6 Mart 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

6 Mart 1940 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

© MART 940 TAN ABONE BEDELİ vine Eonebi dn ve 00. Kiş 2200 Kr. e 9 wo * sw " 1 Sene Say 3 Ay 1 Ay ram posta ittihadına dahi) olmayan memleketler için abone bedeli müdlet surasiyle 30, 16, © 48 Uradır. Abone bedeli oesindir Adres değiştirmek 25 kuruştur. Gevap Için mektuplara 10 kuruşluk pul Müvesi izmdır. Güreşçilerimiz vvelki gece, güreşçilerimiz, Balkan şampiyonluğunu tek. yar kazandılar. Bu müsabakaların spor hududu dışındaki faydaların. dan birisi de, Balkan milletleri ara. sında dostane temaslara ©U vesile teşkil etmesidir. Bu kabil vesilele- Tin, mümkün mertebe artması saye. sindedir ki, kardeş Balkan milletleri arasındaki tesanlit, siyasi gayretlere bile lüzum kalmadan, kendiliğinden İnkişaf edecektir. Bu vesileyle, bize yine şeref kazan. m güreşçilerimizi samimiyetle tebrik etmeyi bir vazife biliriz. Güreşçilerimizin,. daima diğer şu. mensup sporcularımızdan da. ha fazla muvaffak olmalarında, ırki mazhariyetlerinin ve meriyetlerinin sa birlikte, metodlu ve munta- malarınm da büyük rolü salış yük Denilebilir ki, yaptıkları işin ken- dilerinden beklediği perhizkârliği ve muniszam İdmanı ihmal ve ihlâl et. miyen sporcularımızın en başında güreşçilerimiz geliyor: Spor saha. sında da, muvaffak olmanın ilk şart. ları arasında, fedakârlığın, bilhassa atin de yeri vardır. Ve işte gü. Teğçilerimiz, muntazam çalışmaları. nn, ve ayni zamanda her çeşit muzır sefahate perhizkâr yaşamak feraga. tini göstermelerinin mükâfatını, ken. dilerine sık sik mal olan çok şerefli zaferlerin asil ve masum zevkini ta. darak kazanıyorlar: Diğer sporcula- rmızın da, güreşçilerimizi örnek &- dinecekleri gün, diğer spor sahaların. da da lâyık bulunduğumüz mertebe. ye yükselmenin milli zevkine kavu- | Y Ee Suizanlar undan bir müddet evvel, bu sü. tunlarda, açıkta satılan gıda maddelerinden ve kendi mahiyetle. le mütenasip bulunmıyan mahal. satılan bazı maddelerden bah. ve “— Her şey, yaraşacağı yerde sa. tlmalı ve açıkta satılan gıda mad. delerinin üzerleri de, İzmirde olduğu #İbi, münasip birer kapakla örttürül. melidir!" demiştik. ü gazetelerde okuduğumuza Belediye, bu temennimizi de Bazar İtibarı almış bulunuyor. bip özden İtibaren, meselâ, muhalle. dükkânmda yemek, tütüncü dük. mada aspirin, işkenbeci dükkâ. dn peki, veya meyvacı dükkân. satılması yasak olun. leri de Satılacak gıda madde. a: mutlaka örttürülecekmiş. dak bilhassa sıhhi bakım. Lüle isabetli saydığımızı tekrar. 4 lüzum yoktur sanırız. Zaten, doktor olan Belediye » Şehirde her şeyden evvel ei alacağını kestirmek de tehir ç, Şalnız, bir müddet ev- e bulur <lisinde, Belediyenin 6- mahalli sarın, — Kiye ür naknşala sn ususunda mü. da konu Lâtfi Kırdar iştu. Lâ Kırdarın, ga. aa okalağamaz sözleri şu anşerekkildk: aşlar, bu paranın yon İsİne harcanmasını İs. Pastırma 13. Açıkta tandaşların bu söz. Me verdiklerine şa. larla mi bize gelen mek. — İstanbul Beledi gihhatini mi, yolan az mı düşünüyor? Medeni bir şehi kanalizasyonu, . gelir emdişieir tiyatro inşasından gç si bie İnşasından sontaya mi bıra, Biz, biraz evvel de gibi, Doktor Lütfi Kırda, tenkitlere meydan verebilecek Zihnivete sahip olamıyacağından im tiyetle eminiz: Bunun içindir ki, ç gün, dalgın bir meslekdaş tarafından yanlış not edildiğini umduğumuz o sözlerin, sayın Lütfi Kırdar tarafım dan, küçük bir zahmetle tavzih olun. masını bekliyoruz: Bu suretle, yersiz. Tiklerinden emin bulundağumuz sw. Hanlar da ortadan kalkmış olacaktır? söylediğimiz. rm. bu kabil ie yapılı, beyaz bıyık- lı, kalın fakat tatlı ses- li, nedense pek düşünceli, asil Macaristanm asil kont- larından İstvan Bethlen'i A- tatürk Türkiyesi çok iyi ta- nır; bilhassa Ankarayı ziya- retinden sonra. Onu bulmak için zorluk çekil mez. Tarihin, önünde hürmtle eğil. diği çifte tepeli muhteşem Budin medeni hendeseli Torockö cadde- sindeki 8 numaralı donuk porta. kal rengi konakta oturan zat Tran- silvanyalı Bethlen'in ta kendisidir. Bu altmış altı yaşındaki öz Macar memleketleri halkları tarafından sevilmiş, sayılmış ve İnanılmış a. damlar safının en önünde gelen. lerdendir : er asilzade gibi o da ortz tahsilini eski Viyanada yap» mak mecburiyetinde kalmıştır. Fa: kat hukuku ve Magarova akade. misindeki yüksek ziraat tahsilini öz vatanında yapmıştır. İstiklâl Partisinin namzedi olarak 32 ya- şında mebus seçilmesinin en kuv. vetli sebeplerinden biri halk ara. sında ve halk işleriyle yakmdan a. Yâka göstermesidir. Mebus olduk. tan sonra bu faaliyeti artmıştır. Kazandığı sevgi ve nüfuz o kadar çoğalmıştı ki Habsburgların Fran- suva Jozefi kendisini on yıl sonra impdratorluğun has müşavirliğine yükseltmiye mecbur oldu. 1918 de birinci Umumi Harp bi- tince Macaristanın kara yazılı al nından bir karayel aka esip göçtü Macar vatanı komünistlerin eline düştü. Bethlen hemen harekete geçti. Viyanaya kıvırdı ve Szeged de karşı ihtilâl teşkilâtına başladı. Bethlen'in politika birinci plânın- da asıl rol alması işte bu 1919 yi. Mına düşer, Bir yıl sonra tekrar me. bus seçildi ve hükümeti teşkile memur edildi. İlk diplomatik süksesini Trianon müahedesinin ilk gediğini teşkil e. den Venedik konferansında kazan» dı. Kral Şarl'in memlekete girmek için ikinci teşebbüsünü yapışı, 0. nun resikârda bulunduğu siraya düşer. Hükümet, gösterdiği muka- vemet neticesinde, Kralı Antant'a boyun eğmiye mebur etti. Kont Bethlen, kurduğu ve kuvvetle teş. kilâtlandırdığı müttehit hükümeti. ne müsteniden, iktısadi, ticari ve içtimal sahada, geniş ve muvaffa. kıyetli kalkınma hareketlerine ön ayak oldu. Sonra da, Paris, Lon- dra, Roma gibi bir çok ecnebi şe. hirlerini bizzat ziyaret ederek, memleketin ticari hayatına bazı mühim imtiyazlarla geniş bir inkişaf sahası hazırladı. Bu suretle de ti- cari pürüzlerin tathirini ikmal et. tL. 1926 da çıkardığı bir kanun, yüksek Parlâmentoyu lah etti. ve ona, iki meclis sisteminin zarar. larını ortadan kaldıran bir sima verdi. 1927 Nisanımda, Conte Bethlen'. in Romaya gittiğini, ve İtalya ile Macaristan (arasındaki (Omalüm dostluk, sulh ve hakem muahedesi ni imzaladığını görüyoruz. 1929 Haziranında, Madride git. ti. Ve İspanya ile de ayni şekilde bir sulh ve hakem muahedesi im- zaladı. Ayni seyahat fırsatından istifade ederek, Parise uğradı. ve Fransız Cümhurreisi M. Dow. mergue'le, Fransız Başvekili M. Poincarö'yi ziyaret etti. 1930 da, Romaya tekrar giderek, Mussolini ile iktısadi müzakereler yaptı. Ayni senehin Birinciteşrin Ayında, .Almanyayla Macaristan arasında bir tlcaret muahedesinin neticesini hazırlamak üzere Berli. ne gitti, Comte Bethlen'in Ankara seya. hati de, iktisadi hedeflere müteallikti, Macar Basvekili, o za. man. Türk hükümetinden, son de- Tece dostane bir hüsnü kabul gör. dü. Aynl sene. Comte Bethlen. İn. güliz hükümetinin daveti üzerine Londrayı da zivaret etti. 1931 se. esinin İkineikânun ayında, o, Vi. yanada, Avusturya ile Macaristan arasında malâm muahedesini de İmzaladı. TAN Dee b KONT İSTVAN BETHLEN Ayni yılın Nisan ayında, devlet riyasetine geçişinin onuncu yildö- nümünü idrak etti. Bu vesileyle, Macar halkı, onu, uzun müddet idaresinin muvaffakıyetli neticele. rinden dolayı, hararetle tebrik et. mek fırsatını buldu. 1931 yazında, beynelmilel ticari ve iktısadi buhran, Macaristanda da, tesirlerini gitgide arttırmakta idi. 1931 yılınm Ağustosunda Comte Bethlen istifasını verdi. Bu beklenilmedik istifa, umu büyük bir teessür uyandırdı. İş başından çkilen Comte Beth. len, 1933 te Almanyada, bir turne yaparak konferanslar verdi. Bu konferanslarında, O Macaristanın ve OKMAN HEKİMİN ÖĞÜTLER Manyetonun Tellerini Tutup da... Manyetolu elektrik makineleri- nin acayip bir talii vardır: Onla. nn en mükemmeli olan dinamo makinesini icad eden Gram ilk ma- kinesini Pariste 1879 sergisinde teşhir ettiği vakit, zamanm £zik hocaları makinenin başında top. lanmışlar, aralarında en bilgilisi olan bu makineyi işleten ince elek- trik hesaplarını anlatmış. Büyük hoca konferansını bltirdikten son. ra, sırtında mavi gömleğile, Gram yaklaşmış ve: — Efendim demiş, bu makineyi ben icat ettim ama, buyurduğunuz elektrik hesaplarının hiç birini bilmiyorum... Sonra, bu dinamo makinlerin. den biri İstanbula getirildiği vakit 0 zamanın gümrikçüleri bunun De işe yaradığını anlıyamamışlar. A- ralarında açıkgöz biri, bu maki. ne olsa olsa dinamit yapmıya ya düşünmüş ve derhal 0 za- manın padişahı Abdülhamid'e jur. Bal yazmış, köşkünde elektrik işi- hı yaktırmak için bu makineyi ge- tirtmiş olan zat sürülmemiş ise de kendisi acı bir tekdir yedikten sonra makinesi geldiği yere geri gönderilmiş... Şimdi de bir sayın okuyucumuz, manyeto makinesinin ; sinirleri ü- zerine tesirini merak etmis. Bu Zâ- tın bir otomobili olsa gerek. Gali- ha otomobiliyle gezmekten usan- dığı günlerde o manyete ile oynu- yor. Manyetonun tellerini tutup ta kolunu çevirdiği zaman par- maklarında ve kolunda b'r hare. ket ve titreme olduğunu hissetmiş: — Böyle bir cereyan sinirleri kuvvetlendirir mi, yoksa gevşetip bozar mı? Diye soruyor. Sayın okuyucu- muz manyeto makinesinin tedavi için değil, otomobile hareket ver. mek için konulmuş olduğunu, ta- bii, bilir. Onun kolunu çevirirken tellerini tutması faydasız bir me. raktır... Şoförlerden - bazılarının nöbet yerlerinde yolcu beklerken, bu sağlık öğütlerini okuyarak on. ları yazana şeref verdiklerini sık sık gelen mektuplarından bilirim. Bu okuyucunun mektubunu alin. ca, manyetoları hâlâ kolla çevri. len başka okuyucularımın da bu fazla meraka düşebileceklerini dü- şündüm. Ona , verilecek cevabı böyle umumi yazdım... Elekir'k cereyanının her türlü. sü, hattâ cereyansız sabit elektrik, yerine göre tedavi için kullanılır. Fakat hekimlikte kullanılan elek- irik makineleri pek hususi bir şe- kildedir. Çünkü hekiml'kte kulla. nılan elektrik cereyanı gayet İnce âletlerle ölçülmek lâzımdır. Hem de bunları elektrik hesaplarında mütehassıs hekimler kullanabilir, Bir manyetonun tellerini tutup ta kolunu çevirerek çıkarılan elek- irik cereyanı türlü türlü tehlikeli seylere sebep olabilir, ölçüsüz her iş daima tehlikeli olduğu gibi... Bu tehlikelerin birisi vöcudün terkibindeki tuzun elektrik cereya. »ı ile ikiye ayrılmasıdır. Tellerden müsbet cihetten geleni tuzun ek- şisi demek olan klor maddesini çeker, menfi cihetten geleni de tu. xun alkalen maddesi olan sodyom cinsi, Bunlar biribirinden ayrılın- ea, ikisi de yakıcı şeylerdir. Onların yakmasına ehemmiyet vermemek mümkündür. Fakat e. lekirik cereyanının ölçüsü bulun. maymca insan tuzsuz kalır... BUDAPEŞTEDEN MEKTUPLAR Macaristanın Müstakıl, Eski Devlet Adamı: K. Bethlen Konuşan: Aka Gündüz| meşru taleplerini tebarüz ettirdi. , Ayni syın sonunda, Romaya uğra. dı, ve sonra, İngiltereye geçerek, Londrada, ve Cambridge'de dört konferans vrerek, Tuna havzası nın davalarını, ve Magaristanın büyük meselelerinin haklı sebep. lerini, ve Trianon muahedesinini tâdilini, teshihini anlattı. 1935 te ise, Başvekil M. Jules Gömbös'le kendi arasındaki görüş ihtilâfından dolayı, kendi kurduğu partiden de ayrıldı. Son intihapta yeniden mebus seçilmiş bulunduğu halde, şimdi, hiç bir partiye men. sup değildir. Evet bugün hiç bir parti ile ça. lışmıyor. Daha doğrusu yalnız (u. mumi vatanı) onun en büyük par. tisidir. A «türkü e kadar seviyor. Ec- dat eserleriyle dolu yazı o. dasındaki uzun istirahat koltuğu- nun baş ucunda Ebedi Şefin resmi duruyor. Ruhca, kalbce, siyasetce bunaldığı zamanlarda o resme ba- karak tselli arayıp bulduğu bes. belli. — İşte o, dünyanın en büyük a. damı! Diye resmini gösterdi. Ben Ankarada onunla samimi ve yürekten konuştum ki. Hiç bir zaman unutamıyacağım, Ve Milli Şef Büyük İnönünün daha Başvekillik zamanındanberi ne büyük bir metot, ideal ve mil. let adamı olduğunu hayranlıklar- la anlstıyor. Hyecana di dilim dolaşıyor, hissediyor ve bir sigara daha sunuyor Babiâlinin tak. gelmez, vermek mânasınadır). (Sun bana bir dem, sun bana bir câm, sun bana bir ruh gibi.) Comte Bethlen harbin uzun sü- receği fikrindedir. Comte'un daha başka fikirleri de vardır. Fakat kendisiyle bir gaze- teci mülâkatı değil, bir ahbap ko. nuşması yaptığım için bu şehsi fi. kirlerini ifşaya kendimi şahsen serbest bulmuyorum. Gerçi bun. larda sağı solu ineltecek biç bir şey yok. Bunurla beraber çok his- sİ ve çok vatanperver bir insanın bana emniyet edilen ruhu harimi. ne hürmet bir vazifedir. Yalnız şunları söyliyebilirim: Macarın bu eski diplomatı ve büyüğü de komşulariyle iyi geçin- meyi ve her türlü meselelerin harp sonunda dostluk” yollariyle halle. dilebileceği kanaatindedir. Bir u. çu Budapeştenin tâ Şimalinden başlıyarak Boğaziçinin tâ Şarkın. da bitecek bir “Sulhü Müdafaa Grupu,, nun —harpten sonra dü. şünülmek şartiyle— kurulmasına taraftardır. Büyük hayallere kapı lacak zamanı ve kabiliyeti yoktur. Orta Avrupa veya Tuna devletleri diye ortaya atılan sade suya naza. riyenin kofluğunu ve o mıntakada yalnız bir tek (mahsur Macaris- tan) m bulunduğunu bilenlerden. dir. Bu adam sözleriyle ve havatile beni çok heyecana verdi. Fazla bir sey yazamıyacağım. Comte Bethlen! Senin şahsında müstakil Macaristanı ve bütün bu mıntaka Avrupasının sulhünü selâmlarım. maa Yeni Kömür Navlunları Münakalât Vekâleti tarafından tes bit edilen yeni kömür navlunları he- nüz tatbik edilmemektedir. Zongul- dak - İstanbul arası için tesbiz edilen 225 kuruş fiyata rağmen, navlunlar hâlâ 400 kuruş üzerinden tatbik o. lunmaktadır. e Müzeler Mimarlığı Mimar Kemal Altanın, Trakya U. mum Müfettiştiği Nafıa Fen Müşa. viri Muavinliğine teyini üzerine in- hilâl eden Müzeler mimarlığına Mi- mar Lütfi tayin edilerek vazifesine başlamıştır. — Sıhhat Vekilinin Tetkikleri Sıhhiye Vekili Hulüsi Alataş. dün Haydarpaşa Nümune hastahanesini gezmiş, hastahanenin vaziyeti ve ih. tiyaçları hakkında izahat almıştır. ak, dim mâna; elo AYY Decameron Müterciminden 3.42 Bir Rica O“ * Yazan: Sabiha Zekeriya Sertel M»"* Vekâleti, lisanımıza ge çecek klâsik eserleri bir mi. zam altında, itina ile tercüme ettir. mek için bir heyet seçti. Bu heyet te göçen gün tercüme edilmesi kâ- rarlaştırnlan kitapların listesini neş- retti. Bu liste arasında “Boccaclo,, nun “Decameron,, mli k'tabı gö. züme ilişti. İçime hemen bir korku düştü. Boccacio bu eserinde insanın İyi ve kötü hislerini bütün çıplaklığı ile yazmış, tablat karşısındaki insanin bütün husus'yetlerini göstermiştir. Orta Çağda karanlığı yırtmak için aydınlığın haddi kusvasına varmış. tır. Bu eser bir edebiyat şaheseri & larak kültür kütüphanesine girmis, her lisana teretime edilmiştir. Fakat açıklık itibariyle Afrodite rahmet ©- kutacak mahiyettedir. Şimdi bu eserin mütereimi, kite bin ruhuna sadık kalayım iddiasiy. le, sanat ve edebiyat meydanmda Decameronun üzerine ferace geçir meyim davasiyle, tercümeye sadık kalırsa bizim halimiz ne olacak? Ne bileyim, belki yarın “Decame. ron,, için de bir daya açılabilir. Biz de müdafnasına geçebiliriz. O zaman yine, bugünkü gibi mahkeme kapı. larında sürüm sürüm sürünürsek bize yazık olmaz mı? Diyeceksiniz efendim tereüme ederken mütercim, memleketin ab- vali rubiyesini nazarı dikkate alsın, eseri Türk kıyafetine soksun, öylece arzetsin... Şimdi ben bu tavsiyeyi mütercimine söy- lersem, biliyorum, hemen isyan ede- cek, “— Elendim, beynelmilel bir sa. nat eserine dokunmak, onun ruhu nu, kılığını, kıyafet'ni değiştirmek benim ne haddime düşmüş.. Eğer Türk milletinin, bu eseri hazmede. miyecek bir seviyede olduğunu söy. lemek istiyorsanız, bu Türk milleti. ne hakarettir. “Bu kadar inkılâplardan geçmiş bir millet için, ne'sanat, ne fikir, ne €e. miyet hayatında, araya çekilmiş bir medrese duvarı yoktur. Biz, Şark de- dikleri, hizi maz'ye çeken tanisup ve bid'at heyulâsını bir inkılâp mücade. lesiyle devirdik. Avrupada edebi ©- lan bir eser, burada da edebidir.,, Diyecek. Ben de ona yerden göğe kadar hak vereceğim... Fakat ne ideyim ki, hak- kı takdire kalan bu İşte, takdir hata etti mi, cezasını biz çekiyor, mahke. me koridorlarında fırıl fırıl dönüyo. rur. Maarif Vekâletinden bize kıy- mamasını rica ederim, Macaristandan Pamuk Mukabili Mal Alacağız Umumi mağazalar için lüyumlu © lan vesaiti temin etmek üzere on beş gün kadar evvel Macaristana gitmiş olan umumi mağazalar müdürü Hak- kı Manço'nun riyasetindeki beyet dün sabahki konvansiyoneile şebri. mize dönmüştür. Umumi mağazalar için lüzumlu gö- rülen vinçlerle nakil vasıtalarının Macaristandan mubayaası — takarrür etmiştir, Bu malzeme arasında vinç, elektrokar ve yük asansörleri de var dır. Bunların bedeli pamuk ile öde- necektir. Malzemenin bir kısmı, İS tanbul, bir kısmı da Mersine verile cektir. Mubayan bedeli 300 bin lir tutmaktadır. Bütün malzemenin tes limi ön ayı bulacaktır. Wer Hukuk Mahkemelerinin Yeni Binası Tapu dairesindeki hukuk mahke. meleri, yeniden inşa ve imar edilen eski şürayı devlet binasına nakli bit- miştir. Dün de adliye binasındaki hik kuk mahkemeleri, kalemleri ile bir likte yeni hukuk mahkemeleri bins. sna taşınmıştır. Bugünden İtibaren bukuk mahkemeleri davalara bu bk nada bakacaklardır. Şarap Satışları İnhisarlar idaresinin bakkallarda açık olarak fıçı içerisinde sattıracağı şarap için, 100, 50, ve 25 litrelik f- çılar hazırlanmıştır. Şaraplar İdare. nin vasıtalarile müstehlikın ayağına kadar götürülecektir. ez b Erbaa Tütün Piyasası Erbaa tütün piyasası açılmıştır. Fi yatlar geçen seneye nisbetle yüksek tir. Kocaelinde de satışlar başlamış tır. Piyasa bir kaç güne kadar açıla, caktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: