20 Haziran 1941 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

20 Haziran 1941 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

20. Haziran Dünya radyoları diyorlar ki (Baştarafı 1 inci sayfada) müsaid tefsirler yap Almanya - min Türkiyeyi Yakınşarkta bi tikrar unsuru olarak tanıdığını #hedenin tesir ve şumulünün şimdi ölçülemiyecek kadar büyük olaca - ştir, ğini söylem İtalyan radyosu: Roma radyosu «Muahedenin e - hemmiyeti büyüktür. Türkler manyada dalma hüsmü telâkki e - dilmişlerdir. Türk - Alman dost- ağu 17 nci asırdan başlar. Gerek Atatürk, gerekse İsmet İnönü Al. manyada çok sayılan şahsiyetler - dir» demiştir Macar radyosu: Macar radyosu «Bu büdise hiç süphesiz Mihve devletleri ve Mih- ver dostlari tarafından fevkalâde memnuniyetle karşıl iki millet arahırındı kat soğukhığu izale ederek elele vermiş bulunuyorlar» demiş. tr. vak - gene Bulgar radyosu: Bulgar radyosunun | söyledikleri şunlardir: «Türk . Alman muahe- desi, Türk - İngiliz paktından daha az ehemmiyetli değildir. nin Türkiyeye verdiği teminat, Su. riyede Alman kuvvetleri bulunma- diğinin anlaşılması, Alman ordu larının o Balkanlardan çekilme Türkiyede ferahlık uyandırmış tir Sovyet radyosu: Sovyet radyosı dün sabahki neş- Yiyalinda muahede metnini aynen vermiş, hiçbir mütsleada bulunma. miştir, ispanyollar Fası istiyorlar drid, 19 (A.A) — sı bildiriyor: İspanyada (çikan Arriba gaze tesi neşrettiği bir mak; Fran. sanm Fâsı müh etmek a: sunu takbih ediyor ve diyor ki Vaktile Fransa hiçbir” hakkı olmaksızın Fası ele geçirmişti ve büyün de muhafaza et edir. Halbuki Fas hukukan İsp: âiddir. Belki Fransızlar maziye karışmış olduğı Jen. sında bulur irler Makat İs pPanyollar ve Faslılar böyle düşün. müyorlar. Amerikada bozgunculara karşı tedbir alınıyor bu un öğrenildiğine » Amerikaya hir girmesine ik üzere 1 Temmuzdan cirlere karşi sıkı &on- Wol tedbirleri alıncaaktır. — bie üyüyardı. Entari, takkesile onu eski idam mahkümlarına mahsus bah- Şesinde gördükçe: mwş?. diyordum. Sonra Yıldız sarayı, Beşiktaş bafızlığı, zaptiye meclisi gibi âyüstel makamların entrikaları aklıma geliyor: Muhakkak bunlardan izinin) kurbanı olmuştur! D'ye hükmediyordum. Kendim- den ziyade şu zavall: nur yüzlü ih- tiyara acıyorlum. Bir. iki kişiye sordum: zeybaba mı? dediler; ida- testere — Onu âsmamalı; kör diye da- ile ensesinden kesmeli ha ileri gitti. — Ne yapmış bu adamcağı2?. Diye sordum: — Gelinini sevmiş; kura» öldürmüş Deyinee dondum kaldım. Bir gün bahçede yanıma tesa df etmişti. vanı vardı. Cansnı kendi oğ- vermektir mal, âşık Terki can Cerler bu derdin teber derme nnı garıb bır cda ile tekr canana Mis .... Al - Bu) ve) bu muahedeye zemin hazırlamış -| Tas ajan.| Almanya-| arıyorum, gözü icörolasıca kâfir!, iİ Kalın ses melânkolik bir eda ile! Elinde Fuzulinin G:-(* hbirie İ beşlik elimden kurtuldu ve yuvar- SON P OSTA Sayfa 5— PAYLAŞMA Yazan: Maksim Gorkiy Kiliseden, meydanın man ve koyu bir yordu. Sağanak h Ji daha çi drum taşları dak çukurlar da küçük küçük şekkül etmişti üzer.ne ge düşü » deki yaz yağ- LU su Ki. m hareketsiz, yan aşık üş dalgası pırıldıyarlar. Alkşam duası bitmişti. o Esmer insan gölgesi, meydandan geçe » rek muhtelif istikametlerde dağı- hyorli ar, su birikintileri ni ir arak, sokakların meydana açılan beş dar kana » Im - içinde gözden kayboluyorlar. dı. İşte şimdi ark bu meydan, essiz, tenha ve hazin bir hal aldı, O zaman, kilisenin sahanlığı &- varmdaki gölge istikametinden, ine düşen bir made - i aksetti ve görünm yen bir yerden, küçük fırladı. Bu gölge, tuhaf k zıphyarak, üzerinde X © »bire | » yere çö yere uzanmak arasında bir vaziyet alarak - kü.| güldü. Gene ayni zamanda, sokaklar-! dan birinden, iri fakât biraz beli bükükçe bir in: gölgesi daha peyda oldu ve ağır adımlarla bi rinci gölgenin istikametine doğru)t yürüdü. Bu gölüe, önünü kolla - an uluorta yürüyor, ayaklari. u birikintilerini çiğniyerek & arını etrafa sıçratıyordu. İşte: şimdi: bu iki. gölge'bir tek kütle hâlinde birleşti. İkinci göl b'rincinin üzerine eğilmek cu retile onü kapadı. Kısık, çatlak ve kalin bir ses duyuldu; Sen burada böyle ne ariyor-| sui Biraz ürkek, heyecanlı ince bir çocuk sesi cevab verdi; — Beşlik arıyorum, Kaç para dilendiğimi hesablarken bu hsin Ne zamandanberi de lanıp git sordu: — Beşlik olduğunu iylce biliyor | musun? — Yok daha neler!... din İkilde, kirpi gibi bü ber vakit k verir. İşte bu beş. liği de o vermişti. Sonra bana döndü — Ne büyük şair kı ne vuzutla ilade kitabın hayranıyım. Sehpaya çu| kıncaya kadar bunu elimden bu. rakmıyacağım, — AHah esirgesin Beybaba, öe. dm. Cenabihak bir sebebini halkeder, elbette bu da geçeri. - Hayır... dedi. O vakit aşkım kemale ermiş olmaz. Görmüyor musun: Fuzali, bu büyük vel ne diyor: (Terki can derler derdin muteber dermanına?..J arın bu metanetine ve ar. 1?. Bana macerasını| rdım. Ev lâ azı olmadı. , Bakiden tekerlemele , şimdiye kadar Çevi — «O kadını dediğin de kim oluyor? «O» mu?, bir hanımefendi. Kiber bir kadın, Kalın ses ıçini çekerek tekrar.! ay tadı: — Demek hei vakit beşlik ve riyor, ha?. Çocuk, ciddiyet ve ehemmiyet. başını sallıyarak kısaca, cevab verdi — Her vakit!... Ve gene eskisi gibi, koyu bir gölge lekesi halinde birleşmiş ©- lsrak ikisi de sustular ve yerleri aramağa koyuldular. Kalın sesli gölge içini çekerek doğruldu vet — Bulamıyacağız, diye söylen- büyücek rlâ.| yarak gük İzun boylu, ince idi. ta birisi yukarıdan vurma da, ba omuzu arâsına derin bir suretie gömülmüş hissini veriyordu. O, düş li bir eda ile küçük gölgenin sözümü tekrarladı: — Aldırma mı?. Ha şuna bak! Anlaşılan bir hayli para dilendin? Kanbur, memnun bir eda ile: — Beş kap'ği hesaba katmaz - san, yirmi :ki kapik, dedi, — Demek ki iyi para veriyor. lar!,.. Halbuki benim hiç şansım 1 Git, çalış diyorlar, «Mecburi çalışmasvi> ne git diyorlar. Hal buki orası da âdeta hapishane gi. | bi bir yer, Orada her türlü insan var, Sanki ben onlarla vapabilir- miğim?. Sen daha küçüksün... Henüz hiç bir çey bilmiyorsun, EE Pi li ae Pa do Jburada kimseye anlatmış değilim. (kimiz kal dedi. Aş-| Çünkü ehli aşk yok. Ehli dil yok.| baba, yor!... Bu| Bunların ekserisi saz, şarkı, Şilr|seyin beyi İmerakhılarıdır. amna, okudukları- | Münasib gördüm. man asıl mefhumunu bilmezler... Beyinlerinde bir şimşek çakar, Bir rüagir gelir geçer. Aşk ebedi oL| malı, (Sonra gaye: yavaş sesle.) Niçin asılmak istiyorutn; musun? Aşkım içn. Tasavvur et Sevgilisi için bir adanın ipe çık. masi, İle: ebedi aşk böyle tekâ.|kufdu Kumarbaza, sarboşa kadın | mükellef bir rakı masası hazırla. | mül eder, Bitmez. Maderiki ruh. İlar bakidir; ebedi devre asıl ök İdükten sonra başlar, Biz de Sua- dımla işte böyle öbür dünyada ka- vuşacağız. Suad kim Beybaba?. — Benim ge — Oğlum “ Hüseyine k:z, Refikam, vet altı yaşında aldığım Yirmi| lei. ğu Hüseyin ren: Hasan Âli Ediz Uzum gölge, gücenmiş. : dargın eda ile söze başlamıştı bir sinirli ze, karşılıklı ola arak yorlardı. i Kanbur çocük canlı canlı anlat. | mağa başladı: — Beni de bir gün enselemiş - lerdi. Bekçi yakaladığı gibi oraya götürdü, Orada gözlüklü bir amca vardı. Bekçi beni onun yanına çı- karınca «— İşte efendimiz, dedi, ladan!. Alınız) Beni orada derhal bâlat örmüğe| oturttular. Müthiş sicakia Felâ . ket!. Burnuma, gözlerime müte madiyen toz kaçıyordu. Beni müt- hiş bir aksırıktır tuttu Ha babam, aksır da aksir!... Aman Yarabbi Çok nasıl aksird meğe başladı. Uzun gölge alâka — E sonra?.,. — Sonrası ne olacak, rü kaçtım. — Kaçtın mı? — Kaçtım, Uzun gölge, sesinde bir zafer ahengi olduğu halde: — Ya, gördün mü?.. dedi. Fakat burada neyin görülmesi zah etmedi, Uzaklardan bir yerden; sökak - ların birinden göce bekçisinin dü. düğü duyuldu. Bunun ârından bir çan sesi gekit, Hazin bir bakır! ses, âdeta bir şeyden şikâyet edi-| yormuş gibi inliyerek ve ağır ağır sönerek, havayı dolaştı Küçük ve u&: yaka hatırlı. ile sordu: | | ik'nel güz / onun Y | vereceksiniz. Bedii hislere İki yasal edilmeli mi? Mektub gönderme üddetini uzattık, siz de cevab verin “İçkinin kaldırılması umumi bir neş'esizlik doğuracaktır,, © Konyada mızıka mualli- mı Mehmed Gürdai «— Mw öğretm birçük naat ve tecrübeli bilirim ki; « lizımı gayri müfarikidir. Ben ken bu gibi toplanvlaran daima içerim ve bu alkol tesirile de büyük hir meş'e ile içinde sa. ma muvaffakiyetie devam ede - rim, Dökkat ettim; içkisiz toplu - haklarda ayni eanlıl'k ve mehareti | göstei ordum. Demek Oluyor ki; işki bende müsbet bir tesir ya.) pıyor ve hasmınım ifa ve icrasır beni amuvaffak kılıyor, Fakat benim bu içki tarzım tamamen irademin hud ları içindedir. Yani ifrata varma mak şartile Rahmetli hocam maruf. balı yeli Ali Bey de benim gil bi hareket ; ederdi. Kendisinden benim gibi Wade eden birçok #üsiki m sublarma “sırası gekiikçe | şu İsöylerdi: «— Siz cemiyet topluluklarına sazlaranızla ahenk ve samimiyet hitab eden nağmeler bu işe kâfi gelm: yecek, şahsıyetlerinizle de b duğunuz muhitlere bir örnek ol - mağa gayret edeceksiniz. Onun için içki içiniz... -Akliğınız alkol, sizi değil, san'at askınızı coştur - (Arkası sayfa 7 sütüm 4 te) Cevab gönderme müddetini uzattık Anketimize cevab verme müd. detini xhemleketin uzak köyelerin- deki okuyucularımızın istekleri Ü. zerine 15 gün duha uzatmış bu- , Bugün elimizde mev. miş olan çevabların yek leri aşmaktadır. Buna okuyucularımıın. arrularm rine geliriyorus. Bütün cerabla - rın yekün ne miktara baliğ olur- sa. olsun o neşredileceği tabidir. — Sen nereye?. Eevin, (Arkası sayfa 7 sütun 4 te)i k, Konu kalmşu: «Bey. Eve bir hanım lüzem. Hü. rlendirelim, dediler, Suad. hanın bukdular. Fıkır fikir bir tazecik. Evimize gelin gekli. Oğlum &on derece rakı ve kumar wüptelâsi.| AÂmedii divanı hümayunda ki. biliyor |tib. Zaten yüz yirmi kuruş maaş|için annesinin evine aliyor. Kumarına, rakısına üç gi yetişmez. Kız bana sokuldukça s ısınar sre hiçi Kendi kendime: Muhakkak bu kız beni seviyor dıyorum. — Allah Allah.., — Evet!, Tanecüb edecek var?, Hem genç kızlar yaşlı kekleri daima tercik ederler), — Neden?. — Neden olacak: Yaşlı aşkta da usla Olur. ne er. erkek Biz de ocvab veriniz. . Nihayet; Hüseyi- Suadla aramız. da bir kara çal: idi. Bir eczacı çi. rağı tanıyordum. Ondan sözde bü- ğa musallat olmuş köpekleri öl dürmek için bir miktar zehir al. dım. Gelinimi; evi badana yaptı. racağımı bahane ederek iki gece yolladım. .. Hüseyin benim yanımda rakı iç. mezdi, Fakat ona o akşam elimle — Elbette nin mevcud dan, Envar me aldım. Daire- den geldi. «Hüseyin bu akşam sa- na rakı hazırladım» dedim, Evve. lâ şaştı. Sonra ben: «Bundan böyle rakını evinde içeceksin, Genç kız rılarına kadar pencereler. İde bekliyor. Al iç. İçebikliğin ka- (Baba| ii) diye) dar ip sen ne âlici (ellerime sarıldı. İçü,, & Kendini bilmiyecek bir hale gel Sözlerini söyledim. içti “sl milli bünyem kullanış | | İNT greei ee “Türkiye Amerika değildir. Biz içkiyi | yasak edebiliriz,, © Vezirköpr, Jokula Gazi! başöğretmeni ilk Zeki akemeye, ira kayıdlara kümlerine hâ- n huzur, istilee er, ci- bir şaf ve tekâmülüne hetten ww Bu suâ doktu: sosyoloji  rdir, bir pedagokü sorunuz. Bunlardan yrı alacağınız cevab şu ola. (İşki milli ve içtimai bir İticenin aksini iddia ve isbat etmi. ktu İçkinin az veya bulunacak olanların, diaları her ne mahiyette indi ve gayri takım mülâhazalardan. | ibaretti T. Her moda gibi bidayelte İye imkân yo -İ çak eh delil ve nihayet silemiyecek sarar, sinsi n derecesini in. direceğimize içenlerin. seviyesini yükselelim diyorlar. Bana kalırsa bu iddia da doğru olamaz. Bir ce- miyetin kültürünü hususile ahlâk İve terbiyesini, umumiyetle isteni. len seviyeye çik; asırların işidir. Cemiyet bö ir seviyeye yükselebi. âzm gelen bu asrları idrak bu müddet İiçinde en sık al terbiye gene kü ve nor tâbi tutulsa netice ai ira onun bir de 7 Hayata herkes ayrı kabiliyette e doğar. csinde olduğu ti de şahıslara biye âmilleri bu ayrı ayrı kabiliyetleri, xmürokün olduğu kadar müteessir eder. İleri. (Arkası sayfa 7 sütun 2 de) mena A diğ! zaman son kadehi den aldığım mayli karıştırdı da kapısını kapayıp çekildin — Ödü . —Ö Ertesi sabah odada ö. İüsünü buldum. Ağladım, Dövün. m... Komşular üşüştü, Evvelce İ hazırladığım sahte bir raporla tam dehmettireceğim sırada gelinim gelmez mit, Benim onu bakışımdan galiba şüphelendi. Kocamı ben muüyene ettireceğim diye ayağa kalktı. Bir muayene: Her şeyi meydana çı. kardı... Bu nur yüzlü adamın şu feci hiz küyesi beni ıztırabla kıvrandırdı. O da muztaribdi. Fakat oğlu için İdeğil, aşkı için... Hüseyine acımı- yorum. Çünkü; güzel bir genç kizla evlenip te; gece yarılarına kadar owu pencerelerde bekletip; kumar ve rakı arkasında koşan bir ada- mın başını ergeç bir felâket gelir. Yalnız o genç kıza acıdım: Koca. sından imal görünce bir baba di- İye sarildiğı şu menhus elin ne büyük sillesine maruz o Kalmış... Kalbim; bu zavallı genç kiza yan. İd... n c ki cürün bilmiyor, nedir; cânân wn bilmiyor. Ey 2 eğe gan eylıyen: Bilmiyor esrarını Allahın in- san bilmiyor!; (Arkası var) rab canı ve h Bilmiyor derdiw de bilirsen çöyle Sen

Bu sayıdan diğer sayfalar: