5 Aralık 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

5 Aralık 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tarihte en . meşhurolan aşk mektuhları Toplıyan : İbrahim Hoyi Telgraf, telefon, yazı makinesi ve bu. günkü yaşayış tarzları aşk mektubları san'alırın pabucunu dama attırmışa ben- ziyor. Fakat buna rağmen, * asırların zalim tahribinden kurtularak kimisi ciddi, Yas- lı, kimisi neş'eli, bazıları zarif, bir kısmı © da ihtirasla yanıp tutuşan bü âşk mek - tublarını gözden geçirmek hiç te boşuna bir zahmet olmuyacak. Meselâ, İngilte - re krali sekizinci Hanrinin Arne Boleyn'e © yazdığı mektubu okumak bir zevktir, Ta. rihle bilindiği gibi, sekizinci Hanri tahta çıktıktan hemen biraz sonra, ölen erkek kardeşinin dul karısı ile evl edilmişti. Kadın haddi zatında iyi ka'bii dindar bir varlık olan Aragonlu Kater “idi. Hanri dul yengesini ne seviyor, ne de onunla bir yuva kurmayı arzu ediyordu. Kısacası aradığı, beğendiği tip değildi. Bu na râğmen, kadın genede kurısı, yani Kraliçe oldu. Aradan bir müddet geçti ve Hanri, zamanının en modern kızı olan,! . her bakımdan mükemmel, canl: kanl ve| fıkırdak Anne Boleyn'e rastladı ve ona delicesine Aşık oldu. Aşağıda okuyacağı- Dız satırlar, kralın kraliçe aleyhine bo - ganma davası açtığı sıralarda o saraydan çekitmiş olan Anne Boleyn'e yazmış ol- duğu bir mektubdendır: «Sahibem ve arkadajım: Ben ve kalbim, bize lütfünü esirgeme- men ve beslediğin sevgiyi azaltmaman için kendimizi ellerine tes'im ettik. “Zira sevginin eksik'iği, ıztırabımızı çoğalt - mak hususunda, muhayyilemin kabul e deceğinden fazla bir mdtif olacaktı ki bu © hal, bana bir ilim meselesini hatırlatlı, Sahiller bizden uzak olduğu nisbette gü- eş te o kadar uzaktır. Fakat buna rağ - men harareti daha fazla yakar, kavurur.) Bizim aşkımız da böyledir. Birbirimizden |” N © uzakta bulunuyoruz. Fakst sevgimiz sa - © na veyahud da, ya'nız benim sevgim bâ- tün hararetini muhafaza ediyor. Senin de irından üç, karısınınkilerden de bir tanes| İdan biri de belki, meşhur İngiliz amirali ayni düşüncede olduğunu sanıyorum; ve genin yokluğunun huzursuzluğuna inan ki dayanamıyorum; ve ıztırsb çekmek mecburiyetinde olduğumu düşününce, senin bana karşı olan sevginin ebediliği re karşı duyduğum kavı ümidden dola- yıdır ki çileden çıkmıyorüm; ve .şte a- ç rasıra hatırlaman, ve şahsan da yanında bulunmama imkân göremiyerek, sana en © mümkün olabilecek şeyl, bilezik içine takılmış resmimi gönderiyorum. Ve o ki. lezik'eri de yerinde olmayi ne kadar da arzu ediyorum. Bilmem hediyem hoşuna © gidecek mi? Bu yazılar senin kölen ve dostun olan H. Rex'in elile yazılmıştır, * Bugünkü dünya, diktatörlerin mes'ud © av sahasıdır. Bundan üç asir evvel de İn- Bi'tere böyle bir diktatörlük denemesi ge çirmiş, ve Cromwel, demirden elile İn - Gözlerimi çiçeklerden ayırarak ötrafta gezdirirken birdenbire sarsılıyorum,.. Aman yarabbi!. O... Lizbet Zâydel!.. — Acaba delirdim mi?, Kendimi yoklu- yorum; şuurum işliyor. Müthiş bir buhran içinde ona doğru iler Jiyorum; kırk beş, kırk sekiz yaşlarında — bir zatla kol kola ilerliyen Lizbete doğru | — yâklaşırken Frolayn Zaydelin bir türkçe ile: — Baba; burası ne güzel oldu. Dediğini işitiyorum, tertemiz | — Anlıyorum ki; bütün güzelliğile, bü-! tün endamile, bütün haşmetile ve bütün| hüviyetile Lizbet Zaydelden nişan veren « bu müstesna afet, bir Türk kızıdır... Fakat ne benzeyiş yarabbi!, Buna ben- © zeyiş demek te doğru değildir. Kaş, göz, © çehre, endam, hatta el, ayak hep o. içim- de yeniden müthiş bir cehennem kaynı- yor, başım tutuşuyor; humma içindeyim. Baba, kız ilerliyorlar, Önümden geçer- — erken bütün dikkatimi yüzünde teksif © ederek bakıyorum; bağırmamak için, g- yaklarma kapanmamak için, hıçkıra hıç- — Kıra ağlamamak için beşer kudretinin giltereyi hükmü altına almıştı. Crom - well'in karısına yazdığı aşk mektubla - si mevcuddur. Karısı bu mektubunda Crom'vell'e: — Senin gaybubetinde, hayatım, yarım bir yaşayıştır, diye yazmış, Cromwell de| unbar muharebasinden sonrâ çök ğl karısına gönderdiği mektub — Sen bana yaşıyan her mahlüktan daha kiymetlisin.. demişti. | ve Tarihin en meşhur a k mektubların - Nelson'un, Trafalgar muharebesinden ev- vel «19 Birinciteşrin 1805 de öğle vaksı *Zafers gemisinden Emma Hamilton'a yazdığı mektubiur: Benim en sevgili azizim Emmam, ru - mun en aziz dostu. Düşmanın müşte -| rek filosunun limandan çık a da işaret verilmiştir. Gayet az rüzgâr esiyor, Öyle ki, onları yarından etvel görr » vermemek icab ederd süy ve gayretimi zafar ve muvaffakiyet Te taclarıdırsın; ker hal ve Körda ismi - min, her ikinizi de hayatım kadar i. ğim Horatia ile sana en fazla fuar ve silesi olması için çalışacağım. Ve bu mektubum, muharebeden evvel en s0 .| mumcusu olacağı İçin, muharebeden sonra bitirmek üzere yaşıvacağımaı evel Allah inaniyorüm. Tanrı seni takdis, ve Nelson Brinteye olan duslarını kabul etsin Fakat Nelsön bir daha yazamadı. Mu hârebeden iki gün sonra, sevgili Leydi Hami'tonunu, Xı ve memleketine mi - ras bırakarak 'âyemutlar aratına karietı. Ölümünden dokuz sene sonr da borçlar, alacaklılar ve hapsedilmek korkusu, Lev. di Hamiltonu Parise sığlınmıya mecbur #tti. Senesine orada ölen, Amirsl Nelson- la sevgilisi Calsisde gömüldü. (Devamı 11 imei savfada) | durmuştur. Bir somnabü! gibi, kendimi bilmiyerek, müteharrikim. Babası bu takibin farkmda değildir; fakat kız iki defadır dönüp bara bakıyor. Önümde beni caztbesile sürükliyen mıknatıs olmasa düşeceğim; olduğum ye-| re yıkılacağım. Fakat 0 birakmıyor; müt- hiş çekici kudretile beni peşinden sürük- ye çekilirsem oraya gidiyorum. Onlar Yiğitler caddesinde dört tarafı bahçe ile muhat büyük bir eve girdikleri zaman uyanıyorum ve derhel bir arabaya atlıyarak hummalar içinde evime dönü-| var ha. gece demedi, gündüz demedi; ye- İmuştu, medi, içmedi, uyumadı; sana hastabakı-| yorum. * Gözlerimi açtığım zaman mektebin “fevkinde enerji sarfediyorum. © #arksızdır; o kadar şuursuz, o kadar ben- liksiz yürüyorum. Muhakemem tamamile Peşlerindeyim. Bu gidişim © miknatış| o cazibesine tutulmuş bir iğne gidişinden | doktorile karşılaştım. Bars hatiften ak- seder gibi gelen bir sesle; — Korkma Bay Haşmet Güneşi atlat- tım. « Dedi, Neyi atlattım?. Uğuldayan başi- lsanı düşü Jhasır olan ak SON POSTA Şeytanı seyretlerken YAZAN : İSMET HULÜSİ «Şeytan» geçen tiyatro mevsiminin $on bir iki gününde temsil edilmişti, Tek-| Tari, geçen mevsimde vakit azlığı sebe - bile seyredememiş olanlara seyretmek fırsatını verdi, Seniha Bedri Göknilin bu güzel ter - cümesi sahnemizde temsil edilen eser - der arasında muvaffak olarilardan biri addedilebilir, Eser, tercüme, miza; sen, dekor, ak - pesuar, temsil gibi teferrüattan birin İyi, diğerinin fena, yahud birçoğun iyi bir ikisinin fena olmağı eserin heyeti v- (mumiyesine tesir eder, Fena tercüme edilmiş güzel bır eser, ne kadar iyi temsil edilmiş olsa, gene mu vaffak sayılamaz. Nitekim iyi terrüme edilmiş © güzel eser, fena İemsil edildiği Zaman dâ ayni akibete uğrar, Ben Şeytanı seyrederken, bü bur- , i iv ları gözönünde bulundurdüklan sonra'resmi bana iade etmesini söyledim,| Cemile ismindeki bu kadın, aral İnetice itibarile Şeytanm sahnemizde mu. |vermedi. Üstelik, kü vaffak olduğuna hüküm verdim. Eser güzeldir: Cü zaman zevk verir, e cümle dinlendiği rakter tahlilleri in - iye sevkeder, dikkate gü - rükler. Netice bir iddianın isbat olur, dinliyen anlar, Mizansen dekor, koş silemez; ressamın at iyi tertib edilmiştir. Temsile ge.ince: Bilhâası zerinde durmak istiyorum... Çünkü 'ti- rodan, aktörden bahhsedildiği zaman- wi ıçin güzel de de yerleri dolduru) - ında gözler işitiriz. | Eğdr bunlar birer hakikat olsaydı, bu kü tiyatromuzı zerre kadar kıymet ki aktörlerin ye konulm. demek, ti. yatronun inkırazı demektir ki; inkıraza yüz tutmuş bir tiyatsonun kapı'arının &- çık kalmasile kapanması arasında hiç bir fark olamaz. Raşid, Muhsin, Eliza, Bedi Neyyire Neyir gibi kârların kendilerine kıymetleri o olabilir. #rarnabilirler. Fakat yatroya y : mek midir? rine yenile, , Behzad, #iymetli #an'at- has vasi ve Orlar o sâhncde bu demek *£ yetişmiyor de. hsına mün- ün ayni e bir ikinci Ras İ Iacak ikinci aktör şid, bir ikinci Muhsin yetişseler, orlar için İyi ektör demek abes olur, Yeni ye- tişeni Mubsinden ayrı, Raşidden daha başka türl zaman tâkdir ederim. İyi aktör, istidadma İnzi- (Devamı yfedr) mı ona doğru döndürürken doktor devam etti: — Bu kurtuluşu gençliğine medyun- sun. Vücud çuk mücadele etti ve galib geldi, Bitkin bir sesle sordum: — Ben ne oldum doktor?, — Asabi bir buhranla müterafık hum- İlüyor, Cansız bir manken gibiyim, nere-| ma... — Ne zaman bastalandım?, — Yirmi gündür yatıyorun oğlum. Allaha çok şükür, gözlerini açabildin. Bu neticede şu genç kızın büyük himmeti cılık etti, Yüzümü, ihtiyar doktorun parmağile işaret ettiği tatafa döndürüyorum: Ferhunde Sevgi!... z — Bayın Ferhunde!. — Beni tanıdıme demek Bey Hagmeti. Geçmiş olsun. Altredin evi); vi Birkaç gün evvel Taksimde vukua ge len bir yaralama hâdisesi etrafında müddetumumilikçe tahkikat yapılmak. jtalır. İ Suçlu Hüsnü Taksimde âbide civa - rında Aysel ve Kerime isimlerinde iki genç kadını bıçakla yaralamak iddis- sile adliyeye verimi, Maznun, adliyede yapılan istievabın- a, vak'a etrafında şunları söylemiş » ld İtir: l | — Bu Kadınlardan Aysel evvelce| ımetresimdi. Kendisinde bir de fotoğ -| Irafm bulunuyordu. Vak'a günü bu! r etmeğe başla.| dı. Ben de, bunun üzerine, onu yara. leem. Halbuki, kadınların enlattıklarına | İnazaran, vak'a şöyle cereyan etmiş - tir: ü Ayseli görünce, venına çe - kadın yaklaşır yaklaşı ağı görün- azmun ar- ib ederek, genç kadını ya ve mçaklıyarak, #ğır yarala - Maznun, bununla da iktifa et- arkadaşı Kerimeyi İce kacm mış miyerek, Ayselin ralamiştır. iumumilikçe, ikinci sorgu hâ ilen matznun hakkında fik çektikten sonra H »e karar vermiştir. İHiridetine mağ'üb o'an bir kadın hastanenin camlarını kırdı ! Dün Ahırkapıdaı Emrazı Zühreviye i nesinde, hastaneyi o heyecah (o ve veleye veren bir bâdise olmuştur. Hastalardan Fatma Can isminde 22 yaslarında bir kadın arkadaşlarile bir münskaşaya tutuşmuş, ve münakaşa neticesinde büyük bir hiddete kapıl - İmıştır. Kendini tamamile kaybeden Fatma, pencerelere hücum ederek, yumruk - larile camları kırmağa başlamış. has - jtanenin büyük camları birer birer aşat İği inerken, elleri de yaralanmış ve kan ilar içerisinde kalmıştır. Bilâhare pen- cereden sol atıyan Fetma mer - Xe7e doğru köşarken, yakalanmış ve gül skin edilebilmiştir. jdü Yazan: Zeynel Besim Sun — Teşekkür ederim; fakat 6i27. — Üzülmeyiniz Bay Haşmet. Size faz- Ja yorulmak iyi değildir. Öyle değil mi bay doktor?, — Öyle kızım, Ben gidiyorum; o sen gene bildiğin gibi ilâçlara devam eder- elin... N Doktor gitti, gene Ferhunde ile başba- şa kaldık. Şefkatle, muhabbetle, minnet- le yüzüne baktım; hemen yanıma soku- lasik sordu: — Bir şey mi istediniz Bay Haşmet?, Dikkat ettim; Ferhundenin yüzü sok — Hayır Bayan Ferhunde! Ne zaman- İdanberi buradasınız?, — Yirmi gündenberi Bay Haşmet.. ne ehemmiyeti var efendim; hastalanmış bir arkadaşa bakmak, en aşağı, insanlık borcumuzdur. Kaldı ki... bir adam tevkif edildi Kadınlar suçlunun bıçakla hücum ederek bilâsebeb kendilerini yaraladığını iddia ettiler | J betmemiş olan genç kadın, ifadesin a de: Sl — Bana ağır sözler söylediler, tahkir ig ettiler. Ben de, kendime hâkim ola madım, demiştir. Li Hâdise, geç vakit mahkemeye sev &) kedilmiştir, Bir kadın kavga sırasında kalb sektesinden öldü Dün Aksarayda Ahmediye mevkii” de kadırlar arasında çıkan bir kavg içlerinden birinin heyecandan düşüğe ölmesile neticelenmiştir. e best | olen diğer birkaç kadınla aralarında g i kan kavgada, o derece hiddetlenmi! yi Ki, birdenbire yere yıkılmiş ve kal? sektesinden ölmüştür. Hâdise, adliyeye bildirilerek, müd © detümumilikçe tağıkikâte başlanmış © tır. # ene eden adliye vebil forga kaldırılmasın& lü Cesedi muay Salih Hâşim zum görmü Poliste: Afyon ve eroin kaçakçısı 3 kisi yakalandı Beyoğlunda Yenişehirde kahveci > 2 lâsinin ötekine berikine kaçak 4f0”. sattığı: zabıtaca haber alınmış, dün var taya yamlan ani bir baskın sonu ir mühim miktarda kaçak afyon bulun” ral müsadöre edilmiştir. Kaçakçılık sinde Hulüsiye yardımcılık ettiği ) bit olunan Mevlüd adında bir şfhis © © bu arada yakalanarak, her ikisi i kında takibata başlanmıştır. 3 ç Gene dün Alemdarda bir eroin 8 4 çakçısı yakalanmıştır. Bu adam şüP” heli hallerile zabıtanın daimi kont... #itında bulundurulan o Ali adında kaçakçıdır. Ali, bugün adliyeye tes" edilecektir. Bir motosiklet bir otomobille çarpıştı yi plâka sayılı motosikletle Ayazpesi desinden geçerken, karşı istikame gelen ve şoför Mustafanın idaresin€ i 1666 sayılı otomobille çarpışmış Bu müsademede motosikletten d : Semi, vücudünün muhtelif yerle den yaralanmış ve Beyoğlu hasta a Ş ne kaldırılmışlır. Kaza etrafında tah” N Ki Fatihte oturan kamisyoncu Semi mektebde öğretmenlik yapıyoruz. Bütün gayretlerime rağmen gözler ağırlaştı... : Nekahet devresinde de yanımda” 5 rılmadı. Beni ziyarete gelen direkt ve arkadaşlar, izhar ettiği arzu Ü kadi Ferhundeye hastalığımın sonuna Sele izin verildiğini söylediler. Hayatımı bu kıza medyunum..» Fakat öteki?. Beni bu hale di Türk Lizbet Zaydel?. 3 Korka, korka Ferhundeye sordun” | — Çok sayıklıyor muydum Bayan ©“ hünde?, — Pek şok Bay Güneş; hemen, b hiç fasılasız.., » — Ne diyordum?, ç Ğ — Hiç. şey... Üşüyeceksiniz. önünü! ilikleyiniz... — Sualime cevab vermediniz. *- Ferhundenin gözlerinde iki *” parladığım farkeder gibi oluyorü” şarıya kaçıyor. Keşki ölseydim; keşki canımı Mag yarabbi!. Ben başkasını seviyorU”. aye kası beni seviyor, Beni seveni be gun miyonan, sevemiyorum, Kim oldi air bile bilmediğim sevgilim benden pi yen bihaberken beni sevdiği halde “o. mediğim bu genç öğretmen ver ati — Devam ediniz... — Kald: ki biz meslektaşız da.. ayni) bütün İstirahatini feda ederek , kıcılığı yapıyor, (arkası va ğ

Bu sayıdan diğer sayfalar: