4 Şubat 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9

4 Şubat 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yİ E ş YANE ğ Hokkhabazla karısı L İyi Av Köpeği 7 BAY Atak av meraklısı idi. Pek az ava Sar, biz şey vurmadan döner, faka: her Yerde ey hikâyeleri anlatır, avda vur - #Si hayvanların ne dörece müdhiş, ne yi hayvanlar olduğunu, bu yüzden tehlikelere maruz kaldığını ve hiç bir Bnan korkmadığını sayar dökerdi. Bay Atak geçende bir av köpeği al - Bu av köpeği senelerce usta bir av- ©, Yanında bulunmustu. Usta avcı kö #atarken Bay Atağa: — Bundan daha usta bundan daha İyi İn bulunmaz, demişti, vurduğunuz 1€ olursa olsun muhakkak size geti - re “ Mak yeni köpeğini almış, ava ii Bitmişler, uz gitmişler, Tepelerde hayla, derelerden geçmişlerdi. Ni Ba, Bay Atak bir tavşan gördü. Tüfe - iş ya doldurdu, Ve tavşana nişan yağı çekti. Köpek koştu, Bay Atak N tavşanı getirmesini bekliyordu. Bi İF kaç dakika sonra köpeğini yarı ba- dı ç 2ördli. Köpeğin ağzında bir gey var- m bu tavşana benzemiyordu. Kö - i kendi kuyruğu idi. Bay Atak tav- hişan almıştı amma, tavşanı vura - A, kendi köpeğinin kuyruğunu vür- a A parmış Köpek te kuyruğunu da getirmişti. sanane saramanesemerareresessenen vermenin ve BAY ŞİŞM e Şişmaner kö - d, , VTünde bahçe - bir sandalyeye dolaşıyordu. rup dinlenmek “İ yorum, ne yere yatıyorum. Bir aralik yoruldu, Bayram hediyesi İ Hokkabazın karısı kabaz, Hokkabaz — Ne var karıcığım, beni mi çağırdın? Hokkabazın karısı — Seni çağırdıra ya, bugün bayram. Hokkabaz — Yarın da bayram! Hokkabazın karısı — Yarını, öbür gü“! vü sormadım. Hokkabaz — Öbür gün Pazar Hokksbazın karısı — Sana dedim., Hokkabaz, hek -| Pazarın iki adı yok ki, o başku adını söy lesin! Hokkabazın karısı— Artık fazla geli- yorsun. Hokkabaz — Ilahi bilmiyorum ka- rtildım, altmış sekiz kilo rim, ed ca - y akşam fazla ye: Hokkabâzın karısı — Öyle Dım. Hokkabaz — Öğle değil onu biliyorum. Daha sabah! Hokkabazın karısı — Sen doğru dürüst konuşmayı öğrenmiyecek misın? ka da şında doğru dürüst duruyo - ken me iki büklüm olu » Hokkabazın karısı — Of artık bıktım. Beni dinlesene canım, Hokkabaz — Sen varken, başka kımi dinlerim. Esasen sen kime sıra kırakırsın,| sen söylersin ben dinlerim. Hokkabazın karısı — Ben söylerim âm- ma, sen dinlerken ne demek İstediğimi anlamamazlıktan gelirsin, sana bugün! bayram diyorum, Hokkabaz — Ben bunu biliyorum. Sen söylemedin, takvimde okudum. Hokkabazın karısı — Okudun da bir şey oldu değil mi, insan böyle günlerde ka» zısını hatırlar, Hokkabaz — Hatırhyacağım, hatırlı İyacağım amma karıcığım, hatırlamama İ vakit bırakmıyorsun ki. hep yanımdasın, birlerinden uzakta olmaları lâzem gelir, sen İstersen kalk uzak bir yere git, ben seni hatırlıyayım. Ha, diyeyim, benim bır karım var.. değil, Yani beni hatırlıyacıksın, bugün bayramdır. diyeceksin, yarım elma, ba « vereceksin? Köpğini sandalye - nin ayağına bağladı. Kendi de oturdu, otu « istedi. İni çileden Hokkabaz — Ben nasıl konuşuyorum © bir insanın bir insanı hatırlamast İçin bir)“ | Hokkabazın karısı — Öyle hatırlamak tır alma diyerek bana bir hedıye 401 Fakat bu arada bir başka köpek Bay Şiş- , manerin köpeğine: — Gel beraber oi» sıyakm demişti, Hokkabaz — Bunu evvelden söylesey- din ya, hemen manava gider, bir elmanın yarısını kestirir, tarttırır; parasını verir, sana getirirdim, Hokkabazın karısı — Yarım elmamı ge- in, utanmıyorsun değil mi? Hokkabaz — Sen söyledin karıcığım, |' um el ; yla hatır alınır demedin mi, ben de de Bini yapacaktım. ın karısı — Benim söyledi » temsili, yarım elma demekle ya- az ya, Hokkabaz — Hakkın var, yerim elma olacak de: dörtte biri, muhakkak il ya, bir elmanın sekizde biri de olabilir. Hat- 2 soyulmuş elmanın kabuk'arı de neye olmasın, Hokkabazın karısı — Ah sh benim ba-| sıma gelenler nedir; bu adam beni deli| edecek? Hokkabaz — Kat'iyien deli etmem.. Hokkabazın Karısı — Bu | ıkarıyor. ben kimsey larm be ç Guymamış- . Demek sen !| sn ha” Hokkabazın karısı — İbrşim miyim? Hokkabaz — Övle ya, ibrie'm olmasav- dın, çileye girmezdin, ben de seni çileden çıkaramazdım, Hokkabayın karısı — Cileden çıkart - Annesi, babası, küçük kardeşi ve Yıldız uzun Dir sayahat yapacaklardı. Yıldız buna çok sevin » mişti, Erkenden kalkınış, giymmeye başlamıştı. dan bağırdı * gız! Çorabını çıkardı. Annesi, babası, kü- çük kardeşi ellerinde valizleri; Haydi çabnık ol ! Diye bağırıyorlardı. sak, deli etmek, aklını oynattırmak mt pasına. | Hökkabaz — Aman göreyim karıcığım, | ber akıl cvnarken hiç sevretmed'm. Her halde güzel bir şey olacak, İstersen ben| 1f çalavım, senin aklın ovrasın. Aklın re oyunları bilivor. Zeybek oynar mı, çiftetelli oynar mı? 'Hokksbazın karısı — Ne zave'l: İnsarım, şimdi ağlıyacağım, demindenberi bana demediğir. Kalmadı, Ha'buki, hen senden v'ak bir bsyrsm hediyesi is*'yordum. Ne yozik, — Ağlama karırığım ağla « bunlar şaka, ben sen. hiç , hiç hatırlamaz mıyım? Sana gü. zel bir bayramlık elbise aldm, İçeride o- Azda, tek se le şaka etmek için bunları söyledim. Hokkatazm karısı — Ah benim iyı ko- cacığım, Hokkabaz — Ne yapalım, seçe hekkas| bezlik var, Hokkabazlık etmezsen içim! hat etuyor, Bay Şişmanerin kö- peği bağlı olduğunu unutmuş, öteki köpe- > peşisra yürümüş- geçirmesi de epey uzun sürdü. Aceleden eli titrk yor, bir türlü iplik iğne - ye geçmiyordu. Nihayet bu iş de oldu. başladı: Anne, baba bağırıyorlardı. — Haydi Yıldız, haydi çabuk ol, seni bekliyoruz. Yeni bil Bir bahçede kuşlara yem veren bu &- demin karikatürünü gördünüz mü? Bu karikatürü gazeteden kesersiniz uygun k renklerle boyarsınız. Karikatüre sler de yapabilirsiniz. Meselâ uzakta| a bir adam oturtursunuz, kuşlar, ve karikatürü daha e getirecek ilâveler yapabi » yaptıktan sonra bize rin bir kişiye bir masa saatı, İki kişiye birer Cengel kitabı ve diğer yüz kişiye ayrı ayrı güzel ve kiymetli he - diyeler vereceğiz. Bilmeceye cevab verme müddeti on Fakat bir türlü giyin » mesi bitmiyordu. Küçük kardeşi odanın kapısın » — Haydi Yıldız et babam, treni kaçıracı- Daha çabuk dikerim, ümidile çorabı Üzerine koyup dikmiye — Ha şimdi bitiyor, ha şimdi biteceki mecemiz Yıldız treni kaçıraca « ğız, sözünü duyuncu-he « men geri döndü çorabı gardirobun kenarına tü kilmiş yırtılmıştı. — İşte bu jenal acele Yıldız iğne iplik aramsya koyulmuştu. Dikiş sepetini karıştırıyor, karıştırıyor, bir türlü iğne ipliği bulamıyordu, Ni hayet bulabildi. Küçük kardeşi kapım açmiş bağırıyordu: — Haydi Yıldız, çebule ol babam, eğer beş daki. kaya kadar evden çıka « mazsak treni kaçınınız, eteğinin Yıldız: — İşte, diktim; bizi Dedi. Fakat acele ile çorabı entarisi. nin eteğine dikmişti beş gündür. bilmece cevabını bize gön-| kelimesini ve bilmecenin gazetede çıktu derdiğiniz zarlın üzerine «Bilmece» İğı tarihi yazınız.

Bu sayıdan diğer sayfalar: