16 Ekim 1934 Tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3

16 Ekim 1934 tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

16 1'. Yeni Türkiye Ve Dünya Matbuatı. «Sultanlar Türkiyeye camiler ve saraylar verdiler. Buna — mukabil yeni Türkiyenin Mustafa Komal ve ismet Paşa gibi en başta bulunan önderleri memleketi müte- addit fahrikalarla zenğinleştirdiler. Ve onu baştanbaşa demiryolu ağile ördüler.» «La Croixe Paris. Evvalce de haber verdiği- miz veçhile, Mılletler Cemi- eti geçon haftaki - toplantı. tısında Türkiyenin Çinin ye- rine Milletler Cemiyeti kon seyine kabulüne karar ver- Mmiştir. Bu münasebetle son sene- ler zarfında yine bu sütun- larda intişar etmiş birçok telgraf veya makalelerin neş rini icabettirmiş olan yeni Türkiyeden bahsetmeyi mü- sip buluyoruz. İlk mektep çocuklarımzca da malümdur ki gerek Türki-| ye, gerekse Avrupa Asyasın heyeti umuümiyosi turihin | akışı esnasında hem de bu | hayata- bağlı olan - coğrafi | taksimat itibarile birçok Je- Bişikliklere maraz kalmıştır 1923 senesinde Lausanne muahedesi Türkiyenin, yeni hudutlarını şöyle taksim ed- | iyordu: Bir taraftan Yunani. stan, Meriç, Bulgaristan ve Edirnenin şimalinden geçen bir hat; diğer bir hat ta, şa rkta Karadeniz Avrupa Tür- kiyesinin hudatlarını çiziyor- du ki, Türkiye bugün eskisi ne nazaran çok büyük bir saha kaplamaktadır. Aaya Türkiyesinin, hudut- ları iso, yukarıda — Sosyalist Sovyet Cümhuriyetlerindan Kafkas Cümhuriyeti, Şarkta İran ve Cenupta Suriyo hud- utlarına dayonmaktadır. Bu sahanın bütün mesahaj sathiyesi takriben 780,000 | kilometro murabbardır, yani — Fransanırkinden çok daha geniştir. Türkiye servet membha - inin en mühim kısmını ken- di topraklarından çıkarır; ay- ni zamanda ikliminin tenev- yuu sayesinde hayli verimli olan geniş bir zirai sahadan istifade eder Baas gayesi millet ve me: mleketi büyük — ve kuvvetli bir hale getirmek olan Tü- rk Hükümeti ziraatin inkişa- finı ihmal etmediği gibi mil İt faaliyetin her cophesini muasırlaştırmak için de son derece gayret etmiştir. Ziraat jistihsalinin baş nda köy halkının gıdalanmasına yarıyan hububat gelir. —— Türkiye siyasi — rejimini kuvvetlendirdikten — sonra usıl cohtini memleketin mali ve iktısadi kalkınınasına sar- fotü; hattâ bu uğurdu . bir çok zorlüklar ve manilerle şarpışmaktan geri kalmadı. Kemalistler, iktidar mev kijne gelmek suretile mem- leketo karşı bazı taahhütler altına girmiş oluyorlardı. Bunun içindir. ki Kıvmılıılt rojim Türkiyeyi hem mılf, hem iktısadi ve hem de Bi- yasi üç mühim bakım - dan müstekil bir devlet yap- miıya çolıştı. Türkleri ecnobilere karşı zayıf düşürmek kapitülüsyo- tların ezici boyunduruğun- dan kurtaran Komülist şefl- er, yurtdaşlarını iş hayatına alıştırımıya çalıştılar Bu ga Yretli devlet adamları yurtü Caşlarını bu yola sevk etinek için çok yıllanmış menfaatl. eri çiğnemek — pahasınn da olsu her şeyi göze uldılar. Bu sayede artık öyle bir devir geldi ki bü devirde Türkler yabancılara açıkça tercih olunmağa başladı. Bu müsait şartlardan isti. fade etmesini bildikleri için, Türkler, piyasayada hâkim olarak tutunmıya — muvaffak oldular. Şimdiki balde orta. da hüküm süren şüphe yok ki şahsi kabiliyet ve serbe st rekahet esasıdır. Resmi kuvvetler artık ne Türklerin ne de yabancıların lehine ol arak müdahale elmemekte dir. Bu senenin 29 birinci teş rininde Türkıye Cümhuriyeti Y1 inci yıldönümünü kat'u. lıyacaktır. Ameli tahakkuk ve verim — bakımından bu devre Türkiye tarihinin belki en verimlisi olmuştur. Sul- tanlar Türkiyeyo camiler ve saraylar — verdiler. Buna mukabil yoni — Türkiyenin Mustufa Kemal ve İsmet Pa- şa gibi — en başta bulanan önderleri momleketi mütead- dit fabrikalarla zenginleştird- ikten sonra onu baştan başa demiryolu ağile ördüler; faz- la olarak dini sahada müs lümanlığın ancak — eski kabile hayotına uyğun gelen bozı örf ve âdetlerini ilâga ettiler Hükümet merkezi Avrupa Türkiyesindeki — İstanbultan | Asya Türkiyesindeki Anka- raya naklolunmuştur. Ankara Kuradenize dökü len Sakaryanın bir kolu üze- | rine oturmuş ve Roma devri | zamanında Aneyre — ismile şöhret bulmuş olan çok eski bir şehirdir. Aynı zümanda Asya Türkiyesinden müte- teaddit istikametlere ayrılan birçok — yolların — hareket noktası üzerinde bulunmak todır. Şehrin diğer bir hu- süsiyeti de doğrudan — doğ- ruya ve her gün olmak şar tile bağlı bulunduğu ls tanbul ile Bağdat arasın- da cereyan eden bü tün ticarf muamelelerin en mühim merkezini teşkil et- mesidir. Yöpyeni bir şehir | olan Ankara yoktan varedıl miş olup eski — Ankara ile hiç münosebeti yoktur. Bu gokü Ankara her gün mü- temdiyen inkişaf etmek ka biliyet “ve imkânını — taşı- yan — temız, süslü, hakıki _bir hükümet merkezidir. Keza durmadan artan düfusu da şimdi 75.000 (i 'bulmuş- tur. Bugünkü nüfusuna toma- mile kâfi gelen yeni Türk kezi mütemadiyen yuyı. mer Esisen bü. hp genişliyor : yük bir ecnebi şehir müte- hassısı tarafından yapılmış olan şehir - plânı 300,000 nüfusu içinde yaşstabilecek bir şehre göre düşünülmü- ştür. Su, tenvirat ve kona* lizasyon — tesisatı, münakale vasıtaları, üçık — meydanlar velhasıl herşey yeni şeh. sin — müslakbel inkişafile ü tir. Hükümet ml- retile umumi ve resmi dai- relor için geniş binalar ya- tırmıştir. — Birçok — mektep ve enstitâler açmıştır. Bütün modern tarzdaki inşaat beton ormadır. — Fozla olarak yeni yapılmakta bulunan bir müze, bir kütüphane, bir inhisar idaresi, bir milli akademi, temyiz mahkemesi ve adli. ye ile İktısat Vekâleti dajr- elerini ihtiva edecek birçok binolar vardır. Bundan ma- ada Ankara bir. müddet &0- nra bugün movcut — ve faal bir halde bulunan Hukuk Fakültosi etrafında toplana- cak olan dört Fakülteli bir Üniversitoye malik olacaktır Hükümet, diğer taraftan De- | vlet memurları ve şehrin be lediye memurları — için ucuz fakat modern ikâümetgâhlar | yaptırmıştır. Şehri pek yakında ziyaret etmiş 'olan bir muhabirin dediği gibi Ankara hakika- | ten bir timsal şahri bir gu- rur ve iftihar abidesidir. İs. tiklâl harbi esnasında milli müdafan ve ınukavemetin um umt merkezliğini yapm ştır Bunun için de muzafler Kema. | lizmin hükümet merkezini teş kil etmek — onun hakkıdlır Her yeni — rejima yeni bir merkez — lâzımdi. Halbuki İstanbul ismile emlan «Con stantinople» kozmopolit — şehri, halk yığınlurımın karşılaşt ği bir dört yol ağzı ve şarkla garbın biribirine — karışlığı bir yer olmüktan çıkmamış- tr. Nekes bir teprağa dökülen emeğin kıiymet ve büyük- lüğü düşünülünce, Ankaranın yakın tarihi insana mutlaka heyecan verir. O topraklarda ilk defa olarak — muvakkat bir hükümet yerleştiği za. man, Ankara henüz bütün iptdai basitliği içinde bulu- nuyordu. Kendisi Toras hat- tına boğlıyan tek ve sapa birçok hatta malik değildi Tabista karşı açılan mü- cadele zaman geçtikçe hep yeni yeni şekillere girerek devam etmiştir ve etmektedir. Hükümet merkezinin yaratı- lmasına karar — verildikten sonra onu baştan başa yap- mak lâzimgeldi. Bu iş ifrat ve tefriti kendinde birleşti- ren jiklim şartları içinde ba- şarılacak azim ve ezici bir savaştı. Meselâ yazın güneş- te 65 dereceya yükselen te- rmometro kışın umumiyetle sıfırdan aşağı 20 ye kadar iner. Bazan yazın en — kış- kın günlerinden sonra dond. mrucu gecelerin hüküm sür- düğü vakidir. Bütün bu hava değişiklikleri binaları eyiden eyiye mütesesir eder, hattâ çok kereler henüz kurtulmuş bataklıklar üzerinde barı te- mallerin çödüğü bazan da binaların baştan aşağıya yı- kıldığı görülmüştür. Bunu- nla beraber bu ilk tecrübe- lerden sonra bugünkü tek- nikçiler artık bu gibi müşk- ülleri yenmiş bulunuyorlar. Birçok sahalarda geri kal. miş olan Türk milletini ilim | Rıki:indonlçok daha mü- ' yede aşağı yuükarı 41,V00 dünyanın en | | | İ | ne mensup oön | azası fırkalarla | yeni intibabat | tatbikinden Günün Haberleri; Şeker fabrikası cuma günü açılıyor. Turhal şekir fabrikası. nın açılması curra günü saat 3 de yopılacaktır. Açıl. I ma resmin) Başvakil Puşa | Hoözretlerinin yapması muh. temoldir. İktwot Vekili Celâl beyefendi ogün Turhala gelecek ve merasimde bulu- nacaklardır. Almanya borçlarını ödüyor, ' Alman hükümeti, Daves istikraz — bonularını hamil | Amerikalılara 15 teşrinieve- lde ödenmesi Jâzım — gelen faiz taksitine karşılık olan 2,100,000 — dolardan yüzde yetmiş başini ödiyecektir. Yunanistanda reisicümhurluk meselesi, Yunanistanda iki partinin uzlaşmısı meseles; dünden beri başka bir safhaya gir- teşokkülleri. sekiz âyan hükümetin memlekette intihabat vaziye. tini bozacak — veyohut her hangi buşka bir şekilde ra hatsızlığı mucip olacak jti- Jafazlığı — varmamaları için kendilerinin şimdiden Cüm. | hur riyasetine M. — Zaimisin iatihabını kabul — ettiklerini buna mukabil de hükümetin kanununun naz miştir. Sanayi sarfı arla her iki tara- fin kabul edeceği — yeni bir kanun çıkarmasını ve yahut huş mart 1933 te tatbik olu nan imtühubut kanonunu lat- | bik otmemsni istom şlerdir Bu on sekiz. — üvan azası | | | Başvekili ziyaret ederek bu fikirlerini bildirmişlerdir. M, Çaldaris kendilerine bu har. eketten imemnon - kaldığını söylemiştiştir. Jeneral Kon. dilis bu on sekiz ayanın tek- lifini kabal ettiğini 88 lemiş diğer nazırlardan birçoğu da | bu ayan azalarını öyi harek- | etlerinden dolayı tebrik etm. işlerdir. ve irfan itibarile yüksetmek bir demiryolundan başka bir | etiyeli bimgiki 8 KADeE ŞA0 resi, Fransanın — ötedenberi memlekete verdiği mücerrep mürebbi ve hocoların hizme- tlerinden birçok hususlarda kendini müstagni addetti Bugün herşeylerini kendi- leri yapan Türkler bir za- manlar ya muharip. ya me- mur yahut ta ziraatçiydiler. Halbuki — bugün 0 derece ilerlemiş bulunuyorlar ki ken- di iptidaf malzemesini ve el işçiliğini bizzat memlekette bulan bir sanayi yaratma üz- eredirler. Şüphe yok ki bü- yük işte tecrübeden istifadeyo| pek istekli bulunmadıklerı | Avrupnlı kapitalist ve teknikçi- lere ıhıı'yıç[ı:ıı olacaktır.Yalnız şunu kaydedelim ki bu müş- torek mesaide her iki tara- fin da fayda ve menfaatini | göstermek mümkündür Türkiye tabif servetlern sahiptir; hattâ denebilir ki mahrum olduğu hiç birşey ğçkıur.Nıhir. moden, müm it arazi umumiyetle eyi bir iklim mütenevvi mahsuller, ormanlar, balıkçılık, köylü, işçi, denizci bir halk ve eai - re gibi herşey memlokette | mevcuttar . | akasına girme şartlarını olacağını ypzıyorz: dımı arini rica ediyoruz. eklerdir, dağıtacağız. Ğ ediyoruz.. Birçok gençlerin biraz Fi ay baştna kadar xabul Hikâyelerin neşrine 29 tır Şımati Ametikada kar Şimali Amerika mıntakası- nda vakitsiz bir kış başlamış) dün 70 derece kara nihayat gösteren sıcaklık yerini buz gibi bir havaya bırak- mıştır, Kar tipisi ve fırtına- dan 200 kadar telgraf dire ği yıkılmış, 100 tano ölek- trik kablosu kopmuş, bir çok ağaçlar köklerinden sökülmüştür. kemmel bir teşkilâtsayesinde, köy varken elde edilen maddf terakkiler Yazı Müsabakamız. Hikâyelerin neşrine 29 1. Teşrind başlıyacağız Gençler - arasında açtığımız güzel yazı müsa- Gönderilecek yazılar. Gönderilecek yazıların etezli küçük hikâye» vas haiz olmaları yegâne şarttır, Müsabakamıza iştirak eden gençlerden göndere cekleri atezli küçük hikâyelerle gazelemizin iki süt ununu tecavüz etmiyecek bir. hacımda tertip etmel Seçim heyeti Gelecek yazıları tetkik etmekle bunlardan kaza nanları - seçmekle edebiyat muallimleri, gazelemiz intahrir riyasetine yardımcı olacaklar ve rey verec- Kazanacaklar Müsabakamız şöyle başlıyacaklır: Gönderilecek «lezli hikâyen leri 29 Teşrinevelden itibaren başlıyacağız. Bu hikâyeleri seçmekte okuyucularımız arasında ayrıca bir miüsabaka tertip ediyoruz. Se çme heyelince birinciliği kazancak - hikâyeye rey vermiş olan elti okuyucumaza En güzel tezli küçük hikâyeyi yazan ge- nce gazelemiz bir ( kol saati) hediye edile- cektir. İkinei ve üçüncüye güzel birer dol. ma kalem, dördüncüden kiymetli birer kitap hediye edilecektir, Bu müsabakada okuyucularımızın nasıl rey kull anacaklarını ileride yazacağız. ler, sizi küleminizi tecrübeye davet hakkındaki müracaalı üzerine gönderilecek yazıla ve müsabakanın nasıl derce mühlelif hediyeler onuncuya — kadar daha müddet — verilmesi elmek kararımı — verdik Teşrinevelde buşlunucuk faşst ve konünistlerin bir. tecavüzü, Amerika ve İtalyan atlet- lerinin boy ölçüştükleri sta- dyuma ( 1000) kadar . faşi- st ve kommünist hücüum ve zabıta — marifetile dağıtıl - mıştır. Aralarında kadın da bulunan yaralılar vardır, buna mukabil büyük şehirlerin adedi pek seri olmuştur. Bunun en güzel| mahduttur. misali demiryollarıdır. Dem- iryollarının adedi bütün Cü- mhuriyet sahası üzerinde gi ttikça artmaktadır. Nüfas her gün fazlalaşıy- or. Bugün geçmişe nazaran çok daha faal bir hayat ya. şıyanların adedi 15 milyonu geçiyor. Şarkta hiç birşey fazla — süratle — yapılmaz; zira — âdetler kanunlar kador — çabuk — değişemez. Maamafıh içtfmai değişiklik- ler sahasında şark betaati- nin payı ayrıldıktan sonra bile, vukua gelmiş olan ta. havvüller çok — ehemmiyetli- dir. Şu son senelere kadar ve bilhassa köylerde çocukların ekserisi mektebe — gitmezdi. Neticede halkın yüzde dok. sanı kendi dilini yazıp oku. | mazdı. Lâtin harflerinin araj harflerinin yerine geçmesi ökuyup zazma bilmiyenlerin adedini hayli azaltınıştır. Köy mektepleri — gittikçe çoğalıyor. Bugünkü Türki Tahsil — jilorledikçe terak- ki artıyor. —Bskiden bazı küçük — şehirlerde — dok- tor. yoktü — ve — bütün memlekette ancak 2000 do- tor vardı. Bugün ise dok- tor adedi hör gün fazlalaş- maktadır. Avukat, Mühendis, Ha. kim, yüksek memur ve za- bitler tahsillerini umumiye- :'h Türkiyede yapmaktadır. âr. Birçok Türkler Türkiya- de ötedenberi yerleşmiş bu. Tunan öcnebi mekteplerinde okuyorlar; bu meyanda me- mlekette en fazla taammüm etmiş bulunan İjsanın Fran- sızca olduğunu kaydedebi. liriz. Velhusıl şehirlilerin Av- rupa ilim ve dillerini öğre. anmeğe — başlıyalı takriben elli sene var, bunlardan ba- zılarının seyahat ıımijo ba- şladıkları Avrupada yerleşip çalıştıklarını da görüyoruz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: