16 Şubat 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

16 Şubat 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İçtimal Dertlerimiz — | içki ibtilâsı, Zararları Sebebleri, Sert Ve Hafif içkiler Avukat İrfan Emin Bu Hususda Ne Ycu!.inyor ? vukat İrfan Eminle Sirke- cideki yazıhanesinde gö - rüştüm. «Her dem taze» gi- bi, her dem şen ve gözlerinin içi Bülümsiyen üslada sordum: — Sert içkiyi kaldırmalı mı?, « — Evet, bence, içkiyi kaldırmak kabil olsa daha iyi olacak, çünkü, İÇki iptilâsı, ekseriya hafiften lar ve derece derece en kö - lüsünde karar kılar. Gençler, çok Zaman, içkiye, konyak veya bira- dan başlarlar. Konyakta ilâç te- Vili vardır; ısıtmak filân gibi... Biraya gelince, maalesef biraz da Alafrangalığın sevkile ve- gazoz Revinden harareti söndürecek bir MMadde tevilile daha küçük yaşta Socuklara tattırarak ileriye doğ - Tu ülk hamlenin ilk adımını atı - lar, Sert içkiden başlayıp en hafi- | ** göçmekte saded ayrılığı mi far-| kettiniz?. Bence sertini, yavaşını T araya katarak, içkiyi, tek ba- Ha bir tehlike halinde düşün - Mek Gdaha doğrüdür. Maamafih, Sett içki kullanmak - bakımından itimiz en ön hatıra gelenler- den değildir. — İçki yüzünden olan fenalık- nelerdir?.. — İçkiyi bazıları — neşelenmek tevili ile içerler. Bence; ,:!yîl ver- ::ğıu N;ı-n farzedilse bile sarhoş- T neşe mirasyediliği hali Rörmemek kabil değildir. Malüm Ya içkinin humarı vardır; kafayı 4S ve sinirleri bozması var Gr. Bianenalyeh bir gecelik öl - Üsüz neşe gelecek günlerin ener- İi ve neşe kabiliyetin israfa se - olur. ; Eskiler içkiyi Arabca bir tâbir * sümmi lüklerin anası domektir. © Muhakkak ki çok doğru bir deçür. Münevver adam bakımıne| G3 içki iptilâsı enerjiyi kıran bir #Yydir. !ı’bübkün tabakada ise içki en .“:de hayvanlık tarafından ku - ı_*;'nık içindir. Azılı mücrim - a 'akikatte cesur insanlar de - T. Suç işlemek istiyen fena "'İılr €en evvel içkiye saldı- dUçAE içerler, zehirlenesiye, ku- hı,""" içerler ve ondan sonra Canavar gibi kötülüğün her #tidini yaparlar, Mütetekkir bir adam, medeni den CÜNE kullanırken yine İçki- ki y Yürdım beklemez. Çünkü iç- Hı:% en Laşları çürütür, çü - Bu şıy. leri de kuduzlaştırır. Vai '??kri söylerken okudukları- Bütün bir meslek ömrümün 'Hahedelerini İ k lerini de ilâve etmiş o- Yorum, No, 73 . “Biz Poğru kaltam, doğru... İşle; , “uı. Benç yaşımda bu eve gir- BE & , Güzelliğimi, benliğimi, be- "”!nım' Bençliğimi — hulâsa her Yörun *eda ettim. Ve şimdi görü- F :.ı " kiş bir an içinde hepsi Ü- btı'ı'ı(lı:-nış bulunuyor.. Me- bey DERE Çok - sevi küçük t & _ııl.ı_,.,y(,ı.,,mg l eli " B Şo & Vi Beni kalben “Ayvanlığını tatmin için o- Ormuş... Fakat; bu insanlı- Rm IŞiT mı kalfacığım?.. tan ü kızım, hangi insanlık- N_:““' 'diyorsun? Görmüyor halimizi... - İZORBALAR SALTANATI RECAİ SANAY Avakat İrfan Emin — Rakmın derecesi indirilse mazarratı tahfif edilebilir mi? — Rakı, rakıdır. İptilâ halini ab| dıktan sonra derece meselesi en son plânda gelir, En iyisi içme - mektir. Maamafih daha az tahrip edenini seçmek elbette şerrin eh- venidir. — Rakı, şarap, bira arasında za-, rar bakımından ne derece fark vardır? — Bence derece farkı demek birinden diğerine geçmek sure - tile en öldürenine kadar gitmek « demektir. Aileler, tıbbi zaruretlere ve dok- torların kat'i tavsiyelerine bina- €n çocuklara şarap gibi bir içki - verilen ballerde bile Aanları ilâç namı altında adını söylemeden 1- Çirmek nevinden necibane — bir ihtiyatı elden bırakmamalıdır. Çocuklara içki içmenin ayıp olduğunu öğretmelidir. İçki içen- ler dalma bahanesini bulurlar: Ke- derlenirler içerler, — neşelenirler içerler, sıkılırlar içerler, düşünür- der içerler, ele bir dost geçirmek bahanesile içerler, yalrızlığın a- cısını unutmak için içerler, bay- ram vesilesile, seyran — ves'leisle içerler, velhasıl hep içerler. Ma- amafih içki hususunda , içtimaf bir yara olmak itibarile en çok görenekler ve yalnız kalışlar â - mil olmaktadır. Anadolunun u - zak köşesine giden bir genç. ar- kadaş bulamayınca içki ile ko - loyca arkadaşlık edebiliyor Ken- di gözümle gördüm; küçük bir ka- saba veya köy bakkalııda en e- saslı gıda maddelerini bulmak | kabil olmadığı halde, çeşit çeşit rakılarla dolu yüzlerce şişe rafları| tıklım tıklım doldurmaktadır. İş- te asıl işin en kötü tarafı bura - dadır. (Devi amcı sahifede) | yerine geçmiştir. Yazan: M, Sami KARAYEL beraber olup kendini de küçülte- rek plânını mükemmeler - tatbik ediyardu. Cariye, kalfanın bu suretle dü- Şüncesine iştirak etmekten başka, çare bulamamıştı. Söyledikleri doğrü idi, Kalfa da nihayet — bir esir idi, Elinden ne gelirdi? Cariye; mukabele etti: — Kalfacığım, — söylediklerin doğru... Allah bizi böyle yarat mış... Fakat; ben bu acıya nasil tahammül eğdebilirim. Hanıme - fendiye bu hal söylenirse her hab de muvafık bulmaz zannederim... — Sen, Nuridana bu işi başlı bar) Bravo Sadri Aka ugün, yeni Emniyet Mü - B dürü Sadri Akayı tehrik et- mek içimden geldi. Bu teb- riki, bütün sahte hislerden uzak olarak yapıyorum, Gazetelerin havadisleri arasn- | da okuduğum bir cürmümeşhud, beni, bu tebrik vazifesini yapı sevketti. Galatada birçok fırınları, dük. kânları haftalığa bağlıyan — dört beş memur yakalanmış ve adliye- ye verilmiş. Bir memurun rüşvet alması ka- dar çirkin, bayağı bir hareket ola- maz, Rüşvet alan — memur vazifeyi sulistimalin en hâd derecesini İr- tikâb ediyor, demektir. Devlet e- toritesini halk arasında daima da- ha kuvvetli hissettirmek, sevgi ve saygı ile otorile yapmak için, me- murun kuvvetli bir şahsiyeti ol malıdır. Yapılan bu sen cürmümeşhud, iyi bir ibret dersi olmak itibarile de, çok takdire değer bir vazife Bravo Sadri Aka!, 2 BÜRHAN CEVAD Mektebe Gitmiyen Çocuklar Dün Sekiz Çocuk Yakalandı Mektep ve ders zamanında mek-i tebe gitmiyen çocukların yaka - lanması için şiddetle mücadeleye gteşilmiştir, Dün sabah kahvelerde lerine teslim olunmuştur. Ayni za- manda bunların mensup bulun- dukları mekteplere de keyfiyet bildirilmiştir. ği Asarıatika Encümeni Azalığı İstanbul Müzelerinde Müdür Aziz Oganın başkanlığı — altında haftada iki defa toplanmakta ve husust talimatnamesi mucibince İstanbul ve havalisine ait âsarı atika ve Abidelerin korunmasına mütcallik hususat ile iştigal et- mekte olan encümende, İstanbul mebusu Hali) Ethemin vefatı ü- zecine inhilâl eden âzalığa, Sivas Teb'usu ve Üniversite Ordinarius profesörlerinden Şemseddin tayin| edilmiştir. Büyük bir tarihşinas olan mumaileyhin encümene gir- mesi memnuniyetle karşılanmak- tadır. şına yapmıştır zannediyorsun? — Muhakkak... Bizim yokluğu- muzdan istifade ederek yapmıştır. Başka türlü olamaz. — Ben öyle zannediyorum ki; böyle bir işe ne Nihad ve ne de Nuridan cesaret edemezler... Her halde hanımefendi bir şeyler bili- yor galiba. — Zannetmem kalfa... Hanıme- fendi beni çok sever, sonra benim gibi bekâreti kaybolmuş ve oğluna odalık olmuş genç bir kızı açığa çıkarmakla ne kazanıc. Beni bun- dan sonra kim alır ve kime sata- bilir... Herkes aptal mı? — Belki dediklerin doğrudur... Öyle ise sana şu nasihati vermek mecbüriyetini duyuyorum: Eğer, Nuridan bugün ve bu akşam da küçük beyin dalresinden ayrıl - Tazsa bil ki bu işte muhakkak ha- mmefendinin malümatı - vardır. | 'Yok, ayrılırsa, bu iş senin dediğin gibi kaçınaktır. Ne sen ve ne de SF Pa n A BUK a IU-m_tıM Madde Mübtelâları İE I l Hayırsız Adada Bir Tecrid 'YapılmasıKat'ileşiyor |Tedavi Kampında Bir de Tedavi Hey'eti Bulundurulacak Yüşturucu madde malıküm-| larının Hayırsızadada tecrit edilerek tedavi olunmaları hakkında Gümrük Muhafaza Baş-| müdürlüğü tarafından Adliye Ve- kâletine yapılan teklif çok muv; fık ve yerinde görülerek Ceza iş- leri ve Hapishaneler Umum Mü- dürlüğüne havale olunmuştur. İmralı adasında vücude getiri- len ıslahane gibi burada da bazı tesisat ve pavyonlar yapılarak kü-| çük bir masrafla büyük istifade | ler temin edileceği kuvvetle ümit olunduğundan yakında hapisha- meler mütehassısı ile doktor ve &- Hikadarlardan mürekkep bir hey- €t Hayırsızadaya giderek adanın her tarafını gezecek - ve tetkikat yapacaktır. Uyuşturucu madde müptelâ - larının tedavisi ile uğraşan dok - torlar ve mütehassıslar, adaya, yalnız bu işlerden dolayı mahküm olanların değil müptelâların gön- derilmesini ve tecrid ve tedavi sa- yesinde, en müzmin bir hastalığın bile azaml bir ay içinde iyi olunas bileceğini söylemektedirler. Bunun için; adada mazbut bir tedavi kampı kurulması ve salâhi- yettar doktorlardan mürekkep bir tedavi heyeti de vücude getiril - mesine lüzum görülmektedir. Ağaç Bayramı Kampı | İçki ve uyuşturucu madde ipti- lâsının önüne geçmek için uzun zamandanberi uğraşan Yeşilay Ce- miyeti de alâkadarlara müracaat ederek Hayırsızadadar. — bu hu - susta istifade edilmesinin çok iyi faydalar vereceğini bildirip işin tesri olunmasını rica eylemiştir. Cemiyet ; ayni zamanda uyuş- turucu müdde — kaçakçılığından dolayı sabıkası olan ve hâlâ bu kötü işten vazgeçmiyenlerin ce - zalarının arttırılmasını da temen- ni etmiştir. Ayni mevzu etrafında mütalca- da bulunan tevkifhane ve hapis- hane sertabibi B. İbrahim Zati gibi bu mevzuda — salâhiyettar doktorlarımız da; beyaz zehir ka-) çakçılığını bir kazanç ve geçim va- sıtası addederek kendi hayat ve saadetlerini başkalarının ve beşe- riyetin memat ve felâketlerinde arıyan sefillerin cezalarının art - tırılmasını ve bunların ayni cani-. ler, katiller gibi tecziye olunma- Tarı için ceza kanunumuza icap e- den maddelerin konulmasını be- yan eylemişlerdir. Hükümetimizin de bu hususta esaslı tetkiklerde bulunduğu ve mezkür cezaların arttırılacağı gibi yeni mücadele tedbirleri alınaca- | ı da anlaşılmaktadır. Sinemalar Yapılacak Bu Ayın 21 inde Kutlulanacak Ayın 21 inci günü İstanbulda ve, memleketimizin — her tarafında ağaç bayramı olarak kutlulana- caktır. O gün; herkes tarlasına, bahçe- sine veya avlusuna herhalde | ve| ya birkaç ağaç dikmeğe mecbur- dur. Bu münasebetle muhtelif yer- lerde merasim yapılacak ve köy- lüler tarafından davul zurnalar çalınarak her tarafa —müteaddit ağaçlar dikilecektir. Diğer taraftan herkesl ağaç dik- meye teşvik etmek üzere bir ta- kım yeni tedbirler alınması ka - rarlaştırılmıştır. Ayrıca umümi yerlerdeki ağaç- darı tahrip edenler veya koparan-| lar hakkınad da daha şiddetli ce- zalar verilmesi için kanuan yeni maddeler ilâve olunacaktır. 'e gidemeyiz... Hanımefendiye de bu babda bli şey söylemeğe salâhiyetimiz yok- tur. Akşami bekliyelim bakalım ne olacak?.. — Pekâlüâ kalfam.., * Mısırlı kâhya bir gün sonra ge- lecekti. Cariyenin işi hallolunmuş demekti. Nihayet; Nihaddan kör- | kuluyordu. Nihad da, Nuridana | bel bağlayıp takıldığı cihetle ca- riye açıkta kalmıştı. Bu kızı Mi- sırlı kâhyaya çarçabuk — satmak paraları cebe indirmek kolaydı. Fakat; asıl mesele Cönânı yola | getirmekti. Lâkin bu kız yola gel-| mez de Mısıra gitmezse Kâhyaya cariyeyi vermek Cünânı da Sadrı Anadolu Hamid Etfendiye satmak kolaydı. Nasıl olsa Hamid Efen- İçin Bir Emir (Muayyen Hadden Fazla Müşteri Alınmıyacak Son zamanlarda bilhassa — Pa- zar günleri sinemaların pek zi- yade kalabalık olduğu ve bu se- beple halkın sıkıntıya, üzüntüye sokulduğu görüldüğünden Bele- diye Relsliği sinemalara bir ta - mim göndererek muayyen hadden fazla müşteri alan ve seans arası vermiyen sinemaların muvakka- ten kapatılacağını — bildirmiş ve ayrıca küçük çocukların sinemala- ra zlınmaması meselesine de bil- hassa dikkat ve itina olunmasını istemiştir. Konsarvatar - Konserleri Konservatuvar önümüzdeki Sa- h gecesi Pransız tiyatrosunda 60 Bozuk Mal Satanlar Bazetelerle —İlün - Olunacak | Dükkânlarına Yafta Takılacak Bozuk pastırma, sucuk — veya yağ satarak halkm sıhhati ile oy- nayan bakkal ve toptancıların ge- zetelerle teşhir olunması ve bun- ların dükkânlarının muvakkaten kapatılarak keyfiyetin bir yafta - le de müşterilere bildirilmesi için! yeni bazı hükümler hazırlanmak- tadır, Ayni suretle pis lokantaların ve| diğer dükkânların da gazeteler- de bir kara liste ile resmen ilân olunması muvafık görülmüştür. Diğer taraftan temizliğe rlayet etmediği anlaşılar Arab Abdul- lahın Çemberlitaştaki birahanesi 5 gün müddetle kapatılmış ve bi- rahanenin kapalı demir kapakları üzerine yafta asılmıştır. İneriiğnrmiz - Yeni Lambalar Belediye Reisliği yeniden şeh- rimizin muhtelif yerlerine - 2500 elektrik Vambası taktırmayı ka - rarlaştırmıştır. Bunun için, gece leri elektrike en fazla ihtiyacı o- lan yerler tesbit olunmaktadır. Diğer taraftan bazı yerlerdeki küçük sokak elektrik lâmbaları da büyültülecektir. Besiktisin Halkevi Bu münasebetle M'l"l ve müazzam bir Halkevi binası in- şa olunması kararlaştırılmıştır. Bunun mahalli hakkında tet - kikat yapılmaktadır. Ayni suretle; yeni Kadıköy Hal- kevinin inşasına da hemen başla- mılacaktır. P Büni D Uyuştalar Takkıda Bi Tanim Bazı yerlerde pirinç ekimi ile Uğraşan halkın tarlaları gayri sıh-| hi şekilde bulundurdukları ve bu yüzden muhitte hastalılkar çıktı- Bi görülmüştür. Bunun üzerine Sıhhat ve İçtimat Muavenet Ve- kişilik ilk orkestra konserini ves Tecektir. Konservatuvar her ay biri y biri mu- allim diğeri talebe konseri olmak: üzere iki konser verecektir. ya Ramiz Paşayı da ele almak lâ- zımdı. Ona da Alemdara takdim ettiği gibi güzelce bir gözde vere- Tek çatmak icabederdi. Kühya kadın Cünân işini doğru- dan d:kruyı üzerine almıştı. Bu iş çerkez kalfasının yapacağı şey değildi. Zaten çerkez kalfasının hükmü bu kıra geçmezdi. Çerkez kalfası cariyeyi başından savdıktan sonra, yatağından kal - kıp doğruca hanımının dalresine Bgitmişti. Hamımefendi oturmuş hesab ya- pıyordu. Kalfayı görünce güldü. ve sordu: kâleti muhtelif yerlere heyetler Bunlardan Kadirli ve Kozanda yapılan tetkikler bitmiş ve bura- larda pirinç ekimi menolunarak durdurulmuştur. baştadı — Peki, cariyenin işi bitti de- mek... Fakat; Cânân nasıl yola getireceğiz... — Evet, hanımcığım şimdi bu işin plânını yapmak lâzım.. — Vakit geçirmeden yapmalı - yız, yarın kâhya hazretleri gele- cek. nüyorsun? — Bu kız hâkikaten dışarı git- mek islemiyor mu? — İstemiyor.. — İyi amma, benim anlıyama- — Kalfa ne oldü— — Ne olacak işi hallettim. — Nasıl? Söze başlıyarak cariyeyi başın- dan ne süretle savdığım anlattı. di devrin yeni ricaline gözde yes tiştirmek ve bu suretle mevküni kuvvetlendirmek mecburiyetin - de idi. ü BK v Hammefendi, üstüste kalfasına: — Aferin sana, aferin sana.. Diyerek omzunu okşamıştı. “aralarında şu konuşma dığim bir şey var hanımcığım.. Haydi dışarı gilmek - istemiyor... ve bu fikrinde haklı olsun.. Fakat anlamadığım bir şey var; sarayı hümayuna neden gitmemek isti- yor... Herkes saraya gitmek Pa- dişaha bende ve gözde olmak için €an atarken bu kızın bu işte asrar göndererek tetkikler yaptırmıştır. Bari Onlar Sussunlar erkesin, her mesleğin biz takım küçük kusurları ola- bilir. Fakat, bir insan bin- diği dalı keser mi?. İşte bunu yak nız biz yaparız. Elimizde çarşaf kadar gazeteler, yür paralık bir de kalem. - Aklımıza her geleni yazar, dururuz. Ne kadar kab Gimiz, kusurumuz varsa arlaya dö- keriz. Sanki, gazete sahifeleri, bi- — zim hususi not defterimizdir. Yas zarken, bu saçmalarımızın, her - Biz de, yangına körükle gider gibi, kendi görümüzdeki merteği — çöpü elâleme ilân eder dururuz. — Son günlerde yazdığı bir yazı ile, bütün meslektaşları mütces- sir eden - hattâ niçin saklıyalım- — kızdıran bir arkadaşın, herkese a- kıl hocalığı yapması, karakuşi hü- kümler vermesi, bazı kimselere ifadesinden başka birşey değildir, Bizler, bütün arkadaşların va- pacağımız birşey varsa, o da, gı zeteciliğe karşı umumi efkârın i- — timadını arttırmaktır. Bizden değilmiş gibi bir tavırla yüksek perdeden konuşmak — ve nasihat etmek, bu suretle, etrafa tecerrüd ve teferrüd ettiği zannını uyandırarak, istikbali garanti et- mek açıkgözlülüğünü göstermeğe uğraşanlar, neden endişe ediyor- lar? Onlar, paçaları sıkışınca, yi. »e Bakülerin, Berlinlerin yolmu tutarlar... Biz bu topraklarda doğduk, bu topraklar için çalışıyarım, bu top- raklar için öleceğiz. $ RESAD FEYZE [TOPLANTİLA_R_' Birimizin Derdi. Hepimizin Derdi Etfal Hastanesi Çok Dardır

Bu sayıdan diğer sayfalar: