26 Şubat 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

26 Şubat 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ün Altın fiatları Gene yükseldi #on zamanlardaki yazılarımı okuyanlar elbet farketmişlerdir, halbuki kendisi - me karşı benim teveccühkâr olmamama mukabil bu eski zaman imparatoru, es- ki zaman kafası taşıyan! sında hâ-| 1â, o caki haşmet ve şevketini muhafaza €den bir sultandır. Bunu son iki hafta zarfında bu sarı madene karşı gösteril - miş olan bususi muhabbet ve teveccüh- İe bir kere daha anlıyoruz. Malümya, bü eski zaman o sultanının, <eblerde ve keselerde gizli gizli dolaştığı yer, İstanbulun Balıkpazarı denilen e - ciş bücüş piyasasıdır. Orada, tam eski zaman sultanlarına mahsus bir zevkle, meselâ bir pastırmacı dükkârnin köşe - sine sığınmış bir sarratın o çekmecesini kendisine otel yapmıştır. Her gün bu o- tele girer, çıkar, orada kendisine tapan » ların ellerinde dolaşır, oradan hâlâ yer yüzündeki hüküm ve saltanatını icraya çalişır. Bu, tıpkı, eski bir Rus grandi - kü'nün Parisin köhne bir meyhanesinde, hâyalen Bütün Rusyaların tacını başın- da taşıması gibi mahlfi bir asilzadelik ve bâkimiyettir. Sade grandükler değil, bü- tün tac ve tahtlarını kaybetmiş olan bü- tün imparatorlar, sultanlar veya şablar| rn bugün ayni tarzda devam eden; Model evlendi âkimiyetini görmüşlerdir. Ancak, eski kafalarda ve çürümüş ruhlarda yaşayan | Nevyorkun en bir hâkimiyet, bunun içindir ki, altının |mestur veen gü- kendisine piyasa mahalli olârak hapla (291 modellerin - muhafaza ettiği yer de Balıkpazarı gibi, (den biri olan Bay belediyenin yıkıcı baltasını çoktan kak (Simpson bir tren etmiş olan bir sokük ve çok sevdiği ha. | x9705nda iki ba - va da pastırma ve yağ kokusudur! İcağını birden kay- # betmesine rağmen hiç fütur getirmi - Bununla beraber, dünyanın şu kiyerek — yaptırdığı günlerinde, altın, kendisini çok şevenle.İtakma (ayaklarla rin kafalarını karıştırmak rolünü oyna-|gayet kısa bir za- makta devam ediyor, gene tıpkı, mürteci! manda yürümesi « bir asilzade veya mağlübiyer ve inziva-'ni öğrenmiş, gene işine devam et - yı bir türlü kabul edemeyip, bir köşeden, miştir. kendisini tahtından indiren rejim âley -! (Geçenlerde evlenen bu bedbaht kızın hine komplo yapan mahlü bir hüküm -|kocasile birlikte düğün sofrasında alın - dar gibi! Onlar nasıl, bulanık suda ba -|mış resmini görüyorsunuz. lk avlamaya âşıksalar, altın da öyledir; © da bugünlerde avlanmaya çıkınış gö -İPU gelecektir. Kim, haşmetlü altının e - rünüyor. teğine sıkı yapışırsa, o kendisini kurta- Bunu şundan anlıyorum: İki hafta -|racaktır! danberi altın, yeniden kıymet kazandı! * On gün kadar evvel, kıymeti 175 lira et! Hayır, vatandaşlarım, hakikat hiç de| rafında dolaşırken birkaç gündür Balık-'öyle değildir. Bahar, yaz ve haltâ sonba- pazarında, kıymeti on sekiz buçuğu bul- har geçecek, fakat, ne dünyanın sonu muştur. Altın, nasıl yeni iktisad zihni - lecek, ne de öyle bir fırtına koptuğu za- Z yetine ve demokrasiye düşman bir re -İman altın, kendi sahibi için kurtarıcı bir bire her tarafa mitralyöz ateşi yağdır - min hükümdariyse, ben de böyle bir kuvvet olacaktır. Bugünkü (mecnunlar mağa başlar. Bankada herkes kaçışır... zihniyetin ve demokrasinin zabıta me -(muharebesinin hududlirı genişlediğini Bu şaçlınlıktan istifade eden hirsizlar muru imişim gibi, onun peşinde dolaş -İve günün birinde dalganın Türkiye du -| kasaları mükemmel surette söyarlar. Ro- maktan zevk alıyorum. Son zamanlarda, varlarına çarptığını farzettiğimiz zaman bot zabıtanın eline düşer. ye geçtiğim bu pazardan, gelip gi -|dahi, altın Türk vatandaşının hâyetna|,, A... erken, onun hareketleri hakkında ma-'emniyet verici bir kudret ve kuvvet sa -) Iimat almayı #mal etmiyorum. Bu su- hibi değildir. m ge retle görüyorum ki, altın, tekkesi yıkıl-) Bir kere şunu iyi anlamamız lâzin - RS üzerini iruş bir mürşid gibi, son melcei'olan Ba-|dır ki, bagünkü ürk hükümeti, dünya- “5 — İN ai kikpazarında, müridlerinin. ellerinde, re-İnın hiç bir davasında kendisini harbe Ş€-| yeri altının soğuk ve cansız vücudünde Yaçtan revaca ve hürmetten hürmete, kecek bir cazibe kuvveti görmez; Tür “İl mekle değil, bu kiymetleri tekrar dolaşıp gitmektedir. İkiyeyi rastgele harbe sevkedecek bir ht-| papuetmee KEZ, bu kiymali Acabs, ne oldu ki, altının, bu son haf- kümet yoktur. Eğer. Türkiye, bir gin bu toprağa döküp ondan | yen te Si ia içinde gene böyle bir yükselme ham-) gelir, harbe girmeğe mecbur olura, bu, 0778 kıymetler istihsal eylemekiz Jesi yapabilmesine yaramıştır? Eğer, 2ih | ancak, Türkiye için tam mânasile bir va. XÖNdÜr- ninizi hâdise ve madde üzerinde araştır-İtan müdafaası zarureti sevkile yapıla -| Tekrar ediyorum; Hiç bir yeni hâdise malara sevkederseniz, böyle bir yüksel-|caktır. Öyle bir gün geldiği zaman da | Yoktur ki kafalarda doğan vehimleri hak meyi izah edecek herhangi bır sebeb bu- bizim hepimizi kurtaracak olan şey, al -|lı göstersin. Hattâ, böyle bir vehimi icab Iamazsınız. Dünyada hiç bir değişiklikİşem gibi, serseri olmuş mahlü bir sultan ettirecek sebebler değil, bizzat hâdiseler yoktur. Türkiyede hiç bir iktisadi veya| değil, toprakları üzerinde binlerce sene- bile zuhur etse, vazilemiz (beynelmilel siyas! hâdise vaki olmuş değildir ki al -İlik ecdadın alınteri ile yaşıyan vatan -| serseriye değil, evvelâ kendi kendimize tın tamâhkârlarının gözlerini kızdırma-| gır, İ güvenmek, sonra da işimize, sayimize ve larımı ve ona sahib olmak için, ceblerin-| Evet, vatandaşlarım, allın peşinde de- nihayet, ezeli vatanın ebedi hayat ve deki paralardan biraz daha fazla feda “(laşmaktan, altına sımsıkı yapışmaktan | kudretine inanmaktır! kârlığa razı olmalarını izah edebilsin. çok daha faydalı bir işimiz vardır: Va | Muhitti P.; Bunun gibi, bütün dünyada, altının yük- tanın bugünkü ve yarınki selâmetini dü- wpittim izgan selmesini icab edecek herhangi bir ikti- İŞTER makale Fazla ekonomi israftan zararlıdır, İnsanı hareketsizliğe sevkeder, gamma Hergün bir fıkra Tabak, çanak meselesi Zelzele mıntakasından — gelen biri İ anlatıyordu: i — Zelzele olduğu zaman büfenin 5 yanında oturuyordum, büfede ne ka- dar tabak, çanak varsa hepsi başıma düştü, Dinliyenler arasında bulunan evli bir erkek ayağa kalktı i O— Az kalın unutuyordum, şimdi j hatırladım, dedi, karım bir çift çorab i istemişti. Alıp eve götüreyim. N id Amerikada hırsızlar Robot kullanmağa Başladılar İlk defa olarak Amerikan hırsızları, yahud haydudları, robotlardan istifade eylemeğe kalkmışlardır. Hırsızların / kullandıkları robotların İboyu 1.65 idi. Gangsterler bunu bir ban- kanın holüne naklederler. Robot birden- Tahta ayaklı | di hâdise de vaki ildir, © | Ba İSTER İNAN, Şını, normal iktisat sebeb'erinin haricin | em de aramak lâzımdır: Dedikoduda, Fiba. | Bir mundelenin muhtelif şekilleri üzerinde iki kika, son geçirdiğimiz iki hafta, k, intişar etti. son haftalarıdır; mevsim değişiyor; el Birincisi Hüseyin Cahid Yalçınındır. Muharehenin garb cephesinde bitemiyeceği, şarkı da içine alacağı kanaatini #imin değişmesi demek bir takım fikir - il : lerin de, baharla birlikte harekete gel -İ| müdafaa ediyor, küçük devletleri de sürüklemesi ihtima'i Üzerinde duruyor. mesi demektir. «Fikir yerine evehims Söylediği şudur: de diyebiliriz O nevi vehim ki, parayı vatanından ve hatti kendi nefsinden da- *— Şimdi görülüyor ki, iki taraf için de mevcud istih- ha fazla seven kafalarda yaşar. Bu kafa. || kâmlar eldât bir faaliyeti kökünden baltalıyacak derecede ler, kulaktan kulağa dolaşan dedikodu - kuvvetli bir engel teşkil ediyorlar. Şu halde harb ne suretle <a bitecek? Muharebe nerede ve ne şekilde bitecek?, larla son haftada, bütün vehim mikrop- İSTER iINAN, diği şudur: İ İ dayanacsktır.» larının yeni bir faaliyetine uğramış bu- umuyorlar. Bu kafalara göre baharla be- rabar, herşey karışacak ve dünyanın 80- IŞ TER, m İki şıktanbiri... & A pi Bir İngiliz esirinin Masum arzusu Resmini ğünüz kız bir İn - giliz artistidir. Lon drada bir revüde çalışmaktadır. Ge - yerinde, yiyecek, içeceğimiz bol. Ancak bir eksiğimiz var, O da odamızda #üs na- mina bir şey yok. Dolayısile, o güzel yü- birisini bana yollarsanız, bu gurbet dün yasında pek makbüle geçecek... Genç artist, esir vatandaşın bu dile - İğini tebiatile yerine getirmiştir. Londra ilk defa tahliye olunmuş değildir Harb tehlikesi ve tayyare bombar- dımanlsrı endişesile muharfb devlet lerden birçokları, büyük merkezlerini ve yakın hudud şehirlerini tahliye et- tiler. Bilhassa kadın ve talebeden tah- Hye 'elilen merkezlerden biri de Lon- dradır. Maamsfih bu tahliye, Londra- nin ilk boşaltılması değildir. Bu şehir- olan veba vak'alarından dolayı da tah- Hiyeler yanılmış ve - şehir halkından sağlam kalanlar uzak İngiliz şehirleri- re nakledilmişlerdir. Bittabi hüküme- tin müsaadesile, geçen hafta Londrada" bir bina yıkılırken bu binanın enkazı arasında böyle bir tahliye kâğıdı ele geçmistir. Bu müssadename 1665 yılı- |pın Temmuzumdal Londrada kendini göstermiş olan veba hastalığı İle alâ- kadardır ve Mari Walken isminde bir kadının şehirden uzaklaşmasını temin için verilmiştir. İNANMA! Ayni muadetenin muhtelif şekilleri üzerinde intişar et- miş olan zaakalelerin ikincisi Sadri Etem Ertemindir. Böyle- «— Garb cephesinde başlıyan harb şartları ne kadar müş- kül olursa clsun gene garb cephesinde silâh televvukuna Görülüyor ki iki düşünce yekdiğerine tamamen mddir; Hangisi doğrudur, hangisi yanlış çıkacak? Bu dnkikada bel Hi değildir. Fakat biz hatıra başka fhtimallerin ne de inanıyoruz, ey okuyucu sen: NANMAT zümüzü ebedileştiren &fotograflarımzdan İ ğe vaktile zaman zaman beşgöstermiş , Şubat 26 Bu yıl eski mütekaidler, dullar ve yetimlerin maaşlarına zam var (Baştarafı İ inci sayfada) ancak yüzde 25 nisbetinde bir zam icra sı mümkün görülmüş, ve bu maksadla 1940 masraf bütçesinin alâkalı faslına bir milyon 250 bin lira ilâve olunmuştur. Vaziyetin müsaadesine göre önümüz « deki yıllarda da peyderpey ilâveler te - min edilerek fevkalâde tahsisatların bir misli arttırılmasının temini prensip iti « barile muksrrerdir. Hükümet 1940 bütçesi projesini taki - ben bu husustaki kanun Jâyihasını da Büyük Millet Meclisine takdim edecek ve lâyiha kanun olduktan sonra önü - müğzdeki Haziranın başında tatbik edile- cektir. Yeni bütçe Ankara 25 (Hususi) — İcra Vekilleri Heyeti Martın birinci günü Büyük Mil let Meelisine tevdi edilccek olan 1940 bütçe projesi üzerinde müzakerelerini i- İlerletmiş bulunmaktadır. Kararlaşmış prensipler dairesinde pro Hiç yapmamaktansa fazlaya mal ederek yapmak daha ve- jenin kat'i şekli Maliyo Vekiletinde ha- SOZ ARASINDA urlanmaktadır. Bir taraftan dünya vaziyetinin arzey- lediği fevkalâdelik yüzünden gümrük varidatımızda vukun gelen tenezzül, di « ğer taraftan yurdun bir kısmının zelzele #elâketinden tahrib edilmiş bulunmasın- Şeri dolayı muayyen bir mıntakada ver- gi taksilâtının sekteye uğraması; son ay» İlerda devlet varidatını bir miktar dü şürmüştür, Bununla beraber alınmış ve alınacak tedbirler sayesinde 1940 devlet bütçesi projesinde yekünun 1039 bütçe yekünundan aşağı teklif edilmiyeceği tahmin edilmektedir. Türk - İtalyan Ticareti Roma 25 — Türkiye ile İtalya arasın da bu seneki ticaret mübadelelerini ts « yin maksadile toplanan muhtelit komis- yon mesaisini ikmal etmiş ve bir proto- kol imza edilmiştir. (aa) Filistin İngiliz orduları kumandanı Kudüs 25 (AA) — General Giffard dün Filistine gelmişti: Filistindeki İngiliz kıtaatı başkuman- danı general Barkeri'yi istihlâf edecek- tir. İzmir belediye reisi İzmir 25 (A.A.) — Belediye Reisi Dr. Behçet Uz bu sabahki trenle Ankaraya hareket etmiştir. Belediye Relsi Mili Şe #e İzmir şehrinin tazimlerini arzedecek 1940 İzmir enternasyonal #uarı hakkında alâkadar makamat nezdinde lâzım gelen teşebbüslerde bulunarak izahat verecek İlerdir. Mülkiyeliler Hatayda Antakya 25 (AA) — Mülkiye okulu İtalebeleri dün Antakyaya gelmiş ve be « İlediye tarafından Misafir edilmişlerdir. Talebeler şerefine belediye kırk kişi- lik bir ziyafet vermiştir. oZiyafette bir nutuk söyliyeri Vali Sökmensücr Hataya ilk defa gelen yüksek tahsil — gençliğini takdir ve gençliğin memleketi bilhassa Hatayı tanımalarının çok faydalı olaca- ğına işaretle kendilerine hoş geldiniz idemiştir. Arnavudlukta zelzele Tiran 25 (A.A.) — Berat ve Avlonya mıntakalarında şiddetli bir zelzele ol - muştur. Zelzele bazı hasaratı mucib ol « muşsa da insanca zaylat yoktur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: