3 Haziran 1938 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 2

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

aa a af Hakd AFi Si eli alaBD İ D . T M No. 78 .SIFIRİN A'TIR Yazan: M. SIFIR Vahdettinin Yanında Hararetli Münakaşalar Damat Ferit, Esat Bey aleyhin- deki vesikalara dair Benete malü- mat verdikten sonra sözüne devam ediyor. Diyor ki: — İşte. Haringtonun şerefli bir kumandan olduğunu daima söyle- diği ve himaye ettiği Miralay Esa- dın marifetleri.. Benet bu sözler karşısında kıza- tıyor. Esasen miralay Esat Beyi o da pek sevmez. Sait Molla ve Ali Kemalin teşviki ile evvelce birkaç defa Esat Beyin değiştirilmesi için general nezdinde teşebbüslerde bu lunmuştur. Fakat netice verme- diğini görünce bir daha bu mev- zua yanaşmamıştır. Damat Feri- din vesikalar hakkında verdiği mü balâğalı izahatı dinledikten son- râ: — Çok mühim bunlar... Diyor. Şimdi ne yapmak istiyorsunuz?.. — Bunları General Harington h'ı_ııi.etlerine götürüp vermeyi dü- şünüyorum. — Hayır ekselâns bunu yapmı- yacaksınız, Harington bu gibi şey- lerde çok ince düşünür. Bu mek- tupların Esat Beyi sevmiyenlet ta rafından uydurulmuş ve size ve- rilmiş şeyler olduğunu zannede- cektir. Sorup öğrenmiye kalkışa- cak, işi sürüncemede bırakacaktır. — Çok şey... Bunda tereddüt e- dilecek, şüphelenecek birşey gör- Müyorum. Gerçi üzeri İneboluda tüccardan Nidai Beye yazılan şu Zarftan çıkan vesika da yok amma Hü. Beye yazılan bu tavsiye mek- tubunda Esat Beyin imzası var: Bakınız, öyle değil mi?. — Ekselâns, güzel söylüyorsu- nuz. Ya Esat Bey: “Bu mektup ve imza benim değildir. Düşmanlarım tnrafy'ıdan beni Iek'el;m_ek için uy- duruülmuş şeylerdir... derse7 — — < Seniye Hanım Kapiten Benetten yana öluyor: n — Kapitenin düşüncesi ve de- dikleri çok doğrudur, diyor. Esa- sen bu kâğıtlar da Esat Beyden a- hnmamıştır. (H. ye dönerek) öyle değil. mi, H. Bey?, — Evet, C, isminde bir mülâzim bunları bizim İ. B. e vermiş. — Gördünüz mü ya, Esat Beyi hangi delil ve şahit ile kabahatli çı_karabHECeğiz? (Benete dönerek) Siz ne yapılmasını düşünüyorsu- nuz, Kapiten? « — Bana kalırsa bu vesikanın si- zin elinizde bulundukça değeri, E- sadı lekelemek için hazırlanmış bir kâğıt olmaktan ileri geçemez. İ. B. dediğiniz adam bu kâğıtlarla A- nadoluya geçmek teşebbüsü üze- rinde tutulmalıdır. Ve bu rolü çok iyi oynamalıdır. Sizlerden olduğu- nu asla hissettirmemelidir. O Za- man Esat Beyin bu mektubu biraz ehemmiyet kazanır, göze çarpar, Bu şekilde — Harington Esat Bey hakkında belki şüpheye düşürüle- bilir. Hem bana kalırsa bu işi Ha- ringtondan ziyade siyasi mümessi- lin eli ile yapmak daha faydalıdır. Benetin bu işe itiraz eder gibi görünmesinden Damat Feridin bi- raz canı sıkılır. Pencereden dışarı- sını seyre başlar. Benetin söyle- diklerini dinlemez, Yalnız son sö- zü dikkatine çarpar. Birden pen- cereden döner ve der ki: | — Pardon, Kapiten, orasını iyi anlıyamadım: Bu işi niçin siyasi mümessil ile yapıyoruz? — Çünkü bu arzunuzun olması için Haringtona karşı tesir yapa- bilecek tek adam odur. Adamınızı Anadoluya kaçmak suçu üzerinde iken kendi istihbaratı adamlarına tutturur, tahkikatını yaptırır. El- de edilen delilleri ile gerçeklenmiş bir suç şeklinde generale bildirir. — Güzel. Lütfen onu da söyler misiniz. Niçin Haringtonla yapmı- yalım? Damat Feridin mankafalığına Kapiten Benet sinirleniyor. Biraz sertçe: — Ekselâns, diyor. Bunun sebe- bini takdir etmenizi pek isterdim. Haringtonun eliyle yapılması bu işin müttefikin zabıta komisyonu- Bi na düşürülmesi demektir. Bu ko- misyonda hele İtalyan delegesi. Kont Kaprini, Miralay Ssadı hi- maye edecektir. " Çünkü araların- da bir dostluk var, bu bir... İkinci si de, komisyon emrinde hüküme- tinizin irtibat memur ve komiser- leri var. Bü işi onlar da öğrenecek lerdir, Bu da miralay Esadıri kendi aleyhindeki görüşme ve teşebbüs- leri bit an evvel haber alması ve müdafaasını hazırlaması demektir. Ö_xle değil mi? Yoksa yanlış mı dü şünüyorum? Halbuki siyasi mü- messillikte yapılacak tahkikat giz li kalır. Sonunda miralay Esadın durumu üç siyasi mümessil ara- “sında kararlaştırılır ve Haringto- na yazılır. Haringtonun mümessil- ler tarafından müştereken veril- miş bir karara itiraz edeceğini pek ummam. Bu suretle istediğiniz de olur. Bunun başka çâresi yoktur. Damat Ferit Benetin söz başlan- gicindaki sitemini pişkinliğe vu- ruyor ve anlamamış gibi görünü- yor. Fakat nihayet işi kavramış ve Benete hak vermiştir. Seniye Ha- nıma dönüyor: — Pek doğru, diyor. Kapiten haklıdır. Şu halde kendileri bura- da iken ne yolda hareket edilece- ğini kararlaştırsak fena olmaz, de- ğil mi? — Evet, bu 'bakımdan da yar- dımlarını esirgememelerini rica e- deceğim. Amma pek te utanıyo- rum, Terbiye ve asillikleri ile bu cesareti kendileri — bağışladılar. Biz de sık sık başını ağrıtıyoruz. Kusurlarımıza bakmazlar artık... Seniye Hanımın bu gönül alıcı ve tatlı sözlerine Benet pek mem- nun oluyor. Yerinden fırlıyor, yer lere kadar eğiliyör: * * — Beni ütâanmriyorsuruz Dı— yor. Küçük hizmetlerimi bu kadar büyük ve kiymetli görmek ile ger- çekten naziklik gösteriyorsunuz. Candan teşekkür ederim. Bu işte nasil hareket edileceği meselesine gelince; düşüncem şudur: Damat Paşa, H. Beyden aldığı raporu bir mektupla yarın siyasi mümessile gönderir. Ben de bu akşam mü- messil cenaplarını ve müşavir Mis ter Rayanı görür ve işi anlatırım. İ. B. in vapurda tutulması — için deniz kontrol kumandanlığına da lâzım gelen emirleri verdiririm. İs tihbarat dairesinde yapılacak sor- guda İ. B. in, size olan münasebe- tinden bahse' Anadol ya gideceğini ve üzerinde çıkacak vesikaları miralay Esattan aldığını söylemesini de siz temin edersi- niz. İşin üst tarafını bana bırakı- nız. Ben takip eder ve işi istediği- niz şekilde neticelendirirm. Nasıl, bu şekil daha iyi değil mi? (Devamı var) & af MÜTEFERRİK : Evkaf Idaresi Sanasarîyan Hanını Istiyor Ermeni patrikhanesile vilâyet hu- susi idaresi arasında cereyan eden u- zun muhakemelerden sonra patrik- hane davayı kaybetmiş, bi hu- Sirkecide GüzelBirMeydan Açılacak Sirkeci şimendifer istasyonunun çıkış yerinde. bulunan polis, inzibat, gümrük ve sair bazı idari şubelerin çalıştığı binanın yıktırılarak, geniş bir meydan açılması tramvay yolu- na doğru uzanmış bulunan lokanta- nın da kaldırılarak meydana katıl- ması hakkındaki proje kati şeklini almıştır. Bir katlı binanın boşaltılmasına başlanmıştır. Ancak lokanta ile Devletdemiryol- ları arasında bir ihtilâf çıkmış ve mesele mahkemeye intikal eylemiş- tir. Bu binanın yıkılması mahkeme- nin neticesinden sonra kabil olabile- cektir. Diğer bina pek yakında yıkı- lacaktır. Karamustafapaşa Türbesi Yıktırılmıyacak — Çarşıkapıdaki Karamustafapaşa türbesi meselesi halledilmiştir. Tür- benin tarihi kıymeti olduğu için bu- ğünkü şeklile bulunduğu yerde mu- hafaza edilmesi ve açılacak yeni cad denin ,türbenin iki tarafından geçiril mesi kararlaştırılmıştır. Istanbu'un İmarı Hakkında Prost- tun Bir Raporu İstanbulun tafsilât plânını yapma- dan evvel, imar işleri bakımından gö- ze çarpan ve halli icap eden meseleler hakkında B. Prost Belediye Reisliği- ne bir rapor vermiştir. Bu raporun u- mumi hatlarının hülâsasında bilhassa şu meseleler vardır: 1 — İmar plânına göre, şehrin bir kısım sokak ve caddeleri genişleti- lecek ve birçok. yeni caddeler açıla- caktır. Bunun için geniş mikyasta is- timlâkler yapılması icap etmektedir. B. Prost istimlâkler yapılmazdan evvel, seyrüsefer işlerinin tanzimi için bazı yeni yollar açılmasını şehrin imar plânı bakımından çok mahzurlu görmektedir. Hazırladığı yol projesi- ne göre, yeni yolların açılması için beş yüz bin lira harcanacak ve bu proje iki senede bitirilecektir. 2 — Prost, yol ve meydan açmak üzere yapılacak istimlâklerin şehrin mali kudretile mütenasip olmasını münasip görmektedir. Mütehassıs, is- timlâk bedellerinin yükselmesine de nazarı dikkati celbgetmekte ve plâ- nın tatbik işlerine verilecek paranın tahdidi için bir kanun yapılmasını ve bilhassa istimlâk kıymetlerinin plân- da tasdikından sonra yükselmemesi i- çin kanuna sarih maddeler konulma- sını tavsiye etmektedir. 3 — B. Prost şehirde ancak isti- kamet ve seviyeleri tayin edilen cad- de ve sokaklarda bina inşaatına mü- saade edilmesini teklif etmektedir. Mütehassıs plânın tatbikını müşkül- leştirecek ve bozacak, yeni “e'mri vâ ki” lerin önüne geçmek üzere bu ted birin alınmasını zaruri görmektedir. Bu teklif,şehrin bazı semtlerinde bina inşaatını tahdit etmesi bakımından çok mühim addedilmektedir. Bu teklifler Belediyece tetkik ©- lunmaktadır. Ne karar verileceği he- nüz belli değildir. Muhiddini vuran Mehmet Fethi adliyeye götürülürken Kadın Yüzünden Arkadaşını Ağırca Vurdu Evvelki gece Arapcamide bir cina yet işlenmiş, bir fırın amelesi bir ka dın meselesinden arası açık olan bir tayfayı tabanca ile vurmuştur. Hâdisenin tafsilâtı şudur: Eskişehir nakliyat anbarına ait Pendik motöründe tayfa Rizeli Ce - lâl oğlu Muhiddin ile Muhiddinin akrabasından ve Galatada Netati Bey gçaddesinde francelâ fırınında çalışan Mehmet Fethi, bir sene evvel ayni kıza evlenmek için talip çıkmış lardır. Kız ve kızın ailesi Muhiddini ter- cih etmişier ve kızı Muhiddine ver - mişlerdir. Kızı almıya muvaffak olamıyan Mehmet Fethi, Muhiddine o günden sonra kin beslemiye başlamış, ve in- tikam almak icin fırsat kollamıştır. Mehmet Fethi birkaç defa Muhid- dinin yolunu kesmiş, fakat araya gi- eeT DT tavtan v BUĞÜĞÜS AYT ır. : z Günler' ğeçtikçe kimi artan Mehmet Fethi, nihayet evvelki gece, her ne pahasına olursa olsun Mühiddini ö!- dürmiye karar vermiş ve evvelce te- darik ettiği tabancasını alarak Mu - hiddini aramıya çıkmıştır. Mehmet Fethi, Muhiddinin çalıştığı Pendik motörünün Arapcamide şarap iskele sinde bağlı olduğunu haber almış ve motörün bulunduğu yere giderek o sırada uykuda bulünan Muhiddine: — Şey, Amcan Mustafa Reis kah- vede bekliyor, demiştir. Muhiddin hemen caketini giyerek motörden at- lamış, ve burada Mehmet Fethi ile karşılaşmıştır. Mehmet Fethi hiçbir şey söylemeden elinde bulunan ta - bancasını Muhiddine çevirmiş, üç el ateş etmiştir. Çıkan kurşunlardan bi ri Muhiddinin boynuna isabet etmiş- tir. Muhiddin, tabanca sesleri üze- rine gelen memurlar tarafından Be- yoğlu hastanesine kaldırılmış, hâdi - seden sonra kaçan Mehmet Fethi ya kalanarak tahkikata başlanmıştır. lemiştir: mez. Muhiddinin hayatı tehlikededir. Kocasının Başına Vazoyu Fırlatmış Hastanede kendisini gören bir mu - harririmize Muhiddin şunları söy- — Motörde uykuda iken Mehmet Fethi geldi ve amcan çağırıyor, diye seslendi. Sonra da beni vurdu. Meh met Fethi delidir. Ne yaptığını bil - Nişantaşında Meşrutiyet mahalle- MAARİFTE : Viyanadan Bazı Profesörler Buraya Gelecek Geçen yıl üniversiteden ayrılan radyoloji profesörü Dessauer'in yeri- ne getirtilmesi için kendisile temas ta bulunulan Viyanalı profesör Ska- litzer, üniversitemize gelmeyi kabul etmiş ve bu husustaki mukaveleyi im zalamıştır. Yeni ders yılından itiba- ren profesör derslerini vermiye baş- lıyacaktır: Avusturyanın ilhakından sonra Vi yana üniversitesinden ayrılmak isti- yen bazı profesörlerle yapılan te - maslar da ilerlemektedir. Bu arada devletler umumi hukuku, kozmoğ - rafya ve iktısat kürsüleri için birer profesör getirtilmesi kararlaştırıl - mıştır. Muallimlik İmtihanı Başlıyor Ortaokullarda muallim muavinli- ği icin açılacak imtihanlara 15 hazi - randa başlanacak ve o gün türkçe, 16 da tarih ve coğrafya, 17 de ma- tematik 18 de fizik imtihanı yapıla - caktır. İmtihanlar için 73 kisi müracaat et miştir. Tahriri imtihanlar burada vya pılacak ve bu imtihanları kazanan - lar Ankaraya giderek bir de şifahi imtihan verecekler, sonra muallim o- labileceklerdir. Lise — mezunlarına mahsus olmak üzere de eylül başın- da başka bir imtihan daha açıla - caktır. İki Doçent İmtihan Verdi Edebiyat fakültesi coğrafya ensti- tüsü tedris heyetinden Ahmet Ardel ve Ali Tevfik Tanoğlu doçentlik im- tihanını rektör ve p;j9fesörler huzu runda muvaffakıyetle vermişlerdir. Rektör bu gençleri takdir etmiş ve döçentliğe terfilerinden dolayı tak - Alelamt Atelün —£ Ha Ankaradan Telefon ve Telgrafla . Maaş Kanununa İlâve Projesi Ankara 2 (Telefonla) — Maaş ka- nununa zeylen Maliye Vekâletince hâ zırlanan ve İcra Vekilleri Heyetince 19.3.1937 tarihinde Meclise arzı karar laştırılan kanun lâyihası esbabı muci- besile birlikte Meclise arzolunmuştur. Bu kanun lâyihasına göre bir Vekâlet veya idarenin kadrosunda gösterilen herhangi bir memur ve müstakdem, kadroda muhassas maaş veya ücretle o Vekâlet ve idarenin herhangi bif kısmına dahil vazifelerde münhal ol masına bakılmaksızın istihdam oluna bilir. Bunlara Vekâlet maaş ve ika- met yeymiyesi verilmez. Asalet veya vekâletname ile veri- lecek paranın mecmuu asalet veya ve kâlet suretile idare edilen memuri- yet maaşlarından hangisi yüksekse 0- nun bir derece fazlasını geçemez. Üc- retli vazifelerde ücrete tekabül e - den maaş mikdarı esas alınır. Mual- limler bu hükme tâbi değildir. Orman Koruma Teşkilâtı Kanunu Ankara 2 (TAN muhabirinden) — Orman Koruma teşkilât kanununun 14 üncü maddesini değiştiren kanun projesile Meclise verilmiştir. Bu pro- jeye göre Orman Koruma erleri ta- türlü iskân, giyinme ve iaşe masraf- ları Orman Umum Müdürlüğü bütçe maaş alacaklardır. Talimgâhtan ayrı- hp Orman Koruma teşkilâtlarında vazife aldıkları tarihten itibaren de iskân ve ilbaslarından başka çavuşla- ra 15, onbaşılara on ve erlere de be- şer lira maaş ve ayrıca iaşeleri için beherine maktuan ve peşinen sekizer lira tayin bedeli verilecektir. 1939 Nevyork Sergisine İştirak İçin Hazırlık Ankara, 2 (TAN muhabirinden) — Önümüzdeki sene içinde Nevyorkta açılacak olan beynelmilel büyük ser- giye iştirakimizin kararlaştırıldiğı ev le Cemil Busel, talebeye hitap ede - rek kısa bir nutuk söylemiş: “Sizle- ri de böyle kürsülerde görmek iste- rim,,, demiştir. İktısat İmtihanları Bitti İktısat Fakültesinin ikinci sınıfı - nın eleme imtihanları neticesi belli olmuştur. İmtihana — giren 54 kişiden 41 kişi muvaffak olmuş ve sözlü imtihanlara girebilmek hakkı- nı kazanmıştır. Hukuk fakültesinin eleme imtihan ları neticeleri de bir haftaya kadar belli olacaktır. Edebiyat fakültesi 1938 senesi bi- tirme imtihanlarına başlamıştır. 11 kız ve 6 erkek talebe tezlerini profe- sörlerin huzurunda müdafaa etmiş- lerdir. En fazla coğrafya zümresi ta- lebesi muvaffak olmuştur. Bu seneki askeri kampların mek- teplerin içinde kurulması kararlaştı- rılmıştır. sinde Akkirmanlı sokağında 3 nu - maralı evde oturan belediye şoför lerinden Mahmut ile karısı Sıdıka ev lar yapmak u;ere bütün - vekâletier murahhaslarihditi”'Mmürekkep' olarak toplanan komisyon bugün İktısat Ve- kâleti müsteşar vekili Hüsnü Yama- nın reisliği altında İktısat Vekâletin- de bir toplantı yapmıştır. Toplantıda sergi komiserliğince ev velce verilmiş olan ilk rapor ve ih- zari program tetkik olunmuş ve ne- ticede bir ihtisas komitesi seçilmiştir. Bu komite komisyonca verilmiş o- lan kararlar dairesinde sergideki pa viy inşası ve del onu- nu yapacak tkârların bak ile alınması için vekâletlerin, sergi- nin mahiyeti bakımından vereceği süjeleri toplıyarak bir kül halinde tetkik ve tasnif hususunda kararlar verecektir. Nevyork sergisine hükümet tara- fından beşyüz bin lira tahsisat ayrıl mıştır. Türk paviyonu azami bir iti- na ile hazırlanacak ve memleketimi- zin zirai ve sınai bütün mahsulâtı teş hir olunacaktır. Bundan başka her türlü grafikler, propaganda neşriyatı ve broşürler hazırlanarak sergiyi ge- zecek olan milyonlarca ziyaretçiye dağıtılacaktır. Paviy 500 met velki akşam kavgaya tutuşmuşlar - dır. Kavga büyümüş, hiddeti son de receyi bulan Sıdıka eline geçirdiği büyük bir vazoyu Mahmudun başı- na atmıştır. Başından ve 'kolundan yaralanan Mahmut, tedavi altına a- lınmış, Sıdıka yakalanarak talikika ta başlanmıştır. susi idareye ait olduğu mahkemece 'kabul ve temyizce tasdik edilmişti. Bunun üzerine emniyet müdürlü- ğü ittihaz edilen Sanasaryan hanına şimdi yeni bir sahip daha çıkmıştır. Vakıflar umum müdürlüğü, ekalli yetlere ait evkafın bir kanunla kene disine geçtiğini ileri sürerek bu hae miştir. ç Bittabi vilâyet buna razı olmamış iş mahkemeye intikal eylemiştir. 130 Terkos Çeşmesi Yapılıyor Susuzluk ve pislik yüzünden bu- laşıcı hastalıklara meydan verme - mek için şehrin muhtelif yerlerirde yeniden 130 terkos çeşmesi yapılma- sına başlanmıştır. nın da kendisine verilmesini iste « . Kit Li lli e Ü . b di İş Bankası küçülı)cırî hesaplar ikeamiyesi hazi ! dördüncü sayfamızdadır. Yukarıdaki resimlerde büyük ik Osman Mustafa, Ataullah ve Mehmet Reşit görülüyor. İŞ BANKASI KÜUÇÜK CARİ HESAPLAR İKRAMİYESİNİ KAZANANLAR : F | re bbalık bir sahada kurulacak tır. ı üeü Diğer Ankara haberleri 4 üncü sayfadadır TAKVİM ve HAVA 3 Haziran 1938 CUMA 6 mcı ay Gün: 30 Hızır: 29 ! Arabi: 1357 Rumt 1354 | Rebiülâhır: 3 Mayıs: 21 | Güneş: 4.31 — Öğle: 12.12 | İkindi: 16.12 — Akşam: 19.35 | Yatsı : 21.384 — İmsâk: 214 | YURTTA HAVA VAZİYETİ Yeşilköy meteoroloji istasyonundan alı- nan malümata göre, hava yurdun doğu A- nadolu ve Karadenizin şark kıyılarında çok bulutlu, orta Anadolunun şark kısım larında bulutlu, diğer bölgelerinde açık geçmiş, rüzgârlar cenubi Anadoluda gar- bi, diğer yerlerde umumiyetle simali isti- kametten orta kuvvette esmiştir. Dün İstanbulda hava açık geçmiş, rüz- iasi | * 3 y iyeler kaz . & larin isimleri . Bu keş İ lardan Ankaradan Nilüfer Eyüp, xi SA b öa di ll &i a £ 2 l gâr şimalden saniyede 1 ilâ 2 metre hızla esmiştir. Saat 14 te barometre 764.7 mili 9.9 santigrat olarak kaydedilmiştir. limgâhta bulundukları müddetçe her sinden ödenecek ve askeri, erat gibi - metre idi. Hararet en çok 24,8 ve en aZ —

Bu sayıdan diğer sayfalar: