23 Eylül 1939 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3

23 Eylül 1939 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

23.9-939 (BUGÜN| Avrupada Yeni Komşuluklar Yazan: Ömer Rıza DOĞRUL A m ile Sovyet Birliği ara- sında yeni hudut çizilmiştir. Yeni hudut, Avrupa haritasında bü- yük bir değişiklik yapıyor. Her şeyden önce, (o Almanya ile Sovyet birliği bitişik komşu olmuş - lardır. Ve bu komşuluk Şarki Prus- yadan başlayarak Varşovaya kadar nehir boyunca ilerliyor, Varşovanın sağ kısmını Rusyaya, sol (kısmını Almanyaya bıraktıktan sonra cenu- bu garbiye doğru uranıyor, Sen Dö- miyrej adını taşıyan sunayi merkezi nin mühim bir kısmını Almanyaya vererek Karpatlardan geçiyor, daha sonra Slovakyanın bir o kısmını da kucaklıyor, Almanya İle Sovyet Rus ya arasında Lehistanm taksimi he - sabına teessüs eden bu bitişik kom » şuluk, şüphe yok ki, iki memleketin siyasi ve iktisadi münasebetleri üze. rinde olduğu kadar, bütün Avrupa: nın siyaseti üzerinde tesir edecektir. Almanya, Lehistanın taksimin - den önce 88 milyon Omüfaslu Obir memleketti, Lehistanın (taksimi ile Lehistanın yarı nüfusu Almanyaya geçtiyse, Almanyanın nüfusu belki de 17 milyon kadar artmış, yâni 100 milyonu aşmıştar. Ayni hâdisenin oyuktundan ev vel, Sovyet birliğinin nüfusu 175 milyondu. Taksimden sonra bu nü. fusun sayısı iki yüz milyona yaklaş. mıştır. Sovyet Birliği, kara ve hava kuv- vetleri bakımından, Almanyaya kat kat üstündür. Sanayi kudreti bakı mından Sovyet Birliği Almanyanın seviyesine varmış olmayabilir, Fa- kat, bütün hızı ile sanayileşmekte 0. lan Sovyet Birliğinin o Almanyaya yetişmesi ve onu geçmesi, nihayet zaman meselesidir. Yâni Almanya, Lehistanı paylaş. mak pahasına, Sovyet Birliğinin bi- tişik komşuluğunu kabul (Oetmekle, siyasetinin dakip-edeceği her “İstikas mette, bu kuvvetli ve büyük komşu» nun umumi ve hususi menfaatlerini hesaplamak, onun menfaatlerine uy. gun olmayan her hareketten çekin » mek, kısacası Iki taraf arasında men- faat çarpışmasına, rekabet çıkması- na imkân vermemek mecbüriyetin - dedir. Menfaatleri, gaye ve hedefleri uygun olan komşular arasında mu - #avat şartları (odairesinde samimi dostluklar teÜssüs edebilir. Fakat menfaatleri aykırı, gaye ve hedefleri zıt olan komşular arasında, rekabet. ler ve çarpışmalar başlar, Yeni komşular arasında da bu i- ki halden biri hasıl olacağı şüphe gö- türmez. Ama bu iki halden hangisi? Bunu da zamana bırakmak daha doğru olur. » Son değişikliklerin vücüde getir- diği ikinci yeni komşuluk, Rusya ile Macaristan arasında teessüs etmiş - tir. Çekoslovakyanın taksimi sırasın. da Rütenya da (Karpatlar altı Uk. raynası) Macaristanın hissesine düş- müştü. Polonyanın taksimi üzerine Sovyet Birliği ile Macaristan arasın- da Rütenya hududu boyunca kom - şuluk teessüs ettiği gibi Leh - Ro » men hududu da Sovyet kuvvetleri tarafından işgal olunduğu için Sov- yet Birliği ile Romanya arasındaki komşuluk da kuvvetlenmiş ve geniş: lemiştir. Yeni komşulukların bu safhası i. le alâkadar olan en mühim (nokta Avrupanın cenubu garbisinde geniş- emeyi istihdaf eden Almanyanın va, ziyeti, bu vaziyete göre | Renişleme hedefinin âkıbetidir. Önümüzdeki günler bu vaziyeti ve ükıbeti, Avrupa siyasetinin, umu- mi ve hususi bakımlardan (alacağı Yeni istikametleri tavzih o edecek ve neticede Almanyanın yeni bir çem- bere girip girmediği anlaşılacaktır. —————ğ—e——— — Mühendis Mektebi Müdürlüğü Ankara, 22 (Tan) — Yüksek mü- hendis mektebi müdürü Suphi Nafa fen heyeti azalığına nakledilmiş ve yerine müderrislerden Tevfik Tay - OE” Almanya Müşkül Mevkide Ne'Şarka, Ne Garbe, Ne de Cenuba Doğru Sarkamıyacak Paris, 22 (A. A.) — Tebliğ: Sar- bruk bölgesinde kıtalarımızın teması ve bütün cephe üzerinde de iki taraf topçusunun faaliyeti kaydedilmiştir. Paris, 22 (A.A.) — 22 eylül akşam tebliği; Cephenin heyeti umumiyesinde bu gün sükünetle geçmiştir. Deniz kuv. vetleri vapur kafilelerinin himaye-| sini müessir bir tarzda temine ve düş etmiştir. Berlin, 22 (A. A.) — Garp cep - hesinde yalnız pişdar kuv vetleri arasında münferit oOmusa demeler olmuştur. Fransızların bir avcı tayyaresi, bir hava muharebesi esnasında düşürülmüştür. * Landra, 22 (A. A.) — İstihbarat! nezaretinin bir tebliğine göre, Fran sadaki İngiliz hava kuvvetleri 20 ey- lülde Fransada bir Alman harp tay- Şaresini düşürmüştür. İngilterede bir meclis Londra, 22 (A. A.) — Kral, bir meclis akdetmiştir. Bu mecliste Lort Stanhepe, Lort Cramford, Lort But- hcaffe ve milli müdafi umurunu tanzim naztrı Jort Chatfield hazır bu. Tunmuşlardır, Havas'ın yarı resmi bir tebliği Paris, 23 (A.A.) — Havas, aşağıdaki ya- ci resmi mütelâsları neşretmekledir: Almanya, bunaltıcı bir muamma karsı sında bulunuyor, Hitler'in bâtün ru deniz altılarını takibe devam bu riiEmmEnIm etrafında “dönmektedir. Bu muammanın İki şıkkı vardır ve şun- sısında bulunduğunu £ gösteriyor. Hitler, bundan altı ay evvel Almanya — Tolon- ya anlaşmazlığı bitmiştir. dediği ayni ton ile büyün de İngiltere ve Fransadan hiç bir talebi olmadığını tekrar eylerken, a- eyhte strstejik şeralt altında Fransiz — İngiliz cephesine doğrudan doğruya kargı koymaktan ne derece çekinmekte olduğu- nu zmnen İtiraf etmektedir. Dünzla hati- bi, gayet müphem ve sıkılgan kelimelerle Almanyanın Şerki Avrupada istihdaf et- tiği “çok mahdut gayeler” den bahseder. ken, bizzat kendi doktrinini tekzip eyle- mekte ve Alman — Sovyet paktının pax halı, ve zayıf mahiyetini müşahede ve ka- hul etmektedir. Stalin rejiminin emperyalizme doğru inkişafını, Hitler, belki de büyük Alman- yayı bolşevizm bulaşmasından ârt Kılucak bir mahiyette görmektedir. Fakat bu teh» Ukeden kurtulurken, Hitler, ikinci bir tehlikeye düşmektedir. Filhazika, Rus ———— Sovyet Sovyet Müdahalesi SOVYET Birliği ile Almanya, ara lardaki yeni hududu kararlaş- tırmışlardır. Bu hududa göre Al- manya ile Sovyet Birliği geniş bir saha üzerinde komşu oluyor- lir. Şarki Prusyadan Slovak- yanın ucuna dayanan bu hudut Almanya ile Rusya arasında yep yeni bir komşuluk ve bu komşu- lukla beraber yepyeni bir siyasi vaziyet vücude getirmektedir. BU KOMŞULUK Avrupanın siya- si muvazenesini büsbütün değiş- tirecek bir mahiyettedir. Çün- kü iki komşu her bakımdan biribirinin zattıdır. Biri komü- nisttir. ! ri genişlemek ve başka millet- leri çiğnemek lehindedir. Diğe- ri milletlerin haklarını tanı- mak ve hürriyete kavuştur. mak için uğraşıyor. VAZİYET bu merkezde olduğu halde yeni komşuluk uzun bir sahada kendini göstermekte ve üstelik Macaristan İle Roman. yanan garp hududunu kucak- Tamaktadır. BÜTÜN Avrupanın siyaseti üzm- rinde müessir olan bu vaziyet bütün dünyayı merak içinde bırakmaktadır. Fakat bu merakı da ancak hâ- diseler ortaya çıkaracaktır. Yüksek Harp Meclisi İNGİLİZ - Fransız yüksek mec- lisi, dün Londrada Daladier, | Chamberlain, (o Halifaks oo ve askerlefinin garbe dağru terlemesi, Hitler | Almanyası tarafından ezilmiş veyahut ezi) mek tehdidi altında bulunmuş milletlerin panslavizm'ini uyandırmakladır. Sovyet nüfuzu altına girmiş bir cenubu #erki Avrupasından ve yahut rakip İki hiren çarpışmasından döğsesk bir Sov- yel — Alman anlaşmazlığından bahsetmek için vakit henüz erkendir. Bu vaziyette, Almanya, garbe doğru aca- ba dönecek ri? Eğer Almanya kendi fır- Kalarını, Alman genel kurmayının geçii- mez mahiyetini bildiği majino hattına doğ ru sürer ise, bu taktiği, bir nevi intihar demek olacaktır. Eğer Majino'nun arka- #ina düşmek için Belçikanın ve İngiltere- ye karşı tayyare ve denizallıları üsleri teş- kil için Molandanın bitaraflıklarını ihlal #derre, Almanyanın enternasyonal huku- ta kazşı yapacağı bu yeni suikast te, süt tetikleri gafil aulamıyacaktır. Bir kere Brüksel ve Lâheye, kendi bitaraflıklarını HÂDİSELERİN Rusya, merkezi Cracovie olmak üzere, müstakil bir Leh Cümhuriyeti kurmak hususun. daki emelini Almanyaya kabul ettirmiştir, Stalin, himayesine alacağı bu kızıl cümhüriyeti, icabın- da, faşistlere karşı bir silâh olarak kullanacaktır. Bu cümhuriyet, ayni zamanda, Almanya ile Sov- yet Rusyanın hemhudut olmalarına imkân bırak- mıyacak, ve ara yerde bir tampon vazifesi gö- recektir. - Almanya, Polonya işgalinden olan askerlerini de Garp cephesine çekecek, ve o cep- hedeki düşmanlarının karşılarına, kuvvetleri, umumiyesiyle dikilecekti, Sovyet Rusya ile bir ademi tecavüz paktı imzalayışının bir çok sebeplerinden mü- him bir tanesi de buydu. Fakat Sovyetlerin, Polonya işgaline yeteçek miktarda askerleri olduğu halde, dört milyon yeni asker toplamaları ve daha bulunmaları, Rayş hükümetini hayli kuşkulandırmış- tır, Bu kuvvetler Polonyada durdukça, ve bu kuvvetle- rin « her an muhtemel oldukça, Almanya oradaki askerlerini çekememek, hattâ bilâkis arttırmak Tüzumunu duymaktadır. Bu vaziyet, ve gittikçe şiddet. lenen bu mecburiyet, Almanyada endişe uyandıran ye- ni sebeplerden hiridir. i * N Almanların Zigfrid hattı, fena ve noksan malze meyle ve alelâcele inşa olunmuştu. Hitler, bu hat- sonra, serbest kalacak heyeti toplamakta tın zaafını, propagandalarla unutturmaya çalış- mıştı. Vakıâ bizzat kendi İ lardır: Ya doğra, hareketine de- ven etmek ve yahut bütün kuvvetleri garbe çevirmek, | Yührenin nutku dikxai bir surette ö- kunürsa, kolay anlaşılır bir müşkül kar- nutuklarile de yardım EEEIDEZEZZ - Almanların Şark FHududu Gamlenin de iştirakile toplan. miş ve son bir haftalık askeri vaziyeti tetkik etmiş, erkân harbiyelerce alınan kararları gözden geçirerek bazı mühim kararlar vermiştir. Mühimmat ve harp malzemesi imalâtının arttırılması için alınması lü. zumlu tedbirler de'bu arada tesbit olunmuştur. Şark ve Garp Cephesinde SARK cephesinde Lehlilerin mu. kavemeti devam ediyor ve mu- kavemet yine Varşova üzerin- de temerküz ediyor. Varşova müdafileri teslim olmaktan w- zaktadırlar. Diğeri nasyonal sosyalisttir. Bi. GARP Cephesine gelince, yine mahalli hareketler devam et- mektedir, İki taraf arasında cid- di hareketlerin ancak mukadde- mesi sayılacak hâdiseler vuku bulmakta ve tayyare faaliyetle. rinden de bahsolunmaktadır. Romanyada RUMEN Başvekili Calinescu'nun Katli hâdisesi her tarafta nefret ve İnfialle karşılanmıştır. Bu hâdisenin, münhasıran Demir amuhafızların eseri olduğu kati- yetle anlaşılmıştır. Yeni Rumen hükümeti, memlekette sükün ve asayişi idame için fevkalâde şid- detli tedbirler almış, bunları tat. bika geçmiştir. Bu arada bir çok şüpheli kimseler tevkif olun- muş, bir çok binalarda araş tırmalar o yapılmıştır. Romah- yada, sükünet hâkimdir. —————--———————— ın, müdafanya azmetmiş bulunmaktadır. Bun Gan başka, İngiltere ve Fransü Sa, bu ihti- mal için kati tedbirlerini şimdiden #lmiş- lardır. Fransanın bütün cepheleri, başka başka vasıtalarla müdafaa için İrgiltere- nin asker ve malzeme yardımı da gittikçe daha ziyade fazlslaşmaktağır. Demek oluyar ki Mitler, hem çarka doğ- ru İlerlemek, hem de garbe doğru geniş mikyasta bir hareket yapmak için fena bir vaziyette bulunmaktadır. Nihayet Avrupada ve Avrupu haricinde #puhtelif bitaraf büyük memleketlerde, dip lomatik vaziyet, iyileşme yolundadır. Fakat bu noktada Fransa ve İngiltere, ketunı dav ranmaktadır. Bir kere bunlerin inkişafı bittebi ağır olmaktadır. Suniyen kuvvetle- rin bugünkü muvazenesi, İngiltere ve Fransaya, mütecevizin kendi kendisini mahkürı ettiği bir mevzi ve yıpratma bar. bine itimatla bakmak imkânlarını ver» iç YUZ AMERİKA Sularında Denizaltılar Amerika Donanması Bunları Şiddetle Takibe Başladı Nevyork, 22 (Hususi) — Ameri - ka ecümhurreisi Mister Roosevelt, bu. gün iki yabancı tahtelbahirin Ame- rika suları civarında dolaştıklarının müşahede olunduğunu söylemiştir. Mister Rooseveltin matbuat mü- messillerine verdiği izahata göre bu tahtelbahirlerin biri büyük Okya. nusta Alaska cenubunda, biri de şi- mali Atlaside dolaşırken görülmüş - tür. Bu tahtelbahirler takip olun - maktadır. Mister Roosevelt, “her milletin kara suları, menfaatleri ka- dar imtidat eder, nazariyesini tat « bik sırasının hulül ettiğinden bah * İsetmiş ve daha sonra tahtelbahirle - rin kime alt olduğu hakkında soru- lan bir suale cevaben alaylı bir ce - vap vermiş ve: — Belkide İsviçreye aittir! de - miştir, sonra daha şakacı bir lisan - la: — Belki de, demiştir, bu tahtel - bahir Efganistan veya Bolivysya &- ittiri * Londra, 22 (Hususi!) — Taymisin Meksika muhabiri de Karib denizin- de bir Alman tahtelbahirinin görül idüğünü bildirmektedir. i Leh tahtelbahiri bulunamıyor Baltıkta Rus ve Alman zırhlıla - irı, kaçan Leh tahtelbahirini aramağa devam ediyorlar. Verilen malâmata göre Tallin - İden kaçan tahtelbahirin kâfi derece. de levazımı bulunmakta ve mütead- dit torpiller taşımaktadır. Bu tah - telbahirin İsveçten Almanyaya gi - den demir ihracatını tehdit etmesin- den endişe ediliyor. Diğer taraftan “Rys” ve — (Sep) isimlerinde iki Leh tahtelbahirj bir İsveç limanına iltica etmiştir. Bu ge. milerden birinin 66 ve diğerinin de 56 kişiden ibaret olan (mürettebatı İsveç makamları tarafından tevkif e- dilmiştir. Tahtelbahirlerin silâhları alınmıştır. Sayili Londra, 22 (A. A.) — Bir çok saf f: harp gemilerinin ve bilhassa Hood, Renown ve Replüse kruvazörlerinin batırılmış olduğuna dair olan haber. ler yalandır ve asıl ve esastan âridir. Bu tekzibi yapan amirallik dairesi, ilâve ediyor: Bremen vapurunuh © zaptedilmiş olduğuna dair olan şaylaların da asıl ve esasi yoktur. T ettiği bu propaganda sayesinde, Zigfrid, hemen bütün dünyada, aşılmaz bir set olarak tanınmıştı. Fakat, Fransızlar, son yaptıkları hava istikşafları mişlerdir. mütekabil anlaşmayı Fransızların bu hakikati nanlar, Zigfrid hattına derhal, yüz bin amele yığmışlardır. Zigirid hattının noksan taraflarını tamamlamaya, ve zayıf taraflarını takviyeye ça- lışan bu amelelerin yüzleri siyaha boyanmışır. Elbiseleri de toprak rengindedir. Almanlar bu tedbir sayesinde, inşaatın devam ettiğini Fran- sızlardan gizlemeye çalışmaktadırlar, Polonyada biribirleriyle ima Sovyet Rus askerle. riyle Alman askerleri arasındaki samimiyet gittikçe artmaktadır. Almanlarla temasta bulunan hemen bü- tün Sovyet zabit ve neferlerinin Almanca konuşmaları, ve piyade denemeleri esnasında, Zigfrid hattının sade zayıf noktalarını bulmakla kalmamışlar, bu hattın henüz natamam bulunduğunu da öğren- anladıklarını sezen Al- kolaylaştırmaktadı » Sovyetlerle birlikte, bir çok mükemmel tiyatro heyetlerinin de Po- lonyaya girmeleri, ve orduya temsiller verme! AK man zabitlerini ve neferletini, Sovyetlerle 3 daha fazla cezbetmiştir. Bu vaziyet Hitlere, ve Göringe endişe vermektedir. Bu yüzden, Mareşal Göring Sov. kaynaşmıya Sov- yetlerden, hudut meselesinin bir an evvel hallini miştir. e a a “FELEK 3. mı Ayakları Karışan | Çocuklar Yazan: B. FELEK — Bana bak birmder Bu işin için den çıkılmaz oldu artık! — Hangi işin? — Şu cihan siyasetinin! — Neden? 4 — Neden olsun efendim! Bir ta. raftan Rusya ile Almanya ademi te- cavliz paktı imza etti. Öle taraftan Almanyanın müttefiki «lan Japon - larla Çinde harbe dvvam © ediyor. Ruslar Lehistanı işgal ettiler. “Le . histana dokunanla Larp ederim” di. yen İngilizlerle Fraasız harp ilân et. miyor, Almanyanız dostu olan İtal. ya ise hergün daha üksek bir sesle: “Ben bitarafım!” diye bağırıyor, A- merika cümhuriyeti muhariplere gi- lâh satmamak yasağını “bitaraflığı takviye için” kaldırıyor. İtalya Ar- navutluktan askerlermi çekiyor. Yu. nanlılar da ayni harekette bulunu - yor. Romanyada Ruslesla O müzakere | yapılırken, nazi taraftarı Demir Mu. hafızları imha etmiş olan Başvekil Calinescu öldürülüyor. Almanlar Belçika bududuna 1800 | tayyare toplarlarkeu Belçika ve Holanda bitaraflıktan bahsediyor. Ve bunların hepsinin üstünde İn. giltere ve Fransa “Biz Hitleri yere sermeden harpten vaz geçmeyiz,, di- ye hağıriyor. — Pekâlâ! Bunda içinden çıkıl » maz ne var? — Nasıl ne var kardeşim! Bütün bu bitaraflıklarını ilân eden millet lerin hakiki vaziyetleri nedir? Cid - den bitaraf mıdır, yoksa ekseri oldu. ğu gibi işlerin gelişmesini beklemek için mi “bitarafız,, diyorlar? Meselâ Belçika, Hududuna Alman kuvvetle- ri yığıldığını görürken nasıl bitaraf kalır? Tahmin edildiği gibi vaziyetleri- ni düzeltmek ve Fransızları yandan vurmak için Almanlar Lüksemburg büyük dükalığını çiğnerlerse, İsviçre nasıl bitaraf durur.? : Yine Almanlar Romanyayı teh- dide mecbur olup Macaristanı zorladıkları zaman İtalya ve Rusya nasıl buna göz yumarlar? Baltık devletlerinin hâli de ma. lâm. Bunu gören bazı | İskandinav milletlerinin vaziyetleri ne olacak? e içinden çıkılmaz noktalar bun ir, N uğraşmıya başladın. Bari Nasrettin hoca fıkralarını sıkça sıkça oku da, sana ders olsun. — Ne münasebet? — Onun fıkralarının ber birinde dehşetli felsefe vardır. Dinle beni. Bir gün hoca bir takım çocukların dere kenarında birbirlerile çekiştik- lerini görmüş: — Ne kavga ediyorsunuz, çocuk. lar? Diye sormuş. v — Ayaklarımızı suya © soktuk." Şimdi hangisi hangimizin ayağı ol - duğunu ayıramıyoruz. Onun için çe- © kişiyoruz, Cevabını vermişler. Hoca: (| — Ben size onu halledivereyim. miş, herkesin ayağı meydana çık maş. , — Ha! Demek sudaki ayaklar ki. min olduğu, yâni herkesin vaziyeti belli olmak için değnek yemek lâ - zim? — Lâznm değil! Lâzim değil ama yerse canı yanar, vaziyetini açığa vu- rur, Anladın mı bizim köylü? Maverayi Erdün Kralının Oğlu Stajını Bitirdi Ankara, 22 (A. A.) — Reisicüm-. hurumuzun fahri yaveri olarak or - dumuzda stajını ikmal etmekte bu - lunan Maverayı Erdün emiri hazret. lerinin mahdumu Emir Nayif staji- na bitirmiş olduğu cihetle refakatin. de yaverleri olduğu halde bu akşam a

Bu sayıdan diğer sayfalar: