2 Ağustos 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

2 Ağustos 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

a3 2.8.6 SON HABERE Dahiliye Kararnameye değiştiren da Ankara, 1 (Hususi muhabirimiz- den) — İç Bakanlık tayin, tahvil ve becayişleri hakkındaki kararname, yüksek tasdika iktiran etmiştir. Na- kil tayin ve becayişleri aynen bildi- riyoruz: Valil, Balıkesir valisi Salim Bolu, Bolu valisi Salih Cema! Maraş, Maraş va- “lisi Adi Kayseri, Kayseri valisi / Nazmi Sıvas, Erzurum valisi Etem Balıkesir, Yozgat valisi Baran Erzu- Tum, Erzurum vali vekili ve mülki- ye müfettişi Hasip Kırklareli valilik- lerine tayin edilmişlerdir. Vali muavinleri Samsun vali muavinliğine mülkiye milfettişi Orhan Sami, Malatya vali Muavinliğine | Pulat o kaymakamı Kudrettin, Kastamonu vali muavinli ğine Keskin kaymakamı Abdülka - dir, Konya veli muavinliğine Konya kaymakamı Ferit tayin olunmuşlar- dır, İdare heyeti azaları Vilâyet idare heyeti azalıklarma tayin edilenler şunlardır: Manisaya Konya vali muavini Sezal, Sıvasa Manisa idare heyeti azasından Veb- bi ve Adana idare heyeti azasından Nedip. Mektupcülar Mektupçular arasındaki: değişik - likler şöyle olmuşlurt Kocaeliye Vakfıkebir kaymaka - mı Fehmi, Giresuna Afyon mek - tupçusu Aziz, Afyona Gediz kayma- kamı Aziz, Muğlaya eski Şavşat kay- makamı Hayri, Çoruha Rize mek - tupçusu (Cemal, Rizeye Arpaçay kaymakamı Mes'ut. likler şunlardır: Nevşehir kaymakamlığına Uşak kaymakamı Besim, Seferihisar kay- makamlığına Taşköprü kaymakamı Gerii, “Divrik kaymaka: ruh: kaymakamı. Hayri,. Yeşilova kaymakamlığına Alaca kaymakamı Sırrı, Gölköy kaymakamlığına Mu- rat, Taşköprü kaymakamlığına Lü- leburgaz kaymakamı Kemal, Zağra kaymakamlığına Mutki Kaymakamı Bedii, İsklip kaymakamlığına Nevşe- bir kaymakamı Necip, Doğu Baya- mt keymakamlığna Şileden Bahir, Pertikten Sait Kangala, Sarıyerden Rauf Fatihe, Bolvadinden Rıza Be- tiktaşa, Muradiyeden Nureddin Çiv- rile, Çivrilden Eşref (o Muradiyeye, Karaburundan oMuzaffer Patnasa, Ereişten Vasfi Karaburuna, Fenike- den Mazlum Ahlata, Ahlattan Ata Şükrü Dataçaya, Erdekten Esat Garzana, Kangaldan Bedri Erdeğe, Göynlük kaymakamı Eşref Beytüsşe- | bap kaymakamlığına, Beytüşşebap kaymakamı Cenap Aksaray kayma- kamlığına, Aksaray kaymakamı Sa - lihattin Kargı kaymakamlığma, Kor Kudeli kaymakamı Cevdet “Eleşkirt kaymakamlığına, Eleşkirt kayma - kamı Pertev Korkudeli kaymakam. lığma, Bozdoğan kağmakamı Kema! Gümüşhacıköy, Ka; mlığına, Gü Mlşhacrköy kaymakamı Akif Bozdoğan — kaymakamlığına, Etmalı kaymakamı Salâhattin Siverek kay- Makamlığına, Adıyaman kaymaka- mr Cemal Elmalı kaymakamlığına, İspir kaymakamı Nureddin Pazar - cık kaymakamlığına, Pazarcık kay- mâkamı Nami Gediz kaymakamlı - Zina, Bayburt kaymakamı Zeki Çar- Samba kaymakamlığına, Çarşamba kamı Hamdi Bayburd kay kamlığına, Hizandan Yahya Ömer Söke kaymakamlığına, Datçay kaymakamı Hüseyin Fenike kayma-| kamlığma, Sürüç kaymakamı Kâmil Alaca kaymakamlığına, Fatih kay- makamı Nihat Çankaya kaymakam- liğin, Eski Midyat kaymakamı Ri İst Sürüç kaymakamlığına, eski Ka- raköse kaymakamı Şevket Adıya - mân kaymakamlığına, İzmir emni - Yet direktörü Kadri Bolvadin kay - makamlığna, İstanbul maiyyet me- murlarmndan p Hizan kayma- kamlığna, Istanbul belediyesi ve hı memurlarından Mah- Müt Nedim Ünye kaymakamlığına, Celâl Tire kaymakamlığına, 1 nci v- Mümi müfettişlik emniyet müşavi- Tİ Azmi Kemah kaymakamlığına, mah kaymakamı Akif Midyat kay makamlığına, Divriki kaymakamı A- di Uşak kaymakamlığına, Çoruh Mektupçusu Hüsnü Hekimhan kay - makamlığına, Suphi Arpaçay kay - tayinleri göre yerlerini hiliyecilerimiz makamlığına, Kangal kaymakamı Cemal Ardahan kaymakamlığına, Sait Gündoğmuş kaymakamlığına, Muğla mektupçusu Sabri Pertek Kay- makamlığına, eski Kartal kaymaka- mı Hamdi Yenice kâymakamlığına, Kuşadası kaymakamı Haşim Eyüp kaymakamlığına, Istanbul sicilli tica memuru Nail Kuşadası kaymakam - ret memuru Nail Kuşadası kayma- kamlığna, Beyşehir kaymakamı Ta- iât Manyas kaymakamlığına, Mene- men kaymakamı Rebü Gölcük kayma kamlığna, Ergani Osmaniye kay - makamı Emin Menemen kaymakam lığma, Söke kaymakanı Niyazi Me- İriç kaymakamlığına, 'Tire kayma - kamı Şefik Ergani Osmaniye kayma kamlığına, Zanapa nahiye direktörü Hakkı Çermik kaymakamlığına, Ad- nan Beyşehir kaymakamlığına, li - gın kaymakamı Salihaddin Göynük kaymakamlığına, hukuk mezunla - rından Bedri Tigın kaymakamlığına, Silifke kaymakamı Recai Sarıyer kaymakamlığına, Beşiktaş kaymaka- mı Şevket Adalar kaymakamlığına tayin edilmişlerdir. Mahalli idareler umum direktör- lüğüne takip umum “direktörü Fai nüfus umum direktörlüğüne mülki- ye müfettişlerinden Muhtar, mahal. ii idareler dördüncü şube direktörlü- İğüne Adana umuru hukukiye direk- törü Dilâver, seferberlik direktörlü- ğü birinci şube şefliğine Lice kay- makamı Celâl, ikinci şube şefliğine İ Akhisar kaymakamı Halil teyin e - dilmişlerdir. Eleşkirt kaymakamlığından Kor- küdeli kaymakamlığına naklen tayin edilen Pertev, vekâlet emrine alın - mıştır, Emniyet tayinleri Emniyet işleri umum direktör mu- İavimliğine mahalli idareler umum direktör muavini. İzzettin, Afyon İemniyet direktörlüğüne emniyet mü- fettişlerinden Şükrü Saip, emniyet üçüncü'şube direktörlüğüne emniyet müfettişlerinden o Mehmet, İstanbul emniyet birinci şube direk- törlüğüne emniyet müfettişi İzzed- din, emniyet umum direktörlüğü ikinci şube direktörlüğüne İstanbul emniyet direktör o muavini Kenan, üçüncü sınıf emniyet müfefttişlikle- rine İstanbul. emniyet direktörlüğü üçüncü şube direktörü Ekrem, beşin- ci şube direktörü Sait, İstanbul em- niyet yardirektörlüğüne Istanbul em niyet direktörlüğü 1 nci şube direk- törü Kâmran, Erzincan emniyet di- rektörlüğüne Bingöl emniyet direk- törü Zekeriya, İzmir emniyet direk- törlüğüne Kartal kaymakamı Salâ- hattin, Maraş emniyet direktörlüğü- ne Trakya emniyet müşavir muavini İzzet, Trabzon emniyet drektörlüğü ne Urfa emniyet direktörü Nureddin Urfa emniyet direktörlüğüne Eski- şehir emniyet direktörü Fehmi, Es- kişehir emniyet direktörlüğüne Hakâ ri ömniyet direktörü Kerim tayin RM a lam fiy Vakıflar nizamnamesi Ankara, 1 (Hususi muhabirimiz - den) — Yeni vakıflar kanununun tat bik şeklini gösteren vakıflar nizam- namesi, yüksek. tasdika ; iktıran et- miş ve bugün resmi gaketede çıkmış- tar. Leon Blum Belgrada geliyor Sofya, 1 (Tan) — Bulgar gazete- lerine bildirildiğine göre, Fransız Başvekili Leon Blum, yakmda Bel - gradı ziyaret edecektir. Bundan ev- vel Belgrada bir Fransız ticaret he- yeti gidecektir. Belgratta, Fransa İ- le Yugoslavya ticaretinin kuvvetlen- dirilmesi görüşülecektir. Fe Kaç para sarfediyoruz İstanbul |” TA Onun evini bulmak pek kolay ol- | muyor. Adresi yanlış vermişler... Ve ben gölgede sıcaklığı 34 dereceyi ge- İçen bir günde güneşli yollarda onun evini arıyorum. İ Hem öyle yollar ki bütün evleri- İ nin perde, pancur, kafes nesi varsa hepsi örtülmüş ve sakinleri sıcaktan sinmiş... Yalnız sokakta tektük ço- cuklar var... Onlardan birinin yanı» na yaklaşıyorum — Yavrum bu sokakta Muvaffak Talu'nun eyi varmış, biliyor musun? Bilmiyorum teyze, — Recaizedenin torunu... Bu defa cevap ta yok. Küçük ço- cuk omuzlarını silkiyor. — Canım diyorum, burada. bir yerde oturuyormuş. Bir de oğlu var- mış, Erdem... — Erdem mi?.. — Ne kalecisi?, — Bebek Yılmazın kalecisi... Mes- hur Erdem'in babası mı? Futboleü Erdem. — Hayır oğlum. Yanlış olacak Ben küçük Erdem'i arı Minimini muhatabım omuzlarını kaldırıp göğsünü şişiriyor! — Pek o kadar küçük değil, diyor. Benim kadar bir şeY- oo — Evet. Evet, ta kendisi, diyo- rum. v — İşte şu tam karşıdaki” beyaz apartman, Bir dakika sonra güzel, nazik ve genç bir ev sahibinin sonsuz bir ne- gnketle beni kabul ettiği küçük bir odadayım. Karşımda bir iskemlede kırmızı beyaz şik bir süveterle 6 o- turuyor. Güneşten yanmış bir teni, ince ve çevik bir vücudu var. Uzun kirpikli kara ve zeki gözlerile beni süzüy Diyor. — Erdem Talu, diyorum. Tashih ediyor: — Erdem Ekrem Talu, — Kaç yaşmdasın? — Yedi yaşmdayım. Duvarda bulunan bir resmi göste- riyorum: — Bu kimin resmi?.. — Recal Efendinin Te: — Recai Efendi kim? — Benim dedem... Ercüment ba- bamın babası, | Reenizadenin toronunun oğluna İ soruyorum: — Büyükbaban ne iş yaparmış 88- nin? — Bilmem. Genç anne itiraz ediyor? — A, oğlum, büyük şair olduğunu bilmiyor musun?.. — Öyle söylüyorlar. Ben okuma dım. — Sen büyüyünce ne olmak İsti- İ Şu. kaleci Erdem, | N Çocuklarla mülâkat Küçük Erdemin dünyayı görüşü “Olimpiyatta güreşlerde yüzdeyüz kazanacağız fakat futbolu bilmem, Erdem Normandinin ondan büyük yorsun? — Normandi diye bir Fransız va. puru var ya. Vapurlarm en büy Şimdi Ingilizler ondan daha bü bir vapur yapmışlar. Ben büyüyün- ce İngilizlerin yaptığı vapurdan da- ha büyüğünü yapacağım... Dünyanın en büyük vapuru Türk vapuru ola- cal. — Çok güzel bir iş intihap et sin Erdem. — Evet, güzel bir iş değil mi? Ben denizi severim, çok Seyaha yaptım. Türkiyenin her tarafını bi- liyorum. Vapurla gezdim. Italyaya da gittim. — Halyayı mi? — Kalyayı sevdim ama, şimdi se- vilecek gibi değil, — Neden? —“Duyuyorum. Onlar bizi sevmi- yorlarmış. Biz onları sevmiyor deği- liz ama onlar bizi sevmeyince biz onları nasıl severiz. İtsiyayı nasıl beğendik deriz. Böyle dersek kiçüük- lük olur $ beğendin mi, sevdin — Peki, bizim dostumuz olan mil- letler hangisi?.. — Şimdi Yunan bizim dostumuz, Rus dostumuz, Amerika da dostu- muz zünnediyorum.... Sen onları seviyor musun? — Onlar bizi sevdikten sonra ben neden sevmiyeyim. — Hitleri, Mussoliniyi biliyor mu- sun? - — Biliyorum. — Seviyor misun ? — Türk değiller ki seveyim... Ben Atatürkü seviyorum. — Atatürkü neden seviyorsun? — Neden sevmiyeyim. Onun yap- tığı iyiliği bize kim yaptı. Evvelâ muharebe etti. Düşmanı memle ten kovdu. Şimdi de Boğazları ka- pattı, — Boğazların kapanması iyi mi oldu? — Eibette, Küçük Erdem Yaman bir sporoudur 2 “TELEK Zavallı peştemal Şubat! Sevgilim. Senin kadrini bilmiyenler bir yaz treninin kompar- tımanına düşsünler inşallah, 82 derece! 4 kere sekiz 32 eder, Küçük iken öğrenmiştik. Bu $2 nin ne büyük bir tesiri olduğunu termo- metroda görmeden anlıyamazlar, No redesin bizi paltolarımıza sıkı sıkı bü ründüren soğuk günler. Aklıma neler geliyor, Habeşistan. Adisababada bir meydan. Başı açık, çıplak. çocuklar, Arafat dağında ha- elar, bir transatlântik ateşçileri, ki- reç ocağı, Kasımpaşa İskele meydanı, Şap denizinde bir silep, Sudanda bir kervan, Fastaki ihtilğl,, Keselim. Ga- Hiba oynatacağım.. Kadın hakkı Bulgaristanda çok geniş imiş. Değil yalnız dairelerde bütün tarlalarda, harmanlarda ça - lışmak fa onlara düşüyor. Bizde he- nüz bu kadar genişlemedi. Günün bi- rinde kadm erkekle hek müsavatımm İtabii neticesi olarak vazife paylaş - masına da mecbur kalımen madalya- nın ters tarafın görecekler. Acaba beğenecekler mi? Şimdi sorarsanız süphesiz hepsi: — 'Tabii bir şey! Seve seve yapn « rx. Diyeceklerdir. Çünkü O kadmnlar mağrurdur ve bu gurur yalnız İnsa- nın dişisinde vardır. Gurur diğer eklerinde görü- lür, Horoz, boğa, koç, teke, aygır ve baba hindi zibi... Kadın neden mağrurdur?. Oda olmazsa ne yapsın canım. Gerçi süs, tuvalet, koku ve endam ondadır. Lâx kin az İstisnasile kumanda, hüküm erkektedir. İ Nasrettin Hoca ile Timurlenk ha- mamda imişler; Timurlenk sormuş. — Hoca şu halimle ne ederim?.. Nasrettin Hoca cevap vermiş: — Uç akç — Be hoca, Yalnız belimdeki peş- temalım üç akçe eder. — Demek iyi tahmin etmişim, De- mis hoca Peştemal diyince stemallı bir muharrir, herkesin be e dolanır diye hakir görmüştü. Za valir peştemal herkesin ayıbmı ört - miye çalıştığı için mi böyle hakir gö- —İrürle Yazan: Suat Derviş plânm tetkik ediyor bir gemi yapacak |bizi korkutamıyacak, öldüremiyecek. İ Muharebe edemiyecek. — Sen muharebeyi #evmiyor mu- sun? — Muharebe iyi şey değil ki seve- yim.. Muharebe Atatürkün yaptığı gibi düşman kendi memleketine ge- lince yapılır. Ama başka insanların memleketine gidilmez. Neden? — Ayıp ta ondan.. Sen muharebe etmez — Düşman gelirse tabii kovmak için muharebe ederim. Ama İ gelmese daha iyi olur. Çünkü mu- harebe fenadır. Ama ben başka in- İ sanların memleketine gidip muhare- be etmem. Biraz susuyor, sonra: — Benim annemin babasi m rebe etmiş. Şimdi kolu saka akkma geldi, olmayınca koltukdeğneğile hmetle yürüdükçe be Zumda ona acirmi ba dermişim. Büy saltnışım. Şimdi ayin diyorum. -“Benin' içinmeşimih futboleii di- yorlar, doğru mu? — Daha meşhur değilim ama fut- bole çok merakım var. Kalecilik ya- piyorum. — Bizim sporcular: sun? — Evet. Galatasaraylı Gündüzü taniyorum. Zekiyi, Bekiri, Nihadr biliyorum. Kaleci Avniyi, Cihadı, Sa- fayı, Cahidi biliyorum. — Şimdi bizim sporcular olimpi - yada gittiler, haberin var mr? — Evet, Almanyaya gittiler, bili- yorum. . — Kazanacaklar mı? Ne dersin? Güreşte yüzde yüz kazanırlar. arda bilmiyorum. Futbol- İlerle karşılaştılar, Belki irler. Fakat futbolü mu- k o olmasaydı. B. FELEK — Tkisini de. — Ben bir çocukla konuştum. O babamı seviyorum, dedi. Çünkü bu“ bası ekmek getiriyormuş. — Baba ekmek getiriyor'ama, ans ne de çocuğu doğuruyor. Kadın spor yapabilir mi Er- dem? — Bizim Türk kadınlarımız ya» pamiyor, kof ol r, küt i İnyorlar. Zaten ben dikkat edi, Kadınlar her işi yapıyorlar, dört işi yapamıyorlar. Spor, re çıkarmak çaskerlik, izcilik. İzel biraz yapıyorlar ama, pek beceremi- yorlar. Bir kere borazan öttürmesi- ni bilmiyorlar, izelliği çok seve tanıyor mu- m. Müzik 8 de Norve İ rum. As onu yen ma alafranga seviyorum. — Piyano da çalıyor musun ? — Piyanoda yalnız “Çıktık açık almla” nm yarisi çalıyorum. Ama 0 nu yalnız ben bilmiyorum, Tü de nekadar çocuk varsa hepsi bili » yorlar. Bir de Yunan olmadığım hal- de Yunan marşmı da biliyorum ama, zannedersem Yunanlılarla dost ol « duğumuz için bunu öğrendim. — Istanbulu seviyor musun ? — Seviyorum ama yolu yok. Yo lu olsa daha $ e zannederim yenileceğiz. Avrupalılar bizden daima daha — Neden. — Neden olacak, daha iyi idman yapıyorlar. Ama güreşte neden bizi İ yenemiyorlar, anlamıyorum. İyi sporcu olmak için ne yap- malı Erdem? Çalışmalı, cimnastik yapmalı, iyi yemek yemeli, sigara, içki filân i da var mı? iştirmiyorlar, Ox lanları da kesiyorlar, Ziyan ediyor « lar. Yalnız işittim'ki asma köprü ya pacaklarmış. Nereye? — Nereye olduğunu bilmiyorum. Acaba asma köprü ile İstanbul güzel olacak mı? — Görmedim ki bileyim? — İstanbulu güzel yapmak için İ — Nihadm çocuğu benim arkada- İşim. Babası sigara filân içmiyor İ muş. Işte onun için iyi sporcu. Ni hat kaptan biliyorsun değil mi? Ben de büyüyünce kaleci olacağım. İyi tir kaleci. — Anneni mi daha-çok seviyor- sun, babanı mı? Nüruzumuzun yüzde 75 şi N köylü Nüfüzümuzun Köylünün bir. Er 563 milyon Şehirlinin biri "ni 168 milyon Köylünün. birz gülmlük TIZUMAKİZIR kürün Şehirlininiz bir Tgünjük7 istihlâkiZ25 ukaraş yi z esimli makâle Memlekette sanayi kuruyoruz, Bu sanayiin yaşaması yaptığı. eşyanın memleket. içinde istihlik © edizmesile mümkündür, Köyünü istiblâki arte nadıkça fabrikaların. yaşaması gi tür, hazırlıyorlarmış, duydun mu? Hayır, duymadım. Şimdi siz söylüyorsunuz. — Sence İstanbulu güzelleştirmek için ne yapmalı? — Evvelâ şu Kuruçeşmedeki kö- mür depolarını kaldırmalı. — Teşekkür ederim Erdem diyo rum. Artık konuşmamız bitti, — Bitti mi, nasıl biter? Siz bana en çok neyi yemesini sevdiğimi sor- madınız ki. a — Sen o büyük gemiyi yaptığm zuman gazeteciler gelip sana yediğin yemeği de sorarlar belki, Fakat şim İdi bu lâzım değil, Ama maamafih İ söyle bakayım, en çok ne yemesini seversin — Dondurma yemesini severim. Diyor. Köylünün günlük istihlâki 1 ruş oldukça fabrikaların mamdlâi ti satış almasına imkân yoktur. Bi- narnaleyh bir taraftan fabrika açar. İken, bir taraftan köylünün » östiMlik iliyetini artırabm, Suat DERVİŞ

Bu sayıdan diğer sayfalar: