23 Ekim 1942 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

23 Ekim 1942 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— v dahi olabilür, Abdülgani Efendi bütün zekâ- sını zorladı: — Size kadar gelmemizin 46 bebini bilür misiz? Urlu soğuk soğuk gülümseme! ğe savaştı: — Nereden bilelim! Patronanın babası tı, artık gidecekti, sağ elini ihti- Iâl sekban obaşısınm Oomuzuna kodu: — Baka oğlum Urlu. Gene si. zi ziyadesile o sevdiğimizdendir. Patrona bu İbrahim ağayı size gönderip ağız arataca N Urlü gözlerini açb: — Nasil ağız aratmak? — Seni denemek için veziria- zam canibinden yelüirmüş gibi gö rünerek gizlü ittifak teklif eyli- yecektir, baka benim canım, tem kinli davranup ihtiyat ile hare. ket eyliyesiz. Patrona ve yoldaş- Jar gözünde ancak andan sonra <€evheriniz anlaşılacaktır! Urlu dalgın dalgın düşünü - yor, Abdülgani Efendi gosbıyıklı ri adamı gözucile tetkik ediyor. Karşısındaki ük ve telâş, bir yüz değişikli maresi bile yoktu. Başka bir tek kelime söylemeden kapıya yürü- dü. Urlu merdiven basına kadar| gelerek ibtiyarın elini öptü. Fa- kat yüzündeki çizgilerde, gözle- rinin bakışı ve hususi durumun. da az evvelki samimiyet yoktu. Köse adam bastıkça tahtaları gıcırdayan merdivenleri dalgın dalgın indi: Evet, burada bulamamıştı. Sokak ka-| pıdan çıkarken birdenbire o bir sılıp irkildi. Esirci Süca Çelebi adım ötede akşam alacazında karan kır beygirinden iniyor, sir. malı çepkenli ayvazı bayvanın dizginini tutuyordu. İhtiyarın yö reği «kütle» di, Artık, bu adam- lar arasında saray ve sadrazam- Ta gizli bir münasebet olduğuna tamamen hülmediyordu! © Şücmi kalk) İlebi kaybotduktan az sonra üst umduğunu | a İs'inad duvar inşâm kapalı zarf ekeilimeine konmuster, $#ON POSTA «Son Posta» nın edebi romanı: indi. Kapıdaki iki muhafızın el. Patrona Halile umutlak beni lerine birkaç altın sıkıştırdı: — |beklel» demiş, oğlu ile çok e — Ağa hazretleri karındaşım| hemmiyetli meseleler üzerine gö bunda mıdır? rüşeceğini ima etmişti. (Fakat Muhafızlar hürmetle baş ke-İşimdi, Urluyu da gördükten son süp yel verdiler; ra oğluna gidemiyordu. — Bundadır sultanım. Viranede yarım saat kadar — Haber verir misiz? bekledi. Ortalık gittikçe kararı" Muhafızların ikisi birden yu-İyordu ki, Urlunun kapısı önünde karıya saldırdılar. Az sonra Ür-|bir ayak patırtısı ulduğunu işitti lunun merdiven Yaşından gelen iri ve kaba kahkahaları işitildi. Patronanın babası köşe başın. da durup dikkat etti: Şüca Çe- tukları anlaşılıyordu. Fakat ni . çin? Sakın Patrona Halil akhna «ip de gelmesin? Köse Gani E- fendi dizleri üzerine doğrulup daha dikkatli bakınca, fener tu-| tup kapı önünü aydınlı ğa ça- lışan muhafızlar arasında Urlu ile Şüca Çelebiyi seçmekte gecik. medi, Ern aman, yoksn Şüca Çe - lebi Urluyu alıp saraya, sadra « zama mi götürüyordu? Akşam rüzgârı Urlunun ka « İranlıkta «baykuşlanan»ı kalka Süöca Çelebinin burada ne işi| balarını getiriyordu. vardı? Akşam üzeri vezir sali İhtiyar bulunduğu yerden da- yından çıkarken gördüğü esirci,/ba dikkat etti: Evet. Fanüs şavkı neden dosdoğru Urluvn kosmus! altında iki kişi ata binivordu. A: tu) İste köse adımın kafasında|cı acı gülümsedi. demek saray cöreklenmeğe baslıyan bu yeni! esircisi ile ibtlâl sekbanbesıs istifhamlar, ona oğlu Halile vers'nt başı bir yere gitmek Üzere diği #87“ de unutturuyardu. idiler. Ayasofya camiinden çıkarken kat pencerelerinde keskin ve kuvvetli şavklar o dalgalanmağa Etmeydanına Patrona Halile gidecekken ileri- deki viraneye doğru ilerliyerek enkaz arasına çömeldi: Buradan Urlunun alaca karanlıkta pen - cereleri kızaran evi tabak gibi seçiliyordu. (Arkası var) Kununpaşa » Halırıoğ'a yolunan deriz hastanesi atanı tesadif eden ksmı. Eer bedeli (52918) lira (26) kusruş ve İlk teminatı (3895) Sm 91 krayter, İhale 36/10/ M4? Pazartesi günü sat 15 de daimi encümende yapııcıklır. Mukarele, ek - yıldırım sinmesiv almış gibi sar-| silme mafia işleri umumi, hasesi ve fenni şartnameleri proje ve keyi; hülü. ası ve buna mihleferri evrak İki Ura 65 kuruş mendile fen isleri müdür. Büğünden verilecektir. Takblerin ilk teritrat, malar veya meklübları ihale. örn sekiz gün evvel (en iyeri müdürlüğümln nlacifın fenni ehliyet Muhafızların öteye beriye koşuş-! Erkeği YAZAN: NUSRET SATA COŞKUN Biraz ilerimde, küçük cukları m Smelie arabalarla parka | getirmiş mürebbiyeler de- dikodu o yapıyorlar. Sağ ta- rafındaki bankta bir genç kız. la bir genç erkek oturuyor. Biz birlerine sokulmuşlar, dalmışlıa, kendilerinden geçmişler.. Onlara gıpta ile bakıyorum. Ne de ya | kışmışlar birbirlerine. Bahar ve gençlik.. Ooh, zenç olmak, ba » barı, genç bir ruhu tutuşturarak idrak etmek ne saadet! Semahatlerin köye taşındık - ları zaman, henüz bu park yapıl. | mamıştı, Burası hâli bir arsa idi. İ Fenere doğru yiderken o daima buraya uğrar, kimse tarafından rahatsız edilmek tehlikesi olma- dan uzun uzun konuşurduk. On- dan evvel İclâlle daima buluştu. kumuz yer burasıydı. Parktan Yeşilköyün iki burun (halinde le güzel bir görünüşü vardır .. Sağ tarafta büyük kilisenin silüetine dayanmış, küçük evler, balıkçı kulübeleri. kayıkhaneler gözükür, Sol tarafta Fener be yaz endamile ağaclar arasında, yeşil şarıdana dikilmiş bir mumu! andırır. Gençliğim bu iki kavis arasında geçti. Su iki genç sev » gilinin oturduğu yerde bir bank — İyoktu. Fakat yıllaran evvel ben, orada, sçayırın üstünde sayısız sevglilerle başbaşa mehtabı sey- vetmiştim. Burada en taze ihti - raslarla sayısız genç kızlar kalb. lerini ve dudaklarını bana ver - mişlerdi. Burada, Semahate sev, gimi söylemiştim, burada Sema- betin kalbi dile gelmişti, O de- kor içinde, genç ateşli, cür'et'âr, serâzâd, tasasız Vedad gözümde canlanıyor. Maziden hale, derin kadı p Yarar Kaybedilmiş günleri, ıztıraba ta. havvül etmiş sandetleri tekrar İbulmak, tekrar beyecan bulmak, tutuşmak, elem pahasına da olsa yeni maceralar yaşamak arzu - su... Evet, ben ruhumu yeni bir sev- ginin ateşine tutmalıyım. Türlü mülâhazalarla kaibimin kapısına kadar gelen kismetleri çevirme liyim. Bu asla, Semahate bir iha- met değildir. O kalbimde her za. man yaşıyacak, fakat onu kay betmekten mütevellid, iztırah, için için beni yerken, ben müte- vekkil, zxebun günlerimi sayma - malışım. İçimde, her zaman eski Vedaddan enkaz parç Tuyorum. Heyecansız cağım. İhtiyarlamış gönlüm taze hisler ariyor. Deli. ce, çılgınca sevmeliyim, Bu güzel bahar günü hana bunu ilham e- diyor. Yaşadık, yaşıyoruz, git « mek üzereyiz. Niçin hislerimi tı- ka basa doyurmadan, kalbin hak kımı vermeden mukadderata tes. sandığım -İlim olmah.. Kaderin rotasını çe virmek bazan elimizde... Hayır, ben artık müteveklil, ölümü bek lemiyeceğim. Ben, benim gil tuşmuş bir kalble, heyecan de yaşamalı, sevdiğim kadar se - vilmeli, arzuladığını kadar ar - zulanmalı, istediğim kadar isten: meliyim O ne? Yanımdaki bankta otu- ran sevgililerde bir hareket var, İbir münakaşa... büyüyor. Erkek İ hiddetli. . Genç kız sinirli hare- İketler yapıyor. Hissettirmemeğe oo çalışarak, bakıyor ve dinliyorum, Erkek &- sabiyetle söyleniyor: stemiyorum o efendim. 0 se İbir uçuruma yuvarlanır gibi dü.| Akraba olsun ne olursa olsun, kammen ibrası izm gelen öiter veikilarile biri'kie 2490 pomaralı kanun | süyorum. Ellerim yapman bir) onunla bu kadar samimi olmana tarife çevresinie hazırlayacakları kapalı zarfların ihale günü çat 14 de önder dani enelimene vermeleri, 1400) İLÂN yün yumağı halindeki be iç İsrıma gidiyor, gayri ihti; Dudaklarım bükülüyor, başımı ..* acı sallıyorum. Ruhuma muztarib geçen yel « tahammül edemiyorum. Beni üz. - İmek icin elinden geleni yapıyor- sun! Sana kaç defa rica ettim; hiç olmazsa istikbalim mevzuu bahs olduğu sıralarda beni üzme Bir No; fu askeri dikim evine çorup İşçisi alhmncniilır. ; İsteklilerin Eyüb |larm tortusu ikiye nimeki slöize— ermeni en ai AA. Biüteemei eni dilelibiim. eniemnmadlem GEN > Jitüzmes Ei 2 V diğer taraftan senin kaprisld rin. Genç kız sakin görünmeğe lışıyor: — Hepsi kuruntu bunları Onunla aramızda bir şey ol ğunu sanmakla banu hakaret diyorsun! oLüzumundan fs kıskançsım sen! Erkek, nsabiyete kapıhyor. zine yumruk vurarak bağırıyıl — Farzet ki böyle! Sen hakarete lâyik oluyorsun! Genç kız birdenbire kalkiyor: — Teessüf ederim, Artık birimizi görmemeliyiz. Bu kad bik. Gülümsüyoru Yapmayın çocuklar, bugünlei kıymetini bilin,. Kırmayın bir rinizi.. Fakat kıskançlık ne ki kunç, fakat ne güzel şeydir. k mütereddit adımlarla yürüme başladı. Çağırılmasını o bekiiy bir hal var üzerinde.. Erkek 4 rurile mücadele halinde, Sesle sin mi? Aldırmasın mı? Belki manasız, iğkin dayar mıyor, müdahale ediyorum. — Çocuklar beni dinler mi aya -İniz bir dakika). Kız duruyor, erkek bu mü haleden büsbütün sinivlener kaşları çatık yüzüme (o bakın «Sana ne oluyor, ne karışıyo sun?« diyen bir ifade ile. Sesime bir baba sefkati, yiz me bir dost yakınlığını göster mimiklerin tatlılığını vererek: — Ben yabancınız e değili dedim.. Müsaade edin bir dak ka. Kız, yavş yavaş sokuldu, : keğe de elimle yanımda yer g terdim. — Şuraya gelmez misiniz? (Arkas var) 4 Doktor |. Zati Öyetm Feiodiye karşısındaki muayene banesinde öğleden sonra basta” ları kabul eder. gamma

Bu sayıdan diğer sayfalar: