2 Ağustos 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

2 Ağustos 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Meşhur “Romanların - Meşhur | Tabloları Büyük ve |Canlı tarih Sayfalarından.. V iki tablo 'ean Fouguet'nin meşhur Mer - F yem ve çobuk - bakire Lüblosu- na modellik etmiş olan kadın, Kral ’ Yedinci Şarlın gözdesi olan Agnüs | Sorel'dir, | — Bu kadının bakire levhası için modellik etmiş olmasında dindar hisleri rencide edecek hiç bir şey yoktu. Çünkü Kralın metresi ol - makla beraber bu kadın Fransanın talline hizmet etmiş ve kralın Üze- | rindeki hayırlı nüfuzlle Fransayı | Ş_c—;dlneri us Gen z B z belâlardan kurtararak herkesin, eden ierbiyesine verilen |<0 aa kazanmıştı. Ağnös İngilterenin Pransaya şal- dırdığı ve Fransanın da çok va - him bir vaziyete düştüğü — sırada Kralın gözdesi krala: «Bir münce- cim benim yıldızıma bakıp bana: «Seni dünyanın en Nüfuzlu, en ce- | sur ve en büyük kralı sevecek» de- | mişti. Bu kralın sizin kadar âtıl ve | kâ bütün | ehemmiyetin neticeleri A hiren M n spor resmi Moskovada büyük - bir geçidi yapılmış, 40 poreu Kızıl meydanı dol- duran halk ve tribünlerde bulunan 5 hükümet adamları önün - iştir. Bu büyük geçit res- yot gençi bin genç yumuşak bir kral olmasına imkân yoktu. Bu kral olsa, olsa şehirlerinizi zapteden İngiltere kra- hıdır. Onu bulmiya n spora, ne de- * receye kadar ehömmiyet vermiş ol- düğünu canlı bir şekilde göster - Ür 0 ğ a çok tesi miştir. Genü örkekler ve genç kiz fah ncesini terkede ların datlerce sürmüştür. | ':k B llli Ve Tn | adan çıkarmıştı. arak avdet sanlara garket reler hediye etmi: Madam Rekamyernir yanpıldığı zaman devrinin en güze den kral gönç ona ma- bu portresi € bir Spor Kömitesi t mişti Sovy ö r:.(. iyada spor hareketle - ıL ıkrd;n ıırı'î“oiı:znmı,ı. kadının yaş ri bir halk hareketi hâline gel - irk beşinde! idi | miştir. Muhtelif spor ..şu,m—g;, Ü Çok güzel olan ve güzelliği l& Yine sup olan gençlerin adedi bütün erkekler tarafından beğe - nilrmiş olan bu kadının hakkında söylenilen dedikoduların hepsi lâf- tır. Bu kadın çok zeki, neş'eli ve konuşkan “bir kadındı. Fakat hiç bir zaman erkeklerle olan münase- | günden güne artmaktadır. Memle- ketin. muhtelif yerlerinde, beden hareketleri “için muhtelif — ihzari kurlar, enstitület ve spor ocmiyet- leri teşki! edilmiştir. Büğgün Sövyet Rusyada spor ya - | pan gençlerin adedi 10 milyona ya- kındır. Spor sahaları, stadlar, spor klüpleri, yüzme stadları ve kayak istasvonları teşkili için mühim mik- tarda para sarfedilmektedir. Çarlık Rusyası Moskova ve Pet- rogradda ancak iptidai şekilde bir kaç spor sahasına malikti. Bütün yet Rusyadaki spor teşekkül -« leri hep inkılâptan sonra vücude wyet Rusyada, yeni neslin sıh- | spordur, Her şehirde, hattâ her tini korumak için jimnastiğe de | köyde futbol sahalari büyük balk çok ehemmiyet verilmektedir. Jlm-| kitlesini cezbetmektedir. nastik şekli ve usulü arzuya bıra- Hulâsa Sovyet gençliği çalışma, kılmıştır. Son aylar zarfında Ki - | ilim ve fen, san'at ve kültür saha. yef ve Moskovada büyük jimnas - tik dersleri açılmıştır. 500 bini mü- tecaviz genç bu derslere iştirak et- mektedir. OÖtomobil ve motasiklet, son za- manlarda çok rağbet görmiye baş- lamıştır. Şimdiye kadar 40 tan faz- 16 otamobil klübü teşkil edilmiştir. | Bu sene zarfında Rusyada ötomo. sında ilerlemek, bir kat daha inki- şaf etmek için bir çok vesaite ma- lik bulunmaktadır. Sovyet hükü - meti bu maksatla mektepler, versiteler, lâboratuarlar, enstitü - ler açmıştır. Bu uğurda şimdiye kadar milyarlarca ruble sarfedil - miştir. Bugün Sovyet gençliğinin yolu açıktır. İşsizlik örtadan kalkmış, kadın ve erkek biitün gençliğin ya. getirilmiştir. Bugün Sovyet Rusyada her biri binlerce ve bir kızmı da ön binler- p edecek 60 büyük ur ce seyirciyi isi stadyom mevcu Meselâ Mos - kovada bulunan Dinamo stadyomu 90 bin seyirci,*Kiyefteki stadyom t görmektedir. Gençli 40 bin seyirci alabilecek büyüklük | leybol, basketbol, ot Rusyada spor ve beden eti milletin umum! malı olmuştur. tedir oynamaktadır. betlerinde samimiyetin ve mahre - tin derinliklerine gitmemiş - Rusyada cem'an en ziya bütü t gören bir Kend beklemek gafletinde bulunan hazı perestiş - kârları başta Birinci Napoleon ol - mak üzere daima sukutu hayale uğ- den çok şey Eergîâe yârım Milys;luk elmas! rada olmaslar daha mavi taş içinde klı olduğu vaziyetinden en güzel şlenmiş şekline kadar burada teş- hir edilmekte ve içi mavi kaplamalı ber biri mily ramışlardır. Hattâ bunun için Birinct Napole. on bütün hayatında Müdam Re - Bu sebeple her gün yeni stadyom- | lar, yeni apor sahalâri yapılmakta- dir, Yakında Kiyefte bir spor ve içindi Eşe Rr yüzme kombinas a başla - en bir servet yatmaktadır. nacaktır. Bu kombina Dinyeper | rvet, Al Copan ve AL Dio- nehrinde bulunan adalardan birin- mond ayarındaki haydutlara iştah verecek kadar büyük ve baş dön- dürücüdür. Ve işte bunun için de seyircilerin hiç görmediği, fakat bulundukları yerlerde seyircileri pek iyi gören memurlar otomalik tabancalarla mücehhez olarak bek- | lemektedirler. | Ve serginin memurları mülema- de tribünler, yat- havuzları buluna - eningradda da 75 bin se - istiap edebilecek büyük bir karar verilmiş - e havu Sovyet Rusyada en iyi sporcular, | seçilmiş ve mümtaz bir vatandaş zümresini — teşkil etmekte — ve diyen ziyaretçilere şu sözleri söy- spor işleri bunlar için bir meslek lemektedirler: İ halini almaktadır. Bu spor üs - — Haydi, durmayınız, elinizi cas ce güzel bir mekânların - üstüne ve yürüyünüz. tadları, binlerce Ünere sal teşkil etmektedir. Bunlar_ için- de bir sporda ihtisas sahibi olanlar Muallim ve antrenör olarak kulla- e 126000 İngiliz liralık inci nılmakta | Eımasların mahfuaz olduğu sandık | Madam Rekamye Sovyet Rusyada P. T. D. nişanını | A vustralyada Daryin — şehrinde | |. — ğ almak için spordan verilmesi lâ - aris sergisinin en zengin pav - balıkçılardan birisi bir inci bul-| HaMyeye düşman olmuş ve ona ra. hat yermemiştir. Büu portre yapıldığı zaman Ma « dam Rekamye ile büyük Fransız edibi Şato Bryan arasında derin bir dostluk başlamıştı ve bu dost - luk ancak her ikisinin biribirini ta- pavyonudur. | muştur. Bu inci dünyada mevcut incilerin en büyüğü olduğu gibi ü- zım gelen imtihan şekli daha ciddi | P yonu, Belçika bir şekle konulmuştur. Bu | Çünkü bu pavyonda Anvers el - taşıyabilmek için sporcuların, bulunu - kürek çekme, koşu, atış gibi sporlardan da imtihan vermesi |£ zımdır. mascılarının bir dairesi zerinde hiç bir leke de yokmuş. Bu ciye 26000 İzgiliz lirası | yar | sebepten i yör ki içinde tam yarım İrsnklık elmaş bulunmaktadır. Bu- — kıymet biçilmiştir. |Sekiz yaşında bir 5- SONTELGRAF - 2 ustos 1937 İstanbulun kıyı bucağında kız bir cami bekliyor ahta bir kapıya hızlı hızlı var- dum. Bir müddet ses alamadım. Bekledim. Hava sıcak, güneş başı- mızın üstüne konulmuş bir perma- nant makinesi kadar boğucu, in- sandan değil, nerede ise taşlardan ter sızacak... yam?, İçeriden bir ses gelmedi, fakat- | yanıma takun kız. çocuğu zaklaştı. bir kı vaktile annesi ve belki de nenesi gibi takunya giyen ve sakız yen bir kız bunu annesinden ayıran yanmış olması. Ni stiyorsunuz? — Camli görmek istiyorum,. aca- ba kimse yok mu İçerde? — Bekcisi dedir.. daha hizli vurunuz. Zh vurdum... ve içerden arın a cmuşımıunı e$ düydüm, sonra kapı « | dan klâsik bir sual yi taşlı Kim 0?. Ne garip bir cami bu diye dü - şündüm. Tıpkı hususi bir ev gibi kapısından insana; «Kim o.> diye soruyorlar, — Açı. aç.. kapıyı, Kapı açıldı. Kapının önünde si- yah saçları kıvır kivir. olmuş ve gözlerinin üstüne doğru düşmüş bir kız göründü. —, Onu görünce, yanımdaki çocuk: — İşte bekci, dedi. — Bekci bu mu? — Bvet... Dikkatle çocuğun yüzüne bak - tım. Bir şey anlamamıştım. O bü- yük bir vakârla: — Evet, dedi. Buranın bekcisi » | yim, ne istiyorsunüz?... — İçerisini gezmek istiyorum. — Buyurunuz. Geri çekildi, bana yol verdi. Bir | avluya girdim. Solda küçük bir ku- Tübonin kapısı,.. karşıda ve yanda Bizans devrinden kalma bu eserin yıkık, dökük kubbeleri Ben geçen senelerde* İstanbulun bu mahallelerinde dolaşıp (Olan Şeylerin Romanı) İsmindeki roma- nımı yazmıya hazırlanirken bir ke- ğm, | re daba görmü | int | İstanbulun — bir ftanımaklığıma ç i eserlerini da sile olmuştu ya Buradan geçtiğim zaman bunun | nasıl bir mezbelö olduğunu gör - müstüm. Ne duvarı vardı, ne ka ——— —- .| kip eden ölümlerile ni miştir, Madam Rekamye hay Benesini kör olarak geçirmiştir. Fa- kat ondan daha €vvel de ihtiyarla- mış olmaktan şikâyet ediyordu. Bir gün demiştir ki: «Geniç adam- ların sokakta yüzüme dönüp bak - | madığı gün ben her şeyin bitmi; olduğunu anladım.» Ressam Gros resimde röomantisini mektebinin en büyüklerindendir. Bu portreyi yaptığı sıralarda şöh- retinin en yüksek zirvesinde idi. Hattâ onuncu Şarl kendi elfle onun başına defne dalından bir tac ge » çirmiştir. Fakat on sene sonra büyük ves - samın modası geçmiş ve gitgide u- nutulmıya başlamış bulunuyordu. Ve işte bunun için bir sabah 0- nün cesedini Sen nehrinde buldu - lar. Romantizmin büyük günesi sön- müş bulunuyordu. Yazan: I Suat Dervlğ I pısı... Cüssesinde yarasalar yuva yapmışlı ve içini bütün bir m: halle çöplük ve umumi bir hi bi kullanıyordu. Halbuki, şimdi burası etrafı taş- larla örülmüş, muntazam bir du - var içinde domates, mısır ve kar- puz dikilmiş, küçük bir bahçe idi Küçük kız önümde flerledi ve eski Bizans — kilisesinin — içine girdi Yarısına kadar moloz ve müzahra « fatla dolu olan harabenin içi te - lenmiş ik duvarlar? örtül « müş, hattâ kubbesinin en yüksek yerlerindeki örümcek ağları dahi alınmış, yere bir hasır serilmiş, tüne iki, üç yastık konulmuş.. ke - narda iskemleler de var: — Buranın bekcisi sen misin? — Bunu bahallemizde bizim Ali babaya vermişler.. hem içinde otur. şu bahçeye kulübe yap; heri de bu- rasını temiz tut diye, — Ali baba kimdir? — Annemin kocası, — Yani baban? — Hayır, üvey babam. Benim ba-s dı, işte a.. tan şişman bir adam Bir 'an sustu. Sonra ancak sekiz aşlarında görünen küçük Kız bü- ük bir insan gibi içini çekti ve: — Babam, öldü, dedi, bir buçuk sene evvel öl — Bağşın sâğ olsun — Teşekkür ederim,.. bir buçuk € yakır geldi — Ali — Ali bal — Annen terâde? — Edirnekapıya kadar gitü. Bir ahbabına, — Sen buruda yalnız misin? — Evet yalnızım.. camli bekli « yorum.. İşte bunun için herkes ba- nâ caminin bekcisi diyör: — Neden camii sen bekliyorsun da annen beklemiyör? — Annem bazı ahbaplarına, ba- zı da iş aramıya gidiyor. — Buraya gelen ziyaretci mı? — Burası çok eski bir yermiş... Bazan hiristiyanlar goliyor.. gezi « yorlar. — Sana para veriyorlar mı? Pişkin pişkin gülüyor: — Yooo. herkes şimdi açıkp3z olmuş. Anafora. bakış'or, »seyre « dip, benimle konuşup saçımı ok » şayıp gidiyorlar. — Züten bunun daha fazla gö « rülecek nesi var bilmiyorum ki.. Hele biz geldiğimiz zaman tâ şu (Devamı yedinci sayfada) var

Bu sayıdan diğer sayfalar: