3 Ekim 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

3 Ekim 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

| ! | — — PGrARE T — ü e A a — Z t | t ? kmkıaı llsesi direktörü Agâh Sırrı Levend, Kız lisesi direktörü Sabri “Yaşayan Stanbul, reportaj serisine ilk önce mekteplerden başlıyan muharrimiz Nusret Safa Coşkunla konuşuyorlar Gençler yaz tatilinden ders sıralarına döndüler Genç kızlar soruyor : — Biz de kampa çıkacak mıyız acaba? ::7 Birçoklarında olduğu gibi artist- İhemen gitti. kîkefliğirî k;dınlar ara- | Kızlar askerlik dersinin konma- sından memnun gözüküyorlar 4 moda olmamasını Enni edelim. ti. Yeni bir çalışma yılına giriyo - ruz. Bu yeni yıl, genç okurlara u- Szan : N. Safa Coşkun BU olsun baş e her sabah boş vagonların, y gü AtPelerine bir şezlonga uza- ““öız kurul , çantamı bir tarafa, katğıma ! diğet tarafa, gazetelerimi ı Foyar, âdeta hususi trende Tirile ;:den sekâbirden biri!» gu - Ybap Manbula inerdim. Fakat Rağap, Bizeni e biriken genç E&me basamaklarına buhranında ra hütum ae hz*:""»in Bibi biribirinin üstü- Bülürn, l n Önünd. “ĞL vagonun SAsiha koşan halkı görünce '“'hîd"" Sahanlıklarına kadar Gi ı_*n kahkahalarla dolan tren- Hlmey Bir lişecek yer ancak bula- Tiy '"h_nır:.ğmş"' hiç de rahatı kaç- L öyle ç9 has bir Jest yapmadım Bandan, ” kalabalıktı ki, ilk va - b bayat Vagonun stop flâm V ç Ütün trende bir gençli Beşin, Sliriyor. Bu gürültü, şen ve te ş kavak yeli csen genç li- HU DU k;:sıı-,ıı_u unların estirdiği neş- Bun, İt Tüzgâr- içinde- çocuklu < Üzü İatrinş Sencliğinizi, —talebeliğinizi İtrgey Oötuz. Kahkahaları size bir 'Bel Kürg g P kendilerihe - çekiyor, ":'k'ı"huı_ l[_na ::;ıı :—nz(-_ıı?.:n kurtulu- Böltğme öndüğünüz âlem, ..lqıı 'dî"dp bıraktığınız. de- Buluye G6 Yılların ek yerlerin- Teth yöTSünüz, kendini ha tatllin, güzel günleri; #llün N, güzel günlerin da- T ah ge ÜS tüzlü hatıralarile tek- "!..,,ç '€rine dönen boş ve gam- Blüyan t kulak zarlarını bur- Bisiki k"lur* h Piri terine, istasyonlarda hğ ni 5 Uzün islikler ve Ülç llu.."ğ';'-"ma Tağme Söyretük <7 Sipta ve müsamaha Sokakta ilk günün neş'esi ve se- vinci içersinde gördüğümüz genç dostlarımızı bir de mekteplerinde görmek istedik. İtiraf ederim ki, bu istekde, biraz da eski günleri, ço - cukluk, talebelik hatıralarını —ihya etmek, bir saatcik olsun bir mektep havası içinde bulünmak arzusunun tesiri de vardı. HAYDİ İSTİKLÂL LİSESİ Fotoğrafçı arkadaş makinesini dol- durdu. Yola düzüldük. Evvelâ bir hususi, sonra bir resmi mektep ge- zelim, dedik, arkadaş ilüve ett — Bir erkek, bir de kız mektebi.. — İkisini birden yapmak müm « kün!.. Muhtelit bir liseye uğraya * l Düşündük. Bügün mektepler yeni açildı, Müdürleri, “hocalari mesgül Gööüü K? Üstünde siyah, açık renk (Olğa gerek. Bize pek yüz vermezler l Üa dt %.;;;am"'lvmo bir gençlik u, Mej Bi lehler kz Onlarla dolu idi. d K açıldı. yat, .“li ki, İstanbulda yeni 'Iı' Yeni bir harci et başladı. bu Gska bir tılsım, başka K ol Yy':; yle ki, bu cazibeye hlıi qa kapılıyor. Boş, Ş bıı 1 gülmiyen, hızlı ko- “:ıı_ı Önde insanların do- şaklarda şimdi insanı bir Sürültü, bir hare- Var, * Oluran, kıpırda « San harekete geç- Tramvaylar, tünel, | İııı salandan, gicir gicir tertemiz mer- | vert gapkalı, ellerin - belki.. Şöyle borumuzun öteceği bir yere gidelim. Kalktık, İstiklâ) lisesinin yolunu tuttuk. Saçları, bıyıkları, duruşu ile Hitlerin bir nüshai saniyesi olan ka- pıci, Direktöür Agâh Sırcı Levend'in dasında olduğı yledi. htiyarların bal dök de, yala, de- eri kadar insan yüzüne gülen or- divenlerden Agâh sırıı Levendin e- dasının kapısına geldik. Fakat kapıda kadınlı, erkekli, ço- Taklu, çocuklu bir kalabalık kay - dolmak, kaydettirmek için sıra bek- liyordu. İçeri girdik. Üslad Agâh Levend çok kimselere nümunci im- tisal olması gereken nezaketile bize |yer gösterdi. Oturduk. Telefon çal- d Muhasebeci kâğıtlar' getirdi, kâtip öteberi imzalattı. Muavin bir şeyler ordu, Bütün bunlara birer dakika içinde yetişen direktör, nihâyet biz- |den evvel gelmiş olan bir talebe ve- 'Imm' $0n izahatı verdi; çocuğunu |mektebe kaydettirmek - için gelmiş olan bu zat, ricada bulunuyor, mek- |tep müdürü de son sınıfta yer olma- dığını söyliyerek itizar — ediyordü. JArzusu is'af edilmiyon tslebe velisi, İdışarı çıktıktan sonra ancak bir ga. |zetecide bulunabilecek bir yüz Bağ- İlamlığile Agâh Sırrı Levende bazı Şimol yazı boş geçiren sınıflar doldu.. sualler sordum. Bu seneki talebö Müracaati, Mmüessesede talebelerin talim ve terbiyesi ve saire hâkkin » da,.. | İşte bir sürü iş, giren, çıkan ara - sında on beş yıllık-bir idareci, yirmi dört yıllık bir muallim olan Agih Sifrinin söyledikleri: — Buü sene, diğer senelere nazaran talebe müracaati daha fazladır. Bil- hassa talebe kesafeti, en fazla lise kısmında görülmektedir. Biz de kad- Tomuzu doldurmuş bulunuyoruz. Bu- gün ders yılının ilk günü olduğu hal- de talebe kadramuz dolmuştur. An- cak bazı sınıflarda leyit talebe için mahdut bir kaç yerimiz kalmıştır. Şurast kayda lâyıktır ki, ilk gün- den itibaren muntazaman tedrisata başlamış bulunuyoruz. Bir kaç gün evvel haftalık ders programı hazır- lanmış ve bugün tatbikata Reçilmiş- tir. Hiç bir ders muallimsiz değildir. Bu sene mektebin iç hayatına daha fazla değer vermek - kararındayım, Bir mektebin iç hayatı ne kadar faal jve canlı olursa, o nisbette mektebe, İderslere ve tahsile isınmış olur. Va- tansever, devlet otoritesine hürmet- kâr, her türlü maddi ve mânevi si- lâhla mücehhez talebe yetiştirmek, mekteplerin en birinet hedefi olma- hdır. İşte biz bu noktayı hiç bir an gözden uzak tutmıyarak mesalmizi tertiplemiş ve yolumuza devam için hız almış bulunuyoruz. İstiklâ! talim ve terbiye heyeti efradı en sıkı bağ- Tarla biribirine merbut bir ailedir. Bu ailede her ferd vazifesini tanı- Muş, bilmiş ve kendini hazırlamıştır. Mekteplerimizde ilk nazarda gö - rülen en mühim noksan, talebenin Muaşeret kaidelerine karşı lâübali bulunmuş olmasıdır. Biz, bununla Uğraşmayı, en lüzumlu işlerimizden ona göre A SAA K SÖNTELCG Ka 87 nciteşrir Volpi kupasını Bett Davis kazandı! Mevsimin eniyi sinema artisti unvanını alan bu kadın AVARD.S Her sene, en iyi sinema artistine verilen Volpi kupasını bu sene <Ve- sikeli kadınlar» isimli şahe: le Betta Davis almıştır. | Bette Daves, bundan evvel de A- merika artistleri arasında çok itiba- rı olün Awards akademisinin büyük mükâlatını almıştı. Bu münasebetle bu büyük artistin hayatını yazıyo- rüz: | Bette Davis - daha doğrusu asıl is- mile Ruth Elisabet Davis - Kânunu- İsani 1908 de Lowel'de doğmuştur. Babası iyi iş yapan cenuplu bir Javukattı. Bette'in hayatında iken teessür, büyük rol oynamakta üzere idi, ser filmi- Ya babasının sözünü dinleyip kuk tahsli edecek ve yahut ta & sinin ısrarile tiyatro artisti olacaktı. Bu mesele de, babasile annesi bo - şanınca kapandı ve Bette annesine liğe ilk heves onda da mektepte baş- tiyatrolara o d* iştirak etti. Bette Danis Daha sonraları Bette Davis, Jon Morayın dramatik mektebine yazıl- di ve ayni zamanda da dans dersi - lıyordu. CAP VODDA KENDİSİNE BİR ROL VERİLMİŞTİ, FAKAT... Kapvoda geldiği zaman çok büyük bir sukutu h: Müdüriyet, oynanacak eve mişti. ve Bette Davis'e de yoktu. Ümitsizliğini yüzünden anlayan bir adam ; — Sizi bu şekilde Nevyorka gön- dermek canımı sıkıyor. Fakat sizi atist olarak alıkoyamazsak ta bura- da tiyatro salonunda çalışmak üzere sizi angaje edebiliriz. Bu çok ağır bir teklifti. © Nevyorktân Capvoda kadar hep trende, bir artistim diye övünmüşlü Fakat çoktanberi de bir iş bekliyordı JAnnesi zengin değildi. Böyle elleri boş dönmek biç dağru olmiyacaktı. Kabul etti ve çok iyi de yaptı. Capvod tiyatrosu, orada çalışanlar için çok şans getiren bir tiyatrodur. Bette Davis orada çalışırken küçük dekor atelyesinde de genç bir adam çalışıyordu. Bu adamın ismi Henri Fouda idi. Henri Fouda, şimdi Holivudun en büyük artistlerinden biridir, TALİH DÖNÜYOR Mevsim sonuna yaklaşıyordu. ki, bir Tomanes söyleyecek olan genç bir kadın rölü için Bette Daviş'i an- gaje ettiler, O, bu rolde muvatfakı- yet kazandı, Bu muvaffakıyet ona, Brodovayda bir tiyatroda çalışmak imkânını verdi. Bette Davis, işte böyle liyatroda leserler oynarken sinema 'geldi, bul- du. HOLİVUDDA İLK ADIMLAR Sinemada bir gece Betti Davis'in İlocasına kibar kıyafette bir adam girdi ve şu lâfları söyledi : — Madmazel zannedersem bu da- zacık Sahnede kıymetli bir zaman kaybediyorsunüz. Holivuda geliniz. Ufak bir tecrübe filmi yapalım. James Light'in yıldızı fazla düşün- medi, hemen kabul etti. Ona paralı ——— İbiri addediyoruz. Çocuk, yürürken, fotururken, büyüklerile konuşurken, yemek yerken nasıl hareket etmek HHâzımgeldiğini artık öğrenmeli ve |İhareketlerini bügiye bağlamalıdır. Cumhuriyetin genç vatandaşından bunu istemek hakkımızdır. Bunu is- temek için de evvelemirde bizim bu- nu gençlere öğretmemiz lâzımdır. ihtiyaç (Devamı Yedinct sayfada) SUFT TÇ mükâfatını almıştı mağe a Büyük bir Amerikan Revüsü Avrupa turnesine çıkıyol bir teerübe filmi çevirtiyorlardı ve Holivutta ilk zamanları çok büyük ladı, Mektepte yapılah müsamere ve İbir muvaffakiyetle geçmedi. Bu baş- (kakta langıçlar büyük aktör George Arl- t Tine: “ — Gelecek filmimde bu kızla be- raber oynıyacağım, dedirtti. İstodi- &l yapıldı ve Bette Davis angaje e- dildi. İlk filmi: The man who played yed god'dur. Sonra çevirdiği <20000 senelik kürek mahkümları» filmini acaba İstanbulda görmiyen var m- | dır? Bu filmi Bette Davis, Spenco Tracy ile beraber çevirmişti. (Cenu- ba giden gölgeler) de Bette Davis bir nebatat âliminin kızı oluyordu. Fi adamı öldürecek derecede de âşık bir Bet- te Davis gördük. HAKİKİ BİR AŞK EVLENMESİ Sinemada kendisine bir isim ya - Yatın bulunması İn- gilterede büyük bir sevinç uyandırdı. Bundan 14 gün evvel çok büyük bir fırtınaya yakalanan Eudeavaur 1 yatı, o gündenberi hiç bir haber gön: i. Herkes, nihayet yatın fırtınadan battığını zannediyordu. Son gelen haberler, bu yatın bulüni- duğunu yazıyorlar, 14 gündenberi yattan - bir haber alamıyan İngilizler yatın bulundu « ğunu öğrenince, bayrami yapmıya Te ;kerle_ljâ Bize düşen bir vazife de hususi ©- | Seksen altı yaşınaakı Ih- tiyar, oğlu ve tekerlekleri n merakını çekti ve direktörle - | Ondört gün Atlas Ok. yanosunda çırpınan yat 'nihayet bulundu! Eudeauvovre yatı on dört gün- de 2500 millik bir mesafe katetmiştir ——— ,pan artistle evlenmişti. Bundan son- İra çevirdiği filmler: 6 nci tab'ı, Bureau des epaves, So- kadın, Orman, MÜKÂFATTAN MÜKÂFATA Çevirdiği e: ken- İdisine verilmiyen mükâfat 1986 İİntruse filmi İsonra da bulunduğu (açıld | yenin en iyi filminin artisti se- İçildiğinden, haklı olarak firmaya mü İracaat ederek fazla para verilmesini Jistedi, onlar vermediler. O da her $e üstü bırakarak - İngiltereye geldi. Halbuki 1942 ye kadar kon - İturatı vardı. Warner Bros şirketi a- |leyhine açtığı davayı kazanınca mec: n oktur. rma ile arası öndü. «Damgalı Kadınlar» 1 İşte bu film Volpi ku- pası mükâfatını kazandı. Yakında bu İtalya — Elçisi İkupayı ve 'kendisine verecektir. 14 gün deniz üzerinde çırpınan Eudeouvovre yatı başlamışlar. Kaybolduğu zannedilen gemi bulununca çalınan Hoyds çanı bu hafta ikinci defa çalmıştır. Yani Cheycune isimli bir Baz ge- (Devamı 7 nel sayfada) —— Geçiniyorlar Tekerlekle geçinen bir gile.., İn. Bilterede bu sene, tam seksen altı yaşına girmiş bir ihtiyandan bahse - diliyor. Baset ismindeki bu ihtiyar, ker sabah dört buçukta kalkar, bir saat sonra işinin başına geçer ve bü- tün gün çalışırmış. Bulunduğu Vad- hörst civarında ise kendisini bilmi- yen yoktur. Bu adam, tam altmış ye« di senedenberi araba tekerleği yap- Makla geçinirmiş. Oğulları, torunları vardır. Onlar da bu san'ate girmiş « lerdir. Yalnız oğullarından biri ge- çenlerde şimendifer idaresine gir « miş, orada hareket memuru olmuş. tur. Bu sefer araba tekerlekleri ye- Tiİne şimendifer tekerleklerile meş. Bgül olmaktadır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: