14 Eylül 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

14 Eylül 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Fındık alım ve satımı işleri Bundan sonra şehir dışında satış « yapılmıyacak Giresun, (TAN) — Fındık alım satım İşleri, memleketin coğrafi va ziyeti itibarile dağmık bir haldedir. Bu saha Gedikkaya suyundan baş-)* lar, Çıtlak kaleye kadar uzar. Şehir içindeki bu dağmıklık heniz derlenmemiş iken alıcılar, şehir * ha- ricinde kurdukları kulübeler içinde alım satıma başlamışlardır. Esnafm şikâyetini mucip olan nok talar nazarı itibara almmış ve şehir haricinde #mdık alım ve satımı me- edilmiştir. Silifkede Harap bir değirmenin ihyası isteniyor Silifke, (TAN) — Göksu ırmağı boşu boşuna akmaktadır. Irmaktan istifade edilmeyisi, halkın ununu ö- ğütmek için civar köy değirmenleri- ne gitmesini İcap ettirmektedir. Si ifke köprüsünün yanındaki köprü üzerinde bulunan ve vaktile Üç taş döndüren bir değirmen bugün hara- be halindedir. Belediye, herhalde işletecek bir sermayedar bularak değirmeni ihya etmelidir. Bu vaziyet, hulkt sevindi- retek ve büyük bir sıkıntıdan kurta” racaktır. Mücadeleteşkilâtı Bartından Safranboluya kadar tarama yapılıyor Bartın, (Tan)--« Düzce mıntaka -) gında,zührevi hastalıklaria müca etmekte olan teşkilât, oradaki işini bitirmiş ve bir #y önce buraya gel - miştir. Teşkilâtm merkezi Bartın ol- mak üzere milcadele, Safranboluya kadar teşmil edilmiştir. İki koldan taramaya başlanmıştır. Pek yakın - da bu ameliye nihayet bulacak ve tesbit edilen hastalarm tedavisi için tedbirler almacaktır. Taranan Köy - lerde hasta miktarı, teşkilâtın faşıla- sız çalışmasını icap ettirecek bir had- dedir, Burdurda elektrik Burdur, (Tan) — Makinesi bun dan altı ay evvel geldiği halde bazı sebeplerden dolayı işletilemiyen elek trik fabrikası, tekrar çalışmaya başlamıştır. Pek yakında yeni cere- yan verilecektir. Bu defa getirtilen makine, bütün tenvir ihtiyaçlarını karşılıyacak kadar kuvvetlidir. Yeni cereyanm kilovat fiyatı 20 - 25 ku Tuş arasında olacaktır. Bir cinayet tahkikatı Giresun, (TAN) — Savaşteps na biyesine bağlı Çamurlu köyünden E- min oğlu Mehmet, Karakeçili köyün den dönerken hüviyetleri meçhul bir kaç kişi tarafından tabanca ile vu- rulmuş, ağır yaralanmıştır. Mehmet, memleket hastanesinde ölmüştür. o Müddetumumllik Obazı kimseleri tevkif etmiştir. Tahkikat derinleştiriliyor. Akhisar tütün mahsulü Antep civarındaki târihi araştırmalar Son hafriyat, yeniden birçok i ! zıyor) — Çok eski devirlerdenberi Türk kalmış bir şebrimiz olmak it. barile Antep ve havalisi, değerli Türk eserlerile doludur. Zaman za- man yapılan hafriyat ve araştırma» ler, bu topraklarda gömülü bulunun | kıymetli eserlerden bir çoğunun mey dana çıkmasmı temin otmiştir, Amerikalı profesörün notları İ Antep çok eski bir tarihe malik tir. Bu eskilik, Liverpol üniversitesi asarı atika profesörü John Garstong tarafından yazılan bir eserle 1906 da Antepte vefat eden Amerikalı Şarl Satzers'in vücude getirdiği notlarla da tahakkuk etmiştir. Bu notlarmda daha ziyade (OEtlere temas eden profesörün buraya gelişi gu sebeple olmuştur: Kendisi bir gün Berlinde Vordera- sist müzesini gezerken Kralın aslan avı adlı, iç kısımden ibaret bir EU eserini görmüş, bunun Antebe 5 ki- lometre mesafede ve Sakçagöz köy muhtarının evinden almarak, 85 ae- ne önce oraya getirildiğini öğrenmiş tir. Bu taş eserlerden Sakçagöz ci- varında bir saray bulunduğunu se- zen profesör hemen yola çıkarak Antebe gelmiş ve bu köye pek yakm olan Caba Höyükte bafriyata başla- mıştır. Filhakika Profesör, bu tetki.. kat sonunda umduğu eserleri o bul muştur. Ancak, 1911 de buraya ge- len Garetang isminde bir âlim, bu taşları nakletmek imkânını bulamı- yarak yalnız fotoğraflarmı çekmiş ve Liverpole avdetinde Hitit İmpara torluğu adıyla bir kitap neşretmiş- tir. “Hafriyat sahasında tetkikler Hafriyat yerirle Üstleri örtülmüş bir halde bırakılan eserlerin mevcu- diyeti haber alınmeca yeni tetkiklere girişilmiştir. Bu eserlerin çıkarıldığı Dülük ve Caba Höyük, eskiden Eti- lerce kükümet merkezi yapılmıştır. Fakat, sonraları, her ikisi de ehem- miyetlerini kaybetmişlerdir. Bugün, Dülük, büyük bir Höyük ile bir kaç tohumluk istiyor Akhisar, (Tan) — Evvelki sene lere nazaran çok Befis olan otitün| mahsullinlin 95 90 nr toplanmıştır. | Bu ay sonuna kadar tevziata başlanmalı .Yalova, (TAN) — Bu sene Yalo- kıymetli eserleri meydana çıkardı Kraim saray kapısındak i Antep, (Hususi muhabirimiz ya- | | aslanlardan biri Saray duvarlarmın dış tarafındaki #lih eski taş ocağından başka bir gey değildir. Dülüğe yakım olan Sam köyünde elân mukaddes sayılan etrafı duvar- laria muhat bir havuz vardır. Bu ha- vun içerisindeki balıklara halk tara- fmdan dokunulmaz. Havuzun yanın- da bir âbide vardır. Bu âbidenin Jü- biter Dolishenus'e ait olduğu anla- şılmıştır. ik Jübiteri ilâhmmn heykel ve yazılar, o vakitler Roma ordusunda çalışmış olan Suriye ve Anadolulu askerler tarafından Avru paya götürülmüştür. Bugün bu eser lerden 84 kadarı Avrupa müzelerin. de bulunmaktadır. Son neticeler Şimdiye kadar yapılmış olan haf- riyatm verdiği neticeye göre, Etiler gelmeden evvel burâda bir medeni yet mevcut olduğu tesbit edilmiştir. Nitekim, Caba Höyükte (meydana çikarılan 120 metre uzunluğundaki kale de bunu ispat etmiştir. Yuka- vıda sözü geçen Kralm aslan avma ait taşlarm buradan almmış olması da muhtemeldir. Yalova köylüsü) Merzifonda kira fiatleri arttı Yiyecek ve içecekte de yükselme var Merzifon, (TAN) — Son günler içinde Merzifon çok kesif bir hal ak TAN Tefennide 40 senedenberi hiç görülmiyen bolluk var Tefenni, (Tan) — Bu sene mah- sul çok boldur. Halk ve köylü se- vinç içindedir. 40 senedenberi gö- rülmiyen bir bereket vardır. Müs - İ tahsil, piyasada iyi fiyat bulmuştur. Bu yüzden borçtan da kurtulmuş < tur. Bu sene, Gölhisar civarmda teerü- İba edilen pirinç ekimi de çok iyi ne- ticelet vermiştir, Mahsul nisbeti bi- re kırktır. Önümüzdeki sene, yer'i- yat daha geniş mikyasta yapılacak- tır. Bazı mıntakalarda yapılma pa- muk ekiminin roüspet neticeler ve - receği ümit olunuyor, | Kurna köyünde Bir değirmenci köylüye ayda 30 kuruşa elektrik veriyor Burdur, (Tan) — Burdura s€kiz | kilometre uzaklıkta ve Burdur - An- İtalya şosesi üzerinde bulunan Kurna | köyünde imtisale şayan bir hâdise İolmuş, Hasah adında bir köylü de- Birmenini İşletmek üçin getiritiği j elektrik dinamosumu çalıştırarak kö yil elektrikle tenvir etmiştir. Köyde İherbir aile ayda 30 kuruşluk petrol İ yaktığı için Hasan da*bir aylık ten- vir bedeli olarak 30 kuruş âalmakta- dır. Köylüler, Hasanın bü hizmetin. den çok memnundur'ar. i Domuz zannile.. Mısır tarlasında dolaşan bir adamı vurdu Bursa, 13 (Hususi muhabirimiz- den) — Evvelki gece Setbagmda ©- nuncu daire bekçisi Nasuh, mmta - kası dahilinde dolaşırken hüviyetin- den şüphe ettiği bir şahsı yakala - miş, polis karakoluna getirmiştir. Bu adam, Kızık köyünden Hamittir. Ha mide, gece yarısı niçin sokak arala- rında dolaştığı sorulunca, mısır tar- lasında bir yabandomuzu zannile bir karaltıya silâh attığını, fakat silâ - hın patlamasından sonra bir insanın acı feryadını işittiğini söylemiştir. Polis, hâdiseyi tetkik etmiş ve ha- kikaten domuz zannile vurulan ada | mın Müftü oğullarından İzzet adın -| da birisi olduğunu anlamıştır. An - cak, vak'ada kast olup olmadığı a- raştırılmaktadır. Hamit, jandarma- ya teslim edilmiştir. . | İzmitte su derdi İzmit, (Tan) — Evvelki gün İz mit Şehir Meclisi, fevkalâde bir top- lahtı yaparak Paşa suyunun kita - yetsizliği üzerinde görüşmüş, Bala- ban suyunun şehre isalesi için bele. diyeler bankasından 250 bin lira borç para alınması işini konuşmuş. tur. Yapılan teklif meclis tarafından muvafık görülmüştür. Kayısı ihracı için , Suşehri, (TAN) — Srvasm zengin meyva köşesi, kazamızdır, Suşehrin- de çok güzel ve nefis kayısı yetiş mektedir. Şimdiye kadar Sıvasa bile bir türlü sevkedilemiyen kayısıların ine mâni olmak için Ma- latyadan bir usta celbedilmiştir. Bu usta, kayıslarn kurutularak san- dıklara koymak suretile harice gön- derilmesi için çalışmalarıma başla mıştır. İlk hazırlanan 50ger bile- luk 100 sandık kayısı, piyasaya sev kedilmiştir. 4.9.9086 —es Denizler birdenbire200 metre alçalırsa!.. Sular iki yüz metre alçalırsa Avru Avrupayı çevreliyen denizler bir -| denbire “200” metre alçalırsa yahut Avrupa 200 metre yükselirse ortaya çikacak manzara insanı hayrete sü- rükler?!,. Avrupa haritası da, resim- de görüldüğü gekilde bambaşka bir| şey olur. Baltık Denizi ile Şimal Denizi kara halini alırlar. İngiltere, İrlânda, Skandinavya öteki kara parçalarile birleşirler... Londra, Hamburg Ve Amsterdam şehirleri Berlin, Paris gibi birer İç şehir halin! alarak sahil- lerden uzaklaşırlar. Karadeniz, Haf zer Denizi gibi 'bir iç deniz Kılığına girer Marmara Denizi ve Boğazlar geniş arazi halinde kurur kalırlar, Bu hudutları dosdoğru tayin ede- rek çizmek, hiç te zor bir mesle değildir. Avrupayı çevreleyen de- nizlerin sahillerden itibaren derinlik- lerini de gösteren bir harits üstünde yapılacak etüd işi hallediverir. Ve Avrupanm etrafındaki" denizlerin "kı. yılardan “itibaren 200 metre derinlik gösteren bir yatak üstünde oldukları Baltık ve Şimal denizleri kara halini alacak, Avrupa şeklini baştanbaşa değiştirecektir starı 7 hayretle görülür. Avrupa sehillerin- den itibareh 200 metrelik uzaklara kadar, denizin derinliğine de müsavi olarak 200 metrelik bir hat üstünde Avrapayı çevreler, İşte bu hat Avrupanın hakiki hu- dudur. imizdeki haritaların göster- dikleri Avrupa muazzam kara par- çesınm pek az bir kısmıdır. Avrupa kıt'astnın şekli Şimdi bir iddia serdeğilebilir: Ne- den 200 metre uzaklara kadar olan derinlikler Avrupanın hakiki hududu oluyorda meselâ 500 metrede- rinliklerde yatan kara parçaları hu - dut sayılıyor? İş hayali olduktan #obra, 500 metreyi de Avrupanm ha kikt bünyesinden sayabiliriz ve de- nizler 500 metre alçalırsa Avrupa şu şekli alır, diyebiliriz. Evet, bu iddia muvafık ama, doğ ru değil! Çünkü bu 200 metrelik hat fevkalâde hususiyeti olan bir hattır. Denizin sahillerden o uzaklaşmaya başladığı noktalardan itibaren $u 200 metrelik hat tedricen alçalır, Me- selâ bu 200 metrelik hattın bünyesi üstünde bulunan Şimal Denizi o ka- dar sathidir ki, sahillerden İtibaren 20 & 50 kilometre uzaklarda uzami derinlik 20 metre olarak ölçülmüş - ür. Bu denizde gemiler, şamandira - larla işaretlenmiş derin su yatakları üstünde seyahat ederler. «Fakat 200 metrelik hattım hemen bittiği noktada denizler birdenbire “2000” metrelik derinliklere inerler. Karaşivi adı verilen ve 200 metrenin bitim noktası olan yerden itibaren başlayan 2000 metrelik derinlikler ein e pa kıtasının alacağı manzara budur. bazı yerlerde derin deniz uçurumları, menfezler yaparak uzarlar. Asya da şeklini değiştiriyor Ayni mesele Asya için de varittir. Hattâ denizlerin 200 metre alçalma « am Asya Avrupadan daha büyük des Eişiklikler gösterir. Sunda adaları, , karaları ve Şarki Asya adalarile bir- leşirler, Bugün Büyük Okyanusla temas halinde bulunan Japon Denizi bir iç deniz olur. Fakat bu işten A- merikaya pay çıkmaz. Amerika sas hillerinde deniz hemen hemen kıy lardan başlayarak başdöndürücü de- rinlikler yaptığından Amerika hari- tası bozulmaz. Biltün bu saydığımızı tetkik ede« rek dünyanın hakiki haritasmı çize « bilsek fuzuli bir iş yapmış sayılma « yız. Karalarla denizler | biribirlerile ebedi bir mücadele halindedirler, Bü- yük tuğyanlar zamanımda sular al« tında kalmış olan karalar tedricen sulardan kurtulmaya ve genişlemeye / başladılar, Milyonlarca sene evvel Avrupa sular altmda kaldı, sular çe» kildi, ortalık göl oldu. deniz tekrar saldırdı ve tekrer geri gitti, Şimal Denizi havalisi yakın sayıla» bilecek bir devre kadar kara halinde | iken sularm altında kaldı, bugün yar pılan sondajlarda bu gehirde vasati derinlikten aşağı düşen derin oyuk- lara rastlanıyor ki, bunlar eski şehi? yatakları olduğu sanılıyor. Dagger baner'de fil ve gergdan kemiklerine rastlanıyor, Avrupa su baskınına uğrıyacak Avrupanm bundan sonra bir su baskınına uğrayacağı da muhakkak gibidir. Deniz mütemadiyen karalarâ doğru sokulmaktadır. Gealagearın yaptıkları derin tetkiklere nazaran, Avrupa, yer tarihinin son faslından bugüne kadar da oldukça alçalmıf ve bu kıt'anm milyonlarca kilometre müurabbamı bulan kara su almıştır. Bu batış bugün dah! devam etmek» tedir, İnsanlarm denizin bu salgmi" ni ancak akla durgunluk veren mua zam tesisatla karşılayabilirler. Ta* rihte bile, denizin altı bir saldırışif kilometrelerce kara parçasmı İş ettiği mukayyettir. 1271 de denizi? 55 köyü birden istili etmesi yüzün" den Alman şimal sahillerindeki Dol lart meydana geldi. Yadebusen bu” günkü halini 1218 deki bir su istilâ neticesinde aldı. Zuidersee de batmif bir memlekettir yahut daha doğrusW batmış bir memleketti, Çünkü bu* gü Zuidersee muazzam bir setle ğ€ | nizden ayrılmıştır ve gitgide mahsu” | dar bir kara halini alacaktır. | Daha birçok su istilâlarından bal edilebilir. Şurasmı unutmıyalım xi deniz mütemadiyen karaya saldı” maktadır. Günün birinde münhif i Kumpanya ajanları, hararetli talep-| vaya yağan fala yağmur, meyve ve lerde bulunmaktadırlar. Yakmda a-| ekinler Üzerine mahsüs derecede bir çılacak olan piyara, müstahsil tara. | tesir yapmıştır. Bazı köylerde ekin fmdan ümit ve itimatla bekleniyor. | rekoltesi geçen senelere nisbetle az | olmuştur. Köylüler, yiyecek ve Oto | humluk buğday tedarik etmek men: buriyetinde kalmışlardır. Bu ihtiya ve em kapatılması yolunda kaymakam- türk anıtı merasimle açılmıştır. | iığa bir müracaat yapılmıştır. Bu * Bursa, (TAN) — Alman haber»! pliracaatta, sıkmtılı vaziyetin o s& we göre, Eylülün 15 inde şehrimize | bepleri izah Glunmuş, ve nihayet e Fransız seyyah kafilesi gelecek- | Teşrinievvele kadar tohumluk veril Ap Bu katile arasında tanınmış kim-| mezse köylünün çok müşkül bir mev heler vardır. Kafile, 400 kişiliktir.. | kide kalacağı bildirilmiştir. v “mi ği BEYOĞLU İSTİKLAL CADDESİ MENMMMMMMENMA, BiÇKi VE DiKiŞ OKULU Beyoğlu Ağacamii köşesinde 1 numaralı apartımanın ikinci ka- tmda NOEMİ ASADURYAN ve SIDIKA EVCİM tarafmdan Kül- tür Bakanlığının ruhsatnamesile açılmış olan biçki ve dikiş yurdunda en $on ve kolay Fransız metodu ile az bir zamanda dikiş ve biçki- ye müteallik herşey öğrtir ve devir sonunda Maarifçe tasdikli şe- Nadetname verilir. Derslere Birinciteşrinde başlanacağından müsa- it şeraitle talebe kaydına başlanmıştır. İsteyenlerin Perşembe ve Salı günleri saat 10 dan 16 ya ve Cumartesi günleri 9Sdan le ka- dar müracaat eylemeleri, Okul Direktörlüğü sesamaf yerler su altmda kalacaktır. Faks bu iş binlerce seneye bağlı olduğu” dan şimdilik bir tehlike yok! diyef” liriz, - Zührevi ve cilt bastalıkları mütehassif" pr. HayriÖmer Öğleden sonra Beyoğlu Ağacami karşısmda 133 No Tek 43495 mış, yerli ve yabancı nüfusun heye- ti umumiyesi fazlalaşmıştır. Bu yüzden kasaba dahilinde ev buhranı | görülmektedir. İcarlar, diğer senele.| re nazaran, iki üç misli artmıştır. Eskiden beş liraya müşteri bulamı- yan evler, gimdi iki iç misli icar be- deline zor tutulmaktadır. Pahalılık yalnız kira ücretlerinde değil, yiyecek ve içecek fintlerinde de hissedilmiştir. Bu bakımdan yerli olmıyan memur ve muallimlerin ge- ğimleri biraz güçleşmiştir. Küçük Haberler | * Susurluk, (TAN) — Büyük A-

Bu sayıdan diğer sayfalar: