4 Kasım 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

4 Kasım 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

4 TOPLANTILAR | e DAVETLER e Karadeniz Talebe Birliğinde Karadeniz Talebe Birliği Sekreteri! an: Birliğimiz yılık 711.937 Pazar günü saat 14 te Şile Cinayeti kongresi Mevkuf Bulunan Beş Suçlu Hakkında Beraat Kararı Verildi kevinde bulunmaları. MEME Dün akşam SUMER SiNEMASINDA Ağırceza mahkemesi, geçen yılın Temmuzunda Şilenin Ker- İlk defa gösterilen a : : AE . imi Siz Komikler Kralı Yansaray yolu üzerinde işlenen bir cinayetin muhakemesini bitir. | : miştir. Mahkemede, Ali, Necati, Hasan, Davut Mehmet, Mola İFERNANDEL'in İbrahim adlı beş mevkuf suçlu. bulunmuştur. İddia şudur: Molla İbrahimin Gülstim isnindeki Mevkufları Gayet eğlenceli ve neşeli kızımı Şevki oğlu Ali isminde bir de-| Gör, işit. likanlı kaçırmış, sonra da hapse mah | küm olmuş ve hapisanede yatıp çık-| Gezdiren . İ mştar. Bu kız, bir müddet sonra suç- |Msüperfimini Ogören (seyircilerin y lulardan Alinin kardeşile evlenmiştir. İl kahkaha tufanları salonu ile be- J an darm GİGr | 5s seret de büdise kapanmıştır. | raber bütün Beyoğlu caddesini Fakat, Gülsüml kaçıran Ali, pir) çınlattı, Bu filmde: Alamod MEXİCANA şarkısı da dinlenmekteğir. SÜMER SİNEMESINA gün yanmda yengesi Ruk Herisin « sına gitmiş, Ruki- ye, tarlada meşgulken Ali seker o. lan kardeşine mektup göndermek il Üçer Ay Hapse Mahkâm Oldular Adliye jandarma karakol kumaan- Soğ nönü Halkevinde yapacaktır. Kara - denizli ve Karadeniz liselerinden me- zm bütün arkadaşlarm o.gün Hal - İmmun 3 Teirinisani Püzartesi akşamı | ORMANA hk ahalar kralı Er son ve en güzel fil Sizi eğlendirecek, katıla katıla güldü Yakmda TÜRK sinemasında sı Lil) e al Ti H ve 15 AMBASADİR | İ MISCHA ELMAN'n | Yegâne Viyolon Resitali | “İİ SARAY Sinemasında verilecektir. Biletler satılmakta ve tlikenmektedir. Acele ediniz. MİLTON'un GENÇ KIZLAR MEKTFBINDE alim kl ale l (istanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları ARRY FLEMİNG TRUPU 11. unuz, | Kozcya ME için , Çivili Yerlerden Yürümeli Eldeki kanun ve talimsinamel müsait olmadığı için belediye, cn delerde çivisiz yerlerden yürüyenle den para cezası almamıya başlamı Ne Aptak muhtelif vasıtalarla » caddelerde bulunan polislerle halk kaz edilecek, behemehal çivili yerle den geçmeleri temin olunacaktır. Halka çivisiz yerlerden geçmeni tehlikeli olduğu, çünkü yakil vas talarmın buralarda süratlerini kıs mıya mecbur tutulmadıkları, faka i yerlerde bu gibi vasıtalarm ev velâ halka yol verecekleri ve ağır g decekleri için kaza ihtimalinin önle neteği anlatılacaktır. Dğer taraftan boya ile isaretlem tecrlibesi iyi netice vermemiş,“ bo İri <0) su MAN recektir. Saat 20,30 da yalar çabük bozulmuştur. Bu ay için ZE ÖYLE de şehirde yeniden birkaç geçit yer GELİYOR ŞA | $ivilenecektir. 3 perde imal iğ de. Selçukta Feti Bir Kaza Selçük, (TAN) — Bura istasyo | nunda feci bir kaza olmuş, Sandıkir »m Dolandere köyünden 38 yaşınd: Mehmet oğlu Hasan İstasyon meri venlerinden düşmlş,sol gözü üzerin den yaralanmak suretile ölmüştür. dan Ali onbaşı ile Ahmet isminde bir Jandarma, Ömer, Hüseyin ve Remzi adlı üç mevkufu tevkifaneye götü. recekleri yerde Topkapı dışındaki dut tuğa götürdükleri, orada kadınlarla buluşturarak rakı içtikleri iddlasile tevkif edilmişlerdi, Asliye birinci 08- xa mahkemesi, dün bu davayı neti- celendirmiştir, Suçu sabit gördüğü İ- çin ikisine de ilçe ay hapis ve üçer| kut oldukları için derhal serbest İnre kılmışlardır. Beş Sene Hapse Mahkâm Oldu Dün ağır ceza mahkemezi, altı ya gında bir çocuğa hüstalık aşılama da- vasmı neticelendi: r. Süclu An- “Talfalı AN ismilnde"BİK gençtir. Ma - navlık eden Ali, kapı karşı komşusu bulunan Viktoryanı 8 yaşmdaki kızı Gülizarı dükkünma alarak kendisine hastalık aşılamıştır. Zührevi hasta - Uklar hastanesi de suçluda bu has- talığı tesbit etm Doktor Gerek Beraet Etti Gayri fenni usullerle hasta tedavi ©tmek suçundan üçüncü ceza mah- kemesinde muhakeme edilmekte olan dokt Gorekin hakkmdaki duruşma i zere yola çıkaran oradan ayrılmıştır. | Bu sırada da fundalık ve çalılıklar | arasında pusu kuranlar, ateş #çerak! Aliyi vurmuşlardır, Ali bir gün son- ra ölmüştür, Olürken de beni vuran. lar, düşmanlarım olan Ali, Necati, Hasan, Davut Mehmettir.,, demiştir. Şile jandarması ve müddetumumi- biği tahkikat yapmış ve Alinin isim- lerini söyledikleri adamları tevkif €- derek ağır cezs mahkemesine ver - miştir. Mahkeme, 25 sayfalık bir kararna- me İle hâdiseyi tahlil etmiş, neticede mevkuflarm suçsuz oldukları netice sine vararak hepsi hakkında da be- raat kararı vermiştir. Bkm eğ liği Halkevinde Temsiller Beyoğlu halkevinden: Evimizin güösterit şubesi 987038 yılı ikinci devre temsillerine 1, 11, 37 | tarihinden itibaren başlamıştır. Tem- siller her cumartesi saat 20,30 da ve her pazar saat 14,30 da Beyoğlunda Nuruziya sokağında Parti kurağın - daki selonümuzda verilecektir, »3idiniz, candan gülünüz gı ime ü PAUL MUNI ve LUiZE RAYNER KIZ. 10 SEVİMLİ ERKEKTEN MÜREKKEP BURYERE AMBASADÖR CAZ tinesi Pazar (gündüz) m PERİ GARİ ne ee geliyoralr ve rolarına başlıyorla BU AKŞAM jPEK SiNEMASINDA SENENİN EN MUDHİŞ - EN GÜZEL - EN MUAZZAM Fransızca sözlü ŞAHESERİ SARI ESİRLER | 400 milyonluk ÇİN'in merkezinde müdhiş fedakârlılda filme alınmış AŞK - HEYECAN - GÜZELLİK - İSYAN - HARP - ÇİNLİ RUHU - ÇİNLİ FEDAKARLIĞI Baş rollerde: Ertuğrul Sadi Tek Viyatrosu Aksarayda Bu gece: (Umuma) Cumartesi talebe ma- ve 20 bin figüran KÜÇÜK - BÜYÜK - HERKESİN GÖRMESİ LAZIMGELEN BİR SAN'AT ve DEHA ABİDESİ > Ayrıca programa ilâve olarak: TARİH KURULTAY TOPLANTILARININ bütün tafsilâtı. Numaralı koltukların evvelden aldırılması. Tel, 44289 çe Sinemasında Büyük bir Fransız filmi (SARAY HARRY BAUR Cezayir'in sefahat mahallelerile batakhaneleri... Kavgaları .. İhtirasları... Oyun... Silen ek delkki” elli simminieiinem KORKUSUZ ADAM Şaheserini Takdim Ediyor. İçki... ve kadınları Altm için mücadeleleri... tasvir eden büyük bir Fransız filmi. İlâveten 2 FOX JURNAL - Bu senenin alamond kürkler vesaire. Bayan HARRY BAUR : RİKA RADİFE JAGUELİNE LAURENT ve GEORGES RIGAUD tarafindan fevkalâde Yaratılan Belki her şeyden malümatları bulunduğu hs belki yukarıda gülen bu kadınları da yerlerinden alıp buraya onlar getirdikleri halde, iki herif Mükerrem “ «— Bizim hiçbir len hu- berimiz yok!,, demiş! Mükerrem vaziyelin fe- &aetini hemen anlamış, Nüzhetin kendisile karşılaş malar: ve bereber bulunmaları için bir takım adi ka- dmlar getirmiş olmasından başka hiçbir ihtimal hâ- tırma gelmemişti. Fakat yine merdivenleri çıkarak her şeyi gözlerile görmek istemişti. Ve üst kattaki Odaya girince işret masasını, iki düşkün kadmı ve © kadınların yanında, Nüzhetle iki arkadaşını görmüş- tü. Nüzhet ne şaşırmış, ne de utanmıştı duran ve yeni kadını, kibar rakibeyi gö: Bine sarılan kızı iterek ayağa kslkraştı. 8 Mış, yakası paçası perişan ve gözleri biraz kanlı, ona doğru gelmiş, Mükerremi bu vaziyette, iki külhanbe- y le iki orospu karşısında ve bu iki orospudan birinin ak Üzere kollarına almak istemişti. O geri çekilmiş, yalnız Nüzketi değil kendi kendi- i de hayrette birakan bir kuvvetle delikanlıyı ıfe- rak, dokunma! diye haykırmıştı. ni zorla alıkoymuya cesaret edememişlerdi. ba bunu pek istemişler miydi? Ve merdi- oşnrak İnmiş, bahçeyi yine koşa koşa geçip fırlamış, gecenin zifiri karanlığında tek başı- ine dönmüştü. Ah bu dönüş! Bu dö- m ebediyen unutmyacaktı. Ayağı taş- ayaklarına dikenli otlar batıyor, her n bodur çalılıklar üstüne hep kapana- ordu. Bazan da kulağına sesler, ayak or, arkadan geldiği ve gittikçe yaklaştığı rmiyen ayak seslerini katiyetle duyuyor aytut kilikir berifleri; “ Burada ir oöza görmiye Rak kazandı. Haydi, alayınız, Bu kadar yaverliğini et n izin de hakkınız var!” diyerek arkasın dan saldıramaz mıydı? Herifler bu simsiyah gecede, bu kırlar ve dağlar ortasında kendisini yakalarlarsa ne olacaktı? Hey- hırsa duyacak kimdi? Hem haykırışlarını duyüp gel- geler, gecenin bu saatinde kırlar ve dağlar ortasında bulunuşunu nasıl anlstacak, bu garip yolculuğu ne gekilde tevil edecekti? Ve o zaman, imdadına gelmiş insanlara şikârı kap- tıran herifler ne diyecekler, neler hikâye edeceklerdi? Neler snlatamazlardı! Zonguldağın sırt üstünde ve kırlara en yakm ev- lerinden biri olan evine Kapuzdan yarım saatte mi, bir saatte mi, on saatte mi varmıştı? Hakikaten hil- miyordu, Bu © kadar uzun, bu o kadar müthiş bir yol, bir yoleuluk olmuştu.. Nihayet kapkara, hiç bir penceresinde ışık görül miyen, hiç bir tarafından ses gelmiyen kapkara ev. Ve kapmm anahtarını çikarmak üzere elini mantosu nun sağ cebine götürmüş, anahtarı daima koyduğu bu cepte bulmayınca bütün ceplerini karıştırmış, #fa- kat hiç birinde bulamamıştı. Almayı mı unutmuştu, yolda mı düşürmüştü? Bereket ki, Şerifenin uykusu hafif olduğu gibi zaten tetikte beklemek te âdetiydi. Lâkin, uykusu pek hafif olduğu ve tetikte bekle- diği halde, bu sefer Şerife kadın duymuyordu, Bunun üzerine, geldiğini ve kapıyı açamadığmı tek rr haber vermiş, hafifçe, çok hafifçe, tıkırdatır gibi yine kapıyı çalmıştı. Ve yine hiç bir ses duymamıştı. Bir daha, biraz daha hızir, Yine hiç bir ses çikma” mıştı. Yarabbi, bu uğursuz gecede herşey mi aksi gide- cekti? Biraz geri çekilmiş ve bir insan, canlı bir &- dam, bir düşman muayene eder gibi simsiyah ge0€- nin bu simsiyah ve bir ölü kadar sessiz evine bak- mıştı. Bu ev yoksa boş muydu? Bu evdeki iki kadın, Seniha da hizmetçi de dışarı mi çıkmışlardı. Amma nereye gidebilirlerdi? Mükerrem bir iki kere daha, artık âdeta hızlı hizli kapıyı varmuştu, Sonra, sanki kocaman bir anahta- rın ilk arayışta hemen ceplerde bulunmaması, ele der hal geçmemesi kabilmiş gibi, birden gelen bir ümit ve heyecanla ceplerini tekrar karıştırmış, teker teker yoklamış, bakmıştı, Ve artık yorgun, atık tamamen ümitsiz, kapmm eşiğine çömelerek beklemişti. Uzakta, aşağıda, garşmın ışıkları tek tük yaniyor- du. Fakat etrafartıdaki evler tamamen rşiksiz, kap- kara idi. Seniha ile Şerife dışarı çıkmış bulunduklarma gö- re nereye gidebilirlerdi? Evde insan varsa kapı gö Imdığınm duyulmaması kabil değildi. Birden Müker- remin hatırma Senihanm Halide haber vermiye gitmiş ve Şerifeyi beraberinde sürüklemiş olması ihtimali geldi. Lâkin Kapuzda karşılaştığı sahneden aldığı 15- tırap ve sonra oradan bü evin eşiğine varmeiya ka» dar geçirdiği dakika veya santlerin, o müddetini ta- yin etmek gayrikabil zamanın deh$eti kendisini o kö- dar harap etmişti ki, hatırına gelen bu İhtimal gittikçe daha mümkün göründüğü halde di- ğer taraftan da buna lâkayt kahyor, bu ihtimal mu. hakkak biy şeyse hayatına gelecek felâketleri düşün- miye lüzum görmüyordu. Türlü rezalet ve musibet her taraftan gittikçe yaklaşan bir sel olarak Kendisi. ni kuşatsa bile ve kuşatacaksa bile, o nefsini bu kapı €şiğinde âdeta emniyette buluyordu. A Ve birden, Kapuzda kalmadığına esef etti. Keşki kağmasaydı! Evet kaçmamalıydı. Fakat Nüzhetin olmak için değil. Belki o kadmlardan sonra sırası gelerek kendisiai Nüzhete vermek için değil. Paket orada bulduğu erkeklere, hattâ kendini ge tirip götüren o İki adama ve Nüzhetin önünde kolla- ini açmalıydı, Bu suretle ona anlatırdı ki, nazarında büyük bir kıymeti yoktur ve Mükerremi kollarma 4- iabilmek için bir erkeğin masallardaki şehzadeler ka- dar güzel olması icap etmez. Hayır, sadece erkek ol- ması kâfidir. Başkalarına rastgele, on dakika evvel böyle birşey hiç hatırda bile yokken Mükerrem kol- larını açıverince, Nüzhet kendisine verilen şeyde ve renin hiç bir değer görmediğini anlamış olurdu. Ya- zik, bu dersi Nüzhet almalıydı! Ve belki de varlığı nn derin, kendisince kabil değil farkedilemiyecek kadar derin ve gizli bir yerinde âdi ve galiz bir şeh- vetin hasreti de titriyerek, Mükerrem Kapuzdan he- men kaçmış olmasına yanıyordu. Aşağıda birden iki gölgenin belirişi. Burlarm iki kadın gölgesi olduklarını Mükerrem farketmiş ve bir a4 sonra da görümcesi ile hizmetçi Şerifeyi tanrmıştı. Ayağı kalktı ve kalkarken kendisini müthiş yor. gun hissetti, Eve girmek, uyumak! Gecenin ayazm- dr her tarafı buz kesilmiş, şimdi titriyordu. Onlara doğru gitmeden ve nereden gelebliğceklerini * artk hiç düşünmiyerek bekledi. (Arkası var)

Bu sayıdan diğer sayfalar: