11 Mart 1940 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

11 Mart 1940 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

; —— 11.3.9409 U MART 910 IAN ASONE BEDELİ Türkiye 00 Ke, we * g * 89 * bililetleraram porta ttlihadını olmıyan o memlelretler için abone Bedeli müddet surasiyle 30, 16, 85 liradır. Abone bedeli ceşindir Adres değiştirmek 25 kuruştur. Cevap için mektuplara 10 kuruşluk pul Müvesi Kzımdır. Kasten Yangın Çıkaranlara Karşı ön zamanlarda, nazarı dikkati celbeden vâkınlardan birisi de şirketlerinden para almak Biyetile ve kasden çıkarılan yangın. teessüf verecek derecede çoğal. Masıdır, Şahsi hırslarına kapılarak sigorta. hı binalarına veya mülklerine kundak memlekete muhtelif ba. kımlardan verdikleri zararın büyük. herkesin kolaylıkla sezebilece- © kadar aşikârdır. İkide birde, polisi, itfaiyeyi, sonra da adliyeyi işkâl eden, halkı korku. Ya, telâşa düşüren ve memlekete İk. hayli pahalıya mal olan bu küçüklü büyüklü ve kasdi yangınla. ” kundaklıyan muhteris eller, bem bem adli, hem idari, bem Ücari, bem hissi, hattâ - bazı bakım. # f menfaatleri uğrunda kete her çeşit ihaneti bile gö- 3e alabilen birer mahlük gibi, çok takip olunmaları lâ. <aret” haline sokabilirler, mam işidir dei,“ duğu gibi kundakçılara ha Şiddetli davranmamız lüzumunu ol. da da. ırlatmayı, bize, yeni vesilelerin ettiği bir vazife sayıyoruz. 9 Modada Heyelân —Yam Ediyor Modada baş gösteren heyelân, son Midetli yağmurlar yüzünden devam te ve artmaktadır. Binaların #ahiikeli / vaziyette olup olmadığını #aştırmak için üniversite fen fakül. Mae Yapı bir heyet mahallinde tetkik- iye bu heyelânı durdurmak için teşebbüste bulunmamıştır. lân devam ettiğine göre, Mo. danm bu *ehlikeli bir vaziyete girmektedir. Belediyenin bu mühim meselenin &itküki işinde lâkayt kalmıyacağını Mamma, vw Meclisi, Gelecek iye Toplanıyor Süyük Miller Meclisi, gelecek pa- Fakat aradan 20 gün geçtiği halde vii TElASi günü saat 15 te toplanacaktır. det evresi zarfında meclise bazı taleplerile kati hesap raporları Baiştir. İlk celsenin ruznamesinde miş ardan başka encümenlerden geç- due olan çay kanunu projesi de bu. ae alar Yütçeler Hakkında Dahiliye iekâletinin Yeni Direktifleri ne 20 senesi belediye bütçelerinin V.,ekilde hazırlanacağı o Dahiliye diygilti tarafından alâkadarlara bil- Ming siir. Badema isabetsiz tah. lere istinat eden münakaleler ya- tu ayacak, sene İçinde yalnız müs- kaş Ve fevkalâde hallerde müna. mahı) oluna başvurulacaktır. Daimi İyet ârzeden kanuni hisselerle eağimlar mutlaka bütçelere kona- ücre, Bütçelerin hzarında maaş ve lere, umumi varidat bütçesinin ceke Yüzde dokuzu tahsis edilebil- Tiftik ve Kaba Yapak İhraç neiYatları Tesbit Edilmedi Van tik ve yapak ihracat birliği top- ve patır. Vekâletçe dabak, kırpınz taaa yapaklar için ihraç fiyatı Maji, “dilmediğinden birlik bu nevi ei fiyat tesbit edilmesi için Ti. Vekâletine müracaatta bulunul Yanma karar vermiştir. ran Harbin mukadderatı, sözden çok daha tesirli bir maddeyi avuçlarının içinde tutan birtakım adamların elindedir. Bu yazı size onların. kimler olduğunu. tanıtacaktır : o o 9. Bugünün Petrol Kralları hamberlain, Dalsdier ve Hit. ler nutuklar söylüyorlar. Gamlen, Gorth ve Bravçiç gibi generaller, orduları idare ediyor. lar. Fakat harp ne bunlar tarafın. dan kazanılacak, ne de bunlar ta. rafından kaybedilecektir. Harbin mukadderatı, sözden daha çok te. sirli bir maddeyi avuçlarının için- de tutan bir takım adamların e. Undedir. Bu adamların elindeki maddeden mahrum olanlar, bir ge- miyi yürütemezler, bir tank, veya tayyareyi harekete geçiremezler, Bu iksir kadar değerli olan mad. de, petroldür. Ve bu maddeye hâ. kim olanlara, harp kralları demek caizdir. Son haftalar içinde en çok ko- nuşulan mesele de petroldür, O. nun için İngilis, Fransız, Alman ajanları Romanyanm petrolünü ka- zanmak için birbirlerile düelloya girmiş bulunuyorlar. Arada en çok merak uyandıran mesele, Sa. halin adl Sovyet ovapurunun 10.000 tonluk tasfiye edilmemiş petrolü Romanyaya getirmesi oL. muştur, Sahalin, 1917 ihtilâlinden beri Romanya limanlarına uğra- yan ilk Sovyet sarnıç vapurudur. 20 Alman mühendisi, bu vapuru bekliyorlardı ve bunlar Sahalinin getirdiği ham petrolün üçte ikisi. ni Köstencede muhafaza için ted- bir almışlardı. Üçte biri ise, Ro. manyanın depolu kamyonlarile Almanyaya naklolunacaktı. Hakikat bu merkezde ise Re. manyalılar, müttefiklere verdikle- ri sözü tutmamış olurlar. Çünkü kendi depolu ymm AL manlar hesabına memleketten çık- maması için söz vermislerdi. Ve Almanlar, bu iş için Polonvahlara sit kamyonları kullanacaklardı. Petrolün mahiyetine gelince, o. nun hakkında da birbirini tutmı. yan bir sürü sözler söylenmektey- “di. Kimine göre, bu petroller AL manya hesabına Amerikadan alı- narak getirilmişti, Kimisine göre, bu petroller Sovyet petrolü idi. Bükreşte başlıyan mücadelenin müttefikler lehinde cereyan ettiği göze çarpıyordu. Halbuki Roman. ya kısa bir zaman önce Almanya. ya fazla kömür vermek için, bir teşkilât kurmuş ve müttefikleri bir hayli darıltmıştı. Fakat öbür ta- raftan Romanyada nazistlerin, kâh tehditleri, kâh askeri müzahe. ret vaatleri ile karşılasmaktaydı. Buna mukabil müttefikler de, Romanyaya ihracatı kestiler. Ve ihracat yasağım ancak geçen haf. ta kaldırdılar. Romanya da bunun üzerine tayyareler tarafından kul lanılan yüksek dereceli benzinin ihracını menetti. Nazistler bu ha- reket yüzünden kızdılar ve Maca. ristanı, Romanya aleyhinde kış. kırtmıya başladılar. Romanya, ih. tiyat kuvvetlerini silâh altına da- vet etmekle mukabele etti. Fakat vaziyeti iyice kavramak İçin, dünyanın petrolünü eiierinde tutan kralları tanımak lâzımdır, GÜLBENKYAN »trol krallarının en esraren. gizi Gülbenkyandır. İsmi, Kaloste Serkis Gülbenkyandır. 70 yaşındadır. Ermenidir. Irak pet- rollerile alâkadardır. Geçenlerde oğlu Nubar tarafından aleyhinde dava açılmıştı. Nubarın iddiasına göre babası, ona kazancının yüz. de besini vermeyi taahhüt etmiş- tir. Babasının yıllık iradı ise, 300,000 İngiliz Hrasıdır. Nubar id. diasını ispat için, -bir sürü vesika. lar ibraz ettiği halde, dava yüzün- den babası İle arasının büsbütün açıldığını ileri sürerek, davadan feragat etmiştir. Büyük Gülbenkyan, İngiliz te. baasıdır. Renbrand, Rubens gibi dünyanın en büyük sanatkârların- dan edindiği levhalar, 2 milyon İn. giliz lirası kıymetindedir. Onun e. dindiği Acem halıları ise, fevkalâ- dedir. Gülbenkyan ise, hayatına İstan. bulda başlamış, ticaret ile meşgul olmuş, petrole alâkadar olarak, Baküye gitmiş, Bakü petrollerinin kıymetini Fransız sermayedarları- Ba İzah etmiş fakat, Fransızlar fır. 5 W. Teagle E.de Kok 1939 daki Petrol İstihsalâtı Ton Amerika ww www 0'e e e e 1786270000 S. Ruya .. e se B0S78000 Venezuelâ ... . ee, »..e 28780000 DEYE ele eee ARSİZ Romanya... .. 4x. 8700000 Meksika”, 5 5» » e «ey giç çe TDİ İNEK si mmimnensim me 44 eee g0 MİM Trinidad” ws... 2007000 Hindistan ve Burmanya. . . « « « « » « 1443000 Kanada. s.e. 8060'e 1407000 A e pe e 200 EMİN ele eolu e ve e e e ye GERİ İtalya 0.4.0... 4 e 180000 PraMEM:: «e 6 simüle türen elek Uk e ekl e GR Diğer memlekeller . « » e « « « « « « 5 20542000 N Romanyada çalışan petrol müesseselerinin 1939 daki istihsalâtını gösterir cetvel ; Kumpanya ismi Sermayedarlar Ton Astra Romana dngliz — Felemek 308.000 Concondia (Fransız — Belçika) 824,000 Steaua Aomana “dagiliz — Fransız) 126,000 Colombi” (Fransız) 623,000 Unirea Angiliz) 526.000 Dacin Stornaphta (Fransiz) 55.000 Danube (İngiliz) 10,000 Müttefiklerin (kontrolü altında olan miktar 4.132.009 Belçikalıların » ys w 103.000 Amerikalıların — ” Pe 780,000 İtalyanların w ” ” » 309,000 anın ye war m 926.000 Romanya petrollerinin üçte Ikisi müttefiklerin sermayesi fe fstihani olunuyor, satı kaçırmışlar, Gülbenkyan da 1902 de İngiliz tâbtiyetine girmiş. 4. 1907 de petrol krallarından De- terding, Roya! Duteh, Röçildler ve Marcus Samuel ile birleşmiş ve bu suretle Royal Dutch Shell kum. panyası vücude gelmişti, Fakat 1926 da ayrılık baş gösterdi ve Deterding ile Gülbenkyan beraber çalıştılar. Amiral Jack Fisher ile Winston Churchill ve İngiltere hükümeti onlarla beraberdi. Geçen harpten, en çok verimli olması beklenen petrol sahası Mu- suldu. Ve bu petroller ancak Sul tan Abdülhamidin elinden alına. bilirdi. İngilizlerle Almanlar, bu sahaları ele geçirmek için uğraştı- lar. Ve neticede İngilizler muvaf. fak oldular ve Gülbenkyanın yar- dimile Musul petrollerinin üçte L kisini aldılar. Hâdise 1914 senesi. nin martında vukubuldu, ağustos- ta Büyük Harp koptu. Fakat Gülbenkyan da Irak pet. gin yüzde beş temin etmiş- RİEBER ieber petrol ile alâkadar 6. lârak gösterilen en yenii. simlerdendir. Kendisi bugün Texas petrollerinin kralıdır. Geçen hafta onun Almanyaya giderek. sipariş ettiği bir sarnıç gemisinin teslimi. mİ temin etmek istediği, Mareşal Göring fle de görüstüğü, Göringin ona sulhten bahsettiği, ve sulh ce. reyanı elddiyet kesbederse, Hitle- rin mevkiinden feragat edeceğini söylediği şayi oldu. Bir rivayete göre, Mister Sumner Welles'in Av. ruvava gönderilmesine âmil olan sebeplerin biri de budur. Rieber, aslen Norveçlidir. ve Vors şehrinde doğmuştur. Babası tâcirdir. Kendisi ise, 14 vaşmdan itibaren deniz işlerine baslamış, ça. lışa çalışa birkaç gemi sahibi olmuş. petrol naklivatı ile bir müddet mesgul olduktan sonra. doğrudan doğruva petrol isine girismiş . ve bir petrol kumpanyası vücude ge. tirmiştir. Bugün onun sarnıç ge milerinden -mütşekkil bir filosu vardır. Kolombiyada petrol fışkı. ran arazi onundur. Ve onun için. dünyanın her tarafına petrol sata- bilecek vaziyettedir. TEAGLE Lor Gurzon, geçen harbin so. nunda müttefiklerin pet rolden bir deniz içinde yüzerek, zafere kavuştuklarını söylemişti. Maksadı, 1917 de müttefiklere ait donanmanın on gün petrolsüz ka- larak denize çıkamadığına işaret etmekti. O zaman Klemanso da. Amerika oCümhürrelsi (o Vilsona yazdığı bir mektupta, “bir damla petrol, bir damla kan kiymetinde. dir,, demişti, O sıralarda müttefiklerin imda- dına yetişen kumpanya, Standard kumpanyasıydı. Ve onun vapur. ları İngiliz donanmasına ve Fran. sız ordusuna lâzım olen petrolü taşıdı. Bugün de Amerikanın en mü- him petrol kumpanyası Standard Vaccum kumpanyasıdır. Ve dün. yadaki petrolün beste üçü onun ta- rafından istihsal olunuyor. Bugün Standard'ın en mühim şahsiyeti, Walter Teagle'dir. Bu a. dam, petrol İçinde doğmuş sayılır, Tahsil hayatını, petrol üzerinde yapmış, petrol üzerinde vazdığı tezle muvaffak olmuştur. Teagle, daha sonra, babasının petrol tasfi. yehanesinde çalışmış, Rokfellerin bu tasfiyehaneyi alması üzerine, Teagle'ye de memuriyet vermiş, © da dünyanın ber tarafında petrol satmıya çalışmıştı. Onun karşılaş. tığı en mühim rakip, Royal Dutch idi. Bugün de bu rekabet devam e- diyor, Teagle, 1936 da Amerikadaki petrolün bitmek üzere olduğunu söylediği için Standard Oil, dün- yanın ber tarafında petrol ara. makla meşguldür. En yeni muvaf- fakıyeti, Suudi b r Arabistandaki. rolleri istihsal için imtiyaz Sn sıdır. Bü defa da, müttefikler pet. rol sikintisi çekecek olurlarsa, Standard Ofl yine onların imda. dına yetişebilir. LORD CADMAN Prizler arasındaki en meş- hür petroleülerin birincisi Lord Cadman'dir. Bu zat, bugün Anglo - İran petrol kumpanyası- nın şefidir. Bu kumpanyanın ser. mayesi 33 milyon İngiliz lirasıdır ve Kisselerin çoğu İngiltere hükü. metine aittir. Lord Cadman'ın en büyük muvaffakıyeti, İran hükü- metinin, bu petrol imtiyazını ilga etmek İstemesi üzrine, müzakere leri idare ederek imtiyazı yenile. mesidir. LORD BEARSTED Ds bir İngiliz petrolcüsü de Bearsted'dir. e Shell kum. panyasının o şefidir. Amerika haricinde en kuvvetli petrolcüdür ve Standard Oil'in en belli başlı rakibidir. Royal Duteh Shell, A. merikada Venezuela'da, Şarki ve Garbi Hint adalarında ve daha başka yerlerdeki petrolleri işletir Bu hüsusta İngiltere ile Holan. da elele çalışırlar, Gerçi Holand- nin hisseleri daha fazladır, fakat İngiliz donanmasının himayesi, iki ortak arasındaki beraberliği te- min etmektedir. Müttefikler İle Romanya ara. sındaki temasi da Lord Besrsted temin eder, Astra - Romana kum- panyasının da şefi odur, DE KOK Pomak Deterning, İngiliz- lerle beraber çalışmak saye. sinde alemsümul bir nüfuz sahibi olmuştu. Onun ölümü üzerine, İn. gilteredeki şubeleri Lord Bears ted'e, Felemenkteki şubeleri de De Kok'a geçti. O da eski bir pet roleüdür. Ve bugün dünyanın en nüfuzlu petrol kralları arasında- dır. o Bugün bütün bu krallar. mütte. fikleri en belli baslı müşteri say. maktadırlar.. Bunların tabil sem. patileri ve stratejik mevkileri. baş- ka türlü hareket etmelerine imkân vermiyor. İ Bayım? Biletçisiz Tramvay, Tezgâhçısız Dükkân, Ve Karakter Meselesi. AKA GÜNDÜZ 8zı memleketler hakkında bir, çok hoşa giden sözler söyle. nir. Bu sözler, fıkralar, görüş zavi, yeleri pekçe dar olan birçok kimse. lerin hasedini hasretini bile çekip şahlandırır. — Ne memleket! Ne memleket Monşer! Ahlâkı hasene ve ef'ali müs, tahsene işte buna derler, Diye başlar, Arestetalise dayanır, Abdülkadir Geylânide mola verir, Hazreti Ömerülfaruk'un fakir dul kadının evine sırtında bir cuval un taşıdığını sz görür, Zenbilli Ali & lendi hocayı Galata hovardalarınm ve. Ebussuut efendiyi eski Şehzade. başı bıçkınlarının arasına sokar, Ne. den böyle olduğunu sorunuz: — Ya! Öyle mi Monşer Bayım? Anlat bakalım, aceb esbabı nedir bu pehpehin? Kod medikal formülü şeklinde diz. meğe başlar: — Biletçisiz tramvay olur mu, bi. letçisiz tramvay!? İşte oralardaki tramvaylarda biletçi yoktur. Biletçi yerine birer kutu vardır. Her yolcu gideceği yolun parasını bilir, kutuya atar. Hem biletçi teşkilâtında hüyük bir tasarruf, hem yolcuların doğru. luğunda büyük bir kuvvet. Bilet pa. rasını ezmek aklından geçmez, Da hası var; Dükkânlar da tezgâhçisiz. dır. Müşteri alabileceğini alıyor, eti, ketinde yı iyatını kasaya eleeği. zile yatırıyor. Kapılar açık, baceleı tıkaçsız, pencereler nah kanat yan lara fora. Ne giren var, ne alan, ne hakan var, ne çalan! Ve artık sizin de nazik sabrınız si. fır altına düşer ve başlarsınız: — Seni elli yıl yüz dilsizin arasına kapasam altı aya varmaz sen de dil, siz olursun. Bilet parası fayda kar. şılığı bir borçtur. Borç ödemek bir vazifedir. Bir yerde ki herkes bilet parasını kutuya bırakır, bu işbir â det olmuş demektir. Fena değil. fa. kat nihayet bir usul, bir âdet, Nite. kim bilet parasını vermeden sıvısan. lar çoğalırsa, bu da âdet olur. Ahlâk. la âdetin arasındaki Himalâya farkı gözetmeli, Acaba bilet parası olmayıp da u. zaktaki evine gitmek isteyene yarım dilim ekmek veren var mi? Bunu söyle bana. m Tezgâhçısız dükkân daha beter! Bin dükkânda azınazı üçer tezgâhçı bulunsa, İşte sana geçinmesini te. in etmiş üç bin aile, Fakat tezgâh. ığımdan tasarruf için iç bin ©. cağı düşünmemeğe ne buyurursunuz Bunun bir de bu tarafım mütalâa ve muhakeme etmelidir. Müşteri görgü ve alışkanlık vüzün. den bu huyu da ediniyor. Hikemi. yatı ruhiye ve telelsüfatı ahlâkiye İle bunun ne münasebeti var? Ben hir prenses tanımıştım. İkide bir pat. mağını sokup burnunu karıştırırdı. Bir oğlu ile iki kızı da göre göre a- lıştılar ve konaktaki bütün kişilere kadar salgın halini aldı. Bu muhiti müsbet veya menfi genişletebiliriz, netice aynidir. Çalmağa, karmanyolaya, anafora zelince; düstur değişmez. Doksan Yazan: icin a. ilmediği için... Mârifet, fenalığını hildiği halde calmamaktır. Ama doksan dokuza karşı bir tek yüzüncü kişi çıkar. kürel arzın iki kutbu arasında ne kadar kibrit tüç, carı, orman sahibi varsa hepsinin ceplerini bir tahtada araklayıverirse, keyfiyet doksan dokuzun da can evi. ne, bam teline tesir eder. Kanarva ile eşek hikâyesi: Kanarva eşekle varışa çıkmağa heves etmiş: — Ben her dakika öyle bir #terim ki. demiş, sesim yedi mahalleden işi. tilür. Eşek şöyle bir gülümeemiş: — Ben de. demiş, yılda hir an. ama İşitenler Allah için söyle. sinler! Monşer Bayım. iş ne tram. vaydadır, ne ıssız dükkânda İş ka, raktere dayanır. Karakter hir cemi, yetin manevi benliğidir. Bu benlik müşterektir. O övle hir kumastır &i tesanüt, merhamet. şefkat, komsu. tuk, civanmertlik, fedakârlık. erkek. lik, ruh msâleti ve asil ruh kahadavı, tığı, müsterek o menfantlerde miiste, »ek hareket vessire gihi inliklerden Aokumur.. Deokunusu hövle olmıyan kumaşı İnsanlık çardağına tente bi. le yapmarlar Kapı bitişik ve asırlık kamanman. evi vanarken yardıma kosan itfaiye, vi buhçemden gecirmezsem, tramvay kutularını ci) altınla doldurmuşum, kaç pars eder? inlandadan mı bahsetmek is. tiyorsun? — Sus! Siyasi konuşmuyorum, in. sani sonuşuyorum.

Bu sayıdan diğer sayfalar: