3 Ağustos 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

3 Ağustos 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No, 99 Aziz Hüdayi AKDEMİR Casusluk Yer Yüzüne insanlıkla Beraber Doğmuş- tur Denebilir, Bunun Tarihte Binlerce Ege Var Casusluğun başlayış ve ilerleyişi Ririnzi kısımda yazmak gerektiği Ge mevzuun türlü akıntısma ka- pılarak buraya kadar anlatamadığım bir bahis de casusluğun yetiştirilme. si meselesiğir. Bu kısma geçmek için, gene yukar da, şöyle geçerken iliştiğim, casus- luğun doğuş ve ilerleyiş bahsine dö- nerek burada tamamlamak gerekmiş» tir, Bu bahse girmek için Alman (ve- sikalar) kitabında mütekait general Hügo Kerehane'nın o makalesinden istifade edeceğim. Ben, daha ilk sayıfalarda, casuslu- iu yaratılışla yaşıt göstermiştim. Bay Hügo diyor ki: “Casusluk, insanların hayvanlarla ve biribirleriyle çarpışmağa başladığı gün doğmuştur. İsa doğmazdan 900 yıl önce Ma- kedonya kralı (Filip) in silâkla ala- madığı bir kaleyi meşhur “altın eşek, (4) İe alması bir casusluk işiydi. Gene bundan 5.000 yıl evvel Ana- dolunun batı kıyılarnda yaşıyan Traya'klarla o Yunanlılar arasında harp başlamak üzereyken Traya kra- lmın oğlu Paris konuk olarak İspar- ta kralının sarayına gidiyor, kralın karısr Helena ile sevişiyor, kral misa- firi evde bırakarak muharebeye gidi- yor, Paris de karıyı ve kralın bütün- hazinesini alarak savuşuyor ki casus- Yoğun bugünkü tarif ve şekline göre tam bir casusluktur. Mısrıda 19 uncu banedandan Firas vün birinci Ramses'in, o zamanlar kılavuz anlamına gelen Mohareliler- den düzgün bir casus kurumu yap- tığı, daha önce 18 nci kanedandan Firavun üçüncü Tutmasis zamanm- da Suriye için Hititlerle çarpışılırken kumandan Thute'un 200 Misırlıyı un çuvalları içine koyarak Yafaya çıkar- mast ve bu rşihir“ guvalların “gece ale muhafızlarını öldürerek kaleyi zaptetmeleri casusluk oyunlarından başka nedir? Tevratta İsrail kavminin Kenane- line girmezden evvel oraya casuslar #nderdikleri, peygamber Davudun İsrail kral Savl aleyhinde casus kullandığı yazılıdır. İsadan 500 yıl önce İranlılar Babil kalesini on dokuz sene muhasara et- tikleri halde zaptedememişler ve ni- hayet casus kullanmağa mecbur ol muşlardır: Zapyros adında biri kaçak ve sıği nan durumile kaleye girmiş, İranlı Jara karşı büyük roller oynayacağı - na kale kumandanı inandırmıs, İ - ranlılar genel saldırıma geçtikleri zaman kale kapılarını açtırarak kale- yi zaptettirmiştir. İsparta krallarında Demoratos İ - ran şahr Serhas (1) Xerxös'e sığım- dıktan sonra iki yönlü casusluğa baş lamıştı: O zamanlar kâat yerine kul- lanılan balmumulu tahtanın üzerine raporunu yazdıktan sonra balmumu» yu sürüyor ve balmumu üzerine ba- yağı mektup yazarak muhabereyi te min ediyordu. Bu kurnazlık buğün- kü casusluklarm en belli başlı usul. lerinden biri değil midir?. Matmazel Doktorun sulu boya renkleri altında gizlediği krokilerile İsparta kralının bu mektupları arasında ne fark var » dır ? Büyük İskenderin babası da castis İşlerinde çok ün alanlardandır. Romalılar da casusluk Kartacalı - Jar ve Yunanlılarla temastan sonra başlamıştır. En zeki, en becerikli ca susları Rum ve Yahudi tüccarları idi. Esirlerden çok istifade ederlerdi. Doğru bilgi verenlere iyi bakarlar, vermeyenlere pek acrklr, işkenceler yaparlardı. “Casusluk Espionnaye” sözlü Fran- sada Yedinci Şarlın “Okçular” (1) ve Emir bölükleri (2) kurumundan son- ra başlar. Casusluğun ilk olarak ceza kanununa girişi de gene bu sıralarda (1424) dür. Daha önceleri casuslara “düşman gözcüsü, hafiye" gibi sanlar verilirdi. Bir zamanlar düşman ordu - gâhlarına kadar sokulan keşif kolları- na bile casus deniyordu. Tarihler cs- ki Türk ordularının casusluktan ve harp oyunlarından çok istifade ettik - lerini göstermektedir. (Harbi on şey kazanır : Biri silâh, dokuzu hile) dir sözü atalarımızdan kalma bir öğüttür. Bir Alman yazganı diyor ki: Türkler o Macarlarla çarpışırken ohan Zapolya'yı elde ederek Macar ra vereceği yardım ordusunu geri (1) Altın yüklü sseki &aleye Ee gek binler e'de cunesi. (3) Isadan 485 yıl önce li. (1) Frances - Archers (2) Compagnjes d'Ordennance Şehzade o Faruk (OAlmanyada gezisi Türk yurdunun kahraman çocukları Anadoluda düşmanlarla boğuşurken padişah ye Halife çocukları ne ya- pıyorlardı? Şehzade Abdürrahimin o kerdeşine yazdığı bir davet “Karti. (Kendi el yazısı) bıraktırmışlar ve Muhaç zaferini ka- zanmışlardır. (1526) bunun tersine Viyana muhasarasında Türkler büyük bir casusluğun kurbanı olmuşlardır: Viyana muhasara edilmiştir. Kale kumandanı Starhemberg Türk çembe rini yaramıyor, kaleyi açlıktan kurta- rTamıyor. Öbür tarafta ise başka bir Avusturya ordusu Karl adındaki ku- mandan idaresinde Tuna boylarında bulunmakta, Viyanada olup biteni bil- memektedir. Bu ordu Viyanaya gelse muhsarayı kaldırabilecektir. Fakat nasıl haber vermeli ? Nasıl çağırmalı? (Karl) a haber götürmek için mu- hasara çemberinden. Türklerin için - den geçmek lâzımdır ki buna kimse cesaret edemiyor. İhtimal vermiyor. Nihayet Macaristan sırplarından Kolschiteky adında, türkçeyi ve Türk Ankara Nü Tabipliğinden: Büyük Harp içinde bir otomobil yapıyor. âdetlerini çok iyi bilen biri çıkıyor. Yanma uşağı Mihaloviçi alıyor. “Her. ikisi Türk kıyafetine giriyorlar. PaTK esirlerinden aldıklse ttiğilerin yardı- mile 14 Ağustos 1683 sabahı, tanyeri ağarırken kaleden çıkıyorlar. Tunaya geliyor ve kayıkla karşıya geçerken Türkler şüpheleniyorlar. Üzerlerine ateş açıyorlarsa da duramıyorlar. (Arkası var) * Bir tashih Dünkü “Bizde Casusluk” tefrikası- nun sonlarında (150) Jiklerin vatan hasretinden bahseden bir kıt'a vardı. Yanlış dizilmiş olan bu kıt'anın doğ- rusu şudur? “Uçun. kuşlar, uçun burda vefa yok, Öyle akar sular, öyle hava yok, PFeryadıma karşı aksisada yok. Bu yangın yerinde soğuk kül vardır,, İki gün evvel büyük bir tees- sürle ölümünü haber verdiğimiz Vapurculuk Şirketi İdare Mec- lisi Reisi SADIK ZADE BAY RUŞEN'in Cenazesi bugün saat 11 de Şiş- lide Büyükdere caddesinde Dr. Şevket Bey sokağındaki evin - den kaldırılarak Teşvikiye ca- miinde namazı kılmdıktan son ra Maçka'da aile mezarlığına gö türülecektir. mune Hastanesi Baş Hastanenin 1935 Mali yılına ait aşağıda likter;dna ve tahmin fiatı ve eksiltmenin şekli ile muvakkat teminatı yazılı eczai tıbbiye, Tülbentbezi Sargılık Amerikan bezi, Rontken Filmi, Kat Küt ve muhtelif laboratuvarlar ve dişçi malzeme ve eczası eksiltmeye konmuştur. Şartname ve listeleri Ankarada Nümune Hastanesi Baş Tabipliğinden ve İstanbulda Sağlık ve Soysal Yar- dım Direktörlüğünden alınır. Eksiltme 17 Ağustos 935 Cumartesi günü saat 10 da Ankara Nümüne Hastanesinde yapılacaktır, Dikkat : Muvakkat teminat için para alınmaz. Banka mektubu veyahut (bedeli nakten Maliye Merkez Muhasipliğine yatırılmış vezne makbuzu olacaktır. 'Tahmin edilen (Miktarı Muvakkat Fiat Teminatı Lİ. Kr, Lira K. 65000 , 245 Kalem 487 50 2850 1500 Kilo 214 2700 30000 Metre (o 202 50 680 o 3S00 , 48 75 2500 7 Kalem 187 50 209 20. 15 30t . 22 S0 1010 nn. 75 75 (1977) (4479) Cinsi Eksiltmenin şekli Kepekli Saçlar Saçlarda kepek, şüphesiz pek çir- kin bir şeydir. Saçları çirkin göster dikten başka insanın yakasına dökü- lür, utanılacak kimselerin yanmda kirli gösterir, küçük düşürür. Fakat bir taraftan da kepeklerin bir iyiliği vardır. Sonradan saçların döküleceğini haber everir. Saçlar in- san yaşlandıktan sonra döküldüğü halde, kepek daha çocuklukta başla- dir için, buna dikkat edilerek, saç- lara daha o vakit dikkat edilirse, sonradan saç dökülmesinin de bir de- receye kadar önü alınmış olur. Çocuklukta, on ile on beş yaş ara- sında, kepekler ilkin kuru olur, Son- | ra on yedi, on sekiz yaşma gelince kepekler gittikçe yağlı olmağa baş- larlar. Elbisenin yakasma belki dö- külmezler, fakat saçların arasında kalarak onlara çirkinlik verirler. Daha sonraları kepekler büsbütün kaybolurlar. Fakat onların yerine tekmil saçlar yağlanır. Kepeklerin içinde, ona mahsus bir parazitten binlercesi bulunduğu için kepekler onlara atfolunur. Bunlar saç tellerinin bittikleri yerlerden, başın derisinin içersine girdikleri için onları yok etmek pek güçtür. Bayağı temizlik çareleri yetişmedi gibi, o parazitler mutlaka yok edil. mek istenilirse, onunla birlikte saç ve deri de yok edilmiş olur. Bundan dolayı kepekleri ve sonra- dan onların yerine kalan yağları bir kere de geçirmek için bir çare yok- tur. Ancak baş sık sık temizlenirse kepak ve yağ bir müddet için kaybo- lur, Sonrü Bem göründükleri zaman yeniden temizlemek-Msun olur. Erkek çocuklarda kepeXTöre karşı yapılacak şey saçları ka kestiriini her gün sabunla temizlemektir. Kız çocuklarda her gün iki kere saçla rın aralarını fırça İle fırçalamak, son- ra da haftada, biç olmazsa iki hafta- da bir kere sabunlamak ister, Her çocuğun ayrı bir fırçası bulunması Tüzumu olduğu tabil unutulmamalı dır. Çocukluktan sonra, saçlardaki ke- pekleri ve yağı temizlemek daha güç olur, Ardıç katranı kepekleri temiz- ler diye tanınmıştır. Temiz pir pa- muk parçasi yuvarlanarak buna ba- tırılır, sonra saçlar tutam tutam ay» rılarak aralarma bununla friksiyon yapılır. Bu katranın kötü kokusu koş görülmek lüzmdir. Friksiyon haftada, iki haftada bir kere tekrar olunur, Ertesi sabah da sabunla ve fırça ile saçlar yeniden temizlenir. Bu katranla saç yıkamayı istemi. yenler, sadece ispirto ile, hiç olmaz- sa kolonya ile yıkarlar. Her sabah saçları kolonya ile yıkamanın da ke peklere ve saçların yağlanmasına karşı faydası vardr. ia pap leke Hekim Dr. İHSAN SAMİ Bakteriyoloji Laboratuarı Umumi kan tahlilât, frengi noktai nararından (Wasserman ve Kahn teamülleri) kan kürey- yatı sayılması. Tifo ve ısıtma | hastalıkları teşhisi, #drar, bal- İ gam, cerahat, kazurat ve su tah- Hlâts, Ülera mikroskopi, husus | aşılar istihzarı. Kanda üre, şeker, | Klorür, Kollesterin miktarlarının ayini, Diranyolu No.113. Tek 20981 | ES BER ————— ——mn © OPERATÖR DOKTOR NİMET Ankara caddesi Zorlu apart- man No, 21. Pazardan maa- da hergün saat 2-6 hastalarını kabul eder. 4932 İİİ AL A ed iL 5764 TAKSiM— BELEDİYE mil Kapair zarf usulü Marka Pa- Eksiltme ,, sg BAHÇESİ Tülbent bezi Bi ee - Muhterem müşterilerimizin yenik Pazarlıkla arzusu Özerine Röntken Film © Açık Eksitme ,, || ispano Pariziyen vE ECZA Dişçi Malo- © Pazarlıkla ROVUSU mesi 4 Ağustos pazar gününe kadar Laboratuvar Pazarlıkla temsillerine devam edecektir. | Teşrihi mara- Cumartesi ve Pazar saat 17 de | zi, Kimya La- matine, bee Bahçe kısmında sinema | Kat Küt, "Açık Eksiltme ile SENE AN DAİ SAGLIK ÖGÜTLERİ Bir katilin sevgilisi Dünyada ne umulmaz aşklar, ne fedakâr, ne sa var... Bunlar sank her şeyi göze alarak sevmeğe ve yalnız bir kişiyi sevmeğe and içmişler, Eski romanlarda, Fer- hat'la Şirin hikâyelerinde görü- len bu çeşit aşk kahramanların- dan bazı nümüneler hâlâ ara - mızda yaşıyorlar, İşte biri: C. M, işaretile bir | kadın bize yazdığı mektupta an- latıyor: “Size anlatacağım vak'anın soracağım sualle alâkası yok- tur, Fakat vak'ayı bilmeniz su- alime daha doğru cevap verme nize yardım edecektir. Üç sene den birinde çiftçi bir gençle ni- şanlandım. Bir çiftliği, iki köş- kü olan bu genç ziraat mekte - binden diplomalı, şehir ve mek- tep görmüş, fakat saffetini, ilk terbiyesini o kaybetmemiş bir köylü idi. Nişanlandığımız za- man onu yalnız tanıyor, beğeni- yordum, Ama sevmemiştim; ni- şandan sonra alışkanlık bana onu sevdirdi. Birkaç ay bulun- duğum şehirde kaldı; gezdik, eğlendik. Biribirimizi daha iyi tanıdık. Sonra o çiftliğine gitti. Beni ve kardeşimi her vakit Eriyor, misalir gelmemizi İsti- Yordu. Nihayet geçen kış çifeli- Zin Peatiri olduk, Civarda baş- ka bir çiftriğin sahibi olan arka- daşı ile tanıştıa. Otuz beş, kırk yaşlarında olan bu dm bana göz koydu. İlk haftasında Muna, sız bir mektupla bana aşkını bildirdi. Sonra bir gün yolda ve kardeşimin yanında beni çıldır. rasıya sevdiğini söyledi. Kendi- sini şiddetle reddettim, kov - dum. Arkamızdan geldi, beni tehdit etti. Nişahlıma haber verdim, o şiddetli, ağır bir mek- tupla bu deli âşığın haddini bil dirdi. Fakat uslandıramadı. Be- ni hergün yakından, uzaktan ta- kip eden bu adamı bir gün çift- liğin bir ucundaki tek katlı köş- kün bize ayrılan yatak odasında buldum. Haykırdım, yetiştiler. Üç kişi ile çarpışan bu deli adam zorla atıldı. Fakat iki gür sonra onun öldürüldüğünü işit- tik. Katil benim nişanlım idi. Şimdi mevkultur, hâlâ muhake- mesi görülüyor. Size bu adamı seyip”Sövemi- yeceğimi sormuyorum, Benim için katil olan bu zavallı genci ölünciye kadar seveceğim. An- lamak istediğim şudur: Beni bir başkasile nişanlamak için zorlıyan ailemden kaçtım, Yal. nız oturuyor ve mahpus nişan- lımın yardımı ile yaşıyorum. Bu vaziyette benim onunla nikâh - ianmam doğru mudur ve müm- kün müdür?” Bu kanlı sevgiye dâir fikrimi- Zi sormuyorsunuz. Zaten söyle- sek te anlaşılan işe yarıyacak değildir. Çünkü siz kat'i kara- rmızı vermiş, işe geçmişsiniz. . Telefon : PİESTANY KAPLICALARI Mütehassıslar; O Romatizma için 96 de yüz tedavi etmesi, radyo ak- Üvli su ve çamurlarının tesiri şifaisi, sıhhate nafi iklimi ve kaplıca müdi- riyetince idare ve her (keseye elve- rişli götürü fiatler tesbit edilen otel- lerinin ebabı istirahati itibarile Pies- tany kaplıcalarmı tavsiye ederler. Fazla tafsilât için İstanbul'da Aşır Efendi caddesinde Hubyar hanında 12-14 numaralarda acentası 8. JA- COEL MAHTUMLARI müessese- sine müracaat, ge evvel şehirlerimiz. | 3-8-935 ser Nikâhlanmanıza gelince, ma dem ki bir katilin — sizin uğri" nuzda katil olduğu için — m” şanlısı kalmakta mahzur göf * müyor, onu hâlâ seviyorsunuZ Ve mademki artık bu vaziyeti kimseden gizlemeğe bile lüzum görmiyerek onun parasile geçi niyorsunuz, nikâhlanmanız hem doğru, hem mümkündür. * Dayaklı sevgi Çeşit çeşit sevgi odnğyi herkes bilir, Kimi tatlı dile, &i mi bir bakışa, kimi hüzne, kimi bir çift göze, kimi, ellere, kimi saçlara hayrandır. Fakat sevgi çeşitleri içinde öyle aykırılari var ki, bunlara “hastalıklı sev * gi” ismini veriyorlar. Böyle bir ayırmağa lüzum var mı? Sevgi" nin hepsi hastalıklı değil mis dir? Bunu geçelim ve Adapaza” rından Toraman imzasile aldır ğımiz mektubu okuyalım: “Bir müddettenberi berabef yaşadığım bir İstanbullu kızın garip bir huyunu öğrendim. Bir seneden fazla zamandanberi 0 na bir ev hanımı muamelesi ya" parken huysuzluk, hırçınlık, hatta bazı defalar edepsizlik eden, bana karşı hadden aşırı cevaplar veren bu kız çok kızdı” ğım bir sırada attığım tokat üzerine yumuşadı, güldü, ağla İ dı, yine güldü ve tıpkı bir kedi gibi dizlerimin dibinde yatarak, yaltaklanarak, huysuzluk ettik- İ iTTiHADI | o Türk SigortaŞirketi | Harik ve hayat üzerine sigorta muameleleri icra eyleriz. Sigortaları halk için müsait şeraiti havidir. Merkezi idaresi : Galatada Unyon Hanında Acentası bulunmayan şehirlerde acenta aranmaktadır. m————— — çe kendisini dövmemi istedi. O zaman bu halinden bir şey anl“ mamakla beraber istemiyerek, Ollun işteğini yerine getirmeğe başladımve bugün aklıma es- tikçe onu dövüyorum. Fakat gittikçe şiddetlisini istiyen bü kız için dayak bir sevgi yerine geçiyor. Ağlamakla gülmek ara- sında sanki atının en tatli zamanlarin! yaşiyvı. ww ne u&ç mektir?”* “Bir kadınla konuşurken ya- nmızda sopa bulundurun” diyen Alman filozofu yalnız hastalık- W olan kadınları değil, bütün kadınları kastediyordu ve onun bu sözü — kadrini, kıymetini küçültmemiş olmakla beraber — medeni insanlar tarafından da» ima fena karşılanır. Bununla beraberilim kitapları, dayağı biraşk unsuru olarak eden insanlardan bahsetmekte- dir, Hem yalnız kadın değil, er- kekler arasında da aşk ürperme” si duymak için sopaya muhtaç olanlar eksik değilmiş. Bunlar hastadır; ilâcı, çaresi de vardır- aaa anar aaa aa Doktorların sınıflara taksimi Etibba odası Yönetim kurulu, dün tır, Kurul, 6 ağusto salı günü toplanacak ve bütün dok “ torların sınıflara taksimi işini biti” recektir. Şimdiye kadar birçok yef” lerden gelen İlsteler gözden geçiril miş, geriye yalnız Beyoğlu diş tâ” biplerile müteferrik birkaç küçüK mıntaka listelerinin tasnifi kalm. tır. Bunlar da önümüzdeki içti yapılacak ve mıntakâ tahakkuk mü” dürlüklerine bildirilecektir. MiLLi 4.4887. 5746 İstanbul 7 inci icra memurluğu” dan : Mahcuz olup paraya çevrim” sine karar verilen Soba, A: kâri masa, halı vesaire 9-8-935 © ma günü saat 12 den 13 e kadar Bİ rinci açık artırma ile Kurtul Çifte Pırında Sarı Alemdar apıf”” manınm 5 No, İz dairesinde ğından taliplerin mahallinde bulut cak memuruna müracaatlar! ilin “ Tunur,

Bu sayıdan diğer sayfalar: