October 19, 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
DA UŞ I SA ai KUT LA DA A A Z Ç N PU | | DAT L BAA AAA A A İ Kİ k aA L D B LA OKN BAA KO LA DAİA 3 AA ÜÜÜ de L İ t gAUA ÇKL AYA İNSAFLI SATIŞ Bir mağaza sahibi bana derd yandı: — Eskiden, dedi, fazla fiat isterdik, müşteri yarısın: verirdi. Biz bir mikdar inerdik, o bir mikdar çıkardı. O, dil Gdökerdi. Biz dil dökerdik; nihayet bi - zim istediğimiz fiatla, onun verdiği fi- atın yarısında uzlaşırdık. Müşteri pazarlıkla alışverişten mem- nuün muydu bilmem amma, biz şikâyet- çi değildik, Çünkü hiç bir zararımız yoktu. Fakat gazetelerde mütemadiyen şikâyet yazıları çıkardı. — Zannedersem gazeteciler haklı i- diler, 5 — Nihayet pazarlıkla alışveri: edildi. Biz kananun -emretti l her malin fiatınmı bir etikete yazıp o malın Üzerine koyduk. Müşteri mağa- zaya geliyor: «Kaç» diyor. Etiketi gös- teriyoruz.. Kesesine uygun gelirse alı- yor, gelmezse almıyor. Bu usulden de şikâyetçi değiliz, çünkü hiç bir zararı- nsak mız yok. Fakat gene gazetelerde gi - kâyet yazıları çıkıyor. Güya etiket fi - Çatları çok yüksekmiş. Pazarlık yaparız olmaz, pazarlıksız satarız olmaz. Söyleyin biz ne yapa - lem? — Siz, dedim, deve fıkrasını bilir misiniz? Anlattım: l «Deveye sormuşlar: — Düz yolda gitsem olmaz mı? Demiş.» Mağaza sahibi yüzüme dik dik bak- ti — Satış ya pazarlıkla olur, ya pa - zarlıksız, bunun ikisi ortası yoktur ki! Bu sefer ben anun yüzüne dik* dik |baktım: — Vardır.. dedim, İnsaflı satış! Onu yapsanız olmaz mı? ç İSMET HULÜSİ L Bunları biliyor mu idiniz ? —| En büyük ve en kücük gazete Dünyanın en fa- * sılalı olarak - inti- — g şar eden — gazetesi K muhakkak ki - % ARAN Tuminated — Ouad- Ç ryphe — constellation» dur. Bu gaze- tenin boyu 25 metredir. Genişli- ği de bir metre (8) santimdir. On üç sütun fizerine ve sekiz sayfa olarak her yüz se- nede bir intişar eder. Son nüshası 1850 de çıkmıştır. Müteakib nüshası da (1950) de çıkacaktır. Dünyanın en küçük gazetesi ise İngilterede çıkan Bille Standarddır. Boyu 75, eni 60 milimetredir. Bu gazeteyi bir adam doldurur, ayni adam basar ve dağıtır * Yılan balığı yârine kara yılanı Bir müddetten - beri bir Japon fir- anasının eyılan ba- Diğı» könservesi o- s karak sattığı kon- SA terveler bütün ş fünyada pek bü- S yük bir rağbet gör mekte idi. Bu balıklar Japonyanın Suji *kasabasında imal edilmekte idi, fakat yapılan tahkikat, bu balıkların balık de- Bil, zehirsiz kara yılamı oldukları anla- şılmış ve fabrika kapatılmıştır. Devr'âlem rökoru | Denilebilir ki r |devriâlem rökoru- hu şimdiye kadar lelinde tutan adam |bir İngilizdir. Bu adamın ismi Vil- |frid — Tomkinstir. Otuz yedi — defa dünyayı — devret. [miqüı. Bunun sebebi, bir İngiliz viski fir- |*nasının mümessili olmasıdır. Bütün bu seyahatleri mensub olduğu firma namı- na yapmıştır. Birçok seyriselain — kum |panyaları, bu adama, <fahrl yolcu» ün- vanını vermişlerdir. * İlk otobüs İlk otobüsü ya- panlar iki İngiliz- dir. Bu araba 1827 senesinde — halkın istifadesine —arze- dilmiştir. İlk 2a- manlarda hiç te rağbet görmemiş, halkın istihzasına maruz kalmıştır. * Çin halkı ve hürafeler Çindeki köprüler umumiyetle düz de« ğildir. İvicaclıdır. Çinlller bürafeye çok inanırlar ve sanırlar ki cin ve periler, in- sanları düz istikamelle daha iyi takib e- debilirler, onun için köprüleri iğri, böğ- rü yaparlar, Okuyucularıma Cevablarım Samsunda Bay Ömere: — Gazeteye arasıra manzume der- cetmek âdetimiz olsaydı, yazı iş- leri müdüründen sizinkileri de der- cetmelerini rica ederdim, Fakat yapmadıklarını biliyorum. Derdinize gelince, benim için ça- buk bir şifa temenni etmekten baş- ka yapılacak hiı*ıey yoktur. Samsunda Sahilpalas otelinde Bay M. B. ye: — Sualinizin gönül işlerile alâka- &ı yok amma bilenlere sorup öğren- dim: «Maltepede böyle bir mekteb var- mış, lise veya ziraat mektebi me - zunlarını alırlarmış, tahsil müddeti 5 sene imiş.» * Beşiktaşta Bayan Münevvere: — Yanlış değil;*en geç ve en güç iltiyam bulan yara, izzetinefis yara- sıdır. Erkek mi çabuk mütcessir olur, kadın mı diyorsunuz? Umumiyet itibaren şahsa ve ka- raktere bakar, kât'i bir kaideye tâbi değildir. Fakati bilhassa — varlığına taallük eden noktalarda kadınım da- ğ ha çabuk müteessir olduğu muhak- kaktır. , * Ankarada Bayan B. D. ye: — Kadınla erkek arasında en kı- rilmaz bağ nedir? diyorsunuz? Aşk mı? Merhamet mi? Yoksa menfaat birliği mi? Bütün bu saydıklarınızın ayrı ay- rı hisseleri vardır. Fakat onların hepsinin Üstünde sizin hatırımıza gelmemiş olan bir bağ vardır ki adı- na çocuk derler. Aşk eskir, merha- met zayıflar, menfaat birliği gevşer, fakat anne ve baba çocuk beşiği ü - zerinde her vakit birleşirler. " * Kıztaşında Bayan (F.F.) ye: — Daimf çatık kaşlı, asık suratlı, çok ciddi bir erkek... diyorsunuz. Ciddiyetin, çatık kaşlılığın ve a- sık suratlılığın istilzam ettiğini siz- den duyuyorum. Kendi hesabıma ben böyle erkeklerden nefret ede - rim . r * Ortaktiyde Bayan «K.C.» ye: — Erkek mi önayak olmalı, kadın mı? diyorsunuz. Bu rolü Allah daima erkeklere ve- SON POSTA Kadın Köşesi Şık ve kolay örülen | | Kroşe ile sık iğne örülmüştür. Tepesi ayni büyüklükte beş müsellesten yapıl - mıştır. Kenar düz bir band gibi örülü - dür. Bütün dikiş yerlerine ve borun üs? yanına ya tual sireden, ya da parlak bir kordelâdan ince bir zıh verilir. Ayni par- çadan tam tepoye ufacık bir fiyonga ko-| mulursa gençlere yaraşan bir sevimlilik alır, D . GAL A Yüzdeki çizgiler A, S. rümuzile mektub yazan okuyucu- muza: Yazdığınız şeyin o kadar üzülmiye de- ğer tarafı yok, Göz altlarındaki çizgi yaş- lılığa alâmet sayılmaz. Bu çizgiye çocuk denecek yaştaki genç kızlarda bile rast. lanır. Sebeb, ekseriyetle göz yorgunlu - ğudur, Gidermiye imkân yoktur. Fakat fazlalaştırmamak ve olanı gizlemek eli - nizdedir. Bundan sonra gözünüzü yor - mamıya dikkat ediniz. İstemeden yormıya mecbur kaldığınız günler ilık kompres yapınız. Kaynatıp lılıllığın.ıx adi suda iki ayrı pamuk par - çasını ıslatınız. Gözlerinizin üstüne ko- yup bir çeyrek, on dakika durunuz. Her gece yatarken serçe parmağınızla göz altlarınıza birer parça besleyici krem dokundurunuz. Sakın kremi içirmek için gözaltını oğuşturmayınız. Dahı fena ya- parsınız. Bırakınız koyduğunuz krem kendi halinde kalsın. Deri onu yavaş ya- vaş emer ve beslenir. Fazla çizgilenmek- ten kurtulur. İkinci derdiniz de birincinin hemen he- men tıpkısı... Göz yanlarındaki çizgiler de yaşlılıktan ziyade gözlerin zâfından ve fazla gülmekten ileri gelir. Zayıf aydın- lıkta büzü ülerken de az çok gözle- rTimizi küçültürüz. Neticede ikisi de göz yanlarının kırışmasına sebeb olur. Yapılacak şey hemen hemen birinci - nin aynidir. Geceleri yağlı krem sürmek, gözleri büzmemek için mümkün olan ted- birleri almak. Fazla olarak banyo yapa - cağınız günlerde (banyodan evvel) ora- lara biraz besleyici krem sürersiniz, de- rinin kuruyup daha fazla buruşmasını önler. Bütün bunlara ilâveten iyi bir mak - yaj da yaparsınız - hele pudralanmadan Öönce sürdüğünüz krem veya sütü iyi cinsten seçer, İyi de sürerseniz - mevcud çizgileri bir hayli gizlemiş olursunuz. Şunu da unutmayınız: Bunlar, en az göze çarpan ve yüze en az yaşlılık ma - nası veren çizgilerdir. Fazla üzülmiye değmez. Bacaksızın maskaralıkları : Elektrik şirketi aleyhindeki dava dün yeni bir safhaya girdi Tesisatın bozukluğundan dolayı garajda otobüsleri yanan davacılar vekili zararlarının şirketçe tazmini lâzım geldiğini iddia etti Tasfiye halinde bulunan İstanbul E- lektrik Anonim Şirketi aleyhine açı - lan bir dava, Asliye 4 üncü ceza mah- kemesinde görülmekteyken, iki taraf arasında hukuki kıymeti 'haiz bir iç - tihad meselesi ortaya çıkmıştır. Davanın mevzuu şudur: Eyübde o - tobüsçülük yapan Kadri ve arkadaş- larının garajında bundan bir müddet evvel yangın zuhur ederek, garaj - ile içindeki otobüslerin kısmı azamı yan- mıştır. Otobüslerin sahibleri de, asli- ye 4 üncü hukuk mahkemesine mü - racaatle, Şirketin bazı bozuk tesisa - tının bu yangına sebeb olduğunu iddie ederek, tazminat istemişlerdir. Mahkemede söz alan şirket vekili Celâl, hulâsaten: —| Kaani 938 tarihinden itiba- ren, Şirket, bileimle hukuk ve vecal- bile beraber, hükümet tarafından sa - tın alınmıştır. Bu, yangın hiâdisesi ise, 3 nisan 938 tarihinde vukua gelmiş - tir. Binaenaleyh, şu hale göre şirket dava edilemez, demiştir. Davacılar vekili ise, bu cihete, şöy- le cevab vermiştir: — Devletin yaptığı mukavele, şir - ketle, kendi arasındadır. Burada, ü - çüncü şahıs waziyetinde olan bizleri, alâkadar edemez, Şirketle bu şekilde alâkaları olan bir çok kimseler için, ehemmiyeti olan bu hukukf nokta, mahkemenin verece- ği karara göre aydınlanacaktır. Mahkeme, karar tefhimi için, 17 leş- rinisani tarihine talik edilmiştir. Üsküdar adliyesini yakan suçlunun tecziyesi istenildi Üsküdar Adliye binasını kasden yakmaktlan mazmun olarak Ağırceza- ya verilen Nureddinin muhakemesine dün de devam edilmiş, Müddeiumu - mi Ahmed Remzi Berkmen, mütaleası- nı serdetmiştir. İddia makamı, suçlu - nun ! buçuk aylık bir mahkümiyet kararından kurtulmak için âmme hiz- metlerinin görüldüğü Üsküdar Adli -| ye binasına geceleyin ateş vererek, kıs- men yaklığını işaret ettikten sonra, hülâsaten şunları söylemiştir: — Suçlunun mahkemedeki inkârı - na rağmen, Müddelumumilik ve sulh ceza hâkimi huzurunda verdiği ifa - delerdeki itirafı, hâdise akşamı bakkal Mehmed ve köfteci Cevherin dükkânı ile, hâdiseye takaddüm eden dakika- larda, Adliye binası civarında görül -| mesile sabittir. Suçlunun ayni gün gece Adliye nöbetçisinin kim olduğu- nu sorması, yangından sonra kurtulan evrakın tasnifi sırasında, kâtiblerin yanıma sokularak kendi evrakının ya - nıp yanmadığını anlamak istemesi, şa- hidlerin ifadeleri ve diğer bütün de - Jiller, suçu sübut mertebesinde gös - termektedir. Nureddinin kendisinde sar'a olduğuna dair iddlasının müşa- hede raporile yalan ve geçirdiği sar'a nöbetlerinin de, uydurma bulundu - ğu anlaşılmış ve müdafaası da gayriva- rid görülmüştür. Suçlu —“Nureddinin 370 ve 411 inci maddelerine göre, ce zaya çarptırılmasını isterim. Duruşma, suçlu vekilinin müdafa& tıim hazırlaması için talik edilmiş - ir. Maslaktaki kazanın muhakeme. sine devam edildi Gazeteci arkadaşımız Tahirin ölü « mile neticelenen Maslak otomöbil fa « elasının muhakemesi, Ağırcezada son safhaya varmıştır. Geçen celsede evrak tedkik için id- dia makamtna tevdi edilerek duruşma mütaleaya kalmıştı. Dünkü celse « de söz alan Müddeiumumi Übeyt, tah- kikatta noksan olan bir noktanın ay « dınlanmasını istiyerek demiştir ki: — Seyrüseler idaresi, maznun Ke « mâale verdiği ehliyetnameye «ancak, gözlük takmak şartile şolürlük yapa « bilir» kaydını koymuştur. Kaza ma « hallinde keşif yapan ve mahkemeca dinlenilen İbrahim, suçlunun sicilini tedkik ederken bu kayde de rastlamış tır. Bu hususun, Seyrüsefer İdaresin « den sorulmasını isterim. Mahkeme, Müddeiumuminin talebi ni karar altına alarak duruşmayı talikl etmiştir. * v Polliste : Bir adam alacak yüzünden arkadaşını yaraladı Cağaloğlunda oluran Necati e arkaday Abdülkadir arasında alypak yüzünden bi kavga çıkmış, Abdülkadir Necatiyi dövmü' ve Nerati de sustalhı çakı ile aağ böğründem Hafifço —yaralamıştır. Neeati — Abdülkadiri kendisinin yaralamadığını ve onun kendisi« | ni dövdükten aonra kendi sustalısile kendi kendini yaraladığını iddla etmiştir. Bir otomobil bir yol amelesine çarptı Şoför Kadrinin idaresindeki 2647 numar ralı otomobil, Şişhaneden geçerken caddes yi tamir etmekte olan amele Veliye çarpas Tak başından yaralamıştır. Yaralı tedavi aha ftana alınmış, şoför yakalanmıştır. Bir yük arabası bir çocuğu yaralad Gürücü Kadrinin İdaresindeki yük ara « bası Kumkapıdan geçerken sokakta oynax makla olan 3 yaşında Maksuda çarparali vücudünün muhtelif yerlerinden yatalan « masına sebebiyet vermiştir. Yaralı Şişil Ço- cuk hastanesine kaldırılmış, suçlu yaka « Janmıştır. İki rakib birbirini yaraladılar Beyoğlunda Gülhane sokağında — oturan Büleymanla araba sürücüsü Hüznü, bir ka- dın meselesinden dolayı kavga etmişler, Sü- Jeyman Hüsnüyü sopa ile başından, Hüsnü, de Süleymanı ustura ile böğründen yarala- mış, her ikisi de tedavi altına alınarak tah- kikala başlanmıştır. Bir çocuk sokakta düşüp yaralandı Beşiktaşta Bostanilstü pokağında oturan, Nureddinin oğlu 8 yaşında Nihaâ, Akaret- Jer caddesinden inerken ayağı kayarak düş- müş ve başından yaralanmışlır. Yaralı Şiş- X Çocük Bastanesine kaldırılmıştır. Toplantılar : Beyoğlu Halkevinde müzik dersleri Beoyoğlu Halkevinden: Evimizde köro ve aolfej dersleri verilmektedir. Arsu edenle « rin ikişer fotoğrafla Evimiz Müdiriyetine hareketine uyan Türk ceza kantımunun " müracaatleri rica olunur. Kapıdan atılan mektu
