1 Eylül 1939 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

1 Eylül 1939 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

v NC Ondokuz Siyasi karışıklıkların iktısa- li sahalarımızda tesirleri de- vam etmektedir. Son günlerde birçok iş yerlerinde faaliyeti Yarı yarıya azalmıştır. Haber aldığımıza göre dün trikotaj ü- Zerine iş yapan 19 fabrika ve tezgâhı muvakkat bir müd - det için tatili faaliyet etmiş - tir, Fabrikası Kapandı iyasi Vaziyet Dolayısile Kun- duracılarda da İşsizlik Var Trikotaj Bandan başka hazır iş ya - pan kunduracılar arasında da bir işsizlik buhranı başgöster. miştir. Birçok tezgühlar — iş bulamadıklarından — çalışma - maktadırlar. Herhangi bir harb ihtimaline karşı yüksek mü - esseseler paralarının ellerinde bulunması için hiçbir. sipariş vermemektedirler, İstanbulda Açılacak Ziraat .. Sergisi — Ziraat İşlerinin Islahına Ehemmiyet Veriliyor İstanbuldaki ziraat işlerinin :- lahı için yeni tedbirler alınması kararlaştırılmıştır. İstanbul vilâ- Yeti ziraat müdürlüğünün gös - terdiği lüzüm üzerine bu sene zi- #aat muallimlerinin maaşlarına “Yeni zamlar yapılmıştır. Bu mual- | Ümlerden ikisinin maaşlarının 30 — Gan, altısının 25 den, ve ikisinin de 22 ger liradan verilmesi kabul ©- — İunmuştur. i Bundan başka meyva ıslah is- kuyonlarının — memurlarının ve Müstahdemlerinin maaşlarına da, — Teyva uslah istasyonlarının gittik-| $e ehemmiyet kesbetmesi yüzün- Gen gene ziraat müdürlüğünün fensibile bazı zamlar yapılmıştır. — Ağaçlama fidanlığının müstahde- — Minin Üücretleri de arttırılmaıtır. Ayrıca bu fidanliıklara — evveke — İlüve olunmuş olan seyyar ağaç “dikme ve bakım ustası kadrosuna | Yeniden iki usta ilâve olunmuş - i Ka | | Ziraat müdürlüğü halka zirsat Büğgisi vermek ve halkı modern Ziraate alıştırmak üzere ziraat ser-| Rilerine azami ehemmiyet vere - | Ceklerdir. Bu sergilerden verile - | €ek mükâfatların bir miktar faz- — hilaştırılması için yeni tedbirler — OUnacaktır. —— K Verem Dispanserinin | Memurlarına Zam İstanbul verem — dispanserinin Görülen lüzum üzerine bazı müs- | fâhdemin ve memurlarının muaş- — Mrına zam yapılması kararlaştı - /— Timıştır. Bu karar üzerine bu mü- #Ssetede senelerdenberi 60 lira üc- — Tetle çalışan eczacının maaşına 15 — İt zam, ve iki hüdemenin ücret- | :*h'dtbıu!humy-ı»lvw — Verem dispanserinin — senelik — Masarifatı 12,368 liradan ibarettir.| No. 24 —- — Pim Ben emir altında bir insa- — Büm, öyle hareket ettim. Ne. za- İpik isterseniz, vurduğum yum- — Füğu siz de bana on defa, yirmi a iade edebilirsiniz. Fakat size yumruk vurdum diye beni bu Templar yine şüpheli şüpheli Unanlının yüzüne baktı: —— Peki, bu yumruk yüzüsuyu ine ölürseniz, sanki ne - ? Habis bir vücud daha orla- Gan kalkar. e Ben size kinle yumruk at - Madım, 3 sırada pek sinirli idim. Benim yerimde siz de olsamız baş- — a türlü hareket edemcediniz. Ben — "İze elimden geldiği kadar yar - Üm edeceğim. Ç — Peki, teklifiniz! söyleyin bar p B çei hei lğ;hv; İdhali Serbest Bırakılıyor Kahve Şirketinin Mu- kavelesi Uzatılmıyacak İş Bankasının bazı müesseseleri meyanında İş Limitedin de lâğve- dileceğini yazmıştık. Bu busustaki| tasfiye işleri sür'atle yürümekte - dir, Diğer taraftan haber aldığı - mıza göre kahve şirketiniz yüzde altmış hisse senedine sahib bulu- nan İş Limited bu — senedleri İş Bankasına devredecektir. - Diğer taraftan kahve şirketinin hükü - metle olan mukavelesi önümüz - deki teşrinlevvel ayında nihayet bulacaktır. Hükümet müddet bittikten san- ra şirketle olan mukavelesini tem- dit etmiyecektir. Ancak bu husus- ta yeni bir münakasa açılması da mevzuu bahistir. Söylendiğine na- zaran hükümet kahve ithalâtini bir nisbet koyarak serbest bıra - kacaktır. Tüccarlarımızın muay- yen bir hadden aşağı olmamak ü- zere harleden kahve ithal edebi- lecekleri zannolunmaktadır. İnş?at Yapmak İstiyenler Arsalarının Çapını Göstermeğe Mecburdurlar Teşhir Edilen Meyvalar Malatyanın güzel meyvaları İz- mir fuarında leşhir ciliyormuaş; gazeteler böyle yazıyor. Bunu 6- kuyan yabancılar, Türkiyede ax meyva çıktığına hükmederler, ve zannederler ki, fuarda yalnız - şantiyon için meyva teşhir edi- yoruz. Garibdir: Malatyada ve memle- ketin her köşesinde, dünyanın en güzel meyvalarını yetiştiriyoruz. Fokat, ne yazık ki, İzmir fuarında da, İstanbul manavlarında da mey- va, ateş pahasınadır. — Yetişliği bahçelerde ise, müşterisizlikten, nakliyat zorluğundan yerlere dö- külüyor ve çürüyor. Halbuki, meyva garb memle - ketlerinin sofralarında on nadi- de ve kıymetli, en çok rağbet e- dilen gıda maddesidir. Bizim, ka- Çımızın sofrasında daima meyva bulunur?. | BURHAN CEVAN İkinci Göçmen Kafilesi Geliyor Bu Kafilede İki Bin Kişi Var Güöçmen nakliyatına başlanarak! ilk parti muhacir sah günü limanımıza getirileceği- ni yazmıştık. Filhakika evvelki akşam «Na- zım» vapuru Bulgaristandan ilk seferini yapmış ve birçok göçmen- Jeri limanımıza getirmiştir. vatandaşların Ancak bunlar şehre çıkarılmıe | 'yarak doğruca Tuzlaya gönderil- mişlerdir. Öğrendiğimize göre son vaziyet| dolayısile nakliyatın sür'atlendi - rilmesi hakkındaki karar üzerine «Nazun» vapuru dün akşam tek - rar İlmanımızdan Varnaya hare- ket etmiştir. Mezkür vapur birkaç gün sonra Varnadan İstarbula gelerek ikin- €i göçmen kafilesini getireceklir. Bu parti e 2000 kişiliktir. seorerALALALALALALALALALECA lerin bu inşaatı sahilin ve hattın İnşaat — talimatnamesine göre yangın yerlerinde inşaat yapabil- mek için evvelce Belediye tara - fından arsa sahiblerine verilmiş olan çapların, inşaat plânlarına Taptedilerek Belediye fen heye - tine müracaat edilmesi lâzım gel- mektedir, Halbuki bazı arsa sahi lerinin, çap almadıklarım iddia e derek yalnız tapu müdürlüğünden| çıkardıkları birer harita ile Be - lediyeye baş vurduklari görülmüş- tür. Belediye bu gibilere, arsala- rına aid çapı göstermedikçe inşaat Tuhsatnamesi verilmemesini ka - rarlaştırmıştır. Yapı ve yollar kantmruna göre şirnendifer hatları güzergâhlarile sahillerde inşaat yapmak istiyen- listeye yazdığınızı pekâlâ biliyo- Tüm. «Aziz> bir kahkaha — sahverdi. Fakat bu kahkaha Yunanlıyı hiç de teskin edecek mahiyette de - Bildi, Templar: — Doğrusu Papulos siz kendi- nizi pek beğenmişsiniz, dedi, ben senin gibi adamların bir yum - çukta çenesini dağılırım, işte o kadar... Kıymetiniz bundan faz- Ja değildir. Ben bu otomobilin Kulmanın otomobili - olduğunu zannediyordum. Fakat mademiki onun yerine sen geldin, o halde ona soracağım bazı sualleri sana sorayım. — Ya! Demek siz Kulmanın » şini halletmek istiyordunuz? De- dim ya, size yardım edebilirim. Nerelere, ne zamanlar gittiğini, »e suretle muhafaza altında bu- lunduğunu size söylerim. Eğer bütün çeteyi imha etmek istiyor- 10 metro gerisinde yapmaları icab etmektedir. Halbuki şehir müte- hassısı Prost'un bilhassa Boğazi- çinin bazı mıntakalarında yap - tığı tetkiklerden &ahilin bazı mın- takalarında 10 metre geriden iti - baren inşaat yapmanın mümkün olmadığını görmüştür. Mütehassıs — zaruri olarak bu noktalardaki inşaatın, kanunun tesbit ettiği hududu tecavüz et - mesi lâzım olduğunu ileri sürmüş-| tür, Belediye de Prost'un ileri sür- düğü bu zaruret etrafında tetki- kat yapmış ve mütehassısın nok - daj nazarını hoklu bulmuştur. İ bütün — gayretleri - sarfedeceğim. | Yalmaz bırakınız, ben! herşeyi ol- duğu gibi söyliyeyim, Templar yeniden gülümsedi. Fakat Papulos yanıbaşında otu- ran adamın mavi gözlerine buk- ftığı zaman, bir gün içinde öbür dünyayı boylyan Irbolün, Uali- nonun, Völsangın ölümlerini gö- zünün önüne getirmişti. Sözlerindeki samimiliği Temp- lara anlatamamış olmasına sinir- leniyordu. Maamafih Templara da hâk vermiyor değildi. Her söylenilen söze inanılır | bulunduğunun anlaşıldığı hak - mı? Halbuki Temp - Camileri Soyan Hııylar İki Kafadar İkinci Deza- da Muhakeme Ediliyor Dün asliye ikinci cezada şeh - Timizin muhtelif semtlerindeki mütcaddid camilerden eşya çal - mak suçile yakalanan iki hırsızın muhakemesine bakılmıştır. İsmail ve Said isimlerindeki bu hırsızlar hakkında tanzim edilen tahkikat eyrakından anlaşıldığı- na göre, bu iki kafadar hırsızlığı kerdilerine artık bir meslek e - dinmişlerdir. Bunlar evvelâ ev, sonra «cami hirsızlığı» ni ceblerini " doldurup arını doyuracak kazanç va- işlerdir. Bu suretle İsmail ve Sald şim- diye kadar adedi sekize yaklaşan enmiden halı, seceade, kilim ve saire çalıp satmışlar, sayısı bilin- miyen müteaddid evi de soymuş- lardır, Bilhassa gece vakti herkes uyu- yup elayak çekildikten sonra. giz- Hce ya cami kapılarma anahtar uydurmak ve yahud herhangi mü- nasib bir yerden sür'atle içeriye süzülmek suretile yapılan bu hır- sızlıkların önlenerek — faillerinin yakalanması için girişilen tahki- kat ilk önceleri müsmir bir ne- tice vermemiş, muhtelif camiler- de gece vakitleri gizlice gezinen hırsızların büyük camilerdeki kıy- metli haliları da herhalde yoklı- yacakları tahmin olunurken on - lar kolay yakalanmamak için ih- tiyat ve kahaatle Bareket ederek küçük camilere musallat olmuş: lardır. «Yerebatan>, «Küçükmustafa - paşa», «Mehrimah &ultan» ve sa- ire gibi küçük camilerden müte- addid ha'ı, secesde, kilim ve sat re çalınmış, büyük”camilerden de yalnız Süleymaniyenin bazı ha - | Nihayet; polisin aldığı terti - bat ve evkaf müürlüğünün cami- lerden en küçük bir eşyanın bile kaybolmaması için ittihaz etliği yeni tedbirler sayesinde bu cami harsızlarından İsmail bir gün ya> kayı ele vermiştir. İsmail poliste suçunu bülbül g bi itiraf etmiş; kendisinin bu işi yalnız yapmadığı bir de arkadaşı kındak tahkikata karşı da filha kika bir suç ortağının mevcud ve bunün da Said isminde birisi ol- duğunu söylemiştir. Fakat polisin tam Saldi yaka - Tamak üzere bulundukları bte z« manda kurnaz hirsiz kaçmış, 6r- tadan kaybolmuştur. İsmall dünkü muhakemede ise| itiraf yolunu bırakarak inkâe va- disine sapmış - ve kendisinin bu hırsızlıklarla hiçbir a'âkası olma- doğı gibi, artık uslanıp namuskâ rano yaşamak istediğini de süy- lemiştir. Mumaileyh ilk tahkikat sıra - sındaki ifadesinin doğru olmad:- nü çoktan vermişti. Bu adamın ö- | lüm korkusu ile olsa dahi, çete - gine ihanet edeceğini havsalası almıyordu. Halbuki aldanıyordu. — Papulos hakikaten sözlerinde samimi idi. Yakın ve muhakkak bir ölüm ba- z insanlar için acı ve korkunç birşeydir. Yunanlı bitkin bir sesle: — Vallahi yalan söylemiyorum Simon, dedi, size herşeyi olduğu gibi anlatacağım. Artık kaybedi- lecek hiçbir şeyim kalmamıştır. Yalnız beni dinleyiniz ve sözleri N y s e Memurları Döven Bir Bakka 2 Ay, 16 Gün Hapse Mahküm Edildi Asliye birinci ceza mahkeme - sinde dün, bir aya yakın bir za- mandanberi devam eden bir «ha- karet ve vazife halinde memurları| döyme» davası görülmüş ve hâdi- ge karara bağlanarak neticelendi- rilmiştir: YVak'a okuyucularımızın malü - mudur, İlk cereyan gününde kı - saca bahsettiğimiz veçhile Fatihde Atikalipaşa civarında oturan Fazıl isminde bir bakkalın evini tahliye etmesi için icra marifetile ilâm a- lınmış ve ilâm hükümlerini infaz etme kiçin mezkür eve giden Ke- mal ismindeki bir iera memuru ile Mehmed Ali ismindeki bir polis memuru orada bakkalı bulamadık- larından hükmü evdeki kadın - | lara tebliğ etmek istemişlerdir. Fokat bu sırada işi haber alıp | koşa koşa eve gelen bakkal, me- murları içeride görünce kızmış ve iddiaya göre de bu hiddetle on- lara hitaben bazı küfürler savur - duktan sonra üzerlerine hücum ederek dövmeğe teşebbüs elmiştir.' Memurlar da hemen bir zabıt tan- zim ederek hâdiseyi tesbit etmiş- lerdir. Neticede maztun bakkal tevkif | edilmiş ve dava da adliyeye inti- | * kal etmiştir. Asliye birinci ceza mahkemesi | 'ev halkından da muhtelif şahid- | ler dinliyerek teferrüntım tesbit | ettiği bu hâdisede bakkâlı suçlu | görmüş ve dünkü kararile kendi- | #ini 2 ay 16 gün hapse ye memur- Tara da 50 şer lira tazminat ver- meğe mahkü metmiştir. Not: Birkaç gün evvel muhake- me edildiği yazılan sabıkalı ssat harsızı Pendikli Raif'n, gazeteci ve Pendikli B. Raif Karadağ ile hiç bir münasebeti bulunmar bir isim illibasına meydan ver memek üzere kayıd olunur. v -oi Arkadaşını Yaraladı '» Heybeliadada Harikli adında bir çocuk bir gazoz şişe — kapağı yüzünden çıkan kavga neticesinde arkadaşı Rifatı yaralamıştır. —— — ğanı ısrarla temin ettikten sonra demiştir ki: «— Harsızlıklar hangi tarihlerde yapıkmış? Lütfen tahkikat evra- kıma bakırız, Ben her gece er - kenden evime çekilip dinlenmeyi fdet odindiğim için, size © gece- lerde dışarıda bulunmayıp evim- de yattığımı şahidlerle isbata ha- zırim.> Neticede muhakeme şahidl-r:a celbedilerek dinlenmesi ve Sai- din araştırılması için başka bir güne talik olunmuştur. “GANGSTERLER CELLÂDI ' ZABITA ROMANI 'Templar kuru bir sesle cevab verdi: — Size ne diye inanacakmışım?. Papulos vitese bastı. Otomabil Kolumbus caddesine daldı. Yu- nanlının esmer suratı sarı - gri bir hal almıştır. — Siz benim hakikaten doğru #öylediğime inanmıyor musunuz? — Hem evet, hem hayır? — Yani? , — Evet, bir tehlikede olduğu - nuzu anlıyorum, Hayır, doğru söy- Tediğinize inanmıyorum. Ne di- yecektim, biz böyle hangi mezar- | hiğa doğru gidiyoruz? Hani sizi | Çektir. 'Tıb fakültesinde ise 25 ey- - Kayıdve Kabule Başlandı Bugünden İtıbaren Bütün Mekteblerde kayıdlara Başlandı Bugünden itibaren bütün mek - teblerde talebe kayıd ve kabulü- me başlanmıştır. Lise ve orta mek-| teblerde bir taraftan talebe ka - yıd ve kabulüne devam edilirken diğer taraftan da ikmal imtihan- ları yapılacaktır. İkmal imtihan- ları 9 eylüle kadar bitecek, ondan sonra da olgunluk ikmallerine baş- Janacaktır. Mekteblerde talebe kayıd ve kabulü 15 eylüle kadar devam edecektir, 25 eylül pazar- tesinden itibaren de tedrisata baş-| lanacaktır. ÜNİVERSİTEDE Üniversitenin muhteli£ fakül - teleri bugünden itibaren açıla « rak talebe kayıd ve kabulüne baş>| lamışlardır. fakültelerin ikmal imtihanları da tesbit edilmiştir. Edebiyat fakültesinde 25 eylülde ikmal imtihanlarına — başlanacak, 15 teşrinlevvelde nihayet verile - lülde başlanacak 20 teşrinlevvel- de nihayet verilecektir. ea Yeni Arteziyen Kuyuları İçmeğe Çok Müsaid Sular Çıkarılıyor Artiziyen kuyuları için Çırpıçı- 'da yapılan 130 ve 90 metro derin- | Eğindeki sondajlar muvaffakiyet- Hi neticeler vermiştir. Bilhassa 90 metre derinlikteki - sondajlardan gerek mebzuliyet, gerekse evsaf itibarle içmeğe en müssid sular çıkmışlır. Bu kuyuların vâsi mik- | yasta işletilmesine karar verilmiş.| bulunmakladır. Bu kuyulardan ç- karılacak suyun bir kısmı da İs- tanbula verilecektir. Onun için belediye sular idaresi bu kuyuları, daha fazla genişletmek için icab | eden makineleri sipariş etmeğe karar vermiştir. KISA POLİS HABERLERİ AŞoför İbrahimin idaresinde - ki 2224 numaralı otomobil ile şe- för Osmanın idaresindeki 1669 nu-| maralı otomobil Pangaltıda çar - pışarak her ikisi de hasara uğra- mışlardır. *& Sirkeci rıhtımına bağlı bu - hunan - (Denizkurdu) — motörüne Paşabahçede kum yükü ile gelerek) rıhtıma yanaşmakta olan Saadet motörü çırpınk hasara uğramış- tır. * Mehmed Ali adında biri Be- şiktaşta at üzerinde Yıldız cadde- sinden geçmekte iken bir kamyo- nun korne sesinden beygirin ürk- mesile düşerek muhtelif yerlerin- den yaralanmıştır. , Türlerse, fena da birşey olmaz. Papulos birdenbire başını çe - wirerek Templara baktı ve haki katen bu taraftan da ölüme mah- küm edildiğini anladı. Yavaş bir nefesle: — Beni dinleyiniz. dedi, evvelâ ben konuşayim, hakikati söyledi- ğime o zaman inanacaksınız. Ri- ca ederim, bana söylemek fırsatı- ma bağışlayımız. 'Templar omuzlarını silkti: — Pektlü, söyleyiniz bakalım, dedi. — Size herşeyi söyliyeceğim. Küçük kızm kaçırılması nasılsa oldu. Bu, bir istisna teşkil eder. Artık çete şimdi böyle işler yap- mıyor. Çünkü pek tehlikeli! Çete- nin yaptığı şey şantajdan ibaret. Meselâ İnselhayın gibi zengin bir adamı büluyorlar: «Şu kadar pı- Ta vereceksiniz, yoksa — kızınızı kaçıracağız.» diyorlar. Anlıyor - sunuz değil mi? İnselhaym san B (1 4 Dâva, İnsanların Huzuru Dâvasıdır Bugün Avropada on milyon as- ker silâh altında bulunuyor. Bu rtakam küçük birşey değildir. mek oluyor ki, hemen' bütün rupa devletleri, kısmi sefe! yapmışlar, ve bu kadar insanı si Tâh altına almışlardır. On mil askeri değü, on bin askeri teçhiz etmek, doyurmak, ve hi dudlara sevketmek bir mesele - dir. Yani, mühim bir para desidir. Yıllardır, devletlerin sil mak için sarfettikleri geniş çelere, şimdi de, seferberlik rafları ilâve olunuyor. Bütün b rahalını, tından çıkıyor. - Dünyayı bırakmıyan, mütemadiyen buhranlar doğmasına sebeb bazı diplamatlar, milletlerin sesine ne kadar çok pahalıya 1 oluyarlar. Yurdların, milletlerin bütün ih- tiyaçları temin edilmiş midir?. İnsanlığın başka hiçbir ihtiş yök mudur?. Hayır.. Bilâkis, cemiyı çoğu maddi sıkımtı yüzünden, v tandaşlarını da sıkmlı içinde y şatmağa mecbur oluyorlar. böyle bir sıkıntılı zamanda, binbir ihtiyaç anında, bir de silâhlar yarışı, seferberlik masraflari meş dana çıkıyor. Bizce, son siyasi buhran, Danziz, bir koridor, iki devlet | raşında rekabet meselesi deği cihanın emniyeti ve huzuru selesidir. Halledilecek dava, daha geniş, daha umumi ve şamildir. Harb sonrası dünyasının insan- Jarı yıllardır sinir yorgunluğu - çindedirler. Dava, bu huzursuzlu- — gu ortadan kaldırmaktır. Binacn- aleyh, meseleye bu zaviyeden bakmak, ona göre tedbir almak — icab eder. Yeryüzü, hakikaten, sulh ve süküna muhtaçtır. İnsan- ların rahat yaşaması için yı mış dünyada, insanların rahat kaçıran yine bizzat ayni oluyor. Ne hazin!, ? REŞAD FEYZİ MEVLÜT Bay Nazmi Topçuoğlu 81 merhume Bayan Şükranın huna ithaf edilmek üzere A ray Valde camlinde 3 eylül 9 Pazar günü öğle namazını mü akip Mevlüdüşerif okunacaj dan bilcümle ihvanlarının — teş- rifleri rica olunur. $ , birimizin Derdi — Hepimizin Derdi Topkapıya Vesaiti Nakliye | 'Topkapıda oturan bir oku | yucumuz yazıyor:- * e «Hiç şüphe yok ki, şehri - | mizin en az vesaiti nakl tahsis edilen semti Topkapı- | dır. Sabah ve akşam hınca - hinç dolan tramvaylarda ha kın çektiği görülecek şeydir. Şimdi mektebler de açılmağı başlayınca bu izdiham dahâ ziyade artacaktır. Ekseriya | İyirmi dakika tramvay bekle - | niyor ve pek tabti olarak, bu | tramvaylar da ağızlarına ka- | dar dolu gelip geçiyor. 'Top - kapı - Sirkeci arasında işliyen | dört emekdar otobüs sefi de ihtiyaca kâfi gelmiyor. Edirnekapı - Cihangir ara- gında servise başlıyan oto - | büsler gibi, muhitimizin de Beyoğlu semtine otobüs ser vislerile bağlanmasını tramvay seferlerinin intizama

Bu sayıdan diğer sayfalar: