5 Kasım 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

5 Kasım 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e €vlet Havayolları Umum Müdürlüğü ayın 15 inden ilibaren <İstanbul - Anka- bul - Seyhan> gibi ğ ürlerimiz arasında posta Gasinin tecrübe oçuşlarına Bu kararlaştırmıştır. W: hava müsaid olduğu bu y * IS gün devam edecek ve Öiretle kış mevsiminde posta le Bur —.â",.':ur, 31 ÇHusus muhabiri Yetin V — Şehrimizde, Cümhuri- hk bir İnci yıldönümü çoü par- Daha İ:lüdu kutlulanmıştır. Ye u, Pir ay önceden okullarda İ Hümlarda hararetli hazırlık. “Slamıştı. Bir gün önce şehir, kerig çe7 Ve Atamızın veciz söz- ı."d:lııyan kırmızı bezlerle do- İ niryolları idaresi R Tıb YmFakültesi için İ tesisat "'Dıî da yeni Ö Inşa Paşa hastanesinde Tıb Vilere y İfin yapılacak yeni ilâ- hap almu olan yerlerin der- edilmesine karar ve- A —— — rancada teftiş M eiy, £ Müdürü Tevfik Stranca OMney Tdaki mektebleri teftiş tmişti, V Gd e Tnüd Nedim paşanın istih - Ruy Cğrü idi, —n__d&:'i" İgnatiyef bendesi u Ötdim paşayı doldür- ae M(:Ğıı.. Hönen dolabdan haber- * Rus casusları Hüseyin imtlanın Sultan Âzizi hale Hağığ, eT almışlardı. Nw.,__,' ı“—vi eyİn Avni - paşarın bile usların öi el | | | | | Memleket meseleleri |Karabük demir - Tecrübe uçuşları Fabrikamız başlıyor Usuretle kış mevsimin- & hava nakliyatı yapılıp Yapılmıyacağı anlaşılacak .'llhııın hava pestalarına bir Nisanda başlanacak liyatında, ne derece muvallak o- Tunacağı anlaşılabilccektir . Diğer taraftan Develt Havayol- ları Umum Müdürlüğü; 1 nisan - dan itibaren de memleketimizin muhtelif büyük şehirleri arasın- da muntazam hava postaları tesis etmeği de kararlaştırmıştır. Bu suretle mezkür tarihten iti- baren İstanbul ile muhtelif şehir- ler arasında yolcu ve posta nakli- Çü Posta ve yoleu nak- | yatı temin edilmiş olacaktır. b dur'da Cumhuriyet bayramı Üyük tezahüratla kutlulandı Bayram günü yapılan resmi geçidden bir İmtıba.. 1 taburunun ve urayın süs- Şi taklar, şehre ayrı bir güzel- k katmışlı. Cumburiyet alanının elektrik tenviratı mükemmeldi. Bayram günü daha — sabahtan halk alanı doldurmuştu. — Alkışla başlıyan geçid resmi alkışla sona erdi. Halk bayramı büyük tezahü- ratla kutluladı. İhrac Mallarımıza Kolaylık Kesilmiş hayvanla- ra lüzumu olan buz ucuz verilecek Kesilmiş olarak Avrupaya sevk edilecek kümes hayvanatına lâ - zım olan buzun çok ucuz fiatla werilmesi kararlaştırılmıştır. Belediye bunun için yeni bir ta- rife yaparak Şehir Meclisine ver- Sultan, Mahmud Nedim Paşadan haberleri oğluna arzetmiyordu | niye ile memlekete davet eden pa- dişah; Mahmud Nedim paşanın iğvaatile yapmuştı. Mahmud Ne - dim paşayı da Rus sefiri doldur- müştu. Çünkü; Hüseyin Avni paşanın İngilterede fazla kalması, İngiliz- lerle te'lifi efkâr eylemesi Rus- ların işine gelmiyordu. Ruslar, Hüseyin Avni pâşayı tekrar memleketine avdet ettir- betmişti. Pa- | mekle rollerinde muvaffak olmuş- Pandiras bir iradei se- | lardı. lit SAi DA n | İnşaatı deruhde eden grub reisi şehrimize *Karabük. deki büyük demir fabrikalarımızın inşaatını yapan İngiliz mühendisler grupu reisi Hoppkins, dün Londradan şehri- Mize gelmiştir. Mumaileyh birkaç güne kadar İstanbuldan Ankaraya ve oradan da «Karabük» e gidecektir. ——— Avni Bayer Nerede ? Kaçtığı doğru değil Ahmed Emin Yalmanla arala- rında asliye 1 inci cezada görülen karşılıklı hakaret davası netice- sinde 6 ay müddetle hapse malı- küm olan diş tabibi Avni Bayer, kararın mahkemet temyiz tarafın- dan tasdik edilmesi üzerine hük- mün infazı için aranmaktaydı. Diş tabibi adresinde bulunama - maş ve başka hiçbir yerde de izi- ne rastlanamamıştır. Fakat kendisinin bulunamama- 81 üzerine Avni Bayerin Arabista- na kaçtığı şayi olmuştur. Bu ha- ber asılsızdır. Zabıta kendisini a- ramaktadır. Namzet Düyunu d Memur Umumiye | Kursu Komiseri gidiyor | Kurs üç aylık ted- risata tabi | Gümrük kadrosunun mütehas- | sıs ve meslekten anlar memurlar- | la takviyesi için İstanbul gürarü- ğünde bir de enamzed —memur kursu» açılmıştır Bu kursta halen «32. namzed memur bulunmaktadır. Kendileri 3 aylık bir tedrisata tâbi tutulacaklar ve her ay niha- yetinde yapılacak olan imtihanda kazandıkları takdirde asaletleri tasdik olunacaktır. Otomobillere Yeni plâkalar Konuluyor Dahiliye Vekâletinin emri üze- rine belediye tarafından şehrimiz- de işlyen otomobil ve - otobüsler için yaptırılan yeni plâkaların bu kabil nakil vasıtalarına tevzi edil- mesine başlanmıştır. Evvelce de yazdığımız gibi plâ- kaların vesaiti nakliyenin ön ta- raflarına konulanları müstatil, ar- ka taraflarındakiler murabba şek- lindedir Resmi dalrelerin plâkaları kır- mızı, diğerleri siyah zemin üzeri- nedir. Fakat hususi otomobillerde rakamların yanında bir H harfi, taksilerde bir 'T tadır. ü bulunmak- Fakat şimdi iş daha çatallı idi. | Şaka değil; Hüseyin Avni paşa serasker olmuştu. — Mithat paşa nazırdı. Muhakkak bir şey varsa, bunlar bu sefer Sultan Azizi çalımına ge- | tirip hal'edeceklerdi. Bus sefiri; durmadan Mahmud | Nedim paşanın Bebekteki yalısına taşınıyordu. Mahmud Nedim paşa da, Gene- ral İgnatiyef'den aldığı haberle- ri durmadan Valide Sultana ye « tiştiriyondu. Rusların maksadı; Hüseyin Ave ni paşa ve arkadaşlarım mevkil iktidardan uzaklaştırmak, Sultan Azizin hal'ine meydan vermemek idi. Eğer; tahlı saltanata Murad e- fendi geçerse! Rus siyaseti şark- ta iflâs edebilirdi. Çünkü; Murad efendi ve Mu - Tad efendiyi tahta getirenler İn « giliz siyasctinin mürevvici olan a Böğü eet 5 Peyami Safaya derd olmuş: — Avrapada bütün köylü bisik- | letle gidiyor. Bizde hâlâ eşek köy- künün yegâne - vasıtalığını yapı- yor. Diyor ve. bunun sebebini yol- suzluğa atfediyor. Eğer, Peyami billara İstanbuldaki yolsuzluğu irlaya koymak için bu kadar uzun boylu misaller aramıya — kalkıştı ise beyhude zahmet etmiş. İstan- bul vali ve belediye reisi İstan- buldaki yolsuzluğu bizden de, Pe- yamiden de, bütün halktan da da- ha iyi bilen bir zatlır. Ve.. © dava apayrı bir davadır. Fakat, Peya- miye yalnız şunu anlatmak lâzım- dır ki, Türk köylüsü için eşeğin meveudiyeti yol ile yokuzlukla ölçülen bir keyfiyet ve kemiyet değildir. Bisiklet yahaız bay ve bayanı ta- şır. Eşek ise Türk köylüsünlün en hamul, en sabırlı, cn vefakâr hizmetkârıdır. Bisiklet dağdan ©- dun taşımaz; evden değirmnee buğday götürmez; köyden şehir pazarma yağ, yumurta, sebze, şu ve bu istihsal maddesini naklet - mez. Amma bunu Peyami Safa bilmiyorsa, cefakâr ve velakâr e- şeği kamyonetle değil de bisik - letle ölçüyorsa bunun takdirsizli- Kini tayin ve izah etmek gene ken- disine düzmez mi?. BÜHAN CEVAD | Ankara'dan şehri- | mize geldi Mezunon memleketimize gelmiş elan Düyunu Umumiye Komiseri ve eski Maliye Müsteşarı Ali Rıza Ankaradan şehrimize dönmüştür. Mumaileybh bu akşamı şehrimiz- den Pari&o hareket odocektir. el Beyoğlu Ha_lkevin- de temsiller Beyoğlu Halkevinden: 1— Evimizin gösterit şubesi kış programanı 5/11/938 çumarte- si gününden itibaren tatbike baş- lıyacaktır. 2 — Temsiller, haftanın cumar- tesi günleri saat 21 de, pazar gün- leri saat 14,30 da verilecektir. 3 — Temsillere 5/11/938 cu - martesi günü saat 21 de «Bir ka- vuk devrildi.. komedisile başla - nacaktır. 4— 7-15 yaşındaki çocuklar için her ayın ilk pazar günü saat 11 de temsil verilecektir, 5 — Temsil salonumuz, Beyoğlu İstiklâl caddesi Nurziya sokak Parti binasındadır. ö Vilâyet sınırları ve belediye hududu haricinde yolcu ve yük ta- şıyan makineli ve makinesiz vesa- iti nakliyenin tâbi olacağı şartlar hakkında beledyic bir talimatna- rical idi, İngilizler soğukkanlılıklarını muhafaza ediyorlardı. Maamafih; her vakit oduğu gibi, el altından iktıza eden şeyleri yerli yerinde icra ediyorlardı. Valide Sultan, Mahmud Nedlm paşadan aldığı haberleri kat'iyen; Ne had- oğluna arzede dine? Hiç; celâli metli oğluna hal'dn bahsedilebi- lir mi idi? Padişah; mevkiinden çok emin idi. Ordu ve donanma bilâtered- düd kendisine bağlı idi: Onlara; avuç dolusu ihsanlarda bulunma- maş mi idi Sultan Azize, ortalıkta dönen fecaati kimse cesaret edip anlata- miyordu. | Hattâ; padişahın, çok yakın bir bendesi olan mabeyinci Fahri bey iki günde bir şehri dolaşıyor... 0- radan buradan topladığı malü - matı efendisine getiriyordu. Eşek ve bisiklet! | Mahrukat satışları çoğaldı Yeni ve bo | mikdarda odun ve kömür geldi Soba fiyatlarında değişiklikler on hafta içinde Rumeli ve Anadolu — iskelelerinden şehrimize mühim mikdar- da odun ve kömür gönderilmiştir. Ayni müddet zarfında; geçen aya mazaran 1-2 misli fazla odun ve kömrü satışı yapılmıştır. Halk; kışlık odun ve - kömürü: nü ekseriyetle temine başlamış- tır. Fakat bu sene odun kömürü ile beraber maden kömürü ve bilhas- sa kok, antrasit satışları pek faz- ladır. Umumiyetle resmi daiteler- den başka birçök evler ve apartı- manlar için ekseriyetle maden kö- mürü alınmaktadır. | Bu'yıl; odun alanlar çok azdır. | Soba ve boru satışları da çok | hararetlenmiştir. Bilhassa «ma- | den kömürü sobaları» fazla satı- | maktadır Bu itibarla maden kömürü so- balarının fia geçen yıla na. a yükK&elmiştir. Çini sobaları ise pek rağbetten düşmüştür. arı z Cesedin | Hüviyeti Anlaşıldı Dün sabah Kadıköy açıklarıı da 'bir cesed görülerek sahile uştık. sedin sokağında bir 'a . karılmış olduğunu dün yazı İlk tahkikat neticesinde © Kadıki Mazlumyan l& Sarrafoği apart numaralı dairede oturan 63 manında, şında Kigork oğlu Artine aid ol duğu anlaşılmıştır" Artinin ne su- retle denize düştüğü zabıta ve ad- liye tarafından yapılmakta olan tahkikat neticesinde anlaşılacak- I Ramazan “ Birinci Teşria 12 23 (Yıl 1958 Ay, l1 G, 309 dusir 184 6 2.clTeşriniCumartasi —— 0—.— 3307 Hicri — 1354 Rümi - | Yaklilar Hazinedar usta da iki günde bir şehre çıkıp efendisine malümat getiriyordu. İşin en garib ciheti, mabeyinci Fahri bey de, hazinedar Arzıni - yaz kalfa da Mahmud Nedim pa- Şaya düşman idiler.. Fahri bey Gdoğrudan doğruya Mithat paşanın adamı idi. Hazinedar usta da Hüseyin Av- ni paşanın gözdesi ve maşukası bulunuyordu. Sultan Aziz, tarafından gönde- rilen bu bendeler İstanbulun kıyı ve bucağından toplayıp getirdik- leri havadisleri hep, Hüseyin Av- ni paşa, ve Mitbat paşa arkadaş- larının fikirlerine uygun olarak getiriyorlardı. Padişah; mabeyinci Fahri beyi, sözde Arzıniyazdan habersiz ola- rak malümat almak üzere yollu - Meselâ geçen sene 17-18 lira e- lan büyük çini sobalar; bu yıl 6-8 Hiraya zor müşteri bulmaktadır. Mozad dairesine ve koltukçu- lara müracaat eden birçok halk da eski çini sobalarını ve farkını vererek «maden kömürü sobası almaktadırlar. Ormanlarımızı korumak ve ma- den kömürü satışlarını arttırmak Üzere resmi dairelerden ve bu ka- bil müesseselerden başlıyarak bü- tün memlekette yalız -maden kömürü» yakılması hakkındaki kanun; - henüz mecburi olarak nerelerde tatbik edileceği malüm olmamakla beraber - bu surctle şehrimizde kendiliğinden ve mu- vaffakiyetle tatbik sahasına gir- miş bulunmaktadır. vakit ve h hakkın- da Veki da bir karar şe bir talim am beklenmekted! Şehrimizde Zelzele — Kasaana- nenin verdiği malümata göre bu sabah saat beşi 51 dakika 50 sa- niye geçe şiddetlice bir zelzele kaydedilmiştir. Merkez üstünün İstanbuldan 880 kilametre mesafede olduğu tahmin edilmektedir. Yollardaki Kablolar Meselesi 'Bunu kalletmek için dün bir toplantı yapıldı Elektrik, telefon hava gazı ve sular idareleri umum müdür ve fen işleri müdürlerile belediye er- kânı dün valinin riyasetinde bir içtima yapmışlardır. Bu içtimada asfalta çevrilecek yollardaki kab- loların sür'atle yaya kaldırımları- | min altına alınmalarına karar ve- rilmiştir. / Can kurtaran oto- mobilleri Cankurtaran — otomobillerinin boş oldukları zaman canavar dü - düğü çalmamaları ve li git- memeleri kararlaştırılmıştır. lerinden haberleri yoktu. Bazan, mabeyinci Fahri beye padişah soruyordu — Fahri ne var ne yok? — Etendimiz; halk Mahmud Ne- dim paşa kulunuzdan nefret edi- yorlar... Ağıza gelmedik süzler sarfediyorlar. — Peki; kimi İstiyorlar bu a- damlar?. — Mithat paşa kulunuzu med- hü sena eder dururlar... Rüşdü pâşa kulunuz için de iyi söyler- ler... — Mahmud Nedim paşa için ne söyliyorlar? — Milleti, Ruslara sattı diye a- ğızdan ağıza dedikodu yapıp du- ruyorlar.. Diyardu. Bazan da; paidşah, ha- zinedar ustasını karşısına alıp so- ruyordu: — Ne var, ne yok dışarda baka- lan usta? (Devamı var) i | Biraz da biz konuşalım Ötedenheri bilirsiniz ya. Parlak Sükırdı etmek isteyenler mutlaka sözlerine bir frenk —mülellifinin birkaç eümlesini sıkıştırarak be- yanatını güya bu yabancı vecize. — lerle süslemek itiyadında bulu - nanlar az değildir. Ve gene bilirsi- kirlerine dayanan fikirsi birçok defalar işaret etmişizdir. Fakat bu işaretler bu -i zevalini temin etmiş sayıhmaz. Ve tabil tahmin buyurursunuz ki ge- — ne ayni illete mübtelâ olanlar bu — şekil tarzı mükâleme — veya larsı tahrire devam edip gitlmektedir. - ler. Biz, kendilerine — beynelmilel şöhret yapımış değerli garb mütte- fekkirlerinin sözlerine itibar et - merek veya onları küçük gür - mek gibi bir hadnaşinaslıkta bu- hmmaş değiliz. Yalnız bütün fi- — kirlerini garba medyun — olan bu mütefekkirin bir de kendi fikri- nin tekevvün etmiş olduğunu görmek hüsnü miyetini izhar ei » miş olmaktan başka da bir. şey yapmadık. Biz, sözlerine kuvvet vermek ve inandırmak için bir garb müte- fekki fikirlerinden itiyad ve — bunu sulistimal edenlere çatarken — bir de doğrudan doğruya bize aid — olan işlerde yabancıların fikirleri- ni ehemmiyeti mahsusa ile kayde- denlere de rastlamıya başlıyoruz. Cumhuriyetin —on beşinci yılı münasebetile çıkan gazete ilâve- lerinin birkaçında on beş yıllık san'at hareketlerimizi hülüsa e - den yazılar vardı. Bilhassa bu ya- zılardan ikisinde bu hatanın söz- leşmiş gibi tekerrür ettiğini gör- dük. Bunlardan bir tanesi Son Pos- ta'da Fikret Adilin, ötekisi de Ku- — run'da çıkan Arif Dino'nun yazı- larıdır. Her ikisi de Türk resmini öyer- — ken güzel san'atlar akademi- sine getirilen Profesör Leopold yorlar, Biz sayım profesöre buğlı- lığımızı kaç defalar fırsat düş - tükçe izhar etmiş olmakla bera - ber şimdiye kudar Türkiyede 'Türk olarak resmimize karşı söy- lenmiş namütenahi sözlerin veya söyliyenlerin hiç mi kıymeti yok- — tu ki ittifakla bizim , karşunızs Levy'yi çıkarıyorlar, —— | g Başkalarını — konaşturmaktan vazgeçelim de biraz kendimiz kiymetli konuşmiya çalışalım. —— HALK FİLOZOFU adlarm Yeni Göçmen Geldi nn Transit olarak gönderildi Romanyadan — memleketimize getirilecek olan göçmenlerin kış gelmeden anavatana yerleşmiş bu lunmaları için nakliyata hız ve- rilmesi alâkadarlara bildirilmiş | tir. Diğer taraftan dün Vatan vapus rile «1500» göçmen şehrlmize gel- miştir. Fakat bunlar; İstanbula çıkarılmamışlar ve transit olarak Tuzla tahaffuzhanesine götürül « müşlerdir. Bugün de Nâzım — vapurile niden 1500 göçmenin gelmesi beke lenmektedir. Şehir arası Telefon ücr-tleri tedbirler alınıy lemeleri için bu kabil yerleri re edenlerin halktan fazla para dıkları görülmüştür. Bunun önüne geçmek üzere b liste yapılıp bu gibi yerlere masına karar verilmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: