21 Ocak 1941 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

21 Ocak 1941 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HADİSELER- E(ARSISİN DA SA MT ÜN Z KAYBOLAN KOCA Bir küçük zabıta haberi; serlevhası şu: Kaybolan koca.. Alt tarafını okuyursunuz, bir adam, on beş gün evvel evinden çıkmış, bir daha ge- memiş.. Karısı karakola mü- racaat edip kocasını arıyor. Bana kalırsa, koca kaybok mamış, kendi arzu ve ihtiyari- le, başını almış, gitmiştir. Kimbilir, kadın, evi, ne taham- mül edilmez, bir zindan ha- line sokmuştur. TRAMVAYLA DEVRIALEM Mılınu( Yesari, yeni bir | yazı serisine başladı: «İstan- bulda tramvayla devriâlem» Ben, kıymetli romancıyı kıskandım, doğrusu., Çünkü, herkes, tramvayla evine gide- mezken,, o, devriâlem yap- —- Öylı değil, dedi, İstan- tramvayla eve için, devriâlem seyahati ka- dar uzun bir zaman lâzm, demek, istiyor. z TOZUYLA.. duğu fevkalâde ahval dolayr sile, beton için yeni bir terkip bulmak gerek. Bundan böyle, betonu kömür tozuyla yapa « Eyvahlar olsun! Çimento ile yapıldığı iddia olunan beton yollar bile çabucak bozulu - yor. Kimbilir, kömür tozun - dan yol, ne âlem olur?. 'YABANCI DIL DERSI Evvekc, bir gazete okuyu- ——— cularına muntazaman yabancı dil dersi verirdi. Fıydılın var mıdır, bilmem.. Geçen — gün, | gördüm ki, bir ikinci gazete daha, yabancı dil tedrisatına | başlamış! | Bunun sebebi ne, acaba?, Mekteplerde öğretilemiyen | yabancı dil noksanlarını mat- buat mı üzerine alıyor?. Aman maarif idaresi duy- | masın.. “Çünkü, ekkir kalmak şöyle dursun, «Ruh- satsız mektep açmak» madde- | sinden takibata girişir! AHMET RAUF Bir ihtiyar uçuruma yuvaı« landı, öidü Bvvelki gün, Büyükadada Selhane Bokağında 92 numarada oturan Alişan olllu 70 yaşında İsmalil Raki Bağ mev- klinde deniz kenarında ölü olarak bulunmuştur. Yapılan tahkikatta, İs. müsilin balıkçılara yardım için deniz kenarına inerken — uçurumdan — aşağı | “Tayyaresi yurduna yatırılıcaktır. yuvarlandığı ve başı taşlara çarparak öldüğü anlaşılmıştır. Son Telgrafın Edebi Tefrikası: 5 BİLLÜR KÖŞK BÜYÜK AŞK ROMANI SELAMİ BİRİNCİ KISIM —.. Acı hakikatin ne olduğunu an- latabilmek için birkaç sene geriye gitmek zarureti vardır. Pertev Dayı'nın içine dağan yan- lış değildi. Billâr köşkü kiralayan, Dayının çocukluğunda — tanıdığı fabrikatör Serzedenin oğlu Ce - , maldi. Serzade Ahmet Efendi, Ye- Şilköyde büyük bir fabrika kur - muş, dokuduğu kumaşları boya - Anak için bir de boyahane yapmış işgüzar bir adamdı. Zehra hanım, Pertev Dayının hatırında kaklığ hileleri Belediye reisliği bazı kasabların yeni açık | gözlüklerine naz dikkati celbetti! Belediye tarafından yapılan w- mümi köntrollerdce kasapların, Dask murakabe komisyonunun tesbit et- 'tiği flatlara riayet ettikleri fakat şimdiden ban — kasapların halkı başka şekilde akdatmağa başladıl- ları anlaşılmıştır. Bu kabil kasaplar hayvanların üzerindeki damgaları silik ve o - kunmaz bir hale getirmekle ve böylelikle — anlamıyan kimselere dağlıç veya karamanı kıyırcık diye| satmağa başladıkları anlaşılmıştır. Damganın silik olduğunu gören- lere de «ne yapalım mezbahada iyi| basmıyorlar,» demektedirler, Bundan başka erkek hayvan - ların husiyelerini ustahklı bir su- rette dişi hayvanlara yapıştıran Kkasaplara bile rastlanmıştır!. Bun- lar hilelerini halkın hiç bir suretle! anlıyamıyacağı bir meharetle yap-| maktadırlar. Bu vaziyet üzerine kasaplarda sade Hat kontrolü değil; — etlerin parça arça muayenelerinin de ya- pilması dün kazalara bildirilmiş- tir. Diğer taarftan Üsküdarda baza | kasapların kıvırcık etini 80 kuruşa sattıkları görülmüştür. — Halbuki fiat mürakabe komisyonu narhına göre bu, ihtikâr olduğundan alâ - kadarların nazarı dikkati celbe - dilmiştir. KÜÇÜK HABERLER VİLÂYET ve BELEDİYE: $e Asker ailelerine yardım için şim- diye kadar tahakkuklar şehrimizde 1 milyon lrayı tecavüz etmiştir, Şehri- mizde yardım ietiyen ailelerin miktarı 5000 € baliğ olmuştur. x Bugün öğleden sonra vilâyette bü- yük bir toplanlı yapılarak düyük hava | denemesinin günü kararlaşunlscaktır. -MAARİF, ÜNİVERSİTE: v Dün Fatih kazasında yapılan a. | raşlırmalarda 42 talebonin kahvehane- lerde İskambil ve tavla oynadıkları gö Tülmüş ve hüviyetleri alınıp mektep müdürtüklerine gönderilmiştir. 4 Hava Kurumuünün ilk ve orla mekteplerde teçkil ı havacılık grupe| ları her ayın lk haftasını Hava Kü- Tumu haftaşı diye kabul etmişlerdir. Bu| teşkilât 130 mektepte tumumlanmıştır. Toplünan paralar bügünlerde Kültür MÜUTEFERRİK * Yünanlitane yapılanı hayvan seve | kiyatımız fazlalaşmıştır. Arpa da çok | ihraç olunmaktadır. e Satle davasına dün yeniden baş- lanılmış ve müddelimümllük — suçlular vekillerine iltihak ederek temyizin boz- ina kararına uyulmasını islemiştir. Dose| ya mahkemece yeniden tetkike alm- mıştar. 4 Avukatların müşterilerinden ala. gakları ücretleci tesbii için şehrimiz Darasu bir proje hazırlamıştır. Bu peoje teniyiz mahkemesi haysiyet divanı tarafından tusdik olunmuştur. 4 Evvelki gece Galatada Tulumba- € Bıtkı sokağında 10 gün evvel doğmuş bir kız çocuğu bulunmuş ve donmak üe zero olan yavru Darülacezeye kaldırıl- muştür, İZZET gibi, vardakosta, dişli bir hatundu. Evine, çocuklarına, kocasına hâ- kim olmasını bildiği kadar, fabrika işlerine de hükmetmesini bilen bu kadın, işlerin ilerlemesi için elin- den geleni yapmış, fabrikayı bü- yütmek, makineleri yenileştirmek- te kocası üzerinde çok nafiz ol - mnuştu. Serzade Ahmet Efendi - öldüğü zaman Cemal yirmi iki yaşında, kızkardeşi Faika yirmi beş ya - gındaydı; babasının son zaman - larda ortağı olan Feridun beyle evliydi. P-— — HALK-—> l'-’llezo!u Parlak cümleler, vaad- ler yerine hakikat Bugün, yine, koordinasyon he- | | yeti umumi kâtibi Hazım Atıl Fe- | | | yucukun, radyoda, siktısadi me- #elelerde hükümetin görüşü, mev- zuile yaptığı konuşmadan bahse- deceğim. İtiraf edeyim, bu kenuşma pek hoşuma gitti. Açık, dürüst, müte- vazı ve asla mübalâgaya kapıl - mıyan, hakikatten zerre kadar w zaklaşmıyan bir Tisan.. Zannediyorum ki, radyoda, bu hitabeyi dinliyen bütün vatandaş- lar, benim gibi, büyük bir mem- nuniyet duymuşlardır. Çünkü, ar- tık, kuru lâfa, vadlere, parlak cüm- lelere karnımız toktur. Hakikati öğrenmek, bilmek istiyoruz. Yeri- | ne getirilmiyen dokxan dokuz ta- ne parlak vaad yerine, bir noksanı ifade eden mahcup bir cümle, ve- | tandaşların daha çok memnuniye- tini mucip oluyor. Umumi kâtibin yaplığı konuş - madan şa mühim fikri de alıyo- rum: «Hükümet, geliri mahdut ve muayyen vatandaşların yemesi, iç- mesi ve yaşaması ile alâkadar ih- tiyaçlar üzerinde — durmaktadır. Löks eşyaya kat'iyyen ehemmiyet | verilmemektedir Binaenaleyh hu- busi veya resmi bülün memleket sanayii, buna göre organize edile- gek ve bütün fabrikalar, halkın ferdi ihtiyaçlarını tatmin edecek maddeler imaline sevkedilecek - tir.r Koordinasyon —heyeti umumt kâtipliği kanaliyle — vatandaşlara bildirilen bu fikirler, çok mühim birer tamim halinde, bütün mem- lekete yazı ile yayılmalıdır. Bil- hassa, bu fikirler, belediyelere, bo- lediyelerin iktısadi teşekküllerine gönderilmelidir. Hükümetin, meşgul olduğu belli başlı fikrin, mütevazı gelirli va- tandaşların geçim vaziyeti oldu- u meydandadır. Fakat, belediye- | İ | ler iktısadi mekanizmalarının, ay- ni mevzuun ehemmiyetini, ayni ciddiyetle idrak etmiş olduğu ma- alesef iddia olunamaz. Bütün memlekette, bütün ener- Jiler, bu gayeye müteveccih ola- rak işbirliği yapmalıdır. REŞAT FEYZİ | Türk - Macar resi ne safhada Macirastanla yeni bir ticaret an-| laşması yapmak üzere Peşteye git-| miş olan ticarot heyetimizden ge- | len haberlere göre müzakereler iyi! bir hava içind devam etmekte - dir. Macarlar bizden gıda madde - leri, hububat istemektedirler. Bunal mukabil sanayi mamulâtı, makine aksamı, elektrik malzemesi, demir eşya, çivi, kimyevi ecza vereçek - lerdir. Müzakerelerin bu ay sohuna doğru neticeleneceği tahmin edil- maktedir. miras davasına düşmedi. Fabrika| eskisi gibi işliyecek, Zeh - ra kocasının yerini tutacaktı. Bir kaç sene işler yolunda gitti; Fakat | yavaş yavaş Cemal annesinin istib-| eden bir fabrika var, Bazı parçala-| | Günün meselesi: Şeker, satış ve fiatları Yeni şeker fiatları kararlaştırıldı 400 çuval kahve bugün dağıtılıyor | Bakkalların şeker fiatlarina zam, yapılması için fiat mürakabe ko- misyonuna müracat ederek nakli- ye ve çuval pahalılığı dolayısile fiatlara zam istediklerini yazmış - ftık. Komisyon dün bu talebi tetkik| etmiş ve haklı görerek perakende toz şekerin her semtte otuz yedi kuruşa kesme şekerin de kırk ku- | ruşa satılmasını kararlaştırmıştır. Diğer taraftan bazı kahveciler kahvelere yüzde 80 nisbetinde no-| hut, arpa karıştırdıkları anlaşıl mıştır. Bazıları da ekmek kavurarak toz baline getirmekte ve bunlarla y : Floryarın imarı Belediye bu yıl da geniş mik - yasta Floryanın imarına devam edecektir. Bunun için yeni bütçeye mühim para konmuştur. İnşaata tanacaktır. Yeni pılacak, ve Flor- yaz gelmeden bi beton kabineler y ya gaziosnunun Yeşilköy tarafına larak buradaki kum- luk genişletilecektir Mücsseselerde Yeni Bütçe Hazırlıkları Yeni mali senenin yaklaşması dolayısile, devlet yarı Tesmi mücsstı bu.çck'm.n hazırlıı yanda Ankaradan| kaza ve vilâyi n bir emir i yıl bütçesine yeni ilk Ka e —EPOLİS ve ADLİYE — İçkili gazinoda garip bir Beyoğlunda Hatay birahanesin- | nuhakemesine dün Sul t 1 inci sulh cezada baş - Davacı Sirkecide U - zunköprü otelinde oturan Ahmet | Ayköle İsminde bir mü |ticari müzake- Suçlular da şunlardır: Hatay bi- rahanesi sahibi Hakkı Bayraklar, birahanenin kasadarı Zihni Torpil, | şef garsonu Dramalı Salih Egemen, garsonları Yanyalı Nuri Yelkenci, İbrahim Akgül, yardımcı garsonu Ahmet Üreyecek, Ali Kılıç, vez - nedarı Koço Simiri. Davacı şikâyetini şöyle anlattı: «İki arkadaşımla beraber bu bi- rahaneye gittik. Biraz içtik. 19 lira kadar borcumuz olmuş. Cüzda - nımı çıkardım, ödedim. Henüz cüz- dan elimdeydi. Bütün elektrikler söndü. Birahane sahibi Hakkı göğ- süme bir yumruk vurdu. Yanımdaki uzun boylu adam ayaklarıma sa - bir şube açmak istiyordu. Bu mü- kemmel bir iştir. Onun ömrü vefa etmedi, bu işi sen yap. Ankarada bir iki sene işledikten sonra iflâs dadından bıkıyordu. — Aralarında | Ti satıldı, geri kısmı, binasile'du- sıklaşan kavgalar çekilmez bir hal/ ruyor. Ankaraya gil, o binayı sa- | | aldı; nihayet Cemal fabrikadan ay-| tın al. Ucuz alırsın. Sana lâzım o- | Jan parayı avans olarak veririm, | Tılmak islediğini söyl Oğlunun bu teklifi — Zehranın hem izzetinefsine hem de çıkarına| . Fabrikadaki hissesi oğ- | issesine göre pek azdı, Oğ- | şunun şurasında kaç günlük öm- | Ben öldükten - sonra | ınca nüfuz damadına ge - Bu darbeyi önlemenin çı sesini buldu, Bir sabah oğlunu kar-| gısına aldı: | rüm kaldı bir de kredi açarım, — makineleri tamamlarsın... — Durup dürürken burada başımıza iş açma! Bekle, istediğini yaparsın.. Cemalin istediği bir — Artık tek başına çalışmak is- : lifi derhal kabul etti, kalkıp An - tediğini anlıyorum dedi, bu hak- karaya gitti, fabrikayı — beğendi, | kındır. Fakat bunun için baba ya- | hissedaflarla anlaştı, Anası sö: | de durdü, binayı ve lâzım gelen digârı bir fabrikayı parçalamağa ae lüzum var? Ne diye durup du- rurken veraset vergisi vereceksin?| makineleri alması için lâzum gelen parayı verdi, krodi açtı. Dönüşte, Eğer kendi başına bir iş kurmak | anası hayatta oldukça, fabrikadaki istiyorsan bunun başka çaresini bu- lurum. Rahmetli haban Ankarada hissesini satmıyacağına dair bir de taahhütname imzaladı. Zehra Ha- —grriiğğririkker d dürği tek şey var-| | dı: Arasından kurtulmak. Bu tek- kahve | pılan mahlüt kahvelerde nohut ko-| kusu hissedilmemektedir. Ticaret Vekâleti, gümrüklerde- ki kahvelerin piyasaya çıkarılmwı| için mıntaka ticaret müdürlüğüne| emir vermiştir. Çay ve kahve bir- Hği emrinde de bin çuval kahve bulunmaktadır. Bunların da savışa, çıkarılması beklenmektedir. Tiza» vet Vekâleti, bu miktarın 400 çu valını İstanbul piyasasına, geri kalan miktarı, ihtiyacı olan vilâ- yetlere tevzie karar vermiştir. İs- tanbulun hissesine düşen 400 çuval kahve, bugünden itibaren Çay ve kahve birliği tarafından kuru kah- veciere dağıtılacaktır. Ölen zengin dilenci| Bulvadinde dilencilik ve tefeci. likle geçinen 86 yaşında Fatma is- minde bir kadın 4 gün evvel evin- de ölü bulunmuştur. | Kadının eşyalarını tesbit mak - sadile yapılan araştırmalarda yar tağının altın am <307T> adet sarı lira <2500> fazla kâğıt ve gü- müş Hiralar ile bir çift elmas küpe «940» liral da bir alacı Bğzı açılmadan rr'lı'ı,ıxlıî tıklım dolu İi Vükmeya CÜDÜ yağılarak gö müştür. için mühim yrılması bildi- okul inşası ve tam iktarda tahsisat rilmiştir. | soygun! rılarak beni karga tulumba abdest- ürdüler. İki gar- n Ben bin müp külâtla kapıya kadar kaçabi n ve polise bağırdım. Polis biraz son-| | ra bu ön suçlüyü tuttu. Bu sabah | Zihni polise birahanı nin halısı altında bulunmuş 12 iki | buçuk liralık getirdi. Salihin üs- | tünde 70, İbral üstünde 190 ve bir başkasının üstünde de 120 lira bulunmuştur. Bunları da al - dilar.. Suçlular hâdiseyi tamamen in- kâr etmişlerdir. Davacının çok sar-| | hoş olduğunu ve bar sahibine kü- fürler savurduğunu ve yumruk - ladığını söylemişlerdir. Üstlerinde çıkan paraların da kendilerine ve birahaneye ait olduğunda ısrar et- mişlerdir. Mahkeme suçluların ke- faletle serbest — bırakılmasına ve dosyanın müddetumüumiliğe iade - sine karar vermiştir. nin sahnösi- nim artık sözün tam manasile oğ- kunu avucunun içine almıştı. Ankaradaki Serzade işlemeğe başladı. Çok iyi iş yapı - yordu. Cemal Ankarada kendine bir muhit zarif, terbiyeli bir gençti. Suvare- gösterip tanıttı. Evlenme çağında kızı olan allelerin gözü ondaydı. Annesi sık sık mektup yazıyor, kendine iyi, yani zengin bir kız bulmasını tavsiye ediyordu: <Eğer beni dinlersen, kendi ba- | şina evlenmeğe kalkmazsın. Bırak da seni ben gönlüme göre, elimle evlendireyim. Eğer aklımdan ge- çeni yapabilirsem, başına devlet kuşu konar, — Hantalzadelerin bir kızı vardır, anasız babasızdır, amm- casının yanında oturuyor; baba - sından hiç değilse iki üç yüz bin lira kaldı; gözüm onda... Bana bir fabrikası |(© yapmıştı. Tahsil görmüş | ğ lerde, balolarda kendini pek çabuk 4 kongresi Dün ekseriyet temin edilemedi diğer cemi- yetlerin ictima gün- leri kararlaştırıldı Esnaf cemiyetlerinin senelik kon-| grelerine dün başlanmıştır. İlk - larak ayakkabıcılar, arabacılar ve bahçivanlar toplanmış fakat ekse- Tiyet olmadığından — kongrelerini 'tehir etmişlerdir. Buna sebep, ek- seri esnafın cemiyetlerile pek âlâr ikadar olmamasıdır. Ve her yıl ilk toplantılar bu yüzden yapılama - maktadır. Ayakkabıcılar 23 kâne- nüsanide, arabacılar da beş şu - batta tekrar toplanacaklardır. Önümüzdeki perşembe günün - den itibaren Türbedeki müşterek bina dahilindeki cemiyetlerin kot-| gerleri başlıyacaktır. Kongreler üç! gün devam edecektir. Her cemi - yete bir saat köngre zemanı ay - rılmıştır. Perşembe günü; — dokumacılar, bakkallar, ekmek yapıcıları, gar- sonlar, — hamamcılar, kapıcılar, kahveciler, lokantacılar, madenf san'atkârlar. Cuma günü; musiki san'atkârları, müskiratçılar, otelciler, berberler, sucular, sütçüler, şekerciler, ter- ziler, Cumartesi günü; leblebiciler, sa- | raçlar, yorgancılar, çiçekçiler top- lanacaklardır. Yalova niçin git- tikçe rağbetten düşüyor ? kçe rağbetten düş görülmektedir. Buna rağmen| Yalovanın gitti tüğü | Bursaya gidenler çoğalmıştır. Ya- lova daha yakın olmasına rağmen tağbetten düşmüş, ve yalnız zene ginlerin bir istifade yeri haline geln Halbuki Bursa yolunun uzun - luğuna rağmen geçim - şartlarının daha iyi ve ucuz olması yüzünden gittikçe daha çok rağbet bulmak- tadır. Bu arada Yalovaya evvelce kararlaşmış olan eğlence yerlerinin yapılamamış olması ve Yalova imar plânının pek yavaş tatbik edilmek-. te oluşu da bu hususta müessir ol maktadır. Bundan başkâ yeni sür'atli va- purlar İstanbul Mudanya yolunu olundan daha fazla kısalt- ir, Yalovanın eski rığhruııı bulması| | ki İngiltere, in burada imar plânile kar ği üzere ucuz ve her sınıf halkın oturabilcceği ucuz oteller ve lo- kantalar açılması düşünülmekte- | uta Azz l_ Nasıl —I Öldürüldü? Bu Büyük Eserin Müellifi Tarihi Vesikalara Daya- narak İddin Ediyor: SUL'I'AN AZiZz $ ANTİHAR ETMEMiŞTİR! Bu feci cinayette Seras ker Paşanın rolü ve bir kadın parmağı vardır! . Bu güzel tefrikaya Cumartesi gününden itibaren başlıyoruz d İKDAM Sütunlarında Takip Edeceksiniz. L “Kira ve izre,, kani lâyihası Yazan: Ahmet Şükrü ESME Göçen senbaharda İngiltere Amerika arasında yapılan bir Taşma ile, Birleşik Amerika bül meti, İngiltereye elli kullanı destroyer vermiş, İngiltere de merikaya Atlantik denizinde üsleri doksan dokuz sene müd dötle terketmişti. Üslerin Atlantikte bulunanları, deströ yerlere mukabil terkedil bunlar «kiralanmış» telâkki mektedir. Şimalde Ternöv ise, delsiz ve ariyet olarak bırakıl maktadır. Amerika hükümeti, giltere ile yapılan bu muamı tasdiki ve orada icap eden tesi tın yapılmasını temin İçin mı bir kanun lâyihası vermiştir. Ki nun lâyihasına kısaca «Loase Tende yani «kiza ve iare» lüyil adı verilmiştir. Ve hariciye meni tarafından demokrat devi lere yapılması düşünülen yan kanunu lâyıhasile birlikte ted edilmektedir. «Lense and lend» kanun ! hası ile Amerikaya intikal ede olan üsler sekiz adettir. Şimalde Ternöv Birleşik ka topraklarından ziyade Kan yı himaye etmektedir ve İngil re tarafından bedelsiz olarak kedilen üs bu ada üzerin: Birlesik Amerikanın cenup hillerine yakın Bermüd adası zerindeki — Hamilton limanı kemmel bir deniz ve hava üssü dür. Bahama, Vindvard ve Lec' adaları, jamayka, Trinidad ve giliz Ginesi de Florida yarım sından cenubi Amerikada nehrinin denize döküldüğü k:dar Meksika, orta Amerika cenubi Amerikanın şimal sahil rini himaye etmektedir. Bu c denizi şimdi bir Amerikan vaziyetine geçmektedir. Geçen sonbaharda İngiltere mukavele imzalandığı zaman, © merika Bahriye Nazırı Knoks, demişti ki: — Bu üsleri elde etmekle A rika donanmasının fanliyet < bi Atlantik denizinin içine doğrü mil daha uzanmış oluyor. Mütehassıs askerler dona: nın faaliyet sahasını üslerden baren iki bin beş yüz mil bir içinde ve hava kuvvetinin fef yet sahasını da gene üslerden ! baren bin mil bir daire içinde sap etmektedirler. Bu hesabü re Şimalde Ternöv ile cenupta giliz Ginesinde üsler kuracak Amerika deniz ve hava kuv Atlantik Okyanusunun y kadar bir mesafeyi donanmı hâkimiyetleri altına geçirmiş lunacaklardır. j Bu izahattan çıkan netice $i Atlantik denil garp kısayaı tamamile Amt! ya terketmekte ve bu denizlerü çekilmektedir. İngilterenin Y elli kullanılmış desiroyer mi bilinde bu denizleri Ameril ketmesi, ağır bir tedakâürlik $ Körünür, Fakat mesele yalnız alışveriş işi değildir. Eğer Kİf ve kiralayıcı Amerika ile #neil olmasaydı, böyle bir muam yapılması akla bilç gelmezdi merikadan başka bir devlel line geçmesi bahis mevzuu zaman, İngiltere bu üslerik | n gü mü alamak için Bizleşik  Bahriye Nazu fından hariciye encümenl runda söylenen sözleri oki kâlidir. Hakikatte Amerika i! giltere, Pasifik ve Atlantik lerinde kuvvetlerini yeni | tevri etmekte ve işbirliği y tadırlar, Üçlü paktın | sonra, Birleşik Amerika ile tere, donanmalarını birleşti lerdir. Bahriye Nazırı, bir | bir İngiliz ve Amerika dı sı, diğer taraftan da japon, * ve İtalyan donanmalarını vaziyetinde görmektedir. “ve Amerika donanmaları ayrı gayri yoktur. Çünkü Knoksa göre, Amerikanılft yeti, İngiliz deniz hâkimil devamına bağlıdır. İngilif (Devama 5 wei x87

Bu sayıdan diğer sayfalar: