13 Nisan 1940 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

13 Nisan 1940 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

13 Mü SON POSTA ttefiklerin Norveçe kara kuvvetleri yollıyarak yardım etmeleri zaruridir! Ye YER AN mn Emekli general H. Emir Erkilet “ Son Posta ,, nın askeri muharriri Ümareremsemsssanamn ord Çi fiklerin yakında Norveçe asker Şıkâracakları anlaşı!sbilivoi da bu yok da henüz hiç bir har. || yoktur; Anlaşı- an İngilizler bunun için Almanlarla Nor- EÇ sahillerinde ve Skajerakla giriştik - tikleri deniz ve bava muharebelerinin ”İ böticelerine intizar ediyorlar ki as- kerle dolu olarak Şimal denizini geçecek olan müttefik nakliye gemileri, denizden Veya havadan hiç bir taarruz tehlikesine Uğramaksızın, Norveçin cenub, batı veya Şimal batısındaki Ilmanına selâmetle va- tabilsinler ve taşıdıkları askerleri bura dr dökebilsinler. Fakat müttefikler, Norveçe kuvvet çi- İk için yalnız Şimal denizinin su ve hâvalarındaki Alman tehlikesile karşılaş» Muş değildirler, ayni zamanda Norveçin demiryolu mebdei olan hemen bü tin limanları veya hiç olmazsa bu Jiman- ların neshalleri 9 Nisan yıldırım hsre - ketile Almanlar tarafından tutulmuş ve Müdafaa haline konulmuştur. lardan istirdad edildikleri hakkın da bitaraf memleketlerde yazetecilik gay- Tetile çıkarılan haberler de bizzat Çörçil tarafından dün yalanlandılar. Bunun gibi dir İngiliz deniz kuvvetinin Oslo fiyor- duna girdiği ve oradaki Alman kuvvet - i kumandanına 12 saatlik bir üllima- tom verdiği hakkında çıkan kaynağı meç hal haberden de bir daha bahsedilmez olmuştur. Bu sabah radyoda dinlediğim bir he- der Bergendeki vaziyeti ve burasının ge- Tİ alındığı hakkında çıkan haberin ra- İyetini az çok aydınlatmıştır. Bu habere Zöre bizzat Bergen Irnan şehri Norveç - Milerde, fakat Bergen limanının medhal #tihkâmları Almanlarda imiş. Norveçin şimal, batı sahillerinde, İn - gilizlerin asker çıkarmalarına müsaid ve u olan yerler şüphe yok ki Trond- heim, Eomsdall ve Bergendir. Cenubda da bizzat Oslodur. Fakat Oslo henüz Al Man kuvvetleri elinde bulunduğundan ve duzası Alman deniz kuvvetlerinin değil- #8 bile, hava kuvvetlerinin doğrudan “doğruya tehdidine maruz olduğundan aya müttefiklerin kuvvet çıkarmaları #yette söz mevzuu olamaz. Narvik'e gelince, burasının ehemimi- Yeti demir madenleri ocaklarını havi bu- asıdır. Ayni zamanda bir demiryo- lu başıdır. Bu itibarla şimal Norveçin en #hemmiyetii bir limanıdır. Fakat bu 'vktin Norveçin cemab kısmile hiç bir İF veya kara yolu irtibatı yoktur. lan giden demiryolu Norveç top - “Fakları boyunca Osloya doğru değil, bilâ- kis biraz şarka doğru gittikten sonra İs- toprağına girer ve sonra cenub do- İuya bükülerek doğruca Butni körfezi - 3 şimal batisında Lules limanına iner. sebeble müttefiklerin buraya asker rmalarının şevküleeyşi hiç bir kıy- Ve tesiri olmaz. Çünkü müttefikler buraya hâkim olduktan sonra Trondhelm Alman kuvvetlerinin gerisine yürü- lü burasının zaptına yardım edemeğ” Pakat Trondheim, Eomsdali ve Bergen Pevkileri zaptolunabilirse müttefikler buralardan Norveç kuvvetlerile birlikte Üzerine yaklaşan hareketlerde bulu- Pabilirler, Bunun için müttefiklerin en e © asker çıkarmaları muhtemel yer- bu üç limandır. Fakat yukarıda de Yeme gibi, buraları Alman işgalinde dek, "dukları için müttefikler buralara külaçai ker çıkarmak mecburiyetinde 'sklardır. Tahkim ve işgal edilmiş sahillere as Sikarmak hususunda müttefiklerin de harbde Ge'ibolu yarımadasında el- etikleri güzel tecrübeler vardır, On- Seddilbahirde evvelâ bir eski vapırı Himizin ateşi altında sahile sürerek ola YA oturtmuşlar ve sonra bunu İskele İyi kullanmışlar, Arıburnunda da, klar doğrudan doğruya kayıklarla Be. in nutkundan mrütte-| Bergende kat müttefikler Gelibolu cebri çıkışları- ni emin bir denizde ve havadan hiç bir tehdid ve tehlikeye maruz kalmadan ya- pabilmiş'erdi. Nörveçteki ahval ise, şim- di az çok tersinedir. Bununla beraber müttefiklerin, Al - manlarınkinden birkaç kercler daha kuv- vetli deniz donanmaları ve en az Alman- larınkine muadil hava filoları vardır.| Bunların himayelerinde ve gecelerin kas! ranlığında dediğimiz üç nokta dolayla - rına asker çıkararak müttefiklerin Nor - veçlilere kara kuvvetlerile de yardım et meleri ve Almanları Norveçi tamamile zapltan meneylemeleri lâzım gelmek - tedir. Aksi takdirde Norveçlilerin yalnız başlarına kalarak #1! edilmeleri ve mem- leketlerinin Almanlar tarafından tama- mile zapt ve istilâ olunması kabil olur. Fakat bu hususta başka bir şey daha düşünülebilir: Müttefikler Norveçe &5- ker çıkarıp beyhude tehlikelere ve za - yinta uğramaktan ise faik donanma ve kuvvetli hava filolarile Skajerak dahil, bütün Norveç sularında ve hâvalarında kat't bir hakimiyet tesisi ile iktifa ede - bilirler, Çünkü, bu suretle Almarlar Da- nimarka üzerinden de ne Osloya ve ne de diğer işgal edilmiş Norveç noktaları. na takviye kıtaları, yiyecek ve mühim- mat sevkine imkân bulanmyacaklarından tabiatile zayıf olan Alman öncü müfre - zeleri nihayet Norveç kıt'a ve çeteleri - nin tazyiki altında Ümldsiz kalarak tes- lime meebur olurlar. Evet böyle bir mü-| iâhaza akla gelebilir. Fskat evvelâ müt- tefiklerin henüz denizde kat'i bir zafor kâzandıklarını, yani Almanları denize çi- kamaz bir hale getirdiklerini görmüyo-İyarın kara kuvvetlerini Norveçe çıkara- ruz. Saniyan, Almanların he yapıp yapıp, | cakların: ümid etmekte haklıyız. hatmi, muztar kalırlarsa, nihayet Gote- Akıl hizıssıhhası ce Alal hufzısslha cemiyeti dün saat 17 burg veya daha cenubdaki diğer İsveç Ji- manlarına büyük kuvvetler çıkararak bunları Oslodaki Alman kuvvetlerinin imdadına İsveç topraklarından koştura- caklarını kabul etmek fktza eder, pek çabuk kırılır ve Norveç tamsmile; Almanların eline geçer, Ondan sonra İm gilterenin tam (Bergen) e karşı şimal deniz ve hava üsleri ile Şimal de- nizi münakalâtı Alman uçakları ve Al - man denizaltıları tarafından şimdikin - den bir misli daha fazla tehdid al İmiş olur. Onun için müttefiklerin Norveç meselesini yalnız deniz ve havan kuvvet- tarzdaki lerine havale ederek işl sürüncemede b.) , <2 en alkayı bu üs rakmaları onları İskandinavyada bir da-| ha düzelmez ve düzeltilemez müthiş bir! bulunduğu yerlere hatıra tabloları yap- Ti davranırlarsa o derece kolay muvaf - fak olurlar ve ayni zamanda İsveçin de, Danimarka gibi, nihayet bir gün Alman- Yar tarafından yutulmasının önüne ancak bu suretle geçmiş bulunurlar. Yoksa Al- manya, Danimarka ile Norveçe hâkim ol- duktan sonra, İsveç için ona tamamile tâ- bi ve muti bir hükümet menzilesine düş- mek kalır; Narvik demir madenleri de Şimal denizi yolile değil, yukarıda tarif ettiğimiz, demiryolile Butn! indirilerek Almanyaya naklnlunabilir. REZ bir sokak Bu takdirde Norveçlilerin mukavemeti düşen a gir b mağlübiyete uğratabilir. Bunu önliyecek| olan en müessir çare Norveçlilere yalnız! hava ve deriz filolarile değil, ayri za « manda kâra kuvvetlerile de cesvrane ve cür'etkârane yardım etmektir. Müttefikler, bu hususta ne kadar se- körfezine Bunun için müttefiklerin bugün veya miyeti dün e de Etibba Odasında toplanmıştır. Mek- teblerde akıl hıfnısmhhası hakkinda Profesör Fahrettin Kerim, Dr. Hüseyin Ko- kara nan, Dr. Nebahet tarafından tebliğler ya pılmıştır. Toplantıda lisa, orta mekteb Ya 'Yyaraşmışlar ve atlamığlardı. Fa «| ve ilik mekteb mualiimleri de bulunmuşlurdır. Gazino meselesi — Merak ettim, sen de oku. ! Meraklı doştum elindeki gazeteyi ma- sama koydu. Elile gösterdiği havadisin serlevhasını okudum: — Neyi merak ettin?.. Gazino yapıla. li aylar geçtiği halde, hâlâ işletilemedi- ğini mi? — Hayır canım, sen'hele bir oku, bu gazino başka gazino. — Topu topu bir gazino yapıldı. — Oku, gittikçe merakım artıyor. Okudum: — «Taksim bahçesine bitişik yapılmasına karar verilen sahne ile ss- lon ve müştemilâtının inşaatı ya çıkarılmıştır. Keşif bedeli 35.000 lira- dır.» — Merak ettim; bu tiyatro mu, gazina mu? — Serlevhasında gazino yazılı. — 'Taksim gazinosu yapıldı bitti deni- liyordu. Demek daha bitmemiş. — Bilmem ben de yapıldı, bitti bili yordum. — Başka bir gazino daha mı yapıyor ar? — Bilmem. — Bir tanesi aylardanberi kapalı du- Tuyor, bir ikinciye ne lüzum verdi? — Belki bir ikinci gazino yapmıyorlar- dır da birincinin noksan kalan kısımla- rını itmam ediyorlardır. | Bunları biliyormu idiniz? | Hatıra Levhası Birçok insan « ların, (gezdikleri, gördükleri yerler de öteye beriye hatıra yazmak me rakları vardır. Es- ki bir eseri gezerken onun bir tarafına, izgi çizmek, bir imza atmak onlar için bir zevktir. İngilterede bir belediye | raklılardan siyanet içinasarı atikanın tırmış ve şöyle flânlar astırmıştır. «Hatıra yazmaktan kendinizi alamı - 3 bu levhaya yazmanızı ri- yorsanız ya ca ederiz.» * Yarına bırakılacak eserler yy İlk insanları, bu gün bize bıraktık- ları eserlerden ta- Miyoruz. Bugünü yarın dâ hatırlat- mak istemekte en İleri olanlar Ame- | rikalılardır, Memleketin birçok yerle - rinde bilhassa çok sonra gelecek nesil - lere bırakacak surette büyük kayalar ü - zerine şahsiyetlerin heykellerini oydur - maktadırlar. Okuyucularıma Cevablarım «Kıymetli Teyzeciğim> diye başlı- yan makineyle yazılmış, ve okuyucu: mun dalgınlığından olscsk imza &t- mayı unuttuğu mektuba cevab vere ze Siz birbirinizi seviyorsunua, €v- lenmek istiyorsunuz. Bunu kızın kar deşine söylemek kadar basit ne var? Doğrudan doğruya kendi söyler, eğer çekiniyorsa yazar. * Beyazıddan M. N, rümuzile mektub yazan okuyucuma Çocuğum, Bu senin bahsettiğin bir aşk değil, bir hevesti. Bir çocukluk hevesi ve ni- tekim sen de bumun çocukluk hevesi olduğunu muterifsin! Hatırlaman.. işte senin düşünceleri ni bu işgal ediyor. Hatırladığın za- .man tahassür hissediyorsun. / eyaletinin ibil Sayfa 5 — Birinciyi hiç kimsenin işletmek fs- tememesi henüz İtmam edilmiş olmadı. ğından mıydı? — Bilmem, esasen bu yeni gBüzinenun ne olduğunu da doğru dürüst anlıyamas dım ki! — Merak etmekte haklı imişira değil mi? — Olabilir. — Sana soracağım.. — Demindenberi hep soruyorsun. Yıkmakta mahiriz deği. mi?. Bilmem. Misalleri var: Eminönü meydanı, Taksim meydanı. — Öyle olsun. — Ya yapmakta? — Onda mahir değiliz mi diyecektin? — Hayır, onda da biraz meharetimiz var diyeceğim. Meselâ Taksim gazinosü- nü yaptık. - Öyle olsun. — İkide bir gözümün önlne, köydeki sebze heli geliyor. Şimdi ben merek ettim. Gazinodan bahsederken halin ne münasebeti var? — Yaptıktan sonra yaptığımızın işa yaramadığını görüp onuda yıkmakta mahir olmıyalım da.. —iyi! — Şu gazetedeki gazino havadisine bir türlü aklım ermedi vesselâm. lama m slüsi Kadt- Kanburlar ülkesi İspanyada diğer bütün memleket- lere nisbetle daha İazla kambur var- dır, Sierra Morena bazı köylerinde omev- cud kamburlar o- ra halkının yüzde yedisini bulmaktadır. » Yuvarlak iskambiller 1874 senesinde kullanılan iskam- köğdlarınn oO© ekserisi deire yek “9 linde idi. Bu iskambillerle oyun oyna - mak çok güç olduğu için az zamanda kal darıldı. * Şoson giyen koyunlar Cenubi Patagonyada koyunlar rü - tubet yüzünden hastalanmakta ve te - Jef olmakta idiler. Fakat bugün önü a- lınmış vaziyettedir. Büenos Ayrer'te binlercesi yapılan bir nevi lâstik ş0 - sonlar koyunları olanlar taradından sa- tın alınmakta ve hayvanların ayakla - rına giydirilmektedir. İnsanlar dajma çocukluklarına asif hatıralara bağlıdırlar. Kendin düşün. meselâ çocukluk zamanında oynadığın bir oyuncak, ne bileyim o zaman sana hediye edilen bir ufak dikiş kutusu. çocukken dinlediğin bir müzik parçası sende tatlı hatıralar o bırakmış olabi. lir.. aklına geldikçe hasretini duyarsın. Fakat bu hasret senin bugün o müzik parçasını dinlemek istemen Hikig kutusunu tekrar elde etmek istemen, © oyuncakla tekrar oynamak İstemen değildir. Senin, bahsettiğin de işte bunlar gk bidir. Bugün onu görsen, onunla konuş sah sana ne tesir yapacak bilir misin? O zaman bana anlattıklarına o belki kendin de güleceksin. Bu bahsi daha fazla düşünme, sağ detin sana uzattığı eli reddetme. Mes'ud olanı dilerim. TEYZE

Bu sayıdan diğer sayfalar: