24 Ekim 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

Kapıcı diyipte geçmeyiniz | Maktebierde Onlar, apartımanların! emniyetli ve mes'ul m_uhafızlarıdır ve ne gibi şartlarla kapı- | Kimler Cılığa alınmalı ve kapıcı ile mal Sahibi ve kiracı arasındaki müna- Sebat ne şekilde tanzim edilmeli? emiyet bu hususta bir talimatname Yaparak belediyeye verdi. Bu talimat- hamenin şehir meclisinin bu devre- sinde müzakeresi bekleniyor partıman, mağaza kapıcı - larının ve sodabaşıları» in WN cemiyeti. adile A Yetleri birleşik idare merkezi> bulunmaktadır. Kendi- sile görüştüğüm kâtibi umuml Cemal Akyüz «kapıcılar cemiyeti» hakkında izahat verdi ve ezcüm- le çunları söyledi: Ön birinci senei devriyesini ik- Mal eden cemiyetimiz şimdiye ka- Gür inkıtaa uğramadan muntaza- Bi faaliyete devam etmektedir. ihe yakm azası vardır. Bütçesi 2420 liradır. Muhtacı muavenet o- hastâlarına veziyeti mali- İcap ettirdiği bir şekilde Havenet ettiği gibi ayrıca da sine gçemtiyetler gibi emaf basta- Bere düşen parayı ve- hizlrdan maada azasile mal sa- Pleri arasında hudusü muhte- Zîill:î türlü ihtilâfatı muslih sı- Ümı"'lkdlh_ iyorsa da bazan mal Yezinin m da a haksız hareketlerine " Azatının menfaatini ko- Yerak için tekmil mazarifi cemi - n:ıııı.n verilmek üzere turku kâ- İYE de müracaat içtima edi daşlarının Mevzuatı k; P Mmüracaat eden arka- dertlerini - dinliyerek reket di KAnuniye dairesinde ha. zaitinderler. Yalnız burların ve- he datr bir tallmatname ol - :::îırmm bu hususta bir tali - İ b:m: Yapılması için geçen se- ür lediyeye müracaat edilmiş - m:: devrede çıkmak — ihtimali îhir Mmeclisince nazarı dikkate bq]nm icap eden hususattan : w&înmmı: B iyet heyeti idaresi ta - ı:ı';rlıd-ın herhangi bir kapıcının ve Kicti iyice tetkik edilmedikçe ç apicılığa elverişl olduğuna Tüpor olmadıkça kimse ka - iman Bici ah h amalıdır. K Buzuşademalıdır. (Burun — bazı 2—Mn & layısile ical Türmatı ol tahibi cemiyetin ve dö- bina göre polisin ma- imadıkça kapıtıyı çıkar- z çi ::]:n:ılıdıvr. (Bü da hazineyi ızrar du;liınnn'ı mühim bir madde - 3 — Şimdi; iye kadar kapıcılar e- Tasında yekdiğerine verilen peş- ru:mk ve mal sahiplerine ve- zahim Pozito akçe veyahut mal ; iplerinin emrile yine kapıcı - m: V “len paranın senetleri ol- mullıgu.ılın bu paralar da resmi ameleye tâbi tutulmalıdır. heyeti muayyen günlerde | | ha yazılmalı, biri heyeti idareye ühim faydası vardır.) | — Kapıcılar mMüayenei sıhhi- Taribi tefrikası Na. 134 m hanımcığım, şöyle koruya Oğru çık da hava al İki gözü Mütgüzel, şunları düşünüyardu: tap, Hüseyin Avni Paşa ile bir el mek Kağedişahi ortadan yok et ıı:'ııl::mm' ten kurtulup aei ile evlenerek başbaşa Acaba, nu idi? _î'k“? Hüseyin Avni Paşa ile na-) idi?. Arada, Arzıni- Bir türlü anlıyama- Hüseyin Avni Paşa Yaz da vardı. GĞi gu bdi; a t yeye tâbi oldukları halde- kısmı küllisi her nedense muayeneden kaçarak cüzdan almıyorlar bu doğru değildir. Bunlar evvelce muayenei sıhhiyeye tâbi değildi. Bilâhare belediye kapıcıları da diğer muayenei sıhhiyeye tâbi es- naf gibi apartımanlardaki halkla her suretle temas etmekte bulun- duklarından — sıhhâatiı umumiye noktasından bunların da müaye - nei sıhhiyeye tâbi olması için Şe- hir meclisinden karar aldı. Garibi şurası ki muayenei sıhhiye cüz - danı almıyanlar cüzdan alnları da almamak için teşvik ediyorlar. Bu hususta zabıtai - belediyenin nazarı dikkatini celbederiz. 5 — Kapıcı intihap olunacak kimselerin yapılacak talimatna - meye evsafı da dercedilmeli - dir. Devri teslim muamelesi de ne türlü yapılacağının da talimatna- moye derci icab eder, 6 — Kapıcı olanlardan aranıla- cak evsaf evvelâ 20 yaşından aşa- | #i olmamak — ve vücutça illetten selim olmak ve hukuku medeni- yesine malik ve tamülaza ve ifayı vazifeye —muktedir — bulunması, müddeti ömründe bir hiyanet ce- Zasile mahkümiyeti mesbuk ol - mamaka, okur yazar we Türk to- baasından bulunmak lâzımdır. 7 — Kanuni makbul sebepler olmaksızın apartıman sahibi döğe Tudan doğruya bir kapıcıyı çıkar- mamalıdır, Çıkaracağı kapıcı hük- ki temm Kkabahati cemiyetçe ve sonra polisçe makbul görülmedik- çe çıkaramamalı, 8 — Bir kapıcı çıkacağı zaman diğer eşhasa Gdevri lâzım gel- dikte cemiyele ihbarı keyfiyet ederek apartımana ait kalörifer | vesair demirbaş eşyayı heyeti | idareden bulunacak aza huzurun- da devri teslim ve tesellüm edil- meli ve yapıları defter dört nüs- biri mal sahibine biri teslim ala- na biri de teslim edene ve: w ati de tesbit edilmeli. Yoksa ge - cenin her saatinde, kapıcıyı yata- ğırdan kaldırmak doğru değildir. Bundan başka apartıman kiracı- ları kapıcıları adetâ kendi hizmet- Çisi gibi kullanıyor. Yirmi para - aydanoz almak için vazifesi başından ayırıyor. Bir vukuat ol- sa kapıcı mes'ul tutuluyor. Bu da yanlıştır. Fevkalâde mecburi bir hal zuhur ederse gönderen zat mes'ul olmalı. Kapıcıların — yattığı yerlerde hafzıssihha kanununa muvafık ol- Yazam; h. Sami KARAYEL de, haznedar usta Sultan Azizin çok yakın bir bendesi bulunuyar- du. Mabeyinci Fahri Bey de öyle değil mi #dt' Öyle ise; bu iki Pa- dişah bendesi; hain idiler... Dilşat; düşüncelerini Ve plâ larını evirdi çevirdi. Bir türlü va- Sta meselesini halledemedi. Bu işi kalfası çok iyi yapabilirdi. He- le; oturduğu Tokat kasrında kal- fası ile uyuşmuş ve anlaşmış ol- Ba idi. Her şey yoluna girerdi. “Hattâ; her vakit serbestçe Mus- rü aa Sıhti Konirol Bu sene ehemmiyetle yapılacak Ders yılının başlaması müna - sebetile Sıhhat Vekâletinden vi - lâyetlere yapılan bir tamimde bu senci dersiye zarfında da mektep- lerin sıhhi teftişlerine azamf itina edilerek teftişlerin sık sık ve mun- tazaman icra olunması ehemmi - yetle bildirilmiştir. Diğer taraftan her vilâyet ma- arifindeki «sıhhat müfettişleri» nin adetleri ayrı ayrı tesbit olun- muşlur. Bu tesbit neticesinde «<Maarif sıhhat müfettişi» olmayan vilâ - - yetlere tesadüf olunmuş ve mev- €ut müfettiş adedinin azlığı, ta- lebelerin çokluğu sebebile birçok mekteplerin de sıhhi teftişten mahırum kaldıkları anlaşılmıştır. Bu münasebetle derhal tedbir alınması ve en kısa bir zamanda maarif sıhhat kadrosuna yeni ele- manlar alınması kararlaştırılmış- tır. Ayrıca vilâyet merkezlerindeki «maarif sıhhat heyetleri»; tam te- şekküllü bir hastane «heyeti &ıh- hiyesi» halinde hakiki ihtisas sa- hibi yeni daktorlarla takviye o- lunacaktır. Yine vilâyet merkezlerinden ve İstanbuldan başlıyarak peyder - pey büyük kazalarda «maarif has-) ta bakıcı» Jarı -bülünduürülması tekarrür etmiştir. Münevver, hasta bakıcılığa ho- vesli ve müstait, orta mektep me- zunu genç kızlar bu maksatla; kendilerine lâzım gelen malümatı verecek olan bir kurstan geçirile- ceklerdir. Kursu muvaffakiyetle ikmal e- denlere ayda «30» lira ücreu ve- rilecek ve bunlar maarif doktor- ları ile beraber mekteplerin sıh - hat işlerinde bilfiil çalışacaklar- Gümrük memurla- rın ikramiyeleri İstanbul Gümrükleri Baş Mü - dürlüğünün — teşkilâtında — vazife gören memurlarmın son mali yıs la ait ikramiyelerinden son kismı da; evvelki gün Vekâletten Baş- müdürlüğe gönderilmiştir. Tevziatına derhal başlanacak ve bu kısımla da ikramiyeler ni- hayet bulmuş olacaktır. Bu kısım- da; bilhassa ithalât gümrüğü me- murlarırın ikramiyeleri bulun - Mmaktadır. mal. Bazıları öyle yerlerde yatı - yorlar ki oralara köpeği bağlasak yalmaz. Azıcık şikâyette bulundu mü canın isterse yat gibi bir barit öunmele ile de karşılaşıyor. lar. Ehemmiyetle üzerinde durula - cak bir mesele de şudur: Bir binayı apartıman — olarak kabul etmek için ne gibi şerait lâzımdır. Ve ne gibi sınıflara ay- rılmalıdır. Bu da hükümet tara - fından tayin ve tesbit edilmelidir ki vergi meselesinde bunün çok büyük ehemiyeti vardır. (RE - SA) Lâkin; kalfaya açılabilir miy - | di? İşte; onu üzen en büyük cihet burası idi. Bazı gçceler bahçeye çıkacağım dediği zaman, kalfası ona emni- | yet ederek yalnız başına bahçeye | yolluyordu. Hattâ; harem ağaları | bile gözdeye müdahale edemiyor- lardı. . Çünkü; Sultan Aziz; Dilşadı ser best bırakmalarını ve her türlü arzularının yerine getirilmesini i- Tade etmişti. Son zamanlarda, Dilşad; bazı geceler göç vakit bahçeye çıkı- yor... Ormanların kuytu bir ye- rine gizlenen Mustafası ile bulu- şuyordu. Dilşad, âşıkile Tokat ormanları- nin küytu ve sessiz bir köşesinde ateşini tatmin ederek MLĞ rahlığı ile koşarak içeri geldi, zaman kalfası içinden şöyle diyor- du Umum müdür yakında | durmuştu. Soluk benzi yerine gel Umumi Mağazalar Bu kış ı:yılırı arttırılıyor | şehrimize geliyer İktısat Vekâleti; sumumi ma - ğaza> ların sayısımı bu kış arttır- mağa karar vermiştir. Bu meyan- da İstanbul ve «İzmir» de de «u- mumi mağazalar» açılacaktır. Bunlar faaliyete geçtikten son- ra, müstahsil, malım <ümumi mağazar ya teslim ettik, muayyen nisbette bir avans alacak ve eline geçecek kuponu bankalara ciro e- dip paraya çevirecektir. Halen | «Mersin: de bulunmakta olan u- mumi mağazalar müdürü; da bu iş için şehrimize gelecek - tir. Mumaileyh buradan İzmire gidecektir, İzmirdeki sumumi ma- Baza>; İstanbuldan daha evvel a- çılacaktır. Bu husustaki hazırlık- lar çok ilerilemiştir. eepepleğ Ai Üniversitenin Yeni Pavyonları 939 da tamamlan- mış olacak İstanbul Üniversitesine merbut hastanelerin noksan bulunan pav- yonlarının 939 senesi içinde ta - mamlanması kararlaştırılmıştır. «Cerrahpaşa» hastanesine ilhak edilen «göz pavyonu, ndan maa- | da bu sene de; «Haseki» ve «Car- rahpaşa» hastanelerine yeniden | birer «Radyotrapi kliniği» ilâvesi yapılacaktır. Gerek bu kliniklerin inşası ve gerek diğer yerlere lâzım olan ye- ni âletlerle tesisatın tamamlanma- sı önümüzdeki sene içişde niha - | yet bulmuş olacak ve ©40 yılın dan itibaren de; halkın istifadesi- ne açılacaklardır. e dne ee Frenler tutmamış İçinde 45 yolcu bulunan bir oto- büs, «Şebinkarahisar» dan Gire - suna gelirken <İkisu» mevkiinde «Karınca» yokuşundan yuvarlan- mış ve dereye düşmüştür. Mucize kabilinden olarak içindeki yolcu- lara bir şey olmamıştır. Yalnız 2 kişinin hafifca başı döşemelere çarpmıştır. Kazanın fren tutmamasından ileri geldiği anlaşılmıştır. ——o——- l Kenevir mahsulü- | müz verimli | Rekolte ve kalite itibarile bu yıl «kenevir: mahsulümüzün ge- yet verimli ve temiz olduğu anla- gılmaktadır. Fakat bunüa rağmen fiatlar ge - çen yıldan noksardır. Şimdiye kadar ecnebi memle - ketlere ihraç olunmayan «kene - vir» lerimizin hariç piyasalara sevki için tedbir alınması karar- laştırılmıştır. Yakında en nefis partilerden mütcaddit merkezlere müteaddit nümüreler gönderilecektir. glacük...Hele; geceleri koruya çıkışı ona, daha ziyade zindelik Diyerek haz duyuyordu. Hattâ; geceleri canı sıkılan Dilşeda: İki- gözüm — hanımcığım... Şöyle koruya doğru çık!.. Diye zorluyordu. Dilşad, işi uy- miş, vücudü eski çalâkisini bul- muştu. Günden güne iyileşiyordu. Sultan Aziz; Dilşadı her geli - şinde daha iyiee buluyordu. | Padişah doktorlar:, ihsanlarına garkediyordu. Sultan Aziz: Mat güzelin iyiden iyiye iyileştiğini görünce, dokto- ra sordu: — Daha; tedavi edilmek lâzım geliyor mu? | kalmadı. Lâkin, her ne de olsa, Hususi döktor; Tokat köşkünde her türlü saray dağdağasından ve entrikasından uzak sakin bir ha - .yat yaşadığı cihetle Mat güzelin hastalığının uzamasından mem- yord & İş kanunu ve işçiler Meclisin bu devresinde çı: 3—50N TELGRAF 24 1 ci Tepin a İktısadi meseleler ; karılmak üzere çok mü- him projeler hazırlandı Yeni pvojelerden fikir işcileri de geniş mikyasta istifade edebilecekler ehrimizden cenup —mınta - kasında bir teftiş seyaha- tine çıkan İş Dairesi genel reisi Enis Behiç Mersinden Ada - naya geçmiştir. Mumaileyh o havalide bir müd- det kaldıl tan sonra; ayın ilk gün- lerinde şuhrimize avdet — edecek- tir. Diğer tarafian aldığımız malü- mata göre iş dalresi genel reisliği Büyük Millet Meclisinin önümüz- deki toplantısında müzakere e- dilmek üzere yeni ve mühim pro- jeler vü üde getirmiştir. Yeni projelerden başlıcaları; işçi sigortalarına ait olanlarıdır. Ve işçi sigorle idareleri; iş kazaları, mesleki hastalıklar ve analık si- gortaları gibi mevzuları ihtiva et- mektedir İşçi siğorta idareleri önümüz - deki hazlıana kadar teşekkül et- miş ve faaliyete geçmiş olacaktır, Bunlardan başka tahkim ve iş sahiplerile işçiler arasında çıkan ihtilâfları 'hal ve uzlaştırma için hazırlanmakta olan nizamnameler de ikmal edilmiştir. Bütün bun- lar; pek yakında; Şürayi devlete | gönderilecek ve orada tetkik ve | lasdik edildikten sonra Büyük Millet Meelisine sevkolunacaklar- dir. Hakim ve Müddiumumiler Arasında Terfi ve tebdi! listesi hazırlanıyer Adliye Bakanlığında hâkim ve müddeiumumilerin terfi defter - lerini hazırlıyan bir ve iki numa- ralt adliye ayırma komisyonları, | çalışmalarını bir hayli ilerletmiş- lerdir. Defter önümüzdeki ay için- de hazır olacak ve itiraz edecek - lerin itirazlarına meydan vermek üzere ilân olunacaktır. BAD Para Cezaları Kaçakçılık kanünuna ait para cezaları şimdiye kadar mahalli beyetlerce veriliyordu. Yeni çıkan tütün ve tütün İnhisarı kanunu bu heyetlerin kazal vazifelerin- den bulunan para cezast — işlerini mahalli sulh ceza mahkemelerine vermiştir. Gümrük Vekâleti bu kabil para cezalarının tetkik ve intacının bundan - böyle mahalli sülh ceza mahkemelerine devro- lunmasını alâkalılara bildirmiş - tir. Hatti; elinden gelse “Dilşadın hastalığını daha bir-iki ay uzata- caktı. Fakat; kız, her nedense, gün geçtikçe kilosu artıyor, kuvvet ve kudreti yetine geliyordu. Doktor; Nizın günden güne iyi- deşmesini Yendi ilâçlarına ve reji- mine medyun olduğunu bilerek kolları kabarıyordu. Padişahın iradesine derhal ce- vap verdi — Efendimiz; daha henüz ken- | disini yeni, yeni bulmağa başladı. . Elhamdülillük karkulacak bir şey bir parça daha rejitm altında kal- ması lâzımdır. Hem buranın or - manlık havası kulunuza çok ya- radı. İrade buyurulur ise bir par- çâ daha tebdili hava müddetini u- zatmalıdır. Padişah; husüsi — doktorunun tavsiyesini kabul etti. Lükin, göz- desinden uzak olması ruhuna a- ap veriyordu. Onu hiç | selerde de bu kaydın tatbik olu- | yasadan fazla miktarda ceviz al- Ayrıca fikir işçileri hakkında da yakında bir nizamname — vücude getirilecektir. Yalnız; hazırlanmış olan işçi sigortaları projelerinde fikir işçilerinin de beden işçileri Bibi sigorta olunabilmeleri şimdi- den esas olarak kabul olunmuş « tur. rak ita edilecektir. İş kanununda mevcut bulunan ve geçen sene ilk defa tatbik olu- nan bu kayıt; şimdiden müessese sahiplerine ve iş yerlerine hatırla- tılmıştır. Baz işçiler; iş dairesine Müracaat ederek henüz iş kanu- nundan istifade etmiyen mücsse- nup olunmiyacağını sormüş ve öğrenmek istemişlerdir. Kendilerine kanunun bu mad- desinin; İş kanunundan istifade eden yerlere şamil olduğu bildi- | rilmiştir. WE, Gevizleri Islatmak Yasak Buna teşebbüs eden satıcılsr bakkında ta- kibat yapılacak Mevsim dolayısile tüccarlar pi- mağa devam etmektedirler. Mevcut stoklar azaldığı için fi- atlar toptan 2 kuruş birden yük - selmiş 15 kuruşa çıkmıştır. Diğer taraftan bazı satıcıların ağır çekerek kilodan kazanmaları için cevizleri ıslattıkları ve bu su- retle nefasetine halel verdikleri Halbuki bu hal yasak olup tağ- şişin meni hakkındaki kanunun dairei şümulüne - girdiğinden ce- viz salıcılarının mallarını ıslat » mağa devam ettikleri takdirde haklarında takibat yapılması alâ- kadarlara bildirilmiştir. eeei Yarın Ramazan Yarın ramazanın ilk günüdür, Camilerde her türlü tertibat alın- miş, hazırlıklar ikmal edilmiştir. her akşam hatimine almakla ızti- | tablarını dinlendirmiş oluyordu. Padişah; doktorun sözleri üze- Tine, biraz mülâhaza fnı geçirdi. Fakat; kızın sıhhat ve hayatı i- çin müşkülâtla ve bizzarure mu- vafık kararımı verdi. Sultan Aziz; Mat güzeli ile To- kat kasrında bulunduğu akşamlar onu zevklendirmek, neş'elendir. - mek için beraberinde - getirdiği kızlara saz âlemi yaptırıyordu. Dilberler, akşam yemeğinden | sonra; köşkün salonuna diziliyor- | lar, hep bir ağızdan gece yarısına | kadar saz çalıyorlardı. Padişah; ara sıra keyfe gelerek Közdesinden şarkı söylemesini i> rade ediyordu. Mat güzel, hiçbir neşeesizlik göstermeden, efendisine büyük bir merbutiyetle bağlı imiş gibi hareket ediyordu. Sultan Azize; Çok sevdiği Şühâne gözleri, edalı bir yosma, » aldı şarkısını y ” gi af Yevar Ecnebiler ve şoförler Londra gazeteleri mümı Baron Stackelberg birkaç beri şehrimizde bulunuyor. Ş Timizin şayanı temaşa — yer gezmek için refikasile beraber taksiye biniyorlar. Müzeleri, mileri, şehrimizin âsarı atikasını dolaşıyorlar. Süleymaniye camil- ne gitmek istiyorlar. Gerçi li bilmiyen şoför «Cami ve Süley - maniyes kelimelerinin — yanyana gelmesinden bu eenebinin dileği- ni pekâilâ anlıyabilirken, mahza bir muziplik olsun diye bunları larak şehrin başka yerlerini do- Taştırıyor ve türkçe bilmiyen müş terilerinin ikide birde vaki olar istizahlarını istihza ile karşılı rak beynelmilel bir dil olan kı kaha ile de bu muzipliğini bir borçtur. Elverir ki onların i- çinden böyle neşir ve propaganda mücssesesi mensuplarile karşılaş. | mak ta mümkündür. Tememni edelim ki bu işi yapan genç şeför tek ve onun da bu sen hâdisesi olsun. HALK FİLOZOFU — Vekillerimiz. Ankara'ya Dönüyorlar Meclis Reisi Abdülhalik Renda ile Dahiliye ve Adliye Veki Şükrü ve Şükrü Sarscoğlu Ankaraya dönmüşlerdir. Birimizin derdi-. — Hepimizin derdi | Kışa girerken' — | mahrukat ihtiyacı Kış geliyor. Bu itibarla, yaz dan odun ve kömürünü ted etmiyenler arasında haklı bir telâş görülmektedir. - İşte mür meselesi üzerinde eheasi- miyetle duran birkaç okuyu muzdan aldığımız mektuplarâ ezcümle şüyle denilmöktedir; — *Kışım, kömür — fisil pek tahammül edilmez bir kilde yükseliyor. Halbuki, kö mür halk için kışın ekmek dar hayati bir ehemmiyeti b izdir. Malâüm olduğu üzere, tün kömürcüler, kömürleri yazdan tedarik ederler. Y: ise piyasada kömür fiatları şekilde idi: Şile kömürü, kilo su: 2.75, İğucada; 3,75, Bulga ya; 3.75, Trakya (Rumeli); 3278, kurüş.., Yazın bu fiatlar üze- Tinden kömürlerini tedarik & den kömürcüler kışın en az $ kuruştan satarlar, Ve İstanbul tarafında bulunan kümüreüle- rin ekserisi 275 kurüşlük mürden tedarik ederler. Bu has le nözaran, kömür bir müsli yüksek fiatla ve yarı yarıyal kâr etmek suretile halka satıle maktadır, Bu vaziyet yazın mür tedarik edemeyip te kömürcülerden kilo kilo ğ alanlar için büyük bir felâket- tir. Hez sımf halkın bu hi taki ihtiyaçları gözününde tus tularak, «havayici zaruriyer » den olan kömürün & B0, & kazsrılarak değil, gayet munsif ve makül bir fiatla sa tılması temin edilmelidir. Okuyucularımızın, kişa rerken vaki olan bu şikâyı rini alâkadar n E A