30 Kasım 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

30 Kasım 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Dün çıkan kısmın hulâsasını veriyoruz: Abdülhamidi saltanattan düşüren #t- tihat ve Terakkinin iki maksadı vardı. Biri irtica tepelemek, diğeri muhale- fetin önüne geçmekti. 31 Mart vakasm- da cemiyet kısmen arzusuna muvaffak olmuştu. Pakat, cemiyeti idare edenle rin muvareheli hareket edememeleri vaziyeti değiştirmekte idi, Halkın coş kun bağırışmalarma aldanan cemiyet azaları yeni bir inklâp yarattıklarına sahip olmuşlardı. Münevverler istibda- dm kalktığına, hürriyet ve meşratiye- tin yerleşeceğine emin olmuşlardı, Lâ- kin cahil tabaka ve hocaların, vaizlerin sözlerine aldanmağa alışmış olan bir kasım halk, ne hürriyetin manasını nr de meşrutiyetin ruhunu anlamıştı. Mat buat hürriyeti, serbesti kalem vardır diyerek Babiâli caddesi bir şahsiyet meşheri haline gelmişti, Herkesin yüzü kâbei hürriyet olan Selâniğe doğru gev- rilmişti. Bir kısım bakışlar da Şeref s0 kağına doğru üzanmıştı. Meşrutiyetin feyizli membar sanılan bu sokaktaki Mü nif Paşa konağından gelen emirlere: «Cemiyetin emri böyledir. İtaat Jözrmi» deniliyordu. İtaat göstermiyenlere de: <Eaki iderenin adamıdır. Kapı dışarı - tılması Mizımdır!e yaftası yapıştırılıyor” du. —2— Cemiyet, (kahramanı hürriyet) lere verdiği gibi, bunlara da bir (imtiyaz) bahşetmişti, Senelerden- beri menfa haytında çektikleri çi- lelere âürmeten, şimdi bunları da inkılâbm feyiz ve nimetlerinden is- tifade ettirmek istemişti... Birçok- ları, —alınlarıma (eski devrin ada- mıdır) diye damga vurularak— iş. lerinden çıkarılan dalyeleri beğenmemişler; (kahra- manı hürriyet) lerle Tekâbete gi- Tişmek istemişlerdi... Bu rekabet, derhal cemiyetle aralarınm açılma. sma sebep olmuştu. Böylece, yeni bir muhalefet unsuru daha doğ- müştu. 4 alkı, eski devirden nefret et- tren sebeplerden biri de, (caka, ve tahakküm) idi. Eski devirde, imtiyazlı bir sınıf mevcut idi ki, bunlar kendilerini daima halkm fevkinde görürlerdi.. Saray mensupları, (Paşazade) ler, ((damatbey) ler, vükelâ ve sâray mensuplarının uşakları. Hattâââ, bunların histm ve akrabaları. Bit- tabi (hafiye) ler... Bunlar; umumi yerlerde, oturuş- Tarı, kalkışları, halka karşı yüksek- ten bakışları, konuşuşları, selâm ve- rip alışlariyle, derhal seçilirlerdi. Bunların çoğu vapurlara bedava binerler. Tiyatrolara bedava girer ler.. Hattâ —daha katı yüzlü o- lanları— meyhanelere, birahanele. re girerek bedava yerler içerledi. Bunlardan, hesap ve kitap isten- mezdi, Şayet istenilecek olusa; ce- Yap hazırdı: — Vay.. Beni tanımıyorsun, ha.. Pekâlâ,. Ben sana gösteririm. De- mek kâfi idi. Bu sözler, bütün he- Sapları temizlerdi, Bunlar; yüzlerine dikkatlice ba- kılmıya, önlerine geçilmiye, yürür- ken kaza ile kol çarpılmasına da tahammül etmezlerdi. Ya, (şirrak) diye tokatı indirirler.. Veyahut e)- İerindeki altın saplı bastonla ka- Taya göze darbeler indirmiye giri- Şirlerdi. — Ben. (., .) Paşanın adamı- Yım, #usturmıya kâfi gelirdi. Bunlara karşı derhal boyunlar eğilir; — Şerrine lânet, deyip, ker dava Ve nizadan vazgeçilirdi. alk, bu (imtiyazlı smef) m bu (caka ve tahakküm) Jerin- den brkıp usanmıştı. Meşrutiyet Dün edildikten sonra, bu smifın or- kalkacağını sanmıştı... Vâkıa, Mesrutiyetin niyle bu smıf kan Nasıl doğdu ? - Nasıl yaşadı? - Nasıl battı e m A e ll Vİ e pa yıplara karışmıştı. Fakat bunlar yeri, boş kalmamıştı. Derhal, yep- yeni bir zümre türemiye başla- muşti. Ceketinin altımdan koca bir Ka- radağ tabancası sarkan.. Omuzları yengeç gibi birer tarafa çarpılan. kaşlarmın üstüne eğdikleri feslerin ve keçe Klilâhların altında, gözleri atak bir mâna ile parlıyan.. ve bil- hassa; — Abe!.. Diye söze başlıyan bu yeni zümre, halkm kalbine daha korkunç bir dehşet salmıştı, Bun- lar, kimlerdi?.. Bunlar, kendilerine (hürriyet kahramanları) (millet feğaileri) süsü veren inkılâpçı taslakları idi. (İnkrlâbm hakiki kahramanları) ve henüz hiç kimse tarafından bi- Muniyeh (eemiyet #zalârı), kendi isim ve şahisiyetlerini ortaya koy- maktan hicap ediyorlar; yaptıkları milli ve vatani vazifeyi İzam etme. mek için büyük bir tevazu gösteri- yorlardı. Halbuki garip bir talih ve tesadüfle: — Uydum kalabalığa, diye, in- Kılâp gürültülerine karışıvermiş o- Jan bazı (eakacılar), şimdi birer ikişer meydana çıkıyorler.. Hakiki inkılâpçıların hesabma, kendilerine pay çıkarıyorlardı. Gidenler; — Ben. (. , .) Paşanm adamı. yım, diyorlardı... Bunların yerleri- ne gelenler de: ni töemiyet Be) nin adamıyım, diye böbürleniyor- lardı. Ve, halkn. karşi en gibi görilnerek kendilerine bir im- tiyaz temin ediyorlardı. Halk, şaştrmı, — Gelenler, yarn aratacak, Diye, şikâyetler başlamıştı. Bu şikâyetler de, (cemiyet aleyhine)bir takım (gayrimemnunlar) yara muştı. emleketin her tarafında isler karışmıştı. Dehşetli bir 8- narşi başlamıştı. Cemiyet, inkilâp yapmıya teşebbüs ederken, bu ka- dar büyük idare işlerine girişmiye hazırlanmamıştı. 'T: t henüz moksandı, (Eski devrin adamı) di ye, vesair sebeplerle hükümet işle- rinden atılanların boş kalan yerleri doldurulamamıştı. Bütün işler YÜZ üstü kalmıştı, Bu karışıklıklar & rasmda, birçoklarının hakları ziyaa uğramıştı, İşte bunlar da, âyrıca bir (ga)- rimemnun) zümresi yaratmıştır. Bunlar, belki zaman ile, hâdisat ile halledilebilir şeylerdi. Faksat.. bunfardan daba korkunç; hettâ memleket hesabma felâket adde- dilecek müthiş bir cereyan başla” mıştı. O da: — (İhtiras) ti. : İlk ihtiras bayrağını açan; cali Kemal Bey) di... Meşrutiyetin ilâ- nmdan bir gün eyvel Avrupoğan İstanbula gelen bu sat; kendisinin, uzun seneler Avrupada (Meşruti- yet mücahedesi) nde bulunduğunu iddia ederek; inkılâbın ön safında yer almak istemişti. (Cemiyet), bunun aksini iddia ederek, ona bir varmak bile ver vermemleti.. Slğ 31 Mart isyanından biv safhayı gösteren tarihi bir yesim; “Şeriat isteriz!,,lerden bir kısmı Hareket Ordusu tarafından tevkif edildikten sonra Köprüden geçiriliyor ? Caka Sevdasına Düşen Imtiyazı | Sınıf — ni A (Mizancı Murat Bey) zuhur etmişti. Kendisinin, (İttihat ve Terakki Cemiyeti) nin Relsi olduğunu iddin ederek, inkı- Jâpçıların cn başma geçmek iste. mişti... Cemiyet, bu iddiayı reddet miş,, Ona da bir parmak yer ver- memişti. Daha arkadan, (Prens Sabahat. tin Bey) çıkagelmiş.. o da: — Babam, (hanedanı Sâltanal) tan idi. Mahza bu milletin uğrun. da, rahat ve huzurunu feda ederek, benim ve küçük biraderimin elle. rimizden yapışarak Avrupaya firar elti... Orada senelerce mücahede de bulunduk, Millet uğrunda, aç TAN ve sefil kaldık, Babamız, bü dava- ya kurban gitti, Fakat saçlığımız tohumlar, her yerde feyiz verdi. Bu inkılâbı, biz yaplık. (Arkasr var) (Başı 8 incide) de vır balo vermiş, çok eğlenceli ol- muştur. Ankara ve İstanbu! radyoları birle sik olduğu halde dün öğleyin saat 13 ten geceyarısına kadar neşriyat yap- muhtelif Vekâletler namma, Cümhuriyetin 14 yıl içinde başardığı mühim işler hakkında konferanslar verilmiştir. Fener alayları Geceyarılarından sonraya kadar, halk sokaklarda idi. Bilhassa Taksim Bayezit meydanları çok güzel bir şe- kilde tenvir edilmişti. Taksim mey- danındaki renkli su tesisatını görmek İçin şehrin en uzak semtlerinden bir. çok vatandaşlar akın akın geliyor, meydanı dolduruyordu. Şehrin her ta rafı tenvir edilmişti. Denizdeki bütün merakibi bahriye de çok hoş bir man zara arzediyordu. Dün gece yapılan feneralayları da gok parlak oldu. Beyoğlu tarafındaki feneralayı saat 20 de Taksim mey. danında toplandı, Burada tezahürat yapıldı. Mİİ marşlar söylendi. Mübarek şehitlerimiz Cümhuriyet bayramı münasebetile dün saat 15 te Edirnekapı haricinde. ki şehitlik te ziyaret eğilmiştir. Şe- hitliği ziyaret için hazırlanan resmi zevat ve davetliler saat 14 te Fatih be lediye dairesinde toplanmışlar ve du- radan şehitliğe gitmişlerdir. Şehitlik te daha evvel bir bölük asker ve ban- do hazırlanmış vaziyette idi, Evvelâ İstiklâl marşı çalındı. Vatan için can- larını feda eden aziz şehitlerin ruhu için bir dakika süküt edildi. Müteakip törene riyaset eden Fatih kaymaka-| mı tarafından şehitler âbidesine, Be- lediye namına büyük bir çelenk kon- du, müteakiben, Fatih kaymakamı kı sa bir nutuk irat ederek, hazır bulu- nanları aziz şehitlerin ruhunu hür- metle anmağa davet etti Vatan uğ- runda csnlarını veren memleket cuklarınm bu en büyük ve insani metleri karşısmda Türk milletinin şükran borcunu hatırlattı. Meragim hazin bir şekilde nihayet buldu. Ankarada ve Bütün Yurt İçinde Ankara, 29 (Tan muhabirinden) — ço Neden Bozulur ? Karaciğerin kifayetsizliği hikâ- yesinin sizi sıkacak kadar uzadığı- ni ben de biliyorum. Fakat karaci- Rerin işlyerini görememesi sadece moda, görenek neticesi birşey de Bildir, Çokça işitilmesi, rahatsızlı- ğın çokça olmasından ileri geliyor. Okuyucularım arasmda da . henüz tam bir hastalık sayılamıyacak - bu halde buhunanlar çokça olduğu- #u tahmin ediyorum. Onun için bu bahse biraz daha tahammül etme- mizi rica Bâhusus buglin sayacağım se bepleri herkesin bilmesi lâzımdır. Çünkü karaciğeri bozan, onun iyi isliyememesine sebep olan seyler pek çoktur, Bir kere, mikroplu hastalıklarm hepsi karaciğeri azçok yorarlar ve bozarlar, Istanbulda bizi her yıl fa laca ziyaret eden, bazı yıllarda 1s- tanbullulara, karşı sevgisini fazlaca gösteren tifo hastalığı bu ateşli hastalıklardan biridir. En ağır ge çen tifolar karaciğerde daha az te sirler bırakırlar da, hafif geçen pir ra tifo hastalıklarının - hele B. Pa ratif cinsinin . karaciğere tesiri da ha büyük otur, Sıtma hastalığının birçok yerler de köklü olmakla bers- ber, bu hastalık hâlâ bazı yerlerde vardır. O da karaciğeri bozan bli- yük sebeplerden / biridir. Verem hastalığının girmediği yer yoktur. Bu da karaciğere pek ziyade doku nur. Pek ateşli, ilerlemiş şekillerin de karaciğer üzerindeki tesirleri £ kinci derecede kalsa bile, hafif $0- Killerinde rahatsızlığı karaelğer haylice ehemmiyetli görlinür, Genç lik hatâsı neticesi olan o, adı bile çirkin, hastalık hem kendi mikrop larile, hem de tedavisi için kullanıl maya mecburiyet görülen ilâçlarla. karaciğeri yorar. Bunlardan başka mideden, sin san arada sırada çok tu içse kara- ciğere dokunmaz da azar azar, fa- kat devamlı içince daha ziyade do- kunur. (Ak$amerlara ibret!) kah- ve, çay, tütün bile bozar lar Tütünlin dumanı çekilince tesi ri daha fena olur, Çabuk yemek, etli yemeklerin çoğu, baharlı ve biberli yemekler, buzin içkiler, üzüntü, gerek vücut- çe ve devamlı yorgunluk karaci” rin kifayetsizliğine sebep olurlar. Görüyorsunuz ki, hayatta her şey, karaciğerin yorulmasına, bo- zulmasına sebep olur. Ondan dola- yıdır ki, hekimler herşeyde itidali tavsiye ederler, Z Morfin, kokain, afyon, yalnız if- rat halinde değil çen az mikdarda | bile karaciğere dokumurlar. Zaten bunların başka cihetlerden sebep olukları çirkinliklerin yanında ka raciğer üzerine tesirleri pek hafif kalır Bir de bazı sanatler karaciğer üzerinde menfi tesir yaparlar, Me selâ kurşun tutmıya mecbur eden saatler. Altm da karaciğer için bir zehir dir. Altın çıkaran işçilerin karaci gerleri bozuk olur. Ondan dolayı o- saymayı tercih ederlerdi, Şimdi kâğıttan para sayesinde, karaciğerin hiç olmazsa bir tek ze İçerde ve Dışarda Şehitlikte. Bütün yurt içinde, yurdun her şehrin de, kasabalarımızda ve bütün köyle- rimizde Cumhuriyet Bayramımız çok heyecanlı ve içten gelen coşkunlurla kutlanıyor. Birçok Şehir ve kasabalarımızda Atatürk anıtları dikilmiş, yeni tesis lerin küşat resimleri yapılmıştır. An karada da bayram, cumhuriyetin ebe diyen temelleştiğini İfade eden geniş bir heyecan ve milli bir ağırbaşlılık- İla kutlanmaktadır. Çelik kanatlar Geçit resmine saat 14,40 ta başlan dı. Evvelâ yüzlerce tayyaremiz bir. denbire Ankaranın ufuklarını kapla» dı. En önde liva kumandanı sıfatile Atatürk kızı Sabiha Gökçen uçuyor- du. Bombardıman ve avci tayyarele- rimizin muntazam uçuşu takdirle kar şılandı. Bundan sonra merasim ala» yı geçide başladı. En önde Türk bay rakları arkada oymak bayrakları ol duğu halde kız ve erkek izcilerimiz geçtiler. Memleketin dört tarafından | bu büyük bayrama Türk gençliği nâ- mına işürük etmek için gelmiş olan 1600 izcinin çok muntazam geçişi tak dirle seyredildi. Izeilerle beraber ge çen Lalebelerin yekünu 2384 kişidir. İzcilerden sonra erkek ve kız Türk kuşu muallim ve talebeleri ellerinde model tayyareler olduğu halde geç- tiler, Bu sırada Türkkuşuna mensup dört tayyare Akköprü Üzerinde uçuş İar yapıyordu. Paraşütçüler Altısı kız olmak üzere 21 genç pa- rTaşütle atladılar. Türkkuşundan #on ra Ankara musiki muallim mektebi, kız lisesi, İnönü kız enstitüsü geçtiler. Burdan sonra Harbiyeliler, Ankara garnizonu, muhafızgücü bahriyeliler süvariler, motörlü kıtalar ve tanklar büyük bir intizam ve mahabetle geç- tiler, Tayyareler indikten sonra tey yareci Sabiha Gökçen Ataliirkün tri- bününe geldi Atatürk kıymetli kadın tayyare cimizi ve hava müsteşarı Albay Ce- lâli tebrik ettiler. 120 bin vatandaş Ankara, 29 (Tan muhabirinden) — Ankara fevkalâde günlerinden birini daha yaşadı, Cümhuriyetin 14 üncü yıldönümüne rastliyan bugünde en küçüğünden en büyüğüne kadar 120 bin vatandaş heyecan ve sevgi ve ne- $e içinde sabahın altısmdan beri eşsiz. bir bayrem yapıyor. Bu senenin cüm- huriyet bayramında ayrı ve müstes- na bir hususiyet vardır, Romanyanm sayın Başvekili Ekselâns Tatarescu, Iran Hariciye Nazırı Ekselâns Semii ve Balkan antantına dahil devletlerin Genelkurmay başkanlarile yüksek ku manda heyetine mensup diğer zevat Türk cümhuriyetinin 14 yaşını bitir- lecektir. Muvakkat teminat (243) liradır. Isteklilerin en a7 (1500) liralık bu hirinden kurtulduğumuzz şiikret- meliyiz. yazılmış ehliyet ve Bayram diği bugünde şehrimizin aziz misaf ri bulunmaktadırlar. Bu suretle Ankara, en sevinçli gü ünde kendisinin de dahil bulunduğu iki kuvvetli paktın iki muhterem mi- messilini sinesinde görmekle cidden i bahtiyarlık duymaktadır. Şehir dün akşamdanberi fevkalâde günlere mahsus bir manzarı arzet- mektedir. Buglin sokaklar, resmi ve hususi müesseseler, evler elektrik ve bayraklarla donatılmıştır. Istasyon caddesi ve misafirlerin oturdukları Ankarapalasın önü Türk—Romen— Iran ve Yugoslav bayraklarile süs - lenmiştir, Halk sabahm çok erken saatlerinden itibaren sokakları dö- külmliş ve geçit resmini görebilmek için bir yer tutmıya çalışmıştır. Ge- çit resminin yapılacağı sahada tribün ler saat 11 de tamamen dolmuş bulu- nuyordu. Yeni Ankara garı Ankara, 20 (TAN) — Yarm saat 16 da yeni Ankara garı bir törenle açılacaktır. Saat 15 te de bir heyet Cebecideki Şehitliğe giderek bir ih. fal töreni yapacaklardır. Yine öğle- den sonra Ankara stadyorunda atle- tizm ve futbol müsabakaları yapıla. câk, Peşte takımile Ankara muhteliti karşılaşacaktır. Yurt Dışında Bayramımız Berlin, 29 (TAN) — Berlin rad- yosu buğün Türkiye Cümhuriyet bayramı dolayısile Türklerin hisle. rini ve sevinçlerini ifade etmiş ve ilk evvelâ Türkiyeyi ziyaret eden bir Alman kadını radyo ile nutuk söyle- miştir. Alman bayan Sözlerini şu şekilde bitirmiştir: & “Türk milleti güzel ve zengin olacaktır. Bayramı « tiz kutlu olsun.,, Daha sonra Türkiye Cümhutiyeti Berlin büyük elçisi Hamdi Arpağ türkçe olarak bir nutuk söylemiş ve Türk vatanmın bugün aziz cümhuri- yetin yıldönümünü kutlarken ha. riçteki vatandaşların da ayni aşk ve hararetle buna iştirak ettiklerini, ha riçteki Türklere gurbet hissi vermi- yen büyük. ve dost Almanyanm da bu merasime kalpten gelen hislerle iştirak etliğini & anlatmış ve Berlin radyosunun sesini memleket havasi» le temas etmek imkânmı verdiğin. den dolayı bu güzel teşebbüse önayak olanlara teşekkür etmiştir. Bu nutuktan sonra İstiklâl m çalınmış ve daha sonra almanca pu- tuklar söylenmiştir. İtalyada Roma, 29 (TAN) — Roma — Ba. ri radyosu bu akşam Türkiye Cüm- huriyetinin yıldönümü şerefine neş « riyat yapmış ve bu münasebetle Cüm buriyetin Türkiyedeki başarıları ğ- zerinde türkçe bir konferans irat g- dilmiştir, Konferansta Türkiye Cüm kuriyetinin her sahadaki muvaffaka. yetleri anlatıldıktan sonra şu sözler. le nihayet verilmiştir: “Sulh ve medeniyet için çalışan u- luslar, yeni Türkiye ile yanyana bu- lunmaktadır. Atatürk Türkiye"'ne faşist Italyanım en samimi tebrikle. rini sunarız. rinden almış olduğu vesikalara istina, Romanyada Bükreş, 29 (TAN) — Bükreş rad. yosu Türkiye Cümhuriyetinin 14 ün cü yılönümü münasebetile bu akşam türkçe neşriyat yapmış ve Türk Cüm huriyetini kutlamıştır, En mutedil fiyatlarla en mükemmel Empermeabl Pardesüler Tüccar Terzi İTKIN İstiklâl cad, No. 405 Tel: 40450 ————— İstanbul Nafıa Direktörlüğünden ; 17, 11, 937 çarşamba günü saat 10 te Istanbul Nafıa Müdürlüğünde (3226,73) lira keşif bedelli Istanbul Asartatika müzeleri fotoğraf atölye. inde yapılacak inşaat işleri nin eksiltmiye konulmuştur, Mukavele, eksiltme bayındırlık işleri genel, hususi ve fenni artnam, leri, proje, keşif hulâsasile buna müteferri diğer ilmi evrak dairesinde görü. işe benzer iş yaptığma dair idarele. den Istanbul Nafra Müdürlüğünde; ticaret odası vesikalarile gelmeleri. (1200) ”

Bu sayıdan diğer sayfalar: