6 Ocak 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

6 Ocak 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| | başınızı öne eğmeyi Dikkat: $ Sakın boynunuzu ihmal etmeyiniz. Sonra güzelliğinize en büyük zarar kendi elinizle yapmış olursunuz. Öne eğilmiş, arkasında yağ toplanmış, cildi buruşuk, çizgili; rengi yüzün rengin - den daha koyu bir boyun, kadında gü- zellik; incelik namma ne varsa berbad mem hie dikkat ettiniz mi, güzel LE ir baş çeviriş: sahibine ne tatlı bir hal verir. Hele boynunu iyi tutarak yürü - mek... Güzel yürümenin belki de en canl: noktasıdır. Bunun için hiç bir vakit yürürken Omuzlarınızı aldırıp boynunuzu kısmayınız. Daima uzağı hattâ iâ ufuklara bakmız. Ayk. ızın dibindeki taşları sayacak gibi yiniz. Tecrübe ile faydasma insnılmış bo - yun hareketlerini benimseyiniz. Ve boynunuzun derisini tazeleştir - mek, bevazlaştırmak için: Mütehassıs - Jârın ısrarla tavsiye ettikleri şu usulü muntazaman tatbik ediniz: Asconge ve! ya İanolini parmaklarınızla boynunu -| zun —istisnasz— her o tarafma iyice sürüp içiriniz. Bir havluyu, bir peçe - teyi ısıtıp üstüne bağlayınız. Bu kom - pres beş ddkika devam edecektir. On - dan sonra ikinci defa daha hafif y. bir krem sürünür ve bütün gece bo, nunuzdan silmezsiniz. Bu usul sayesinde en donuk cildli bir akın boynunuzu ihmal etmeyiniz amman «Son Posta» nın zabıta romanı: 44 Yarı spor yarı tuvalet Yarı spor, yurı tuvalet pir rob sa” bahtan akşama kadar (geceye kadar değil) hemen her yerde giyilebilir. Bu- nun için çok ve sık sık elbise yapmı. yanların son derece işlerine yarar. Gü- nün her saatinde şık görünmelerini te- min eder. Çünkü: Bilirsiniz ki vaktine uymıyan elbise ne kadar da güzel olsa şık sayılmaz. Bir robu sabahı, öğle, öğ- le sonu, bütün gün şık görünmek şar - tile giyebilmek rahat giyilen, sade ve biraz gündelik elbiseyi, biraz da abiy » a ZEHİRLİ GÖLGE Esrarengiz tuz 7 $ 4 # eg | e Eğ, g bil boyun bir kaç haftada beyaz vedüz - gün bir hal alır. Eğer boynunuzun çene altına rastlı. yan kısmında çizgiler varsa kompres - ten sonra tazeleştiren ve kuvvetlendi - ren bir losyon sürünüz. Bu suretle de- riniz kurumadan, sıkışır, çizgiler sili- nir veya hafifler. Tüyleri gidermek ve gizlemek usulü Tüyleri en kısa bir zamanda gider - me ve gizlemenin en yeni usulleri: Sakın kollarınızı, bacaklarınızı tırâş etmeyiniz. İki gün geçmeden tüyleriniz. erkeklerinki gibi sert sert çıkar. O iki gün içinde de cildiniz erkek yüzünden daha yumuşak kalmaz. Eğer tüyünüz seyrek ise bacakları - nızı ve kollarınızı amonyaklı su ile yı- kayınız. (Bir litre suya bir kaşık a - monyak katınız.) Arkasından oksijen- Ji sn sürünüz Yahud şu kurnazlığı yapınız: Çok s1- ki bir kâğıdı burunuz. bükünüz. Ucu- nu tutuşturunuz. Alevi tüylerinizin üs- tünden &cele acele geçiriniz. Yerlerin- de yeller estiğini göreceksiniz. Bun - dan sonra cildiniz! vakit vakit sünger taşile oğmaktan başka işiniz kalmaz Sünger taşı tüy diblerini yumuşatır. Bü usul çok pratiktir. Alışanlar pek merânundurlâr. Maamafih bir çokları alevden sinirlenirler. Ayni ( derecede tesirli ye pratik bir usul daha söyliye-İscak süte bir veya iki kaşık bal katıp ibal Artık hiç kimse toprakla örtülen beyaz zambaklar gibi e i genç kızı düşünmüyor. Billür bir sineye saplanan bu iy çağı hatırına getirmiyor. Ebediyen slikdta mesbur e dilen zavallı bir masuma kiymet vermi: yor. Sadece Haşmet Güneşin sözlerinde- ki parlaklık, Madesindeki insicam, jest. lerindeki yürek parçalayıcı Misir mevzaubahstir. Neredeyse Yi aç poşle yer değiştirmemiz icab ettiği söyle. nevektir. Hâkimler üç gündenberi sırf bu mese le için toplandıkları halde bir türlü k; rar veremiyorlar. Öyle tahmin ediyorum ki. bütün pulâtlıklarına rağmen, onlar bile efkârı umumiyenin, az çok, tesiri al. tında kalmışlardır. Şu dakikada ağırceza mahkemesinde reis olmadığıma cidden teessüf ediyo- rum. * Nihayet karar günü geldi, çattı. hâ- kimler yerlerine oturdular. Hasmet Güneş, gene elleri kelepçeli, gene iki jandarmanın arasında parmak- ık'ı yere gelerek ayakta durdu. Mahkeme salonunda müthiş kalabalık r, e kâtibe emir verdi: — Kararı oku! Zabıt kâtibi ayağa kalktı ve karan o- mağa başladı: i gi müzakere edildi. Suçlu Haşmet Güneş hakkında iddia lim. Bundan yüzde yüz memnun kala. caksınız sanırız. Benmari'de yeni sıcak su içinde kay- nıyau bir kapta biraz (parafin) eriti- niz. Parafini eczanelerden elabilirsi - niz Dayanılacak bir sıcaklığa gelince (bunu parmağınızı batırarak anlarsı - nız) bacağınıza, kolunuza döker, soğu- masını beklersiniz. Kaynamadan önce- ki katılığını alınca parça parça çekip yerinden köoparınız. Tüyler de ta kö - künden Kopup beraber çıkar. Bu usul bi memleketimizde (o yapılmış olan ağdanın hemen hemen yerin! tutmak - tadır. Hazırlanmasının kolaylığı bakı- mından çok daha pratiktir. Her kadın bilmelidir Bu mevsimden itibaren öksürük $ık sık rastlanan bir raha'sızlık halini alır, İyi k r çok ilâcı var. Fakat niha yet hepsi de ilâçtır. Öksürüğü ilâçsız geçirmek (için en az bir gün evden, hattâ odadan çıkmamalı ve bir bardak «Son Posta» nın tefrikası: 53 ze yem bir muhakeme silsilesile id- e e neticelere ulaş- tasarlanarak ka eği çıkarıldığı «i biçbir delile tesadüf edileme Diğer cihetten suçlu Me gerek tahkikat evrakı, meyarnındaki ifa- deleri, gerek muhukeme «esnasındaki be- yanatı ve gerek müdafaa sadedinde ileri sürdüğü mütaleat, meydanda duran ya- ziyeti değiştirecek mahiyette görülme Her meselede olduğu gibi bu mühim davada da tetkiklerini en hurda teferrü. ata kadar ilerleterek hakkın ve sdlin | cağını kabul tecellisine çalışan mahkememiz, cineye-| alelâde tin Haşmet Güneş tarafından ika edildi. yüksek, Bi kanaatine varmıştır. Ancak bu cinayet İisinde ye cibiseleri andıran modelleri seçiniz. Şu gördükleriniz gibi... Bunlardan soldaki ince, düşük bir yünlüden yapılmıştır. Rengi lâciverd- dir. Ankara gibi soğuğu daha fazla o - lan şehirlerde ince yünlü yerine —is - yumuşak bir terseniz— kalım fakat yünlü kullanabilirsiniz. Kume$ın ka - ımlığından ziyade sertliği yumuşaklığı bahis mevzuudur. Çünkü sert kumaş kloşda iyi durmaz. Ufacık beyaz yaka, beyaz pikürlerle süslü cebler ve geniş sentür; kloşun abiyye tarzma bir spor hali katmaktadır. Düğmeleri, zevkinize göre, beyaz veya siyah yapabilirsiniz. ğdakinde abiyye tarzı daha gelib. dir. Maamefih ekose jile burada da ek biseyi tamamile tuvalet olmaktan kur- tarıyor. Onun bir yandan rengini açar- ken bir yandan da ona ekoseli spor el- biselerin hususiyetini veriyor. içmelidir. Göğüsü yumuşatır. Öksürü - ğü dindirir, Tabii bir defa ile kalma - mak, birkaç gün üstüste birkaç bardak içmek daha iyi olur. Fena mı, sütle Kahvaltının en güzeli. a makamının serdettiği taammüde aid mü-)|veçhile bir taammüd neticesi değil ani/nun, şöyle ki; Maktule Neclâ ile ötedenberi, alâkâ- de cinayetin evvelden 'dar olan Haşmet Güneş, mezburenin alâ- | ikasile muhakemesini ve şuurunu kaybe- eme, kademe tatbik sa-|ka kat'i arzusu izhar! üzerine teessüre | derek kanun bar'cine çıkması ve bizzat hakkında kanaat veri- düşerek kendisine teb'iğ edilen kararın kat'i olduğunu anlayınca fütur getirmiş ve bu füturu, kıskançlık sâikasile, birden- bire tehevvüre inkılâb suretile cinayetin #aiki olmuştur. Hâşmet Güneşin maktüle Neclâ hek- kındaki kalbi hissiyatı nazarı dikkate a- narak bu cinayette hafifletici sebebler aramak ve beklenilmiyen bir slâka katı teklifi karşısında herhangi bir gencin ev- velâ teessüre, bilâhare tehevvüre kapıla- etmek mümkünse de bunler ©jhas için kabil olup seviyesi bilgisi müsellem, cemiyetin tea- rol almış bir öğretmen için varid cümhuriyet müddeiümumiliğinin iddiası olmamak iktiza «der. Bilâkis, vüzü ka. Kapı eskisi gibi bahçeye Eğer şüpheniz doğru değilse, yani muayene edilecek kan köpek kanı değil- se tecrübe mahvoldu demektir. Şayed bu kardan elinizde pek az miktarda varsa o- nun ne olduğunu anlamak Ömidlerine veda etmek lâzım gelecektir. İşte ben bunun önüne geçmek istiyorum. Rıdvan Sadullah tahkikat ile hiç te a- Yâkası olmıyan bu behis üzerinde gös- #erdiği rar ile hepimizi hayrete düşü- rüyordu. Yeniden sordu: — Bu yolda nasıl bir usul takib edi- yorsunuz? — Size bunu ancak lâboratuarımda i- zah edebilirim. — Lâbarotuara gidelim. Rıdvan Sadullah bize bakmadan aya- ğa kalktı, biz de kendisini taklide mec- bur olduk. Tecrübelerimiz dostumuzun en manasiz görünen hareketlerinde dahi dalma gizli ve büyük maksedlar bulun- duğunu yüzlerce defa anlattığı için bu tatsız ilm! bahsin devamını dinlemek ü- zere lâboratuara gitmeye (kalkışmamız hiç birimizi sinirlendirmedi. Ridvan Sa- dullah önü paravana ile kapalı olan kapı- nın yakınında oturuyordu. Vafidis kori- dora çıkmak için yemek salonundan do- Jaşmayı külfetli bulmuş olacak ki seri bir hareketle paravanayı yana itti ve kü- çük odanın koridora bakan kapısını açtı. Koridorun Mimbaları yanıyordu. Rıdvan Sadullah en önde olduğu halde birer bi- rer koridora çıktık. Vafidis ve kerisi en arkada kalmışlardı. Nihayet onlar ds çık- tılar. Rıdvan Sadullah koridorda bir müddet olduğu yerde kaldı. Presiptin (Preciptin) tecrübesi dostumu o kadar derin bir düşünceye daldırmıştı ki sokak kapısının bulunduğu istikameti şaşırmış- tı. Koridoru ikiye bölen kadife perde sağ da bulunuyordu. İçeri girerken mademki bü perde karşımızda bulunuyordu; şu Yazan: Zeynel Besim Sun A bu hasletleri şiddetlendirici sebeb- €at, daha fazla indi ve şahsidir. Filha-|bir tebevvür neticesi olarak işlenmiştir; | lerden addetmekle en büyük isabeti gös- termiştir. Filhakika cahil bir adamın cehalet sa- ihkakı hak dalyesine kalkışması, bazı ah- valde, mazur görülebilirse de münevver bir vatandaşın ayni hareketlere tasaddi- sini mazur gösterecek hiçbir sebeb ta- savvur edilemez. Binaenaleyh Haşmet Güneşin hsreke- tinde hafifletici değil, bilâkis cezayı şid- detlendirici sebebler aramak zaruridir. Terbiyesi mahdud, kafası dar, seviye- si düşük bir adamın herhangi ruhi bir hâdise karşısında geçireceği sarsıntı ile münevver bir şahsiyetin uğrıyacağı buh- Tar, müşterek bir notice tevlid edemez. Birincisinin sarsı'an şuuru kendisini ci- nayete kadar sürükliyebileceği halde İ- kincisinin mahakemesi hissiyatını, kud- m, i # CEV, ak Yazan: değil, bir duvara açılıyordu halde sokak kapısı sol tarafta olacak! Vafidis müstehzi bir tarzda gülüm yerek: — Yolu şaşırdınız, galiba, dedi. buyurun. Hakikaten sokak kapısının antre ile koridoru ayıran camlı böln te sol tarafta gözüküyordu. Vafidiş en ö geçmişti. Bölmeye kadar gitti, kapıyı tı, orada durarak birer birer antreye hil olmamızı bekledi ve işte o anda beklemediğimiz bir şey oldu. Vafidis b menin öbür tarafında kalmıştı. Tam ofii bize iltihakını beklerken şayanı haşfi bir çeviklikle kapıyı üstümüze kapf Serkomiser kapıya atıldı. fakat geç Kİ mışlı, Kilid içinde dönen bir anahtar $ rüktüsü duyuldu. İşbe o zaman derin hayret içinde kapana kısıldığımızı a dık. Fakat bu kapan herbalde pek vetli bir şey olmasa gerekti, Öyle ya trede idik. Bir tarafımızda sokak kap öbür tarafımızda nihayet yarısı cam © pek ince tahta bir bölme vardı. Böyle & İşünüyorduk amma yanıldığımızı pek buk anladık. Bu bölme bizim kapığ girerken gördüğümüz ince tahta böl değildi. Dış kısım cam ve tahta, fako İkasım kalın çelik levha'ardan yapılmıği İİçeri girilirken edi bir bölme olarak # züküyor, içeride zırhtan bir duvar olöğ ğu anlaşılıyordu. Hayret ve dehşet de sokak kapısına atıldık ve orada bir sörprizle karşılaştık. Sukak kapısı hakiki bir kapı değil, sahte bir kapı * Duvarda çerçevesi eb'adında bir yuva yulmuş, kapı buraya yerleştirilmişti. Bi nadları açılınca Okarsılaşılan manfi bahçenin çamları değil, kalın bir duvi tuğlaları oluyordu. Diyebilirim ki tımda pek az hâdise karşısında bu kaf derin bir hayrete düştüm. Biz biraz © (Devamı 1l imei sayfada) retile yenecek vaziyettedir. Bu itibs ayni suretle ve ayni sebeb yüzünden tikâb olunmuş iki cürüm karşısında xöf rimlerin seviyelerini nazarı dikkate mak ve daha az münevver nlanına â az ceza vererek diğerini ksnunun ö şiddetli darbelerile karşılaştırmak, # letin tevzii ve tatbiki bakımından, doğru hareketi teşkil eder, Hasmet Güneş, maktu'e Neclânım veya bü sebeble kendisinden el çek teklifi karşısında lânlettayin basit bif dam gibi düşünmiyerek medeni bir ana yakışacak vakarla harekete mu dirdi. Buna rağmen tehevvürünün © olarak sevdiği kızı öldürmeğe kadar * rüvüşü, ceza tayininde ehemmiyetle # önünde bulundurduğumuz şiddetli bir sebeb olmuştur. Hükme esâs ve mesned olan deli” şunlardır: 1 — Polis 245 numaralı Şefik, Güneşi derin bir heyecan içinde P girerken gördüğünü beyan © elmişs# suçlunun bu halini taammüde atfeti” imkânmı bulmamaktayız. Ancak Hâ Güneşin maktule Neclâ ile karşıla! dan ve kendisince acı olen hakikati renmeden evvel de asabi bir halde © Yanduğu bu şeHadet'e tebeyyün e izi (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: