8 Ocak 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

8 Ocak 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

7 E— 2 VAKIT, 8 Kânunsani 1930 ———— VAKIT ın son tejgraf haberleleri disini seven münevver bir çesçle evlenmiş, yeni aile Lâlelide yeni bir ev kurmuşlar, burada kar- şılıklı bir sevgi ve saadet içinde » yaşamıya başlamışlardır. Hisli, halyakâr, vesveseli bir genç kadın olan Rana Hanım, bir zaman sonra genç kocasının akşamları eve neş'esiz, yorgun, meftur bir halde gelmesine, genç adamın diğer bazı durgun hareketlerine gücenmiş, güzel rüyasının , osaadetinin 'artık bir daha geri gelmemek üzere elinden gittiği zannına a Hanım, kocasının artık kendisini sermemiye başladığını tanıdıklarına (söylemiş, kendi kendisine terkedilmiş bir kadın hulya ve haleti ruhiyesi içinde oturup odüşünmiye, içlenmiye r ateşten kıskacı içine aldıktan “sonra Rana Hanım artık kendi- sini bedbinlikten kurtaramamış, nihayet sevilmeden yaşamakta! koşup kızına bu kara- rından vaz geçmesi için yalvarıp VAKIT ın tefrikası: 55 Yazan: Hüseyin Rahmi — Hepsini ortaya dök göre- . hepsini ortaya dö- beyin Tini lüzum kalmadı. Benim perdesi hırsızı olduğu- mü tanıyışmız O o pardesünün sahibi binaen aleyh cebinden çıkan Şevkiye imzalı mektubun mörselüileybi bulunduğunuzu is- bata kâfi değil midir. ye m ik Nedim anl bir süratle cebin - den çıkardığı brovniği muhata - bının burnuna dayıyarak: | » Bahri konlerans toplanıyor i Murahhaslar muhtelif memleketler- İ denLondraya hareket ettiler Vaşington, 7 ( A.A ) — Reisicümhur M. Hover Londra Konfe- ransına iştirak edecek Amerikan murahhasları hareketlerin- den evvei sabah kavaltısına davet etmiştir. Mur » M. Hover ile görüştükten sonra Nev-Yorka gidecekler, perşembe günü ora- dan vapura bineceklerdir. Murahh:slarin tayyare gemilerinin inşası hususunun yeni bir tahdide tâbi tutulması meselesi ileri sürüldüğü takdirde bu meseleyi müzskereye amade oldukları istihbar kılın- mıştır. Nev - York Vorld gazetesine nazaran Amerikan murahbasları 4 büyük Okyanus devleti arasmda Kelloğ misakını itmam eden ve mezkür misakın esaslı hatlarını »btiya etmek suretile tanzim kılınacak olan ve bir harp tehlikesi zuhürunda Kelloğ misakını imza etmiş olan devletlerle istişare edilmesini derpiş eden bir muahedenamenin aktine taraftar bulunmaktadırlar. Londra, 7 (A.A) — Bebri konferansa iştirak edecek olan Ja- pon murahbasları a M. Henderson ile görüşeceklerdir. udüste şekavet ? Kudüs, 6 (A. A) — Kudüsün şima! bavalisinde son günlerde vuku bulan bazı şekavet vak'aları münasebetile askerin de yardımı ile polis müfrezeleri tarafından vasi mikyasta yapılan bazı harekât neticesinde iki arap ele geçirilmiştir. Esbak Amerika reisicümhuru ölüvor mu? Vaşington, 6 (A. A) — Sabık reisicümhur M. Tafun sıbhi vaziyeti biraz endişeyi mucip olmaktadır. Maamafih doktorlar telâş ve korkuya mahal olmadığını ve bastanm bir aylık bir tedaviden sonra iş ve gücile meşgul olabileceğini söylemişlerdir. Tayyarecilikte bir harika Johannesbur, 7 (A. A) — Cenubi Afrika tayyarecilik tarihinin en şayam dikkat uçuşlarından birini, mülâzim King yapmıştır. mumaileyh, Angolanm şimalinde Malango da kuduz bir köpek ta- rafından ısırılmış olan bir misyonerin zevces'nin hâyatını kurtarmak için mumaileyhe kuduz serümü götürmek üzre 6 bin mil mesafe katettikten sonra Baragvanoth tayyare karargâhında karaya inmiş- tir. King yolda birçok müşkilâta tesadüf etmiş ve bilhassa benzini tükenip te bir akşam üstü nehir kumlarının birikmiş olduğu or- man ortasında ufak bir mahalle inmek mecburiyetinde kaldığı zaman hayli zahmet çekmiştir. İngilterede kaybolan mektuplar Londra, 6 (A.A) — Posta umum müdürü son *amanlarda posta geri bazı mektup ve paketlerin kaybolması münasebetile | azı beyanatta bulunmuştur. Bankaların takip ettikleri hattı bare- | ketin, bilhassa hususi efradın gönderecekleri paraları kendi adam- ları vasıtasile yollyacak yerde teahhütlü mektuplar içine koyma- larının bu gibi zayiata sebep olduğunu Bien Maamafih, geçen sene çalınan posta çantalarının 69 u geçmediği, halbuki 40 milyon çantanın hiç bir ziyaa uğramaksızın nakledildiği anlaşılmıştır. Gelin çizeri — İyi Tunusta bir tren kazası Tunus, 7 (A.A) — Tunustan Cezayire giden bir tren yoldan çıkmıştır. 22 kişi ölmüş, 20 kişi Bir yıllık Japon ticareti Tokyo, 7 (A.A) — 1929 se- nesi Japon ticareti hariciyesine ait resmi rakamlar ihracat ile ithalât arasındaki farkta yeni | yaralanmıştır. tenezzül vukuunu göetermektedir. | memenin lal 1925 senesinden beri mütema- | yenden ibaret bulunmaktadır. Şu hale nazaran ithalât ile ihrâ- cat arasındaki güyri müsait fark ancak 67 milyon yenden ibaret kalmıştır. diyen artmakta bulunan ihracat miktarı 2 milyar 148 milyon yene baliğ olmakta, ithalât dik- tarı ise 2 milyar 216 milyon — Uyuşmak içinmi? — Evet... — Ne demek? — Dolambaç yollardan düzlüğe çıkalım.. Siz benim kim olduğu- mu anladınız. Bende sizin ne kumaş olduğunzu biliyorum. Ara yerden tecahül perdelerini kal. dıralım.. Doğru yürekle, açık Avnüsselâh aynı tetiklikle ce- Yüzlü könüşalim. binden sıyınp çektiği ayni ne- viden silahı muarızının alnına tutarak : — Ölüm benim gibi bir sefil Nedim Bey hâlâ elinden bırak- madığı silâhile odanın ortasını korl adımlıyarak: rl sizin Üy rl — Uyuşalım diyorsun.. — Evet liranın maliki için çok ürkülecek bir hadisedir. Sirkatinizin seme- resini doya doya yemeden bu dünyanın üstünden altına gidişi- nize şu anda size karşı basım ziyetnde bulunduğum bald mr ACIFIM o. i — Ne hakkında uyuşacağız? — Meslektaş bulunmamız ve cinayetinizin esrarma derinden derine ve maalvesaik vukufum hasebile, Muhip Paşanın kasa- sından aşırmış olduğunuz yüz Silâhın soğuk nefesini alnında | bin liradan hissemi ayırmanız duyan Nedim hasmının çevikli- | hakkında... ğinden şaşırarak : Nedim Bey bu rakamların — Buraya cinayet kastilemi | kulakları (o okşayan © taninine geldin? i karşı boğuk boğuk gülerek : — Hayır uyuşmak için geldim.. — Yüz bin lira mı? Ne &öy- Çek şilâhmı, çekeyim silâhımı ? liyorsun ? Rüya mı görüy ? Nedim revolverini çekerek : yi — Ben söylemiyorum.. Gazi H Z. Ankaa Hukuk mektrbi- ni ziyuret ve taküir ettiler Ankara, 7 A — Reisi cümhur Hz. refakatlerinde kâtibi umumileri (o Tevfik B. olduğu halde saat o11,45te hukuk mektebini teşrif buyurmuşlar ır. Gazimiz modern bir şekilde ya- pılmış oan binayı ve tefrişatı tetkik ile takdir etmişler, mek- tepte bir buçuk saat kalarak dersler ve program hakkında Fakülte Reis vekili Cemil B, ve profesörlerle hasbıhalde O bulun- muşlardır. MuhiddinB. geliyor Ankara, 7 (Vakıtj — İstanbul valisi Muhiddin 8. konvansiyo- nelle İstanbula hareket etti. Meclisi umumilerin bütçesi Ankara, 7 (Vakıt) — Meclisi umumilerin ayın on beşinde top- Janarak bütçelerini hazırlamaları temin olunmuştur. Hrkos şirkeii hakkında Ankara, 7 (Vakı) — Bilhassa Ruslarla mu melede bulunmak üzere müteşekkil harici ticaret limtet şirketinin bu seneki mu- amelâtını Rus Arkos şirketine devri buradada ma'ümdur. Ta- cirlerimizin bu yüzden bir zarara | uğramalan ihtimali daha evvel düşünülmüş, bu noktalar Rus- | lara empoze edilmiştir. Vekâlete henüz şikâyet yoktur. Arkos, muamelâlta bu seneki imtiyazını devraldiği ihracat şir- ketinin salâbiyetlerini ve mua- mele usullerini gösterir talimat dahilinde hareket mecburdur. Ancak bu hakların bilâfında breket ettiği görülür ve sabit olursa hükümetçe icabı'yapıla- cakir. Hastamonude bir banka açıldı Ankara, 7 (Yakıt) — Kasta- monuda Kastamonu bankası is- mile 50 bin lira sermayeli bir nka . Esas muka- velenamesi Âli tastikten çıkmış- tır. Banka daha fazla sınai iş- lere yardım edecek, Hissedarları kâmilen Türk olacaktır. 15000 lira ikramiye Ankara, 7 (Vakıt) — Armis- tronks Virkers şirketile Maliye aresındaki mali ibtilâfın halli hususunda hizmeti geçen bazı memur ve avukatlara Vekâlet tarafından 15 bin lira omza verilmektedir. söyliyor.. Gazeteler yazıyor... — Âlemin söylediğine kulak vermek lâzım gelseydi bütün efsaneler hakikat, bütün baki- katler' efsane olurdu.. gazetelere gelince seni bu bin bir yalan destanlarına inanacak hamakat- te bir adam gibi görmiyorum.. — Teveccühünüze kkür- lerle beraber beni o kadar ah- mak bulmadığınıza samimiyetle itimadımızı göstermenizi de rica ederim.. — Anlıyamadım.. — Çaldığınız yüz bin lira de- gilmiş, — Asla... — Ya ne kadardı?.. faka bastırmak mı istiyorsun? Alelgatle ağzımdan bir tasdik kapmağa mı uğraşıyorsun .. — Halen kaçtığınz tasdiki evzaen çoktan ettiniz... Ceple- rimde cürmünüzü müsbit bu- kadar vesikalar varken hâlâ inkârda ısrarının ozekâvetinize yaraştıramıyorum. ; Bir di mekelesi (Üs tarah Vinci sayyfamızdadır Fakat istiklâlin tam olmasi | için bunun yalınız siyasi ve içti” mai değil, iktısadide olmasi lâzımdır. Bundan dolayıdır ki Türkiye iktisat moktai naza" rından ihyayi istihdaf etmiş, bif çokları gibi ziraati ihmal etmek hatasına düşmemiştir. Gazinin tesis ettiği asri çıftlik, bir devlet reisinin memleketine ifa edeceği hizmetlerin en büyüklerindendir: Türkiyede, Irakta ve İranda demir yolu faaliyeti, (devrin en şayanı dikkat hareketlerin- den biridir. Irakta bir demir ağ, Bağdat- tan, Gerküğe giden battı Musu- la uzatmakla ikmal olunmaktâ- dır. Türkiyede Gazi, garbi Ana- doluyu şarki Anadoluya demir şebekelerle bağlıyor . Mazinin ihmali süratle telâfi edilmekte- dir. Rıza şahım zamanına kadar demiryolundan hemen hemen mahrum olan İranda Basrakör fezinden Hazer denizine kadar uzanan bir demiryolu uzatılmak- tadır. Bu hat İranm istiklâline büyük hizmetler ifa edecektir. Gerek Türkiyede, gerek İranda temdit edilen bu hatların, millt sermaye ile yapılması bu mem- leketlerdeki istiklâl hissinin kuv- vet ve samimiyetine (delâlet eder. Profesör Toyenbi bu mutale- alarını mufassal bir surette izah ettikten sonra İraktaki bazı müşahadelerini kaydediyor, To- yenbi, Iraklı bir zabitle mülâka- tını naklediyoruz : ii “Zabit İngilizce, ben Arapça bilmiyordum. Türkçe konuştuk. Zabit Arapça söylerken hiç bir milli “yurur duyamuyudu, TURUN Türkçenin sesi onun gözlerini parlattı. Acaba Türk onun his- sine hâkim olmak için ne yap- mıştı? Türkün yaptığı, onun maddi vesaiti kullanmağı bilerek garplı bir millete galip gelmesi- dir. Türkün bu hareketi, ona, kendine (itimat (edebileceğini öğretti! Iraklının hissine ve ru- huna hakim olan bu bilgi idi. Bu çok büyük bir şeydir. Çünkü bu sayede onlar garp medeni- yetinin yüzüne bakıyor ve kar- şısmda durabiliyorlar. O.R. — Peki aradığın adam benim, ne yapacaksın bakayım? — Ha şöyle can ciğer gibi konuşalım... Kasadan kaldırdığı nız paranın miktarını doğru söyleyiniz... — Birkaç yüz lira... — Ooo kırk derecei hararette ki kemiyet birdenbire sıfırdan aşağı düştü... Bu çok muvaze- nesiz yalan beynimi dondurdu gitti. — Sözümün yalan olduğunu ne ile isbat edebilirsin ? — Bu çok kolay... — Nasıl? Avnüsselâh Şevkiye Hanımın mektubundan Şu satırları oku- yarak: — “Kasada çok para olduğu- nu tahminliyorum., Fakat senin bu husustaki teklifini kabule cesa- retim yok ve ilâ ahirihi.. İşte Hanımın bu sözleri iddiamın su- butuna kifayet etmez mi? s — Etmez, çünkü Hamın kasa da şu miktarda para vardır. Katiyetile (o söylemiyor .. oçok para olduğunu tshminliyorum diyor .. Tahmininde yanılmış Nedim Bey bu bedahetten | olamaz mı?, tiksinir bir surat ekşitişle; N i Bimedi ) ©

Bu sayıdan diğer sayfalar: