lsminde bir kömürcünün mu- hakemesine dün Ağırceza mahkemaeasinde baş lanmıştır. Vak'a Çatalcanın Istranca köyünde vu - “|kun gelmiştir. Suçlu Fettah İle karısı Ayşe 6 senedenberi evli bulunmaktadır. 8 yaşla - rında bir de kız evlâdları vardır. Fakat son zamanlarda karı kocanin araları açılmış ve ayrı yaşamağa başlamışlardır. Bu müddet zarfında Ayşe, Sabri isminde birile münasebet tezis etmiştir. Fettah ise, karısı İle barışmak teşebbüslerinde bulun - muş, büu iş için köyden bakkal Aliyi araya |koymuştur. İşte bu sırada bedbaht koca Ha- e tıpkı şık bir jabo gibi yakanıza ta- fize isminde bir kadının evinde karısı ve â- #ğile kurgılaşmış, kendine hâkim olamıya - rak Babriyi tabanca ile öldürmüştür. Sorgu hâkimliği Fettahın suçunu — sabit görerek, ceza kanununun 448 Inci maddesi - ne göre muhakemesi ve tecziyesi talebile A- gircezaya vermiştir. Dünkü celsede sorgusu yapılan — Pettah, mahkemede demiştir ki: — Babri balta İle üzerime hücum etmişti. İşte bu smırada kendimi kaybettim, ne yap- Mahkemede dinlenen şahidlerin ekserlai ise, karı ile kocanın aralarının açık oldu » ğunu söylemişler, fakat vak'ada bulunma » dıkları elhetle fazla tafsilât verememişler - dir. Duruşma, diğer şahidlerin celbi için, baş- ka bir güne bırakılmıştır. Kartal cinayetinin muhakemesi karara kaldı Uzun müddettenberi Ağırcezada — devam eden bir cinayetin muhakemesi dün nihaye- te ermiştir. Buçlu Çoban Rıza ile arkadaşı Şaban Kar- talda ayni sürünün çobanıdırlar. Bir gece sürü ile birlikte civardaki kırlara çıkmışlar, ertesi sabah Riza yalnız olarak dönmüştür. Bir müddet sonra da kırda köpekler tara - fından parçalarmış ve tefessüh etmiş ola - Bacaksızın maskaralıkları : rak, Şabanın cesodi bulunmuştur. Cesed par- ça parça bir halde olduğundan üstünde bir yara izi tesbit edilememiş, fakat kanlar 1 - ginde olması ve yanında da bir biçak bu » lunmasi hâdisaenin bir ecinayet eseri olduğu- nu göstermiştir. Tahkikat neticesinde bu cinayetin falli « nin Şabanın arkadaşı Rıza olduğu anlaşıl « mış, suçlu Calata sulh ceza hâkiminin hu « zürunda hâdiseyi ikrar etmiştir. #abanın dalma uyuduğunu, — bu yüzden hayvanların tarlalnra girerek, zarar — siyan yaptıklarını söylemiştir. Pakat, gerek sorgu hâkimliğinde, gerekse mahkemede — vak'ayı inkâr etmiştir. Diğer taraftan, suçlunun arkadaşına te- cavüz etmek stediği, bunu reddeden — Şa » banla aralarının açıldığı da iddta olunmuş- tur. Dünkü celsede mütaleasımı serdeden müd delumum! Remzi, bütün bunları zikrettik » ten sonra, eldeki delillerle suça sabit gör - müş ve Rizanın csza — kanununun 448 incl maddesine göre, tocziyesini istemiştir. Mütaleayı sonuna kadar heyteanla din « leyen mazmun, duruşma ,nihayetinde asal iyete kapılmış, hüngür hüngür ağlıyarak: — Ben bu işi yapmadım, masumum, diye yalvarmağa başlamıştır. Duruşma, karara kalmıştır. Asliye birinci ceza reisi işe başladı Geçenlerde vefat öden Asliye 1 incl ceza relsi Badettinin yerine tayin edilmiş olan eskli 'Tünceli Ağırceza relsi Cemil Güzey, dünder itibaren yeni vazifesine başlamıştır. ——— . Poliste : Düğüne davet edilmediği için ev sahibini yaraladı Eyübde Küşad Bokağında l1 numarali evde oturan 30 yaşında Nigür ile o civarda manavlık eden Asaf arasında çıkan kavga - (da Asaf kadımı sustalı çakı İle başından ve kolundan ağır surette yaralamıştır. Kavga « nın sebebi şudur: Bundan birkaç gün evvel Nigârın evinde akrabalarından birisinin düğün merasimi ya pılmiştir. Kadının kocası Ahmedin eki bit arkadaşı olan manav Asaf her — nasılsa bu düğüne davet edilmemiştir. Bundan muğber olan Asaf, kocası evde bulunmadığı bir g1 « rada Nigâra gelerek düğüne davet edilme « mesinin şebebini sormuş ve bu yüzden ara- larında bir kavga başlamıştır. Bu arada ma« nav Asaf çok hlddetlenmiş ve taşımakta ol duğu sustalı çakıyı çekerek kadının üzerine hücum etmiş başından ve kolundan ağır su« retle yaralamıştır. Hüdise mahalline yetişen polisler tara « fından yaralı Balat Musevi hastanesinde te- davi altına alımmış, vak'ayı müteakib firaf eden carih de yarım saat sonfa yakalana « rak tahkikata başlanmıştır., Bir haylazın hırsızlığı Kadıiköyde Çeşme sokağında oturan 14 yyaşında İhsan oğlu Necati bundan bir haft evvel okuduğu mektebde muallimi ile kavgi etmiş ve Haydarpaşadan on beş günlük bili bilet alarak bir Anadolu seyahatine çıkmış « - tir, Üzerinde başka parası olmiyan — Necatf — trende AÇ kalinca ayni trende seyabat et « mekte olan Ziraat Bankası Müfettişlerindem Medeninin kompartimanına. girerek — valizlii içindeki para çantasından 50 lira çalmış vek Osmaneli istasyonunda trenden inmiştir, İ « şin asıl tuhaf ve şayanı dikkat olan yeri dö ayni komparlimanda Bay Medeniden başkf daha dört kişi olduüğu halde hiç kimsenld bunun farkına varmamasıdır. Bir müddel sonra tşin farkına varan Bay Medeni! hâdis seyi polise haber vermiş ve Osmaneli istas < yonunda yakalanan Necati dün Emniyet Di4 rektörlüğüne getirilmiştir. Paralar edilerek sahibine Jade olunmuş, suçlu ev * rakile beraber müddelumumiliğe teslim edi” miştir. LET K . EEE PDT E SA . BEPES.ELSZa ?iiüiıiıîüdfuıi."iu'a EREBFSEŞLPELERDE. Kaybolan saat

Bu sayıdan diğer sayfalar: