18 Ocak 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

18 Ocak 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

iki Yeni Daha Y 1 Şefimiz İsmet İnönünün astamonu, Çankırı ve İ - nebolu alisinde yapmış Sldükları tetkik n Sek semerele Slunmaktadır. Bu cümleden olmak üzere eve "elâ Kastamonuda bir kenevir fabrik brikssının kurulması için tet - b ;â“"—’ başlandığını G, övir fabrikasının; bütün ih - | Üyacı temin etmiyeceği :'_'kş- bunun üzerine !: mxaş kararlaştırılmıştır. d fabrikalardan biri Taşköp - Ve diğeri de Gölverende inşa Olunacaktır. id:îu fabrikalar için Sümerbank Tesi yarım milyon lira harı mkm' Fabrikaların yerlerini “mı!ı €tmek, ahnacak araziyi is- âk eyliyerek inşaata hemen Ka lamak üzere mimar, mühendis #akine mühendislerinden “mü- : kep yeni bir heyet bugünler- İskend Serbest skenderun Jimanında tesis Edilecek olan serbest min- takaya ait limanın proje- hazırlamak için memleke - n Hataya giden mütehas- '&t denizde, karada sondaj 'tlerine devam - etmekte - kerin; timi Bü heyi imalıy Ür. Hü z ü kümetimiz Te selâhiyettar Ha- y Makamları; serbest mıttaka Mmika e0T olan arazinin mevki ve farı üzerinde mut ğ Büşlerdir le mutabık kal Tatil Kampları leri dün Maarif Müdürlü - Bün, 'e Müdür muavini Muvaffa- #etmişlerdi, tatilde teki Ararlaştırı r. Bu toplantıda; yeni Tar kamplar — açılması ilarak bunların hututu a Yesi tesbit olunmuştur. nyî*;ea; Maarif Müdürlüğü neş- —nmm; ;ay—ır. kolu türafından Skarıl 'akkında isimli bir kitap ı:'Mıı dâ kararlaştırıldığın Kitem heşriyat serisinin 17 inci in p teşkil edecek olan bu e - Tarlıkları hakkında de gi 'T Cereyan etmişt Tüşmel, Na &7 Al m(q.u;ulıxr. Kamertabı görür gör- Pati ” Rüneli zorbulığı, ne de Yafeti k““n düran hal ve ka- anda AyılMamıştı. Kamerlab bir "'îyıı.ğ.', ari teshir etmiş ve Ma- 1 Gltüst etmişti d Efendi Alemdar Mustâfa €mertabı. tal m e kalbi, dimağı hep birden framıştı. Au_ Kamertab Hamid Eten- AYAtI ve canı İdi, Onsuz ya-| - Onsuz olmak Sadrı Ana « vL" ölümdü, ğ N;d Etendi; Kamertabı, yal- Züne girldar Mustafa Paşanın gö- Tek, sürgünden vü kel - EN Cam, ee Uğ Çün; dinin dolu SANAYİLEŞME PLÂNI Bir de İplik Royama Santralı Yapılacak w Kastamonuya gidecektir. Arazinin Mevki ve Mikdarı Üzerinde Mutabık Kalındı — — çok hayırlı bir ufuk açacaktır. Teti atlde açılmış olan İlk mek- | zekiç Sukları tatil karapları di - | lığında bir toplantı ak-| ZORBALAR SALTANATI Fabrika apılıyor ) — Bu iki yeni fabrikanın ikmalini | mütcakip üçüncü bir soyma fab- rikası da inşa olunması kuvv muhtemeldir Bu — fabrika Şekerköprü c aktır Diğer tarai ne Kastamonuda file yen! modern bir de boyama santralı tesis ve İnşa et meği de kararlaştırmışlır. Bu yeni müessese için mahalli- ne giden mütehassıslar şehir için- de münasip bir yer aramağa baş- lamaşlardır. Bu yerin eski Kastamonu parti binası olması muhtemel görülmek-| a Kastamonuda | tesis olu » nt | tedir. | —iti Şetimiz İsmet İnönünün | bu havalideki tetkiklerinden son- ra diğer sahalarda — yapılmasını emrettiği ve hemen tatbikine baş-, | lanılmakta olan mütenevvi ve ye- | ni işleri de yarın yazacağız. erun'da Mıntaka Bu münasebetle ; yakın bir za- manda © civardaki bataklığın im- lâsına derhal başlanacaktır. | hitamı Bu meyanda; inşaatın beklenilmeksizin serbest mınta - kanın ufak mikyasla olmuş olsa | bile faaliyete başlaması da karar- laştırılmıştır. İskenderunda Türk serbest mm- taka faaliyetinin başlaması Hata- yın iktisadiyatile iş sahası - için Maliye Memu:larına Verilecek Cezalar Maliye memurlarına verilecek cezalar hakkında dün Maliye Ve- | kületinden Defterdarlığa bir e - mir gelmiştir. Bu emir mucibince Defterdar. lar, mal memurlarının âmirleri bulunduklarından mal müdürleri- Ü he ve diğer tekmil maliye me - murlarına resen ihfar cezası ve- reblleceklerdi ge yi Istimlâk Kanunu Değişiyor | |Ceza İle Tahsil Ediliyor Kanununu de- 1 | | zazan: M. Sami KARAYEL lesinin gitmesinden — kurtulmak : için takdim etmiş değildi. O, ne yapıp yapıp Alemdar Mus-| tafa Paşayı yere vurmak, şerrin- den kurtulmak için canını ver - mişti, Hamid Efendi; Kamertabı A - lemd&ra göndermeden evvel hal- vetine çekerek şudirektifi verdi: — Kızım; seni Alemdar Mustafa Paşaya veriyorum... — Biliyorsun ki; seni Padişah dahi istediği hal- de vermemiştim. Fakat; Vvaziyet kötüdür... Görüyorsun ki; kelle- ler durmadan uçuyor. Benim de kellemin uçması hemen — hemen yüzde doksandır. Vücudüm or - İstiklâl Harbi Alaylarına Madalya Verilirken .. âl harbinde vazife gö- Si İn—n alaylarımıza — istiklâl madalyası — verilecek. Bu yoldakı kanun lâyihası ve hizmet ila eden alayların listesi Türkiye Büyük Millet Meelisine verilmiş bulanuyor. Ancak bir nokta var; © alaylarda subaylık eden ve yeni tekaüd kanununa yetişemiyerek bugün eski maaş kanununun hü- kümlerine boyun eğenlerle, öl - müşlerinin ailelerine, çocukları- na ve yine e alaylarda çarpışırlar: ken şehid düşenlerin yetimlerine de yeni tekaüd kanununun hli - kümlerine göre maaş vermek aea- | ba mümktin olamaz mı?. Alaylara istiklâl madalyası ve- rilirken o alaylardaki kahraman- | lıkları ile istiklâl madalyalarını hak eden ve mağrur göğüslerine talik eden kahramanlara, onların geride bıraktıkları kadın, — çoluk çocuklara karşı da bu fedakârlı- ğan esirgenmiyoceğini ummak her halde yersiz ve haksız bir dilek sayılmaz. Nilekim, İzmir saylavı Halil Menteş'in eski kanunla maaş alan bütün müteknidler hakkında Mec- listeki son teklifi bu zaruret ve aç noktası üzerinde daha ge- bir şümul ifadesini taşımak - ta bulunuyor. BÜRHAN CEVAD Kazanç Vergisi Taksitleri İkinci taksit kazanç vergisi burç larını Birincikânun ayında Üde - miyen mükelleflerin vergilerinin $b 10 cezasile tahsiline başlanmış- tır. Defterdarlıktan verilen emir üzerine maliye şubeleri, mükel - leflerden vergi tahsil işine ehem- miyetle başlamışlardır. Diğer taraftan yeni belediye muhasebocisi Muhtar, bütün şu- belere bir emir vererek her mü - kellefin vergi vaziyetinin, yani ne kadar borcu kaldığının tesbit olunmasını bildirmiştir. Ayni emirle bina ve arazi ver- gilerile yol vergisi ve bakaya ver- gilerin de süratle ve ebemmiyet- le tahsil olunması tebliğ olunmuş- tur. irmek üzere bir komisyon teş- kil alunmuş ve bu komisyon; dün ilk içtimaını yapmıştır. Dünkü toplantıda ; istimlâk iş- | Mmülteci, P miş alsun, olma Mübadele | İşlerinin Tasfiyes İcar ve Ecir Misili ve Terkin M übadele ve tefviz kat'i ta dirilmesi hakkında kabül o- son mükarreret - Dahiliye i tarafından dün vilüyete & olunmuştur. | Bu kan ta kadar olan muamelelere mü olmak üzere, müba göçmen ve hükümetçe lolunanların ve harikzedele - hükümet tarafından gösteril- hun neşri gal ey a zimenküllerin icar ve ecri mi leri, tefvizi, ve tahsisi muameli sonradan bitirilerek kat'ileşinciye| kadar geçen zamari için kendile - | Tindi acaktır. | Tahi Son Karar Vilâyete Bildirildi ük ettirilenler de adli | Ve Tefvizi lerAranmıyacak Olunacak kararlarla kat'ileşmiş ol- salar dahi terkin olunacaklardır. 'Tahsil edilmiş olan ller geri verilmiye ihsis veya tefviz olunan gay- rimenkul müstehlik » ler tarafını ruya veya h net | gösterilmesi hasebile işgal edil- mişken sonradan istirdad 0! muş bulünan — gayrimenkulle! baklarına mukabil kendilerine bo- o verilenler tarafından gerek hü- Kümetçe gösterilmek suretile ve gerek gösterilmeksizin işgal edil- miş bulunan — gayrimenkuller hakkınd adahi bu hükümler cari | olacaktır. Bu kanıma göre icar ve| ri misiller tamamen affolun - muştur. n | de ü Ticaret Odaları Kongresi Mayısta Toplanacak Olan Kongreye Ehemmiyet Veriliyor | Mayıs ayında Ankarada Tica - | ret Odaları köngresi ismile bü - | yük bir toplantı yapılacaktır! Memleketimizdeki tekmil Ti-| caret odalarının temsit olunacağı bu toplantıya tücearlarımız vo i sadi mahafil büyük ehemı tedirler. Kongredi kat aha inkişaf « aretimiz için yeni tarlar verilecek ve bülün tüccar- Tarımızm tekmil dilekleri mev - zuu bahsolünacaklır. Her Ticaret “Odası; muhitindek! — tüccarların dileklerini şimdiden ayrı ayrı ta- kip etmeğe başlıyacaktır. Ayrıca icap eden-raporlarır bir an evvel hazırlanmasına da şimdiden başla- nılması kararlaştırılmıştır. Saîtî:lîâr Alman Mühendisi Geçenlerde bir Alman tayyare mühendisinin Türk Hava Kuru- muna bir Vazife almak üzere mü- | racaat ettiği ve ibraz ettiği vesi- kanın sahte olmasından — dolayı | Emriyet Müdürlüğü — tarafından adliyeye teslim edildiği yazılmış- tır. Ancak bu mühendisin Türk Hava Kürumile kat'iyyen alâkası gimıyan — İstanbulda hususi - bir mücssese ile tomas edip onlarla lerinin bir an evvel ikmali ve tebliğatla şekle ait muamelelerin | sütatle yapılması için icap edev | projelerin tanzimi kararlaştırı! - mıştir. T tadan kalkarsa sizler alelâde zor- | balar elinde kalır ve sürünürsü - nüz.. Binaenaleyh; hem senin ve hem de benim canımı ve hayatımı kurtarmak ve bu suretle Alem - darın da vücudünü şerden uzak kılmak gerektir. Sen ae yapıp pıp bü zorbayı bütün işvebazlık- larınla elde et ve elinde bir oyun- cak gibi oynat haydi seni göre - | yim canım.. Kamertab; Hamid Efendinin kü-| çükten elinde büyüdüğü - için kal ben ve canan ona bağlı idi. Efen- disinin sözlerini dikkatle dinledi, Ve ne demek istediğini iyice kav- ülâhaza etmeden şa ce- iyeti iyice an - lamış bulunuyorum... Hiç şüphe etmeyiniz ki; vazifemi düşündü- ğünüzden daha iyi yapacağım. — Aferin sana Kamertab... Ben de bil wdum ki; istediğimden da- ha iyi yapacaksın bu işi. ; Hem de gençliğini efendisi gibi bir mukavele yaptığı ve tonra - dan sahtekârlığı tahakkuk etm sine binaen bu müessese tarafın- dan mahkemeye verildiği öğre - nilmiştir. — Arzettim ya, hiç şüphe etme- | yiniz. Kamertab; seviniyordu. Hiç ol- mazsa biraz çeşai değiştirecekti. Her nekadar Hamid Efendiye büğ- h idiyse de ihtiyardın bıkmıştı. | Sultan Mustafaya da gitmiş ol - | saydı ayni değil miydi. Lâkit, Alemdar Mustafa Paşa iri yarı, yakışıklı bir babayiğitti. sulistimal ederek candan ve hal- den düşmüş değildi. Bütün hars- larırı, gençlik heyecanlarını itrah | ile kâmiyab olacaktı., | * Alemdar daha ilk görüşte Ka- mertabe bayılmıştı. Hayatında bu derece cazibeli bir yasma görme- mişti, Kamertabın Alemdar konağına geldiği geceden üngüsü dü; Geceyi ta sabahlara| kadar durmadan dinlenmeden dev- ( di, | Bibi icap eden yeni atelye ve bi- Manlali Okulları İsla_hatı | Bu Okullar Daha Mükemmel Bir Hale | Konulacak İstanbul Sanat Mektebi ie &i - | ğer şehirlerimizde bulunan Sa - nayi mekteplerinin en mükemmel bir şekle ifrağ olunması kararlaş- tırılmıştır. Bu mekteplerde Karabük fab - rikaları için mükemmel teknis - yen yeüştirilmesşine de büyük bir et verilecektir. ehemmiy Tekmil sanayi —mekteplerimiz lüzumlu olan bütün son sistem ve- saitle süratle techiz olunacakları nalar da mektep müştemilâtına Nâve olarak bir an evvel inşa 'olu- nacaktır. Muallimler ve Memurlar, aei Deneme İmtihanı Liselerden Üniversitenin muh- telif fakültelerine gelen talebele- rin btraz zayıf oldukları görül - Müştür. Bunun için; Üniversiteye alı - nacak talebelerin ayrıca bir dene- me imtihanına tâbi tutulması dü- Şünülmektedir. —İiğler | Eski ve Yeni Tekaütler Eski tekaüdlerin terfihi hakkın-| da İzmir meb'usu Halil Menteş tarafından dün Büyük Millet Mec- lisine verildiğini azdığımız tak- | rir bir tezkere ile Meclis tarafın- dan Başvekâlete ve Maliye Ve - kâletine bildirilmiştir. let işlerile meşgul olan paşa; şim- di erkenden yuvasına çakiliyor ve makamına öğleye doğru geli - yerdi Hayatında, afyon, amber nedir bilmeyen Alemdar yavaş, yavaş bunlara da alışmıştı. Kamertab; Paşayı tamamile teshir ederek &- vucunun içine almıştı. Belinden kılıcını ve piştovunu eksik etmiyen Alemdar, divana silâhsız gelmeğe başlamıştı. Alemdar, Hamid Efendiyi a£ - fetmişti. Kılına bile dokunmamış- tı. Hoca efendi çubuğunu yakıp yanlamıştı. Sultan Mahmud, adamları va- sıtasile Hamid Efendinin ne yollu hareket ettiğini öğrenmişti. Bu sebeble Hamid Rfendiyi sevmedi. Bi halde bir yandan da memnun olmuştu. Yalnız; Padişahın bilme- diği bir şey vardı. O da; Kamer « taba mahrem olarak Hamid E - fendi tarafından verilen direktif (Devamı var) — Garib Soyadları Bunlar Derhal Değiştiri lecek Resmi muhaberat esnasında ve- ya muhtelif vesilelerle, bazı kim- selerin garip soyadları aldıkları ve bunları tescil ettirmiş olduk « ları anlaşılmaktadır. Bu meyanda garip soyadlı myu- allim ve memurlara da tek tük rastlanmaktadır. Resmi vazifelerile kabili telif Olmuyan bu kabil soyadları de - Biştirilecektir. Ezcümle İzmir muallimlerinden | birinin; (Hergünaç) soyadını alü- rak bunu nüfus idaresine tescil ettirmiş oldu; görüldüğünden mezkür muallimin bu - soyadım hemen değiştirmesi hakkında alâ- kadar daire âmirine mahalli vi- lüyetten emir verilmiştir. — e—— Yeni Earem Lâyihası Hakkında Yeni Hükümler 'Yeni barem lâyihası Büyük Mil- let Meclisi bülçe encümeni tara - | fından tetkik olunmaktadır. Bugürlerde Büyük Millet Mec- sevke- dilecek olan lâyihaya göre devlet teşkilâtında çalışan orta mekteb mezunlarının maaşları on beş li- radan başlıyacaktır. Orta mekteb sili görmemiş olanlar, memur olamıyacaklardır. Lise ve yahut tam devreli mu- lisi heyeti umumiyesine sezun D - rif hizmelinde, gerekse başka dairelerde Ikt bin kuruşla vazifeye başlıyacaklardır. Lise mezünu olup da yeni barem kanunundan evvel bu miktandan daha aşağı bir maaşla memurı * yete giren ve yabut muallimliğe başlıyanların maaşları, kanunun fatbiki ile beraber iki bin kuruşa çıkarı n bir maddesine göre liseden mezun olup da herhangi bir imtihanla memuriyete ve ya- hut muallimliğe girenlerin asli maaşları 2500 kuruştan başlı caktır 'ersite ve diğer yüksek mek- teb mezanları, muvazenel umu - miveye tâbi kadrolarda üç bin ku- Tuşla ve bunlardan yabancı dil bilenler de 3500 kuruşla mömur ve yahut muallim olabilöceklerdir. | Avrupada tahsil gören Üniver. | füve veya yüksek mekteb mozun- ları Maarif Vekâleti kadrosuna *4000» kuruş asli maaşla girecek- lerdir. Ancak bu 3 derece maaşla Ma! arif Vekâleti kadrosuna girebil - | mek için ayrıca bir de «pedagoj'» tahsili görmek lâzımdır. ai Hatay'da Madenler Kardeş Hatay devletinin muh- telif yerlerinde zengin ve müte - addit maden damarları bulundu- ğu anlaşılmaktadır. Hataya yeni bir gelir kaynağı teşkil edecek olan bu madenlerin işletilmesi kararlaştırılmıştır. d Bu münasebetle Hatay hüküme: ti; memleketimizden mütehassıs maden mühendisleri talep etmiş- tir. Yakında selâhiyettar maden mü- hendislerimizden — mürekep bir heyet kardeş ülkeye gidecek — ve Madenlerin — vaziyeti hakkında icap eden ilk tetkiklere başlıya - caktır. * BİR İZAH İHTİYACI ı Imd Ahmed Ağaoğlunun ilmine ve karakterine hüz metimiz vardır. Fakat, bi demek değildir ki, Ahmed Ağaoğ- lunun her görüşü yerinde, her fik. zi noksansızdır. Herkesin kanaat ve fikrine saygı güstermek lâzım geldiğini bilmemize rağmen, muhe terem üstadın, geçenlerde bir ga- zetede çıkan «iki zihniyet» baş - azısına temas etmek istiyo- Sayın üstad Ahmed - Ağaoğlu eski devirlerin xulistimal ve yol - suzluklurmı izah ederken, bırsız- lığın, asırlarca bu cemiyetin bün- — yesinde yerleşmiş olduğunu ifade eden cümleler kullanıyor. Bir zamanlar irtişa ve sulisti - malin gerek hükümet ve gerek halk tarafından tabil telâkki o - lunduğunu gösteren bir zihniye- tin hâkim bulunduğuna işaret e- diyor. Ağuoğlu, bu telâkki ve zihniyeti gösteren, halk arasında yayılmış darbimesellerden de — bahsederek Ziya Paşanın ve Şeyh Galibin — meşhur birer musralarını zikredi- yer. “ Ağaoğlunun Şeyh Galibden al- — dığı mısra şadur: Çaldımsa da miri malı Çaldım Ziya Paşadan aldığı mısra da; Devlet malı deniz, yemiyen domuz dur. Evvelâ, Şeyh Galibin bu masra- mın evvelindeki mısrar okuma - dıkça, manası, gayet tabil olarak, Ağaoğlunun kasdettiği gibi anla- şılır. Fakat, evvelindeki: Esrarını Memeviden aldım Mısrat okununca, buradaki «mi- Ti mal» dan maksad Mesnevi ol- duüğü kolaylıkla anlaşılır. - Şeyh Galib, Alhamlarını Mexneviden al. dığını ifade etmekte, yoksa, dev- — let hazinesinden mal çalmayı kas- detmemektedir. ğ Ağaoğlunun Ziya Paşadan ale — dığı misraa ( lince; hu mesra bir — cemiyet bünyesinin, vatandaşla- Tın toplu düşüncesinin tercümanı olamaz. Bu mısra, o zaman sulis- timalleri, irtişa ve irtikâbları dil. — lerde destan almuş, bazı salta - mat ricalinin ahvali ruhyiyesini telmihen yazılmıştır. Yoksa, bu mısra ne cemiyetin” fikridir, ne de cemiyetin ruh ma- — kesidir. Z ğ Zaton Ziya Paşaikiti Yazılkrı hi- civler, cinaslar, telmihler, ihana- ya ve lüfza nid türlü edebi atları ile doludar. Ziy&“Pâfanın her mısramnı dilediğimiz' ninnava çekersek, o zaman; xZalername şerhie nin kıymeti sıfıra iner. REŞAD FEYZİ (Devamı 6 mcı sahifede) Birimizin Derdi Hepimizin Derdi ollar Karanlık İse.. İstanbulun yel derdi, bir çikâ. | — yek mevruudur; fakat şurası da mahakkak ki şehrin, bütün köşe bucağımın yolları bir hamlede ve kasa bir zamanda yapılamaz. An- cak, bu küşe hucak halkının, yel- Süzlük yüründen çektiği zahmoti tahfif etmek için başka birşey ya- putabilir. zi zifiri karanlık oluyu., Borük yolda karamlıkta yürü- mek daha zondur. İstenllen şey şudur: Yolsuzluktan evvel kharanlıktan kurtulmak, Çünkü, yolların yapılması u- | — zan bir zaman İşidir. Halbuki, ka- | — Tanlık sokakların 3 Dek Çok sokaklar için kolaylıkla yapılabilir. Miç olmazsa, havak, elekirik hattı geven karanlık sokakların, #x Bir emek ve masrafln, bir an evvel aydınlatılmasını, bozuk yöl- lar yapılıncıya hadar, halkın hiç olmazsa karanlıktan kurtarılması | gok yerinde olur. İ NOT: < Geçenlerde bu sütunlarda Edir. Bekapıda Kariyecamli yolundaki Bir. gukurdan Bahsetmiştik. Bele- 4 diye Rekk muavinliğinden aldığı - | — miz bir mektabda —bu sukurun Kapatıldığı. bildirümektedir. eç Tiyatımızın nazarı dikkate alın < | Masını görmek n n Bizim için sevine

Bu sayıdan diğer sayfalar: