11 Ekim 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

11 Ekim 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

MEMLEKETTE TAN Sümer Bank Konyada Bir | Erbaa - Lâdik Kola Fabrikası Kuracak | Şosası Nevakit Ereğli, (Özel aytarımız bildiriyor) — Arpa ve buğda9 fiyat- ları son zamanlarda hissedilecek derecede yükselmeğe başla» mıştır. Evvelce 3 - 4 kuruş arasında olan buğ: 6,25 kuruşa, 2,5 kuruşa olan arpa 3,75 kuruşa, ayın kilosu bugün rilaf 3 kuruşa yük- selmiştir. Piyasa daha ziyade ylikselmek istidadını göstermek» tedir, Ereğlide patatesin mebzul vı yi bir şekilde yetiştiğini nazarı itibara alan Sümer Bank, yakında bitecek olan Bez Fabrikasının ikmalinden sonra bir kola fabrikası kuracaktır. Ereğli ve civarı patates mıntakası olarak seçildiği takdirde kola fabrikası birçok istifadeler elde edeceği gibi köylü de mah» sulâtını müsait şerait altında sarfedebilecek bir mahreç elde et» miş olacaktır. Arifiye istasyonu Cinayeti Adapaz: i (Özel aytarımız bildiriyor) — Cumartesi gecesi ede bir cinayet işlenmiştir. Ankara ve Adapazarı trenle- rinin istasiyonda bulunduğu bir sırada, Bakkal Rıza ve yeğeni Hüseyin meçhul bir adamın kurşunlarına hedef olmuşlardır. Bunlardan Rıza hafif surette yaralanmış, Hüseyin aldığı ya” raların tesiri ile ölmüştür. Halk, silâh sesinden heyecana düş- müş, kaçışmalar olmuştur. Fırsattan İstifade eden cani bu ara- lik sıvışmıştır. Tahkikata başlanmış, şüpheli bazı kimseler yaka» lanmıştır. Karadenizdeki Büyük Fırtına Nihayet Dindi Giresun, (Özel aytarımız bildiriyor) — Senelerdenberi bir eşi- ne daha rastlanmıyan son fırtına, limandaki küçük yapılı deniz vasıtalarını tamamen batırmıştır, Hava, dündenberi düzelmeğe yüz tutmuştur. Son facialar, mühim bir ticaret liman: olan Gire * Suna bir dalga kıran inşası lüzumunu bir daha isbat etmiş ol» maktadır, rüğms Seküler Yapılacak? Erbaa özel aytarımız yazıyor! “Erbaa ile Lâdih arasında bir ş0- yolun Lödik ilçenne rılmış ve ilçemiz sınırına kadar ge tirilmiştir, Fakat, ilçemiz sınırına düşen yol, senelerdenberi bir türlü yapılamamaktadır. Yağmur mevsiminin başlaması, eevremizdeki geçitleri tamamen Kamyonların . yollarda çektiği müşkülât bir facia halinde. dir, Destek Boğazındaki çalışmalar ancak 5 kilometrelik bir kınmın dü. i zeltilmesine yaramıştır. Samsun » i Lâdik « Erbaa şüzergöhındaki bu | şesenin bir an evvel düzeltilmesi | agin ilbayımızın dikkatini çeleriz.” e ae ve yat Ken | Bir motör balıkcı i Kayığını batırdı Gemlik, (Ozel aytarımız bildiri. yor) »- Aftos Hüseyin Kaptanın mo toru Kapaklı ön'erinde bir balıkçı ka. yığına çarpmıştı. Kayık parçalan. mış, içindeki balıkçılardan birimi çar. rışma #rasında yaralanarak ölmüş. tür. Adliye tahkikata başlamıştır. İlk okullarda fazla talebe Burdur, (Özel aytarımız bildiri. yor) — Bü yel ilk okullara çek farla talebe kaydedilmiştir. Sınıf mevcut. laer şimdiki halde 601 geçmektedir. Bu gene köylerde iki yatımektebi açılmıştır. Bunlardan birisi Askeriye köyünde, diğeri Çeltikçi nahiyesinde. dir. Büyük bir köy toplantısı yapıl Çanakkale, (Özel aytarımız bildiri- yor) — Halkevi köycülük şubesi önümüzdeki pazar günü Keperde bir köy toplantısı yapacaktır. Yirmi kö. yün iştirakile yapılacak olan bu top» lentıda tarımsel ekonomi hakkında , bir konferans verilecektir, Sıtma ile mücâdele için Çanakkale, VÖzel aytarımız bildi. riyor) — Bursa Mıptakası Sıtma Sa- vaş Kurülu Başkânr Dr. Cevat büra- ya gelmiştir. o Başkan, . fipay Niza- metinle beraber bölgeleri ae çıkmıştır. İKUÇUK TELGRAF | HABERLERİ! © Adana, (Tan) — Yirmi beğ ne nelik muallim Ahmet, bugün gözleri- | mİ hayata kapamıştır. Bu emektar muallime büyük bir eenaze töreni ya” pılmıştır. © Antep, (Tan) — Hava kurumu. na yapılan yaşdımlar sürmektedir. Şimdiye kadar 10 bin liraya yakın ha» silat elde edilmiştir. © Mardin, (Tan) — Albaylıktan Emekli Atıf Ulusoğlu, şehrimiz uraş başkanlığına atanmıştır. Ayın 12 ne kadar ödevi başına gi tir, © Çanakakle, (Tan) Tür Gücü | Iğman Kulübü Çınarlık alanında yağlı bir pehlivan güreşi tercip et miştir. Güreş büyük rağbet görmüş, Tesirdağlı Hüseyin pehlivan baş al- miştir, 9 Orhangazi, dört gün süren karalama Tiç sıtmalı (Tan) — Burada Giresunun Lonca sahilin döven dalgalar ve Gireson iskelesi: nin fırtına No. 19 HINÇ EDGAR WALLACE na rağmen, kendisinden daha gövik | dört ayaklı bir gölgenin acaip No murtular çıkararak peşinden saldır dığını hissetmişti. Bu gelen, muhakkak Bag'ın kendisiydi. Fakat hangi gizli yerden böyle fırlayıp çiksvermişti. Delikanlı birdenbire cebinde de bir hafiflik duydu. Eyvah, muhakkak pencâre- > atlarken tabancasını düşürmüş» nlin ayak sesleri mütemadiyen seğirterek, yaklasyordu. Brixan bir den lahana tarlalarma f'rladı. İri mahlik da her dakika mesrfeyi kısal. tarak yaklaşıyordu. , Nihayet kapalı küçük kap'ya geldi, artık oradan bir yere o kavamazdı. Prixan nefes nefese geriye döndü ve gece karanlığı içinde, felâket weldiz- arı gibi ışlıdıyan iki yeşil göz gör dü. e. BEKLENMİYEN KURTARICI Brixan faydasız olacağını bilse da- aki mansran hi, son bir müdafaaya hazırlanıyordu, Fakat hayvanın birdenbire durduğu: nu, İki ayağı üzerine kalkarak, iki eliyle göğsünü döğmeğe başladığını gördü. Ayni zamanda hafif bir ıslık duydu. Etralına bakındı. Başını du- varın Üstüne kaldırınca, orada bir a İ damın oturduğunu gördü ve hemen tanıdı. O gün Chichester'de rasgeldi- ği bakır yüzlü yabancı adamdı. Islık sesi daha keskinleşti ve 6 sa» man Brixan yabancı adamın elinde parlak ve iğri bir » tuttuğunu gör dü, Tupke Gregory'nin ocağının üze rindeki kılıç... Bir saniye sonra yabancı adam yavaşça yere atladı ve Bag adeta in- sanlar gibi bağırarak yüz geri etti, kaçmağa başladı. Brixan maymunun gölgesi karan. Wkta kayboluncaya kadar arkasından baktı. Hollanda dili ile: — Dostum, dedi, tam gamanında yetistiniz. Kurtaracasına doğru döndü, fakat öteki sanki birden toptağın altma kaçıvermiş gibi, gözden kayholmuş- gi Mamak. bahçenin duvarı bo Yünea bir gölgenin uraklaşmakta ol- duğunu da farketti. Bir an arkasın dan koşup yetişmek, konuşmak İste. dir fakat fikrini değiştirdi. Biraz uğraşarak, duvarı çıkıp ora” dan yola atlamağa muvaffak oldu. sesi | e zeltti, Şatonun etrafını dolaştıktan sonra kapısına geldi, neşeli bir redak veni iremeyince, tabancası İPEK'te ALMANCA NUSMHASI TC ÖĞÜTLERİ ISTANEULUN HAVASI İngilizlerin büylük şalri Byron, Av- rupanın ve Asyanın çok yerlerini do» laştım, tabii manzarası İstanbul ka- dar güzel bir yer görmedim, demiş. Bu cihetten gâten hiç kimse aksini söylememiştir. Fukat, acaba Istanbulun havası na sıldır? Bizim gpirlerimize sorarsanız, onlar Istanbulun: “Adamın canlar canıma!” derler. Şair olmıyan Istanbullular da, Istanbulu, havası ve suyu gerçekten iyi bir yer sanırlar, Tatanbulun suyu» nu biliyoruz. Kaynaklardan gelmiş diye bardağını kırk paraya, yahut şi- katar abühavası miz su bize gelinciye kâdar elden ele geçer; — kaynağında İyi bir su olsa hile — nekadar temiz kalacağı göz- önünde. Bu güzel Istanbulun havasmâ ge- ne ve deniz kenarında olmasına göre hiç olmazsa mutedil ve daha ziyade scak bir iklimi bulunması Vizım. Amerikanın NewYork şehri de İs- tanbulun bulunduğu ayni derecede ve onun gibi deniz kenarında oldu- ğu İçin mutedil ve cak İklimlerden sayılıyor. Halbuki İstanbul büsbütün başka, buranın iklimini Boğaz pek değiştiri yor. Boğaz vermekle bi » havasını soğutüs Sn Bebebi tabii rüzgürlerin işleme- » Zaten -her-yerderi boğuzlar öyle yar >e.esia gi yeri kutup noktası olmak lâzımgelirr ken gerçekte öyle değildir, Kutupta vasati hararet derecesi sıfırın altında on altı olduğu halde Behring Boğa- zında sıfırın altında yirmi üçtür. İstanbulda da havanın vasati #- caklığı, Boğazlardan dolayı, ayni yur varlak derecesinde ve deniz kenarın- da bulunan başka yerlere nisbetle, haylice aşağıdadır. Meselâ deniz ke- parında bulunan Barselona, denize yakın Roma, yine deniz kenarında Cenova, Marsilya, Nis, Tulon İstan» buldan, yuvarlak odereteşi yakımın- dan biraz daha yüksekte oldukları halde, Istanbuldan vasati hesapla çok eler İ sıcak yerlerdir. Tetanbulda kış o $e- birlerde olduğundan şok soğuk olur. İstanbulun havasını bozan önemli İ bir nokta, her yıl en yüksek sıcak- lıkla, en e soğuk arasında farkın pek büyük ol Uzun uzun yel- İarca Istanbul hn meaklığını ölgenler, burada bir yıl içinde soğuk» la sıcağın arasmdaki farkın elli bey dereceye kadar vardığını görmüşler- dir, En küçük fark ise otuz üç de reçedir. Suyu kirli, havası bu kadar büyük 3 gory yalan söylemi, ha evvelden gitmiş olaçaktı, Brixan ortalığın sükünetini bekledikten son- dan yürüyerek, bir köşede kenarda ö sorürdüğüni zannettiği yere doğru uzanmak, sonra da aktris Stellanın da hiçbir tehlikede bulunmadığına €- min olmak istiyordu. Stellanım otomobili hâlâ kapının önünde duruyordu. Brixan kapınm silini çalmak üzeri ın, holde ayak sesleri ve konuşmalar işitti, hemen kulak kabarttı, Hiş 1 konur şanlarten birisi Stella idi, Femen bir kenara saklandı. Genç kadın, Gregory arkada oldu- Ku halde kapıdan çıktı. Konuşmala | rınm tonuna bakılırsa vaktin geç ol- masına rağmen, âlelâde bir ziyarete hükmetmek lârımgetiyordu. Genç kadın adeta sesini tatlılaştı yarak: — Geceniz hayrolsun Gregory: de- di, yarın sizi görmeğe geleceğim. Öğle yemeğine geliniz. Öteki küçük dostunuz matmazeli de getiri- niz. Sizi etomobilinize kadar götüre- | yim mi? — Hayır, teşekkür ederim, Brixan, genç kadını kayboluncaya kadar gözlerile takip etti. Ondan sonra şatonun ağır kapısı, apkasında- ö mahut eİneir şangırtılarıyle kapan- m Foss neredeydi? Eğer Gre- bakır renkli adamı aradı. Fakat orta» da bu adıyıdan eser yoktu. Detektif birden ip erdiren pen eerede bıraktığını hatırladı ve & mağa gitti. Merdiven yerinde du yordu çengelinden çıkarttı. çantasi na koydu, beş dakika sonra da moto- e ranımdaydı, "in yemek odasınm pence» Bi Sarı bir şik yanıyordu. Brixan'ın içinde adeta bir ziyaret arzusu uyandı, İhtiyar asilzade her halde kuledeki kadın hakkında kendi- sine malümat verebilirdi. Fakat bu Dae vazgeçerei odasına bye al ir taraftan da a İmamış insanlar gibi hayflanıyordu.. Kule orada bulacağını tahmin et- tiği sırrını vermemişti. Oradaki ka- dım, hiç şüphesiz esir bir kadındı. Belki de Gregory'yi eğlendirmek için yatla memleketinden kaçırılmış ve buraya getirilmiş birisiydi. Bunun gibi hadiselerin benzerleri | vardı. Daha birkaç ay evvel, bir mah- kemede tıpkı bunun gibi bir mesele nin davasına bakılmıştı, Otele dönünce bir banyo aldı, Bir yatmazdan fincan çikolata - getirtti, sesini beşkuruşa, on kuruşa içtiği (& ince: Bulunduğu yuvarlak derecesi | daha ziyade Gö | Istanbulun güzelliğini | ra, ayaklarının wcü ile ses çıkarma | KASTA DIVA Martha Eggerth BU AKŞAM Paramount Jurnal'de “ Habeşistanda umumi ARŞ cephede hazırlıklar, Dünya güzellik kraliçesinin intihabı vesaire... “ 4 YILDIZ | bir filmle açacaktır. RO « gan İsiY Bu akşam SUMER Sinemasında AŞK K E İ ANBEAN Telefon değişiklikler gösteren güzel İstanbu. Yumuzun canımıza can kattığını söy- liyen şairlere: "Aldanma ki şair sözli elbette yalandır!" diye cevap vermekte haklı olurus, Lokman Hekim evvel de xi toparlıyarak, 9 gün kü hâdiselerin bir bilinçosunu yaptı. Görlerinin önünde geçen sahneler? bir ölgü vurunca, “Boğarkenen,' hak» | kındalsi ilk kanaatlerinin sarsıldığını hissetmişti. Düşündükçe, kendi beçe- #liğine ve iyi bir ip ucu bulama» dığına kızıyordu. En nihayet lamba sını söndürdü, yattı, Ertesi (o sabah (o daha taktan kalkmamıştı ki, meçhul bir yatetçinin pim haber verdik İ Brixan gözlerini uğuşturarak, yata» İ ğında doğruldu. — Rüya mr görüyorum, yoksa Stalnes mi karşımda? Kumandan Staines gülümsedi: iy uyandınız dedi, ben, ta kendisi! Brixan hemen yatağından fırlıyas raki — Yeni bir şeyler mi var? diye ve i hiçbi yok, — Hayır, yeni ir Yalnız dün gece geç ale kadar dansettim, Bu alim enin çezasını çekmek için, ilk sabah trenile bura» ya gelmeğe Kârer verdim, Şu Elmer meselesinin tahkikatmda bakalım ne- relere kadar ulaştınız? lmer meselesi mi? nın kaşları çatıldı. — Sahi, ben şu zavallı unuttum, gittiydi.. — O halde hafızanızı canlandır. (Arkası var) Elmer'i Bu Tarihi Unutmayınız 21 İLKTEŞRİN PAZARTES; sineması hazırlandığı birinci viziyon büyük ve rakipsiz sezonunu, heyecan va zevkle kuşalan muazzam ve muhteşer Bir: Süperfilm AH GÖZLER A glenceli ve nefis komedi mözikalin İlik irnesi Paramount Jur- malde: Habeşistanda seferberlik, cephelerde hazırlıklar vesaire Bu akşamdan itibaren biletinizi alırken, DIKKAT: ye defa tenzilâtiı bilet almak imkâ" her iki bütün dünyayı BERTA PEK YAKINDA SARAY Sinemasında Tekrar fevkalâde muaf» fak olmuş bir FİLM KÜÇÜK ANNE YARATAN: FRANZISKA GAAL MAGDA SOMMEİDER — WOLF ALBACH RETTY THEO LİNGEN i tarafından yaratılan ADRİLi verecek kuponu İsteyiniz. 42851- syrunaaranarasannaşarasar a MER sinemasında biletini» si alırken gelecek defa rirdeki fiyatlarla tenzilâtlı bilet almak imkânını verecek kuponu iste" yinir. /E İkinci balkon 25 kuruş Birinci merki | 40 Hususi balkon | 50 |, Koltuk Lüks © . ARORA MAMANAA OMSAN ONA ANANADA KAYAN ÖLÜM Haşan Ecza deposu ve Haşan tahzeratı sahibi cozacı Hastanın nesi kısa bir hastelıği müteakıp #st etmiştir. Kendisi yedi evlât besi olup iyiliği çok sever bir ka dı. Kendini sevenlerin ve evlâ! nın omuzları üstünde Otakçıla: bir maddesine göre değirmenlerin kardığı unlara etiket yapıştırmak tekmektedir. Şimdiye kadar bun? yet edilmediği görülmüş ve dün tün şubelere yapın bir ya (şehrin birinel nevi unu) ibareli ketler yapıştırılması bildirilmişti.

Bu sayıdan diğer sayfalar: