Aboneler yüksek görüntüleme limiti, sayfa indirme ve diğer özel özelliklerden yararlanır.
937 TAN Gü"dem( Gazete ':':ŞN;UHARRIRI ** Emin YALMAN TAN” ld:ıN © hedefi: Haberde, fi- rüst, ge teyde temiz, dü- Eızeteı?mmı olmak, kariin x”l"““ çalışmaktır. Ah GÜNÜN MESELELERİ| Bu sij Şarki A, tunlarda Almanyanm Cenubu VT takip etti ğip. devletlerile Balkanlarda kaç defa h_î_':";::khk siyaseti — bir u dî:nnu Neue Tagebuch adlı nlatacak KeSİNde bu meseleyi ay - Malümata tesadüf ettik. kan v:lletey. göre Almanya ile Bal nltı.dı n â devletleri arasındaki Metropol bet müstemleke ile Ürr, Al daki münasebeti an- ti Tuna ve Balkan devleti, tâbi olan —müstemlekeler ekonomik si- Zandığı Yanm bu memleketlerde ka- Muvaffakıyeti atıla . ::::h bu Alman gazetesinin yine ÜĞi su İstatistiklerine dayanarak ver Bağıdaki v Anlar çok mühimdir: A- %M"klmhr milyon Mark he . : * Alman İthalâtı' B &4 1932 1933 1934 1035 1936 “I“Hu.ı lll ae münar anar ŞW"“, $8 S1 4 41 $8 TRoslavya 59 58 5385 359 68 R Yü 20 95 <80 61 5 M_“irhqn 74 46 59 80 02 Türkiye 36 34 64 18 93 38 118 — AL 272 235 316 412 504 ki w bu memleketlere vâ- )Wh&kkmdı şu Trakamları 68 93 tbilay, git vasaoe vaa :'::::;' :: Söüredlen 27 — 77 46 5S1 64 104 Tlı%_ 47 38 40 63 83 Si 36 Si 67 79 M 230 191 221 320 454 ın—:::iamhr bize gösteriyor ki —")'ı uerde bu memleketlerin Al . Üğe (A İle '::—n alışverişleri iki mis - : b:eum"ll da kalmamış, bazı b“'?mk ©r Almanyaya — ihracatı 'j 'Whlıııçh-. hususi ve bazan kanu. Bütistan *T almışlardır. Meselâ Bul- '“eyv. “'"“ylyı pamuk, ve yaş hh..n_î"“tım arttırmak için müs. tan Yardım etmiştir. Macaris - İtin l"“”yl kenevir ihracını teşvik "lnd.._ €re mali yardımda bu| L Maddeyi Almanyanm istediği Ordu, yetiştirebilmek için İş :au.t:ml.”îv“nre:nlne kadar Almanya n © Tuna devletlerine böy. İ Gimiğ. önlüir Kisim hir iile Ba © getirmişti. ,“ı;n;let Versin ki dünya buhranı Tuna 'î:â Zall olunca Balkanlar ve "lıny' erinin gözü açıldı, Al. '%q.,:;: borçlandığı nisbette mal ve h AÇıldı. v başladı. Avrupa piyasala. Sİyaseti ı:'dm':mm şarka doğru el p dw'“luo ge :' ire bir — tevakkuf e:" başka bir istikamet al - Sesidiş | FMen bu uyanıklığın neti- İerini pi Ve Tuna devletleri ri siyaset- Röre h;îuk devletlerin siyasetlerine faki bir gi *tmekten kurtularak müs. t"t“llş,_ S’ıl:ete sahip olmak yolunu ) ! siyaaset onları gerek t » gerek Almınyımm tazyik Sulh 'den kurtardı. — Ve Iıal;nd İni takibe imkân hasıl ol- ç Ör zayir a alerin — siyast * hâdiselerini takip ederseniz, göre. size hakikati dahar hizmet edecektir, Vi &Biniz Yeden 'dan teshite TAN ÖOLÜMÜNDEN EVVEL NOT son derecede sayıflamış.. ene 1296 dan sonra idi. Mektebi Terakkiyi bitir. miş, bir yazıhaneye devama baş - lamış idim. İstanbul matbuatmı ta kipten geri kaalmazdım. Günün birinde, Vakit ve Tercümanı Ha. kikat sütunlarında bir münakaşai kalemiye başladı . Kemal Paşa zade Sait —Bey Şahinoğlu Diyarbekirli Filibin “Va- kit,, inde, Golos konsolosu —Abdül- hak Hâmit Bey de “Tercüman Ha- kikat,, sütunlarında çatışıyorlardı. Hâmit Bey, meseleyi ilmen muna- zara ediyor, Kemal Paşa zade Sait Bey de — Mutadı olduğu üzere— mükâbere eyliyordu. Mükâbere de- mek ilmi âdâp ıstılahımca bildiği- nin hilâfımı iddia etmek, yani kana- BB SAA SAA tir. Nihayet Hâmit dayanamadı. Goloston “Tercümanı Hakikat,, e bir telgraf gönderdi. 'Telgraf şu i- di: Miri Sait bahiste nâehil imis meğer İbni Kemal Sandık, Ebücehil imiş meğer ** & bdülhak Hâmidin ilk eseri e- debisi“Sahra,,dır.Sahra, Garp edebisi “Sahra,diır. Sahra, Garp şiiri şeklinde yazılmış bir Mmanzu- medir. Sahrayı da, Eşberi de, Te- zeri de Pirizade Fatma Hanım il- ham etmiştir. Hâmit Makberde: Sahra, Eşber, Tezer anmdır, Ben vasıtayım eser anmdır, Diyor ve ilâve ediyor: Piri zadeydi namüi şanı Beş yüz senelikti henedanr Cok yazmaz iken budur garihe İlham bulurdu bir edibe Nüktedan ve nükteperver Süley- man Nazif, şairiâzamdan bahsolun- duğu sırada Maçka Palasm bodru- munun altımda oturur, der idi, Hakikaten şairiâzam senelerce Maçka Palasım bodrumunun altında Futubetler içinde, güneşin altında yapayalnız yatıp çarşı lokantasın- da gıda aldı. Onu bu sefaletten kur- taran Süleyman Nizifin kalemi ol- du. Süleyman Nazif, “Şairiâzamı,, necip ve asil olan milletine — mil- letinin en felâketli zamanında - du. yurdu ve Nazifin feryadile, Macka Palasm bodrumunun Üst katmda kendisine mükellef bir daire bahş ve in'am olundu. Hâmit Beyin talebi üzerine, Na- zif beni Abdülhak Hâmit Beye gö. türdü. Ben de bodrum ziyaretini he- men her geceye bindirdim, Fakat Hâmit hasta idi. Hatırmı soran es- ki nişanlısı Cemile Hanrmdan baş- ka kimsesi yoktu. Derken hasta- bakıcı Bayan İhsan — simdi Tire- bolu kabilesi — ziyaretime geldi. Fırsat bu fırsattır. dedim. — Her gün ve her gece Maçka Palas bod- rumunun altını İhsanla ziyaret et- tim, İhsan, on beşte bir seksenlik va- Hidesine gider ve birkac gece Üs- küdarda kalırdı. Ben de adamsız- lktan Hâmit Beyi ziyaret edemez olurdum. Hâmit şikâyet etti. ABDÜLHAK HATIRALAR FIKRALAR LAR on dokuzuncü asır iki büyük şair yetiştirdi: Biri Fran- sızların Victor Huıo’.u, diğeri de Türklerin Abdülhak Hâmidi. Victor Hugo seksen dört yaşında öldü; Abdülhak Hâmit seksen altı yaşında ezeliyetten ebediyete gidiyor. Ben Abdülhak Hâmidi en son 1936 senesi kânunusanisinin ilk günü zi- yaret etmiştim, Bir seneden fazla bir müddet ziyaretine gidememiştim. Iki ay kadar evvel, Doktor Cemal Zeki ihtar etti: — Hâmide gitmelisin, dedi, Hâmit bu sene ölecektir; kalbini dinledim, Fakat gailei dünya yetmişine yetmek üzere bulunan bir ihtiyara da aman verir mi? Muntazaman senelerce ve her gece ziyaret ettiğim Hâ- midi ziyaret bir çok zamandanberi nasip olmadı. Gelemediğimin sebebini anlat- tım: Biraz çakırkeyif idi, — İhsan Hanım senin fenerin mi demesin mi? O günden itibaren İhsanm adı “Fenerim,, oldu. ** * azifin bir âdeti vardı. Ak- şamları yemek yemez, bir- kaç kadeh rakı içtikten ve bir iki yemişi meze eyledikten sonra Pan- galtıdan kalkıp Beyoğlu Doğruyo- lüna gider, her önüne gelene o gün yazdığı yeni bir nesir veya şiiri o- kurdu. Bir müddet sonra Nazif, Be- yoğluna inmekten vazgecçti. Her ak. şam Hâmidi Maçka Palas bodrumu altında ziyarete başladım. Kâh e- linde bir kâğıt okur, kâh ömründe aVt Ati M A Alltma Anlaya rak ondan uzun uzadıya ve acr acr bahsederdi. Hâmit saburane dinler- di. Hâmit: “— Nazif, Beyoğlu caddesinde yüksek sesle her önüne geçen aşi- naya o gün yazdığı şiir ve nesri o- kuyacağına, varsın bana gelsin ve bana okusun, beni en çok sevdifim kadma ve haksız yere taan ve düş- nam ederek üzsün,, der idi. ... B ir gece gittim. Hâmit yal- nızdı. Amerikan masasınm başma geçmiş mektup yazıyordu. “— Yine mi Tmuciene mektup yâ- zıyorsunuzı,, dedim, HÂMİDE AİT YAZAN: Abdürrahman Adil Eren “— Hayır.. Amerikadan bir mek- . tup geldi. Bir Amerikalı gazeteci ankeat vanıvor. Mevzimi hakkınmnda benim de kanaatimi soruyor,” dedi. “—Ey.. Siz ne kanaatte bulunu- yorsunuz? Ve ne cevap yazdınız?,, dedim. Hâmit cevaben: “— Kısaca (L'amour et la beau- t6) dedim,, dedi, Şeyh Galibin Hüsünü ve aşk)diye tâbir ettiği bu cevap Hâmit Beyin bütün ömür ve hayatı olmuştur. .”..-.. L vefen, Hâmit Beyden ayrıl- mış, Romaya gitmişti. Bir suma İhsan Hanımla ziyaretine gittim ve kendisine Kadıköyünden geçip kızı Hâmide Hanımı ve to- runlarını ziyaret etmeği teklif et . tik. Bu teklif Maçka Palasa o za- maan bitişik bul aan arsalarda ce- reyan etti: “— Lucien olsaydı, giderdim..., cevabını verdi. * ** bdülhak Hâmit gençlerin bü- tün yazılarını okurdu. En beğendiği şair, Faik Ali idi, Hâmit Bey meclisinde Nâzım Hikmete ta- riz edenlere karşı onu müdafaa e- derdi. Hâmit Bey gerçi kendi için: Der idi ise de ahbabına, aşinaları- na pek vefakâr idi. Faik Ali için müracaat etmediği kapı kalmadı. Bir Abdülhamit bendesi için Mali- ye Nazırı Talât Bey veya Paşayı da p HÂMİDİN ÖLMEZ ESERLERİNDEN İKİ RARÇA: MAKBER-EŞBER MAKBERİN MUKADDİMESİ Eyvah ne yer ne yar kaldı Gönlüm dolu ahüzar kaldı $'mdi buradaydı gitti elden Gitti ebede gelip ezelden Ben gittim o hâkisar kaldı Bir köşede tarumar kaldı Baki o enisi dilden eyvah Beyrutta bir mezar kaldı Nerde arayım o dilrübayı Kimden sorayım o binevayt Bildir bana nerde nerde Yarap Kim attı beni bu derde Yarap Derler ki unut o âşinayı Gitti tutarak rehi bakayı Sığsın mı hayale bu hakikat Görsün mü gözüm bu macerayı Sür'atle nasıl değişti halim 'Almaz bunu havsalam hayalim Bir şey görürüm mezara benzer Baktıkça alır o yare benzer Şeklerle güzar eder leyalim Artar yine matemim melâlim Bir sadmei inkılâptır bu Bilmem ki yakın mıdır zevalim Çık Fatma lâhitten kıyam et Yadımdaki haline devam et salekdi ödirileia İti EŞBERDEN SUMFI İÇİN Bir mevkii mürtefide mürdar , * ise böyle arzı didar, Saik buna şiddetü garamı; Ancak sizi görmedir meramı!.. İllet sizi görmesinde, hattâ Sakin duruyorsa ayni mevtâ Dün, kan akarak cerihasından, Emreyledi kim karihasından: Pencabe gelince şahı düşman, Merdü zenü askerü brehmen, Hep birlik olup ta karşı gits'n; Peşinde bu yolda secde etsin!.. Düşman hele şehre vâsıl oldu; Emrettiği şey de hâsıl oldu. Kim varsa huzurumuzda ziruh, Bak, nisfı şehit, nısfı mecruh!.. Nısfında enin ki table kaim; Nısfında süküt o samtı daim; Zabitleri hun içinde galtan Zincir ile bağlı bir de sultan!. Çektirdi teberrüken o ancak Şehrin kapısında bir de sancak!.. Toprakta yatan bu kanlı heyet, Değmez mi çekerse böyle rayet?.. Fİ d LA Bahşsevler onu bu şahı nuığrl pİ.. Ondan Kaçmanız Lâzım... | Eskişehirden mektubunun derce. dilmesini istemiyerek Nilüfer imza., sile mektup gönderen okuyucuma: “ — Henuz pek küçük yaşta bulu. nuyorsunuz. 15 aylık bir sevgiye da. yanarak sevdiğinizden gördüğünüz muamele, size açık yolu gösteriyor; Kendisinden — ayrılamıyacağmızı söylediğiniz halde, bu teklife samimi bir mukabelede bile bulunamayan, bilâkis ikendisinin beklenmemesini isteyen bir gençle sevişmek beyhude — olur. O gencin size yazdığı gibi, sevmek şansa ve tecelliye bağlı değildir ki — evlenmekte onun gibi olsun, Bu fi. kirde olana karşı nefret duyuşunuz, — pek te haksız sayılmaz. Artık onu — unutmanız lâzım..” * * ok 14 Yaşında Bir Çocuk Sevilmez Topaneden Müşerref Şentürk int. zasile yazılryor: İ “— 14 yaşında bir çocuğu seviyo. — rum. Bir mesele yüzünden darıldık, — Aramız açıldı. Barışmak istiyorum, Ne yapayım? Başka kızlara da beni sevdiğini söylüyormuş. Bunu — nasıl — anlıyayım ?,,, “Bir kız olduğunuza ve 14 yaşında bir çocuğu sevdiğinize göre, çok kü. — çüksünüz. Bu yaşta gönül işlerine — başlamanız doğru değildir. Esasen — 14 yaşmdaki bir çocuktan ne bekle. — yebilirsiniz ki... (5 Bu satırlar, başka imza İle yazdı. ğınız ikinci mektuba da cevap veri. — yor, Dikkatli olunuz, kafanızı kalbi. nizi mevsimsiz hislere kaptırma. yınız.” . ü * ** Kadıköylü Okuyucumuza Cevap N i Kadıköyünde İş Bankası karşısm. da B. Ahmet Safa'ya: VA “— Yazdığımız noktalarda tama. mei haklısmız. Gazetemiz, icap et « — tikçe hissolunan avrılığın izalesi hu susunda — neşriyatta — bulunacaktır; Maamafih kanunun mezuniyet me« | sSelesine müteallik hükümleri üzerin. © de tadil teklifinde bulunulması için teşebbüslere geçildiği de söyleniyor.,;, tasdi ederek: — Sen Sinapyana karışma! Cevabını aldı. Fakat Madam Si« napyanın her işine müzaheret eya — ledi. Nazifte de Hâmitte de vefaa — kârlık hasleti vardı. Her ikisi de — iyilik etmek için gözlerini budaktam sakmmazlardı. ... ğ B eni hayretlere düşüren bir-' kaç sima ve birkaç hafıza vardır. Bunlardan biri de şairiâzam Abdülhak Hâmittir. Hâmit her ym-[ Zzıp neşrettiği eseri tahattur eder, bir yanlışsız ve bir pürüzsüz şiirs lerini derhal ve derakap okurdu. — Börrak bir hafızanm sahibi idi. Gö- rüştüğü adamlar arasında ıeksaıe_ lik Cevat Paşa, civadeti hafızas sını son demi hayatma kadar —| lak mavi gözleri gibi — muhafaza Hâmit, iki buçuk sene evvelîıii kadar bir harikai hafıza idi. Ayn meselei tarihiyeyi ne zaman kur | calasam ayni cevabı verir, hiç şa mazdı. 1941 de Bütün İzmir Yolları Yapılmış Olacak İzmir, (TAN) — Vilâyetin yıllık yol programı umumi meclis tetkik ve kabul edilmiştir. Dah j ve Nafia vekâletlerince tastik edil. dikten sonra bu programımn tatbikine başlanacaktır. Beş sene zarfında vi. lâyetin köylerine varıncıya kadar her tarafında muntazam yollar ğ pılacaktır. Bunun için her sene vilâ yet bütcesinden 156,650 liralık sisat ayrılacaktır. Bedeni müke! yet suretile de yolların mühim bir kısmı tamir edilecektir. Ayrıca mü- temadi ve esaslı tamirat için bütç de her sene 27 şer bin lira tah ayrılacaktır. Vilâyetin bütün yolları 1941“se. nesine kadar bu süretle tamame inşa edilmiş olacaktır. en n