8 Mayıs 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

8 Mayıs 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

G8 EKONOMİ PİYASA VAZİYETİ n yazdığımız gibi im» sayı bir kararsızlık kaplamış- tar, Son günlerde Garbi Anadoluya yi tesir yapı alınmaktadır. İlkbahar zeriyatıda bir kuraklığa maruz kalmazsa, bol mahsul ümitleri tamamile tahakkuk edecektir, Kambiyo borsasında ÜUnitürk üzerine hararetli muame- İeler devam edir. Dün P borsasından Ünitürk üzerine r telgraf gelmiştir. A arı obligasyonları 44 dar muamele görm Jât fiyat necek derecede bir t ştür, e ta . Son gü mikdarda çilek gelmiş 30 kurusa bul çilekleri- Türkiyedeki maden cevherleri | Yapılan araştırmalarda muhtelif yerlerde yeni madenler bulundu arında | İ İ Iktisat Vekileti maden enstitüsü leri araştırmaları yapılmaktadır. Ahı- tt 45 « 50 kuruştur. Son gün- | geçen sene haziranda kurulmuştu. Bu | met Refik tarafından neşredilen Tür- | ğmurlar, çilek bahçe- | müessese, yedi sekiz ay içinde, muh- | kiye madenler tarihinde Kabanda pek lerine zarar 0 kuruş arasındadır. Kiraz Turfande olarak satılmakta - meyve rın laşılmaktadır. Et ve balık fiatleri Piyasada balık ve et fiyatlarında da bir ucuzluk göze 'pmaktadır. Kalkan balığı 30 kuruşa kadar satıl- makta E zu eti 40 kn Son günlerde na kuzu ihraç e eti fiyatları yine uct içinde piyasaya Trakya kuzuların - dan başka Manisadan da mühim mik darda kuzu gelmektedir. ————— Fındık ihracatı kıymetleri geriliyor Fındık ihracati, kiymet itibarile n on sene zarfında, dünya iktrsaği ımm tesiri altında az çok bir ne göstermiştir. Beşer Senelik hracat kıymet vazatisi e nisbetle yüzde 25 düş müş olmakla beraber bu vasatilerin umumi ihracat kıymetine nisbeti sa- bit kalmıştır. Bu suretle fmdık ihra- catmın izafi ehemmiyeti son beş se- nede çoğalmış bulunmaktadır. Bu- Dun sebebi kısmen rekoltede ve do- layrsile ihracattaki tozayüt, kısmen de fmdık fiatlarınm diğer zirai mah- sullere nisbetle daha az sukut etmiş olmasıdır. Senelik ihracat kıymetle- rils rekolte seneleri ihracat kıymet- lerinin de mukayesesine imkân vere- bilmek için 1928 « 1929 mevsiminden ütbaren istatistikleri neşredilmiş 0- lar altı senelik mevsim ihracatı D vrede birinci dev (Türk Lirası) Kabuklu Iç 224 178 105 053 780 434 805 601 646 267 1928-1929 1929-1930 1930-1931 1931-1032 1932-1933 325 451 No. 16 Âdemle Havva Bürhan CAHID — Evet ne yazık ki Belçika re- sim akademisi Parisinki kadar kuv- vetli değildir. — De masmı İstiyorsunuz? — Ya siz? Artık açılmak sırası gelmişti. De- dim ki — Biraz teklifi İm mı? — Hay hay. — Ama şöyle teklifsiz. Senli ben- u Biraz düşündü. Sonra gülümsiye- rek: — Ona da peki! dedi. Sandalda ona bir basamak daha yaklaştım. Şimdi o kadar yakındık ki dizlerimiz küçük bir hareketle dokunabilecekti. — Rüzgüra kapılmış bir yaprak gibi buralara kadar sürüklendim. Babam çapkınlıklarımdan usandığı “İçin bir meslek tutsun yahut gözü- nün önünde o münasebetsizliklerim- den kurtulsun diye beni Belçikaya yolladı. Ben daha yolda baştan çık- iz, açık konuşa- ek arkadaşlığımızın uza- | / yapm Geçen ay içinde Gümişhane vil ti dahilinde bazı araştırmalar. yap mıştır. Gümüşhane geçen asra kadar İ gümüş istihsal eden bir m aptığı tetkikat neticesin- de yine işletilmeğe müsait gümüş ma | İ denleri bulmuştur . Mürefte civarmda da petrol araş- tırması için Üç yerde sondaj| ameliyesi yapılmıştır. Fakat sondaj-| i derecede bir ümit vermemiş daha derinlere girmek lüzümu hâsıl | olmuştur. Mamafih Müreftede bun- dan altı yedi sene evvel de, bir banka tarafmdan petrol taharriyatı için bir| kaç sondaj yapılmıştı. Neticede Mü-| İ refte petrollerini işletmenin gayri ik tisadi olduğuna kanaat hâsıl olm akat bir tecrübe dı pmak İ yeniden sondajlar yapmağa lüzum gö İrülmüştür, | İnegölde de asfalt madenlerine te- İsadüf edilmiştir. Bir fen heyeti asfalt | da ay-| madenlerinin zenginliği hakkı rca tetkikat yapmaktadır. Konyanm 40 kilometre şimalinde civa madenleri bulunmuştur. Türkiye. madeni yalnız ii Iş piyasadaki ihtiya- | cı temin ettiği gibi, dısarıya da gön-| derilmektedir. Hattâ Çine bile ihraç| edilmektedir. Konyada crva madeninin zengin ol- duğu anlaşılmıştır. Bu madenler Eti- bank tarafından işletilecektir. Mardin taraflarında petrol araştır. | maları için sondajlara devam edilmek | tedir. Son yapılan sondajlarda 1100 metroya kadar varılmıştır. Müsait ta bakalara 1200 metroda tesadiif edile- ceği ümit olunmaktadır. Mamafih bu | sondajlar hakkında simdiğen bir ümit beslemek doğru değildir. Mamafih| petrolün mevcut olup olması tabiatin bahşettiği bir gans meselesidir. Kebanda da kurşun gümüş maden- 1933-1934 T 619 OT 986 593İ 194-1985 o 226270 5 645 355 Bu suretle fındık ihracatmn rekol | te seneleri itibarile memlekete temin ettiği kıymet vazıhan görülmektedir. tım. Buralara kadar geldim. Ama! istemiyerek mi, hayır. Bana öyle bir hulül ettin ki belki de gelmeği teklif etmeseydin bir bahane bulup yolumu değiştirecektim. Fakat ken- dime şaşıyorum, Ben böyle eflâtun! aları tatmış değilim. Nasil yor da kaç gündür seninle adeta Ji sevdalı gibi geziyorum bil-| mem. “Muhakkak ki hoşuma giden bir kızsm. Beni alâkadar eden ori- jinal tarafların var. İnce, zeki bir kızam. o Güzelliğinden obahsetmiyo- | rum. Çünkü her güzel kadm zeki, zarif olamaz. Senin İnce zarafetin güzelliğini bile bastırıyor. Buna! göre bence kusur sayılan tarafların da var. Ellerini yüzüne tutarak haykır- dı: — Aman yarabbi. Nedir bu ku- surlarım! — Merak etme, söyliyeceğim. Bir kere çok sinirlisin. Sonra çok alay- cısın! Vakıâ alaycı olmak bir ku- İsur gibi gözükmez ama karşında- | kileri dalma kuşkuda bulundurabi- lirsin! Insan doğru mu söylüyor, yoksa ince ince istihza mt ediyor farkında olmaz. — Başka kusurlarım var mı? — Şimdiki halde gözüme çarpan| | ki bir maden mmtakazında gümüş ve | Linyit sahası bu , den hu: İzirandan itibaren faaliy | bulunacaktır, Şirketin 580 bin lirası | ermiştir. Erik fiyatları | telif yerlerde maden araştırmaları | eski devrelerde bile kurşun çıkarlldı. İği yazılmaktadır. Tarihi eserlerde, Kebanda kurşun ve altın çıktığına dair kayıtlara tesa- düf edilmektedir. Bilhassa lâle dev- rinde, gerek Gümüşhanede, ve gerek- se Kebanda bol miktarda gümüş fetih al edildiği anlaşılmaktadır. Maden enstitüsü fen heyetleri Keban gibi es- kurşun taharriyatı yapmaktadır. Şim diye kadar yapılan araştırmalarda kurşun madenlerine tesadüf edilmiş - tir. Fakat bu madenlerin zenginliği hakkında bir fikir edinmeden tesisat yapılamıyacaktır. Maden enstitüsü Kütahyada Lin madenlerini tetkik etmektedir. Maa- mafih Kütahya - Balıkesir hattı Üze- rinde Deyirmisaz o mevkiinde zengin maktadır.Bu ma- i bir şirket tarafından bir kaç senedenberi işletilmektedir. Hat- tâ Kütahyada tuğla ve Kiremit ve çi- ni fabrikaları Deyirmisaz kömürleri ni... kullanmaktadır. .. Deyirmisaz Linyitleri icap ettiğ: kadar İstismar edilecektir. Tütün şirketi Bütün hazırlıklar ay sonuna kadar bitecek ! Dış piyasalarda tütün satışımız artırmak ve ihracatımızı teşkilâtlan: | dırmak gayesile kurulmasına karar verilen tütün limitet şirketine ait ha zırlıkların bu ay sonuna kadar bitl- rilmesine çalışılmaktadır. Şirket 1 Ha ete geçmiş Inhisarlar idaresi ve 440 bin liresi da 220 şer bin lira olmak üzere Z raat ve İş bankaları tarafından ve- rilecek ve şirket bir milyon lira ser- maye ile kurulmuş olacaktır. Şirke- tin meclisi idaresi İnhisarlar Umum Müdürü ile Ziraat ve İş bankaları umum müdürlerinden mürekkep ola cak ve mecliri idareye İnhisarlar u- mum müdürü Mithat Yenel riyaset edecektir. bunlar, — Demek fena bir kızım! | — Kabil mi? Bunlar öyle kusurlar | ki, bazıları için meziyet bile sayılır. | Sinirsiz, dümdüz, koyun gibi bir| ilir mi? Sonra zekâsı İşle- üzel kadına tahammül edi- — O halde sevimli bir kız oldu- ğuna phe yok! — Peki hani kusurlarım vardı? | Güldüm: | — Kusursuz olmak ta bir kusur| galiba! — Vah vah, kendini size beğen-| direcek kadın ne mes'ut kadın ola- cak! — Eğer bu bir sasdetse tebrik ederim seni! Gözlerimin içine baktı. Bu kadi- fe gibi nergis gözlerinin derini de ne renkler var, ne alevler var. — Bunda samimisin! dedi. Tk defa senlibenli konuşmağa başlamıştı. | Kendimden geçtim: | — Şüphe mi ediyorsun Hayal.| Şüphe mi ediyorsun, | Ve yıldırım gibi bir hareketle o-| nun mağrur başını tutup göğsüme çektim. BORSA - PİYASA Para Borsası Alış Sterlin 622— 1 Dolar 121— 20 Fransız frangı 164.— 20 Belçika frangı B0— 20 Drahmi 20 İsviçre e. 20 Çek kuron 20 Ley 20 Dinar Liret vesikahı Florin Avusturya gilin Mark Zioti Pengo Leva Yen İsveç kuronu Alm Banknot Çekler Paris üzerine İngiliz üzerine Dolar Liret Es Tramvay Bomonti Nektar Kupon kesik Terkos Aslan Çimento Merkez Bankası Kupon kesik Osmanlı Bankası Şark Merkez Ecsanesi İstikrazlar Türk Borcu ! ” u ” . m İstikrarı dahili Kuopa kesik ani A c. # Erzurum 1 Kupon kesik u Mısır Tahvilleri 1886: — 190311 Kkerik 8— 1911 IN Kukesik $3— Tahvilât“ Rintan Anadalu1 ve TT Kupöd kesik m Anadolu Mümessil Balıkçılığı himaye için balık haftası Bundan birkaç gün evvel, balıkçı- lığı himaye etmek için, balık istih- lâkini arttırmak çarelerinden bahset miştik. Ayni mesele Almanyada da vardır. Almanyada da balıkçılık fe- derasyonu balık istihlâkini arttır. mak için, balık haftası tertip etmek- tedir. Alman balıkçıları bu yıl çok balık tutulacağını ve sahildeki şehir- lere getirileceğini kavi surette ümit eden Alman balık federasyonunun mükemmel bir propaganda programı tertip eylemiş ve Alman iaşe dairesi bunu bir tamim ile bilcümle vilâyet- lere bildirmiştir. Bu tamime göre Almanyanın her tarafında ahalinin | anlatmaktır. Kadıköyden G. B. imzasile: “Iki aydanberi evlenmek maksa- dile bir kızla konuşuyorum. Biribi- rimizi anladıktan sonra kararımızı vereceğiz. o Konuşurken kendisine sualler soruyorum. Aldığım öevap- ları ve düşüncelerini beğeniyorum. Lâkin mazisinin temiz olmasını da| istediğim için bunu tahkik edeme - diğimden müteessirim. Daha sonra verdiği cevapların samimiyetinden de şüpheliyim. Korkuyorum. Onu iyice anlamak için nasi hareket edeyim?” Bu kızla görüşürken aldığınız ce- vapları beğendiğinizi, sonra da şüp- he ettiğinizi söylüyorsunuz. Yapıla- cak iki şey vardır. Birincisi malüm usullerle tahkikat yapmak, yani ta- nıdıklarından kız hakkında omalü- mat almak. İkincisi, kızı beğeniyor ve seviyorsanız, ona İtimadınız da varsa, onunia evlenmek. Dünyada hiçbir insan hayatını bağlıyacağı bir başka insanım mazisinden mes'ul değildir. Çünkü birçok zamanlar, İnsanlar, kusur işlerlerse bunları bi- rer mecburiyet altında yaparlar, bu mecburiyetler kalkarsa derhal dü- zelirler, * Karımın çocuğu olmuyor Mersinden Mehmet imzasile: evliyim. Evlen- yeryüzünde en “Tam üç senedir mekteki maksadım ; büyük emelim çocuk sahibi olmak- İten, #efikamdan her cihetten mem-| nunum. Yalnız memnun olmadığım bir şey varsa o da üç sene sarfında İüç erkek çocuğumun ikisinin düş-| mesi, birisinin üç aylık iken vefat etmesidir. Bundan, kendisine karşı muhabbetim azalmıştır. Ondan dö- ğacak çocukların yaşamıyacağınd ve bu kadından, çocuk sahibi olamı- yacığıma katiyyen kâniim. Ne yü- payım? a Tamamen haksizsıniz. Karınızın bü hüsüste hiçbir kabahati yoktur. Çocukların düşmesi, belki de, karı- nızm hâmile iken ağır işler görme- sinden olabilir. Sizin yapacağınız yegne yey, karınızla beraber | bir doktora gidip. vaziyetinizi, olduğu gibi, hiçbir Emin olunuz ki çocu- Zunuz olacaktır ve mes'ut olacaksı- — ii pılacaktır. Her tarafta alâkadarlar balık fi- | yatlarmı kontrol edecek, balık tacir- leri kâfi derece balığın cinsini temin edecek, güzeteler, üç ay mütemadi. | yen balık istihlâkini arttırmak için her türlü neşriyata başvuracaktır. Bundan maada kadın cemiyetleri, di- ğer cemiyetler konferanslar tertip | edecekler, deniz balığı istihlâkini art- trmak için filmler yapacaklar. Vel- hasıl herkes hiç bir dövize ihtiyaç göstermeden Almanya iaşesinin mü- | him bir kısmını temin edecek olan | deniz balığının bir kısmını temin 6- | decek olan deniz balığının istihlâkini | haftanm bir gününde esas gıda ola- rak balık yemesi için propaganda ya- Çırpmıyor, kıvranıyor: — Bırak Kimran Bey! haykırıyordu. Bu hırçm, mağrur başı yakala” mıştım. Artık, gözlerim kararmış- t. Fakat nasıl da keşfettiğini an- lıyamadığım bir manevra ile bir- denbire kollarımın arasında kaybo- luverdi. Şimdi bir basamak daha geriye fırlamış, saçlarımı düzeltiyor; kesik, Kırık bir sesle acı acı şikâyet edi- yordu: — Çok teessüf ederim Kâmıran Bey. Her sevimli bulduğunuz mah- lâka bu kadar zalim oluyorsanız yazık. Halbuki ben sizi nekadar ağırbaşlı, temkinli bir genç olarak kabul etmiştim. Haykırdım. — Ne yapayım, ne yapayım Ha- yal. Beni altüst ettin! Ve onun yaşaran gözlerini görün- ce büsbütün şaşırdım: — Ne yapayım. Normal bir er- kek güzel bir kadın karşısında neyi hissederse ben de onu hissettim. — Her erkek hislerini idare ede- miyecek olsa sokaklar ne hale gelir! Hayalin bu sözü beni kendime getirdi. Bu kiz en kritik zamanda neler diye arttırmak için elinden gelen gayreti sarfedecektir. Hakikaten her erkek hoşuna giden kadını öpmek istese neler olur. Hakkı vardı kızın! — Affet, dedim. Ben biraz salla- pati gencim. Doğrusunu istersen biraz şımarık büyütmüşler. Tesa- düfler de karşıma hep uysal kadın- lar çıkarmış. Terbiyesizlik ettim. Affet. Yüzü değişti. Gözlerini sildi. Top- landı. Dargın fakat İstekli bir ses- le; — Hay hay, dedi. Bu ince ibrişim düğümünü çöz mek lezzetli bir şey oluyordu. Ha- yal hiç şüphe yok & kafası, sinirleri ve biraz da hisleri ile yaşıyan ka- | dınlar smıfından.. Bourget'nin bir romanında okumuştum. Bu tip ka- dınları zaptetmek pek kolay olmaz- mış. Sadece hislerile yaşıyan, ya- hut adalelerile hisseden kadınları kazanmak işten bile değilmiş. Kâdınlar ve kızlar arasina karış- tığım birkaç yıl içinde en ziyade bu ikinci tiplere rastgeldiğim için hiç zahmet çekmedim. Tesadüf ettiğim kadınlar yediveren gülü gibi her za- man koparılacak bir taraflı olan mahlüklardı. Hayal gibisini ilk defa görüyor. noktasını saklamadan, | * İ Maliye Nazırı, Regnler ve Fi bulup söylüyordu, dum. Bu genç kız şu dakikaya ka- (Bu sütunlar için gönderilecek mektapların “Evlenmeler sütun! kaydile gönderilmesi ve mümkün olduğu kadar kısa olması rica olun Seviyorum ve şüpheleniyorum nız. Karmızı doha çok seviniz bu meseleden suçlu tutmayınız * Aşk mı prensip mi ? Sıraservilerden 8. G. S. imza “Uzun zamandır, fevkalâde | türkçe konuşan bir kızla tam Kendisine karşı gayet ciddi w mamen plâtonik bir aşkla bü dım. Bu kızım ecnebi olduğunu radan öğrendim, Kendisile evlen niyetinde idim. Halbuki ötede prensipim bir Türk kızile evlem tir. Ne yapayım. ki, Türk sa altı aydır bağlandığım bu kısa gı şiddetli bir aşk “duymakla Bu vaziyette ne yapayım? Prel mi mi feda edeyim, aşkımı mı” Milliyet prensipi içtimai bir de, bir fikir; aşk ise tamamen geri, İnsani, tabii bir histir. Iç iyatı yayanlar insanlar ve beşer olduğuna göre, asıl olan göy İni dir ve elbet insani düşünce ve! lerin her şeyden evvel gelmesi İ eder. Sevdiğiniz kızı almız, Türk akidelerini, kültürünü aşıll Onu Türk yapmız. Es Teşkilâtı Esasiye Kanunu TW Türk kültürünü kabul etmiş, tüf konuşur, Türk camiasında yaşâf kimse olarak kabul etmiyor muf * Geçkin bir kadın seversi Kadıköyünden Rana imzasile: “Yaşım, kadınların yaşlarını â lediği bir ya Dulum, seri yaşlarında, İ adır. tim var, Yürmi seki ni benden genç, fakir bir genci's yorum. Onun güzel ve genç bir İ ndim. Bu © dinla yaşadığını öğ kurtarabilirin tan kendimi nasıl Mademki servetiniz var, sey& ediniz. Seyahat, hem insanda inci hayatm başl: demek hem de biraz, göre kalanlart ür tufur. Hem servetiniz sayesi” kendinize daha başka zevkler te” edeceğinizi, sizin oyaşmızda bir$ kadınların bundan mahrum, old ouzu düşünürseniz, çabuk teselli € yarsınız. Bir başka çare daha V evdiğiniz bu gençle onun sevg” ni himayenize almız, onlara 89 tinizden bir kısmını veriniz, a$i zı, hayırseverlik, iyilik yapmak # üne, mecrasma koyunuz. Görece” niz ki, bundan büyük bir haz di , Yalnız, bunu yapmak: in biraz güçtür. Fransız borsasında salâh var Paris, 7 (A.A.) — Dün Sarrsit Bankası müdürü Tannery ari mali vaziyet hakkmda yapılan & meyi müteakıp Başvekil gazete beyanatta bulunarak hükümet fmdan spekülâsyona karşi tedbirler sayesinde esham borst.. da vaziyetin hissolunacak derdi salâh bulmuş olduğunu söyle! dar bana etinin ve cildinin vermedi. Fakat hissettirdiği “Xl can o kadar tatlı ki bu lezse diye kadar hiçbir kadının et sevgisinde duymadım. Şimdi kürekleri | bırakmış. © denizin eteklerine inmeğe hazır” güneşin kızıllığı içinde nefis bir et gibi görünüyor. Iki çıplak nun arasına Sakladı başı p€ zel Onu hırpalamak, bütün kAĞ rm hoşlandığı ve benim de at .İ şekilde onunla” oynamak BA” gelmiyor. Onun bu gölgesi PİS tün öteki cinsi zevklerin ti Nasıl oldu bilmem, dedim — O kadar hoşuma gidi” ki, senden ayrılmaktan ko” Tum, Kadife gibi yumusak. yereli ü parlak (gözleri açılıp KAR il Söylediğim şeyleri bir dâba !#” ister gibi başını eğiyor. 5 — Hiç sevmedin mi Hayal Güzel başr geriye dönüyo” — Hiç! — Sevilmedin mi? Omuzları zarif bir h* mıldıyor: — Bilmem. raketi? arkas

Bu sayıdan diğer sayfalar: