29 Aralık 1934 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4

29 Aralık 1934 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BAYIFA 4 Yabancı postası Kirofun katli ve neticeleri 29 ilkkânun tarihli Tan gazetesi Moskova hususi mushbirinin şu mek- tubunu neşrediyor: Eski rejimde vus aristokrasisinin genc kızlacının tahsil için meşhur bir enstitü olan ve 1917 de taliin garib bir gilvesiyle bolşeviklerin umumi - karar- gâhı haline konan ve o zamandanberi Sovyetlerin mukaddes yerlerinden biri sayılan Smohi sarayı, 1 ilkkânunda Ağır neticeleri henüz bitmiş olmaktan mzak bulunan bir cinayete sahne - oldu. Setj İvanov'un kurbanı olduğu taban - €a ateşi bütün memlekette ve yabancı Bikelerde beklenmedik akisler uyandır- dı. Kirov Leningrad'da, Moskova'da Kaganoviç'in, Kiyef de Kosyor'un oy - madıkları rolü oynuyordu. Bu yüzden rejimin en mühim şaksiyetlerinden bi- riydi ve hakikatte S. S. C. B. nin ger- gek hükümeti olan fırkanın siyast bü- rosu azatındandı. Bu münasebetle hatırlatalım ki bu pek kudretli komite 1934 şubatmda ye- niden seçilmişti ve on aradan mürek - keptir. Bu azalar Kirof'tan başka şun- Yardır: Stalin, Molotov, Kagonoviç, Vo- roşilof, Kalinin, Orconikize, Kulbişev, Andrcef ve Kosyor. Bunlardım başka birkaç tane de ihtiyat aza vardır. Bu namzetlerin ilki kendiliğinden Kicof'un yerine geçecektir. Sıyasal büroda iki gürclü (Stalin ve Örconikidze), bir Teh- Hi (Kosor), bir yahudi (Kagonoviç), ve beş rus (Molotov, Kalinin, Andreef, Voroşilof, Kaybişef) vardır. Kirof'un ölümiyle ruslar sryasal büroda bir üye- Tik kaybediyorlar ve onun yerine geçen Mikoyan'la ermeniler bir aza kazanı - yorlar. Sıyasal büronun en nüfuzlu unsuru olduğu fırkayla anayasa mucibince te- gekkül eden hükümet arasında yalnız komünist doktrininin temin ettiği gö - tüş birliği mevcud olmakla kalmaz, ay- ma şahısların ber iki tarafta da bulun - masiyle aralarında bir aynılık da var. gdır. Kalinin Rusya cumurluğu başkanı- Gır, Molotof halk komiserleri reisidir, Woroşilof, Orconikidze ve Andreef sr tasiyle Millt Müdafaa, Ağır Sanayi ve Nakliye Komiseridirler. Buna karşılık Bazı idare ediciler hükümet mekaniz - masında bir mevki sahibi değillerdir. Bunun en bas'ıca misali Stalia'dir ki bugün gerçek tıdarı elinde tutmakla beraber, zahiren pek mütevazi görünen fırka genel kâtibi unvanını taşır. Kirof da böyleydi. Stalin'le Kaga - noviç'den sonra fırkanın Üçüncü kâtibi ve Leningrad komünist teşkilâtı kâti » bi olan Kirof resmen hiç bir hükümet vazifesini taşımıyordu. Fakat katlinin uyandırdığı gürültüler, sryasal mahfel- lerde matbuattta, cfkârı umumiyede e«bemmiyet, ve hadisenin sebebiyet ver- diği şiddetli tedbirler, komünist şefine yaptlan büyük cenaze merasimi fırka - mm hükümet üzerinde ne kadar nüfuz sahibi olduğunu ve ikisi arasında ayeı- h ne kadar ehemmiyetsiz bulundu. Yunu kâfi derecede sarahatle gösterdi. Katil Nikolayed'in hareketinin uyan dırdığı pek büyük göürültülerin başka sebebleri de vardır. — Kirof'un — katli münasebetiyle Sovyet idare adamları - nın kurbanı oldukları birçok suikasd - der hatırlardı. Şurası dikkate deder ki bu sulkasdler 1917 ile 1918 sTtainda pek sik vükuüageldiği halde 1 mifan- beti bir tek defa bile tekerri miş- ti. Bu devre gırasında soysal mücadele- ser bir gün bile durmuş değikli ve ha- zı anlar bu mücadele pek şiddetlenmiş- ti. Fırkanın içinde mücadeleler ve mu - halefler barzan endişe verici bir mahi- yet aldı. Bununla beraber hiç bir za man işler sıyasal cinayete kadar varma- mıştı. Belki fransız ihtilalinden ibret alarak, bolşevikler aralarında öldürüş- mekten çekşindiler. 1920 da Stalin Troç kiye galebe çaldığı zenan onu Türkis- tana sürdü ve sor:a da Sovyet toptak - darı dışına attı, zaferinden istifade ede tek rakibini ortadan kaldırmadı. Öteyandan tejim — düşmanlarının mümkün suikesdlerine karşı polis ted- birleri, her nevi takayyütler pek şiddetli dir. Burada bir intizam servisini demek olduğu pek iyi biliniyor. Mese- lâ Pol Marşando'nun getişi ve gidişi münasebetiyle bütün istasyon boşaltıl- Mmıştı. Sövyetler birliğinde sıyasal evi- kasdterin nadirfiği bu yürdendir. İşte sşı! bu uvun sükünet devresin. den dolayıdır ki Smalni cinayeti bu ka dar büyük bir heyecan uyandırmıştır, ve bu heyecan cinayeti örten esrar per- desinden dolayı daha fazla artmakta - dır. Katilin hüviyeti anlaşıldı ise de, cinayetin sebebleri aydınlatılmış o'mak tan henüz çok uzaktır. Bu noktada oto ritenin tereddüdü daha ilk dakikadan belirdi. Polis katilin adiyle meslekini meydana çıkarmaya 24 gaatte muvaffak oldu ve tahkikatın neticelerini 10 ilk teşrinde vereceğini vadetti. Sonra mer- kezi lcra komitesinden yeni bir müb - let aldı ki bu birçok tefsirlere yol ac - maktan geri kalmadı. Tahkikatın ya - vaşlığı, makamların sükütü muhafaza etmesi, matbuatın verdiği haberlerin nadirliği pek muhtelif şayiaların çık - masına yardım etti. Bu haberlerin en heyecan uyandırıcısı ve hakikate en az uygun olanlarını bir kenara bırakır - sak hakikatle biraz alâkadar görünen iki tez ortada kalır. Halk arasında ve yabancı mahfeller- de pek yayılmış olan birincisine göre tinayet tamamen şahef sebeblerden ile- vi gelmiştir. Tik tebligin caniyi “İşçi sr- mıfının düşmanı, olarak göstermiş ol- masına rağmen birinci tez tarafdarları- ©a göre Nikolayev'in komünist fırkası arasından olduğu şüphe götürmer. Yedi aydanberi ilga edilmiş olan işçi ve çiftçi teftiş komiserliğindeki memuriyetin - den de bu anlaşılır. Bundan başka bu ko- miserliğin memuru olmadan önce, ken- disi, söylendiğine göre, Kirof'un husu- «f kâtibliğini etmiştir. Bu nokta, kendi- sinin eski şefinin husust odasına kadar kolaylıkla girebilmiş olmasını anlatır. Bir fabrika veya bir komiserlik olsun, her hangi bir sovyet milessesesine gir- mekteki büyük müşkülât gözönüne ge- tirilince bu, batıra gelir bir fikirdir. Böyle bir yere ancak hüviyetini vesika larla isbat ettikten ve görüşmek istedi- #i şahsiyetin müsaadesi alındıktan son ra girilebilir. Nikolayev'in Smolni'ye girmek müsaadesini almış olduğundan Şüphe edilemez. Esasen fırkanın — bir emri Üzerine seferber edilebilecek olan komünistlerdir ki şahst bir silâha sa- hib olmak hakkına maliktirler. Niba - yet, Nikolayev'in komünist olduğu gü. Tültüsü yapıldıktan sonra bu eğer haki- kat olmasaydı resmi bir tekzib çıkmak- ta gecikmezdi. Bu fikrin taraftarlarına göre cinayetin, açığa çıkarılmış bir me murun hıncından başka bir sebebi yok. tur. Komünist mahfellerde, az çok belir- miş bir kanaatle bu görüş tarzr kabul edilmemekte ve sıyasal cinayet fikri mil dafaa edilmektedir. Şahsen çok sempa- tik, kolay görülebilir, sadeliğiyle halk arasında şöhret kazanmış olan Kirof'un şahsi düşmanı olmadığı ve olamıyacağı ileri sürülmektedir. Esasen, cinayet, Marksis doktriniyle telif edilemez. Ci- nayet için ökonomik ve sıyasal sebeh - ler aranmalıdır. Radek birkaç gün ön- ce bize şahst sebebler nazariyesini hatı- Tıma getiremiyeceğini söylüyordu. Ba- zı bölşevikler bu kadar katf tddia etmi- yorlarsa da Nikolaviyef'in Kirof'un hu susf k&tibliğini yapmış olsa bile riya - siyle otun emniyetini kazanmış gizli bir beyaz olabileceğini söylüyorlar. Bu mü- nasebetle rejimin şiddetli bir düşmamı olduğu halde halis bir komünist görü- nerek Zinovtyef'e kâtiblik etmiş, sonra Rusya'dan kaçarak yabancı gazeteler- de hatıralarını neşretmiş olan Boyanov un misalini zikrediyorlar. Nikolaviyefin hareketi — hakkında hangi görüş kabul edilirse edilsin, uyan dırdığı büyük gürültülerle, muhtelif tefsirlere yol açmakla, idari tedbirlere sebebiyet vermiş olmakla, bilvasıta yol açmış olduğu Iydamlarla, Kirof'un ölü- mü, şahs? sebeblerden ileri gelmiş olsa bile, &ryasal bir mesele olmuştur. Bu cinayet neticesinde alımmış olan şiddetli tedbirler rejimin bu en istik rarlı zamanında bizi yeniden ihtilâi ve iİlgasmnın 1 kânunusani 1935 de yapı- lacağı ilân edilmişti. Bu tedbir halkın bazı kısımları tarafından karışık duy- gularla karşılanmış işçilere bu usulle beraber nadir imtiyazlarından birinin ortadan kalkmakta olduğu fikrini ver miş olmakla beraber birçokları bu kara- et normal bir ökonomik sisteme doğre ULU Yeni yugoslav kabine- “sindeki bakanlar Yevtiç kabinesiyle iş başına gelen bakanların siyasi vaziyetleri ile eski va- zifeleri hakkımnda şu malümat verilmek. tedir: Maliye Bakanı olan B. Stoyadinoviç eski radikal muhalelet rcislerindendir ve 1922 den 1926 yılına kadar Maliye Bakanlığı yapmış ve bu esnada Dinar'ın kıymetini tesbit etmek ve bütçede mu. vazeneyi temin edebilmekle şöhret ka- zanmıştır. Bayındırlık Bakanı B. Kojul Hırvat Radikal reislerindendir. Ziraat Bakanı B. Yankoviç ise köy- tü Demokrat temerklz fırkasındandır. Ulusal müdafaa bakanı General Jif- koviç, eski kabinede de aynı mevkii mu hafaza etmekte idi. Ayrıca Başbakan - lık da yapmıştır. Adliye Bakanı B. Kojiç, eski kabine de ziraat bakanlığı yapmakta ve dış iş- leri bakanlığına da vekâlet eylemek- te idi. Dahiliye Bakanı B. Popoviç, ulusal yugoslav hükümet fırkası ikinci reisi- dir, Kabineye memuür bakan B. Avde Ha- sanbegoviç Bosna Saray valisi ve saylav- lar meclisi ikinel reisi idi. Genel harb içinde Dobrice cephesindeki harb ordu- su kumandanı general Hagiç'in yavetr- liğinde bulunmuştur. Kültür Bakanı B. Çiriç Yenibahçe profe sörlerindendir. Maliye Bakanı B. Virbaniç âyan a» zasındandır ve Zagreb ticaret odası re. isidir. İçtimat Muavenet Bakanı B. Muşiç Liubliana valisi idi. Elen ulusal bankasının vaziyeti 15 birinci kânunda neşrettiği bir he- sab vaziyetine göre, Elen ulusal Ban- kasının altın ve döviz ihtiyatı 5.:200.740,686 drahmiye çıkmıştır. Birin- €l kânunun 7 sindek! vaziyete nazaran bu miktar 15.695.383 drahmi fazladır. Devletin bankaya borcu 2.714.111.162 drahmiden ibarettir. Tedavüildeki akçe, 5482.836.100 drahmi tutmuştur. Ayın yedisindeki vaziyete nazaran bu miktar, 150497.800 drahmi daha azdır. Bankanın drahmi olarak & vue obli- kasyonları, ayın — yedisine — nisbeten 229.343.669 drahmi fazlasiyle 4.028.413. 143 Crahmiye çıkmıştır. — —— ——— atılmış İlk adım saymışdılar, Ekmek vesikalarının kaldırıdması — Rusya'nın bütün birinci beş yıllık plân esnasında yaşamış olduğu sefer? vaziyetin İlgası başlangıcına alametti. Bu tedbir piya Sa, para ve İş ücretleri tabli usullerine dönüşün işaretiydi. Geçen temmuzda, hükümet, bu tedbirin uyandırmaktan gerti kalmıyacağı manevf? tesirleri düşü nerek Gepen'de bir inkılâp yapmaya ve kapalı ihtilâ! mahkemelerini ilgaya ka Tar vermişti. Rejimin yumuşaması yolunda elde edilmiş olan neticeler Leningrad sui - kasdının neticeleriyle tehdid edilmek tedir. Merkezt icra komitesinin bir kara- riyle ceza kanunu ve battâ anayasa de- Hiştirilmiş bulunuyor. Tedhişçi suikasd lerde affetmek hakkı merkezi lcra ko- mitesinden geri alınmış, süratli muha- keme ve derhal infar edilebilecek idam usulü kabul edilmiştir. Bu suretle Ge- pen inkılâbı kısmen yok — edilmiş olu - yor. Fakat bilhassa vahim olan, idare nu hitlerini kaplamış olan yeni havadır. Ezilmiş sanrlan sınıf düşmanı, bir bol- şevik şefinin çalışma odasına kadar gir meye muvaffak olmuştur. Bu yüzden, idare makamlarını endişeye düşüren duygular anlaşılabilir. İki yıldanberi içerde ve dışarda inkişaf etmiş olan sı- yasanın mevcudiyeti tehlikeye girmiş- tir. Fakat belki de bu, yarını olmıya cak muvakkat bir haleti ruhiyedir, Ki- rof'un ölümü sol unsurlarına bir. mik dar mesafe kazanmak imkânını vermiş- tir. Heyecan geçtikten sonra, iki yıl - danberi, Kremline daha mutedil bir sı- yasa takib ettiren derin kuvvetlerin ye miden zalib gelecekleri düşünülebili / PİYER BERLA Halkevinde verilen (Başı 1. inci sayıfada) Bayan Hardinevanın idare ettiği ba- leler türk kızının bu kadar kısa bir za. manda gösterdiği büyük kabiliyet ba. kımından çok takdir edilmiştir. Münir Hayri'nin Bayönder, Taşbe. bek piyesleri yeni dilin sahneye geçme- sinın lk ve eyi başarılmış bir örneği ol. mak bakımından Ankırada beğenilmek. tedir. Dün akşamki temsilin - veji, dekar, kostümleri pek beğenilmiştir. Cümhuri. yet Halk Fırkasmca bastırdan bu piyes. ler bugünden itibaren neşredilmişlerdir. Bayönder'le Taşbebek Ankarada da. ha iki defa temsil edileceklerdir. Bay Necib Ali'nin müsamereden ön . €e Halkevinde verdiği konferans şadur: — Atatürk, Bayanlar, Baylar, Bugün Atatürk'ün Ankaraya gelişi. nin 15 inci yıldönümüdür. 15 yıl önce Atatürk, Ankaralıların benzeri olmayan coşkun sevinçleri içinde bugün Ankara topraklarıma ayak basıyordu. Bugünler- de yurdun görünüşü, ergenekon hikâye. lerindeki gibi çok korkunc ve ürpertici idi. Yurd hiç bir kurunda bu kadar kor. kunc ve acıklı bir çember içine düşme. mişti. Varlığının kurumu için dirliğinin son ışıklarını yakan Osmanlı İmparator- miş bulunuyordu. Edirneden Erzurum sınırlarına kadar bütün yurd kanlı bançkırıklarla büyük çarpıntılar içinde kendi bitimini bekliyordu. Düşman yur. dun dört bucağından gittikçe büyüyen yağ lekesi gibi kavuşarıyor ve yayılıyor. du. Bu kadar acıklı ve bu kadar kor. kunc bir biçimden bu ulusu ancak insan iradesinin üstünde bir irade ve imsan e. reğinin üzerinde — bir ereği olan adam kurtaracaktı. İşte o adam Erzurum ve Sıvasta yurddaşları ile konuşup ulusu- nun varlığındaki gizli erekleri bir daha ölçtükten sonra bugün bütün acunun meraklı araştırıcı, eleyici görzleri önünde asıl işe başlamak için Ankaraya geliyor. du, Önca binbir türlü güçlüklerden sıy- mlarak kurtarılacak bir yurd vardı. O kurunun bağları içinde yalnız bunu yap.- mak ve başarmak bir mucize Idi Lâ. kin arkadaşlar o başlayışı yalnız düş. man yaylımından kurtarış biçiminde görmek, olup biteni çok kısa bir bakış- la ve çok cılız bir terazi ile ölçmek de. mektir. Arkadaşlar, bugün dünyanın büyük devrin kımıldanışlarından birinin açıl. masınm - başlangıcıdır. Yakın doğuda hasta bir imparatorluk bütün varlığile bugün İşte tâ temellerinden sarsılmıştı. Gittikçe ağırlaşan bir yük gibi yurdun ve ulusun üstüne çöken kokmuş ve zehirli hava değişmek üzere bugün yerinden kamıldanmıştı. Henüz genişliğini ve derinliğini ölçmeğe elermeyen bu temel. H kımıldanışın daha neler yaratabilece- ğini ve daha neler doğuracağını bugün- den kestirmek bir kâhinlik olur. Bu ye. ni yaşayış biçiminin, bu büyük ve de. rin dirilik üzerinde durarak onu anlat- mağa kalkacak değilim. O benim bu dakikada yüklümün dışında olan bir iş. tir. Yalnız şu kadarcık diyebilirim ki bugün doğuda doğan yeni görüş ve an. layış biçimi bütün acuna yeni bir yön. dem verecek kertede kuvvetli açık ve parlaktır. Büyük yaratıcı ve kurtarıcı bu ama- ema ulusuna karşılıklı sevgi ve inanla vardı. Bir dakika için düşünelim, Bü. tün bir düşmanlık acunu karşısında bü. tün düşüncelerin ve görüşlerin bizden yana olmadığı bir zamanda sevgili ve kutlu ülküsü uğrunda bütün acunsal bağlardan ayrılarak ulusunun göğsüne atılmak bütün acuna karşı durmak için bir insanın ne kadar ulusa — güvenci ve ulusunu — ne kadar sevmesi — ve dayanması ve inanması gerekli olduğu- nun &mırlarını çizmek değil onu düşün. mek bile güçtür. Atatürk, ulusun. bu. gün ilk işareti verd.. O günden bu. güne kadar eksilmiyen nihayetsiz bir bağlılık ve inanla onun arkasından ko- şuyoruz. Onuün parmak bastığı yerde mutlaka bir dirlik, onun gösterdiği yol. da mutlaka bir iyilik vardır. Türk u. Josu buna bütün yüreği ile inanmıştır. Onun buyruk ve işaretile yaptığımız bü. yük devrimleri bütünleştiren ve perçin- leştiren son muzik inkdabı türk gençli. Hinin kendisinden aldığı en ehemmiyet. © bir buyruktur. Türkün kahraman bir buyruk veren ve acanun her köşesinde duyulan, inleyen sesinin güzettiğini ve mluslar arısında benliğini ve kendi tö- fünü meydana çıkarabilmek için ulus- , 29 İLKKÂNUN 1934 CUMARTESİ müzikli müsamere lar arasında onaylanan metoda uymak gerektir . İşte bugün türk yazıcısı tarafından yazılan ve türk bestecisi tarafından bes telenen iki eseri yüksek heyetiniz kar. şısında sahneye koyuyoruz. Biz yeni müzik :zevkinin sahneli müzikle budü- ma yerleştirilmesini ulusumuzun ulusal akışlarına daha ziyade uygun — bul- duk. Bunun için sanatkâr türk gencli- ği kendi varlığının bütün enerjisini kullanarak şaşılacak bir zaman — içinde Bayönderden bir fralmanla Taşbebeği anıklıyarak sahneye getirmiştir. Ata- türkün Ankaraya ayak bastığı günde sahneye konulan bu iki eseri müzik ve sahne yürüyüşümüz bakımından tarih- sal bir kımıldanış noktası saymaktayız. Sayın arkadaşlar, Bu eserleri kompoze eden arkadaş- ların yetgin anlatışlarına göre saf ve temiz türk dilinin entonasyon bakı- mınidatn sön kertede yüksek ve değişik olması bestekârlarımızı batı ülkelerin- de son çağlarda kullanılmağa başlanan modern müzik tekniği içinde deneme- detini yapmağa yollamıştır. İtalyan mü- ziği italyan dilinin entonasyonundan matıl müteessir olduysa türk müziği de kendi gerçek biçimini bu ve bundan sonraki yapılacak tecrübelerle bulacak- tır. Dilimizin ve genclerimizin evren- sel müzik bakımından kabiliyetini ile- ride Karmen'le ölçeceğiz, Yukarda arg ettiğim gibi kompozisyon bakımından, Şant, örkestro, koro, solist bakımından bir operayı çevirecek unsurlarımız vardır. Yalnız balet işi bizi üzüyordu Bunun için mütehassıs çekoslovakyalı Bayan Lorette Hardinova'dan yardım gördük. Adımı saygı ile andığım bu ba yandan başka her iki eser baştan başa hep bu yurdun çocukları tarafından yar pılmıştr. Hepimiz biliriz ki bu gibi ince İş- ler acunun ber yerinde büyük kurum- larla uzun zamanda ve büyük masraf- Jarla başarılır. Yazılması, bestelenmesi, anıklanması, bir buçuk ay gibi kısa bir zamana sıkışan ve hepsi amatör olan “yüzlerce gencin dışardaki asıl işlerin- den hafkevine ayırabildikleri günlerdi az bir masrafla bu işi yapabildiklerini düşünecek olursak türk gencinin bu yoldaki inan ve enerjisinin bir örneği- ni daha bulmuş oluruz. Şunu da söyle- mek isterim ki biz bu işi yaparken bir (Tour de force) göstermek değil, an- cak türk ulusunun müzik yaşayıştâ dahi onun en güc yollarını bile aşmağa anıklamış ve ergin olduğunu göster- mek ve ileride yapmak istediğimiz bü- 'yük öperalara bir başlangıe olmak içi — bu eserleri yüksek toplantınıza — saygl — ile sunuyoruz. ——— — — - Sovyet Rusya - Romanya tücareti Romanya ile Sovyet Rusya arasım da diplomatik münasebetlerin yenidet kurulması Üzerine iki memleket arasın" daki ticar? mübadelenin de tznrimini icab ettirmiştir. Sövyet Rusya'da harici ticaret İf hisar altında bulunduğundan Romanyt — da da Sövyet Rusya ile olan — ticareti elinde bulunduracak husus? bir teski” lat vücuda getirilmeğe çalışılmaktadir" Bu teşkilat, bir ticaret şirketi şeklindt olacak ve alâkadar bankalar ile ticartt mümessiTlerinden teşekkil ed.cektif: Hükümet, bu şirketin işlerini kontrol * etmek üzere bir veya birkaç komiser ©87 yin eyliyecektir. Sovyet Rusya ile yaprlacak — bütüü ihracat ve ithalat işleri bu şirket VE” Sovyet Rusya ile Romanya — arası! ticaret münasebatı yeni tecssüs ettiğlr den başlangıçta şirket gayet az bir 6f maye ile işe başlıyacak fakat bu *7 maye sonradan lüzumu nisbetinde #” — tıyılacaktır. e— Rumanya'da ekim Romanya rziraat bakanlığına raporlara göre, mebzul yağmurlar Hl beraber eyi giden havalar dolayısiyİt — buğday ekimi gayet mükemmel olmül — ve fazla miktarda tohum — saçılmıştı” Maamafih birçok yerlerde — gene murlar dolayrsiyle tohumlarda çürt” alâmetleri başlamış ve terlalara ğ havranlar musallat olmuşlardır. —— * y sıtasiyle yapılacak ve şirket doğruda — doğruya kendi nammma Sövyet makae — ları ile müzakerelerde bulunabilecektif —

Bu sayıdan diğer sayfalar: