6 Mayıs 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

6 Mayıs 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sene hangi gıda maddeleri — pahalı satılacak! -:,ahihlıgııı önüne geçebilmenin k çareleri nelerdir! YAZAN: H. A. A a Eöllerg bol mu olacak?| mahsulü üzerine olan tesirlerini beh I—_.";"'f?ı Meşgul eden 'tamamile anlamak mümkün değil- İt Hi Hündiden ÇA bü seneki re -|dir. Yalnız İzmit ticaret odasından Ki lahmin etmek güç-|buradaki resmi dairelerden birine er Üzerinc :""Ak Mühtelit gelen malümata göre, son yağmur. Zat Vek u birkaç ay son. İgoğru sarktığı — bildirilmektedir. a &İ tarafından neş- | Bundan da anlaşılıyor ki, henüz ke. z pay Porlarla daha iyi | male eren buğday başakları, yağ - ' resmi rekolte ra-' murlardan mütesessir olmuştur. * de bu şeneki mah-Jamafih bu buğday başakları, kış - Meyve ve Sebze Hall eçi Bikkında elde edi -|lık zeriyata alddir. İlkbaharda eki- ğE C buraya toplamak fay- len buğdaylar henüiz başak vorme- 'ı“"üı miştir. Diğer mıntakalarda da yağ. % f devam etmek-| murların yalnız kışlık zer'iyat Üeze- iyi ç Yağmurların mah. İrine bu tarzda bir tesiri olduğuna t V1 Veya fena tesir etti-İşüphe yoktur. Netice itibarile dene- Mümkün değildir. İbilir ki son yağmurlar daha ziya- hangi mahsule zarar|de kışlık zer'iyata zarar vermek mahsule — faydalı/suretile, rekolte üzerine pek büyük Yi izah etmek Jâ - bir tesir yapamıyacaktır. Pancar mahsulü iyidir; Son yağmurların ancak Trakya - a Adananın tur-|da pancar mahsulü üzerine çok iyi tü, dtrine iyi tesir|tesiri olmuştur. ' Trukyâda pancar dir. Geçen sene bü 'mahsulünün yetişmesi daha ziyade lmişti p >Z€ dömates pi-| yağmurlara bağlıdır. Bu mevsimde Bugünlerde piya - 'Trakya pancar ziraati de her sene , Gömatesler Misir (yağınır beklerdi. Son - günlerde a alarış |pancar zürrar bu feyizli yağmur - Teyvalara sebzeler - lardan çok sevinmişlerdir. K4 G behsedi dı_ zarar — Yağ, peynir pahalı mm olacak? G aa mektedir. Ge| yağmur ve soğukların ekseri Meyya Bibi, çilek / yuntakalarında devami yağ tacir -| gilek ta-İlerini de endişeye düşürmektedir. 'Trabzondan buradaki ticarethane - Çilek sonra — haval sa slü çıkacağınıl tere gelen mektuplarda, Trabzon yaylalarında hayvanları dışarıda ot- n g teciri imkân olmadığı bildiril - Bekieçirleri, iyi ve gü-|latmağ N, iuııcmyıi—meı_ud Eğer bu mevsimde hay - l - Yalnız bir ara. yanları dışarıda otlatmak kabil ©- di Bir Beviş ereğli lııhçı_lı.mm iyi beslenemezler, Ekseri- Ki pilür ge çölek burayal yetle fakir köylü ailelerinin de Balinge M bir sepet çilek hayvanları — beslemek - için kışlık ' Yağma — edilmiştir. yemleri bitmiştir. Pek tabil evler. &| N:'"'d'v beher çilek'de iyi beslenemiyen hayvanlar - Uruşa satılmıştır.'dan pek az miktarda süt alınacak- Temisip * dü çileğe tesa-İtır. Bunun neticesi olarak yağ pa- ğ İhalılaşacak mı? Esasen pahalı olan '—ı[:"_':ü taneli eriki N"Gıa. ikler|yağ ve peynir fiatlarının bu tabii h Yti e N 'a kilosu 60 - 80 farklardan dolayı biraz daha paha- " Yalnız ilkbahar |hlaşacağım ümid edenler çoktur. Maktağış © TTİĞİ 40 ku - piyasaya gelen haberlere göre, A bazı mıntakalarda da kışın gayri - N —ıı Mahsulü; tabif olarak devamı yüzünden hay-| A ÜRELİ GON ’İ —uaıırvızı N fatı da olmuştur. Bilhassa LÜM SAFA C KUN ı EDEBİ ROMANoıî7 Muyum :ı Suad?.. fataşa!. müuktedir için kalk. ler hazırlarlar, Fakat bunda biz kendimiz hazırladık. Yahud da yalnız ben.. — Nasılsın Nataşa, iyi misin? Seni biraz zayıflamış görüyo - TüM. — Ölmediğime memnun olma - hsın!.. — Neden, hastalandın mı? — Evet! — Nen vardı, doktorlar ne de- düler?. — Hiçt.. — Nasil olur. — Bu hastalığın tıpda adı yok- Müş. — Ne biçim hastalık bu böyle? ir şey söylemek lardan, buğday başaklarının yerlere Rei Pa Uzak Şarkda temaslar Japon Başvekilinin geçen gün (Çine dair söylediği süzlerde Japon- ların maksadını göstermek itibarile şayanı dikkat olmuştur, Çünkü Ja- ponlar bundan dokuz oön ay evveli harbe giriştikleri zaman bu harbin (çok sürmiyerek 938 senesi girme - ponların galibiyet de Japon hakii sile .bitirileceğini . söylemişlerdi |Halbuki harbin senesi yaklaşmak - tadır. ... | ittabi. Çine , Japon Başvekili Japonyanın ga -| yesi Çindeki milli hükümeti orta - dan kaldırmak olduğunu söylemiş- tir. Fakat her gün top atmakla bu, maksada varılmış solmuyor. — Harp bir takım muayyen plânlarla de -| vam etmektedi! harbindeki vaziyeti Japonları her vakit dü; <. bunun etrafın-| da Tokyoda birçok şeyler söyle /miştir. Bu sefer de Başvekil İ lerinÇinlilere yardım © lesi sorulmaktan geri kalınmamış - tır. | “Japon Başvekili Prens Konoe'nin İverdiği cevap hulâsa olarak şudur; « İngilizler amcli adamlardır. İngi- liz hükümetinin politil a deği İşen vaziyete göredir. Başvekil Çindeki milli hükümeti | ortadan ,kaldırmadan evvel, .yani buna muvaffak olmadan evvel İn- gilterenin Japonya lehine, Çin aley-| İhine bir vaziyet alması kabil alma-| dığını anlatmak istemiştir. âliz- mese - | uzıyacak ve daha çok zaman bun - dan bahsedilecektir. " Fakat işin içyüzüne nüfuz ederek düşünüldüğü zaman .milletlerarası İmünasebalının hissiyat üzerine de- kil, hetaba dayandığını kabul et - memek .mümkün değildir. .Onun için hesap ve menfaat işleri düşü- nülerek Uzak Şarkta alâkadar olan| büyük devletler tavassut etsin, baş- ka bir kelime bulunsun, ergeç ara-) yı bulmak yotunda temaslar olaca-| ga benziyor. Ahmet R uf -— ——— -— orta Anadolu yaylalarındadır. Ma. amafih Trakyada hayvan telofatı olmamıştır. Bu itibarla Trakyadan gene bol miktarda peynir alacağız. Fakat havaların yağışlı ve soğuk gitmesi yüzünden — Trek-ada dal hayvan besleme şartları — güçlükle| devam — etmektedir. Bu yüzden Trakyanın taze peynirleri 40 ku. ruşa satılmaktadır. Halbuki geçen sene bu mevsimde fiat 80 kuruştu. Bu sene mahsul bol mu? Bugün bu izahatı aldıktan sonra, gene kendi kendimize şu suali sö- ruyoruz. Acaba bu sene mahsul bol mudur? Buğday ticaretile alâ - kadar maruf bir ticaret evnlin mü- dürü de bu suale cevap veremiyor, daha bunu tahmin etmek güçtür. henüz önümüzde bir buçuk ay da- ha var. Fakat bol mahsul alâcağı - mızt çok ümid ediyoruz. Yağnıur -| ların bazı mıntakalarda kışlık zer'i. yata tesir etmesi, umum mahsul miktarı üzerine pek az zararı do - kunmaktadır. H. A, — Yalnız kalbimde arıza bul - — Ne imiş bu arıza.. — Aşki. Gözlerini kaldırdı. Uzün uzun bana baktıktan sonra başımı om - zuma dayadı: Suad, hâlâ benden korku - yör musun?. - Evet Nataşa.. Hâlâ ve şimdi daha fazla, ğ Neden? - Şimdi daha güzelsin.. Muka. vemet edememekten - korkuyo - Tüm. — Niçin kendini mukavemet etmeğe cebir ediyorsun. Mek - tubumu okumadın mı?.. — Okudum. — İnandın mı? — İnandım İkün olaeal Yeni hava Hatlarımız Ağustosta açılıyor lstanbul;;n_Adannya 35 liraya gidilecek İstanbul — İzmir — Ankara —| /den evvel Çinin mağlübiyeti ve Ja-| Adana ve İstanbul — Ankara — A-| (dana arasında hava postaları tesisi- iyetinin yerleşme-İne; ağustas zarfında — başlanacağı| kuvvetle ümit olunmaktadır, | İstanbul — Adana tayyare yol- culuğu bir kişi için 35 İstanbul — İzmir; yolcu başına «33» lira olarak tesbit edilmiştir. Ayrıca, bu sene «Yeşilköy», «An «İzmire ve «Adana» hava yol)| |ları idanesi meyda: bin| lira sarfile kâmilen - tahvil et ve avdet olarak alınan biletlerden yüz| &e $0 miktarında bir tenzilât ta ya-| pılacak we bu biletler; 1 ay için mu- İteber olacaklardır Gerlik iplik fabrikasında bir Tecrübe yapıldı İlk defa isths«. elunan Bin kil> s1n'iipekten senede (100) bin kil> çıkarı acak. Evvelki gün; Gemlik Sun'i ipok fabrikası tecrübe mahiyetinde — bir Hulâsa Uzak Şark harbi daha çok miktar sun'i ipek istihsal etmiştir. türlü tefsirlere yol açmaktadır. Ba. (Ayrıca bu ince numaralı ipek ipli-|z1 Alman gazeteleri Paris mülâkat- a|ğinden çoraplar da yapılarak tocrü- be genişletilmiştir. Bu çorapların emsali Avrupa çorapları evsafında; hattâ daha üstün olduğu da mem- 'nuniyetle görülmüştür. Piyasa için istihsalâta da yakın- da başlanacaklır. Fabrika şimdilik senevi 100,000 kilo kadar istihsal ya pacaktır ki bu miktar Türkiye yıl- lık sun' ipek istihlâkinin aşağı yu- karı dürtte;üçüdür. İleride istihsal' miktarı daha arttırılarak — memle- ketin bütü& sun't ipek — ihliyacını karşılıyacak bale getirilecektir. Bu suretle de her yı! memleket harici- ne çıkan bara veya mal ruf e- dilerek ticaret muvazenesinde Jehi mize bir fark temin etmek müm- k. Orta Mekteb Muallimliği İmtihanı- ;v-i:e_ce.derîn emirleri Vekâletten gönderi iyor dar öğretmenliklerine talib olan muhtelif gruplardan imtihan ver —. o ELGRA Mayıs 1333 | İktisadi meseleler tamamile İngiliz ve Fransız Başvekilleri ve| Hariciye Nazırlarının - Londradaki görüşmelerinden sonra orlaya çı -| kan dedikodular az meraklı değildir. İngiltere ile Fransa arasında her hususta teşriki mesaj — edileceği sözleri çıktı çıkalı Avrupa matbua- tında da türlü türlü neşriyat gö: lıı.,w Fakat Paris - Löndra müta sebatının sıkı bir hale gelmesi, si - işlerinde — İngiltere ile Fransa 'arasında pek esaslı bir an - laşmıya varıldığı sözleri tabildir ki bilhassa Alman gazetelerinde türlü âhlarma İlarından hiç memmun olmadıkları (gibi bunun etrafında — endişelerini gösterir yazılar da yaşmışlardır. Fransızlarla İngilizler teşriki meııi[ ederek icabında memleketlerinin |müdafaası için birlikte karar vere- İcekler, birlikte çalışacaklar... Bu-| İrası böyle karalaşınca Alman ga- zeteleri şunu öğrenmek istiyorlar: Fransa, İngiltere - gibi garb İdevletii tehdid eden bir tehlike| mi var? Acaba bu tehlike nedir?.. Fransız matbuatının bıma karşı verdiği cevab da hulâsa olarak şu-| dur: Fransa ile İngiltere sulhü mu-| hafaza için kuvvetleniyarlar. Fransa İile İngiltere karşısında Berlin - Ro- ma mihyeri vardır. Rama ile Berlin Be anlaşmak için Paris ile Londra her vakit müzakereye hazırdır. Fa- kst müzakerelerin neticelenmesi i. çin küvvetli bulunmak - her vakit| lüzimdir. Aksi takdirde Avrupada| devamlı bir sulh temin edilemiye- ceki neşriyatınm hulâsası. Fransız Beşvekili ile Hariciye Na-| zırına İngiliz payıtahtında gösteri-| Dünya politikasına hakim mi? İngilterenin çalışması nereye bağlı kim ahkâmı vardır. Bunların üze - rinden artık #eneler geçli. -Acaba hâlâ bu eskimiş maddeleri müdafaa için mi uğraşılacak? İngiltere ile Fransa hep bunda ısrar edip gide - cekler mi? Yoksa sulhü muhafaza için yeni bir çare mi aranacak, bu- Tunacak? Öyle bir çare ki içinde harb tehlikesi bulunmasın?.. Berlinec Tageblat gazetesi İngi- lizlerin yepyeni, şayamdikkat bir düşüncelerinden bahsederken buna şaşmamak kabil olmadığını da k di noktai nazarınca anlatmak yar, İngillerede efkârı umumi; $i Bugünün Hidrellezi «Lerini, Lerini İnce yaşmak altından Gözlerini süzerini Huriden soyun mu var? Meleğe benzerini> Elif suparası boynumda mektepte asmış, dündenberi bir sayıklama - 'nın rüyası içinde mırıldanıp duru- yordüum. Evet! Lerini, lerini. | Güneş doğmadan, sabahın alaca- İkaranlığında dallı basma fistanla rının eteklerini bahçedeki çimle sürüyerek bir niyet küpünün b şında toplanan başı yemenili kam- İşu ninelerin dilinden benim dudak- İlarıma kadar sıçrayıp allıyan .bu olduğu g vardır. Şöyle : İngiltere haricden birçok buğ - day getirtmektedir. Bundan başka, daha birçok şeyler satın almaktadır. Yiyeceğe müte şeyler.. Bunla- rı'niçin Avrupanın küçük birtakım memleketlerinden n * Gıda maddeleri ti yapan o memle arttırmak suretile münasebat ziyade düzeltmek mümkündür. Bu| memleketler de Yugoslavya ve Ro- manya gibidir ki bunlarla iktısadi ahadaki dostluğu arttırmaktan İn- 'nin politikası için faydalı gö tedir. İşte Alman gazeteleri Avrupanın diğer bazı memleketlerini de İngi-| liz - Fransız siyasetine çekmek için bunun böyle düşünüldüğünü yazı- yorlar. Berliner Börson gazetesi de şu son Londra mülâkatında konuşulan esasların bundan evvel Parise git- miş olan eski İngiliz Bahriye, Harbi- ye ve Maliye Nazırı Çorçil tarafın. dan salâhiyetdar Fransız devlet e. kâmı ile erek kararlaştırıldı- ianı yazmaktadır. Görülüyar ki Londra müzakerele- rinin neticeleri Alman matbuatı ta- rafından öyle Jâkayıt karşılanmış gibi olmak şöyle dürsün, hele ikli- sadi mühasebatı arttırarak bazı memleketleri Alman nüfuzu altın- dan çıkararak İngiltereye büsbütün bir dost etmek fikri çok ehemmi . yetle karşılarmış görünüyor... îi;t;:n deri Idhali serbest Olacak mı? Hariçten memleketimize deri it-| dasi için, hükümetçe tetkikler icra| olunmaktadır. Bu hususta yakında bir karar a- İacaip iki hece nedir? | Nedir ki bu senelerden sonra yine bir Hadirellez gününün ,arifesinde bana musallat oldu. Noydi bu? | Bana bugünkü fıkramın mevzuü- nu ilham eden çapana gözlükleri — Nedir bu lerini? “apan dudaklarında müstehzi bir vrumla güldü ve başını önüne iğe- rek yazısma devam etli. Bu niyet küpünden çıkan ne işi- tilmemiş, .ne anlaşılması .müşkül muammalar vardır ki onların kail- leri belli olmadığı gibi senclerden- biri de meçhul halinde, acaip istil- hamlar halinde sürüp gitmektedir. Eskiden bülbüller bestelerini Hıdı- rellez gününün papatyaları üstün - de baharı göbek atarak karçılıyan Çingene kızlarınn parmak- şıkırti- larından öğrenirlermiş. | Bugün ayni bülbül, makine çark- larınım ahenginden .dersini alıyor ve bu asil seste medeniyet dütya - sının şarkıları şakırdıyor. b | Hülâ niyet küpünün başında çö- melmiş mani söyliyenler var mı bilmem, Fakat bahar neş'esini, bu günün nakaratırı bir Hhdwrellez sa- bahında delikanlıları iş başına ça- gıran fabrika düdüklerinin asil da HALK FİLOZOFU Subayların Terfileri Ordu Tine aid subaylar heyetinin terifile- 162 >numaralı |— y 3 üncü maddesinin B fıkrasını de- ğiştiren kanun dün şehrimizdeii alâkadarlara tebliğ olunmuştur. Bu kanuna göre her 3 zümreyp seçilenlere birer sene tahsil kıdemi İşle Fransız matbuatının dı'hıh hakkında gümrük muafiyeti ih-| verilecektir. Birinci ve ikinci zümreye seçi - enler kıt'a ve (kurmay) stajına tâ- bi tutulacak, bunlardan iki sene len hüsnükabul pek ziyade nazarı- hınacaktır. Fabrikaların derilerin iş-|içinde kıt'ada kurmay vezifelerinde dikkati celbetmiş, tabii Berlin de leme işlerinde ve pişirilmesinde faz-|ehliyet göstererek liyakatleri tas.' (buna lâkayıt kalmamıştır. Almanlıa miklarda palamut kullanıldığı i-|dik olunanlara 2 sene daha kıdem Haziranda açılacak olan arta okul gözeleleri anlatmak - istiyorlar kilçin; palamut tüccarları; hariçten| 7Ammı verilecektir. Paris mülâ İyetli bir mese olarak — konuşulan minden muaf olarak deri sokulma- mek istiyen muhtelif vilâyetlerdeki|cihet, Çekoslovakyanın vaziyeti oı. | » » L A L A Olursa pala-i muallimlerin. imtibana kabul amir- / muştur. Berlin bunu anlamıyor de-| » , egi yatının azalacağını ve bul leri Masrif Vekâletinden Maarif gildir. Fakat Alman gazeteleri son| ; müdürlüklerine tebliğ olunmağa başlamı Bu list derece ihtiyatkârlığı ele alarak va- ziyeti muhakeme etmek istiyorlar, yüzden, kendilerinin zarar görece- ğini söylemektedirler. Deri ithali- tlarında en ehemmi -İmemlekete serbest ve gümrük res-| Bu 2 sene kıdemi alacaklardan 'verilecek tezi muvaffakiyetle yı manlara tez talimatı şartlarına uy- gun olarak 1 sene daha kıdem zam- mı verilecektir. ler alâkadarlara bildirile-| Bunların neşriyatından çıkarılacak "i serbest bırakılması hakkında ik| tyçüncü zümreye kurmay yar « cek ve listelerde ismi olanlar; ha- hulâsa şu olabilir: Umumil harbden|tısat vekâletine müracaat etmeyildımcı vazifelere seçilmiş olanlara, ziranda imtihana gireceklerdir. — Sevmiyor musun?.. — Doğru Suad.. Ben senin se- veceğin insrin değilim. Fakat ma. demki inanıyorsun. O halde.. — ©O haldr.. O halde.. Anlata- mam Nataşa, bilmiyorsun ki. — Hiçbir şey bilmek istemiyo- rum Suad.. Şen de hiçbir şey an. latımağa çalışma. Bana karşı düy- duğun hislerin mahiyeti ne olur- sa olsun kabul ediyorum. Yalnız beni kallarının arasına al ve.. sev.( Bu sevgiye muhtacım. İnan ki, kollatının arasına kendini bıra - kan bu genç kız, ilk defa bir er. kek kolları arasında bulunmanın zevkini duymaktedır. Bu erkek onun bir tütlü umutamadığı, bü - tün müukavelelerini feshederek, peşi sıra koştuğu adarmdır. Saçları, yüzümü — gcıklıyordu. Vücudünün bütün harareti be - sonra yapılan muabedelerin birta - — Beni öp Suad.. Dudaklarımı ssır.. Kanatıncıya kadar, parça « Tayıncıya kadar.. Gözleri dişi bir pars ihtirasile alevleniyardu. Saçlarımı yaka - ladı. Koparırcasına — avuçlıyarak başımı geriye çekti. Henüz boya- ları tazelenmiş kıpkızıl bir ağzın ağzımı kavradığını gördüm. — Dayanamıyorum artık.. Su - ad, sen bu kadar hissiz bir adam mısın?.. Artık idrakimin beynine bir kursun sıkıldığını hissediyorum. Oda gözümün önünde bir deia döndü. İçimdeki çekişmede lâs- tik gibi bir şeyin koptuğunu duy- dum. Kollarım onu belinden kav- radı, Kucağıma çektim. Kendimi kaybetmiştim. Dudaklarım aç bir kurdun vah. şi tehalükile ağzını —aradı. Tam bu sırada odanın kapısına vürül- duğunu duydük, Kollarım beline kararlaştırmışlardır. Serbest bıraktım. Ayrıldık. O üstünü başını düzeltmeğe ça- lışırken, ben dağılan saçlarımı e- limle taradım. Çarpılan kıravatı.. || mı düzelttim. Vuruş ikinci defa tekrarlandı. Bu sefer biraz daha kuvvetliydi. Biribirimizin yüzüne bakıyor - dük. — Seni arıyordum Suad.. Bu - rada olduğunu söylediler, Rahat. sız mı ettim? bir seneden başka kıdem zammı ve. rilmediği gibi bunlar kurmay sta - jıma tâbi tutulacaklardır. Bu işlerden mütevellid geçmiş za- mana aid nasb tashihinden dolayı 'bu suretle muhassasat verilmiye - cektir. Hya 1938, Ay & Gün126, Hızır 1

Bu sayıdan diğer sayfalar: