26 Nisan 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

26 Nisan 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

* N ıı K * 6 B " ğ Kahvelerden Kâğıd | Tahrandaki Muhteşem Oyunu Kaldırılıyor Bir Çok Şehirlerimizde Tatbik Edilen Bu Yasak Teşmil Edilecek mi ? Dahiliye Vekâleti, Ankarada Ve memleketin diğer bir çok #hirlerinde tecrübe edilip de Muvaffak neticeler veren bir Yasağın bütün memlekete teş- ç —— . '____) n e Hatayda Gümrük Tarifesi Gümrük Tarifesinin Tatbikine Başlandı Memieketimizde kabul ve tat Ti edilmekte olan egümrük tari- - İti kanunur Hatay hükümeti ta- da aynen kabul olun - < Buştur, —h&. kanunun tatbikine 5 #ündenberi bütün Hatayda baş- hmldığı; dün şehrimizdeki alâ - Kidarlara bildirilmiştir. Bu yeni tarifenin tatbiki Hatay © İermiştir. Bazı açıkgözler bu ve #ileden istifade ederek fiatlara bir Zam yapımışlardır. Bu suretle toz gekerin kilosu M den 20 ye, kahve 60 den 75 e, 12 den £ ye, portakal 12 den 18 e ve muz da 25 kuruştan *0 kuruşa fırlamıştır. Hatayda Türk parasının milli Büra olarak kabul edildiği Za - Manlarda; geçenlerde bir ayni ya- Plan bu ihtikârı önlemek üzere da bugünlerde çok artmış- Birçok Antakya ve İskenderun- .:hmur İstanbullu tüccarlara de telgrafla sipariçler ver - Mişlerdir. AaeRreri Liselerde Yeni . Terimler Maarif Vekâleti lise ve orta muallimlerinden mürek- bir komisyon kurarak yeni ler hakkında tetkikat yap - , komisyon terimlerden de- İ icab edenleri tesbit etmiş bir liste balinde mu - £ â T Hükümet, bu İş için tetkikat yaptırmaktadır. 1940 da bütün vilâyet kah - vehanelerinde bu — oyunların Yalnız, satranç ve dama, bilâr- do oyunlarına müsaade edile- bilecektir. Tetkikata devam edilmekte- dir. Surı'_ye_ Reğjisinin Borcu nin Mallarına Haciz Koydu Hatayın sigara, tütün tömbeki fhiytacını temin eden Suriye - Lübnan tütün ve tömbeki reji şirketinin şimdiye kadar olan te- mettülerden Hatay hükümetine Aki taksıt yekünu olarak 30 kü - sur bin lira borcu olduğu anlaşıl- mıştır. Hatay maliye vekâleti; bu pa- rayı şirketten müteaddit defalar istemişse de alamamıştır. Ezcümle vekâletin Antakya - daki reji müdürlüğüne yaplığı son müracaate de: — ş'arı ahire kodar bu para- nın ödenmemesi için Beyruttaki merkezimizden ömir aldıkl.» gek- Tinde cevab verilmiştir. Bunun üzerine; evvelki gün Ha- tay hükümeti; mezkür şirketin Hatay dahilindeki bütün men- kul ve gayrimenkul mallarına ha- ciz koymuştur. Bu haciz; şirket; hükümetin a- lacağını ödeyinceye kadar kaldı- rılmıyacaktır. Hinkişeli Avukatlar için Rozet Şehrimizdeki bütün avukatlar için bir alâmeti farika teebiti ka- rarlaştırılmıştır. Baro idare heyeti dün bu mak- sadla bir toplantı yapmış ve İstan- bül avukatlarına güzel bir rozet iatihabı için bazı nümuneler tet- kik etmiştir. Avukatalrımızm — bu rözetinin hak ve adaleti temsil eden bir te Fazi ile bazı tezyinattan iharet o- lacağı anlaşılmaktadır. Beş Gündenberi Türk ıHı.ııy Hükümeti Reji- ı l sini tasnif etmiştir. Faaliyetini muvakkaten — tatil etmiş olan kamisyon, bugünlerde tekrar çalışmağa başlıyarak bi cevablara göre kat'i terimleri kas rarlaştıracaktır. Öğrendiğimize göre bu terim- baren bötün mekteb kitablarına konacaktır. Mevcud- kitablar da buna göre değiştirileceklerdir. Düğün ün akşam, Tokatliyanda İranlıların Tahran sarayın- D daki muhteşem düğün ve- silesile, büyük bir baloları vardı. Günlerdenberi, bütün dünya ga- zeteleri, ajansları, radyoları, kar- makarışık siyasi havadisler ya - nında, Tahrandaki düğün tafsilâ- tana da yer ve zaman ayırıyorlar. İran Veliahdi ile Mısırlı Pren- ses Fevziye evlendi. Jlizden on- lara büyük saadetler temennisi. Dost ve komşu İranın bu mes'ud günlerini tebrik ediyoruz. Bütün dünyanın kurşı karşıya bulunduğu binbir üzüntülü me- seleler yanında, İran ga sandetini, bütün cihan memleket- leri kukansalar yeridir. Azimkâr Riza Şah Pehlevi ganç ve kuv - vetli bir iran yarattı. Düğün İranlılara kutlu elsun! HAN Mersinli Hasmını Yendi — | |Osloda Ba—şİ; nan Av-î / rupa Güreş Şampiyonası Osloda başlanan Avrupa güreş şampiyonasına giden güreşçileri- mizden Mersinli Ahmed; dün ge- | ce 79 kiloda Letonya şampiyonile çarpışmış ve hasmını yenerek ga- Bb gelmiştir. Güreşçilerimizden Kenan — sayı besabile mağlüb olmuş, Mustafa da hakemden müteaddid delalar d mağlüb ilân edl- Ormanlardaki Tahribat Orman genel komutanlığı or- manlarımızda vukua gelen tahri - bat derecesini tamamile tayin e- derek bu gibi hüdiseleri azaltıl - ması ve orman kaçakçılığı vak'a- larına meydan verilmemesi için yeni tedbirler almayı kararlaştır- mıştır. Bunun için de evvelâ memleke- timizdeki bütün ormanlarda ne Kadar tahribat yapıldığı, kaçak- çılık vak'alarının azalıp ve ya ço- — e | Bunda; der önümüzdeki ders yılından iti- | Baldığının tamamile tesbitine lü- zum görülmüştür. Genel komutarlık bu müna - sebetle vilâyete bir tamim gön- dermiştir. her ay — mahkemelere ne kedar kaçakçılık işi tevdi o - Belediye ÖOtobüs Mühim Şehir İşleri Şimdilik Servisi ihdas Etmiyecek Tramvay Geçen ve Geçecek Olan Bütün Caddeler Asfalta Çevrilecek elediyeye devirlerinin ka- B rarlaştırıldığını dün haber verdiğimiz elektrik, tram - vay ve tünel idarelerinin şimdilik bir müdiriyeti umumiye halinde idare olunacakları ve Haliç şirke- tile otobüs servislerinin de — bu idareye bağlanacakları anlaşıl - miştir. *Akay» n Sse ancak gelecek se- ne hazirandan sonra belediyeye devri muhtemel bulunmaktadır. Diğer taraftan belediye; tram - — 10 Günlü - Tedavi Ücretleri Sıhhat . Vekâ'eti Yeni Bir Tamim Gönderdi astanelerde — eücretli olarak yatanlardan 10 ar günlük tedavi ücretleri peşinen alınmaktadır. Fazaı, kendilerinden 10 gün - lük tedavi ücreti alınmış - olan hastalardan bazılarının 3 - $ gün yatıktan sonra hastaneden çık - ması üzerine bu paramıti fazlatı - nın kendilerine iadesi İcap et - mektedir. Bu ise bir takım mera- sime âtbi olduğundan hastalar - çin müşkülât doğurmaktadır. Öğrendiğimize göre Sıhhat ve İçlüimat Muavenet Vekâleti, bu mesele hakkında 3ihhat Müdür - lüğüne yeni bir tebliğde bulun - muştur. Bu tebliğe göre, halen hasta - *—» evaridat müfredat» def - terlerine kaydolunan bu 10 gün - lük tedavi ücretleri kat'i tahsilât namı altında iki sütun açıl «t ve paralar hastalardan — w.u- vakkat makbuzu ile — alınacak- tır. Eğer hastalar hastahanede 10 günden fazla kalırsa; ikinci ah - nacak 10 günlük ücret tahsil olu- nurken birinci 10 günlük para için evvelce verilmiş olan muvakkat vay geçen ve geçecek olan bütün yollardan başlıyarak tekmil cad- de ve sokakları asfalta çevirecek- Bundan başka; Belediye Rois - liği; otobüs satın alarak imliyazı kendisi kullanmak kararını şimdi tatbik etmiyecektir. Bu hususla eksiltme kanununda tadilâta da lüzum görüldüğünden yeni oto - büslerin satın alınması da ancak yeni işletme idareleri kurulduk - | tan sonra kabil olacaktır. Yardım Gören | Çocuklar Yardım Orta Okullara, | da Teşmil Edilecek Bu ders yılı içinde muhtelif kurum veya teşekküller tarafın - dan mekteplerimizdeki — yöksul çocuklara yapılan yardımlar hak- kında bir rapor hazırlanması İs - tenmiştir. Ayni süretle; mekteplerimizde himaye görsün veya görmesin mevçut yoksul çocukların ade - di de takip olunacaktır, Bu süretle yapılan yardım ile yardıma muhtaç çocukların ade- di kat'i olarak anlaşılacaktır. Gelecek sene bu çocuklara da- ha geniş şekilde yardım oluna - caktır. İlk mekteplerdeki fakir ve kim gesiz çocuklara yapılan yardım < Jarın, önümüzdeki yıldan itiba - ren «orta okub> lardaki - fakir ve kimsesiz talebelere de teşmil olun- | ması için şimdiden icap eden ted- | birlerin de almması da kararlaş - tırılmıştır!... Tallam: BT makbusle. değiş- tirilecek ve birinci para da «kat'i tahsilât» sütununa naklolunacak- |. lurdüğunun ve bunlardan kaçı - nın hükme bağlandığının bildiril- mesi ve badema orman Vukuatı hakkında ber ay müntazaman is- tatistikler tıstulması bildirilmiş- tir. İçeri giren kadın, başlığını ar - atir İki kolunu kalçasına Bacaklarını burada yakaladım. Madam Ranson durüp dürür - ken, kendi evinde uğradığı bu tecavüze bir mana veremiyordu. İri yarı kadın, ağzından tük « larını tehdid yollu sağa sola savu- rarak dedi ki: — Ne 0? Hiç anlamamazlığa geliyorsun değil mi? Buraya ne- den uğradığımı pekâlâ - bilirsin amma, oralı olmazsın. Söyle ba- na, o kızın olacak haspa nerede? O piç kurusunu bir yakalasam, bütün mahalle halkının - önünde boynunu kırmazsam, bana da ma- dam Lamez demesinler. cere kapağı elinde kalmıştı. Ne diyeceğini şaşırmış, bakıyordu. Böyle sellemehüsselâm mutfa - a kadar giren kadımı tanıyor gi- biydi Evet, Madam Lamez ala - köşesin - Tükler saçarak ve arada bir kol - | deki küçük tuhafiye mağazasının sahibi! Fakat ne olmuştu bu kadına? Neden böyle küfrediyordu? Ağzından tükrük ve salye fiş- kıran, gözleri yerinden oynuyan Madam Lamez durmadan bağı - rıyordu: — Ne susuyorsun? Ne söylemi- yörsun? O kızın olacak haspa ne- | zedet Zavallı Madam Ransonun ten - | Madam Ranson kendini topla - dı. Yoksa tencerenin - kapağımı mütecaviz kadının kafasına fır « datacaktı. Sükünetle dedi ki: — Rica ederim, buradan hemen Mahalle Sokağı “Yeni 2,5 Liralık Paralar Londrada basılıp evvelce nümü neleri bankalara 4 inderilen 2,50 li- ralık kâğıd paralar dünden itibaren bankalar tarafından tedavüle çıka- rılmışlır. Bu yeni paralar piyasa caktır. rezalet istemem. Eğer çıkıp git - mezseniz, bütün komşuları çağı - rırım, polise de haber veririm. Madam Lamez sanki bu ceva- Hi bekliyormuş gibi, büsbütün | kudurdu. — Komşuları mı çağıracaksın? dedi. Ne duruyorsun? Çağır, ça- iar! Polis te çağır, Kızın - olacak oruspuyu hastaneye gönderteyim de, sen görürsün. — Madam Ranson kendisli Kkimdi. Mütecaviz kadını gi den tuttu, kapıdan dışarıya doğ- ru itti ve kapıyı kapadı. İri yarı kadın o hiddetle mer - divenleri acele acele indi. Soka - Si a yi ndan Saraya! KA mübadelelerini hayli kolaylaştıra- sesle bağırmağa başladı. Y7S8 senesinin . ikinciteşrin ayı biraz sert geçiyordu. Sokaklarda keskin ve dondurucu bir rüzgâr esiyordu. Gelip geçenler sikı si- kı giyinmişler ve acele acele yü- rüyorlardı. Fakat sakağın ortasında, bir ka- dının, yumruklarını Madam Ran- sönun evine doğru sıkarak bağıra bağıra, uluorta küfrettiğini gö - renler, gayri ihtiyari duruyorlar- dı. Çok geçmeden, iriyarı kadı - nın etrafı bir halk kalbalığı çe - virdi. Sucular, seyyar — satıcılar, hizmetçiler, yolu o tarafa düşen- der, bepsi daracık Sent Siyen « —l:ı ıılıı.la—mllll—_ " PZ Bursa Valisinin izahatı İmar Faaliyetine Ehemmiyet Veriliyor İmar faaliyeti günden güne arlan ve türislik bir şehir olan Bursanın Valisi Şefik, kendisile görüşen bir muharririmize - imar işleri hakkında şu izahatle bulun müuştür: — Şehrimizde en fazla göze çar pan gençlik yekünunun fazlalığı- dir. Bunun içindir ki stadımıza büyük bir önem atlediyoruz. Ye- ni stadımız Türkiyede, Ankara- dakinden sonra ikinci - olacaktır. Bir atış polifonu, bir tribünü. bir de yüzme havuzu — yaptıracağız. Bu iş için de bütçemizden 36.000 lira ayrlımıştır. Bu yaz mevsimin de bunları bitirmeğe çahşacağız. Turizm işine de hususi bir e - hemmiyet veriyoruz. Mudanya i- le Bursa arasında büyük asfalt yol yapılmıştır. Şimdi de Yalova ile Bursa arasındaki yolu asfalt yapmağa başlıyacağız. Sonra Çe- kirge ile Çelikpalas — arasındaki kısmı da asfalta çevireceğiz. Bunlardan sonra, programımız dahilinde olan işler de şunlardır: Bursa ve Yalova kaplıcalarını bir elden idare etmek; bunu yaptığı- mız zaman çekirgedeki adedi ar- tan münferit otelleri kaldırarak yerlerine modern kanfürü - haiz dört veya beş tane olel yaptıraca- iez. Ve buraya gelen bir müşteri bir haftalık biletle hem — yalova kaplıcalarından hem de — Bursa kaplıcalarından ve — ötellerinden istifade edecektir. Sonra kış sporlarır arttıracak ve bunu daha mükemmel bir şe- kilde imkân dahiline koyarak kış mevsiminde türistleri buraya cel- betmek için çarelerini düşünüyo- ruz. Bir kar makinesine ihtiyacı- miz vardı. Bunu da Nafra Vekâ - 1 vasıtasile temin edebildik. U- Tudağdaki tesisatımiz ividir. Ge - çen sene içinde şehrimize —gelen seyyah adedi 40 bin kişidir. Bu sene Uludağ yamaçlarında 500 kişilik bir talebe kampı aça- cağız. Halkevlerimiz için yeni bir modern bina yaptıracağız. Ankarada Feci bir Otomobil Kazası 'Dün Ankarada feci bir otomobil | kazası olmuş, Lütfi isminde birı- | nin idare ettiği otomobil; Sıhhiye Vekâileti civarında marangoz Ab- dullahı çiğniyerek öldürmüş, Zi- raat Bankası memurlarından Or- hanın ayaklarını kırmıştır. Kazada Mehmed isminde biri de vücudünün muhtelif yerlerin- den yaralanmıştır. < eiğire Konferans Beyoğtu Halkevinden: 1— 21 nisan 839 perşembe gü- mü saat 18,30 da Evimizin Tepe - başındaki merkez binasında Pro- fesör Bay Fatin Gökmen tarafın- dan sunutulmuş ilim adamları» mevzuunda bir konferans verile- cektir. 2— Herkes gelebilir. sokağında hâdisenin iç yüzünü anlamak merakile Madam Lame- zin etrafını sarmışlardı. Kadın mütemadiyen bağırıyor- du: Gideceğim mahalle muhta - Tına... Şu yukarıda oturan kal - tağın ne mal yetiştirdiğini anla « tacağım. Ne Alifte şeymiş bu? Daha on yedi yaşına girmeden evlâdımı baştan çıkardı. Bilirsi - niz oğlum şuradaki berber dük - kdnında çıraklık eder. Pekâlâ, ye- tişiyor. Şu yukarıda oturan kal « tak yok mu, kızına güya berber - lik öğrelecekmiş diye oğlumu e- vine kapatmağa kalkmaz mı? Za- vallı oğlum bütün kazandığım onlara taşır, yedirir, içirir.. Daha n dört buçuk yaşına girmemiş piç kurusu kız, tosun gibi bir de- likanlıyı baştan çıkarsın. Söyle - yin, Allah ağkına! Buna vicdan Te olur mu? Madam Lamez o Iql_ı:n- ç GA ü B L Müstehcen Neye Derler ?.. M te açtıkları sergi bir hâdise oldu. Serği açılınca, semit — koların müstehcen olduğu iddia- sile, bunların sergiden kaldırı.ma- sıtasile bu tableları kaldırttı. İzmit Müddelumumilik maka » üstakil rossamların İzmit - müddelumumiliği, bir kısın? tab- S1 için teşebbüse geçti. Polis va - manan bazı gazetelerde çıkan mek — tubundan anlıyoruz ki, kaldırılan — tablaların müsteheen olduğu, bir ehlivukula tesbit ettirilmiştir. Bu ehlivakufun kimler tarafın- dan teşkil edildiğini şu dakikada blmediğimiz için, salâhiyetleri ve vukufları hakkında birşey söyli- — yecek değiliz. Yalnız, hatırlıyoruz ki, müstakil ressamlar, ayni tab — lolardan mürekkeb olan sergile - rini İstanbulda ve diğer bazı şe - hirlerimizde daha açmışlardı. İs - — tanbulda ve diğer şehirlerimizde müstehcen telâkki edilmiyen bu — tahlolar. İzmitte veden müstehcen telâkki edilmiştir? Meselenin me- yaklı tarafı burasıdır. j Müstehcen iddimsı ileri sürülen tablolarda, insanlar — çıplak imiş — ve üzerlerine elbise giydirilme - — miş. Çıplaklığın müstehcen olduğu- nu biliyoruz. Ve zannediyoruz ki mesele bir san'at eseri üzerine in- tikal eder de, bir resim üzerinde konuşulursa, iş değişir. Bir resim, bir heykel, bir san'at eseri olduğu müddetçe müstehcen değildir. Birçok Avrupa şehirle - rinin meydanlarında, müzelerin- de çırılçıplak - heykeller vardır. Fakat, bunların üzerine bir elbise giydirmek kimsenin hatırından geçinez. REŞAD FEYZİ BirimizinDerdi Hepimizin Derdi ocuklar Ve Sinema Yıldızları M. Puad imzasile aklığımız bir mektabda deniyor kiz «Bizlim çocuk sen günlerde e- lne geçen bütün parayı çikolataya veriyer. Versin, İyi Wakat, — bu Çikelataların sıhhala mumir şeyler olup olmadığım iyice bilmiyorum. Kâbi tatuluyar mu?, Çocuğun son zamanlarda neden böyle çikola- faya fazla rağbet ettiğini merakla sordum. Meğer, ba çikelata fub- rikası bir sinema yıldızları albü- mişti ki, bir taraftan haykırırken, bir taraftan da oraya gelen sey - yar sebzecinin tablasındakl sa « lâta ve şalgam demetlerini birer birer yakahyarak hiddetle karşıki evin penceresine fırlatıyordu — Kaltak seni! Oğlumu kan - dırırsınız ha! Ben de bunu sizin yanınızda bırakacağım değil mi? Hele şu senin kızın olacak piç gelsin de, ben ona gösteririm. Saç larını bulmazsam, bana Madam — Lamez demesinler. O gelinceye kadar şuradan şuraya kımılda -— mryacağım Etrafa toplanan halk, bu man « zarayı bir eğlence gibi seyredi - yordu. Madam Lamezin birden - bire gözleri sevinçten — parladı. Kolile sökağın öbür ucunu güs - tererek: — Hahi dedi, işte geliyor. Seni 4

Bu sayıdan diğer sayfalar: