30 Ocak 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

30 Ocak 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

A Mamalar edebiyata karşı müdhiş bir ki, , m ve faassubum vardı, Bunun Naş yanı çok hakir görüyordum. Ak- Erim e sinema senaryosu yazmak hiç Me Yalnız şimdi burada ismini zik- hi * İstemediğim iki edibimizin kendi dâdelerile; kendi eserlerini tercüme ta Ufaya götürdüm. Bence pek gözel Sabilecek olan bu eserleri nedense etmediler, nal İçim uzun seneler başka hiç biz Nihmg, 10 bulunmadım. Yalnız. buna Kya, bir tesadüf bana Alilance film "yasından iyi bir para kazandırdı. rlinin san'atkâr kahveleri çinde dalma san'atkârların devam Tİ İokantalara, kahvelere, klüplere #derdim, şe kaller, içinde yirmi beş feniğe can kahve içilenleri olduğu gibi Darı Panya şişesi bilmem kaç yüz Ba âçılanları da vardı. Kabarelerin en fakirinde en bü - Bi artistlerini, opera mugannileri: Yöre zengininde en fakir bir ressamı! “Blg pek mümkündü, bi biz Yılm bir gününde bir tablosunu bap fiata satmış olan fakir ressam pa. kı, <lerile o pahalı yere geldiği zaman de , “İirgamaz, meşhur bir film artis. düğa, irmi beş feniklik kahvede görül - Zsman kimse şaşmazdı. by PİN Berlinde bulunduğum sıralarda İpi, SEM Hokallerin en meşhurları gun- vi Pikeler, «Tencere (o bodrumu», yu, enkellers, Metelik bodrumus, eray, eheskaffacn, bunlar ucuz yer. Akti, BİT de bunların içinde büyük film Beji İRİ, büyük ressamların, büyük Meieri Ve ediblerin velhasıl bütün şöh - kiğ,, > devam ettiği bir klüp vardı. Bu dersi meşhur bir sahne artisti olan «Ber gletiyordu. zil Baum'un oturduğu köse LO €kseriya akşam yemeklerinden Ni di mamischeskaffeeye çıkardım. O- Mi. 0, 2, basit, gürültüsüz bir kahvehane Büzeteie, 4 Alman gazetelerinin ve ecnebi d yi rinin hepsi bulunurdu, Gene ora- beş ” beş feniklik bir kahve içerek dı, "Andan gazete okumak imkânı var. B tün shvehanede bir köşe vardı. Bu - Maha, sanlarile çok zengin olan kadın Birayı, Vicki Baum vaktile sıkıntı ve Bişey ik çektiği zamanlar hep gelip 0 Pur, , in ne kendisine, ne de bera - nayi, Ğİ çocuğuna bir fincan kahve VE kend $. O zaman kocası hayfa| 2 Sİ işsizmiş.. Bir arkadaşı ma-/ tir, Selip te; «Ne istersin?» diye on3| iz Aram etmeğe kalkıştığı vakit İş en bir iste, Küçüğe bi man ” es çüğe bir 8 rmişi,. Toma Vicki Baum günün birinde bir Tetmi Yözmış. Ulistein, bu romanı neş - 0 bulunuyordu, “Uğur 78 gittiğim zaman bana da: b ex diye hep o köşede oturma. Ve bin derdim. ei #laY ederdi: — Baş ii tp nel günün birinde bir roman ya- Dengi, *e kavuşacaksın!,, Beri; - kağ zej İYİ bir muhitimiz, bir çok ar - bu duz *. ahbablarımız vardı. Tabil m ekserisini gazete ve san'at heç olanlar teşkil ederdi, N ee Viyanalı bir ları koca adın mimar, kocası gaze - Benders e gittik. Z Müstesna gece «Bender, in müstesna bir gece. labalık vardı. artisti «Conraâ Veldiş ik! be r birlike, teçi MI. o Li “ido Çok Meşhur, Si © Oturur, gazeteleri karıştırır Gu - r Ben Almanyada iken o Ame -| ! Vi bilen, kız kardeşim, dalma be- ZUAT DERVİŞİN HATIRALAM Hayatta zahmetsiz, sıkıntısız kazandığım ilk ve son para Her akşam gittiğim kahvede Vicki Baumun, sefalet çekerken bireserile zengin olan * kadının, devam ettiği bir köşe vadı. Garib bir inanışla daima oköşeyi seçerdim vi Lilyan Harvey kadının arasında masada Bunlardan birisinin karısı ve diğerinin kendisini seven zengin bir kadın olduğu söyleniyordu. Yıldız Lilian Harvey de Ufa direktörle- İrinden doktor Beckez ve daha tanımadı- ğım bir kaç kadım ve bir kaç erkekle bir- likte bir masada oturuyordu. Film amatörleri için bu gece «Ben - der» in müstesna bir gecesi idi. (M) £ minde katil rolünü oynıyan şimdi ismi » ni hatırlamadığım kısa boylu şişman ak- tör de orada idi. Kenarda müzik durmuş sade piyano çalıyordu. Her zaman Kufürstendeman'da i ederken gördüğüm, kr. bovlu çelimsiz bir adam salonun orta- sına gelmiş, beslesi ve güftesi kendinderi olan bir şarkı okuyordu « Sosyal demokratlar kırmızı turpa benzerler: «Sotmağa gelmez» « Üstleri kızıldır. ömma çıkar,» Herkes gülüşüyordu. Fakat dikket edi. yordum; o, daima ilerde köşede bir ma- sada orta yapılı esmer bir kadınla şiş - man bir erkeğin orlasında oturan beyaz sakallı bir adama hitab ediyordu. Beyaz sakallı adam, gülerek bu ama - tör şarkıcının şarkısını dinliyordu. Müvezzi, meğer bu âlemlerin meşhur bir siması imiş, onu masudan masaya cağı « hiç bir yerda oturmayor fakat | kendisine ikram edilen şarabı içiyordu. Bu sırada yanımdaki kar: kocanın ke narda beyaz sakallı adamla oturan şiş » man adamla selâmlaştıklarım gördüm. Bütün bir şarkı kendisine hi ga içleri beyaz olacaktı, Onun kim olduğunu sordum: — Tanımıyor musunuz, dediler. Meş - | hur politikacı Seheldemann meşhur s0s İ yal demokrat! Biraz sonra bu üç kisile bar iskemlele- İrinde buluştuk. Bizi birbirimizle tanıştır- dılar şişman adam Alliance filmin direk- İtörü imiş! Seheidemann; politikadan başka her şeyden konuşan bu adam, hiç te tahay- vül ettiğim Seheidemenn'a benzemiyor- kdu. İnsan, tanıdığı şöhretlerle tanıştığı 2a- İman onları kendi tasavvur ettiği gibi göremiyor. Seheldemann'ın yanındaki kadın onun hususi kâtibesi imiş, hem mesai arkada- İs, hem uzun senelevderberi beraber ya- şadığı kadın, fakat cemiyetteki resmi ün. ı kâtibe imiş... Üçüncü şahıs, madam Krauss, o akşam beraber bulunduğum kadın, kulağıma fısıldamak suretile ta- att Cazib bir teklif Alliance filmin direktörü, bir Türk i oturuyordu. muhaeriri tanıdığına çok memnun gö ründü. — Aman dedi, sizden ufek bir iyilik ri- ca edeceğim. Bana Abdülhamidin haya- tına sid bir senaryo verdiler, Pek rica öderim, bu senaryoyu bir kere okuyunuz. Bu tarihi hakikatlere ve Türk örf ve âdetine uyar mı, uymaz mı?.. Söylersi- niz! Ertesi gün öğleden evvel kararlaştır. dığımız gibi Alliance filme gittim Hayatımda hiçbir film müessesesine * gitmediğim için buranın nasıl bir yer ol- duğunu mersk ediyordum. k Girdiğim yerin lâalettayin bir yazıha- "neden hiçbir farkı yoktu, İ Direktörün odasında, şirketin yıldızı-| nın teb büyüklükte, yağlı boya bir Tes- mi, bir şövale üstüne konulmuş, duru- yordu. Bu yıldız, eğer yanılmıyorsam Liana Heyd idi. Direktör mükellef bir yazıhanenin ö- nünde olurmus, yan-ek sigaram içiyordu. | ç Rani nezaketle karsıladı. Buraya ka- dar gelip zahmet ettiğim için teşekkür İetti ve yazıvı okuvun hakikındeki müta.| İleamı kendisine bildirmekliği Yerinden kalktı. Bir kesonın metli bir sev çıkarır gih: on dört i makinesi sayfası tutan kâğdler çıketdı. Bana verdi “Şeyhislâm Enver Posa ,, Onları aldım, eve getrdim. Madam Er er bü film uysun hir film olur. sa çevr muhakksk ben'm bileme den istifsde edeceklerini ve çok pars kas| bileceğimi söylemişti, O ümidle eve geldim. Daha şapkamı cı. | karmadan okumsğa basladım. Senatyo | bir bezevan. i iha: arısı, şeyhi; vazı İ m “En. Doktorlara göre beden terbiyesi nedir ve nasıl ya Yazan: Doktor L ıfzıssıha, insanları vakitsiz ö- lümden ve hastalıktan koru » mağı, ibtiyarlığın ilerlemiş günlerine kadar iş görme kabiliyetini saklamağı ! kendisine gaye edinmiştir. Bunun için o, insan sağlığına tesir edecek karici muhitin zsrarlarından kaçınmanın, ka- çılamıyacak zararlara karşı da vücudu ha mukavim kılmanın yollarını gös- terir. Beden terbiyesi bu yolların belli başlılarından biridir. B (en terbiyesi nedir? Beden terbiyesi, vücudun hareket ci- hazını ihtivari ve metotik olarak çalış- tırmaktır, Bu suretle uzviyetin adale ve kemikleri büyür, tenffüs ve deveran ci - hazları tam inkişafını bulur, hazım ci- a İvi çalışır, neşiçler daha iyi! * bütün vücudün kud i artar, dayanıklı, yık maz, 5 gemez zorluk ve yok. sulluk karşısmda cesareti, kudreti kr rılmaz bir hassa kazanır, çabuk kavra-! yea, çabuk ve doğru karar verme mele- kesi artar, Burunla beraber devletcilik beki - mından yalnız beden terbiyesi görmüş pılmalıdır? Hulüsi Özverim ki çocuklara teneffüs hareketlerini ge. nişletecek hareketler, hazırlık hareket» leri yaptırılır. Muhtelif toplu oyunlar bu hareketlere zevk katar, spor heyeca nı verir, Orta okul çocukları topu kü « Şültmek, sahayı daraltmak, müddeti kıs saltmak şartile futbol bile oynayabilir ler. Lise devresine girmiş, hazırlık ha- reketlerinin olgunlaştırdığı (o gençler spor şubelerine intisab ederler. Burada şahsi arzu ile beraber gencin sağlık fi“ şini tetkik eden mütehassıs tabiblerin, mütehassıs terbiyecilerin de mütaleası geçiren şahıslar an sonra beden hareketleri uz- viyetin iyi çalışmasını temin edecek beden hareketlerine inhisar eder. Spor ve beden terbiyesi Spor, beden terbiyesi değildir; spor, beden terbiyesinin eğlence ve zevk saf- hasidır. Bir şahsın akeiğerlerini, sırt adalele- rini kuvvetlendirmek için kürek çek « mesi beden terbiyesi, jimnastiktir, Fas kat, bu sahıs bir rekor kırmak için kü» ndu. Sevhislâm | gahıslarım hiç hir kıymeti yoktur. Çün-|rek çekiyorsa spor yapıyor demektir, Enver Pasa d'ne hürmet kalmadığını söy-| Tiverek mü i softa'arı avaklandırı?or, Yıldız saravma m ediyor,” fakat) genç Salkamon pa tsrmak için kendisini babasile padisahın İsrasına alıyor. yaralanıya:, ölüyordu. Abdülhamidir bu yeis ile mücadele et- İmeğe takati kalmiyor, mürtecilere tes- im oluyor ve hal'edivordu. Sene | develer, filler, Hind fakirleri, bü İve kabile şefleri, maslahlar, kefyeler, da.! ha neler. neler vardı. Bunu kendi kendime bir kere okudük- tan sonra birkac kere ds kır kardeşimle İ beraber ckuvarsk gülüstük, durduk. Ertesi sabah gene öğleye doğru Alli ance filme g'ttim. Bu eserin filme alına- lerken, bir ka: zannederek, mıyacağını direktö zunç şansımı üzülüyordum. Bu eserin ne kadar ması olduğunu anlattım. Direktör, bir kasadan büyük bir ihti. mamla çıkmış olan yazıyı masanın üstü. bir deli saç —- Bu yazıyı üstündek! adrese iade edi- niz! dedi. 14 sayfa yızı okumanın ücreti Ben de ayağa kalkınıştım, Veda edi- yordum. Banâ: — Giderken lütfen, kasadan geçiniz! dedi. Size teşekkürlerimizi takdim etmek isterdik. Ve kâtibesine dönerek ilâve etti; — Rica ederim, madamı kasaya kadar götürünüz! Bir veznenin önüne geldik. Ve on dört makine sayfası yazı okumak zahmetine mukabil yapılan teşekkürü vezneden aldım. Bu sek'z yüz mark, bizim paramızla a- şağı yukarı dört yüz Türk lirası idi, * Bu sekiz yüz mark hayatta sıkıntısız ve zahmetsiz kazandığımı ilk ve son pa- radır, Suad Derviş sahın bavatırı kür-İb ne âttı ve zile basarak kâtibesini çağırdı:| g kü, bu şuursuz kuvveti binbir şekle sokmak; iviye ve fcnaya götürmek im- kân vardır. Bunlara. sağlam fikir ter» zamandır ki bu güs m düsünceli fertler ir bir kavitali olurlar, e verild zel vücut'u, sı devletin püveni devletin ilerisini verecekleri sağlam ne sil ile garanti altına alırlar. Kayıkçıların kürek çekmesi ise ne be- den terbiyesidir, ne de spor, Spor, beden terbi; yle hazırlanırsa faydalı olur ve #ençlik üzerinde yetiş- tirlei tesir yapar. Birbirine yardım etmek bera çalışmak, beraber kazanmak mes'uliveti beraber yüklenmek, sevinci zaferi beraber paylaşmak hislerini beş» Beden terbiyesi, tarifine pöre, me - tod ister; uluorta, kawtsız şartsız ya - pılamaz. iyi-idare edilmezse fayda ye rine zara” W Beden terh'yesinin tarihi Her seven evvel beden terbiyesi mi'letin man, İsver usu'leri ihtiyacın doğur- şekilerd'r dan sonra Alman. keriikten ölüme mahküm edilmişti. Milleti venler bu hale dayanamadılar, içl de eğlence tarzında beden hareketleri vaoılan klünler açtılar. Gayeleri, her Alman gencinin maniaları, elinin değ i yerden bazusu kuvvetiyle aşabil- inesi; Fransız kalelerine bir maymun gibi sıçravabilmesi, İyi süvari olmasıy- dı. Bunun için gereken hareket şekille rini (Yahn) çıkarmıştir. (Per Henri Ling) İsvecin günes! kıt yerlerinde ya- şayan kansız, zayıf halkı kuvvetlendi mek, teneffüs hareketli in inkişafı - na faydalı olmak isteğiyle İsveç usulü dediğimiz beden hareketleri şekilleri- ni kurmuştur, Yaşa göre beden terbiyesi lâzım! Beden terbiyesi yaşa göre tahdid edi melidir. Her yaşın kendine yakısan ve fayda veren hareketleri vardır: Vücud leri henüz tamamiyle ve iyi olgunlaş mamış çocuklar, gençler ile uzuvları yıpranmış, bozulmuş ihtiyarlar devamlı beden hareketleri yapamazlar, çabuk yorulurlar. Beden terbiyesi ilk okulda başlar, Bu biinyesine uysun olmalıdır. |” ler. Sporun gsyesinde, zannedildiği gi bi, muhakkak kazanmak yoktur. Ka « zanç zevki arttirir. çalışmayı teşci e - der. Fakat, kazanç için herkesi ineit « mek, kırmak, dökmek.. spor değil Bi düşünen sporcu muhiti için za » -arlı bir epoisttir. Vücude gören beden terbiyesi Beden terbiyesi şahsa göre de uydu» rulmalıdır. Sağlam, her cihazı tam ola" rak işleyen bir şahsın yapacağı hare « ketle arizalı bir şahsın yapacağı hare * “İket çok farklıdır. Birinci şahsı hayret edilecek aerecede bedeni kudrete sa « hib etmek mümkündür; fakat ikinci şa hıs da kendi haline bırakılamaz, onun da kendine göre yapacağı hareketler vardir. Bunu temin edecek tıbbi kon- troldvr. "Tıbbi kontrol beden hareketleri ya » pacak şahıslara yapacağı hareketlerin neler olması lâzım geldiğini gösterir, edilen istifadeyi, hareketlerin kâfi ve- ya aşırı derecede, yani şahsa fayda ve- ya zarar vermekte olduğunu araştırır, Bu kontrolü yapacak mütehassıs tabib- ler Tababet şubeleri o mütehassısları) fi Tr; beden hare- #erinin yapacakları fizyolojik tesir- #ayda ve zararları iyi incelemiş öl maljıdırlar, Beden terbiyesinin faydası İyi idare edilen beden te: veranı canlandırır, kslb adalesini vetlendiri, aldamarların yumuşaklığı nı, elâstikiyetini artırır, teneffüsü de « rinleşiirir. hir nefeste alınan hava mik de- v. yaştan küçük çocukların beden terbiye- si oyunlarıdır. İlk ve orta okul çağında- tarı (hayati sia) artar. vücuda bol ok /Devamı 10 uncu sayfada) A m

Bu sayıdan diğer sayfalar: