Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
** Hergün Balkan İmparatorluğuna Doğru yeni bir adım Yazan: Muhittin Birgen FAA ünkü gazetelerde görüldüğü '—!/ gibi Bulgaristan nihayet Bal- kan Paktına karşı sarih bir vaziyet aldı. Bu vaziyet doğrudan doğruya pakta işti- rak şeklinde değildir; fakat, ona yakın bir formülle ifade edilmiştir: Bulgaris- tan, Balkan Paktına iştirak etmiş olan devletlerle bir dostluk, iyi komşuluk ve bilhassa ademi tecavüz paktı yapmış ©- luyor. Buna mukabil de öteki Balkan mâni olan (Neuilly) (Nöyyi) muahede- sinin buna dair olan ahkâmının hüküm- den sakıt olduğunu kabul etmiş bulu- nuyorlar. Bu, Bulgaristanın bir Balkan devleti olarak, Balkan ailesi ve Balkanlı- lar camiası arasma karışmasına doğru a- tılmış büyük ve kuvvetli bir adamdır. Bu adımın kuvvetini artıran bir hâdi- se de bugünkü Balkan hududlarına kar- şı Bulgaristan tarafından gelebilecek her hangi bir tadil ve tashih iddiasına bun- dan böyle mahal kalmıyacağını gösteren sarih bir hükmü ihtiva etmesidir. Bu suretle Bulgaristan Egeye inmek, Dede- ağacı istemek hususundaki temayüller- | ritasile ve bugünkü hududlarile kabul etmiş bulunuyor. Bu hususta Bulgarista- nın göstermiş olduğu büyük hüsnüniyet bilhassa takdire lâyıktır. Bu hâdise, Bulgaristanın da Balkanlı- lar arasındaki tabit mevkiini işgal etme- si işini kolaylaştırmıştır. * Bugünkü adım, Balkan devletlerince çoktanberi beklenilen ve bir gün olup| tahakkuk edeceğinden hiçbir zaman şüb- he edilmiyen bir vak'adır. Dünyanın bugünkü vaziyetinde Balkanlıların ken- di kendilerini sağlam bir Balkan siyase- tine bağlamaları ne kadar zaruri idiyse Balkanların göbeğinde yaşıyan Bulgaris- tanın bu zarureti günün birinde takdir edeceği de o kadar tabil bulunu- yordu. — Balkan — devletlerinin — ge- niş — Balkan — toprakları — üzerinde, şu veya bu toprak parçasının şuna veya buna aid olması meselesi ile meş- gul olmaları, dünyanın bugünkü vaziye- tinde gayet manasız bir şeydi. Dünya o- kadar küçülmüş ve Balkan devletlerinin hududları da, Balkanlılık bakımından, o kadar büyümüştür ki şu veya bu top- rak parçası artık bu memleketlerin mü- nasebetleri üzerinde bir rol oynıyamaz- dı. Bugün hiçbir Balkan memleketi yok- tur ki hududlarını müdafaa için diğeri- nin yardımına, hiç değilse dostluğuna muhtaç olmasın. Balkan hududları ara- sında kuvvetli bir tesanüd, kat'i bir men- faat birliği vücude gelmiştir. Bu bakım- | dan her Balkan memleketinin hududu, ötekilerin hudüdları kadar genişlemiştir demekte hata yoktur. Cihan harbinden çok yaralı olarak çı- kan Bulgaristan, bu yaraların sızısı ile uzun zaman, eski Balkanlı görüşünden | kendisini kurtaramamıştı; fakat dünya vukuatının aldığı cereyan, küçük Balkan hesablarının yanıbaşında büyük dünya hesablarının da mevcud olduğunu göster- mekte o kadar ısrar etti ki Bulgaristan da nihayet bu vaziyeti görmekten hali kalmadı ve bu ilk mühim adımı attı. Bu- nun arkasından daha kuvvetli adımlar geleceğine de inanabiliriz. * Belânikte beş Balkan bayrağının göl- geleri altında yapılan şenlik boş değildir. Çünkü Bulgaristansız Balkan Paktı ek- sik bir varlıktan başka bir şey değildi. Bulgaristanın da pakta yaklaşması bu eksiğin tamamlanmasını temin edecek- tir. Bundan dolayı, Balkan fikrine sami- mi surette bağlanmış olan herkes sevin- mekte haklıdır. Biz Türkler, bundan bilhassa memnu- nuz. Çünkü, Selânikte imzalanan ve bü- - tün Balkan devletleri arasında temiz ve samimit — bir komşuluk — ve — dost- luk —sistemi — vücude — getiren — ve- sika için Türkiye pek çok çalış mıştır. Atatürkün uzakları çok güzel gö- -|- ren dehakâr gözile çizilmiş olan Balkan siyasetini, Türkiye uzun zaman işledi. Başvekil Celâl Bayarla Hariciye Vekili- mizin son yaptıkları seyahatler esnasın- da bugünkü mes'ud neticeyi veren hazır- lıkların sonuncuları yapılmış bulunuyor- du, Nihayet bu iş tahakkuk etti. Osmanlı imparatorluğunun Balkan- a W eu e A — — 0 ÇA Resimli Makale: z Ğeç yapmak, hiç yapmamak.. — tercih edilir, cevabile mukabele etti. Havacılıkta inkılâb Yapacak düsturu Kardif üniversitesi talebesinden 23 culuğunu daha emin ve kazasız bir şek le irca edecek olan, bir takım — Triyazi düsturlar bulmuştur. Bu düstur ve usuller, Royal Society zın bu keşfini, devlet smai ve fenni a- raştırmalar şubesine bildirmiştir, Genç kız ömründe bir defa tayyare- ye binmiştir, —F larda yaptığı fena işler olmuşsa da iyi şeyler de yapmamış değildir; imparator- luk Balkan milletlerini ruhca, an'anece, zihniyetçe birbirlerine çok yaklaştırmış- tır. Osmanlı imparatorluğu öldüyse bu, yerine bir Balkanlılar imparatorluğu ku- rulmasına mâni değildir. Belki de onun hayatı bunu hazırlamış ve ölümü de ta- hakkukunu kolaylaştırmıştır. Balkanlı- lar arasında şimdiki anlaşma hareketi Balkan milletlerinin seve seve birleştir- dikleri kuvyetlerile kendiliğinden — yeni bir imparatorluk vücude geleceği artık |bir hayal olamaz! M'u.hlttin Bırgen 62 yaşında bir zat Paris üniversitesinin hukuk fakültesini bitirdi, doktorasını da verdi, gazeteler ondan bahsederlerken: «Geç kalmış bir talebe» diyorlardı. O, bu lâtifelere: — Geç kalmış olmak, hiç yapamamış olmaya her vakit Bir mekteb talebesinin yaşlarında bir İngiliz kızı, tayyare yol- Mağazine'de neşrolunmuştur. . Kardif üniversitesi idare hey'eti de, genç kı - devam ettikçe, günün birinde müstakil çalışmaktadır. h. - Hergün bir fıkra Alınganlık Çok alıngan bir adamı bir dostu e- vine yemeğe çağırmıştı. Huyunu bil- dikleri için çok dikkatli hareket edi- yorlar, çok dikkatli konuşuyorlardı. Sofraya oturdular. Yemeğe başladı- lar, Alıngan adam bir lokma yiyecek"| aldı. Ağzına götürüyordu. Dostu: — Lokmanızda kıl var, onu bırakın! Dedi. Alıngan adam derhal yerin- den fırladı: — Lokmamdaki kılı bile görecek kadar, yediğime dikkat eden insan- ların evinde ben yemek yiyememl! Geç kalmak her zaman için fenadır, fakat mucib olduğu zararınm telâfisi her vakit bir dereceye kadar mümkündür. Mesele insanın kendisinden evvel ilerliyenleri görerek ken- disini yeise kaptırmamasındadır. Ölüm saatinin ne vakit ça- lacağı belli değildir, vazifemiz onu hiç işitmiyecekmiş gibi Makine adam Amerikanın her Tarafında dolaşıyor Dedi, ve evden çıktı. Bir senede 6 milyon dira ' Kaybeden adam Galli Çelik Kra b Firth, kumpan- yasının son içti - namda, bir sene zarfında — tam 6 milyon Türk lira- &ı kaybettiğini bil dirmiştir. Firth Amerika - daki buhrandan kiyadesile — zarar gördüğünü, kun- panyasına cebin - den borç para ver diğini, ve on se - nede — kazandığı parayı, — böylece birden kaybetti - gini söylemiştir. Göğüs darlığına karşı ilâç Amerikadan gelen haberlere bakı - ni bir ilâç bulunmuştur. Bu ilâcın adı Helium'dur. Ve oksijene yüzde 75 nis- betiride karıştırılarak — verilmekte, ve hasta üzerinde âni bir tesiri görülmek- tedir. Helium çok nadir bulunan bir gaz- dır ve hatırlarda olduğu üzere AÂme - rıka tarafından Alman zeplmlerıne dol N, # lacak olursa göğüs darlığına karşı ye- | İki Amerikalı mühendisin üç sene , mütemadi bir çalışma neticesinde yap- mağa muvaffak oldukları Robot bu - gün dünyanın en mütekâmil Robot'u sayılmaktadır. Bin;dolara mal olan bu Robot her istikamete — yürümekte, hareketler yapmakta ve bazı suallere cevab vermektedir. Bundan başka ar- monik de çalmaktadır. «Büyük Loiz» adı takılan bu ma - kineden adamın boyu iki metredir. Mumdan yapılmış olan çehresi gülüm- semekte olan bir gencin çehresinin ay- nidir. Smokin giymektedir. Bugün A - merikanın her tarafında dolaştırılmak- ta olan bu makine adam, mühendisle- re binlerce dolar kazandırmaktadır. Almanyada menedilen film Nazi propaganda nezareti Şmneling ile zenci boksör, Joe Louis'in dövüş - mesini gösteren filmin Berlin sinema- larında iraesini menetmiştir. durulmak üzere satılmasından imtina edılmıştır r Sözün Kısası Bizimkiler Futbol şampiyonu E. Talu gâh efendiye kadar gitmiye- cek olursak, gazetecilerin piri sayılacak olan Namık Kemalin, galiba Tunuslu Hayreddin Paşanın sadarete ge- tirildiği sıralarda yazmış olduğu bir hic« viyede şöyle bir mısra vardır: «Felekten top yapıp attık!.. Bu mısra ile, Kemalin ne müurad etti- ğini bilemiyorum. Fakat bu sözleri, dai- ma, bizler matbuat mensubları için çok uygun bulmuşumdur. Hattâ, hicviyenin üst tarafı zamanla aklımdan çıktığı hal- de, bu tek mısraın hafızamda kalışı ihti- mal ki bundandır. Evet biz gazeteciler, gerçekten - ekse“ riyet itibarile - rind adamlarız. Gamın, eziyetin, ıztırabın birbiri ardınca teha-« cümüne, ömrümüzde o kadar maruz kal- mışızdır ki feleğin meşakkat yükü altın- da: «Eyvallah!» deyip ezilmektense, ont dertop edip bir tekme ile havaya 'ıtmayı tercih ederiz. Anlaşılan bu gündelik idman boşa gits memiş, sön günlerde bir takım teşkil e- Hden bizim futbol meraklısı arkadaşlar, karşılarına kim çıksa tepeleyip duruyonıı lar. Hem de mühim farklarla! Yalnız aklımın ermediği bir şey varsa, bu takımın içinde oynıyan bazı arkadaşs lar var ki - maşallah - benim ikim, hattâ üçüm kadardırlar, ve beni tamyanlar bu kıyasın ne demek olduğunu daha iyi taR-ı dir ederler. İşte ben, bunların, tıkanmadan, hayıl-— madan, öğle sıcağında top arkasından nâ« sıl koştuklarına hayret ediyorum. Lâkin, ben şaşayım, şaşmıyayım, ilâi haftadır matbuat futbol takımının eldü ettiği neticeler gösteriyor ki bizim mess lek insanları her sahada pişirmek, olıı gunlaştırmak için birebir. Tevekkeli ona hepimiz dört elle sanlı mıyor, muvakkaten bıraksak bile gene ne yapıp yapıp ona avdet etmiyoruz? Gölcük kermesi İzmir — 30 — Gölcük kermesi bu akşam başlamıştır. İlbay Fazlı Güs leç ile çağırılan askeri erkân ve şeh « rimizdeki konsoloslar ve saylavlar şars bay pârti ve matbuat erkânı bugün sax at 15 te hususi otokarla Ödemişe git « mişler, Ödemişten otomobillerle Gol " cüğe çıkacaklardır. Vakıflar idaresi memba ıulırındık tesisatı ikmal etti Vakıflar idaresi sular müdürlüğü « nün Alemdağında Taşdelen suyu menmi bamda yaptırdığı tesisat tamamlanmı makinelerin montajı ikmal — ediler tecrübeleri yapılmıştır. Sular el değ « meksizin doldurularak bugünlerde pîı yasaya çıkarılacaktır. Paşabahçe şişe ve cam fabrikasına sipariş edilen büyük ve küçük şişeler de tamamen tesellüm edilmiştir. Bu şişelerin imlâsına bugünlerde başlanas caktır. ğ Bazı dairelerin mesai saatleri değişmedi Dairelerdeki yeni mesai şekli gümrüka lerde tatbik edilememiştir. Gümrük me« murları eylüle kadar eskisi gibi saat & den 16 ya kadar devamlı olarak çalışa« caklardır. Diğer taraftan İstanbul elelkis trik işleri umum müdürlüğü de eski mos sai şeklini değiştirmemiştir. Elektrik me« murları 9 dan 12 ye kadar ve 13,30 dan 17,30 a kadar 7 saat çalışmaktadırlar. TAKViM İSTER lekten olan zat arkadaşına: plâjdan istilade edecektir, kış ise gece İSTER İNAN, Dairelerde memurların yeni mesai şekli dünden itibaren başladı, ekseriyeti bu yeni şekil mi memnun edecek, eskisi mi ediyordu? Kat'iyetle kestirmek mümkün değildir. Fakat biz bu münasebetle biri serbest meslekten, diğeri memur olan iki arkadaş arasında bir muhavere işittik ki, bir kısım halkın düşüncesi hakkında bir fikir verebilir. Serbest mes- — Garb memleketlerinde işe erken başlayıp erken nihayet vermeyi istiyen memurdur, vakit yazsa kırdan, güneşten, İSTER caktır. Memur olan zat — Avrupadaki h linin bir ucundan para ve eğlence m hayatını görecektir. İNAN, Sinemaya, iiyatroy Halbuki burada bütün bu imkânları size hükümet veriyor, içinizde istemiyenler bulunuyor, nasıl vakit geçireceğiz, di- ye düşünenler oluyor, diyordu. dolukavağından Belediyeye gelmek için ise 2,5 saat ister, min ediniz, sabahleyin işe 6 da'başlıyalım.: İSTER İNANMA! İNANMA! a erken gidip, erken dönüp, erken yata- ise şu cevabı verdi: ayat şartları buradakine benzemez, Ber- ötekine yarım saatte gidebilirsiniz, Ana- eselesi de böyledir, o şartları burada te- AĞUSTOS Rumi sene | Arabi sene 1354 2 1367 Temmuz Resmi sens l'h_m- 20 19383 89 SALI Rj GÜ aa İM $ NES ' C, Âhir — 4 | D. S. |D 4 | b5 2 | 56 9 | 29 5 7 ”q Öğle || İkindi || Akşam | — Yata S İDİS (D.İS.İD. İS.İD. &, |4 | 650 8 ( (12 | — | 48 Z. |iz | 20 16 | 15 (10 | 265 zi (12 —i