10 Haziran 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4

10 Haziran 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— 4 — VAKIT 10 Haziran 1730 — Adliye: vekiline cevap veriyorlar ( Sinci sahifeden devam 7 yalara oturamazsın, bu sandal- yalar iğnelidir demişim, kendi- leri de makamınızda böyle mu- amele eden kim olursa olsun po- Üse verin buyurmuşlar. Bir kere müddei umumi Esat beye böyle bir şey söylemedim benim buna benzer şey söyle- diğim zat o zamanlar müfettiş bulunan ve şimdi avukatlık eden Esat beydi. Sonra gerek Kâzım ve gerek Esat beyler çok hususi olduğum iki arkadaştı. Bu zatlar Ankaraya geldikleri zamam “ Vekilin muhitini Avru- pada tahsil görmüşlerden terkip etmek emelinde olduğu şayıası meydana çıktı. Bunun imkânı bulunsa idi daha evvel yapılırdı.,, dedim. Fransada okumuş olan Kâzım ve Esat beyler de bu şa- vıayı işitmiş olacaklar ki Necati Beyin verdiği veda ziyafetinde bana “ Artık modanız geçti, şimdi sira erkânıharplerin,, maa- linde lâtifede bulundular. Ben de “ Sandalyam boş duruyor, kendinize güveniyotsanız oturu- Buz. Fakat o sandalyada çivi vardır. uzun müddet kalamazsı- nız,, gibi bir lâtife ile mukabe- lede bulundum. Meğer vekil B. (Sen bu makamda oturamazsın, bu sandalya iğnelidir) lâtifesini -ciddi de olsa- polise teslimi icap eder bir suç ad buyurmuşlar, fakat Garonun hangi sözüne isti- nat eylediklerini bildirememiş- erdir. Mahaza benden sonra müs- teşarlıga gelenlerin tam altıya balig olduğunu düşündükçe o zamanki lâtifemin meğer pek cid- “di olduğuna benim de iman €- “ deceğim geliyor. Vekil Beyin diğer şabitlerle beraber beni Barodan çıkarmak için bir kanun hazırlamakta, yine bizlerin Darülfün4 dan alâ- kamızı kesmek için teşebbüste bulunmakta olduğunu baber al- mış, kendileile teşriki mesai etmemiş olmak cürmünden do - layı o zaman İstanbul müddei umumisi olan Meb'us Nazif be- ve Adliye sarayına sokmayı 1; şeklinde bir en.ri kanunide oulunduklarını duymuştum. Fa- kat işi polise veriniz diyecek kadar büyütmüş olduklarını kenr dilerinden “öğrenmiş oluyorum. ,, Kenan B. divanı harpte şahit- liğe gitmeseydi cebren ihzar €- dileceğini fakat buradada bildi- ğini söylerken “dosyalar ellerin- de; neşretsinler,, dedikten sonra diyor ki: Darülfünun müderrisliğine tayi- nimi işitince isabet olmadığını merbum Necati Beye söylemiş- ler, çünkü hiç bır ecnebi dili bilmezlermişiz.... Necati Beyden hayatında böy- le birşey işitmedim Vefatından sonra da bittabi tahkika imkân “04; istifanamem altına kendi elile “Kenan Beyin istifalarını teessürle kabul ediyorum, müs- teşarlıkları müddetince sepke- den hizmetleri şayanı takdir ve şükrandır., sözlerini yazan, yeni ka kanunları tedvin edecek kom's- yonlara beni reis intihap etmek- le tefahür eden bir vekilin o ka- kanunları tedris kudretini çok i hakikaten tahaftır. Hiç bir ecnebi dili bilmediğime ge- lince: Garonun işime gelmiyen ilmi kanaatle:ini de tetkik edecek kadar lisan bilirim. Omer Lüifâ B. diyor ki Sabık Temyiz reisi Avukat Ömer Lütfü B. Adliye Vekilinin kendisi hakkında söylediklerini saydıktan sonra diyor ki : “Dikkat ettim. Müşarünileyh hazretleri, beni o mektubu yaz- dığımdan dolayı değil, yazdıktan sonra kendilerile temas ettiğim için muahaze buyuruyorlar. Filhakika o mektubu yazdık- tan sonrada kendilerile teşer- rüf etmemin sebepleri meçhul kaldıkça bu yoldaki muahaze gayet muhik görünür. Beno esbabi izah edeyim. Onların in- sanlık muktezasında dahil olup olmadıklarını tayin hususunda gene kendi vicdanları hâkim olsun.,, Ömer Lütfü B. Temyiz reis- liğinden çekildikten sonra Ve- kille ölan temaslarının imdat ummak için olmadığını söyliye- rek sözüne şöyle devam etmek- tedir : “Mahkemei Temyizden | ayrıl- dıktan beş altı ay sonra müte- addit zevat müşarünileyhin beni hayır ve hürmetle yadettiğini ve hakkımda azim azim sitayişlerde bulunduğunu söylediler.,, Lutfü B. bunun üzerine Lotüs muvaffakiyetini tabrik için gidip Vekille & konuştuğunu, bürmet gördüğünü, hüküm vermenin Vekilin (kalbine raci bulun- duğunu, kendisinin müdara ha- sisasından mahrum yaratıldığını söyliyerek mektup bahsine ge- çip demektedir ki : “Yazılan mektuba gelince:Mah- mut Esat Beyfendiden bu hu- susta dahi nefislerinde munsif ve adil olmalarını rica ederim. © Ben o mektupta nefsim için hiç bir mutalebede bulunmadım. Yapılan muamelenin ıslahı te- mennisinde Ode bulunmadım. Milletin menafine teallük ede- cek umumi mütaleat dermeyan eyledim. mektubu Başvekil Paşa Hazretlerine takdim eden zata müşarünileyh hazretleri : “ Mektubu alâka ile okudum. Lâkin bu zat kendisiiçin bir şey istemiyor. Hususi bir arzusu var mıdır,, buyurmuşlar.,, Lütfü B. bu mektup şayet o zaman okunmuş olsaydı; bu hal- ler meydana gelmezdi fikrini i- leri sürinekle ve maahâza henüz vakıt geçmediğini söylemektedir. Bu cevap şu cümlelerle niha- yet buluyor: “Vekâleti bini teşriflerinde ol- vakit müsteşar bulunan Kenan Beye “ cumburiyet ( adliyesinin esaslı leliata muhtaç bu.undu- ğunu , söylediklerini beyan bu- yuruyorlar. Mesleğin azçok tecrübe gör- müş eski bir hadimi olmak sifa- tile arzeylerim kı cumhunyet min, Dumat Ferit hükümetin bütün müdahalelerile, kanunşi- kenane © hureketlerile (ittiham eden uzun bir istifaname ver- mek suretile nihayet bulduğunu beyan ve bunun bir çok kimse- lerea malöm olduğunu ilâve et- mektedr. CevatB. : «Eğer Mahmut Esat B.in de- dikleri gibi ben Damat Ferit duvani harbinde muzur hareket- lerde bulunmuş veya istiklâl için zalışanları takip etmiş olsaydım heyeti mahsusa beni bırakırmıy- dı? Eğer ben bunun dediği gibi şaibsdar olsa idim Hükümeti cumhuriye fevkalâde bir maaşla ve riyaseti ulâyi hukuk dairesine nakletmek suretile beni nasıl riyasete lâyık görürdü; İstinafın lağvından birkaç ay sonra nasıl Temyiz hâkimliğini teklif eder- di? cumhuriyet Maari vekili, fa- külte ve divanı emanetin kara- rını tasdiken Darülfünün muallim- liğine nasıl ta'yin ederdi? ,, dedikten sonra 63 numaralı ocak (o davasının Oo mahiyetin bilmiyen Okalmadığından bu Du uvandırmanın münasip ol- madığını, şehadet meselesinde de Vekil Beyin kastedi.en ma- nayı nksine aldığın, Haydar Rifat beyin arizalarından yalnız bir tanesindeki bir noktayı da- va açılıp iş mahkemeye intikal ettikten sonra hukuku düvel müdarrisi Reşit Beyden sordu- ğunu ispat edebileceğini, bazı davalarda sahabet istediği hak- kındaki iddianın kezbi mutlak olduğuru beyan etmekte ve ce- vabının sonlarında Vekil Beyin tahlil yaparken istişhat edildiği Garonun kendisi için hüccet tekzip olduğunu söyliyerek şöyle devam etmektedir: “Garo, Figaro gazetesinin neş- riyatından dolayı Paris vai, ku- mandan ve müddei umumisi ta- rafından ikame olunmuş davala- rın -Paris mahkemesi hâkimle- rinin - (odavacılardan O korka- cağından bahisle Bordo mah- kemesine nakli sebebini mak- bul ve makul gösterseydi Fran- sada Garonun çıldırdığına hü- küm ederlerdi. Bu nakli dava o kadar akla, kanuna, uygunsuzdur ki, vekille- ri bile esnayı muhakemede, “ca- nım bir hata olmuştur, demek mecburiyetinde kalmışlardır. Hâlâ Vekil Beyin kendi dava- sının başka yere nakli, sebeben Faik Sabri B. Bugün| Ankaraya gidiyor Devlet matbaasından ayrıldı mı - ayrılmadı mı ? Yarın gazetesi Devlet mat- baası müdürü Faik Sabri Beyin Gazi enstitüsü müdürlüğüne ve, matbaa müdürlüğüne de Hamdi Beyin tayin edildiğini matbaanın yeni sene bütçesinin 40 bin lira olup 35 bin lirasının eski borç- lara verileceğini, geriye kalan 5 bin lira ile matbaa kadrosunu idare etmek kabil olamıyacağı için tensikat yapılacağını mat- baanın haftada iki gün çalışaca- ğını, ameleye gündelik vermek kabil olmadığını haber vermek- tedir, Bu mes'ele hakkında dün bir muharririmiz Faik sabri Beyle görüşmüştür. Faik Sabri B. de- miştirkiz — Vaki olan davet üzerine yarın (buğün) Ankaraya gidiyo- rum. Devlet matbaasından ayrı hp ayrılmıyayacağımı o bilmiyo- rum. Her zanap çağırılır, her zâman Ankaraya giderim. Bu davetin Gazi terbiye enistitüsü- ne tayinimle alâkadar olup ok madığını bilmiyorum. Matbaanın bütçesine gelince biz her sene devlet bütçesinden para almayız ki, bu sene de 40 bin lira almış olalım. Sermaye- miz mütedavil sermayedir ve 926 da bu sermaye vazedilmiş- tir. Yeni harfler dolayısile de tahsisat almıştık. Hepsi bukadar. Yoksa biz her sene. bütçeden para almıyoruz. Matkan lari ini tadil veya tenkis etmiş değiliz. Tabii iş Ta matbaa ne ile meşgul olacak? O zaman tabiatile matbaa tek- rar iş buluncaya kadar durmak- tadır. lıkla intizar eylerim. İsnat eylediğiniz mas'e kullan- mâsini henüz tecrübe etmemiş olduğumu bu vesile ile bir kere daha teyide fırsat bulacağımdan kendimi < bahtiyar (o addeylerim efendim. Avukat M. Hayri Bır mekiup Adliye vekili o mahkemede Haydar Rifat Beyin Eskişehirde tevkifane (Omüdürüne (yazdığı mektubu okumuştu. Mahmut Esat B. bu mektuptan geç ha- berdar olduğunu, mürüru zama- na uğradığı cihetle muameleye tevessül etmediğini, fakat bir ka- evleviyette olduğuna dair olan | rar verilmek üzere Baroya gön- beyanata cevap bulâmamışlardır ,| derildiğini söyledi. İşte okunan Hayrı Bey ne diyor? Haydar Rıfat Beyin şahitlerin- den avukat Mustafa Hayri Bey Adliye vekiline şu telgrafhı çek- titir “Eskişehir Tevkifane müdürü Kâzım B. efendiye arzı tazım- kurımdır. Mahremdir. 11 tarihli Eskişehir ceza mahkemesinden adliyesinde şimdide bazı mertebe|Acuye vekili Mahmut Eset Beye| Madam Anastasya lehine ve ıslahata ihtiyaç vardır. Bu ibti- yaç neden Mahmut Esat Beyfen- di yedile olmasın da, Hasan veya Hüseyin Beyle zail olsun. Biga- rez olanlar, eyi bir adliyenin vücut bulmasını isterler. Mahmut Esat Beyfendi için bu yol küşa dedir. Cevat beyin cevabi Müderris Cevat B. çok uzun cevabında Damat Ferit hüküme- ti zamanındaki omüddei umumi” lik mosumları kurtarmvk maksa- dile, ortada ne mücadelei milli- ye, ne kongreler, ne Yunan is- tilâsı vaki olmadığı bir sırada kabul etmiş bulunduğum , tir ay bile devam etmiyen bu isi- Ankara mahkemesinde şahit- lerden bahsederken beni zikre- derek (Haydar Rifat yalnız de- ğildir.. ilâh...) ifadenizi gazete- lerde okudum. Bahsettiğiniz namus vadisinde mücahitler gerçi çoktur. Ben ise onun fedaisiyim. Vaki davet üzerine İstanbul mabkemesind: kanaatimi söyle- dim. Millet mahkemesi huzurun- da beyanatta bulunmak üzere Ankara mahkemesine gelmekliği- mi İstiyorsuuz. İstanbul mahke- mesi de millet mahkemesi oldu- ğunun kaydile beraber teklifini- zı hemen kabule şitap eder ve Pandalâki aleyhine sadır olan hükme ademi kanaatle temyiz mahkeme celilesinde £ itirazen yaptığım muhakemenin safahatını | Emin Beye izah ederim. Ekse- riyeti temin ettiklerinden mü- ekkilim ve ben müteşekkirim. Sahte senet tasnii dolayısile yüz küsur bin liralık malları aleyhlerine (sahtekârlık davası ikame ve bunları davada maz- nun ve mevkuf mevkiinde bu- lanmüş kimselere kaptırmaktan- sa fedakârlıklar mlreccahtır zanne- derim ve hatta hükmederim ki temyiz mahkemei celilesinin ter- cümanıyım. Mümeyyiz Emin B. mahkemeden de davete sabırsız- bu heyeti hâkimeden rüfekai maması İâzım Emanet işleri! , Hamit B. yarın ge Bir müddttenbe.i Ankar:“ lunan Emanet muavini ; ( yarm avdet edecektir. GWYAWLsrm 58 EVEL SYEE Rs ge Bey Ankarada yıldız sarayı kavelesi, Emanet memurlar” meşgul olmuş, Gazi köprüsünü” İnşası için kambiyo ; takip etmiştir. Hamit B8Y wi nacak, münakasayı ilân tir, mubteremesine (talep a 25 bin lirayı veriyoruz. © önlebeleten made ekseriyetle ve adiyen Yy 4 m dile mahalle veya oraya icabet , varakayı getiririm. Bu b kısmı gene mevkuf ; lardır. b Çünkü bihakkın isnat cürmü iyetil Hasım zıhından asla i itib sile mukabele etmiş bul! cinayet mahkemesinin kaf# istimal etmedim. Bu defa adalet buyurulmasını Tereddüt etmiyorum, o yanaşacaklardır. Son hariçte bin lira ile Aftaya © diye usulce lehimize yap Bir gâvurun hatta, Yum# hakkını gaspetmek her b bu bapta ayni şahitler, p3 indettevcih ve tevsik barem işi ve tevbit meselesi? edince köprü komisyonu eded bulda emirlerine amadedir cekler indellizum ira: vekil bulunduğum bu Papa Dimitri, o da mi etmek gibi bir tesiri o en basit bir hakikati ihtivâ ” bükmü neye müstenittir. ederim. lince, lehimizde değilse del tan ibarettir. için vaciptir. Kaldı ki kiket ederler, Haydör Haydar Rifat Bey, Esat Beye bir mektup d dermiştir. Bu mektupta Esat Beyin yazı ve ii lit etmiştir. Haydar i bununla taklidin kolay oldğ4 bu itibarla “Eskişehir . te müdürüne yazılan mektul taklit edilerek kendisine *g diğini bildirmektedir. B* 4 tup 1341 de yazılmıştır. *© şudur: : Ser mufettiş Abdülkerim 'g Mühterem Haydar Rifat efendiden mektup aldım. #4 bahis buyurduğu m idi” | dım, Size bu bapta hay” söylemiştim. . Hâlâ bir cevap almadı” 4 fiyetin tahkik ve intacın! & mumaileyhe ( telgrafla t** rica ederim efendim. gi, Bu mektubun altına ; Rifat B, kendi yazısile # ları ilâve etmiştir: “İlk sahtekârlık tecrü? “ dir. Acemice olan noktalif gi bağıştanmak (şimei * iktizai âlisidir.,, l g9 siz RR ee BE yg wemerizerzmüine 20 EFES EE OEE

Bu sayıdan diğer sayfalar: