9 Temmuz 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

9 Temmuz 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

9 Temmuz Ordumu SON POSTA Serlar ü Tarihten sayfala z Hatay topraklarında " , v ingiliz ticaret filosunun protesto nümayişİ.. »4 * * Mallari saray adamları tarafından alınıp ta parası verilmiyen tlüccar- lar İngiliz elçisine şikâyet ettiler. Elçi protesto makamında - olarak saraya karşı bir nümayiş tertib etti. On üç İngiliz gemisinin toplarını çıkarttı; direklere zift meşaleleri astılar ve sarayın önüne giderek demir attılar. Yazan: Kadircan Kaflı On üç İngiliz gemisi toplarını çıkarttı ve direklere ziftli meş'aleler asıldı Deli İbrahım beş senedenberi Os -|padişahtan aşağı kalmıyorlardı. İngil- manlı tahtında bulunuyordu. Tahta |terenin en güzel çuhaları, Fransızlla« çıktığı sırada bu sülâleden, başka kim- İçın en yumuşak ipeklileri, renk renli se yoktu. Sülâle inkıraz bulacak diye | ye nefis Venedik kadifeleri İstanbula korkuluyordu. Bunun için Valide Bul- gelir gelmez saray tarafından — âdeta tan genç padişaha bol bol cariye ver- | yağma ediliyordu. Öyle zaman oldu ki | meyi hiç ihmal etmemişti. Böylelikle | bu gibi tüccar gemilerinin gelip gelme- beş senede altı şehzade doğmuştu. Va- diği, geliyorlarsa nereye vardıkları Hde sultanın maksadı hasıl olmuş, O6-|hakkında günü gününe saraya malü- manlı sülâlesi kurumaktan kurtulmuş- |mat vermek için husust adamlar tayin tu. Fakat $ İbrahimin azgınlığı bir | edilmişti. 1 türlü dinmiyordu. Yirmi dört yaşında| İyk zamanlarda para ile satın alınan bulunduğu sırada yirmi dö bu mallar daha sonra yağmaya uğramıs | mi dört genç ve güzel ca ya başladı. O kadar ki bazan gemiler ber kaldığı oluyor, kay ği kudreti | Çanakkale boğazından geçerler, İstans | yeniden kazanmak için her çareye baş (bula yaklaşırlar, fakat rüzgüy poyrazs Yuruyordu. Bu yüzden eski Hekim başi |dan estiği için daha ileri gelemezler; Büyükadaya sürülmüş, yerine İsa efen- İJodostan esmesini beklerlerdi. Ş di getirilmişti. İsa efendi gece gündüz| Gemiciler beklerlerdi ama saray ka- | padişahın hoşuna gitmek için uğraşı -| dınları sabredemezlerdi. Bunun için | yor ve düşünüyordu. saray adamları hemen gemilere bindi- Saraya o kadar çok cariye satın alı-|rilerek gönde:llir; tüccarların malla nıyordu ki fiatlar bir kaç misli fırlamış- |deniz üstünde ve para verilmeden zap- | tı. Padişahın ilâç olarak kullandığı am- |tedilirdi. Sadrüzam bu gibi şeylere | berin fiatı da o nisbette artmıştı. meydan vermemek için dikkat eder; Vâ- | Deli İbrahim amberi Kokliyarak ya-|kin bazan önüne geçemezdi. hud kaynar kahve içinde eriterek kul-| Bir defa çok kıymetli kumaşlarla do- lanıyordu. du olan birkaç İngiliz gemisi böyle bir | Bu sırada bir gece sarayda amber| taarruza uğradı. Tüccarlar İstanbula bulunamadı. Herkes telâşa düştü. He-| geldiler. Başlarına geleni oradaki kimbaşı ihmalin cezası olarak kellesini |giliz elçisine bildirdiler. kaybetmek korkusu geçirdi. Nihayet| Elçi sadrâzama yaptığı — şikâyetten saray adamlarından biri Galatada bir| bir netice alamamış veya bu gibi hal- İngiliz tacirinden (Hiremiyüşşekil — |ler son zamanlarda tekerür ettiği içi Ehram biçiminde) bir amber parçası| yeni bir teşebbüste bulunmak isteme- gördüğünü söyledi. miş olacak ki saraya karşı bir proteslo mde bu kadar büyüğünü | hümayişi tertib etti. Limanda on üç İngiliz gemi Bu hâdise 1645 tarihinde gı Vakit gece yarısını geçiyordu. He -|re © sırada korsanlığın yasak edilmesi ' men saraydan gönderilen adamlar ka-| hakkında devletler arasında henüz an- geçtiler. Geç vakit İn-|laşma yoktu. Bunun için de tüccar gee zin kapısını çaldılar, Adamcağız bu| mtlerinde, korsan taarruzlarına karşi işlı çalışı ve şalvarlı kavuklu bos - kendilerini koruyabilmek üzere top bu- ğ tancıları görünce korktu. Lâkin çok|lunurdu. ğ geçmeden karkmakta haklı olmadığın! İngiliz elçisi önce topları gemilerden Antakyaya giren kıtaatımızın kumandanı anladı. Amberi alarak saraya götürül- çıkardı. Namluların uzanmasına mah Albay Şükrü Kanadlı dü. Fakat o zamana kadar Deli İbra- | Sus olup bordalarda olan kapakları d him her nedense kapandığı odadan çık- kapadı. Sonra (Seren * Gemilerin anaâ madı, haber vermekten de çekindiler. | direklerine çapraz olarak takılan ufki | Ancak güneş doğduğu zaman padişah | Veya mail direk) lere meş'aleler yak- tarafından kabul olunarak amber çok|tırdı. Kendisi de binmiş olduğu hald yükşek bir fiatla yani on üç bin kuruşa | gemiler arka arkaya Galatadan Sa satın alındı. rayburnuna doğru yollandı. Kapitülasyonlar dolayısile o zaman- Limanda herkes onlara bakıyor, neg larda ecnebilere zarar vermekten çeki- |ticenin ne olacağını merak etmekle be nirlerdi. İngiliz taciri de sabaha karşı|raber İngiliz elçisinin fikrini ve gemi- iki saat beklediği sırada şikâyet etmeyi |cilerin cesaretlerini takdir ediyorlardı. | düşünmüştü. Fakat kârlı bir şey yap -| On üç gemi ağır ağır ve meş'alelerin tığı için bundan vazgeçmişti. dumanlarını etrafa dağıtarak — ilerled Lâkin İstanbuldaki İngilizlerin da -|Sarayın karşısına geldiği zaman orad ha sonra uğradıkları bir zarar dolayısile |sıra ile demir atarak durdular. ' bir filo halinde gemilerini donatarak| Bunu gören gümrük memurları he saray önüne demir atmaları, böylelikle |men gümrük eminine haber - verdilel devlet adamlarını padişaha protesto et- | Gümrük emini de sadrâzama yetiştire. meleri de bu sırada oldu. di. y Deli İbrahimin kürk merakı meşhur-| Sadrâzam telâşa düştü. Gemilere dur. Fakat diğer elbiseler cihetinden | memurlar gönderdi. Bunlar İngiliz el- | de son derece ihtişam içinde yaşardı. | Şisile görüştüler, Zarar ve ziyanları Hasekiler ve diğer saray kadınları da (Devamı 10 ncu sayfada) Kahraman askerlerimiz İskenderun sokaklarında

Bu sayıdan diğer sayfalar: