17 Ocak 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

17 Ocak 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— FAYDALI BİR TEŞEBBÜS Maran gozlar Kooperatifi Umumit Kongre Toplanıyor t Hazaren caddesinde anda bulunan İstan - ! Marangozlar Cemiyeti mer » * YNi caddede, Nazlı apartı - ı"wn. ikinci kat 6 numaraya nak- led. ir, senelik kongresini, bu Yeni binada, 25/1/939 Çarşarmba Rünü saat Bre n namesi şı 2 — 93 iki — ** yıhı hesaplarının tet - i, 3- kun, *39 senesi bilânçosunun ©- | Urimaşı, — İdare heyetinin yarısı için & alması. dir 14 te yapavcaktır. Kon- | Kurulmasına karar verilen, İs- tanbul marangozlar projesinin, banı maddeleri üze - | vinde görüşmek için geçenlerde Ankaraya giderek İktisat Vekâ- letile tet | 1âr Cemiyeti umumi kâtibi Fuat, Tezer Ankaradan avdet etmiştir. Bu suretle, mukavese projesi - nin bütün maddeleri temamile tavazzuh etmiş bir şekilde hazır- lanmış bulunduğundan koopera tif müessisleri bugünlerde, Ma - rangozlar Cemiyeti merkezinde bir toplantı yaparak, mukavelenin imzası hususunda görüşecekler - Maarifde İşler Sürüncümede Kalmı Her Şey Müracaata Ne harif Vekâleti; en küçük iş- ler için bile talebe velileri- :ılınh»ı maarif idarelerinin aş vurduklarını göre - :'ü’;ıh“ hususta dün maarif mü - | Bunda Sit €mir göndermiştir. tedir. — Sümle şöyle denilmek-| u *Bütün işlerin' alâkadas ı—ıı—i * Nizamname ve talimatname - Teti ile tesbit olunmuş olan bü - dümlere göre yürümesi lâzım ol- GEU tekmil Maarif Vekâleti men- Suplarınca malüm olmasına rağ- ğ bazı maarif ve mektep idare- Not ı—Şc,;ileı-irı Hakkı Verilmiyor mu? ,,,3""”'-)! Şirketinden, şirketin ie n"' Ve müstahdemlerinin hak- ';l' alacakları olan yarım mil- Tadan fazla un evvel- te paranı i ’:i'dıb gibi, şirket tarafın « âkadarlâra İadesi ve ara - İktiş, Vaşmazlığın halledilmesi, _':ı* Vekâleti ve şirket mü - lerinden mürekkep hakem KÜ'RİN Kararına İktiren etmiş- nî::"b—m günlerderberi yap - tek Olduğu tetkikatı ikmal et- qu__(:'“"du- Ayın 24 ne kadar Üdiça A Vererek — alâkadarlara Üdirecektir * 4o b esirci öyle usta idi ki; iİrçok devirlerin tecrü- hda fevkalâde denebile - * bırakmıştı. tepearası '& Vermiş olsa bula- ah ayağına getirmişti. Konuşu, SaPkin ne güzel türkçe Çabuk :d-“ » Hal ve etvarı da çar- Bsj, “lüm olacağa benziyordu. SİTCİ hamumefendi Tini okşadı ve is lari;., tek, ::»-._nn Şimdi bu ismi bi- Olmaz v Büzel bir isim verelim Ti? Bundan sonra senin % *Canan, olsun. M SEk Bi g :*!ı. tlerce üzdı H AN: kızın ya » mini sordu; ZORBALAR SALTANATI yacak İçin Mutlaka Vekâlete LN Lüzum Var ? lere göre kat'i cevap vermek lâ- zım gelirken bir defa da vekilliğe baş vurulmasının tavsiyı duğu görülmektedir. Ne yolda yü- rütüldükleri ve hallolumacakları bir kanun veya nizamname, ta - limatname, talimat ve emirle ta- yin ve tasrih 6 için müracaal sahiplerine idare - lerce müsbet veya menfi cevap ve- rilmesini ve bu kanunlarda İşler için vekilliğin lüzumsuz yere iş - gal olunmamasını ve işlerin sü - rüncemede kalmasına meydan ve. rilmeemsini ehbemmiyetle bildiri- r " iş sahiplerine bu hüküm- | Yeni Yolcu Salonu da Tamamlanıyor Galatada yapılmakta olan yeni yolcu salonunun Haziranda ta - mam olacağı anlaşılmaktadır. Salonda; gümrük muhafaza baş) müdürlüğü, polis 5 inci şube ve deniz işleri müdürlüğü de bulu- nacaktır. Bu daireler; yeni yıl bütçele- rine kendi kısımlarının tefrişi i- çin icap eden tahsisatı koymuş - lardır. . Yeni yolcu salonunun üstüne büyük bir projektör de konacak- tır. Bu muazzam projektör ile ge- celeri Hmanımızdan geçecek olan transit gemiler kantrol edilecek » tir. xuzan: M. Sumi KARAYEL Cariyeler kızı aldılar... Hama - ma koyup güzelce yıkadılar... Giy- dirip kuşattıktan sonra; sofraya buyür ettiler.. Cananın ismi sarayda «Şevkârar idi. Şevkâra Sultan Mustafayı teshir etmiş bir ikbal olmakla be- raber saray halkı içinde en zi - yade sözü geçer gözdelerdendi. Şevkâra Sadrazama bile hük - mederdi. Kızlarağası Enderun ve birun rical ve vüzerası Şevkâra- nin hışmından korkaclardı. Onun -| birdediği iki olmazdı. Hattâ; Şevkâranın Yeniçeriler üzerinde bile hükmü ve nüfi , asta bulunan Marangoz- Parazit. . S on günlerde en çok kulla- mılan kelimelerden biri de: — Pari Oldu. Aslında tüfeyli, haşere gibi anlamlarda kullanılan bu ke- lime bir bayli vakittir radyodaki ses arızalarında — kullanılırken, şimdi de Ekrem König hâdisesi ve devlet dairelerinin büyük müba- yaa işlerindeki komisyoncular münasebetile dile düştü. Bir zat, dünyadan bihaber gafil olacak ki, muhatabının: Parasit!. Demesini: — Parrrrrasız. Anlamış ve.. âdeta gücünmiye kalkışmış. Muhatabı derhal tavzih etmiş: — Parrrrasızlık, parrrazit olmr- yanlar da asıldır. Amma, ben ondan bahsetme - dim. Parrrrarzit. Diyorum.. Bu cevab üzerinde durdum dur- dum da haksız hiç bir tarafını bu- lamadım.. Doğrusu. Muhakkak ki, — Parrrasızlığın zıddı: Parrra- zitlik oluyor! olun - | üş olan işler | BÜRHAN CEVAD Bakayalar — | Af Edilecek Reisicumhurumuz İsmet İnö isinin bakaya vaziyeti de tefkik olunmuş ve birçok köyl kaya borçlarınm affiri mişlerdi, Bunun üzerine keyf:yetin ince- Jenmesi Maliye Vel rilmiş-ve bilâhare y projesi hazırlanmıştır. Geçenlerde karilerimze ilk defa haber verdiğimiz veçhile bu pro- jeden 1340-1935 seneleri arazın - daki arari vergisi barçları aflo » lunacaktır. Bu hususta hazırlanan — kanun Tâyihası dün acele müzakere o - lunmak Üüzere Büyük Müllet Mec- | lisine verilmiştir. | —0 Barem Lâyihası Büyük Millet Meclisi bütçe en- cümeni dün toplanarak memur ve ücretlilerin yeni baremleri ü- zerinde meşgul olmuştur. Hemen bütün Vekiller bu içtimaa iştirak eylemişlerdir. Encümen hâlen gerek memur- ların ve gerek ücretlilerin barem- Jerini mütenazır olarak hazırla - mak üzere yeni lâyihanın heyeti umumiyesi üzerinde görüşmek - tedir. ir kanun — Yeni Bir Vapur Geldi Denizbank tarafından Alman - yaya ismarlanan — vapurlardan Sur da dün İlmanımıza gelmiş- tir. Bu vapur İzmir körfezinde iş « | kete epeyce faydalı olmuş Çocukları F Hanbul - sokaklarında — iş | l güçsüz dolaşan kimsesiz ço- tukların son günlerde yine sayısı çoğalmağa başladı. Akşam üstü bilhassa yağmurlu hâvalar- da çırçıplı | mürde kıya: bir takım çocuk- lar sokaklarda dolaşıp dilenmek- tedirler Halbuki, belediyenin bu —işle | uğraşan bir Çocuklârı Kurtarma Yurdu vardır. Bu müessese faali- yete geçtiği gündenberi memle - ve bir takım çocukları cemiyete ka- zandrımıştır Galatada Bankalar caddesinde Çocukları Kurtarma — Yurdunda bugün 75 çocuk vardır. Bu ço - cuklar bir müdür ve dört müreb- bi tarafından idare ve terbiye e- dilmektedir. Müessese dahilinde bir marangoz atölyesi doğrama - ci fabrikası, dokuma — tezgâhları, hazır mobilye atölyesi, ayakkabı atölyesi ve terzilik şubesi vardır. Çocuklar burada yevmiye ile ça- lışırlar. Yevmiyeleri mücssese - nih kasasında işletilir. Çocuklar , Hatay'a . Posta Ücretleri e e İndirilecek Kardeş Hatayda çıkan gazete mecmua memleketimize gön- derilmesinin; posta ücretlerinin gokluğundan dolayı çok zar ol » duğu şikâyet olunmuştur. Çünkü; 1 kuruşluk Hatay ga - zetelerini memleketimize gönder- mek için gazete başına 1 buçuk kuruş pul parası — vermek lâzım gelmektedir!.. Diğer taraftan İstanbul tüccar- ları da Hatayla olan ticari müna- sebetlerini arttırmak — istemekte fakat telgraf ücretlerinin yüksek- Hiğinin kendilerini mutazarrır et- tiğini söylemektedirler, Bunlar; kelime başına 25 kuruş Eibi yüksek bir Ücret alınması yüzünden ticaretin ruhu olan sür- atten istifade edemediklerini be- | jyanu etmektedirler. Bu münasebetle 2 kardeş mem- leket arasında posta ülcretlerinin yeniden tanzim olunması ve ten- "Dilencilikle Mücadele Yurdu Serserileri | Bekliyor, Giden Yok | Müessesedeki 75 Çocuk Nasıl Bir Terbiye Görüyor ? denecek kadar pej - | .Zarara mı Sebeb Kurtarma yirmi yaşına gelince birer serma- ye ile hayata atılırlar. Müessese- nin 'mekhanesi, takhanesi, ders şamları nazari dersler - görürler, Mücssesode ceza yoktur, Çocuk « r çok esaslı bir disiplin içinde yetiştrilmektedirler. Bu mücsse- de göze çarpan bir noktayı da zikredelim: Çocuklar bu mücsse- sede yalan söylemezler. Her ço - cuk - eğer bir suç işlemişse - der- hal mürebbisine suçunu itiraf e- der. Müessesede himaye gören ço- cuklara ilk gününden bu terbiye verilmiştir. Müecssese başında uzun zaman- danberi muvaffakiyetle çalışan doktor Kâzım Zafir — Yenerden Müessesenin tekemmülüne uğ - raşmaktadır. Sokaklarda dolaşan işsiz ve hi- Mayesiz çocukların büyle fayda - h bir randıman veren koruma müessesemiz varken — sokaklarda dolaşmaları doğru değildir. Bu gi- bi kimsesiz ve himayesiz çocuk- ları bu mücsseseye göndermek suretile dilencilikten ve cemiyete müzir olmaktan kurtarmalıyız. haneleri muntazamdır. Fazla Tütün | Oluyormuş? Bazı yerlerde fazla tütün ye- tiştirilmesi yüzünden mahsulün tamamen satılamadığı ve bu se- beple mühim bir kısmının müs « tahsll elinde kalarak ekicilerin zararına sebep olduğu görülmüş- tür. Gümrük ve İnhisarlar Vekâle - ti; bu münasebetle tekmil tütün mıntakalarındaki — alâkadarlara mühim bir emir göndermiştir. Bu emirde; fazla tütün ekilme- sinin mmeleket için mühim bir zarar olduğu kaydedilmekle ve bu keyfiyetin dalima gözönünde ' tutularak İnhisar idazelerile Ti - caret ve Ziraat Odalarının, bele- diyelerin ve borsa - idarelerinin Propaganda yapmaları ve bu su- retle müştahsilin az fakat nefis tütün yetiştirmelerini temin ey - lemeleri bildirilmektedir, zilâtlı bir tarife tatbiki için bir anlaşına yapılması alâkadarlar - dan islenmiştir. —— Yeni Araba Vapurları Şirketi Hayriyenin yaptırma- ğa karar verdiği, yeni araba va- purunun İnşasına ait teferuatın ihzarına başlanmıştır. Şirket bu leyecektir. Yeni vapur; temizlen- mek üzere Halice alınmıştır. çari idi. O, Alemdarın İstanbula | girmemesi için Şeykulislâm Ata- ullah Efendi ile sözbirliği etmiş - ti. Durmadan Yeniçerileri de kö- | rükler dururdu, Alemdar Mustafa Paşa sarayı | bastığı zaman Sultan Selimin kat-| li için ebe Besime ve hampalarına| dım etmişti. Bu kız Sultan Se- in katlinde bilfül zımedhal idi.| Çünkü efendisi olan Sultan Mus- | tafanın tahtta kalması onun hü- kümdarlığı idi, | Fakat haremi hümayunda bu | derece kuvvetli ve zeki bir rol | öyr Şevkâra nasılsa Sultan | Mahmudun katli meselesine ye- | tişememişti. Sultan Mahmudun gözdelerin- | den İkbal Cevriye Şevkâraya ga- | lebe çalmıştı. Cevriye, külhandan kâse ile | getirdiği küllerle hasımlarını dar- madağın etmiş ve Şevkâranın haydudları teşci yolunda yaptık- | olmaktadır. | beraber yok edebileceğine emin işle ehemmiyetli surette alâkadar etleri suya düşürmüştü. | Cevriye Sultan Mahmudu kur« tarmakla — Şevkâranin — yıldızını söndürmüş ve bu sönen yıldızın ye- rine yeni bir şeref yıldızı ikame etmişti. O da kendisi idi. Şevkâra hiçbir vakit bu kini unutamazdı. Gerek — Hayırsızada açıklarında ölüme giderken ve ge- rekse ölümden kurtulduktan sön« ra bütün düşündükleri Cevri hak-| kındaki intikam fikirleri idi. Yeni esire Canan, esircinin ko- nağında hamamda yıkanırken bi-| le Cevriye olan intikamımı düşü- nüyor bir gün gelip onu her ne pahasına olursa olsun efendisile bulunuyordu. Canan; herne yapıp belli etme- den ve sezdirmeden tekrar Sadrı Anadolu Hamid Efendinin kona- iına kapağı atmağı düşünüyordu. | Çünkü Hamid Efendi — Sultan Muslafa taraftarı idi. |Pamukçuların Dilekleri — Sanayi Birliği idare heyeti dün toplanmıştır. Bu içlimada pamuk- çuların dilekleri ve talepleri tet- kik olunmuştur. Bilâhare; heyeti umumiye iç- timaı için hazırlanan rapor tas- dik edildikten sonra 8 komitenin teşkil ve içtimaa çağırılması ka- rarlaştırılmıştır. Fakat; çok kurnar bir ho- gafendi olan Sadrı Anadolu her şeyi iyice beceren ve her tehlike. den kolaylıkla kurtulmasını bilen bir adamdı. Hamid Efendinin evinde çârı ak-| tarıcihandan getirilmiş dilberler dolu idi. Hamid Efendi; sarayı hümayu- na, ricale, vüzeraya hoş görün - mek için durmadan dilberler tak- dim ederdi. Sadrı Anadolunun — vüzera ve saraya verdiği bu dilberler bu « landukları bu yüksek - yerlerde dalmi surette efendilerini hima- ye ederler ve onun vücudüne za- rar getirmemeğe çalışırlardı. İşte; Şevkiâra da sarayı hüma- yunda Hamid Efendiyi her vakit € altından kollıyan bir kızdı. Alemdar Mustafa Paşa İstan « | bula girip Sadrazam ve serdar ol- duğu zaman Hamid Efendi derhal barekete geldi. Bir yere sürülüp | mumi kâtibi Bay Numan - Rifat | Bü için Kamertabdan ayrılamı - | zorlu idi. Hatta, © istemeden bu dilberi ona takdim ederek yaka - sını kurtarmahı idi. merlabı giydirip kuşatarak Alem- gar Mustala Paşaya karısile yol- lamıştı. Çalgılı Yerlerin Derdi Belediyeye Bazı Şikâyetler Yapıldı İçki satılan bazı yerlerde ara- sıra uğrayan ve pek kısa bir müd- det çalgı çalarak bir kaç kuruş toplayan seyyar çalgıcılar dola - yısile, belediye memurları tara - fından ceza kesildiği belediye re- isliğine şikâyet olunmuştur. iğer taraftan bu kabil mües- * sese sahipleri her ay 22,5 lira be- lediye resmi vererek dalmi bir saz heyeti koydukları halde bazı yer- lerde; bu heyetler arasında kadın ha de bulunmasına müsaade adığını da şikâyet etmiş « lerdir. Be Reisliği her iki müra- caat ve şikâyeti de ehemmiyet- le tetkik etmektedir. Kredi Anlaşması Berlinde Dün İmza Edildi | Almanyanın hükümetimize aç- | tığı 150 milyon marklık kredi ân- laşması dün saat 12 de Alman Hariciye nezareti bina - Berlinde sında Alman Hariciye Nezareti müsteşarile Hariciye Vekâleti u- Menemencioğlu, Antalya meb'u- su Cezmi Erçin tarafından imza olunmuştur Ekmaîf ekrar Ucuzlatılacak Belediyede İstanbulun iktısadi vaziyetini tetkik eden istişare he- yeti, ekmek imal eden fırınlarda bir çuval için kabul olunan 190 kuruşu 125 kuruşa indirmenin lâ- zım geldiğini kararlaştırmıştır. Bu suretle bir ekmekten 30 paralık tenzilât yapmak kabil olacaktır. Diğer taraftan istişare heyeti yağ ve süt işlerini de ele almıştır. Yüksek İktısad Mektebi Yüksek iktısad ve ticaret mek- tebinin 56 acı senei devriyesi mü- nasebetile dün saat 17 de Tokat - liyan oteli salonlarında bir çay ziyafeli verilmiştr. Mektebn talebe mevcudu git - tikçe artmaktadır. Şimdiye kadar Mmektebden 700 - 800 genç mezun | olmuştyr. İ En sönmezun olanlar da 98 ki- şidir, Halen mektebin 1 inci sı » nıfında 541, 2 inci sınıfında 168, son sınıfmda da 44 talebe vardır. — Oortadan kaybolmaması veyahud kellesini ele vermemesi için Alem- dar Mustafa Paşaya küçükten ter: biye edip büyüttüğü ve dünya gü- zeli derecesinde olan «Kamertab İsminde bir kızı takdim etmişti. Kamertab bir Kafkas güzeli idi, Dilberliği dillerde destan idi, Hatta Sultan Mustafa bir kaç kere Kamertabı Hamid Efendi » den istediği halde efendi hazret- | leri binbir bahane bularak takdim etmemişti. Etendinin bulduğu bahane çok | mantıki idi. Karısı elinde büyüttü.| yordu. Zemininde idi. Fakat Alemdar Müstafa Paşa Nihayet Hamdi Efendi Ka - (Devamı var) Geçim Meselesi ükümet yeni bir barem H Bunu Jâyihası bazırlış Yeni lâyiha yakında Bi yük Millet Meclisinde müzakı edilecek. Bence, yeni barcın | nununda, - bilhassa, memleke muhtelif mıntakalarında çalış ve az maaşlı küçük memurlar ; önünde tutulmalıdır. Bu yazın yazarken, İstanbulda, bir dnire bir kalemin şefi vaziyetinde ol tanıdığım bir memuru gö; getiriyorum. Bu memur kalen şefi, başkâtibi veya mümeyizid Hulâsa, bir kalemin başıdır. A maaşı iki bin kuruştur. Vergil de kesildikten sonra bu xatın € ne kırk sekiz buçak lira kadar | | para kalir. Karısı ve bir çocü vardır. Başka bir geliri de yoktı Yakından tanıdığım bu zat, w hiş bir sıkıntı içinde yaşar. Na sıkmtı çekmesin ki eline geçen ) para ile üç ki çindirecektir. şebrin uzak bir semtinde oturt On lira kadar ev kirası öder, A da beş İira kadar da yol masri verir, Çocuğu mektebde okur. Bu zat kıt kannat içinde yaşar, Çünl bir başka şekilde yaşaması müln kün değildir. İstanbul pahalı b şehirdir. Fakat, meselâ, bu zat, Anadolı mun hayat ucuz olan kazalarında birinde ayni maaşı alsa, burada kinden şüphesiz çok daha rah: yaşar. Rahat değil, hattâ bazı ye lerde müreffeh yaşar Acaba, yeni Baremde, bu nol taların gözününe alınması kab değil midir?. REŞAD FEYZİ Birimizin Derdi Hepimizin Derdi Kanunlarımız Arasında İdari Münasebetler Bir okuyucumuz yazıyor: *#— Belediye kanınuna göre, es- maf bir sıhhat eizdanı — atmak, 1204 numaralı polir kanımuna gö- ve dükkân sahibi hor” Vulakkdaş dükkânını actığını veya mı 26 saat zarfında polise'bildir- mek. kazane kanununa göre de patron ise ald olduğu maliyajda- ireslni haberdar elmek, jmüsiah- dem vaziyelle oluma bir karanç dezkereni almak mecburiyelinde - dir. Meselâ bir kunduracı dükkönı- a herhangi bir kontrul makvadın girer ve mükelletten vavan tez - keresi islersiniz. — Mükellef size dahi yoktur. Çünkü takib edil - mediği için, — pelise — beyanname vermek, sıhhat cürdamı — almak, nüfas kâğıdım yazında bulun - durmak gihi kamuni mecburiyet - leri hisselmemiştir. Runun aksi de vakidir. Sıhhat cüzdanı var- dir, Uwvan tezkeresi yuktur... Diğer Bir şekli de ekseriya gü ze çarpmaktadır. Bazı suiniyet sa- BİDİ San'at erbabi polise haşka mamda bir beyanname vermek ve maliye dairesine ayrı bir isim bil- dirmektedirler. Bu suretle tahak. kuk edecek herhangi bir devlet alacağının — kabiliyeti — fahsiliyesi ortadan kalkmıştır. Hazineyi ko- Yumak, vergilerin habiliyeti tah- ziliyesini temin etmek, devlet ka- munlarının sereti tafbik ve lera - tanı kolaylaştırmak, takib edebil. Devlet fazla varkdat temin ede- Bilmek, ve kiçbir suretle devlet 9. foritesinin Scab ettirdiği mükel - letiyetler haricinde teşebblis xa » Bibi bir vatandaş bırakmamak 1- gin hâlen mevcud esnaf cemiyet- lerinin teşkilâtimı — kanunlaşlır. - mak, ve her ernafı nid olduğu ce- miyete aza yapmak imkânını ka- munun çerçevesi dahiline erbabı dalma müsbet bir fayda

Bu sayıdan diğer sayfalar: