9 Temmuz 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

9 Temmuz 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

lere y Muhtemel bir harbde mihver devletlerinin zafer ümidleri var mı? yeminli AN ananas saunann sanane sana sasanmanay İEmekli General H. Emir Erkilet| «SON POSTA> NIN ASKERİ MUHARRİRİ İreesrensasa sas senensssaususasasasasesasme esse sansamamasını sere saranamaasaneasa, kanan sn k00ü 54008000008 000000000 M uhtemel bir harbie Mihver devletlerinin zâfer (O ümirilen Var mudır? Bu mevzu bugün tahlil oh ağı değer. Çünkü Gör bu yolliiyiz ümide vari bir harb doğurabilir. O “© #ihün kurtarılması ancak, bu üz Çıra al mümkün olacaktır. vrupâ devletlerinin bir harb - den pe bekleyip beklemediklerini, sahaları olan Avrupanın doğu a doğusunda, yani Balkan - ül 8 VE nihayet Afrikada ne vat öileceklerini ve buralarda karşıları. ek ek kuvvet ve mânileri yokla. malım iz harbin yakın olup ol - mi ui suretle öğrenmiş oluruz. vaya öl Ren, Avusturya ve Çekoslo. Yelleri ei. bütün muvaffaki — better istanın dostluğuna ve bu ci. üz arkadan vurulmıyacağına kani ol. mliğre Eer udar, Ancak o, bunun kar . ii «histanın elinden Danziği, Leh LZ ve Alman - Leh hududu bo. po de yk örlükle mukabele etti. Onun £ Lehlilerle bozujtu. Fakat bugün 4g © ODün karşısına yalnız bu kuvvet, devleti değil bununla birlikte ve BEN Romanya İngiltere ve Rİ çıkmıştır, Şimdi de bu mu, thacina Sephesine Sovyet Rusyanın il - Çalışılıyor, m Du devletterden, doğuda Alman. bilez ngi bir tecavüz (hareketini Tah Menedecek olan şimdilik ( yalnız Daye zn kuvvetleri vardır. Çünkü Olmadı buradaki durumu henüz belli an başka İngiltere ve Fransa bu ların bilfik © yapabilecekleri Yerim Lehistanla Romanyayn hava kuv © Göndermek ve Almanyanın batı Ta Fransa ve belki de Belçika top Desi taârruz etmektir. Ru vazi . Prg, , Salyanın da haçbe giriştiğini ve e a karşı tedafüt kalarak Libyadan det ven ve Balkanlarda ilk he. tü Selâniğe yürüdüğünü, Bulga. 1 da Dobrice ve Dedeağaca yürü - deliy birlikte sürüklediğini kabul e » A İmanlar, Batıya yani Fransa, İngil - iğ tüy muhtemelen Belçikaya karşı "ahkam Zigirid hattında müdafaada kalacakları için buraya nisbeten az bir kuvvet tahsis etmek sayesinde mütebaki İbüyük kuvvetlerle Lehistana tasrruz © - debileceklerdir. e Romanyayı Lelsstana yardımdan yen için de, bir miktar tak. İ viye edecekleri Macar ordusunu Rumen hududlarında tahşide sevkedeceklerdir, Bu suretle Alman o kuvvetlerinin büyük kısmı karşısında yalnız başına kalacak olan Leh ordusunun hali acaba neye va. rır? Evvelâ Leh ordusu “keyfiyetce Alman İ ordusundan geri değildir. İkincisi Alman. İya garba vessireye tahsis edeceği kuv - vetlerden sonra Lehistan harekân için e- linde kalacak olan küvvetin Leh ordusu - 'na nisbeti nihayet $ in 3,5 ğa nisbeti de. recesini geçemez. Fakat biz yanılmamak için Alman kuvvetlerini bire karşı iki ya. ni Leh ordusundan bir misli fazla farze- deceğiz ve vaziyeti ona göre muhakeme edeceğiz. Bu takdirde Leh ordusunun bir İ hamlede Danziği, Pomeranya koridoru » İnu, Kakoviçi ilh... kaybedeceği ve Vistül A şi âzlıklarile meskün olan |Ve batil, Alman hududundar. alarak ödemek istedi yani nimet, |“ 500 km. riktki, Bug nehri gerisine çelsilmeğe mecbur olacağını kabul edebiliriz. Fakat Leh ordusu gibi iyi teşkil, teslih ve telim İ ve terbiye edilmiş, tabiatca da asker olan efraddan müsekkeb bir kuvvetin kendine | bir misli derecede faik yabancı kuvvet ilere karşı kendi memleketinde muvaffa » kiyetle mukabele ve müdafaa etmesi gö- rülmemiş bir hâdise değildir. Bu sebeble Leh ordusunun Almanları nihayet her « hangi müstahkem bir hatta durdurmağa muvaffak olacaklarını kabul etmek hata sayılmaz. Bununla beraber biz, en kötü bir ihti. meal olarak, Almanların Leh ordusunu im ha ve bütün Lehistanı işgal ve istilâ et. melerini kabul ediyoruz; ancak bunun ne kadar bir zamanda vaki olabileceğini de kısaca hesab edelim: Lehistanın batıda Alman hududundan doğudaki — Rus hu - dudlarına kadar derinliği takriben 800 km. dir. İnsanlar, böyle bir mesafeyi, hiç durmadan ve bir mukavemete çarpma - dan ancak 40 günde katedebilirler. Hal - buki muharebeler olacaktır ve Almanla. rın Gine Leh topraklarında bin türü mansalar çıkacaktır. Bunun için buza manı en nikbin bir hesabla asgari üç dört va ay kabul etmek lâzımdır. Ve işte bu za man Sovyet Rus Avrupa ordularının se ferber olarak batı hududlarında tahaş. İnsilis barikatüriztine göre Almanyanın bugünkü vaziyeti: Tercih topraklarile Lehistanın şıma! dogu çıkın. tısını işgale bol bol kifayet edeçektir. Bu müddef zarfında garbda Alma rın İngiliz, Belçika ve Fransızların ta ve hücumlarına karşı (o muvaffakiye müdefsa ettiklerini ve şimal küçük den etlerinin tarafsız kaldıklarını da k ediyoruz. O halâe harbin üçüncü ayının sonunda Almanyanın askeri vaziyeti tak riba şöyle olacaktır: Asker! kuvvetlerinin takriba 1/3 i batıda bağlı, 2/3 si doğuda, Leh mifkavemetinin kırılması üzerine, serbest; fakat harb ilân etmese de Hs. tonya Letonya ve Litvanyayı ove zaten eski Rus toprakları olan Lehistanın Ba - ranoviç . Grodno hattının şimal doyu sundaki çıkınlısını sırf himaye maksadile işgal ettiğini farz ve kabul edebileceğimiz seferber ve tahaşşüd etmiş Rus ordula rım öylece oralarda bırakıp, Lehistanda. &i Alman ordusunun, başka işler işin buş ka semtlere gitmesi acaba kabul edilehi . ir mi? Böyle bir Ihtimal tabistile varid olamaz; onun içinde oLehistandaki Al. man ordusunun ya öylece orada bağlı ve atıl durması veyahud, bundan kurtul . mak için, Ruslara taarruz etmesi Jâzım gelir, fakat Rusya Lehistan gibi değil, o ucu bucağı olmıyan bir diyardır; ve onun içine dalmak kaybolmak demektir. U. telik bugünkü Sovyet Rus ordusunu ne olursa olsun eski Çar orduları derecesin, de kabul etmek bir hata (olur. O halde görüyoruz ki Almanya, daha harbin ilk üç ayının sonunda nihayetini görmek im. kânı olmıyacak olan bir çıkmazla karşı . aşacaktır: o da bütün ihtimalleri Alman Varın lehine olarak kabul ettiğimiz hal de. Halbuki Leh ordusunun muvaffak . yetli bir müdafaa (İmkân ve ihtimalini, Rusların Lehlilere yardım etmelerinin muhaf bulunmadığını kabul etmek ge. rektir. Bundan başka İngilterenin bir 'harbde her ay yeni bir kolordu doğu'a . bileceğini de hesaba almalıdır. (o Elhasıl görüyoruz ki, Almanya doğuda ve Orta Avrupada muvaffakiyetin sırrını kaybet. miştir, Bu sir da, ona son senelerde her şeyi kazandırmış olan Leh dostluğudur. Lehistanın doğu Avrupada bütün mu. vaffskiyetlerin bir anahtarı olduğunu bir Tahza unutmak Almanyanın 1989 da işle. diği en büyük siyasi ve askeri hataol. ştur. Bu suretle Almanya batı ve bilhassa doğuda meşgul fken acaba Balkanlarda, Akdeniz ve Afrikada neler oluyor; yanl Almanyanın müttefiği İtalya neler bece. şüd etmelerine ve belki de bu esnada da, İriyor”! Banu yarın da görüşürüz. ğu Prusyaya kadarki Baltık (devletleri H. B. ErKilet on yirmi beş yılın meşhur cinayetleri: 5 Pangallı Üç haydud zengin bir kadınla şerikleri olan ortağını bir gece yarısı nasıl öldürmüşler, altı ay sonra nasıl kendi kendilerini ele vermişlerdi? — Dalga geçme be!. Daha genç sayı « lırsın, geberinceye kadar şu kaltağın ya- rında uşaklık mı edeceksin? Karun ka dar parası var kâfirin, sana da yeter, bize de.. en aşağı beşer bin lira paylaşırız. Ya, o mücevherler, onlar da cabası... — Öyle amma, korkuyorum be arka daşlar!.. Ya, yakalanırsanız” İşte o za - man beni de ele verirsiniz. Benim belim ne olur sonra? Bu yaştan osonrabirde hapishanelerde mi çürüyeym? Kepaze olmak, yüzürmetökürülmek de ayrı. 0. man için, peki diyemiyorum size. yoksa ben de istemez miyim hiç?.. Dediğiniz gi. bi kork yıl uşaklık çekilir iş mi? — Birak'bu kuruntuyu be Zaharyadis fefendi!., Yakalansak da, gebersek de se. ni ele vermeyiz. Onu geç bir (o kalem. İhem yakalanmayı da nereden çıkarıyor. sun? Bizim de canımız var. Rahat etmek z bu işi! Gel bırak şu inad. ver bu işe,. Senin için güç. gözünü savdiğimin adarm. Ya pacağın işi bin kere söyledik sana.. gece yarısı el ayak çekilir çekilmez, yani ya, 0 kartaloz karı zıbarır, zharmaz usulca. cik aşağı in, sokak kapımnı âç, işte bir böyle gördüğün gibi gene Üç kişi olarak geleceğiz. Ordan sonra düş önümüze, ka. sanın bulunduğu yeri göster, ötesine ka. rışma.. git odana yat, uyu. Ertesi günü de gene burada buluşur, Allah ne verdi. ge bölüşürüz. Çok Kârlı, çok kolay bir iş İbu be Zaharyadiş efendi. Bu kuyruklu yıldızı kaçırayım demel. Bizim gibisini de bir daha bulamazsın!. Düşün bir defa be sakalını sevdiğim.. sarı, sarı İlralar.. hep hasretini çektiğimiz o altırlar.. el. maslar.. pırlantalar... gözünün önüne ge. tir şöyle.. ondan sonra her şey altıdan.. ha'. Oklu mu, tamam mı? Söyle be mo. ruk? Kızıyoruz artık bel, — Peki', Bu gece saat tam on İuçukta kapının önünde -bulununi, Thtiyathı olun ba!.. — Ha şöylel, Sen ötesme karışma!, Heydi uğurlar olsun! Bu muhavere, Pangaltıda dar hir #o - kağın içinde ufak bir evin bodrum kam. deki bir odasında oluyorda. Dört kişi iğ İer. Biri zengin bir Tum kadının köşkün. de uşaklık eden yaşlı bir adamdı. Diğer üçü de, esmer ve korkunç yüzlü, izban - dud cüsseli üç haydudda. Uşak olurduğu iskemleden syağa kalk tı. Sokak kapısına doğru yürüdü. Diğer. leri, onu taşlığa kadar uğurladılar. Ve yarı sert, yarı yumuşak bir lisanla sıkı, sikı tenbihatta bulundular, Uşak Zaharyadis efendi, kapıyı kapa. yıp sokağa çıktıktan sonra, üç adam, her sevinçli zamanlarında yaptıkları gibi el lerini uğuşturarak bir müddet sırıştılar. Sonra birdenbire ciddileşerek yumruk - larını pantalonlarımın cebierine sokarak başları önlerinde olduğu halde odanın i. çini adımlamaya başladılar. Biri, diğerinin önünde durarak mırıl . dandı: — Usta bo!. Moruğu 'kandırdık. Am. ma, Allah vere de caymasa?".. Usta pencereye doğru döndü. Gözleri, ni sokaktan gelip geçenlere (daldırarak sert ve soğuk bir sesle konuştu: — Saçmalama!, Geçti 0. cayamaz ar. tık.. Bana bak Hasan, Zaharyadisi de ka. rı ile beraber (emizleyeceksin, anladın 1m1?. Rüstem ile Hasan evvelâ birbirlerinin yüzlerine baktılar, sonra ustalarına dö. nerek hayretle sordular: — Demek uşağı da geberteceğiz ha”! Sert ve soğuk ses, emrini tekrarladı: — Evet!, İki haydud gülüşerek ustalarını tak - dir ettiler, — Yamansın be Halil Reis. e Geceleyin müthiş bir yağmur yağmaya başladı. Sokaklarda kimsecikler görün . müyordu. Herkes evlerine çekilmişti. Sa at on buçuk sıralarında idi. nımoğlu sokağında Madam Limoniya'nın evi önünde üç adam, üçer, beşer alım a. ralrkla geziniyorlardı. Büyük evin pen - corları sımsıkı kapalıydı. Evin içinde hiç bir hareket eseri görülmüyordu. Bu ara, fısıldaşmağa üç gölge yanyana gelerek başla — Talilmiz varmış. yağmur dehşetli. Bu havada ne polis gezer, ne bekçido. Jaşır.. z — Öyle amma, geçmişi tenekeli he . rif hâlâ kapıyı açacak?" — Açar be, patlamadın ya! Bini sızlanmaya başladı: — Yağmur çok fazinlaştı! . Diğerleri, birer eski darbimesel muril, dandılar: — Acı patlıcanı kırağı çalmaz!. — Kurd dumanlı havayı sever! Bir müddet daha omuzlarını kısarak, tüyü. dökülmüş kediler gibi titreşerek ga zinerek bekleştiler. Nihayet evin sokak kapısı, ince bir gı. cırtı ile aralandı. Üçü de birer gölge ses. sizliğile evin içine süzüldüler. Uşağın sırtında kefen gibi bembeyaz bir gecelik entarisi vardı. Ellerile boşluk. ta bir takım hareketler yaparak korktu. ğunu anlatmaya çalışıyordu. Haydudlar, birer parmaklarını dudakların, yapıştı - rarak: — Sus işaretini verdiler, Uşak önde, onlar arkada yürüyorlar . dı. Karanlık taşlığı, loş koridoru geçtiler, Merdivenleri, her basamağında birer şa, iye durup etrafı dinliyerek yavaş, yavaş yukarı kata çıktılar. Sofaya © geldikleri zaman, dördünü de titreten bir gıcırtı ol. du. Taş gibi kaskatı kesildiler. Ayakla . ran altındaki döşeme tahtası esnemizti, Tekrar ayak parmaklarının uelarına ba, sarak yürüdüler. Uşak onları, kapısı açık bir odaya itti. Burnunu, haydudlerın yüz rar Yapıştırırcasına sokularak fısılda . — Kasada metelik yok.. buğün gör . düm. Ne varsa, Madamın yattığı odada, ki çektmecenin içinde var, Ne Yapacağız” Haydudun bir tanesi ayni kısık gesig cevab verdi: 3 Sen bize madamın yatak odasını gis ter ötesine karışma! Eli boş aönecek de, ğiliz ya”. Uşak kekeledi: — Nası? olur? Reis öfke ile dişleri kıştı ANE emi Risale sıkıştırarak 8 vi Uzun etmel. Bal gibi olur.. 5 Uşak gene öne düştü. Sofâya çıktılar, 5 eri uşağın kolunu çimdikliyerek (Devamı 10 uncu sayfada)

Bu sayıdan diğer sayfalar: