28 Temmuz 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

28 Temmuz 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DU Cdi İzmirde (Karşıyaka) da bir spor köngresinin başına gelenleri oku- dunüz mu? (Üçok) klübünün kongresi ya - piliyormuş. Lerken sporculardan biri ayağa kalkmış: — Bizi Altay, Altınordu, Buca klüpleri azası olarak çağırdınız!. Şimdi Üçok klübünün kongresini yapıyorsunuz!.. Demiş ve 200 sporcu hemen kan- greyi terketmişler, köngrede yedi kişi kalmış, tutmuş o yedi kişi de kendilerini Üçok idare heyetine seçmişler! Spor federaşyonumuzun himme- tini görüyor musunuz, baksanız n: memlekete nihayet şu islifa sporu- nu yayabilmiş!!., * B ü * Garip bir vro! dal, Amerikada olan garabetlere ben- zer bir tanesinin de Almanyada ©- luşuna hayret olunmaz mı? Şarki Almanyada Könişsberg'de et aleyhinde mücadele açılmış. Hem de kimler tarafından: kataplar ce- miyeti tarafından! Şehre şu şekll mücadele kvhılan asmışlar: — Et yemek, sade ct yemeklakıl- sızlıktır! Allah bilir a, bunda hiç te hayret edilecek bir garabet görülmüyor. Bilâkis, bu kasaplar, olsa olsa in - sanların menedilen şeye daha haris olacaklarını hesap etmiş olacaklar! İş orada değil, eğer bu söz haki- katen doğru ise, yani hakikaten et | — : Spor ışlerımıze dair Başvekilin tebliği (Baştarafı' Mrinci sahifede) Cumhuriyet hükümetleri, ilk gün- den itibaren spor terbiyesile alâka- dar olmuşlardır. Tserübeli sporcu olarak karşımıza çıkanlar, idareyi klüplerin elinde ve sporcu tanınmış | bir kıç mütesanid şahsın salâhi- yetinde tutmak için her gayreti suı fetmişlerdir. İktidarlarına ve hüsn: niyetlerine ihtimal verilecek mah- dut salâhiyette bırakılın İdmant Cemiyetleri İttifakı şektinde bir i- dare vücude gelmiş ve bu idare şim- # diye kade darsızlık, hesapsız - Tik ve anarşi içinde memleketi spar- dan mahrüm tutarak infisah etmiş- tir. Cumhuriyet Halk Par Spor Kurumunun teşekki Tâlet ettikten sonra, sporu eski mü- tereddi ve anarşik vaziyetle tut - mak sevdasından vazgeçmiyen a- nasırın, bir taraftan Spor Kurumu- nu çalışmaktan menedecek maddi, manevi tedbirlere, diğer taraftan genç sporcuları yekdiğeri aleyhine düşman zihniyette tahrik etmeğe koyuldukları anlaşılmıştır. Baz: ga- zetelerimizin bu kabil menfi spor anasırına ilsad vasıtası olmaları, şüphesiz ki, bu gazetelerin sahiple- rini de müteessir edecektir. Bu zih- niyetin tezahüratı İstanbulda şekilde görülmüştür: 'Türk Spor Kurumu nizamnamesi İstanbulda tatbik olunmadığından, hâdiseleri hükümlere raptedeçek ve zamanında müdahale edecek he - b yetler teşkil olunamamıştır. Zenç Ssporculara iyi ahlâk nümuncleri — — vermiyen idareciler bulunması to- Dessüf olunacak bir şeydir. İ Bfkân umumiyenin bilmesini ar- ea ki, artık sporun kaldı - — “Tım kavgası halinde devam etme - sine ve muntazam sporun kendi te- — Bir sahaları haricinde kurulmaması için çırpınanların zararlı tesirlerine nihayet verilecektir. C. B. Partisi- nin sporculara gösterdiği kolaylık 've yardımlar, sporun aml maksa - temin etmek içlndıı. Spar tere , partimiz ye hükümetimizce sli bh' terbi! ki, bunun doğ- rTu isuhııenen şaşırtılmasına asla müsaade etmiyeceğiz. İlk aldığımız tedbirler şunlardır: 1 — 4 temmuz hâdisesinin doğ - rudan doğruya alâkadarları tecz.ye ; olunmuştur. 'ı * 2 — Spor ahlâkı mazbut olmiyan /— gve spor edebiyatım nifakta ve genç- yçleri uwiamuı zanneden unsur- y ları spor sütunlarına kabul etme - “meleri için, bu beyanatım gazete ııvılalnı tıvılyı olıx l » » | | | | | şü | yeni spor da hayli ilerlemiş ! yemek akılsızlık ise cenazelerimize gidecek çelenk paralarının dehşeti aklı durdurur: Zira, şu halde, bu memlekette cümlemiz dühiyiz!! * Çingene kralının başına gelenler! İşe bakın: Hani şu geçenlerde Varşovada bir çingere kralı seçil- mişti. Bu çingene kralı aleyhinde Slovakya çingeneleri büyük bir iç- tima yapmışlar ve seçimde kendi- Terinin mümessilleri bulunmadığı için yeni kral Yanuş'un tahttan fe- Y&ğat etmesini istemişler!.. 'Tahttan feragat İşte dünya- da yegâne olamıyar ü letlü kral, şüphesizdir ki, hem çin- gene, hem de üstelik asildirler!!.. * Garip bir tavsiye! Bir refikimiz fotoğraf tahlilleri yapmaktadır. Tokattan da bir genç merak etmiş, bir fotoğrafını gönde- riyor ve : — Büyük memur olacak mıyım? Diye soruyor. Refikimizin muhterem mütehas- sısı ne cevap veriyor, biliyor mu- sunuz: — Çalışınız ve sabrediniz! Diyor. Amma yaptın ha! Sabırla mı? Sabırla olsa olsa insan Eyüpsultan türbedarlığına memur olur!! mıştır. 3 — İçtimaf ve mesleki mevkile- TİNİ spor bakımından nifak yolunda kullanmış olan zatların, böyle nü- fuz kullanamıyacak vaziyette bu - Tundurulmaları mecilerine takip et- tirileceklir. 4 — Masrif Vekâleti, Galatataray talebesinin yanlış spor zihniyetinde bulunmalarına mektep talim ve idare heyetinden sebep olanları tahe kik edecek ve tedbir alacaktır. 5 — Türk Spoz Kurumu, nizam - namesinin emrettiği toşkilâtı sür- utle tahakkuk ettitecek ve nizam - | mamenin emzetliği vazifeleri ciddi bir suşette müraktbe edöcektir. A- narşinin izalesi ve spor terbiyesinin iadesi için bilhazsa İstanbulda sürat ve kat'iyetle bareket etmek lâzım- dır. 6 — Bu tavsiyelere ve alınan ted- birlere rağmen sayılan bu fenalık- ların devamı görülürse, klüpler lâğ- vedilerek yeni şerait altında kuru- lacaktır, . . B. Ali Çetinkaya |Avrupada mühim . tetkik-| İler yapıyor, 4 mühendis. | angaje etti | — Şimali Avrupada bir totkik seya- hati yapmakta olan Nalin Vekili | Ali Çetinkaya, İsveçten dört ımprıı ve şose mühendisi angaje eti Yakında memleketimize gelecek 0- lan bu mühendisler İsveçte kendi sahalarında tanınmış - kimselerden | seçilmiştir. Ali Çetinkaya gerek bu | iki branş üzerinde, gerek diğer na- Ha işlerinde ihtisasile t ış bazı İsveçlileri daha memleketimize cel- ::?( istemişse de her birisinin | leketlerinde mühim vazileler deruhde etmiş olmalarından dolayı şimdilik buna muvaffak olamamış- tır. Hâlen memleketimizde başlarıl- | mak üzere olan en mühim ıuh:ı iş- | lerinden biri de suların | tanzimi işidir. Nafıa vekilimiz bu mesele hakkında etüdler yapmakta | — Bizçok yeni fikirli, ileri görüşlü olduğu gibi İsveçlilerin bilhassa bu işde de bizimle beraber çalışmal: rını temin etmek için teşebi lerde bulunmuştur. Ali Çetinkaya Avrupada amele - lerin çalışma ve hayat şartlarile a- tölye ve sıhhi tesisatlarımı da tet- | kik etmektedir. | Nafıa Vekilimizin şimdi Alman- | yada bulunmasından bilistifade Al- S man matbuatı memleketimiz ve in- / kılâbımız hakkında — sitayişkârane yazılar yazmıya başlamışlardır. 5 | bakmıya, Şehrimizde Cezalandırılanlar Tramvay ve vıpıırdııı tutulmuş, caddeyi fuzuli yere işgal eden 6 ve sokağa çöp atan 3dük- kânını geç kapayan 3 kişi hakkın. da kanan? takibat yapılmış, muhte- Hf belediye emirlerine aykırı hares ket eden 102 kişiye para cezası Ayrıca 145 ekmek 695 simit 185 Cörek imha edilmiş, kaçak - olarak satılmak — istenilen 6 baş koyun müs: d>re edilmiştir. _İaponya Çine Saldırdı (Birinci sahifeden devam) Londra, 28 (Hususi) — Çin ve Ja- pon bharbi artık bilflil başlamıştır. Japonlarla Çinliler arasında mü - him muhareebler cereyan elmiş, iki taraf oğır zayiata uğramışlardır. — | Harp, Pekinin yanıbaşında cere- yan etmektedir. Sabık Çin payital tının on kilometre cenubunda m: sademeler olmuüştur. Halbuki kinden gelen haberlere göre Çın Japonya ile harbe hazır - değildir. beyi kabuülden başka yol olmadığı Maamafih Çin halkı Çin için muha- | rebeyi kabulden başka yol alma- diğı kanaatindedir. Royter Ajansı şunları bildiriyor: Eğer Çin harbetmezse Şimali Çi kaybedecektir ve Japon lecavüzü- nün nerelere kadar uzanacağı hak- kında bir garanti de mevcut değil - dir. Eğer Çin harederse, belki yine Şimali Çini kaybedecektir, fakat milletin şerefi için, Çin, yeni yeni Çin arazisini terkelmeden evvel, kabiliyetinin sonuna kadar, muka- vemet edecektir. Peokinde harp ve dev- letlerin notası Tokyo, 28 (A. A.) “— — Çinliler, sefarethaceler mahallesini ihata et- mişler, sevkülceyişi noktalara ve binaların damlarına mitralyöz yer. | leştirmişlerdir. Amerika sefaret müsteşarı Ame- rika, İngiltere, Fransa ve İtalya | namına Japon sefirine müşterek bir nota tevdi ederek sefarethöneler mahallesinin harp mınlası haricinde 1 bırakılmasım istemiştir. Tikon' aa Yalapi kalal eteiyir' | İ HATIRA G Yarı münevverin illeti: Grap hayranlığı İrademizi ve istidadımızı yaratı- | €& olmaktan alıkoyan en büyük dert, körü körüne, ağzı açık garp hayranlığı, garp taklitçil a Bizi intibahe davet eden müsbet âmillerin başında garbı takip geli- yor, evet; fakat bizi ibda etmekten | alıkoyan menfi âmillerin başında dâa garp hayranlığı var. İmgilizlerin <İnferiority comp- plese» terkibile ifade ettikleri bir duygu vardır: Madun olduğunuzu, hakir olduğunuzu kabul etmek ve | üstün gördükleviniz ne yapıyorsa hikmet ve keramet sayıp kabul et miye, teklit etmiye koşmak.. Bir bakıma, bir nevi koloni ol - maktan farksız olan bu duyuş, bez yarı münevverlerimizin — kafasına | yerleşmiş bulun vyor Garbı. taklit etmekten, garba | hayran olmaktan, garbın peşini ko- valamaktan çok defa kendimize kendimizi — dinlemiye, kendimizden bir şey vermiye vak- timiz olmuyor. Filân binayı beğenmiyorsunuz, ) fakat Berlinde bunun bir eşi var, dendi mi, akan sular durur farze- diliyor ve size ancak susmak düş- tüğü zennediliyor. tağlara düşünceli ve derin duygu- Tu zannettiklerimizin her hangi bir tesüdüjle garptan doğrudan doğ A’ ruya bahaedişlerini dtnlerken m hiş bir hayal inkisarına uğruyor - suhüz! Garbın ne manasız, ne aşağılık, ne basit şeylerine imreniyorlar. Allahım! ne kader ağzı açık, körü körüne hayranlar! ©O kadar zeki ve cevval görünen | maymunların — acdece gbıdülerl lııııı mm» SAA İnamazı Kadıköyüade Osmanağa cami. Kan gövdeyi götür üyor —— Hükümetçiler de mukabil taarruza geçtiler, zayiat ağırdır Londra, 28 (Hususi) — İspanya- | fek, 8 mitralyöz ve külliyetli.mik: ıvnp.umı ııuaıııııııe-' dan ve her iki taraftan gelen ha - berlere göre milliyetperverler son derece kanlı bir taarruza geçmişler ve Madridi şiddetle sıkıştırmıya başlamışlardır. Buna mukabil hü - kümetçiler de iki de bir mukabil taarruza geçmekten fariğ olmadık- ları için İspanyada emsali görül- memiş bir harp başlamış ve kan göv- deyi götürmüştür. İki tarafın da zaylatı son derece ağırdır. İLERE GÖRE... Andujar, 28 (A.A.) — Hükümet milisleri, dün Villa Franca de Cor- doba kasabasının etrafındaki bütün tepeleri işgal etmişlerdir. Âsiler, büyük zayiata uğramışlar ve bu kasabayı tahliye etmişlerdir. ÂSİLERE GÖRE... Salamanka, 27 (ALA.) — Dün akı | şam neşredilen tebliğd j Aragon cephesinde, milliyetp verler Abarracoin bölgesindeki ro- yucla ve Calomarde mevkilerini iş- Bal etmişlerdir. Düşmanın zayiatı mühimdir. Düşman 376 ölü, 300 tü Tarih kongresi Ağustosta aç k, ha- devam ediyor Ağustos içinde Dolmabahçe sa- rayında açılacak olan Büyük Tarih Kongresi için hazırlıklara devam e- dilmektedir. Memlekelin bir çok | yerlerinden tarihi kıymeti olan ve kurulacak tarih sergisinde teşhir o- dilmesi lâzım gelen eserler şehri - mize gelmekte ve yapılan hazırlık- lara Maarif Vekili Bay Saffet Arı- kan bizzat neraret etmektedir. Bu akşamki ekspresle Ankaraya gidecek olan vekil 4 gün kadar An- karada kaldıktan sonra tekrar bu işle meşgul olmak Üzere şehrimize dönecektir. ÖLÜM Doktor General Merhüm - İsa Ruhinin aşi ve Keçiburlu Kükürt | fabrikası Direktörü Bay İhsan'ın | validesi dün vefat etmiştir. Cena- zesi 28.7.937 çarşamba günü ikindi sinde kılındıktân sonra Üsküdarda Karaca Ahmet Şehitliğindeki sile | makberesine defnedilecektir. Mev. lâ rahmet eyli v şeındn ELDİKÇE.. ve sebeplerine ermeden - taklit et mekle marifet yaptıklarına — kani oluşları ve kendilerini büylelikle tatmin edebilişleri gibi.. Ne çok yarı münevrerler tamı « yoruz ki: az çak bildiği bir garp'li- sanını iyice ilerletmeden önce ken- | dinden bir şeyler veren, muhitin- | den ökisler nakledebilen ve milli- yetine has unsurlar bulup işleye len orta halli ve mükemmel isti - datlı idiler; o garp Tişanmı / iyi elde ettikten, onda okur ve tercü- | me eder olduktan somra, bütün ka- biliyetleri durdu; aşağı halli, hiç | istidatsız birer kaleri irgadı oldu- | lar; sade tercüme ettiler, sade nak- lettiler, vade çaldılar; benliksiz, şah- siyetsiz kalıp gittiler.. Bu körü körüne, bu ağn #çık garp hayranlığı ocağımıza darı eke- cek! Yeter artık bu hayranlık, bu taklit? Yaratmak lâzrm, yaratmak.. ya- | Tatıcı olmak lüzım. Medeni insan, yaratabilen in - Sandır. Türk ırkı neler yapmış, neler ya- pabilirmiş; bunu bilmek, buna i- nanmak ve bugün alması tabil ve zaruri olan neticeye bir an vara - bilmesi için nağıl Bir yol tutması lâzm olduğunu düşünmek sıratı. Biz büyük çapta bir milletiz, Eş. giz bir mazimiz var. Eşsiz bir istik- “balimiz olmalıdır. Suursuz hayran ve mühakemesiz taklitçi olmak bi- ze yaraşmaz. Biz gündelik adamlar olmaktan uzak kalmaliyız. Tabiati jethetmenin, ü yaratmanın, medeniyefi yaymanın en eşsiz mi- sallerini vermiş bir ırkız. — Yeni örneklere bakarken ı.ııf kendimizi unutmıyalım! —— Ğ B.K. Ç | tarda malzeme bırakmıştır. meşgul ediyor nedir? her halde dü- r Madrit cephesinde, sekizinci hü- | ha çok alıştığımız vukuatı daha çok — kümet alayı ile Lister alayı son gün-| takip ettiğimize şüphe yok. Son bİr ler zarfındaki muharebelerde im- ha edilmiştir. Milliyetçerverler 100 kadar mitralyöz ve bir çok tank mü- dafaa topu ele geçirmişlerdir. Bru- nete muharebe meydanı ölü bükü- metçilerle doludur. Elli tane Sovyet zathli otomobili tahrip edilmiştir. Milliyetperverler bugün yüzden fazla esir almışlar ve altı yüz milis de kendi taraflarına geçmiştir. Mil- liyetperverler tarafından dün ak - şam alınan mevzilere karşı hüküme? çiler tarafından yapılan bir muka- bil tanrruz defedilmiştir. Milliyet- perverlerin ileri hareketi devam et- | mektedir. Biri Avila'da diğeri Ara- gön cephesinde olmak üzere iki Martin tayyaresi ve iki de Ortis tay- yaresi düşürülmüştür. Buna mu - * kabil milliyotpörverlerin, makine- de vukubulan bir infilâk üzerine bir yaresi düşmüştür. SAA | Tifo salgını devam ediyor Tifo vak'alarının azalmağa baş- Tadığı hakkında yâpılan neşriyata rağmen salgın hâlâ devam etmek- tedir. Son yirmi dört saat zarfında hastalığa tutulanların sayısı eskisi £g'bi olmamakla beraber yine yük- sek bir yekün göstermektedir. Has« tahanelerde tedavi görenlerin yer« lerine yeni müracaat edenler yatı- rılmakta olduğundan clân buralarda boş yatak bulunmamaktadır. Hastalık şimdilik salgın ve veçe besi Beşiktaş, Ihlamur, Köyiçi semte lerinde göstermekte ve buralarda aşı tatbikalı devam etmektedir. Şimdiye kadar aşılananların sa. yısı 200,000 ni mütecaviz — bulune makta ve Ağustosun 15ine kadar halkla temas edenlerle bilhassa g- da naddeleri satanların aşı serisini ikmal etmiş bulunmaları kendile. rine tebliğ edilmişti: İngiltere Hazırlanıyor (Birinci sahifeden devam) nun fazlalaştırılması hakkında gay- Ti resmi başı tekliflerde bulunmuş-. | tur. Komite, ik! fırkalık bir «Nl İ kez ihtiyat kit'ası» teşkilini ileri mektedir. Bu muntazam aşker, İm- | poratorluğun tehlikeye maruz bus lunan her hangi nakfasına istenil- Giği zaman, hususi bir seferberliğe lüzüra kalmadan sevkoulnabile - cektir. Komite ayni zâmanda kara ordusünün da fazlalaştırılmasını is- temektedir, Bu fazlalaştırma key- fiyetinin intaç edecoği mürarif ise husuzt bir askeri vergi ile kapatıla- caktır. Kıskançlık 'Dün akşam bir kan ko- ca pencereden düştü! Dün akşam geç vakit Tavukpa « zarında kıskançlık yüzünden bir hâdise olmuştur. Tavukpazarında Mesihpaşa sokağında oturan şoför Mehmet Hulüsi, dün 1849 numaralı otomobiline bir kadın müşteri ala- rak Floryaya götürmüştür. Müş - terisi Floryada uzun müddet kaol- dığı ve kendisi de beklemiye moc- bur olduğu için şoför de güneş al- tında epeyce yanmıştır. Hulüsi akşam üstü evine dönün- ce karısı Fatma, kocasınım güneşte yanmasından şöüphelenerek Hulü- siye çatmıya başlamıştır. Bu mü- nakaşa gittikçe büyümüş ve Fatma Hulüsinin bir kadınla keyf yaptı - gmda ısrar etmiş ve «öyle ise ben babamın evine gideceğim> diye tut. turmuştur. Hulüsi de yirmi lira na- faka vermek ve çocuklarını kendi- sinc bırakmak şartile buna razı ola- bileceğini bildirince kadın fena hal- de hiddetlenmiş, pencereye doğ - ru koşmuştur. Hulüsi de Fatmayı kurtarmak koşmuş, fakat Fat, ma pencereden düşmüş, Hulüsi de onu tutmak islerken muvazenesini kaybecdrek ö da ârkasından yuvar- ianmıştır. Garip bir tesadüf eseri olarak fatmaya hiç bir şey olma - hhtlylâl hygunüın,uı— 65 yaşındaki adam Amerikalılar Alman: lara ııılşlılllt çıka- — ğ senedenberi İspanya vukuatı, ortâ Avrupanın vaziyeti, birar da Uzak Şark. En çok vukuat sahnesi olan yerler, En ziyade karışıklığa mü- Ssait taraflar, Yalnız tiesri mahiyette görüles bilecex bir hâdise biredenbire na* zarıdikkati celbetti. Çünkü işi bi- raz dabha derinleştirdikçe bir ticaret muahedesinin nasil büyük bir € * — hemmiyette siyasi bir mahiyeti & lacağı anlaşılıyor. Birkaç gün evvel öğrendik Ki Almanlar, Franko ile — bir ti ukavelesi yapmışlardır. Prankö- nun elinde bulunan demir maden- lerinden, mevaddı iptidaiyeye muh” taç clan Almanya derhal istilade yölunü aramış, bulmuştur. İspam yada Franko ile araşı çok tyi olul Almanların Frankoya teveceühleri ötedenberi malüm olan Cenubi A merikadaki İspanyol cumhuriyete lerile de mühim ticaret mukavele* leri akdetmiye başladığı anlaşıldı. Almanya, kendi yaptıklarından bir* Ççoğunu oralara satataktır. Fakat — Almanların Cenubi Amerika için besledikleri ümit - Brozilya için * tahakkuk edemedi. Çünkü hükü * matı müttehide Brezilya ile yeni bir ticaret mukavelesi yaptı ve mukaveleye konan bir madde, Br zilya ile iş yapacak olan Almani rım âleyhine doğrudan doğruyt çevrilmiş olarak göze batmaktadır — Bu maddeye göre Brezilya hükü reti, işbu itilâfnamenin prensiple İ rini ve faydalarını doğrudan doğ: ruya hükümetlerinden tahsisat 2- lan rakiplere karşı korumayı teah- * hüt etmektedir. Almanların ise Breziiya ile yapacağı ticaret, tabil- dir ki kendi hükümetlerinin delâ- letiledir. Amerikahlar bu suretle Alman rakipleri Brezilya ticaret ve rekabet sahnesinden uzaklaş - tırmış oluyorlar. Bu haber Almanlarca son derece hoşnutsuzlukla karşılanmıştır. A- merikalıların bu suretle Cenubi Amerikayı yavaş yavaş Alman ma- mulâtına kapamak istedikleri an- Taşılıyor. Bir zamandanberi Alman- ya aleyhine Amerikada yopılan neş- riyatın nihayet ticaret mukavole- lerine kadar tesirini gösterdiğine mi şahit oluyoruz? hmed R-uf - —< a. " Mernur için Barem cankurtararı- Baremsiz mütekaitler talihsiz - Tiklerinin ve erken doğuşlarının 18- tırabı içindedirler. Bir mütekaidi dinledim: — Barem taibik mevküne görmne- den 48 saat önce tekaüt oldum, 33 Tira aliyorum. Azkadaşım, yeni ka- — nunun Ük günü emekliye ayrıdldı 75 lira alıyor, 3000 lira da ikramiye aldı. Dedi. Trablus, Balkan, Büyük harp, İstiklâl savaşı hepsi geçmişti bu adamın — başından. Vücudünü süsleyen yaralerı ve göğsünü şişi-» Ten madalyası da var. Tesellisi: — Ne yapayım, bahtıma küsüyo- Tüm ! Demek oldu ve.. ilâve etti: : — Cumhuriyet memurları - bu memleketin en talihli çocukları -— dır. İhtiyarlıklarını rahkat, endi ve mes'ut geçirecek, dolgun Tar alacaklar, Fakat, tesellisiz. bir ihtiyara da rastladım: <- 65 yaşındayım. Şimdiye kadar birçok fabrikalarda çalıştım. He Yaş mı önde gelir, takat ve baş mı? Bana bir iş bulun, açım!. Dedi. ve.. sözünü tstırap hıçkmk- ları içinde sürdürdü: — Tekaüdiyem yok.. hiç bir yerder bir para gelirim yok. Verem bir to- rünRüuM, çoluk çoculum var. Baıhıe almaz ve..her yerde yaşlı olmayı kusur diye öne dürerlerse ben ve be 7 nim gibi çalışabilecek çatdaki yar- n damsız ihtiyarlar en yaparlar, ne — yapabiliriz?.. O sustü, ben.. düşündüm. Hâlâ da düşünüyorum! * Hülâ da cevap Mlııı dıi(lh 4 '—ğ»" Çi TERMTRRA Ü

Bu sayıdan diğer sayfalar: