9 Ağustos 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

9 Ağustos 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

9-3.939 9 Ağustos 939 TAN | ABONE BEDELİ | kiye Ecnebi 1400 Kr 1 Sene 200 Kr MO » « 6Ay 8 * “0 say wo » > * rAş a * Milletlerarası posta İttihadına dahil olmıyan o memleketler için abone bedeli müddet srasiyle 20, 16, 9, 3.5 liradır. Abone bedeli peşini Adres değiştirmek 25 kuruştur. Cevap Için mektuplara 10 kuruşluk pul #livesi lâzımdır. Yirmi Beş Sene Evvel İrmi beş sene evvel bu hafta, dünya harbe girmişti, Dört se- ne süren bu cehennem bütün dün- yayı ateşe boğmuş, 22 milyon insa- nın hayatına mal olmuştu. Bugün yine bir harp havası için- de yaşıyoruz. Silâh altında milyon. larca İnsan vardır. Dünyanın her ta- rafında fabrikalar harıl harıl azâmi süratle insan öldürmek için silâh ve mühimmat yapmaktadır. Milletler yine iki büyük kampa ayrılmışlar. dır. Bu manzarâya bakarak insan ta. rihin tekerrür etmek üzere olduğuna | kani oluyor. Fukat hâdiselere biraz daha yakından bakınca 1914 le bu. | gün arasmdaki farkları görmemek mümkün olmuyor. * 1914 te harp bir yıldırım gibi ar. zımız üzerine düşmüştü. O senenin yanında hiçbir devlet adamı harp 0- lacağını tahmin etmemişti. Devletler bir harp kopmasını beklemiyorlardı. Harp o kadar ani gelmişti ki, bü. tün dünya bir srpriz karşısında kal. mıştı. Hattâ Loit Corç hatiratında “Almanyanın harp ilân ettiği cuma akşamına kadar kabinede böyle bir mesele konuşulmamıştı,, diyor. Halbuki şimdi vaziyet tamamen aksidir. Gizli kapaklı bir sex Anda ri büyük bir dikkat ve alâka ile takip| etmektedir. Ve bir çokları, insanla. rin bu kadar açık bir tehlikeye bile rek gideceklerine 1914 le bugün diğer mühim bir fark ta şudur: O vakit in. snlar modem harbin nasıl bir facia olduğunu tecrübe etmemişlerdi, Bu. gün İse yalnız askerler, diplomatlar ve devlet adamları değil, sivil halk bile uçurumun aşağısındaki tehlikeyi ve İaciayı görebilecek vaziyettedir. Habeşistan, Çin ve İspanya harpleri de İnsanlara bugün başlıyacak bir harbin, ne cehennemi bir felâket ol. duğunu göstermiştir. Harbin galip ve ya mağlâp bütün milletler için ne yıkıcı bir şey olduğu da anlaşılmış.| tar, ' * İngiliz nazırlarından biri diyor ki; “Bugün harp yalnız ictinabı ka, bil olmıyan bir şey değil, ayni za. manda icrası mümkün olmıyan bir faciadır. Kuvvetimiz artmıştır. İ cabı halinde diktatörlere mukave. met edebilecek vaziyetteyiz. İn. giltere sulh cephesindedir ve sulh istiyen milletler etrafımızdadır. O. nun için harp varit değildir., Fakat Alman ricali böyle konuş. muyor. Onlar Alman milletine harp olmıyacağını söylemiyorlar. Bir harp korkusu içinde titriyen Alman mil. letine, Almanyanın harpten korkma. dığı kanaatini vermiye çalışıyorlar, Onun için yukarda bahsedilen bü- tün vâkıalar insanı nikbinliğe sev. kedebilir, Fakat dünya mukadderatı- na hâkim olanlar milletler değil, gözleri hırsla kararmış diktatörler. dir ve dünyayı tehdit eden tehlike buradadır. 4 senelik bir facından sonra geçen yirmi beş sene bu adamlara harbin fecaatini anlatmıya kâfi gelmemiştir. ——— ndik Kampı Talebesi Herekede Hereke (Tan) — Pendik çocuk kampındaki talebe muallimlerile be- raber gelerek, burada çocuk kampına bir gün misafir olmuşlardır. Her iki kump talebe ve muallimlesi birçok oyunlar ve voleybol oynamışlardır. Pendikliler akşam üzeri dönmüşler. dir. Estonya Reisicümhuru i., Cons- tantin Paets ğ>eitere ile Rusya ara- sında Sovyetlerin sulh cephesine iştiraki etrafında yapılan müzakereler henüz bir neticeye varamadı. Bu münasebetle son günlerde Baltık memleketlerinden çok bahsedildi. Ruslar, bu memleketlere karşı hariçten yapılacak her hangi bir tecavüzün de sulh cephesince harp vesilesi sayılmasında ve Baltık devletlerinin de Holanda, İsviçre, Romanya ve Yunanistan gibi ga- ranti edilen ülkeler arasına kâtıl- ması İüzumunda ısrar ettiler. Bal- tık devletleri böyle bir garantiden pek memnun olacak gibi görün- müyorlar, ve umumi bir buhran zuhus edesek olursa mümkün ol. #nph* Kadar uzun bi retiddet bi- lamıyorlar. Anlaşılan bu'devlet- ler Almanyanın. taarruzundan korktukları kağer bir Rus istilâ- sına uğramaktân da endişe ediyor- lar. Acaba neden? Bugünkü du. rumda Almanların Ruslarla müş- terek bir hudutları yoktur: Umu- mi bir karışıklık patlıyacak olursa Alman orduleri ya cenuptan Ro- manyadan geçerek Rusyaya hü- cum edecek, yahut şimalden Es- tonyadan Reval yolu ile veya Le. tonyadan Düna boyunca Lenin- grad üzerine sarkmak İstiyecekler, yahut da her iki cepheden taarru- za teşebbüs edecekler. Bu halde Estonya 130.000, Letonya 100.000 kişilik orducukları ile bu selin ö- nüne gecebilecekler mi? B altık devletleri Rusyada Çar- liğın sukutundan sonra tiklâllerine kavuştular. Bu yeni cümhuriyetlerin kuruluşu © kadar kolay olmadı. Onlar kendi askeri kuvvetleri ile hem Almanlar, hem Ruslarla ve cenunpla bazan Po. lonyalılarla dövüşerek kah ve can- ları pahasına hürriyetlerini elde ettiler. Baltık memleketlerini bu- Bün dört hükümete ayrılmış bu- lüyoruz: Finlânda, Estonya, Le- tonya ve Lituanya. Finlânda en şi. malde olanıdır, onun vaziyetini başka bir yazıda araştıracağız. DI. ğer üçü Baltık denizi kenarında şimalden cenuba sıralanır ve Rus- Yayı bu denizin kıyılarından w- zaklaştırarak ona ancak Finlanda körfezinin dibinde ve Leningrad önünde nefes alacak küçük bir pencere bırakmış bulunurlar. Es- tonya 47.600 km”, mesahasında küçük bir hükümettir: Ankara, Çankırı ve Bolu vilâyetlerini bir araya getirirseniz Estonyanın me. sahasını 1.000 km?, kadar geçmiş olursunuz, Yalnız buraları biraz daha kalabalıkça. Bizim bu üç vi- lâyetimizin nüfusu 960.000 i bul duğu halde Estonyanın nüfusu 1.200.000 kadardır, (fakat bir km?. ına ortalama ancak 25 kişi düştüğüne göre çok kalabalık bir yer sayılamaz. Estonyanın idare merkezi olan Tallin'e Ruslar za- manında Reval denilirdi. 1907 de Rusya Çarı ile İngiltere Kralı bu- Lettonya Reisicümhuru M. Karlis Lituanya Ulmanis Faik Sabri Duran Baltık devletlerinin hudutlarını gösterir harita rada buluşmuşlar ve Avrupanın ümitsiz ve hasta adamı sayılan Osmanlı Saltanatının Avrupadaki arazisinin taksimi etrafında bazı kararlar almışlardı. Yo. Estonyadan - biraz daha büyüktür; o 63.790 km?, mesahası var: Ankara, Niğde ve Bolu vilâyetlerinin yekünu ka. dar bir yer, Nüfusu 1.845.000. Kışları buzlarla tıkanmıyan bir körlez üzerinde işlek bir liman olan Riga payitahtıdır. Bu “iki memleket başlıca keten, kereste, kâğıt, kibrit çöpü, peynir ve te- reyağ çıkarıyor ve kömür, petrol ve mamül eşya ihtiyaçları için ec» nebi memleketlere müracaat edi- yorlar, Alışverişleri en zivade Almanya ve İngiltere iledir. Son senelerde İngiltere ile yaptıkları işler çok srtmıstır. Lituanyanın mesahası, geçenlerde Memel arazisini Al manyaya kaptırdiktan sonra 50 bin km*. ına düştü. Konya vilâye- tinden biraz büyükce bir yer, fa- kat Beltik memleketlerinin en kalabalığı odur: Nüfusu 2 milyonu geçer, burada son on sene içinde sanayi de hayli ilerlemiştir. Cihan Harbinden evvel bura- ları Rus Çarlığının üç“ eyâletini teşkil ediyordu, fakat bu eyâlet- lerde pek az Rus bulunuyordu. Ahalinin ekseriyetini teşkil eden Estler, Let'ler ve Lituanyalılar bambaşka ırklardı. Est'ler şimal komşuları Finlândalılar gibi Türk- Fin « Uygur cinsindendir. Let'lerle lerle pek yakın akraba sayılan Lituanyalılar ise Arilerin ayrı bir koludur, ne Germenlere ne İslâv. lara yaklaşırlar. Hasıh ahalinin dilleri, âdet ve ananeleri Rusla- tinkinden ayrı idi. Arada başka gerip bir vaziyet daha vardı: Memleketin büyük toprak sahip- leri, eşrafı Germen batonları idi. Bakınız bunlar halk tabakasına hâkim bir asilzade | sinifını nasıl teşkil etmişlerdi? XII nci asırda Ruslar daha çok uzaklarda iken bir takım Germen tacirleri, basit tarzda yaşıyan yerlilerle alış ve- Tiş etmek üzere bu taraflara gel- miye başlamışlardı; bunların peş. leri sıra misyonerler ve fatihler sökün etmişlerdi: 1200 de ahaliyi Hıristiyan yapmiya gelen Albert isminde “bir misyonere yirmi üç gemi dolusu azilzade refakat edi- yordu. Bunlar kardeşleri, yahut Livonya şövalyeleri ismini tasıyorlardı, o sonradan bunlara Töton şövalyeleri de katıldılar ve bu bir avuç dolusu insan yerlilerin gafletinden istifade ederek işe va- rar yerleri ele geçirdiler. Baronlar kuvvetlendikçe halkı kendilerine bende etmişler ve onları bir köle Eİbi işlerinde kullanmıya başla» mişlardı. B u dini derebeylikler XIV ve XVI ncı asirlarda, kuvvet- lenmiye başlıyan komşularla çar. Pişa çarpışa zayıflamışlar ve mem- leketi şimalde İsveçlilere, cenupta Polonyalılara terke mecbur kal mişlar, fakat halk üzerindeki içti- mali tahakkümlerini muhafaza et- mişlerdi. Bir aralık İsveç Kralı Güstav Adolf halkı bu Germen beylerine karşı himaye etmek is- temişti, fakat memleket Rusların eline geçtikten sonra iş yine değiş. mişti. Çarlar Germen beylerile an» laşarak halkı ezmeyi işlerine daha uygun buldular, Böylece kilise ve mektepten polis teşkilâtına kadar bütün mahalli işler hep bu Ger- men Baronlarının eline geçti. Bun- lar köylüleri bir köle gibi alıp satıyor, topraklarında | istedikleri gibi çalıştırıyorlardı. 1884 den sönra Çarlar halkı Ruslaştırmak ili Yolundaki Kaza Reisicümhuru M. Antanas Smetona siyasetine kuvvet verdiler; Yerli dillerin tedrisi yasak edilmiş, rus- | ça mekteplerde ve resmi daireler- de mecburi olmuştu. Çarlar artık Germen beylerine de yüz vermi. yorlardı, onlar da hınçlarını köy- lüyü daha fazla ezmek suretile çi- karıyorlardı. İşte bu sebepledir ki | Cihan Harbi koptuğu vakit asır. larca hem Ruslardan hem Ger- menlerden zulüm görmüş olan Baltıklılar Ruslardan > olduğu ka- dar Germenlerden de nefret edi. yorlardı R ısyada Çarlığın sukutu ve Almanyanın Cihan Harbin- de yenilmesi Baltıklıları hürri lerine kavuşturmuştu. İtilâf dev- letlerinin yardımı ile kurulan genç cümhuriyetler memleketlerinden Alman ve Bolşevik ordularını çi karıncaya kadar daha bir hayli uğraştılar. Nihayet sıra asilzade sınıfını temizlemiye geldi: Hükü. met, 170 Germen ailesinin elinde bulunan ve ekili arazinin yüzde 77 sini teşkil eden toprakları 1919 da yapilan * bir arazi kanunu ile müsadere ederek köylülere dağıt. s —— GÖPÜŞLER Cihan Harbinin 25 inci Yıldönümü j Yazan: Sabiha Zekeriya Sertel ir çeyrek asır oldu. Emperya- list devletlerin idarecileri, in- sanlığın hiçbir zaman unutamıyacağı o büyük cinayeti irtikâp etmişlerdi. 28 Temmuz 1914 te başlıyan 1918 de biten Cihan Harbi, harp meydanla. rında 10 milyon ölü, harp gerisi sa. halarda 20 milyon posa bıraktı, © Bu harbin mesuliyetini, daha kuv. vetle Habsburg ve Hohenzolern im. i paratorluklarının dünyayı yeniden | paylaşma hırslarına, ve cins cins her devlete yükliyebiliriz. Bu harp, tesa. düti bir hârp değildi. Bunu gizli giz. Baltık Devletleri Neden: Bitaraf Kalmak İstiyorlar ? Yazan: kuvvetle. rin muvazenesi teessüs etti, gizli si. yasetler, gizli muahedelerle birleşs tiler, sonra harp patladığı gün mil letlere ettiler... tecavüze uğradıklarını ilân * Mütecaviz kimdi? Cihan Harbinin mesulünü atar. İken, tarihi vesikaların önümüze ser. diği bir çok deliller arasında bunun en büyük mesuliyetini Avusturya « Macaristan İmparatoruna ve Alman Kayserine yükletmek (zaruretinde kalırız. Belgrattaki Avusturya sefirinin, 1914 te Kont Berthold'a gönderdiği gizli raporun şu satırları bu mesulün yüzünden maskesini düşürmiye ya- rar: “Harp çin bu en müsait zaman. dır. Hâdiseler, dahili vaziyette oldu. gu gibi harici vaziyette de bize bü yük fırsatlar hazırlamıştır... Harbi pusuya yatmış bekliyen A. vusturya ve Alman devlet adamları, Sırbistanda tertip ettikleri bir sui. kastle tecavüze geçtikleri zaman das hi, kendilerinin taarruza uğradıkla. rını ilân ettiler, ki Cihan Harbi, Avrupanın siyasi tarihinde o senelerdenberi hazırlan. ış, müselles İtilâf, müselles itifak Jsümreleri teessüs etmiş, büyük dey. letlerin küçükleri plânlar hazırlanmış, dünyanın ha. ritası yeni baştan çizilmişti. Geri milletlerin müstemleke haline geti. rilmeleri için icap eden askeri ve si. yutmaları için tı. Baltıkhılar geniş bir nefes almı- Ya başlıyalı aradan ancak yirmi yasi her tedbir alınmıştı. Biz haritada yutulacak devletler sene gecmiş bulunuyor. Onlar şim- di yeniden bir Germen kolonisi haline ; gelmekten © korkuyorlar. Toprak çok mümbit, meralar çok geniş, ormanlar çok zengin, ko- layca elektrik kuvveti elde edil- miye müsait ırmaklar her tarafta bol bol akıyor, nüfus kesafeti de fazla değil, tam Germenlerin ara- Yip ta bulamadıkları bir yer. AL manyaya kaçmış olan Baltık Ba- vonları da elbette ellerinden alın- ruş olan servetlerine tekrar ka- vuşmak isterler. Bu cihetle bu- günlerde Almanyayı — gücendirip kizdirmak Baltıklıların hiç işleri- ne gelmez. Geçen haziranın yedi. sinde Almanya biraz sertçe bir ta- vırla şu ademitecavüz muahedesi- Dİ imza edeceksiniz dediği vakit ne Estonya, ne de Letonya hükümeti biraz düşünelim diyebildiler. Di- ğer taraftan Baltıkhlar Rusların, dost sıfatile de olsa memleketleri- ne girmesini istemezler, çünkü Rusların Baltık kıyılarından bir daha ayrılmak istemiyeceklerin- den çok korkarlar, Tahkikatı Bitirildi Aydın (Tan) — Şeker yükile Uşak» tan buraya gelirken Kuyucak nahi- yesi civarında devrilen Acıbadem be. lediyesinin 15 numarasına kayıtlı kamyonun sebep olduğu kaza hak- kımdaki tahkikat bitirilmiştir. Kaza- da ölen kızcağız, Davasın Ulu köyün den Bekir kızı 2 yaşında Raziyedir. Ayni köylü Hüseyin oğlu Hüseyin çok ağır surette yaralanmıştır. Karı. s1 Ayşe ile diğer dört kişinin yara. lari hafiftir, Hepsi, memleket hasta- hanesinde tedavi edilmektedir. Kaza, direksyonun rod çivisinin arasında olduğumuz halde, Alman. yanın müttefiki olara, ve bir emrivâki neticesinde, gözleri bağlı bir kör gibi harbe girdik. Harp bu şekilde mağlüp çıkmasaydık, di. ğer şekilde Almanyanın müstemle. kesi olmak akıbetinden kendimizi kurtaramıyacaktık. Harp içindeki bir çok misaller, bugünkü Avustur. ya, Macaristan, Çekoslovakya hâdi. seleri de bunu teyide kâfi misaller. dir. * Şimdi ikinci bir Cihan Harbi ari. fesindeyiz, Dünyanın muhtelif kı. sımlarında başlıyan harpler, Umumi Sirayet nin uzaması, harp tehlikesinin geçtiğini İfade etmi artık milletler için bir sürpriz değil. dir. Harbin merkezi ve mesulü her, kes için malümdur. Bugün kurulan sulh cephesi hakiki ve doğru bir mü. dalan harbinin muvscehesindedir. mıntakası, ne de müttefiki sıfatiyle istiklâlimizi tehlike: koyarak gir. miş bir vaziyette de; En meşru bir müdafaa harbinin siperlerinde bekliyoruz. Yarım asir evvel insanlığı bir bo. Euşmıya davet edenler, bugün yeni baştan vahşi bir kıtale çağırıyorlar. 25 sene evvel başlıyan, 25 sene sonra bir daha görülecek olan bu hesap, bütün gizli, bozuk, ve hileli hesapları tasfiye edecektir. Fakat kaç milyon İnsan başı pahasına? Trabzonda İki Çocuk Öldü Trabzon (Tan) — Maçkanın Seres köyünde, İzret Uzunoğlunun kızı 10 yaşlarında Hayriye tarafından bah. Uzunoğlunun 6 yaşında diğer kın Fstma, zehirlenerek ölmüştür. Soğuksuda Veyselin bir yaşındaki kızı salıncaktan sarkmış, boynu ipe wkmasından ileri gelmiştir. larak ölmüştür. . Fakat bu harp Biz bu harbe ne bir devletin nüfaz geye atılan diken otunu yiyen İsmail “ takılmış, kimse görmediğinden boğu- “

Bu sayıdan diğer sayfalar: