13 Ağustos 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7

13 Ağustos 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Istanbul — Moskova — Tahran seyahatini yapan Suat Derviş artık Tahrandan İstanbula dönmektedir. Ve bu dönüşte uzun bir yol takip ederek muhtelif mem- leketleri geziyor, tetkik ediyor. Bugün "Tahrandan İs- Kı tanbula,, dönüşün ilk yazısını veriyoruz. zgın Güneş Beynimize Akıyor Tür ğa ip #kada bıraktık. As- ül Caddeler; Saklanan bahçe! rı dıvarlar ağaçları, .... İçinde otomobil se Böce “8 - Yapılıyor, Hal, YOR çakıl har are Le ia " yahut sa- or le üstü ve edilmez Hepimiz y ayağınm ze Ask Tine. yuvarlanıyor. Pencere edince alev 8 esen rüzgü ağunu imdi rak ; da bir... Ki ah T e3am kaprsr olen Kereç'te Sport ve bir kerv Sonsuz ve çorak rtasmda yapıy saray. ter tane- sonra omyp deki fanilâyı çıka- Pbili tamire çalışıyor. an halde; yiz. Gün Ça n azı ko Sİ VE içinde Insan k masalında Develer linde, rum ammâ.. en mode ir Giroplane görüş erinde > Seyahat Notları Yazan: Suat Derviş Avlusu ile, dönen iki bü . / / / # # Aİ Tahrandan bir görünüş lığında dah rm göri otomobil yine yollardan ge üçük bir 5 hep ku- yoruz... Bu yeşil sahada ekse saray bulunuj bir & kurulmuş,. bir insanlı ları barındıracak tel kervansaray. Bir zanneğiyor... ini, görüyorum, katar katırlar, merkepler görüyo. larm tâ yanı mödel ve en muazzam | Bu tayyarenin yareyi | TSUMUZ. yük pervane ts kamyonlar da var, Kervansarayın Yledeniyet binbir gece efaan nil, masala: katmışdost İra tamamiyle koy arm önüne raklarından Kıvrıla, İc saat süren bir 3 Ü #onra Kâzvin'e geldik. Kaz vin küçük bir şehir... Bir çarşısı, bir oteli var... Modern binalar; da var, Otele indik ve otelde bira bile bulabildik. Kazvin'de otelin yemek salonu bizim için bir net kadar güzeldi. daha Kazvinden metre. kadar almalı. Şirin suyu geçtik. Bir ha tırmandık, sonra İ arman dağa de- erk cuk tarih kitaplarda rn gördüğümüz bir takım ziraa leriyle harmanda çalışıyorlar ve n bu saatinde renkler bir olu go- nlerin b Ak- (o- ş yuvaları gibi yeşillikler çine Kurulmuş tahta kul arasından geçtik., Bu civarda bü- tün kulübelerin tavanr sipsiy » yağmur için. Burada çok yağmur yağarmış ve yine o sebep- ten evlerde masa gibi bacakların üstüne ( oturtulmuş verandalar, alkonlur ve tarasalar var. Ak am yaklaştı, kulübelerde ışıklar yandı Içinde ışıklar yanan kulübeleri- le buraları bana bir tiyaytro veya bir sinema dekoru gibi geliy Şimdi yol yine dağlara yükselmiye — başladı. Dağlara çi- kıyoruz, ve karanlık büsbütün çö- ik 'kânların önü lâmbaları, pe de asetilen ve rol Jâmbaları Gece geç vakit Reşde geldik. çük temiz bir yer. asfalt caddesi ve asfalt e- neydanı var... O gece 0- rada temiz bir otelde sabahi Ertesi sabah erkenden Pe Ye hareket ettik... Yolun bu kısmı tohminin fevkinde güzel. Aylardan- beri Tahranda tik, Or de ev dik renk görme herşey toprak reng toprak tuğla ile duvarı sarı kerpiç yap içinde h renkli le dizlerine kadar çamura gir kadınlar, dört ayak olmuş bir ziyette çalışıyorlar, Ağaçlar mor, sarı, kırmızı gi. İnsanlar Nekadar Değişir? Bunların Bir de Dünki Hallerine gir mir # daki Te USLU #rençporlik bü d 9 Zannede » olduğunu bir türlü ani Halbuki bu. çehre, on meşhur p etmi resme bakınt caksınız. rdelerin ine İri bunda Bu. n on dört sene murdan ahtadar tarafı çepeçe” belerin üslübu ne tından renkler göremiyorduk. ( dehşetine Saçlarımız Pehlevideki Saat on ikide başlıyor. Anı sirs dörtte vapur kal telde epey ecnebi b ve çok e) Şöyle yolcuların kim & hkik “ettim. Ya Çekoslovakyalı yahut ta Macar bir çift var bun- lar Baronmuşlar, Bir Rum kadını, bir İngiliz kadını, bir Alman sef Alman “a- Üç Amerikalı... İranlı bir iki yolev / İSPANYANIN. İÇİNDE: Mukabil Teşkilât Franco Casuslarını Hemen Yakalıyor larımızla değil, meçhul kolord. larımızla © üp ları casuslukları ve sabot: söylemek lâzımdır m bu ây ,y ölçüşecel dair resimler alınmasına da mektedir bu müsaadeden istifadı bir ci ka; eçenlerde len bir Fran disen kifine şahit ol- anlatıyor sun te ilâtm başkanlığını ya bir memurun ya- n gayet mühim bir vesika rek ara olduğunu düştüm ti yerinde vei rek, ha Burası hırs » benzemiy bir iz, ne casusun b | ndine ait k; değil gibiydi. ilk bakışta mümkün Fakat a murlarda, meden me birisi tarafa unmuş amma, bi bın kapağında k izleri buldum rlikte ora uk. Yalar Parmak e beyaz bir duk. Orada binlerce casus Bulduğumu ta onlar if yakalanmış olda anlattı an ufak dur. Bu u ye kâfidir. Bakınız bu adam, her ta- i ellerle açmış kapamış, erini elinden çıkarmış, gideceği zaman bir dola- bin eldi Jduğunu unu labı, kapatmış, İşte bu da onu yaka- istacak.” iz c deki parmak dı, Bu ehassısları bir ada iki i en ufak a ayırt edebi dakika son nmmış bi fin r, Fakat karşımıza pejmürde kı lıklı, külüstür adam çıktı. Elindi Casuslarla mücadele murlar hususi eczalarla kapılar- da parmak izleri ararlar Teşkilâtın fotoğrafçısı, bulunan parmak izlerinin resimlerini alarak büyültür Barselonda yakalanan iki casus tipi Beşizlerden Birisi hasta hattâ nede bir| si bir endiğe Amerikada Torante n hit doktorları şimdi hast: şındadır ve k gın sebebir makla meşguldü ün nlış geldiği; da, Dr. Salegr mdiy r hiç bir casusu, kendi ismi altı di, Uç gün sonra tekrar büroya uğra- an herifin hakiki ismini tiraf ettiğini > k di da yakalamadım, de- h hapse

Bu sayıdan diğer sayfalar: