12 Mayıs 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 13

12 Mayıs 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahte hücum akİk da; Gazi II, Ve vaziyet, nazikti. Battal hiz yg sabuk belâllaştıktan sonra, E- Senin menin şadırmı terketti. Ge- Karay gril zülmetleri içinde, kendi Yok lir . b ken, düşünüyordu. Biraz da y e Müslimeye söylerken yarı- leri, şimdi ateşli izler bi- ai zihninden geçiyordu... < bü birşey değildi. Battal key enini bildi bileli, bu bir tek Pin mânası üzerinde durup dü- u hissetmişti. Fakat o gençliğin çılgın ateşleri Ve hem de, (sevgi) denilen o kalbine” Üâhi pis, bugünkü kadar tile g, © Yerleşmemişti... Vâkıâ, vak- kat biz AMACIĞINI Pek çok severdi. Fa- dsi, ve tabif bir histen İbâretti. Ken- U tabi şekilden fazla düşün » sy Sonra, zevcesi Zeyneb'i de kir, e Lâkin bu sf Türk kızınm sa- inde de SIZ aşkı onun 2zih « tan ği tatlı bir hatıra bırakmak- kalbini e Fakat şimdi. Dir :r ateşle yakıp tutuştu- teladık, X SEVgİSİ vardı ki, onu ka- Yor. Ni başının döndüğünü hissedi- e simi metin ve kuvvetli ri) titeiyorda. zan yaprağı gibi tiril ti- tİmaj kalesinin anlar, hem dı. büyük ki birkaç sant sonra, Bi , Bizans surları dibinde, Bizanslıların kılıçları altında can ve- we Fakat o zaman, kendisi- Yü. pare muhabbetle se - tari ya iği zman, hayatını kur- en yüke ez ve kadın şefkatinin Kirk i sn kârlıklarını gösteren, besini, 9 genç ve dilber Azpasye Arac te ii Tkedenektiz, Make VE retim yünün sonuma Mekte devam adar ke Atlsha asılzadeşi, mdisihi sey. ? edecek. ve ei hi E biz kale değmeden, kendisinin si Müddel Römülecekti, Fakat bu pa iki da onun hassas ve ge. rai) kimbili ne büyük acilar İ ar Çekecekti?. e alah ça, Gaz; Kecenin karanlığı, Küs pie yerine, te Xx 5 Seldiğini hissetiğ, Zihni vi ae 9 ninde. , bütün aşk Aa anda silinip Kitmişti, Simdi kucaklâmak iya hazırlanan; çelik kav > kadar katı bir kahra. bir şey değildi. ÖLÜM Manşepi Gong iri, mi bir sant kadar geç - di, oi raf, derin bir sökün içinde Okçulş gu lArmm üzerinde, en ma- : Bezindikie seçilmiş nöbetçi efradı. YOR. yal, eri hayal meyal farkedi. de, ç, m © ağır sükünet için. bir sayıklaması dalarından başka hi iç gvİmuyordu. Senki koca Bi , de bni bir uykuya dalmış m Sarya Müslime, sahte hücumla. mi hazırlıyrak harekete Iİ. O derin sükünet Bizans nda, | a Anası-| Yü! heye- | evlendi. Bu da t ün) gözü hep başka taraflarda, Yazan: ZIYA ŞAKIR kolları Artık o çelik kadar hissiz bır kahramandan başka hir şey değildi. kucağına atılacak ola birer yay gibi gerilmişti. i Birdenbire, her tarafta korkunç vel veleler yükseldi. Sahte hücum koli; ellerinde çıralı çam dalları ve meş'ale- ler olduğu halde, harekete geçmişlerdi. Bu gürültü, Bizans surları üzerinde- İki müdafaa kuvetlerini ayaktandır - mıştı. Şimdi orada da koşuşmalar, bağrışmalar başlamıştı. Battal Gazi, tek başına, hendeğin ke- narına kadar yaklaştı. Karanlığa alı - şan gözlerle, surlardaki müdafaa ter- tibatını tetkik etmiye başladı... Bü - niyetle: mde, aldanmamışım ... Herhalde kâfirleri, gafil avlıyacağım. Diye, mırıldandı. Battal Gazinin hakkı vardı. Kendisi- nin hücum edeceği noktada da bir hay- Wi Bizans askeri bulunmakla beraber, müdafaa kuvvetlerinin en büyük kı - sımları, sahte hücum cephesine koş - muşlar,. oradan, hendeklerin gerisine doğru ok ve taş yağdırmıya başlamış” lardı. Bizanslılar bu ani velveleden o ka - dar şaşırmışlardı ki; uyku sersemliği ile karanlıkta hiç bir şey görmedikleri halde, boyuna hendeklerin kenarına ok w boş yere oklarmı ziyan Battal Gazi, vaziyetin tam istediği | i, | gibi cereyan ettiğni görür görmez, der- hal hizmet efradının başına geçerek, hendek ile kapı arssındaki boşluğun süratle doldurulmasını emretti. Efra- dın bir kısmı, bu işle meşgul olurken, diğer kısmına da, karargâhta bulunan ağır ve uzun direkleri sürükleterek o- raya getirtti. Vakıâ, hendeği doldurmak kolay ol * muyordu. Bizanslılar, kapının ü; de- ki beden siperlerinden ve iki taraftaki burclardan, şiddetle ok yağdırıyorlar.. hizmet efradını epeyce telefat verdi - riyorlardı. Fakat Battal, bu efradın ba- ından ayrılmıyordu. Sert emirler ve kumandalarla efrada cesaret veriyor, derhal boşlukları dolduruyordu. Yarım saat ozarfında, ilk iş hitama erdi. Hendek ile kapı arasında, yanya - na beş atlının geçeceği (derecede bir yol vücude geldi... O zaman Battal Ga“ Zi, kalın direkleri si leterek kapının süne getirtti. Bizzat kendisi başa geç- ti. Kale kapısını kınp o devirmek için yeni bir ameliyata girişti. Direklere, yüzlerce asker sarılmış - ti. Bunları yukarı kaldırmışlar. bü - Osmanlı hâlıraları TA EE e e e a e topçuları Türklerin topçuları yok değildi. Topçu namı altında askere alınıp kendilerine para verilmekte olan kırk bin kişi esasen çok kalabalık bir teşkilâtı Tercüme eden: Hüsayiı Cahid Yalçın Nihâyet iş umumi bir kavgaya müncer| dığı cihetle aylığa geçebilmek için hiz. oldu ve Galatada bu kavgaya bir sahre|met edenlerden terekküb eder. Ancak üç teşkil etti. İş o kadar kızıştı ki taraflardan biri Büyükcaminin svlusuna iltica ettiği hal- de diğer taraf tüccar gemilerinden bir top alarak bunu sürükledi ve caminin s r dağıtılan bu aylık üç & başlıyarak tedricen doksan doku kadar çıkar (1). Askeri hizmetlere mükâfat yolu bizzarure şeflerin keyif ve tekdirine bırakılmıştır, Yalnız bu sebebi kapısına ateş etti. Sokağın her köşesi bir| bile bu milis kuvvetinin mahvolmasına pusu halinde idi, Gece bile aradaki ateşi| kâ kesmiyordu. Her darbe padişahın kula-| #lti ğına kadar gidiyordu. Bütün ticaret, bi tün münakale kesilmişti. Fenalığı esasn.| da menetmeği düşünmemiş olan hükü.| met benim muhafızlarıma vukua gelen hücumdan işin azmak üzere olduğunu vaktile derketmesi icab ederken asayişin izaleden ibaret olduğuna kani yordu. Bundan dolayı iptida iki bulunu- tarafı mıştı. Maamafih ara bulmak için bazı te- şebbüslere de kıyam etmişse de bir fay. da elde edememişti. Bu rezalet üç gündenberi devam edi- yordu. Elliden fazla maktul vardı. Mu- haribler arasında şiddetin arttığı haberi getirildiği zaman sadrazamın yanında bu. lunuyordum. Vezir dedi ki: — Galatada bu kadar şecaat ve Tuna üzerinde cebanet isbat ediyor ki Türk. leri korkutacak şey yalnız şapkadan iba- rettir, Sonra, gülerek ilâve etti: — Biz bunların hakkından gelemiyece- giz. Meğer ki Tott yanına yirmi Fransız /alıp ta akıllarına başlarına getire. Halbukj işi ciddi surette düşünmek 14- zımdı. Yeniçerilerin diğer ortalarının da arkadaşlarınm tarafını iltizam ederek gürültüyü İstanbula kader teşmil edebil. İ melerinden korkulurdu. Fakat bu mülâ- haza şiddet istimalini müşkül bir hale sokuyordu. Nihayet siyaset yolu tercih edildi. Bu da kavganın mevzuunu ele ge- çirmekti. Fakat çocuğu elinde bulundu. ran taraf onun karşı tarafa teslim edil miyeceğine dair kat! temina* verilme. dikçe elinden bırakmıyordu. Bu şartla alınan çocuk asıldı. Birân evvel onun Için tün kuvvetlerile, tıpkı bir (koç başı) gibi kapılara vurmaya başlamışlardı. Bir taraftan bu ameliyat devam e *« derken, diğer taraftan da kapının önü- ne taşıdıkları çalıları ve odunları a - teşlemişlerdi. (Arkası var) Hikâye: Yedinci nişanlı (Bastarafı 12 nci sayfada) Papağan “üneğinden bağırdı; — Koko, Kökn,, Matmazel papağana döndü: — Sus! Ameama baktı: > Adı Kleman, dördüncü nişanlımın adı. Hani bundan beş sene evvel buraya gelen avukat, çok söylerdi amma, ne söy- lediğini kendi de pek bilmezdi, Amcam Bülüyordu: ii işanlılarınız hakkında verdiğiniz hükümler pek yarlış olmasa gerek mat- mazel! — Hayır, hayır bu hususta hiç yanıl- mam. Hele şu balığa bakm. — aye nişarlınız mı? — İyi bildiniz. Valer pek az konu Şur- sel Daha doğrusu konuşmayı bilmezdi. akat güzeldi. Gayet munt, bir vücudü vardı, e — Haklısınız! Ea kedisi miyavlyordu: — Altıncı nişanlım da bu Sr si: Sizin dostunuzdu. DA ee Amcam hatırlamıştı; — Fili mi? — Tâ kendisi, benin im nilşanlımdı amma teyzezademi görünce önünla nişanlanıp ıpkı onun gibi bir şey, Bizimle beraber matmar ren köpek amcamın dizlerine yordu. Matmazel gördü! — Bunu da alacağım. Amcam: — Adını Maks koyun! — Maks, sizin isminiz. bunun sizinle ne alâkası olabilir., — O da benim gibi evinize sırıl sıklam geldi de.. — Olur, fakat sizi ben tanımıyorum ki.. onun ne huyları varsa sizin huyları- nız da ayni mi bilmem! Amcamia matmazel Fiori bu esnada göz göze bakışıyorlardı. Göz göze bir şey konuşmuş olacaklar amma ben o zaman henüz göz göze konuşmak lisarını bilme. için ne konuştuklarını anlıyama- mıştım, Fakat sonradan çok iyi anladım. Çünkü o günden on beş gün sonra bizim köyün papazı amcamla matmazelin ni kâhlarını kıyıyordu. O günden sonra matmazele yenge dedim. evine gi- tırmanı- Yarınki nüshamazda; Sakallı çocuk Yazan: Valantin Katoyev Çeviren: H, Alas vuruşanlar pek memnun oldular, Bu kargaşalık esnasında ben Bsbâli vezirlerile yeni bir topçu kuvveti teşkil hakkımda müzakerede bulunuyordum. Türklerin topçuları yok değildi. Topçu namı altında askere alınıp kendilerine para verilmekte olan kırk bin kişi esasen çok. kalabalik bir teşkilâtı. Fakat bun. İlar hakikatte kemirici bir kurd demek. iler. Bunları beslemek zararlı olduğu kadar da faydasız idi. Bu kuvvet de disiplinin di. Yeniçeriler (gibi payitahta ve imparatorluğa — yayılmış bir hal - de bulunuyordu. Her askerde. <esame adı verlen bir bilet vardı, Buna istinaden aylık alırdı. Bu esameyi bizzat irae et- mesi yahud bir vekil le göndermesi mü- savi İdi. Hattâ çok kere bu aylık biletini satarlardı. Herhalde, askere çağırıldığı zaman bayrak altına gitmeler! başka dı- ha iyi bir şey yapamadıkları takdirde vu- kua gelirdi. Yalnız kışlalarda oturanlara verilen yemeğe iştirak için bunu tercih ederlerdi. Bu sutistimal bilhassa yeniçeri kışla. larının manzarasında göze çarpıyordu. Yeniçeri kışlalar, İstanbulda mutena mevkileri işgal ederler. Bunları inşa et. tlren Sultan Süleyman tavanlarda ve ka. pılarda öyle bir yaldız lüksü gösterdi ki halefleri bunu dalma muhafaza etmeğe çalışmışlardır. Fakat Sultan Sileymanın bu kışlalarda teğis ettiği dissiplin kendi. sinden sonra devam edemedi, Usul ve ka. idenin ihmal edilmesi bu askeri heyetin ruhunu mahvederek Ücretli askerlerin sayısını 400 bine çıkardı (askere yazılmış olan miktarı hadsiz hesabsızdır). Toplu bulunanlar ise 20 bini bulmaz. Şurasını da unutmamalıdır ki bu 07 miktardaki kuvvet te hep aşağı derecede aylık alanlardan yahud aylıkları olma- ne bilir - ne toplu idi, ne olduğunu en iyi temin çaresi insanların vücudünü | torluğun ihtiyacını temin için birbirlerini mahvetmekte serbest bırak-| | haklara malik olanlar , Her şeyi sulisti hasebile bazı yü! bağla Askeri tahsisata nin çoğu da hatır ve Ütimas neticesinde verildi. Türkiyede bu mükâfatlar mevki sahibi kimselerin uşaklarına bahşettik- İleri lütuflardır. Halbuki kanun vâzn bunları impata. tesis efe mişti, Bundan mahrum kalan imparalore uk bugün kendisine kalan ufak tefek kis rıntılarda en mübrem ihtiyaçları tem'n edecek karşılığı zor buluyor. Filhakika padişahın kanuni bir vasıf vererek husus si hazinesin topladığı cebir ve teadd: mahs sulü olan paralar istisna edilecek olursa, defterlerde 500 milyondan fazla gösteri. len imparatorluğun varidatı hazineye has kikatle ancak 74 milyon olarak girer. Bu meblâğ ile eskerin aylığı verilecek, bahriyenin ihtiyaçları ve hergünkü ma. sarif ile gayri melhuz masraflar tediye edilecektir. Halbuki Sultan Süleyman ta- rafından kalabalık bir süvari kuvvetinin ve top çekecek 4 bin beygirin iaşesi, ka- lelerin tamiri, yolların bakımı, ilâh. “için tahsis ettiği 400 milyon varidata bunları ellerinde bulunduranların hususi servet- lerini teşkil ediyor. Harb vukuunda, pa. dişah derhal bu işlere lâzım paranın &çı- ğını kapatmak üzere hususi hazinesinden sarfiyat yapmağa mecburdur. (Arkası var) (1) Bir akçe alti «denler» tahmin edilirse, 99 ukpe 49 buçuk «sol» tırlar. Fakat paralas rn fiatı hesab edilirken 49 sol ve 6 edes nler» € İndirmek liz. Ticarette tecssiis e- den şanje bu suretle yaklaşmış oluruz. Bu da paranın hakiki kıymet! cak 7 edenler» lik Hendek İcra memurluğundan: | Eşmeli Rızaya bir kıt'a ipotek senedile 136 Mra ve #asarifinin ftasma © borçlu Hendeğ | Dereboğazı mahallesinden Sakalarin İbra « ilmin 339 Mart ve 10 No. Ju tapunun ihtiva ettiği ve rehinli bulunan o gayrimenkulün paraya çevrilmesine karar verilmiş olup Des reboğazı mahallesinde şarkan Mustafa, gan ben Rıza ve yal, şimslen Yüzbirlerin tarla 4 Dahçesi, cenuben yol ile mahdud ve 150 Jire kıymetinde bulunan 882 metre murabbaın « daki tarla bu kere birine açık artırma Hi 8/8/989 Pergembe günü saat 15 de Hendel İcra dairesinde paraya çevrileceği ve had , di lâyıkını bulmadığı takdirde fkinel açığ Artırma ile 23/6/039 Cuma günü aynl saatti Hendek İcra dairesinde paraya çevrileceğiy den ayni haklara irtifak ohaklarina vesaj) yirmi gün zarfındi evrakı müsbitelerin! fbraz etmeleri aksi taki dirde paylaşmadan hariç bırakılacakları, Ti 1 olanlar yüzde yedi buçuk depo akçası ve ya banka mektubu ras etmeleri. Artızm; şartnamesi bugünden Hfbaren herkese açi bulunduğu. Daha fazla malümat almak iste yenler Hendek İcra dalresinin 989/218 Ne la dosyasına müracaat etmeleri ilân olunur —mriimisemrereresunasaesserensanssansesunsrnzsl Gazoz ve Memba Suları İmalâthenelerine Müjde Şişelerin ağızlarını ke patmak için en son sistem makineler (İle imal edilen kapsüller SEVKO müessesesi ta rafından ihzar edilir Gİ Gazoz fabrikası tesis edecekler için en soğ sistem Ortman ve Her bst fabrikaları mamdlâ tı makinalerla her ney) maleeme SEVKO mü essesesinden tedarik edilebilir. Mü racaat: İstanbul Çakmakçılar yokuşü Sandalyacılar sokak 1/14 numaralı Kumrulu handa SEVKO Tel; 28207

Bu sayıdan diğer sayfalar: