8 Temmuz 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4

8 Temmuz 1935 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

» h l n TU Ş SAYIFA 4 , * ULUS Resmi terimler B CF A AT F, Y Y ST l aa Öz türkçede kabul edilmiş karşılıklarını veriyoruz | Yaban(:l gazeteıerde Okllduklal' lllllz | Reisi Tümkur — Cumur Başkanı Vali — İlbay ——— N AU F E NML U TT l — Almanya ile deniz anlaşması neden yapıldı ? Büyük Mület Meclisi — Kaumutay. İlçebay (İlcebay) Yazan; Britsnyanın eski iç bakamı — Herbert Samitel. © Heyeti Vekile — Bakanlar Kurulu Başvekil — Başbakan Adliye Vekili — Tüze Bakanı Milli Müdafaa Vekili — Sü Bakanı Hariciye Vekili — Dış Bakanı Dahiliye Vekili — İç Bakanı Maliye Vekili — Finans Bakanı Bümrük ve İnbisarlar Vekili—Güm- Tük ve Tekitler Bakanı Nafıa Vekili — Bayındırlık Bakanı İktısat Vekili — Ekonomi Bakanı Maarif Vekili — Kültür Bakanı Zirant Vekili — Tarım Bakanı Sıhhat ve İçtimat Muavenet Vekili— Sağlık ve Soysal Yardım Bakanı Erkânı Harbiyei Umumiye — Ge - mel Kurmay Şurayı Devlet — Danıştay Mabkemej Temyiz — Yargutay Divanı Temyizi Askeri — Süel Tar- gutay Şurayı Askeri — Sücl Danıştay Reis vekili — Asbaşkan Kâtibi Umumi — Genel Sekreter Müsteşar — Yönetker Divanı riyaset — Başkanlık kuru İdare âmiri — Kestör Müdürü umumi — Genel direktör Müdür — Direktör Vilâyet — İN 400 metre engelli koşu: 1. Faik (Ankara Gücü) 18 2-5, 2. Se- mih Lütfi (Gençler birliği), 3. Ahmet (GB.) 1500 metre koşu: L Galip (A-G.) 431, 2 Hüseyin (A.G.) 3. Mithat (A.G.) * 'Tek adım atlama: 1. Falk (A,G.) 5.88, 2. Sait (A.G.) & Cihat (G. B.) 100 metre koşu: 1. Hakkı (O.B.) 11 1-5, 2. Puat (De- mürspor), 3. Şevki (Muhafız Gücü) Cirid atma; 1. Suad (G.B.) 40,55, 2. Ahmed (G. B.), 3. Mahmud (Altınordu) 1000 metre koşu: 1. Mecid (A.G.) 38.24, 2. Ali (A.O.) 3 Hüseyin (A.Ğ.) Yüksek atlâma: 1. Cihad (G.B.) 1.5S8, 2. Faik (A.G.), 3. Jerti (A.O) Disk utma: - X. Ahmed (G.B.) 30.5, 2. Suad (G.B.) 3. Özer (A.G.) 400 metre koşu:; L Salâhaddin (G.B.) 55, 2. Şevki (M. G.) 3. İbrahim (A-G.) 4/100 bayrak koşusu: 1. Gençler birliği takımı 47.5, 2, An- kara Gücü takımı, 3. Altınordu takımı Yarışmalar sonunda birinci, ikinci e üçüncülere verilen puvanlar hesap e- dilmiş ve Gençler birliği 75 puvanla Ankara atletizm birincisi olmuştur. 55 puvanlar Ankara Gücü ikinci ve Altın- erdu da Üçüncüdür. Bu yarışmalara Gençler birliğinden 15, Altınordu ve MM Nahiye — Kamun Nahiye müdürü — Kamunbay Belediye — Uray Belediye reisi — Şarbay Belediye riyaseti — Şarbaylık Belediye meclisi — Şar kurulu Şehir — $ehir Kasaba — Kent İdare — Yönetim, Yönetke Emniyeti Umumiye — Kamuğ güven Heyeti umumiye — Genkurul Kâlemi mahsat — Özel, Büro Levazım — Gereç Evrak — Arşiv Muhascbe — Sayış Muhaseheci — Sayışman Neşriyat — Yayın Daire Müdürü — Çevirgen Direk. Silahlanmanın buclandırılması işin- de en sonra kesin bir şey yapılabildi. Yıllarca, komisyonlar, konferanslar, toplandı, bakanlar gidip geldi, kararlar verildi, formüller, programlar yapıldı, “tam ve esaslı enlaşmalar,, oldu da ge- ne hiç bir şey ortaya çıkmadı. Yahut: Pek çok şeyler oldu. Almanya alabildi- ğine silahlanıyordu; Japonya süel büd- çesini akılların alamıyacağı: ölçüde rupa kıtasında, büyük Britanya ve Bir- törü leşik Amerika hükümetlerinde — sezili- Şube Müdütü — Bölüm direktörü | Yordu. Her tarafta genel bir korku hü- düRzüyyü LÜk ei küm sürüyordu. Her yanda — sülel kuv- Memur — İşyar vetler kat kat çoğaltıldı, herhangi bir harb için yapılan hazırlıklar var kuvvetle hızlaştırıldı. Bütün dünyanın gözü &- nünde yeni bir silahlanma yarışı baş- Tadı; işte alınan sonüç bu oldu... Buna kargı kesin olarak bir şey yap- mak zamanı çoktan gelmiştir. Yapılmı- yacak olursa, her yanda fatalistçe bir umudsuzluk hüküm sürmeğe — başlıya- caktır. Çünkü, uluslar arasındaki kor- ku ve çekememezlik kontrol edilemez bir dereceyi buldu, tanılacaktır. Bu da, sanki bu bava içinde günün birinde fır- tınayı koparıp salrverebilecek olan yıl- dırimli bulütların bir araya yığılmakta olduğu göreyini almış olacaktır. y ... Soön üç yılın deneci ispat etti ki, eğer bir şey yapılması lâzımgeliyorsa, ilk önce alçak gönüllülük ölçüsü için- de yapılabilecektir. Bundan dolayı şim- diye kadar olan başarısızlık birçok şey- lerin aynı zamanda düzeltilmesine kal- kışılmış olmasından ileri gelmiştir. Ha- va hücumlarına karşı karşılıklı yar- dımda bulunmak için bir anlaşma yap- mak umudu varmıydı? Bize bombardı- man uçaklarının — kaldırılması, yahut bomba atılmasının yasak — edilmesi ve yahut da bütün ordu ve donanma hava kuvvetlerinin ortadan kaldırılması ya- mında bunun, önemsiz bir mesele oldu- ğu söylendi. Bütün uğraşmalarımızı bu çığıra doğru çevirmek zorunda kalıyor- duk, Askerlik hizmetini genel olarak buclandırmak suretiyle orduların kuv- Kitip — Bekreter, Betimen Muavin — Yar Reis muavini — Yarbaşkan Müdür muavini — Yar Direktör Müddei — Savaman Müddei Umumi — Genel Savaman (Başı 1. ci sayıfada) Yunanlılar 15 inci dakikada, uzak- | vet ve saypasını yarı yarıya indirmeğe tan bir şutla beraberliği kurtardılar. Or- | imkân varmıydı? Bize, kaldırılacak as- ta akıncılar Mehmed Alinin yanlışın- | ker kıtaları ile uğraşmak lâzımgelece. dan faydalanarak topu ağlara takmıştı. ği, kara ordusunun, donanma ve bava kuvvetlerinin dengesinden — ayrılamaz bir şey olduğu anlatılmağa kalkıldı. Avrupanın batı devletleri karşılıklı gü- venliklerini bölgesel paktlarla bir bas- kt altma almağa hazırmı idiler? He. men bize, “barışm bölünmez — olduğu,, hatırlatıldı; batr Avrupaeımı güvenleş. tirmenin doğu Avrupasını güvensirleş- tirmek demek olduğu, harb dalgası Ren nehrinden geçirtilmiyecek olursa, Vis. tül nebhrinin taşacağı söylenerek buna benzer daha birçok öyküler — anlatıldı. Arsrulusal her alanda, yapacak isek, ya her şeyi birden yapmamız ve yabut da hiç bir şeye girişmememiz Tâzımgeldi- ği Hleri sürüldü! Oyun hızlı ve canlı oynanıyor, bul takımı çok diyensiz çalışmakta, Yu- narnlıların hücümlarıma denilebilir ki sade enerji ile karşı koyuyorlar. 27 inel dakikada İstanbul takımının gürzel bir inişini görüyoruz. Şereften Hakkıya ge- gen topu yunanlı bek bir şarjla kesti Yargıç bu şarjı sert buldu ve penaltı werdi. Şeref bu fırsatı göle çevirdi. Yu- manlılar çok hızlı bir oyun oynamağa başladılar. Nitekim 36 ımcr dakikada or- ta yardımcı Lütfü lüzumsuz bir favulle yunanlılara bir firikik kazandırdı. Ati- malılar bu fırsatı sıkı bir şutla gole çe- virdiler, İkinci devrede İstanbul garma takı- mında değişiklikler görüyoruz. Nuri or- ta yardımcı yerinde oymuyor. Bekler Yaşar ve yardımcı hattında Fevzi oy- nuyor. İlk hücümu yunanlılar yaptılar. Bu akın İstanbul karına takımınıin ka- lesini yalayan bir şutla evuta gitti. Da- kikalar ilerledikçe ixi takımın da birin- ci devredeki oyunu çıkartmaktan uzak kaldığı görüldü. Yunanlılar oyunun baş- Yangıcında enerjiyi muhafaza — etmekle beraber takım halinde bizinci devredeki tatlı oyunlarını gösteremiyorlar, Buna karşı İstanbul takımz bütün hatları bağ- h olmaktan uzak, enerji vasfı olmayan bir oyun oynadı. Yunanlılar 22. inci dakikada bir gol gıkardnar, İstanbül takımı 39 uncu da- kikada gene penaltıdan bir golle buna | cevap verdi. Ve oyun 3-3 barebarlikle vv Büyük Britanya kamoyunun sabrı tükenmeğe başladı. Konleranslar, for: müller, yahut da tam ve esaslı anlaş: malar arkasında daha üç dört yıl koza- çak vaktimiz Xalmadı. Bir yandan ha. va, durmadan elektrikle doluyor; öbür yandan başka Ülkelerinkile kendi büd- cemiz ulusal genliğin boşuboşuna har- canmasından başka bir şey olmıyan a- ğor saypa yükleri altına giriyor ; bü dü- rum içinde alabildiğine çoğalmakta n- lan gilahlanmalara ve silah yığınlarına daha fazla seyitci kalmak istemiyoruz. Artık, elimizi kolumuzu bağlıyarak fe- Taketi beklemek niyetinde değilir. İşte alman - britanya deniz anlaş- ması bunun için yapılmıştır. Bundan dolayı bütün İngiltere bu anlaşmayı otamıştır. İl âlem “en sonra bit şey yapıkbildi, diyor. Hiç olmazsa bu işte ardı arkasr kesilmiyen silahlanma yarı- şı durdurulabildi. Deniz şilahlanması alanında, Britanya ile Almanya ülgisi olduğu nisbette, en sonra bu yarış br- rakılmış oldu. v Yapılan andlaşmanın, Versay andlaş- masının sücl hükümlerini almanlarım boz yükreltti. Bu hadiselerin etkisi bütün Av-İmuş oldukları hakikatini doğrudan doğru ya tanımak demek olduğu doğrudur. Eğer aynı sonuca kanuniğ yollardan varıla- bilinmiş olsaydı çok daha eyi olurdu. Lmzalandığı günden — sonra hükme gi- ren, fakat onaylanması yapılacak olan genel bir andlaşmanın bir parçası ol- masına bağlı kalan geçici bir anlaşma yapılsaydı. et kat daha iyi olurdu. Britanya hükümeti bunu kabul etmeli- dir. Fakat bu bakımdan da istenilen bu sonucun bu suretle hareket edilmiş ol- makla, elde edilip edilemiyeceği mese- lesi ortaya çıkıyor. _Avnıpıdı. tabiatiyle bu tenkid ya- pılmakta ve büyük Britanya, neden başka türlü bareket etmedi, diye sorul- maktadır. Neden büyük Britanya, de- nizci olan Gteki devletlerin asığlarını korumadı ve andlaşmaya denizaltı ge- mileri hakkında türlü hükümler koy- madi veya şu ve yahut da bu biçimde teknik ayrıntıları neden katmadı diye de soruluyor. Bu soruları sormak, dü- rumu yanlış anlamak demektir. Bu şeyler üzerinde nasıl ısrar edi tebilirdi? Neye dayanılarak bunlar zor- lanabilirdi Alman başbakanı apaçık olarak alman donanmasının, — Britanya donanmasının yüzde otuz beşinden faz- la olmak istemediğini söyledi. Bunu hiç kimsenin bir zorlaması ile söyle- medi. Avrupanın bugünkü — durumuna göre Böyle bir rorlamaya da zaten hiç Jüzüm yoktu. Eğer buü önerge — kar bul edilmemiş olsaydı, pok kolay geri alınabilirdi. Onu, ya kabul veya reddet- mek lâzımdı. Fakat bu bize, ergeç büş- layabilecek bir durumda olan deniz si- lablanma yarışının daha başlangıcinde önüne geçmemize imkân — veriyordu. Böyle bir fırsatı kaçırmış olsa idik en ağır tenkidleri haketmiş olurduk. ee Britanyanın devlet adamları, Fransa- daki dostlarımıza, almanların hak be. raberliği isteklerini ulu orta reddetme- nin veya pratik de yapılacak yerde bü hakkı yalnız lafla tanımanın — faydasız olduğunu ber vakit hatırlatmışlardır. Silablanmış — komşularının — ortasında kalmış olan büyük bir devletin uzun müddet silahsız olarak kalmaşı bekle- nemezdi. Viyana kongresinden sonra c- ğer utkan bağlaşıklar, 1616 da Fransa- yı böyle bir durum içine sokmağa uğ- raşsaydılar, hele o, hiç bir zaman bunu kabul etmezdi. Böyle bir sıyasanın bu- günkü günde yapılmasını ise hiç akıl almıyor; çünkü Versay andlaşması Al- manyanın silahsızlanmasını ayram bir iş gibi değil, genel silahsızlarmanın — bir başlangıcı diye görz önünde tutmuştur. Şu hakikatlere gözümüzü dikkatle çevirmeliyiz. Elde bulunan andlaşma - lara göre Avusturyada uçak bulunma: ması lüzimgeldiği hatde, birkaç hafta önce Viyanala tüyük elçi ve elçilen resmiğ olarak sütl uçak gösterilerinde hazır bulunmuş'ardır! Bundan — daha aykırı bir durum — düşünülebilir. mi? Versay andlışmasının — silahsızlarıma maddeleri Blerüştür. Eğer bu ölüler gömülmezlerie, havayı kokutacaklardır G - Bu andlaşma, büyük — Britanyanın Stresa'da kuvvetlendirdiği genel sıya- sadan yüz çevirmek anlamında değil- _âi:. İngilizlerce bunun anlamı, iırhııı._ Ontlması yarak edilmiştir. — SAT ge 8 TEMMUZ 1935 PAZARTESİ İngiliz - alman deniz anlaşması, Avrupa gazetelerini işgale devam ediyor. İş başında bulunan ingiliz devlet adamlarının, bu anlaşmanın İngiltere - İtalya - Fransa urasında gü- dülmesi kararliştırılan işbirliği sıyasasına bir engel olmıyacağını resmiğ olarak söyle melerine karşın, şimdiki kabinede bulunmamakla beraber sözleri gene geçmekte olan kimseler ve bunlar arasında, aşağıdaki yazıyı yazmış olan Sir Herbert Samüel, bu anlaş marun, günün gerekliklerine dayanarak yapıldığını söylemekte ve Versay andlaşma sının arlık ölmüş olduğunu açıktan açığa bildirmekten çekinmemektedirler. gi bir hücumâa karşı olan dayanışmanın kuvyetten düşürülmesi de demek de- gildir. Bu andlaşmanın anlamı, biç bir zaman, ulusal sosyalist rejimi esas ve metodlarımın tinel bir onamı sayılamaz. Bu işin anlamı, bir düziye “eğer şu ve- ya bu yapılırsa, kabul etmeğe hazırız, veya a ve b noktaları üzerinde anlaş- mağa hazırız ama, bunu yaparken c ve d noktaları da temizlenmelidir..,, biçi- minde konuşan bir diplomasinin bin bir dereden su gatirmeğe kalkışmasını kar- gı, artık sabrm. tükenmiş olduğu de- mektir. Bu biçim metodlarla — hiç bir şey başarılamıyacağı gibi tehlike de, gün geçtikçe büyüyecektir. Büyük Bri- tanya da böyle bir duygunun —hüküm sürmekte olduğu ve bem de, yalnız do- nanma meselesinde değil, belki de da- ba büyük ölçüde olmak üzere hava si- lahlanmas: meselesinde de aynı düşün- ce taşındığını, sryasanın başka ülkeler- deki göymenlerinin de artık öğrenmiş olmaları çok iyi oldu. Başkaları da ya- pacak olurlarsa bir buclandırma yap- mağa hazır olduğunu Hitler de söyle- di. Britanya bükümeti de böyle bir şey yapmağa hazır olduğunu apaçık söyle- di, Fakat baftalar geçti ve bugüne ka- gar pratik olarak hiç bir şey yapıl- madı. Bu geçen günler içinde bütün ül- kelerin hava kuvvetleri alabildiğine goğalmaktadır. Bütün ingiliz şehirle. yvinde, 2500 pilot ve 20,000 uçak askeri isteniyor! diye duvarlara afişler asıl- mıştır. Yeni uçak alanları kurulmakta ve yüzlerce yeni uçak s#marlanmakta- dır. Hava kuüvvetleri üç kat büyüyor. Ancak, Britanya hükümeti, batı devlet- ler arkasında bir andlaşma yapılacak olursa giriştiği bütün bu işlerden vaz geçeceğini de söyledi. Niçin bu andlaş- ma olmıyor? Britanya ulusu ve parla- mentosu çok yakrmmda şunu soracaktır: Engel nerededir? Noye Zürher Saytung'dan —.. Kısa haberler İtalyanın süel manevraları Noye Zürher Saytung gazetesinin Miltyo aytarı gazetesine 30 haziran ta- rihile bildiriliyor: İtalyanların bu yaz yapacakları bü- yük manevralar hakkında en söura doğru haberler alımabilmiştir. Bu yıl yapılacak olan süel manevralar, bugü- ne kadar İtalyada görülmemiş bir öl- çüde olacaktır. Yukarı İtalyada tem- muz ve ağustos ayları içinde yapılacak olan bu manevralara 300000 kişi katı- Yacaktır. Kuvvetlendirilmiş olan Mile- no (üç yaya ve bir alp tümeni) Bozen (üç yaya bir alp tümeni ve motörleşti- rilmiş cüzütemlar)»Udine (üç yaya ve bir alp tümeni ile motörleştirilmiş bir tümen) kolorduları, büyük kolordu ve tümen manevraları yapmak için bir #- raya toplanacaklardır. Güney Tirolün- de Friyol'de yapılacak olan manevra- larda kıral ve Musolini de hazır bulu- nacaktır. İtalya İşsizliğe karşı Noye Zurher Saytung'dan: Ttalyadaki işsizliğin azaltılması er- gesiyle bu yılm ekinlerinde bütün İtalyada harman makinalarının kulla-

Bu sayıdan diğer sayfalar: