9 Haziran 1938 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 3

9.-6- 1938 ü eli eei Hat < oe n a y * YN Lnış İCMAL Royan kongresi ve Daladiye hükümeti Sosyalist partisinin kongresi, geçen 8ün Royan'da açıldı. İki ay kadar evvel iş başıma geçen Daladiye'nin radikal ı'“lku'ıııelı. Fransa'da bugün en kuvvet- parti olan sosyalist partisinin t hasiyle iktıdarda tutunabildiği 'Şin bu kongre müzakerelerinin netice- Sine büyük ehemiyet atfedilmektedir. K Malümdur ki Daladiye, Blum hü- ümetiyle Ayân rmeclisi arasında çıkan ihtilâf üzerine Blum'un istifasiyle iktı- dara gelmişti. Daladiye, kabinesini ku- Tacağı zaman, sosyalistlere hükümete Iştirâki teklif ettiği halde bu parti tekli- ü kabul etmemişti. Binaenaleyh Dala- diye, kabinesini, yalnız radikal partisi- bazı orta cenah partilerine istinad ettirerek meclisten ve ayândan geniş salâhiyetler almıştı. Daladiye hükümetine bu salâhiyet- *ti veren parlâmento ve ayân meclisle- Hi altı hafta tatil kararını vermişlerdi. Bu tatil müddeti geçen haftanm başın- nihayetlenmiş ve meclis tekrar açıl- Taştır, Meclis açılır açılmaz, harici Politika üzerinde hararetli münakaşa Yapılacağı tahmin ediliyordu. Fakat Yyan'da sosyalist kongresi de içtima- başlıyacağı için harici politika *trafındaki müzakere bu kongreden Sonraya bırakılmıştır. Daladiye hükü- Meti, radikal partiye dayanmakla bera- , iktıdarı ancak sosyalist partisinin Müsamahasiyle muhafaza edebilir. Sos- Yalistlerin komünistlerle birleşerek hü- te karşı vaziyet almaları Daladiye lükümetini düşürür. Acaba sosyalistle- Tin Daladiye hükümetine karşı vaziyet- i nedir? Bunu bize Royan müzakere- İ anlat: ktır. Bu bak dan Daladi - Ye hükümetinin mukadderatı Royan'da Yyün edeceği iddia edilebilir. , Partinin müfrit sol olan bir zümre - 3, hükümetin iç ve dış politikasını şid- detle tenkid etmektedir. Bunlar, Blum- ha iki ay evvel, sukutunda rol oynayan- ,.4" ffetmemişlerdir ve komünistlerle birleşerek hükümeti düşürmeğe taraf- tardırlar. Bu zümre, partinin hüküme- te karşı takib ettiği bu müsamaha poli- üki.m L L * ı!Y. - . md da muhalefet” diye bağırıyorlar. radikal partinin son seçimlerde- 4 hareketini tenkid ediyorlar. Malüm- *ki 1936 seçiminden evvel, radikâl li siyasi Za Halk cephesi YĞMEMEZ bu itilâfa göre, radikaller ve sosyalist- ler seçimlerde beraber yürüyeceklerdir, Gerçi halk cephesi kombinezonu- "lîn iktıdarda yürümesi bugün için Mümkün görünmüyor, Fakat bu kom- binezonun seçimlere aid olan anlaşma - Sina sosyalistler sadık kalmak istiyor « ar. Halbuki radikal parti son birkaç se- fimde sosyalist namzede karşı bir hamzed çıkarmış ve bu namzed de sağ lerin yardımiyle kıun;ıu;tır. Halk cephesini büsbütün ortadan kal - *irarak radikallerle sosyalistlerin ara - :'nı_ açmak gibi bir netice verebilen bu Aziyet, Royan kongresinde şikâyet WeVzuu olacaktır. Hulâsa sosyalist par- siınin gerek Daladiye hükümeti ve ge- ö hükümetin dayandığı radikal par- tı'llıcleıı şikâyetleri çoktur. Fakat başta Blum — olmak üzere, inin mutedil zümresi, hükümete ta- dırlar, Bunlar, “ ya iktıdar, ya mu et” düsturunu kabul etmiyorlar. lüm biliyor ki iktıdar, Daladiye'nin 'G:i'::nm', gibi görünen sınıf mücade- ı"lefu tekrar başlaması demektir. Mu- 'et ise, Fransa'yı anarşiye ve belki B ı_'_“lll'ıdı Avrupa sulhunu tehlikeye ler. ç Bu sebebledir ki hükümete karşı va, *'dan beri takib edilen siyasetin de- ,&":nı taraftardır. Blum bu görüşünü, K Pu sütunlarda çıkan çok ehemiyet- D“Pt.il nutuk ile izah etmiştir. Sosyalist kaz silideri, hükümetin İspanya'ya . © takib ettiği karışmazlık siyasetini "ıı,düu ederek, bundan başka bir yo- l*ıııi:“—l“nh harb demek olacağını söy- h'ıı lu- Bununla beraber, Blum'un N :îllerinde iki ay evvelki sukutu- * isını hâlâ yüreğinde taşıdığı se - ;_Şkmdu Bu iğbirarın hedefi, tah- g._:dıleee_ii gibi, ayân meclisidir. eç kendisini iktıdardan düşüren bu için diyor ki: ,üw::diıkl partisi, umumi seçim ile Sith 3 ulan parlâ ile mahdud aa Afyon tahdidi Şimdiye kadar afyon ziraati yapmıyan memleketler artık afyon ekemiyecekler Cenevre, 8 a.a. — Anadolu A jansmımın hususi muhabiri bildiri- yor: Beynelmilel afyon tahdidi konferansı ihzari komitesi müza- kerelerini bitirmiştir. DÜNYA HABERLERİ konferansında Müstakbel konferansta yapıla- cak beynelmilel mukaveleye te- mel teşkil edebilecek muhtelif esasları muhtevi olarak hazırla- nan rapor bu hafta Milletler Ce- miyeti istişari afyon komitesin- de müzakere olunacaktır. Bu müzakerelere en büyük afyon alıcısı olan Amerikanın da iştiraki ehemiyetini arttırmıştır. Son celsede delegemiz B. Necmed- din Sadak şimdiye kadar afyon zira- ati yapmamış olan memleketlerin mu- ahedede tesbit edilecek bir tarihten sonra afyon ziraatine başlamalarının yasak edilmesi esasının kabulünde 1s- rar etmiş ve bu mesele etrafında kuv- vetli münakaşalar olmuştur. Bazı mu- rahhaslar bunu kabul etmek isteme- mişler, delegemiz bunun mantıki ol- duğunu, bir taraftan afyon ziraatinin tahdidine karar verilirken diğer ta- raftan bunun teşmiline müsaade et- mek mantıksız olacağını, afyon zira- atinin hususi mahiyeti icabı herhan- gi bir memleketin günün birinde af- fon ekmeye mecbur kalmıyacağını af- yon ziraati yapan memleketler ziraat- lerini tahdid ederek büyük fedakâr- lıklara katlanırken başkalarının ye- niden afyon ekmeleri milli serveti birinden alıp ötekine vermek demek olacağını ve bunun beynelmilel ahlâ- ka aykırı olduğunu, fedakârlıkların karşılıklı ve umumi olması lâzım gel- | diğini söylemiştir. Bazı murahhasların böyle bir hak- tan vaz geçmek istememeleri üzeri- ne B. N. Sadak “bazı memleketler müstakbel ve mefruz bir haktan vaz- geçmezlerse Türkiye mevcud. ve müs- bet hakkından vazgeçerek nasıl tah- = fedakârlığını kabul edebilir,, de-| Nihayet bu meselenin nazarı dik- kate alınmasına karar verilmiştir. —B. N. Sadak bundan suvtira afyon mukavelesini kabul ve tasdik etmi- yen müstahsil memleketlerden müs- tehlik memleketlerin afyon satın al- mamaları esasını ileri sürmüş ve; “— İnsani ideallere hizmetten bol bol bahsedildiğini işittiğim bu top- lantıda bunun teyidi çarelerini bul- mak lâzımdır.,, demiştir. Kanada murahhası ve diğer delege- ler bu teklifi kabul ettiklerini beyan etmişler ve hiç kimsenin itiraz etme- diğini reisin beyan etmesi üzerine B. N. Sadak bu meselede ittifakın komi- teye şeref verdiğini söylemiştir. Af- yon tahdidini kontrol edecek bir uz- viyetin tesisi konuşulurken B. N. Sa- dak Türkiyenin bizzat içinde temsil edilmediği hiç bir teşekkülün kon- trolünü kabul edemiyeceğini ve kon- trolüne bizzat iştirâk etmediği hiç bir teahhüde girişmek adetinde olma- dığını söylemiştir. Türkiyenin talebini tatmin edecek bir formül bulunması vadedilmiştir, Sovyet âlimlerinin kutfubda yaptıkları keşifler Moskova, 8 a.a. — Moskovada bu- lunmakta olan kutup kâşiflerinden Vilkins sovyet kutup âlimleri ve tay- yarecileriyle görüşmüştür. Vilkins sovyet âlimleri tarafından kutupta yapılan son keşifler hakkın- da tafsilât almış ve kendisine Mosko- vada yapılan hararetli kabulden do- layı teşekkür etmiştir. , Vilkins, Papanin grupunun ve sov- yet tayyarecilerinin kutuptaki mesai- lerinden hararetle bahsederek bütün dünyanın bu mesaiyi takdir eylediği- ni söylemiştir. se- Nllı:k meydana gelen ayân meclisi a- 'h'ledikl ihtilâfın, günün en vahim gy elerinden biri olduğunu anlama - Köngrenin neticesi bu dakikaya'ka, boğuşmaya başlıyacaktır. Bunun - için- dir ki Blum ve sosyalist partisi, 1936 senesinde yapılan sosyalist reformlar pahasına bile olsa, radikalleri iktıdar - dan düşürmeğe cesaret edemiyorlar. Ü meş, *lüm olmamakla beraber, hükü- © karsı mü Vi rşı müsamahada devama karar ."’Bh_ €i söylenebilir. Buna başlıca Bi harici vaziyetin tehlikeli olma- d, Hiilik benbaez bek Blum, nutkunda bunu söylemiş ve da- ha ileri giderek demiştir ki: — Bir harb çıkarsa sosyalist partisi milli birlik hükümetine iştirâk edecek - tir. Ve komünistler de buna hayır de- bBu p, alk cep şu ve çe î:'tı itilâfinın üstünde gelen düşün- *Eit“ 'ur. Eğer Almanyanın İtalya ile d, &i yaparak Fransa üzerine “Blum'un bu sözleri, Daladiye'yi ik- tıdarda tutan âmillerin en samimi iza- hıdır. Dünyanın en büyük ticaret tayyaresi Santa Monica - Kaliforniya - 8 a.a. — Dünyanın en büyük ticaret tayya- resi dün ilk tecrübe uçuşunu yapmış- tır. Tayyarenin 5.600 beygir kuvve - tinde dört motörü var. Ağırlığı 25 ton, azami sürati 386 kilometredir. Tayyare 41 yolcu alabilmektedir. Yugoslâvyada Son üç sene içinde başarılan ekonomik kalkınma Belgrad, 8 a.a. — Novska'da radi- kal birliği tarafından tertib edilen büyük miting esnasında âyan mecli- sinin ikinci reisi Kotur, son üç &ene zarfında Stoyadinoviç hükümetinin iktısadi sahada vücuda getirdiği u- mumi kalkınma hareketini hatırlat- mış ve siyasi mücadelelere de niha- yet verilmiş olduğunu ilâve etmiştir. Hatib, bundan sonra eski Hırvat köylü partisinin şefi Maçek tarafın- dan takib edilen siyaseti tenkid et- miş ve yugoslav radikal birliğinin köy demokrasisini en iyi şekilde tem- sil ettiğini kaydetmiştir Filhakika birlik yedi eyalette köylü halktn bü- yük bir ,ekseriyetine dayanmakta ve gösterdiği faaliyetle köylülerin umu- mi vaziyetini ıslâh etmek ve Zzirai mahsul fiatlarını artırmak sutetiyle Mürettebatı beş kişiden ibarettir. köylülere karşı alâka gösterdiğini is- bat etmiş bulunmaktadır. Frankistler Kıtaatrmız Teruel ile sahil ara rine devam etmişlerdir. Kastello maada Foentecilla mevziini ve V: mını zaptettik, Kastellon'a 25 kilometre yaklaştılar Salamanka, 8 a.a. — Franko umumi karargâhının tebliği: sındaki cephede ileri yürüyüşle- n civarında birçok köylerden erde Kamerona yolunun bir kıs- Madrid'de düşmanın Arzobis- . Fransade Sosyalisi partisinden bir grup ayrıldı Blum ve tarafdarları sağa mı meyyaldir? Royan, 8 a.a.— Sosyalist fırkasının 35 inci kongresi, bu sabah saat 4 de sona ermiştir. B. Leon Blum'un ver- miş olduğu takririn kongre tarafın- dan kabul edilmesi yüzünden sosya- list fırkasında bir ayrılık hasıl olmuş tur. Lideri B. Marso Piyer olan sol cenah grupu, sosyalist fırk d bo köprü başına yaptığı bir ta- arruzla Estramadora cephesinde bir hücumunu pü Valansiya üzerinde yapılan bir ha- va muharebesinde düşmanın iki tay- resini düşürdük. Rubiellos civarında da düşmanın diğer bir tayyaresi dü- şürülmüştür. Madam Şuşnig Şuşnig'in nikâh töreni yapıldı Londradan Paris - Soir'a verilen ma- lümata göre, eski Avusturya Başveki- H von Şuşnig, köntes Vera Füg- ger ile nikâhlanmıştır. Zaten çok- tanberi, eski Başvekilin Kontes'le nişanlandığı bildiriliyor ve iki taraf da bunu teyid etmeseler bile inkâr et- miyorlardı. Geçenlerde bir telgraf bunların evlendiklerini haber vermiş- ti. Fakat asil nikâh çok yakında ol- muştür. Gene Paris - Soir'ın aldığı bir telgrafa göre nikâh merasimi Viyana- da Dominikan kilisesinde yapılmıştır. Nikâh iminde Şuşnig bul b mıştır. Yalnız babası ge'neral Artur Şuşnig'le kiliseden bir papas kendisi- ne şahidlik etmtişlerdir. Şuşnig nikâh- lısına yalnız bir çiçek ve bir mektup göndermiştir. Madam Şuşnig bile ko- casının nerede olduğunu bilmemekte- dir. Bone İngiltere Büyük Elçisini kabul etti Paris, 8 a.a, — Hariciye nazırı B. Bone, İngiltere büyük elçisini kabul etmiştir. Dombelido mıntakasındaki diğer | rttük. - Fransız sosyal parlisinin vaziyeti Mnıı—lıümf_mıhkımeıi, İÜRER K ORAR İ OÖNT TC in ihyası Kastellon'a yaklaştılı Saragos, 8 a.a. — Havas ajansının muhabiri bildiriyor: Franko kıtaları dün cenub istikametinde ilerlemeleri- ne devam etmişlerdir. Şimdi Castel- lon'a 25 kilometrelik bir mesafede bulunmaktadırlar, Fransa hududuna yakın bir kasaba bombalandı Barselon, 8 aa. — Frankist tayya- relet, bu sabah fransız hududuna yir- miş beş kilometre mesafede Tigueras Sasi h ni üsirdi. d ki kararını bildirmiştir. Mahkeme, dos- yalarda lâğvedilen birliğin tekrar tesis edildiğine dair deliller bulmuştur. Kararda şöyle denilmektedir : *“Fransız sosyal partisi 1936 tarihli kanunla tarif ve menedilen şekilde mi- lis teşkilâtı yapmıştır” İngiliz - kıraliçesi hasta Londra, 8 aa. — Bukinham sarayın- dan bildirildiğine göre doktorlar kı- raliçeye bir kaç hafta dışarı çıkmama- ayrılmağa karar vermiştir. Zira bu grupun sağa pek fazla mütemayil o- lan siyasetinin ihtilâlci prensiplere uymamakta olduğu — mütaleasındadır. Grup, “ihtilâlci sol” ünvanını ve “köy- lü sosyalist fırkası,, ünvanını almış- tır. Altr azası olan ihtilâlci sol cena- hın çekilmesi üzerine sosyalist fırka- sının idare meclisi, Blum Pol For te- mayülüne sahib 24 ve Ziromski tema- yülünde 9 azadan mürekkeb olacak- tır. Kongre tarafından son defa Teye müracaat edilmeden evvel B. Blum “şimdiki hükümet hakkında ne peşi- nen ne de ilerisi için bir tevbih ka- rarı veremiyeceğini,, söylemiş idi. Romanyada şenlikler Dün gençlik bayramı kutlandı |-Bükreş, 8 a.a. — Kıral Karol'un ye- nıfien tahta çıkışının sekizinci yıldö- Hnüc altx (hnrlöm GöNLorl” devam etmekte olan şenlikleri bugün “genç- lik bayramı,, ile güzel bir şekil al- mıştır. Bütün memlekette, başında Veliahdın bulunduğu gençlik teşek- küll_eri, spor şenlikleri ve vatanper- verlik tezahürleri ile kırala bağlılık- larını göstermişlerdir. Şenlikler, Bük- reşte stadyumda yapılmış fakat müt- hiş surette yağmaya başlayan yağmur dolayısiyle yarıda bırakılmıştır. Kı- ral Karol, gençliğin yeni tarz terbiye- sinin büyük iyiliklerini tebarüz etti- ren nutkunu söyledikten sonra, pro- gramın tehiri emrini vermiş ve stad- yumda bulunan on bin genç, büyük bir intizam ile sahayı terketmiştir. bardıman etmişlerdir. Şehirde kırk kadar ölü varlır.. Fignera'da yıkılan binalar Perpinyan, 8 a.a. — Huduttan alı- nan haberlere göre, Fignera bombar- dımanı neticesinde on beş kadar bina .yıkılmıştır. Bunların arasında askeri kumandanlık binası, bir mühimmat deposu ve fabrikası, elektrik santralı ve hastane vardır. Yaralıların Perpin- yana gelmekte oldukları söylenmiş ise de, bilâhare Gerona götürülmüş- lerdir. Karabinyelerı Fransaya doğru t etin önüne geçmek üzere kor- don tesis etmişlerdir. Bombardımanın tahkiki Londra, 8 a.a. — Barselondaki in- yı iye etmişlerdir. Kıraliçenin hafif nezlesi iyileşmeğe yüz tutmuş- sa da kendisi yine yarın, hasa alayla- rı sancaklarının ananevi geçid resmi- he iştirâk etmiyecektir, Asketi liasianeler için hemşireler Proje, kamutay ruznamesine alındı ( Başı 1. inci sayfadt ) tabak h giliz askeri a fransız lek . eÜ daşı ile birlikte, Alikante ve Granol- lers'de askeri hedeflerin mevcudiye- ti bu iki şehrin son günlerde bom- bardıman edilmesi için kâfi bir sebeb teşkil edip etmediğini tesbit etmek üzere tahkikat yapmaları hakkında cumhuriyetçi İspanya hükümeti tara- fından yapılan teklif hükü mşire çılacak ve bu mektebe Millt Müdafaa vekilliğince tesbit edilecek şartlar dairesinde talebe kabul olunacaktır, Talebe tahsilde bulund ğu zarfında parasız okutulnc.ak. gerek mektebte, gerek çıktıktan sonra askeri tıbbiye mektebi talebesi gibi iaşe olu - nacaktır. Talebelere,her ay beş lira ve- tAdet bul edilmiştir. İspanyol cumhuriyetçileri için İngilterede toplanan iane Londra, 8 a.a. — Gal memleketinin cenubundaki maden işçileri federas- hiütleti, i| dolayı mel ka- -'_' ktir. Talebelere talebe iken ve hizmt sırasında lüzumlu olan elbiseler we Gilinmi ilecektir. Mek - tebten çıkanlar, Bakanlığın tayin ede - ceği ordu sıhat müesseselerinde altı yıl buri hi , İel: 1 tâbi. Sıhi sebeblerden gayri bir sebebten g dır. yonu, İspanyol iyet i bi bitirmeyenlerle mek - tebten çıktıl sonra buri hizme- için toplanan ianeye iştirâk ederek 50.000 ingiliz lirası vermiştir. Fede. rasyonun icra komitesi bundan maada bir karar sureti kabul ederek açık şehirlerin mütemadiyen — bombardı- manını protesto etmek üzere japon eşyasmma boykotaj yapılmasını bütün ingiliz maden amelesinden taleb et- miştir. Bu karar suretinin birer nüs- AR Tcel Kıral, stadyumdan en sonra çıkmış- e hası, başvekil ile hari ti yapmıyanlara veya inzibati sebebler- den dolayı mektebten veya mecbur! hiz- met sırasında ordudan çıkarılanların orduda bulundukları müddet zarfında vekâlet tarafından yapılan masrafları kendilerine veya kefillerine tazmin et- tirilecektir. Hemşireler 20 şene çalış- tıktan sonra tekaüd olabileceklerdir. Mekteb ders proğramı ve diğer husus- lar Millt Müdafaa, Kültür ve Sıhat Vekâletlerince reken tesbit olu- TÜRKİYE BASINI Acaba doğru mu? KURUN'da Bay Asım Us, bugün yazdığı fıkrayı Türkiye - İngiltere mali anlaşmasının Almanyada bı- raktığı söylenen tesire hasrederek diyor ki : g “Fransızca İstanbul gazetesinin Berlin'den aldığı bir telgrafa gör.e' Alman gazeteleri Türkiye ile İngil- tere arasında aktedilen mali anlaş- malar ile pek ziyade meşgul oluyor- lar vebu anlaşmaları Almanya'nın Türkiye'deki menfaatlerine uygun bulmuyorlarmış. Wirtschaftring is- mindeki iktisadi Alman mecmuası bu meseleden bahsederken : Ş — Londta - Kahire - Ankara mü- sellesi 1937 senesinde Türkiye, İrak, İran ve Afganistan arasında imzala- nan dört taraflı muahedeyi tamam- lıyor. Rüştü Aras paktlar siyaseti 1- le İngiltere'nin yakın şarktaki men- faatlerine hizmet ediyor ve Arap â- lemini İIngiltere'den başka bir AY.- rupa devletinin nüfuzu altma dü- şürmekten korkuyor.” , Diyormuş. Nihayet Türk - İngx.l.ız mali anlaşmasını Almanya'nın Tuı:- kiya'deki menfaatleri üzerine ind'ı- rilmiş bir çekiç darbesi diye tavsif Eğer fransızca İstanbul gazete- sinin verdiği bu haber doğru ise bi- zim için hayret etmemek doğru_d_e- ğildir. Zira Almanlar pek iyi bılı.r- ler ki Türkiye bir sömürge değildir. İngiltere ile olduğu gibi Almanya ile de mi bette bul Hndfr. İngiltere Türkiye'ye'16 milyon is- terlinlik kredi açarken “Bundan sonra Türkiye Almanya'ya mal sat- mıyacak” diye bir kayıd ve şart da ileri sürmemiştir. O halde nasıl olu: yor da Almanlar Türk - İngiliz mali ve iktisadi anlaşmasını lı.endş men- faatleri aleyhine indirilmiş bir dar- be diye telâkki ediyorlar? Acaba bugün İngilizlerin 'Türklere yaptık- ları krediyi Almanlar yapmış olsay- *| dı: “Bundan sonra Türkler başka memleketlere mal Şalmıyıcal.(" diye bir şart mı ileriye sürecekleîdı? İşte Wirtschaftring gibi gıtzete- lerin bu gibi sakat lâflar ile göster- dikleri zihniyetlerdir ki bugün sa- mimiyetinden şüphe olmıyan Türk - Alman dostluğu üzerinde zaman ile gayri müsait tesirler yapabilirler...,, ŞİMAL MEMLEKETLERİNDE UYANAN HUZURSUZLUK SON POSTA'da Bay Selim Ra- gıp Emeç, Siyaset Aleminde başlığı altında yazdığı bir makalede şimal devletlerinde harp endişesinin u- yandırdığı bir huzursuzluk başladı- ğınt kaydederek diyor ki : “Danimarka Almanya ile müşte- rek bir hudüd sahibidir. Muharebe- de bitaraf kalan bir Danimarka'nın menfaati —şimal denizini Baltığa bağlıyan boğazları serbest bulun- lundurmak olduğu halde, bilâkis Alm için bunların kap h kal- ması lâzımdır. Bunun bıricindo_D_ı- nimarka bir ziraat meınlekehc!_ır. ve Almanya onun için başlıca müş- teridir. Bütün bu esbaba munzam o- larak Danimarka'ya yapılacak ha- rici yardım gelinceye kadar bu memleketin Alman kıtaları tırılîm- dan bir kaç gün içinde istilâ odıle- bileceği, Danimarkanın ıiyııet.ım di- gerlerinden ayrı tutan bir âmil olu- yor. > Bu takdirde lândiyanın müşterek bir müd-ı—fa"ı siyaseti takibetmeleri, kuvyet mü- vazenesi noktasından kendi lehleri- ne sayılabilecek bir vaziyet ı.lıd,“ etmektedir. Bu sebebledir ki bu dört devletin müşterek bir bitaraflık plâ- nı etrafında toplanmaları, Dani- marka'nın hususi vaziyetinden do- layı mümkün olamamıştır. Ve orta Avrupa'da olduğu gibi şimali Avru- pa'da da müstakbel harbin endişe- leri şimdiden kendini göstermeye ve umumi bir huzursuzluk vermeye ve i bir £ luk vermeye başlamıştır.,, İsveç,Norveç ve Fin- İstanbul elektrik müdürlüğü İstanbul, 8 (Telefonla) — Nafıa Vekâleti İstanbul elektrik işleri mü- dürlüğüne telefon müdürü B. Emini tayin etmiştir. B. Emin şimdi devir ve teslim işleriyle uğraşan heyetle beraber çalışmaktadır, * Tayyareci Rossi'nin yeni rekorları İstr, 8 aa. — Tayyareci Rossi, saat- te vasati 401 kilometre 300 metre ile 5 bi_n kilometreyi 12 saat 27 dakika 38 saniyede katetmiştir. —Rossi, bu su- retle üç enternasyonal surat rekoru kırmış olmaktadır. Sergi evindeki Kız Enstitüleri ve sanğat okulları sergisinde talebelerimizin nasıl çalıştığını . AAA a P Nai ? j