7 Temmuz 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

7 Temmuz 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ti TIND dll TefrikaNo.97 TAN TL, Ali Kemal Müşkül Vaziyetteydi Merkez Kumandanı Esat Bey Aleyhine Çevirmek İstediği Entrikayı Tufturamamış, Bocalamıştı * Ferit, Ali Kem bu ç te mem utsuzluğunu ta- İzzet kışları mecbu. »dim, dedi. G si vükelâmiza memur paşa hazretlerinin bi- Tİ süvari tatbikat mektebi müs da muttali olduğu ©s- hükümeti, O M taraftarlarına an ve iddia derhal ve k iemmiyetle işe vaziyet ettim. kikat icra ettirdim. Yapılan ih- tamamıyle yendim. bu iddialar öyle mi efendim?.. tamamiyle, ta diyemiyeceğir de bir isnat old yanlış Hattâ ga. ğunu Hem de 0 Eğer mahzur yoksa, bu tah- kiketım kim tarafından yapıldığı. Ti öğrenmeyi pek arzu ederdim Paşa hazretleri, Çünkü, kulunu edindiğim malümata göre, E- * beyin bu gibi işlerle meşgul Esat Paşa isle vazi - Fakat ti olduğunda » yeltendi. yeti tam çok hassas ve o nisbette titiz olan mü. şir Ahmet İzzet p pek haklı olarak bunu bi izzeti nelis me. selesi telâkki e mem. ve za nadığı meclisi hası vül inden derhal ve orac femni naslarını pek sik ve çok gizli v lerde yapıyorlardı. Kem gi kara kulaklar! türlü ihtimal! yorlardı. de, h tedbirler damanları tarafından takip ettirild orlarsı Ali Ihsan Bey « coşkundu. Mus Sivasta ökdi kongreye dbirleri sa a Kemal paşanın üçüneli « ettişliğinden azli hakkında yı pılan müzakereleri bütün tafsil tile anlatıyor, Dahiliye Nazırı Ali inder. nda — bulunduğu m tebligatı not şeklinde he- en hemen # Mamure yin olunan » Be; ek tekrar ediyor. du e şifreli bir le Mustafa Kemal e meydan ver. fe ve emrinin olduğunu ek üzere soğ (Devamı var) olduğu maalesef muhakkaktır. ix esnada, söze Keçeci Zade İZZET FUAT paşa da KAYIŞ Kat in lehine bir çak'bayanatta bu. Yurdu. Mübahase uzas Şa münâkaşa şeklini aldı. Damat Ferit, tahkikatı yaptırdığı zat Bakkında ketum davramyor ve © Yatın namus ve sadakatinden e Min olduğunu söylüyordu. Ali Ke. Wesl bey de, iddialarını Ysrar ediyordu. Esat beyin İa Kemal Paşa tar bir temasta bulunc bunun muhtelif şekillerde $dilmiş olduğundan bahis ile, t ve uzadik- tarlariyle n! iddia ediyordu İsan beyde, soğukkanlı Muhafaza çdiyor, Püğa tarafından ketmedildiği *öze bile karışmıya » lüzum Müyordu. Fakat, hiç şüphe 0 esnada büyük bir hel Beçiriyordu, Çünkü, Esat beyle i- Yice anlaşmış ve sadaret konağ Süvari tatbikat İzli bir istihbarat kan ti. Sadaret kona) #akereleri, Ali verilen gizli k. Bünü gününe Esat beye sev gehresi görünüverdi. Mi © an içinde kesildi. O 8 TUZ. Çünkü tifsarı hat mutat teşrifsta ve İs- ira müte nüteka. Ali harsıni Jİ merasim bittikten sonra Kemal : bir tür beye karşı i Yenemiyen Keçeci zet Fuat pa; Tar tazeledi yı ade , münak teke hmet İzzet paşa hazrı sırada — ansızin teşri Yacar sP9tli oldu. Huzur ve de lerinde mevzu tal di stmek, meselenin halli nok- 3zârından elbette ki, faydalı olacaktır. lbette ki, fayda Mukaddemesiyle taya attı 7 mü- tekrar meseleyi Al Kemal bey cidden İ bir vaziyette kaldı. Keke- Yemeği maka başladı. Vâki iddialara ze oedığından, müşir Ahmet Iz. ay, ya ve biraderi Esat beye | *#1 büyük bir hürmeti ve mu. | DUDAK BOYASI » Dudaklara o ruj sürmek âdeti şimdiki kadar yayılmadan önceki zamanlarda, koyuca pemhe Tenk- te dudaklar t alâmeti, du. dakların renksiz ve solgün olma. st da, kansızlığın delili sayılırdı. O zamanki hekimler, koyuca pe be dudaklı olan bayanları tehrik ederler, solgun dudaklılara da likli ilâçlar yazarak kanlarını art- tırmağa ve dudaklarım güzelleş- tirmeğe çalışırlardı. Şimdi, dudakları güzelleştirmek için, hekim ilâcına hiç lüzum ol. madığı gibi, zaten dudakalrın ren. sıhhatle veya kansızlıkla hiç kası da kalmamıştır. iler ka. dım, bir elinde küçük bir ayna, bir elinde de bir ruj kalemi, dudak: larına istediği — yahut istedikle. rini zannettiği dudak © güzell temin eder, Dudakların re: n şey de, artık, damarla- kanın az veya &il, dudak sahibindeki ruhun ifa. desidir; Kırmızının derece derece acık yahut koyu olması dudak si ereceği o muhabbetin derecesini bildirir. Dudaklarına ruj sürdüklerinden dolayı, bayanların yüzünde tabii güzellik arıyan saf adam dan bazıları onları ayıplarlar. Hal buki bunda kendilerinin hiç bak. kı yoktur, Güzelliği tahistin tesadüfe bırakmak mânasız Güzel olmak her kadının hakkıdır. Dudak güzell güzelliğinin pek mühim bir kısmı dudaklara ruj sürerek ellestirmek © pek haklı v Hattâ, bülün yüze Yaj yapmak ta... Yalnız, m Yajın ve onunla birlikte dudakla. Ta ruj silrmenin garip bir mah. zuru oluyor: Bunları yapan h kadın güzel, fakat hepsi ayni zel oluyor. o Makyajlı hayvanları Ayırdetmek güçleşi. Dudak boyasınn — bu sefer k bakımından — bir mahzu. ru da bazılarının dudaklarını şi. Vi beya fatik dedikle balık etinde bayanlara bii sişkince dudaklar pek yakışır, He- le © şişkin dudakların üzerine oyu kırmızı boya da sürülürse, at dudak ruju, dudaklara dokunduğu vakit, onları yalnız $i şirmekle kalmaz. Dudakların üze- rindeki ince zarı gerer, yakar, du. dakların sahibine ıztırap fa verir. İnsan ilk günleri — güzel olmak hatırı için — bu şişkinliğe, ger- ginliğe, ıztıraba dayanır. Ancak, ın geçtikce, ve ruj sürmekte di vam edildikçe, şişkinlik, gerginlik dudakların der. Dudakların etrafı bayağı cilt olduğundan sisip gerilince, parlak olur... Dudakların kırmızı parlak olması güzel görünse bile, etra- fındaki cildin parlaklığı artık gü- zellik say az, Onun icin dudak ruju bazılarında — bereket versin onu kullanan bayanların pek azın- da — dudak güzelliğini bozar, Bu dudak iltihabı, en ziyade ru- jum rengini ve markasını değiştir. mekten ileri gelir. Şu kadar k dudakların iltihap peyda etmesi, no rengin uygun olmadığına, ne de markanın fenalığına delâlet et- klık meselesi. ge ve bir markaya (Yani o markanın terkibine) alışmış olan dudaklar başka renkten ve başka markadan müteessir olurlar. Zaten, daima ayni renkten ve ayni markadan ruj kullananlarda da dudak iltihabı olduğu vardır. O vakit dudakların ruj sürülme. Ze tahammtilü kalmamış demek- tir. Onün ni rujdan yabut ru ten gelmiş olan — iltihap meyda. na çıkınca ruj sürünmekten vaz geçmek zaruridir, Ruju bırakma- yınen, ildihap daha ziyade gi olur, dudaklar soyulur, ıztırap ta tahammül edilemiyecek kadar zi- yadeleşir. ' Bununla in — dudak iltihabı ay. değiştirmek. beraber, ruj sürün. mekten büsbütün vazgeçmek te lâ- zım gelmez. Ancak iki hafta ka. ar, Dudakları pek nazik olanlar için nihayet bir, bir buçuk ay. Ondan sonra tekrar sürünce, du. daklar artık müteessir olmaz, il- tihap tekrar gelmez. Şu kadar ki, tekrar ruj sürünmek icin iltihabı büsbütün geçmiş olmasını bekle- mek şarttır. etrafına da sirayet © | . v y v v v v y v y v v y v v y N N y v v v v y v v v v v v v v v v v v v y yv v HK BA 0232233333332 >2332737333332X) ocuk alım satımile itham e- diliyorlardı. Bundan de da muhakeme edileceklerdi. kadındaki agalık duygu dururken bi ş olmasaydı, ortaya mahkemelik bir mesele çıkmamış olurdu. Ne diyeceğiniz! pek İyi biliyo- rum; “— Çocuksuz kalmış kısır çiftin aklından nde, cuk sahibi olmak hevesi esiverirse, hemen gidip çocuğun birini yanla- rna evlâtlık diye almalıdırlar,, diye nbireşaht biz ço. ceksiniz, Iyi ama o kadınla kocası bam. başka bir vaziyette idiler. Bir Iğtlik edinmekle muratlarına er miş olamazlardı. Çünkü herifin ih. tiyar teyzesi vasiyetnamesinde, ö- soürasma k lümünden on sene dar, meşru bir zevcedea bir dığı takdirde herifi vera- ıskut ediyordu. yu aci mış olan teyze, vasiyetnamesine bu şartı sıkıştırmakla, hemşireza- yi ne işkencelerle kıvrandıra- ını düşünmüş ve haz düyarak ak çatlatmıştı çocu. damcağız, kocaman servetine konmak için ne yapmak lâzımsa yapmıştı. Anaçlığa en uygu bulmuş, onu doktore ne ettirmişti. Doktor “— Kiz analık şartların hepsine maliktir. Gençtir, dinçtir. Gövdesi mükemmeldi: Tam bir zevce, tam bir anadır, de- mişti. Işte bunun üzerine evlenmi di. F torlar bile çok Trk sene Bir geber atarnet1 görün medi. Karı koca bu hale pek aldırış etmediler. o Önlerinde bol bol va- kit vardı. Ikinci sene merak e ye başladılar. Beşinci sene adam, telâş içindeydi. O ilk günlerin ne- şesinden eser kalmamıştı, hirgür eksik olmuyordu. Adam: — Kabahat sende! Hani doğu- rüverecektin?,, diye avaz uvaz hay» kıriyordu. Kadın: “— Haşa! Kabahat se öfkeli öfkeli karşılık veri Tam bu çatışmaların artır ci ye bineceği gün, kadm sıkılarak, ve kızarıp bozararak (malüm a, bazı şeylere temas mecburiyeti hasıl olunca, kadınların hepsi mü- hakkak utanır, kırıtırlar) gebe kal. dığını sandığını fısıldadı. Kocası sevincinden az kalsın kü- çük dilini yutacaktı. Yerinde dura- maz oldu, Kapı kapı koştu. Eşe dor- iz “bir oğlum! Bir oğlum olacak, diye etti. Neredeyse bayram günleri, kapının önüne çektiği bay- rağı asacaktı. Her iş tam tıkırın. da giderken, benim size anlatabi. leceğimden, sizin kat kat daha iyi kestireceğiniz acıklı bir vaka oldu. kat ne yazık ki, & ocukların üfürüp ş ri düdüklü müşsünüzdür. Yumurc: maklarını düdüklerin ağızlarından kaldırınca, hani ya gevşek gevşek zırıldiyarak boşanan balonlar y mu? Hah işte kadına tsm böyle bir hal oldu. Şu farkla ki, zırıltısı eksikti, Doğacak vellaht hava o- up zırladı, gi Kadıncağıza ka- la kala, yel olan çocuğunun mate. mini tutmak kaldı. Göğsünü kabarta kabarta, dört bucağa, hemen neredeyse baba o- lacağını ilân eden zavallının bir halini düşünün. Ikinci defasında da yine öyle o du. Ne var ki, adamcağız, ne olur ne olmaz, bu sefer de İş boşa çıkar diye, meseleyi konu komşudan gizlemişti, Uçüncü defa... Hayır, Bu işin bir üçüncü defası olmadı. Çünkü bu arada hiç beklenmiyen bir şey oldu. O kadar umulmadık bir şey ki, Allah zavallının yasına acıyarak, gökte aradığını yerde ha. zır bulduruvermekle, onu avun- durmıya karar vermiş denebilirdi A p < LA Yazan: Jozefin Conson v GC CE pm YI BC EEEE CE bi düşünüp dururken, ilk ğinde karısına bakm bakıcı kadın önün On yedi yaşında bir kızcağız var Adı sizi alâkadar etmez. Beni gör- miye geldi. Pek fona vaziyette Siz de bilirsiniz ki ben fena bir şey yapmam. Kiz pek ümitsiz. In- tihardan filân Acı. m, Annesi duyarsa dişleri arasnda onu diri diri çiğniyeceğini yanaya. kıla anlatıyor. Kendisi bir hizme çi kızıdır. Güzel genç bir kız. lik önce siz hatırıma geldiniz. Mese- lâ... Acaba kar dedi. bu iş bütün darları sevindirecek bir tarzda şi lece halledildi. Kız meseleyi sıkı fıkı gizli tutacaktı. Yakında di yaya bir çocuk getirecek olan bir hanımın yanında hizmetçilik ede- cekti, Hanım hizmetçisile berâber tâş- rada, tenha bir köşeye çekilecek, vakti gelince, doğan çocuk hemen hanımın yatak odasına getirilerek, veliahti bekliyen boş beşiğe yatı. rilacaktı. Bu işin hiç tebir çapı yoktu. Çocuk, onu istiyenlerin e- virde rahat bir yuva bulecak. H. tabakıc: da mesleği icabi şu fakir ve kederli düny ved. ıp du- ya pinlerçe bahtın doğumunu kılavu: rurken biricik defa olsun çocuğun dik yuvasına geçi ve istenmez bir çocuk dör beklenen bir veliaht olacaktı. Fakat işler, ilkönce ta bulunduklarından çok daha gül pembe bir renk aldılar. Zavallı &- dam, genç kızı intihar ve yüz ka. rasından kurtarrı la kalmadı. E lendiği zaman ev düzmek için o- na bir de yirmi beş bin fr diye edeceğini vandetti, Artı servete konmak meselesi ğından kıl çeke; cık ş sayılırdı. A bir aksilik çıkmadı. Dokuz ayını dolduran yavru sapasağlam olarak, dünyaya çıkageldi. e düzenin. H“ şey tam bö de giderken bü- tün sevinçleri mateme çevirön bir | hudise oldu. Bu hadiseye Banımin | hameti sebep oldu. Yavruca- ğin, dudaklarını sağa sola bükerek meme ve süt arama: hanımın yufka yüreği dayanamadı. Çocuk “haniya benim yemek tep. sim?,, dermiş gibi geliyordu. Ye mek tepsisi de yukarki kotta, annesinin. gıda dolu gerdam idi birini r döşekten güller nİş olacaktı nbiri görmeme: men şehri oğa bir süt nım çocuğa aci karı götürdü ve annesinin sine dâyadı işte bütün feliketin başlangıcı da bu oldu. Birdenbire uydurulan hareket tarzla nüna dikildi 1 gerdunında, mümkün sa. lemez oldu. hhütnamenin niş, ÖZ çocu run başka bir adla nüfusa k dilmesine razı © Hep bun. Isr kanun gözünde büyük birer suç tu, Mahkemeye gidilecekti. Hapse girilecekti. Fakat kadın ister mah- Keme, ister hapis olsun, çocuk be nim de benim diyor ve başka d miyordu. Onun gözünde ancak ço- cuğu vardı. Işte bundan dolayı za- vallı adam da, karısı da, genç ana if edildi. ler. Bu tevkif hâdisesi genç anne- yi o kadar sarstı ki, sütü çekildi. Aradan bir hafta geçmeden çocuk açlıktan öldü. Otekiler de muhal me edilmelerini bekliyerek sipsi ortada kaldılar. yarak onları di Genç anne bir altına imzasını bu. ve bittabi çocuğu da tey Almanyadaki Hoşnutsuzluk Güttikçe artıyor (Başı 7 incide) almaktadır. Ve domatesin nasıl e « kileceğinin târifini okuyormuş gi. bi yaparak memnu gazeteyi baş. tan aşağıya okumaktadır. . eyyahlara kilâvüzluk etmek için dağıtılan risalelerden tifade edilmektedir. Meselâ ) hanzaralarının, ve pahalı otellerinin t yu. £ ve hür muhar » "ın kardeşi Helin. rich Mann'ın bir manifestosu sı « kuşta lelerle mıştır. O manifesto şu cüm. itmektedir Almanla mücadele k ele ediniz. Hepinizi tediği hürri nançlarınızı apaçık © mek cesaretini gösteriniz. İçleri - nizde bir çokları hayatlarını istih. kar edercesin; mücadele etmekte. dirler. Artık kalkınmağa ve ayrıl. mağâ başlayan koca kitlelere kar. kalmağa başlamış - Halbuki annesinin çocmğu hiç

Bu sayıdan diğer sayfalar: