20 Ekim 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

20 Ekim 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Öğleden sonra elhisesi SEİNE AM oğula ia A bir sadelik içine yeniyi, görülme- Si De, Renklerinin ahengi bile ia e yeter: Tatlı bir griye siyah o yaka, sentör konulmuş, ki am bir fevkalâdelik yok. Arka emen düz... Fakat önde yakadan bk eri, yor. Parçaların nibayetlendiği a #teğe kadar tek bir dikiş. isk ta- İşte gençlik, İşte şiklık, işte sadelik... Yünden çoçuk kazağı i ii : ri HAA, Gaprast bir ili, in şim Arın rengine İD çücük bir cep, Ba a imi oral : Dün. çin şpir ünün - yandi koyu, leki renklerden biri i kat yü- Siliy, SAYI Mm li On da ayni üzer, alar SON POSTA Kallında ense güzelliği ( Ev işleri ) Her kadın bilmelidir Paş lekeleri nasıl temizlenir? Birkaç limonun süyuna bir avuç tuz atınız. Eriyince lekeli eyere sürünüz ve güneşte bırakınız. Yarım saat sonra le- keden eser kalmadığını görürsünüz. Bun- dan sonra leke yerini, yahud lekeli eşya- yı yıkayıp çalkalayınız. Temizl tiyaç eyeceğiniz yer fazla limona ih- eriyorsa ucuza çıkması için li- mon yerine limon tozu kullanınız. * Ütü lekeleri nasil çıkarılır? Kahve rengi denecek kadar yerlere bir şey yanmak kabil değil Fakat sararan ve kızaran yeri eski hali- İne koyabilirsiniz. Soğuk suya çokça borat İdö sud katınız. Ütüden kızaran kumaşı | Yıp bir sant kadar bırakınız. * Yeni patiskalar çok vakit fazla çirişli İolur. Bu çiriş bir iki yıkanmakla geçmez. Bilâkis hem sabunu keser. Hem de patis- kanın yumuşamasına uzun bir zaman eh İzel olur. Ne kudar çok sabun sürülse, ne kadar su, soda, çivid kullanılsa, ne kadar emek verilse nafile... Çiriş bütün bütün giderilemez Yanmış Halbuki; yatak ve yorgan çarşaflarını yastık yüzlerini, tekmil yeni patiska eş- yayı ilk yıkayacağımz zaman (geceden tuzlu soğuk suda bırakırsınız. Bu zah - metlere hiç lüzum kalmaz. Çiriş ertesi gün ilk sabunda geçer. E- mek ve masraftan tasarruf edilir. * İçiçe gecen bardakları kırılmadan a - yırmak mümkün müdür? Güzellik vücudün, yüzün bütün er samında aranır.. Güzel bir vücud, ne ka dar güzel olsa, nihayet üzerinde güzel bir baş bulunduğu zaman güzel olur. Güzel hir baş başın heyeti umumiyesi - nin güzelliği demektir. Bu arada enseyi de unutmamak lâzım gelir. Düz- gün, mütenasib bir ense; başlı ba- ına bir güzelliktir. Yüz ve vücud güzek ğine tahmin edildiğinden çok daha faz- Bazan bardakları içiçe koyup sofradan mutfağa, mutfaktan büfeye ve saireye şımak icab eder. Bu srada biri ikisi sı- kışı. Zorla çıkarmak isterseniz kırılacak- İtir. Ne yapmalı? Göz göre yere bardağı kırmak olmaz ya! Hemen. alttaki bardağı sıcak suya dal-| lu tesir eder. Hiç bir vakit ensenizin yağ İtoplamasına kayıdsız kalmayınız. Bu ka- yıdsızlığın cezasını, çok geçmeden, güzel İarayan bir nevroz terahörü gibi eiseyi ancak peygamberler yaratmıştı. (O Bu)lardinberi, Sayfa 7 L EDEBİYAT J Harb psikolojisi içinde san'atın rolü Yazan: Halid Fahri Ozansoy Bütün dünya bir harb ispazmoru içinde. ee, ihtimal fk eedlerinin bir hapkırık yakud müyonlarea insan, ber sabah ve her akşam /inlltyi andıran iptida! havaları yerine, son radyolardan ve gazetelerden yeni hâdiselerin | bir nağmenin tatlı ürperişi titrerken... ekişlerini, yeni veziyetlerin zuhürunu bekl) Bu, bir kelime de, San'at denen mucizenin yor. Destan devri geçmiş diyenler ne kadar| şifasıdır. haksız! Destanların harikulâdeye eve Neticede şu hakikati belirtmek istiyorumaz unsurları, şimdi, en küçük ajans telgrafınınİ yarı patkaloj satırlarında taşmaktadır. Bu kararsıslık, bu endişe, dünü ve bugünü yarından ayıran müphemiyetler 4ç!deki bu bekleyiş, şifasını| basanlığı | id, san'atın ve bu meyanda edebiyatın yoluna devam etmesine mâni ola. maz. Son gelen bir Fransiz mecmuası yazıyor? içinden sarsmakta! Buna Yâç, mâddenin ve) «Her şerden evvel nazarı dikkate kuvvetin dışında hangi harika? Biran sükün lâzim gelen cihet, san'atın, feni nereden doğacak? Eski devirlerde bu mu-İyatın milli hayattaki ehemm almak n ve edebi» diğer milletler gözle asrın teselli habercileri ise ne onlar, ne ev.İya dikmişlerdi ırlardanberi, Miyalar, ne de binbir hinerli mistiklerdir. Sa-İneri bir şekilde, onun zekâsının ve bu zekğe deve san'atkârlardır. mm parlak hürriyetinin tesiri altındadırlar, Bugün harbeden memleketlerin radyoları. | Bütün dünyanm gürideleri için bizim edebi ni dinleyin. Sık sık tekrarlanan ajans VE| pareketimizi takib etmek, yalnız, az çok ha- rutuk edebiyatı arasında gene en sakin 73-İ vat bir moda: ya tâbi olmak değil, bilâkis ken. manlardaki gibi klâsik, romantik ödebiyat.| a, gaşüncelerinin ritmi bizimkisi ile uygun lardan, bugünün edebi şöhretlerinden ve e- mudur ve kendi kalbleri bizim kalbleriminle serlerinden bahselmeğe imkân bulabiliyor. lar, Buna izum görüyorlar. Hattâ siperler. | Müsterek olarak çarpıyor mu, buna emin o). de günün boğuşmasından sonra, yorgun bir mak gayesinden ileri gelmektedir. Dünyanın vöcüdie istirahste çekilen askerlere hopar.|bu manevi şefdörkestrliği rolönü biz bıra « lörlerle şiirler, şarkılar ve en ince musiki | kırsak kim deruhte edecektir?> parçaları dinletmek istiyorlar. Niçin? De.İ Fransız mecmuasının bir cepheden olduk. mak ki, insan ruhu, en kanlı ve yıpratıcı ha-İça fazla mili bir gururla bebartiz ettirdiği yat ve toprak mücadeleleri içinde bile yaşa-| fikir, diğer cepbeden, san'atın en ztırablı mak sevkini ve manasinı gene san'atın SİR-| pir devirde, en korkunç harb ateşleri içinde rinden, belki de rüyasından bekliyor. Tatllpne ne mühim bir rol oynadığını pek açık Bir nağme, güzel bir masra, bir yeralta galeri. | garette izaha kâfldir. Yukarıki satırları bil. #inin köşesinde yarısı kesik bir kÂğı parça-İ yasa bunun için kaydettim. Güzelliği ora. sı üstüne asabi bir elle çizilmiş bir. krokil dağı yenı gadian bir tarafa bırakılırsa, bis (oniki sntaki bir gergiluli bayalaekl gal), gk aakayağe ayümizimak“ ietapiğimiğ resi) devam eden ve edecek olan çetin sava- a > Be erk Gini peiei pek derin bir belâgatle haykırdığın. bir kıymet alıyor. n i Hâmlh anlaşılıyor ki, insan ruhu, barbde iü 4 n bi yok Bütün tekâmller sorunda bile harbi yok! a, aya olduğu gibi san'atın tesellisinden edömiyen insasılık, bedbaht bir çocuk gibi GE-| makta yaşayamıyor. Yaştan 1d1, yaşayabilağ De şefkatli bir elin alnına temasını, ruhuma | si güm bütün geçmiş medeniyetler gp baz ve huzur vermesini sadece ondan, san'at-| bugünkü medeniyetler de en renkl! ve insanca tan dilerken.tâ ilk eeğdinin duygularına Yak- | manasını kaybeder ve hayat, taşınması gü aşmakta başka ne yapıyor ki? Mağara İN-İbir yol olurdu. Şu dünya yüzünde, ferdi dırmalı, Üsttekini önce ılık sonra soğuk, daha sonra Büsbütün soğuk su İle dol malı, Alt bardak sıcağın tesirile genişler. çüs bilâkis soğuğun tesirinde sıkışır, lür Biribirinden kolayca çıkıverir- Yer. * Cam ve aynaları tez, İyi ve zahmetsiz İliğinizden; » inceliğinizden «birçok İkavbetmekle ödersiniz. şeyler korumak, ona İeğer şişmanlamıya başlamışsa-güzel bir İincelik verebilmek için şu iki şartı asla unutmayınız: a, Ensede yüz gibi masaja, Ensenizin tenasübünü sanları bile, inlerinin duvarlarına sivri taş. larla Ren geyiklerinin & şekillerini çizerken başka bir hisle mi hareket elmişlerdi? Onlar ki, o sivri taşları gündüz vahşi hayvanlara, yahud başka kabilelere karşı bir silâh diye kullanırtardı!... Arada değişen, yalnız, vasıtaların şeklidir. Şimdi esklai gibi tek tek dövüşerek ölenlerin yerine, bir tayyare bormbasile yüzlerce bir tırablar ve fedaklrlırlar gibi kütle halinde milli ıztırablar ve fedakârirklara da katlan » mak için gene âan'attan başka bir şifa bus tunmamıştır. Tarihin bu defaki karanlık ve kanlı geçişinde de insanlığa, bütün insanin Ha, milli vazifeler dışında müşterek olarak yüksek bir mefhum kıymeti veren de budur, Tarih, hep o yumruğu gâzaple sıkılmış ih. tlyardır. Pakat s0n'at?... Ne yumuşak, m8 şefkatli ana çehresi!.. temizliyebillirsiniz. * Gazete “ kağıdından | “b. Ve ken dolaşmasnın kolaylaştırır —| bir tomar yapıp biraz ıslatınız. Camı veya | Masina muktaetır. aynayı oğunuz. İ Birincisi, bükülü dört parmağınızla Daha fazla parlamasını İsterseniz su baş parmağınızın arasında ense şişkinli- yerine ispirto kullanınız. Tabii ispirto gini aşağıdan yukarıya doğru yuğurmak- masraflıdır. Tomar yerine iki üç kat gâ-|), temin edilir. zete kâğıdı kullanırsanız idare etmiş olur İkincisi - tıpkı yüzünüze yaptığınız gi sunuz. Bunu bir kere kuru veya nemli z 7 güzete kâğdile temizlenmiş camlara tat-|bi- Ü parmağınızla tekmil ensenize hafif bik etmelidir. İlk temizlikte kullanmak; bafif vurarak elde edilir. İkisi de basit yazıktır. mi basit! Şapka modelleri | Bu şıpka iki renk saten kordelâdan| Vuslet moaesinm bu kış da devam Yapılmıştır. Kordelâların kenarları sa-| edeceğine muhakkak gözile bakılabilir. İçaklandırılmıştır. Yani enine ipliklerin |Yeni gelen şapka modellerinin çoğunda metre genişı'ğinde bir saçak halinde bi-'letlerinden biraz daha başka. Ekserisi takılmıştır. yünden ve seyrek, şapka ile bir renk olan Değişik, biraz da akla hayale gelmez'da, clmıyan da var. Renk meselesi şahal bir model. Kimseye benzememeyi giyi -|ihtiyaç ve zevk meselesidir. anda rlara göçenler var; Dudaklarında Halid Fahri Ozansoy .. Bremen transatlantiği Okyanusu nasıl geçti ? Geminin kaptanı, İngilizlere teslim olmaktansa gemiye ateş verir, kendim batırırım, demiş Bremenin usta şüvarisi kaptan Ahrens, 30| Ağustosta harb kokusunu almış ve Nevyork- | dan kalkarak Atlas Okyanusuna açılmıştı. | Bütün mukadderatı kendisine terkedilmiş 0. | lan irunsatlântiği tekrar Alman Jimanlarına bağlıyamamaktan endişe ediyordu, — fakat buna rağmen: «Gemiyi asla İngülz filosuna kurban etmiyereğim. İcab ederse ateş verir, kendim batırırım! .» dedi, ve malyetindeki. lere ieab eden emirleri vererek, geminin her tarafını kül rengi boya ile boyıyarık müm. kün mertebe düşman gözlerinden saklanabil- mesini temin etti. Bremene ton yolu verdi. Geceleri tek bir ışık yakmadan yoluna devam etti, 1 Eyidide telsiyler, Almlanya ordulurn Polonya ü - zerine yürüdüklerini haber verdi. 3 Eylülde İngiltere harb ilân etmişti. Bunun üzerine bü tün tayfıları, kapianları geminin güverte - sinde toplıyarak beyanatta bulundu: «— İngilielere diri diri teslim olmamıya, gemimi de vermemeğe ahdetmiş bulunuyo - rum. Sizler ne düşünüyotsunuz? Gemide bu- Yunanların hepsi alkışlarla bu fikri kabul et-| koyu bir renge bürünmüş olan Bremen biye tüer. Bunun üzerine kapan Ahrens ZÜVEK -| ece üç gün yol aldı. Gemi, tabooya ie İsidsiz Harbden sonra Bremende yapılan bir merasim i ul çıkarılarak uzunluğuna iplikler iki mili: İvualet var. Bunlar yazın ince, ipek VUA-| tede çepeçevre benzin varillerinin yerleşti -İda arasına geldiği saman kaptan, maiye > İrtimlesini, ve İngiliz zırkhlarının tecavüzüne | ndekileri gene Boplmdı, vaz | uğradıkları takdirde ateşlenmesini emret. |... gimdi'arlan ininde bulunuyoruz. Bu - Tayfalar yeni elbiselerini giydiler, eh kıY-| alarda İngiliz gemileri vardır Dikkat ede. metli eşyalarını çıkın yaparak yanlarına nİ- | yim. dedi, Altı Eylülde de Bremen hiç bir a- nişlerine esas tutanlar için çok kiymetli| Modelde vualet yeşil ve yündür. Şap- İbir yenik sayılabilir ka kızıl renkte fötrdendir. dılar, Bunu bir hâdise vukuunda vakit kAY-| zaya uğramadan Rus Ilmanlarından birine betmemek için bir tedbir olarak yaplılar. Ve | vardı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: